02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 ŞUBAT1982 CUMARTESI CUMHURIYET SAYFA KULTURSANAT 13 PeranEtkinlUeri • Kültür Servisi -1. Peron Sanatevi'nce düzenlenmekte olan "Cumartesi Etkınlikleri" bundan böyle 'Peron Etkinlikleri' adıyla pazar günlerini de kapsayacak. Söyleşi, dinleti, imza günlen ve resim sergilerini içeren etkinliklerin bugünkü konuklan Esin Engin ve Tayfun Akkuş. Besteci ve yorumcu Esin Engin, izleyicilerle 'Telif Haklan' ûzerine söyleşecek. Saat 15.00'teki söyleşinin ardından Tayfun Akkuş ve New Age gitar dinletisi verecek. Yann ise tlyas Salman ve Bilgesu Erenus konuklarla "Sanat ve Politika" ûzerine söyleşecekler. Saat 15.00'te başlayacak söyleşinin ardından iki sanatçı, kitaplannı imzalayacaklar. tlyas Salman ve Bilgesu Erenus'u sevenler için bir de sürpriz: Onlarla birlikteçahp söyleyeme ne dersiniz? 1. Petron Sanatevi: Moda Cad. Gündoğdu Sok. (Yapı Kredi-Akbank arası Moda. Tel: 33602 52) W*raffiçHiidıla • AA (Frankfurt) - Almanya'da Türk'lerin karşılaştığı olaylan anlatan "En AJttakiler" adh romanın yazan Gazeteci Günter WallrafTın da eski Doğu Almanya gizli servisi (STASI) hesabına çalıştığı iddia edildi. Ancakbu iddialann, yazann işbirliği yaptığı döneme ait belgelerinl990'da STASI görevlileri tarafından imha edilmesi nedeniyle I kanıtlanamayacağı Ibelirtildi. Berlin'de jyayınlanan "Super" ıgazetesinin 1 ıddialanna cevap veren Alman hükumeti STASI Araştırmalar Dairesi Sözcüsü David Gill, şahıslara yöneltilen casusluk iddialan konusunda açıklama yapma yetkisi olmadığını, yazar NVallrafFtn kendisi ile ilgıli belgeleri görtnek için başvuruda bulunduğuna dair de bilgisi bulunmadığını kaydetti. • Kültür Servisi - Dünya Kitap Dergisi'nin şubat 1992 tarihli dördüncü sayısı çıktı. Faruk Şüyün yönetiminde her ayın ılk cuma günü yayınlanan derginin bu sayısında kapak konusu "Yazılmış tarih/yazılmamış tarih" yakın tanh araştırmacılan Cemal Kutay, Bilal Şimşir, Toktamış Ateş, Orhan Koloğlu, IlberOrtaylı, Semih Günver, Ziyad Ebüzziya, Mim Kemal öke, Mustafa Müftüoğlu, Yavuz Bahadıroğlu, tarihin yazılma biçimini tartıştılar. Derginin bu sayısındaki yazılar arasında Murat Çulcu ile söyleşi, Sabn Koz'dan halk kültürû kitapîan, sahaf, yabancı dillerden, ekonomi hteratürü, best sellers, denemeler köşeleri yer ahyor. Otuz ciyannda kitabın da tanıtıldığı Dünya Kitap'ta kitap ödülü"Buçahşma masası hangi edebiyalçımızın?" adh bir bılmece ve yakın tarih araştırmalan ûzerine bir bibliyografya da bulunuyor... 'Sinematek' adı ûzerine AA(tstanbui) Sinematek Derneği başkanı Kozan Asova yeni açılan bir bara derneğin isminin verilmesini verilmesini eleştirerek 'ismimiz ticari kar sağlamak amacı ile kullanılmak stenıyor'dedi.Asova yaptığı açıklamada eski Sinematek Derneği'nin üyelerinden Ömer Pekmez'in de ortaklan arasında bulunduğu sinematek adıyla açüan bann,dernek ile hiçbir ilişkisinin bulunmadığını belirtti. Tiyatroca konuşmak • Kültür Servisi - Tiyatro Eleştirmenleri Birliği'nin (T.E.B.) düzenlediği, Cevat Çapan ile Haluk Şevket Ataseven'in yönettiklen "GençTiyatrocular Seminerleri"nin beşincisi (Tjyatroca Konuşmak), Mimar Sinan Üniversitesi Sahne ve Görüntü Sanatlan Bölümü'nün, konuk sanatçı-dekoratör Osman Şengezer'in ve tiyatro eleştirmenlerinin katılımıyla bugün 14.30'da BİLSAKtayapılacak. "CarminaBurana" • Kültür Servisi - tstanbul Devlet Opera ve Balesi Carl OrfFun "Carmina Burana" oratoryosunu Bursa'da seslendirecek. Bursa Kültür ve Sanat Vakfı Başkanlığı'nın davetlisı olarak Bursa Uludağ Universitesi Kültür Merkezi'nde yann saat 21.00'de seslendirilecek oratoryonun orkestra şefı Selman Ada. Koro Şefı Gökçen Koray. İstanbul Devlet Opera ve Balesi Koro ve Orkestrası tarafından seslendirilecek olan Carmina Burana'nın solistleri; soprano Suna Korat (Devlet Sanatçısı), tenor Şamil Gökberk, bariton Mesut Iktu. Fotoğraf seminerlerî KültûrServisi-İFSAK'ın 59dönem fotoğraf seminerleri bugün başlıyor. Her hafta çarşamba ve cumartesi günü gerçekleştirilecek seminerlerde, fotoğraf tarihi. fotoğraf makinesi,ışık bilgisi, yardımcı araçlar ve fıltreler, komposizyon ve karanhk oda dersleri işlenecek. Çarşamba günlen saat 19. 00-21.00, cumartesi günlen saat 13.00- 15.00 arası gerçekleştirilecek Aynntıh bilgi 152 44 61 no'lu telefon- dan edinilebilir. Kozluklu HarvarıTda • KöltürServisi-Türkfotoğ rafçı ve gazetecisi Fuat Kozluklu, ABDdeki Haryard Üniversitesi'nde 'Yaşayan Türkiye' adh birdia gösterisi sunacak. Ender Güzey'in resim ve objeler sergisi, 29 şubata dek Kadıköy Kültür Merkezi'nde Toteme dönüşen ilkel objelerSEMA OLGAÇ (tstanbul) - Ender Güzey'in Kadıköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde açtığı sergisinin bir başka sözsüz dile gelişi bu "Din- leyiş ve Bağınş." Sergi, resimler ve onlan bütünleyen, destekleyen objelçrden oluşuyor. Resminde yakaladığı felsefesini daha yaşanır boyutlara ulaştırmak isteyen sanatçı, bu felsefesini objelerle vur- gulamanın ötesinde bir başka dille anlatımın arayışı içerisinde. Ender Güzey'in çalışmalanna objeler son yıllarda girmiş ve resimden daha çok benimsemiş. Üç boyuttan öte dördüncü boyutu yakalamanın eşığinde. Bunun için ileriki çalışmalannda müziğin tınıla- n da ekleneceğe benziyor. Objelerinde kullandığı malzeme iskele parçalan. Yıllarca suda kalmış, parça- İanmış, yıpranmış, sıradan, hiç de özgün olmayan malzeme. Böylesine sıradan bir iskele tahtası onun elinde bir başka bo- yutta canlanıyor. Otomatizm olarak ye- niden can verdiği doğal ahşabın dokusu, parçalanışı, onun hangi çizgiye hangi bo- yuta dönüşeceğinin ipuçlannı veriyor. Bazen boyayarak, bazen yakarak, parça- layarak, yontarak müdahale ediyor. EH- ne aldığı parçayla diyalog kuruyor. Ka- buğu soyuluyor, sanatçı o kabuğu a- çımlamaya başlıyor. Bir çeşit toteme dö- nüşüyorlar. Kızılderili ya da Afrika'dan esintileri görüyorsunuz. Tüm bu objeler- de ilkelliğe doğru yöneliş var. Resimle- rinde resmettiği iskeleleriyle sonsuzluğa kayışı, objelerinde ilkelliğe doğru yöneîi- şi görülüyor. İki ayn yön gibi görünüyor- sa da sanatçı "Sonsuzluğun sonunda ya da başında bir ilkellik yok mu?" diyor iki ayn yönün çakışmasım açıklarken. Resimlerinde yollar, engeller veya aşıl- ması zor duvarlar ıçinde sıkışıp kalan, şeffaflaşan insan fıgürleri var. Renkler birbirlerine geçen yumuşak nüanslar içinde. LSzaktan bakıldığında tek renk gibi görünürken yaklaştığınızda diğer renklerin ayırdına vanyorsunuz. Özüne yaklaşabilmek istenciyle yalnızlaşan in- sanın resmedilişi... Resimlerinde yaka- ladığı şeffaflığın inadına objeleriyle ba- ğırmak, varoluşlannı sunmak istiyor. Sa- natçı kendi akımını kendisi yaratıyor ve sanatçı insanın evrimi ve evrimin içinde yok oluşları. ilkelliklerini ince bir çizgide yakalıyor. Bazı çalışmalar bir ayinin ardından kalan kalıntılar gibi. Mitolojik öykünmeler ise izleyiciye kahyor. Ying-Yang - Ateş Kuşu - Çılgın Bakire - Güneşin Senfonisi - Tahtakurusu Yolu - Ufuğa Doğru - Burnumda Tütüyorsun - Metamorfoz çahşmalannın isimlerinden birkaçı... Mayıs Gösteri Sanat-Edebiyat dergisi- nin 114. sayısında sanatçı, "Ressamın se- yirciye hatta tarihe karşı sorumluluğu var. Sergiye hazırlanıyorum diye resim yapılmaz. Sonuçta yetersiz olur. Resim bir oluşumdur; bir geleneği, geçmişi ve bir de geleceği var. Sanatçının düşünce- sinde, yaşamında belli bir doğuş sürecini yaşamahdır. Hiçbir zaman bir sergi için resim yapmadım" diye vurguluyor. Almanya, Danimarka. Hollanda, İs- viçre, Fransa ve Türkiye'de altmışa ya- kın kişisel sergi açan Ender Güzey, 1991 '- de Avusturya-Almanya arasında yapılan bir heykel sempozyumunda lşık Köprü- sü' adh büyük bir proje gerçekleştirmiş. Sanatçının çalışmalannı görmemişse- niz Caddebostan'daki Kadıköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde bugün saat 15.00'- te gerçekleştireceği Performans'ı kaçır- mamanızı öneririm. Yurtdışında 60'a yakın kişisel sergi açan Güzey'in objelerinde ilkelliğe doğru yöneliş var Strindberg'in Matmazel Julie'si her salı sahnede 'Oyııncular' genç, oyun çok yeni FATMA ORAN (tstanbul) - Strindberg'in "Matmazel Julie"siyle gencecik bir topluluk katıldı, tiyatro dünyamıza: Oyuncular. Selma Köksal, Gökhan îçöz ve Çimen Turunçoğlu'dan oluşan bir oyuncu kadrosu var bu topluluğun... August Strind- berg (1849- 1912), doğalcıhk ve psikolojik yaklaşımı birleş- tirerek Avrupa Tiyatrosu'nda dışavurumculu- ğun gclişmesine öncülük etmiş bir İsveçli oyun, ro- man ve öykü ya- August Strindberg. nek ve kurallarına başkaldırmış soylu bir deli. Bir 'kuzey' uyumsuzu... Belah iştir Strindberg sahnelemek. "Ölüm Dansı"nı sahneleyeceği sırada polislerin alıp götürdüğü çağımızın en büyük sanatçılanndan ve 'Strindberg' yorumculanndan Ingmar Bergman söy- lüyor bunu, Büyülü Fener adh anı kita- bında. ölüm Dansı'nı bir kez daha sah- neye koyması gerekliymiş ki bu kez oyunculanndan Anders Ek hastalanmış. Münih'te Bir Düş Oyunu'nun provasını yaparken avukatı oynayan aktör delir- miş. Birkaç yıl sonra Matmazel Julie'yi hazırlıyorlarmış ki Julie delirmiş. Ştock- holm'de Julie'yi oynamasını istediği ar- tist gebe kahruş, sahne desinatörü dep- resyon geçirmiş ve üstüne üstlük Berg- man uzun süren 'gizemli' bir enfeksiyona yakalanmış. Hoş, her şeye rağmen Berg- man hayranhk duyduğu Strindberg'in birçok oyununu sahnelemiş, o başka. Ama bu talihsizliklerin hepsi bir rastlantı olamaz; Strindberg, oyunlannı sahnelet- meyi her zaman istemiyor demek ki. Ne- den mi yazıyorum şimdi bütün bunlan? Oyuncular'ın kurucusu ve oyunda Jean'ı canlandıran Gökhan İçöz, sağ gözünü kan bürümüş bir biçimde karşımda du- ruyor da ondan: Öyun sırasında Julıe'nin ayakkabısının mahmuzu Gökhan İçöz'- ün gözünün içine girmiş. Nereden nere- ye? tsveç Konsolosluğu ve Jack Kamhı- nin yardımlarıyla gerçckleştirilen Mat- mazel Julie'nin çevirisi Aziz Çalışlar'ın imzasını taşıyor. Dekorlan Ayhan Do- ğan, kostümleri ise Mitra Reyhani tara- fından hazırlanan Matmazel Julie, Dev- let Tiyatrosu statüsünde olduğu için top- luluğa dışandan 'amatör' bir ruhla ka- tılan Müge Gürman'ın dramaturji yara- tım-tasanm ve sahne çahşmaları doğrul- tusundaki katkılarıyla gerçekleştirilmiş bir oyun. Topluluğun kuruculanndan Gökhan İçöz, 1964 doğumlu. St. Joseph'ten sonra İstanbul Devlet Konservatuvan'run Ti- yatro Bölümü'nü bitirmiş; reklamcıhk ve borsa sektöründe çahşmış bir süre. Dev- ran'ın kuruculanndan ve oyunculann- dan Selma Köksal dışında İçöz'ün de, Turunçoğlu'nun da geçmişe dayah, uzun bir tiyatro deneyımleri yok. Konservatu- var yıllannın arkadaşlığı üçünü de Oyun- cular'da birleştirmiş. İlk kez Gülriz Sururi Tiyatrosu'nda, 1 Kasım 1991 günü Sururi'nin yazdığı Ti- yatrocu adh oyunla profesyonel tiyatro hayaünın ilk 'antre'sini yaptığını söyle- yen ve kendi kurduğu topluluk dışında Sokak Kızı İrma'da da Nestor rolünü üstlenen Gökhan İçöz'e Strindberg'in onca oyunu arasından niçin Matmazel Julie'yi seçtiklerini soruyorum. "Çünkü" diyor İçöz "Julie üç kişilik bir oyun. Biz yeni kurulan bir topluluk olduğumuz için ekonomik gücümüz yok; hiçbirimiz para almıyoruz. Bu yüzden Julie seçildi." -Bu oyunda bizim insanımıza yakın bulduğunuz özellikler var mı? "Ben vanm. Fırsat^üşkünü, sınıf atla- maya çalışan, gözlemci, duyarlı. kendini iyi yetiştirmiş biri, ben; yani Jean." Kadın-erkek çatışmasım konu alan bir oyun Matmazel Julie. Aynı zamanda o dönemin sosyal ve politik durumlan ile daha pek çok öğe de oyunu besliyor. Matmazel Julie'de yapmacıksız dıya- loglar, gösterişsiz, sade bir dekor ve sah- ne donanımının simgesel kullanımı gibi özellikler göze çarpıyor: Strindberg özel- liklen. Oynandıkçı 'oturacak' bir oyun Matmazel Julie. Oyuncular çok genç, oyun ise çok yeni. Matmazel Julie'yi gece ışığı, coşku, leylak kokusu, reddedilme, kabul edilme, oyunlar ve acımasızlık sözcükleriyle de tanımlayabiliriz. Garry Marshall'ın yönettiği 'Frankie ve Johnny' gösterime girdi New York'ta Gerçekçi bir aşk öyküsü Kûltûr Servisi - "Özel Bir Kadın" fılminin yönetmeni Garry Mars- hall'ın son çahşması "Frankie ye Johnny", dünden başlayarak İstanbul'da Şişli Kent, Beyoğlu Atlas, Kadıköy KSM, Bakırköy 74, Ankara'da Metropol, tzmir'de Deniz, Eskişehir'de An ve Adana'da An sinemalannda gösterime girdi. Al Pacino ve Michelle Pfeiffer'in yo- rumladıklan Frankie ve Johnny, bir New York cafesinde tanışan ve aralann- da beklenmedik bir yakınlaşma başlayan bir aşçı ile garson. Mahallenin cafesinde yeni işe giren aşçı Johnny, garson Fran- kie'nin kalbini kazanmaya karar verince bu kadınla iletişim kurmanın kendisi için neredeyse olanaksız olduğunu anlar. Frankie, âşık olmanın bir mutluluk ga- rantisi olmadığına inanırken "hayır" sö- zünün anlamını bilmeyen Johnnv yalnızhğını yenmek ıçın bu kadını seç- miştir bile... Tiyatro yazan Terrence McNally'nin kendi oyunundan senaryolaştırdığı "Frankie ve Johnny"nin yapımcısı da Garry Marshall. Al Pacino ve bu fılmde- ki rolüyle Altın Küre'ye aday gösterilen Michelle Pfıffer'in yanı sıra çoğunluğu Amerikan TV filmlerinin vazgeçilmez komedyenleri olan Hector Elizondo, Nathan Lane, Kate Nelligan, Jane Mor- ris, Greg Lewis, Al Fann, Ele Keats, Fer- nando Lopez, Glenn Plummer, Tim Hopper, Harvey Miller ve Sean O'Bryan da "Frankie ve Johnny"de rol alıyorlar. Çekimleri geçen yıl Paramount ve Ra- leigh stüdyolan, Los Angeles, Saramon- te, Folcom Hapishanesi ve New York'ta tamamlanan fılm için yapımcısı ve yö- netmeni Garry Marshall'ın görüşleri şunlar: "Sevgi, yalnızlık, cinsellik, ken- dine saygı gibi bütün insani çelişkiler ko- nusunda evrensel sorunlan olan mazbut insanlar hakkında, gerçekçi bir aşk hikâyesi.birperimasahdeğil.Bufilm, Be- yaz Atlı Prens'e kamyon çarptığmı ve artık gelmeyeceğini düşünen bütün ka- dınlara ve Sinderçlla'nın bir yerde kilit altında olduğundan geceyansından önce de, sonra da ortaya çıkmayacağından emin olan bütün erkeklere adanmıştır." Marshall'ın filminde Al Pacino ve Micnelle Pfeiffer başrollerde. Filmde iflah olmaz sevgıli Johnny'yi, altı kez Oscar adayı olan Al Pacino can- landınyor. Pacino'ya göre Johnny, "Ha- yalkınîclıklannı olumlu bir şeylere dö- nüştürebilen, büyük bir aşçı olmak is- teyen, yeni kelimeler öğrenmeye çahşan, orta yaş döneminde arzulan olduğunu fark eden ve tüm bunlarla ke'ndisi için ikinci bir şans yaratan bir adam". Michelle Pfeiffer ise New York'ta bekâr TJC İSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ İSKİ İSTANBUL SU VE KANALİZASTON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ A»aİxl» ouUıklerı bdınıkn kapalı ZMIİ ıke leklıf alma yonıenıındekı ıbalc ıte ıliücncnlcr, ıhale dotyuıoı İSKİ Genel Mudllrlflğü Atıksu Antnu « Su injıM Oıunm Daıre Baskanlıjı'nd» gOrclnlır ve dosyı bedebnı İSKİ Grael Müdurlüjü mcrkez veznesıne yılırarak alabüırlcr. Islekbknn »rtnanıeye uygun hızırlayacailari kapılı teklıf mekıuplannı aşatıda belırtılen tanhtc sul 11 00'e ka- dar a;at>da beUrtılen adreste Genel Evrak Madılılttjıl'ne gırıj. t»nh ve nunurasııu içeren alındı makbuzu karsıbfcn- dı leslım eımelen gcrekmekıedır. Teklıf ztrflan suı 14.00'te llule Komnyoa Bajkanlı^j'nca açılacaktır. TtkM venne Geçıcı Ihak Dosya İSKİ No Isuı adı Kejıf bedetı lanhı lemınal tanhı beddı K3432 S3O«8 5.3OO.O0O 000 20.2 1992 275 000 000 21 2 1992 500.000 -TL + KDV 20 2 1992 207 500 000 21 2 1991 300.000 -TL + KDV Kadıköy DIDICIK Sk Y.Suyu ve Alıksu Kan Itıj Sangaiı Içmesuyu Şebekesı ve 4.I5O.000OO0 Pompa İM lnş (I990BF) NOT K342 nolu nosya ISKt Cen MUd Akjarty İSTANBUL 3. Kal 316 nolu odada görulebılır S3O4« oolu dosy» İSKİ Gen MUd Aksaray/İSTANBÜL 3 Kal 305 noliı odada görulebılır. N<x: I- Posıadakı ıtcıkmeter dıkkaıe ahnnuz 2- İSKİ 2886 sayilı Devlet thaie Kanunu'na tabı olmayıp ıhaleyı yapıp yapmamakıa. dıledıtıne kısmen veya tamamen yapınakta uygun hedelın tespıt ve lakdırınde serbesmr ADRESİ tSKl GENEL ML'DÜRLÜGO Aksaray Meydanı 34410 Aksaray İSTANBUL TEL 5U 38 00 (35 bal) TELEX: 31293 ISU TR-23923 ISU TR FAX 588 38 »4 - 588 38 83 - 588 39 18 Basın 19005 ve pragmatik olarak yaşayan binlerce genç kadından birini, Frankie'yi yorum- luyor filmde. Yıllar önce oyuncu olmak için geldiği metropolde yenilgiye uğrayı- nca savaşmak yerine garsonluğu seçmiş, yani kolay yolu. Pfeiffer, her ilişkisinde fıziksel ve duy- gusal olarak yeni yenilgilere uğrayan Frankie için "Önceleri Johnny'nin salak olduğunu düşünüyor, ama zaman geç- tikçe onu tanıyor ve sevmeye çalışarak oldukça cesur davranıyor" diyor. Garry Marshall'ın "Özel Bir Kadın" filminde de denediği dram ile komedi, mutluluk ile mutsuzluk arasında gidip gelen filmin yönelttiği sorulardan biri de şu: "Yalnız olmak mı, yoksa yürüyeme- yecek olsa bile bir ilişkiye girmek mi? Bi- rey için hangisi daha iyi?" 1990'lı yıllann aşkını konu edinen Filmde bu soruyu yanıtlamak da sinema izleyicisine düşü- yor. İzleyicilerden, Reebok anket formunu doldurup Michelle Pfeiffer'in giydiği ayakkabıyı doğru bilenler arasında çeki- lecek kura sonucu kazanan bir çift de Re- ebok tarafından Venedik seyahati kaza- nacak. Antikada yüksek fîyatlarKültür Servisi-1992 yılının ilk antika müzayedesi...Antik AŞ müzayede organizasyonu, yeni yılın ilk antika eserleri müzayedesini yarın saat 14.00*- teHiltonOteliBaloSalonu'ndadüzen- liyor. Bu müzayedeye sunulan eserlerin önemli bir bölümü, Türk Eğitim Vakfı'na bağışlanmış bir evin eşyalan- ndan oluşuyor. Antik AŞ'nin 143. müzayedesinde yerli ve yabancı ressamlann imzalannı taşıyan çeşitli tablolar satışa sunula- cak. Bu ressamlar arasında Hoca Ali Rıza, İbrahim Çallı, Hikmet Onat, Ali Sami Boyar, Ali Rıza Beyazıt, Ayetul- lah Sümer, Pertev Boyar, İbrahim Safi ve Kemal Zeren gibi isimler de bulunu- yor. Müzayedede 18. ve 19. yüzyıl yapımı iki tombak fener ile 18. yüzyıl Osmanlı maden işleme sanatının örneklerinden tombak leğen-ibriğin başlangıç fiyat- lannı müzayedeye katılanlann önere- cekleri 'en yüksek teklif belirleyecek. Satışa sunulacak eserler arasında yer alan Kuran-ı Kerimler,tekke ve dergâh levhalan gibi hat eserleri 1.5 ila 25 mil- yon liralık başlangıç fıyatlanna sahip. Pilavhk, yemişlik, gece sürahisi, fes kalıbı, leğen-ibrik, kupalar, tabaklar ve tepsilerin fıyatlan ise 1.5 milyon lira ile 75 milyon lira arasında değışiyor. Çoğu tuğralı Osmanlı gümüşlerinın yanında Rus, Fransız ve İngilız gü- müşleri de 143. müzayedede satışta. Ve diğer eserler...Rus yapımı mineli gümüş objeler, Sevres ve Limoges porselenleri, Meissen, Sax ve Viyana porselen objeler, bronz, tutya, sera- mik, mermer ve ahşap heykeller, anti- ka oluşlarını yanında işlevsel özellikler taşıyan mobilyalar. Cam eserlere ilgi duyanlar için Galle, Devez, d'Argen- tal, Lalique, Baccarat imzalı ve dam- galı Fransız cam sanatının örnekleri yanında Beykoz ürünü, az rastlanan Osmanlı cam eserleri de satışa sunulu- yor. 143. müzayedenin en pahalı eserleri.. .18. yüzyıl Osmanlı maden işleme ve tombak sanatının ürünü leğen-ibrik. 400 milyon liralık açıhş fıyatı ile müza- yedenin en yüksek açıhş fiyatlı eseri. İki tombak fener de 100'er milyon lira- lık başlangıç fıyatlan ile en pahalı ikin- ci ve üçüncü eserler. Mem u Zin'e Kürtçe dublaj Diyarbakır(Cumnuriyet)-Kapah giş e oynayan Mem u Zin'in Kürtçe dublajı tamamlandı.Amatör sanatçılar tarafı- ndan Kürtçe seslendirilen Mem u Zin'- in mart ayı içinde gösterime gireceği bildirildi. Türkçe seslendirmeli olarak ilk kez Diyarbakır'da Dilan sinemasında gös- terime giren ve 2O gün vizyonda kalan Mem u Zin'i yaklaşık 2O.OOO kişinin izlediği belirtildi.Dilan sinemasının iş- letmecisi Nejat Dilan,Mem u Zin'in gişe rekoru kırdığını belirterek,'Ne ya- zık ki böyle bir eser salon bulmakta güçlüklerle karşılaşıyor.Oysa politik hiçbir yanı yok.Tamamen aşk fılmi, tıpkı Leyla ile Mecnun gibi.Filmde ses- lendirilen üç Kürtçe şarkı da bütünüyle halk ezgileri.Gönül isterdi ki.böyle bir fılm başta İstanbul olmak üzere Türki- ye'nin diğer kentlerinde de salon bula- bilseydi'dedi. Mem u Zin'in yönetmeni Ümit Elçi, filmde oynatacak dublör bulmakta zorluk çektiklerini söyledi.Bu ça- hşmanın kendi dahnda ilk çalışma ol- duğunu belirten Elçı.şu bilgileri verdi: Çeşitli meslek dallannda görevli,Kürt- çeyi iyi konuşan bir grup arkadaşı top- layarak titiz bir çalışma yürüttük. Sonuçta dublaj işini tamamladık.İlk Kürtçe dublaj olduğu için Kürt kültü- rüne büyük bir katkı sağlayacaktır. Kürtlere bu alanda yeni bir iş olanağı dadoğmuş oldu' Ümit Elçi,Mem u Zin'in,mart ayı- ndan itibaren Kürtçe seslendirilmeli olarak önce Diyarbakır'da daha sonra salon bulabileccği ölçüde diğer kentler- de gösterime sunulacağını belirtti. DÜŞÜNÜYORUM ÖYLEYSEVURUN İlhaııSelçnk 21. baa 15.000 lira (KDV içinde) Çüğdm Yayınlan Türkocağt Cad 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödemeii goüderilı SAVAŞ YILLARINDA BÎR SÜRGÜN Kemal Sulker 8.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-îstanbut Ödemeii gönderUmez.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear