02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ı MAFTT1992 PAZAR CUMHURİYET HABERLER SAYFA 19 CDLAYLAJttN Ankara'da C^ERÇEK terör ^ B (Baştarafi 1. Sayfadai srmunda giderek "şahinler" ve "Zgüverrinler" diye tanımlan- rmaya başlarken oneml. bir rttokta gczden kaçıyor. Türki- Kafcasya'da kendisim na- bir gelecek gördüğüni be- k zorunda. Ekonomik, S4G>syal vepolitik temelde uzun vtzdeli bır perspektiften yok- st+n bir politika, Turkıye'yi bt^klenmedik biçimde içinden çtJcılmaz açmazlara sürükleye- Bu nedenle Türkiye, Erme- ni Jerin Azerilere karşı bur.dan sonra da gırişebileceği saldır- ganhklan engellemeye çalışır- ken Gürcistan da dahil olmak üzere boJge ulkelehne tutarlı ve kapsamlı bir "Kafkasya ba- rif planı" sunmak ve bunu ekonomık boyutuyla da des- tefclemek zorundadır. Batı basınını protesto etmek ve Ermeniyanlısı tekyanlıya- yının hesabını sormak, dunya çapında propaganda savaşları- nın bir parçası olabilir. Ama tek başına bu tür çabalar Türkiye'ye uluslararası planda haklılık ve destek sağlayamaz. Türkiye, Ermenilerin Kara- bağ'da gıriştiğı kıyıma karşı çı- karken Azerı-Ermeni çatışma- sı başta olmak üzere bölgede- ki biitün çatışmaların son bul- ması ve "Kafkasya 'daki çeşit- li din ve milliyetlerden toplu- luklann kardeşçe biraradaya- şaması gerekriğini" de vurgu- lamak zorundadır. Güneydoğu'da giderek bü- yiiyen bir TUrk-Kürt kamplaş- ması tehlikesinden hep birlik- te kaçınmaya ve bu sorunu çağdaş bir biçimde çözmeye çalışırken Kafkasya'da patlak verebilecek yeni çatışmalara taraf olmak, Türkiye'yi şimdi- dert öngörülemeyecek buna- lımlarm kucağına atabilir. Kafkasya'da 70yıldır tarihin buzdolabma kaldırılmış olan milli ve dini çelişkiler, bütün sıcaklığı ile ortaya çıkarken Türkiye, güçlerini, atacağı adımları ve bölgeye yönelik stratejisini "milli duyguların sıcaklığına" değil, çağdaş ve modern bir devletin "serinkan- lı" ve "uzun vadeli" politika- lanna oturtmak zorundadır. • • • Kadın kotasının getirdikleri tstanbul Haber Servisi - SHP Istanbul îl Örgütü, "Uluslara- rası Kadın Günü" etkinlikleri çerçevesinde, "Kadın Kotasının Getirdikleri" konulu bir söyle- şi gerçekleştirdi. Taksim Belediye Düğun Salo- nu'nda dün gerçekJeştirilen söy- leşiye konuşmacı olarak SHP il parti meclis üyesi Hasan Fehmi Güneş, SHP parti meclis üyesi Tülay Ateş, Basisen Sendikası tç Anadolu Şube Başkanı Yaşar Seyman, gazeteci-yazar Altan öymen, gazeteci-yazar Ferai Tınç, Boğaziçi Üniversitesi ha- zırhk sınıfı öğrencisi Devrim Çubukçu ve sanatçı Sennur Se- zer katıldı. SHP II Kadın Ko- misyonu Başkanı Perihan Er- gun'un yönettiği seminer önce- sinde emekçi kadınlar onuruna DİSK Genel Başkanı Kemal Ne- bioğlu'na bir de plaket verildi. Söyleşide, "Hacı Bektaş inancı ile elmanın yansı kadın, yansı erkek olsun istiyoruz" di- yen Perihan Ergun, birçok alan- da başarıyla çalışan kadına po- litik hayatta İcota uygulanması- nın lütuf olmadığıru belirtti. Tü- lay Ateş ise kurum ve kuruluş- larda demokrasiyi yerleştirme- de önemli bir adım olan kadın kotasının uygulanmasının, top- lumun politize edilmesinde ve kadınlann politikaya girmesin- deki önemi üzerinde durdu. 20 Ekim seçimi öncesi, kadın- lann tercihli seçümesi üzerine yazılar yazan Altan Oymen ise bunun başanh olmadığını ifade ederek "SHP'nin kadın kotası, kadınlann politika içindeki ye- rini belirliyor, Atatürk zama- nında 18 olan kadın mületveki- li sayısı artacağı yerde giderek azalmış ve günümüzde 450 san- dalyelik Meclis'e sadece 8 kadın milletvekili girebilmiştir" dedi. Yıllardır kadının siyasi sahnede geri plana bırakıldığına işaret eden öymen, ilerlemiş Batılı ül- kelerde de kadının politika içe- risinde yerini korumak için ko- ta uygulandığını ve bunun tar- tışılmasının gereksizüğini belirt- ti. Üniversitelerde öğretim gö- revlilerinin yüzde 30'unun ka- dın olduğuna ve birçok çalışma alanınoa çeşıtlı Kademeıerae de kadınlann görev aldığını işaret eden öymen, politikada bulu- nan kadınların azlığının anor- mal olduğunu söyledi. (Baştarafi 1. Sayfada) lamaktadır. Hükümetimiz. bu cunıane terör olayinın failleri- nin ortava çıkanlarak, Türk adalcıı önüne scvk edilmesi için gcrckli her türlü çabanın göste- rileeeği hususunda hiçkimsenin şüphcsı olmaması gerektiğini Türk vedünya kamuoyu önün- de açıklama>ı görev kabul eder." İsrail hükümeti saldınyı sert bır dilte kınayarak, saldın kar- şısında dehşete diişüldüğünü açıkladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Baruch Binah tarafın- dan vapılan açıklamada. "İs- tanbul'daki Neve Şalom Sina- gogu'na gırişilen saldından kısa bir süre sonra yapılan bu terö- rist eylemden dehşete düşüldü- ğü " belirtildi. İsrail Büyükelçiliği Başkâtibi Zvi Peer. ÂA'ya yaptığı açıkla- mada. "Bu türsaldınlannama- cı bölgede banşı engellemektir" dedi. Peer. "0606:1 hafta Neve Şalom Sinagogu'na yapılan sal- dınnın ardından gelen bugün- kü saldından aşın unsurlar sorumlu tutulmalıdır. Bu aşın- lann hedefı Ortadoğu banş sü- recini baltalamaktır" dedi. ÖzaPdan Ermenistan'a Arabaya konan saatli bombanın patlaması sonucu Ehud Sadan öldü. U( Baştarafi I. Sayfada) ma- saya oturtulmasımn bölge istik- rarı açısından taşıdığı hayati öneme işaret edilecek. Aynı çerçevede Birleşmiş Mil- letler nezdinde girişimlerini art- tıracağı kaydedilen Türkiye'nin, Güvenlik Konseyi'ni Karabağ konusunda olağanüstü bir top- lantıya çağırıp çağırmama yö- nündeki değerlendirmelerinin Ankara'da sürdüğü ifade edili- yor. Burada üzerinde durulan başlıca konunun, Güvenlik Konseyi'ne böyle bir çağrıda bulunulması durumunda çok bdyük bir Ermeni lobisinin et- kisinde bulunan ABD'nin olası tutumu olduğu belirtiliyor. Hükümetten soğukkanlı tutum ABD'nin şu anda başkanlık seçimlerinin heyecanını yaşa- makta olduğuna işaret eden yet- kililer. "Ermeni oyları bu çer- çevede önemli. Durum böyle olunca Beyaz Saray'daki kişi ve- ya oraya göz diken kişi Kara- bağ'daki insani trajediyi fazla hesaba katacak durumda değil" değerlendirmesini yapıyorlar. Ankara'nın bu durumda Av- rupa Güvenlik ve Işbirliği süre- cine ağırbk vermesi olasılığı ön plana çıkıyor. Bu sürecin henüz, herhangı bir ülke veya ülkeler grubunun etkisinde olmadığını belirten yetkililer, şu görüşlere yer veriyorlar: "AGlK'in çok önemü olan bazı ilkeleri var. Bunlann başın- da sınırlara saygı, egemenliğe saygı ve en önemu'si insan hak- lanna saygı geliyor. Hocah kat- liamından sonra da hiçbir ülke burada bir insan haklan soru- nu olduğunu inkâr edemez. Biz de onlara diyoruz ki işte, AGlK'i deneyecek olan ciddi bir konu. Gelin görün ve karannı- zı verin. Azerbaycan'ın bu ko- nuda saklayacak bir şeyi yok. Kim doğru, kim yanlış, kim lci- mi öldürüyor, görün." Söz konusu yetkililer, gerek hükümete gerekse Dışişleri Ba- kanlığı'ndaki "Şahinlere" atfe- dilen "spekülatif" haberlere rağmen Türkiye'nin askeri mü- dahalede bulunmasmın veya Azerbaycan'a silah gönderme- sinin söz konusu olmadığını, Türkiye'nin bu yönde yapılan provokasyonlara gelmeyeceğini belirtiyorlar. Türkiye'nin bölge- ye sadece insani yardım gönder- me kararı aldığını hatırlatıyor- lar. MadencOer öldü, maskeler geldi Azerbaycan yönetimi sertleşiyor • (Baştarafi I. Sayfada) di. Ölenlere yardım Köksal Toptan da, ziyareti sıra- sında, olayın sorumlulannı or- taya çıkarmak ve ölenlerin ya- kınlanna gerekb' ödemeleri bir an önce yapabilmek için çalış- malann sürdürüldüğünü söyle- di. Müli Eğitim Bakanı, ölen iş- çilerin tahsıldeki çoçuklarına burs verileceğini, üniversitede okuyan çocuklanna kredi temin edilerek yurtlarda öncelik tanı- nacağmı, ilk ve orta öğretimde- ki çocuklan için parasız yatılı okullann kapılaruıın açılacağı- nı, kız meslek lisesi ve endüstri meslek lisesi mezunu madenci çocuklanna ise iş bulunacağını vaat etti. Akyol, Kozlu'da Kozlu ve çevresinde dün ince- lemelerde bulunan diğer bir hü- kümet üyesi de Devlet Bakanı Türkân Akyol'du. Sosyal Hiz- metler ve Çocuk Esirgeme ku- rumu Genel Müdurlüğü'ne bağ- h çocuk yuvaları, yetiştirme yurtlan, huzurevleri gibi kuru- luşların zor durumdaki işçi ai- lelerine her türlü yardım için ha- zır olduğunu söyleyen Akyol, "Onanlmaz kayıplar verdik. Oğullannı kaybeden anneler, eşlerini yitiren kadınlanmız, ba- basız kalan çocuklarımız için dayanma gücü ve sonsuz sabır dilemek de yetmiyor" dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay da dün SHP Meclis Grubu'nun olağanüstü toplanüsında, böl- gede yaptığı incelemeler konu- sunda bilgi verdi. Olayda ihmali ve kusuru bulunanlar varsa bunlar hakkında yasal işlem ya- pılacağını belirten Moğultay, "Maden ocaklannın kapatüma- sı da dahil sorun kamuoyunda her yönüyle tartışılmaktadır. Sorun ne yalnız işletmecınin ne yalnız işçinin ne de Zonguldak- lınındır. Sorun gerçekte Türki- ye'nin sorunudur" dedi ve böl- genin geleceği konusunda her- kesin görüş bildirmesini istedi. 43 gözaltı Zonguldak Emniyet Müdür- lüğü yetkilileri, Kozlu üretim bölgesinde bildiri dağıtan 43 ki- şinin gözaltına alındığını açıkla- dılar. Yetkililer, gözaltına alı- nan kişilerin maden işçilerini idareye karşı kışkırtmaya çaba- ladıklarını, Dev Sol ve THKP- C orgütlerine üye olduklarını öne sürdüler. Ölüm Ulucami'de namaza durdu W( Baştarafi 1. Sayfada) Sarı, pembe, mavi, yeşil yazmalarla donatılmış bir tabut. Yaşamın direncini, umudunu, sevincîni toprağm "kara" dehlizinde bırakmış bir tabut. Zonguldak'ta üç günlük yas. Yalnız Kozlu'nun mu?.. 1983'teki Armutçuk'un da yası. « Üç günlük yasın simgesi tabut. Cenaze, Kozlu üzerinden köytlne gönderib'yor. Uzun Mehmet, kuyusu başına çekiyor ayaklanmı. Zonguldak üç günlük yasta, ama hayat devam ediyor madenci için. AJt katta madenciler banyo yapıyor. Yeni çıkmışlar ocaktan. Koridorun ucunda binlerce madenci feneri. Nöbetçiye "kaç tane fener" olduğunu soruyorum. "En sondaki numaraya bak anlarsm abi" diyor. En son: 2400, 1960. Her sırayı nasıl saymalı? Fenerler bile ocağın "gizli" dehlizlerini andırıyor. Koridorun sağmdan toz içinde girenler, solundan "banyo almış" olarak çıkıyor. Bir oda: Çamaşırlar kuruyor. Kapısı kapalı. Bir oda: El kadar dolaplar. İçinde tozlu çizmeler, atletler. Kapısı kapalı. Bir oda: Madencinin düşleri, yaşam umudu, sevinci, ozlemi. Kapısı kapalı. Kapının önünde bir kadın. Avucunda vesikalık bir resim. Resimde bıyıklan yeni terlemiş bir genç. "Oğlum" diyor. . Kapının önünde öylece duruyorum. Ağzımdan tek sözcük çıkmıyor. Kadın, usulca kapalı odanın kapısını açıyor. Ve gözden kayboluyor... U( Baştarafi I. Sayfada) Muiuılıbo\'un istifasının ar- dından şenı vönetım yapısını olu>turma çabalan da sürüyor. Hükümeti ieshedcn parlamcn- lo. >enı hükümeti kurma göre- \ını \ine Başbakan Hasan Hasanov'a verdi. BBC'nin Azerba\can radyosuna daya- narak \erdiği habcre göre. dev- let ba^kanhğı yetkileri seçim vapılıncava dek Meclis Başkanı \akub Memedov'a devredildi. Radvonun habcrinde. hükü- metın feshedildiği. Başbakan Hasanov'un veni hükümeti kurmakla görevlendirildiği ve kabınc\ı 10 gün içinde Meclis'e sunması gcrektiği kaydedildı. Devlet Başkanlığı >etkıleri- nin Meclis Başkanhğı'na venı seçilcn Prof. Memedov'a devre- dıldıği yönündekı haberlere rağmen muhalefetteki Halk Cephesı kavnaklan, yetkilerin bir bilim adamı olan Memedov tardt'ından değil. fıilen Ulusal Konsey tarafından kullanılaca- ğını belirtiyorlar. Azerbavcan - anayasasında gcçen yıl yapılan değişikliklc oluşturulan küçültülmüş ve daimi parlamento niteliğindekı Ulusal Konsey"de üyelıkler. asıl parlamentoda eski K.omünist Partılı milletvekilleri lehine ko- runan tcmsil dengesının aksıne KP ile muhalefet güçlen arasın- da eşıt olarak dağılıvor. Hasanov'un kuracağı veni hükümetın Ulusal Konsey ta- rafından desteklenebilmesi için özellikle içişleri, dışışlen ve sa- \unma gibı kilit bakanlıklara ulusal çapta destek gören isim- len getirmesi gerekıiği belırtilı- yor. Hasanov'ıın dün yaptığı açıklamada. Muttalıbov'un lemkinli olduğu için tepkı gö- ren tutumunun aksıne sert ifa- deler kullanması dikkat çektı. Hasanov. Azerbaycan'ın hızla kendi ordusunu kuracağını ve Ermeni milislenni Karabağ'- dan çıkanncaya >a da yenince- yc dek savaşacağını sövledi. Hasanov. AFP'ye verdiği de- meçte. "terörist Ermeni ordu- su" Karabağ'dan çekılmedikçe barış görüşmelerinın başlama- sının mümkün olmadığını sö>- ledi. Bakü'nün tutumunda gözle- ncn sertlik yanlısı değişim. Ka- rabağ'daki çatışmaların seyrin- de de gözleni>or. Bu değişiroin. özellikle. Azerbaycan'ın Erfne- nilere yardım etmekle suçladığı BDT ordusuna bağlı 366. mo- tonze pıyade alayının bölgeden çekilmcsınden sonra gerçekleş- tiğine dikkat çekiliyor. Dağlık Karabağ'da, sorunun patlak verdiği 1988 vılından bu v ana mev dana gelen en sert çar- pışmalar olarak nitelenen aske- n harekat sonucunda Azeri kuv\etlerinin bölgenin kilit öneme sahip Ermeni yerleşim merkezlennden Askeran'a gir- mesivle çatışmalar tüm şidde- tıvle devam ediyor. Askeran'da yoğunlaşan ça- tışmalara katılan Azeri kuvvet- Ramazan sofralarınızda 1 litrelik Coca-Cola cam şişe, simdi tüm Türkiye'de kolay açılır kapaklarla. Nasıl kazanacaksınız? • 1 litrelik Coca-Cola cam şişelerinin kolay açılır, kırmızı kapaklarından 3 tanesini • 6Nisan 1992'ye kadar • PK 96 TEŞVİKİYE 80212 İSTANBUL adresine gönderin • İlk 20.000 kişi arasına girin • fi'lı olimpiyat bardak seti kazanın. Pasaportumu kaybettim. Geçersizdir. AHMET İRÎMLt Bu kampanya Mıllı Pıyango ktefesı mn 2.3 \ 992 tanhlı ve B 0 7 1 MPI0 13 00 0Z481 -2387 no'lu anıyte dûzentenmışlır Zartarmızı taahliûtlü otarak gondefebılırsınız PK 96 TEŞVİKİYE 80212 İSTANBUL lerınin değışık milis güçlerin- den. Halk Cephesfnin silahlı birimlerinden ve Azeri polisinin özel birimlerinden oluştuğu bil- dirilivor. Azeri güçlerinin iyi si- lahlanmış olduğuna da dikkat çekiliyor. TASS ajansımn Karabağ'- dakı Ermeni kaynaklanna da- vanarak bıldirdiğine göre, böl- gedekı Ermeni mitisleri, Azeri kuvvetlerinin önccki gece baş- latlığı saldınyı durdurmaya ça- lışıvor. Ajans. aynı kaynakla- rın. BDT ordu birliklerinin de Azeri kuvvetlerinin saldınlan- na katıldığını ıddia ettıklennı duyurdu. Ermenistan. Savunma Baka- nı V'asken Sarkisyan dün yaptı- ğı açıklamada. Azeri kuvvetle- rinin başlattığı saldırıda 200 Ermeninin öldüğünü iddia etti. Bununla beraber. Karabağ'- daki Ermeni kaynaklannın yaptığı açıklamada. ölü sayısı 21 olarak verildi ve 100 kişinin de kaybolduğu kaydedildı. Böylece. Sarkisyan'ın iddiası bizzat Ermeni kaynaklannca yalanlanmışoldu. •^^,-ır. ,» . Fransa hükümet yetkilileri, dün yaptıklan açıklamada Ba- kü ile Şuşa arasında ilk insani vardım koridorunun oluşturul- duğunu duyurdular. Açıklama- da, söz konusu kûridorun iki Fransız insani yardım kuruluşu tarafından oluşturulduğu kay- dedildı. Fransız yeıkili Bernard Kouchner. benzer bir korido- run hava ve güvenlik koşullan- nın elverişli olmaması nedeniy- le Erivan ile Stapanakert ara- sında kurulamadığını belirtti. Yetkilı güvenlik koşullannın el- verişü olmamasını Azeri güçle- nnin Askeran'a saldırmalann- dan kaynaklandığını savundu. Ayber: Yeni Günaydın satılmadı AA (tstanbul) - Yeni Günav dın gazetesi ımtiyaz salibi ve Genel Yayın Yönetmeni Saruhan Ay- ber. kurucu hisselerini devret- mek amacıyla işadamı Selahat- tin Beyazıt'la temasta bulun- duklannı. ancak henüz bir protokolün imzalanmadığını söyledi. Saruhan Ayber dün Cumhuriyet'te yer alan ""Gü- na>dın grubu satıldı" başhklı haberin "yanlış" olduğunu sa- \ undu ve bir satışın söz konusu olmadığını söyledi. Gazetenin. Türk basınında görülen krizi yaşadığını ve fi nansman sorunu bulunduğunu belirten Ayber şövle dedi: "Şirkete fınansman sağla- mak amacıvla aramıza savgı duvduğumuz bır kişi katılıyor. Selahattin Beyazıt yönetime de girecektir ve onun bulunduğu yönetimden şirkete zarar gel- mez. Ben yine Günaydın'ı tem- sil ediyorum. Anlaşmamıza göre Yeni Günaydın, Süper Tan ve Ekonomik Politik Bül- ten gazetelerinin dahil olduğu Bega şirketinde, yöneticilerin kurucu hisselerini devredece- ğiz. Bir satış söz konusu değil- dır ve devretme sonucunda para almayacağız. Ancak şu ana kadar bir protokol imza- lanmadı." Saruhan Ayber. birkaç gün gecikmeyle de olsa gazete çalı- şanlannın maaşlannın her ay ödendiğjni sözlerine ekledi. KULIS • C Baştarafi 1. Sayfada) söv lentıler. bakanlıkta fıili değişikliklerin yol açacağından çok daha fazla sarsıntı yaratarak. Oral'ı içerden de yıpratmaya başladı. Maliye ve Gümrük Bakanlığı. ilk önce müsteşar değjşikliğiyle av ağa kalktı. Biltekin Özdemir alınıp, yerine Okmen Atamyıldız müsteşarlığa atandı. Atamyıldız'ın Emlakbank Yönetim Kurulu üyeliğınden müsteşarlığa geçmesinden sonra, savcılığa sevkedilecek banka yöneticileri arasında yer alıp almayacağı tartışıldı. Yine de. yeni kurulan bir hükümetin bakanının kendi müsteşannı seçme hakkına herkes saygı gösterdı. Ama. eski müsteşara reva görülen yeni görev doğrusu epey tepki yarattı. Özdemır'in yurt dışına maliye müşaviri olarak atanması. bir "tenzil: i rütbe" olarak nitelendirildi ve bütün Maliye bürokrasisi. Özdemir'e istifa etmesini telkin etti. Özdemir ise. kendısine yapılan davranışın burukluğu ile, hiçbir gerekçe göstermedi ama, emekli olmayı yeğledi. Bu olayın ardından "sıradakiler" üzerine tezviratlar vapılmaya başlandı. "Sıradakiler" arasında iki önemli genel müdürlük vardı. İkisi de. sadece bakanbk açısından değil. ülke ekonomisi açısından da stratejik önem taşıyan kilit noktalardı. Gümrükler Genel Müdürlüğü için çeşitli secenekler ortaya atıldı. Kımileri, Mustafa Görson'un yerinde kalacağmı söylüyor, kimileri başka isimlerden söz ediyor. Ama. burası için Başbakan'ın "özel bir tercihi" bulunduğunu söyleyenler galiba doğruya biraz daha yaklaşıy or. Asıl dedıkodular ise öteki genel müdürlük üzerinde yoğunlaşıyor. hatta kimi çekişmeler yaşanmasına neden oluyor. YıllardıryürüttüğüGelirler Genel Müdürlüğü göreviyle ekonomi bürokrasisinin duayeni sıfatını da kazanan Altan Tufan'ın gidişiyle ilgili, hükümetin ilk günlerinde çıkanlan, ama sonradan biraz yatışan soylentiler, son günlerde veniden alevlendi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear