Catalog

CUMHURÎYET/12 5 OCAK 1992 HAVA DURUMU TURKIYE DE BUGUN Çevre Bakanlığı Meteorok)|i Gend Müdüriûğü'nden alınan Mgıye göre yurtta yağtş bek- tenrmyor Marmara ıte yurdun ıç ve Doğu kesımlennde sa- bah saattenode yo$un s»s gö- rûtacek.HAASICAKLIĞr Ar- tac*.RÜZGÂR Gûneyve ba- tı yönlerden ara sıra oıta lcuv- vette esecek Denızterde rüz- g* Kıblev«iodostan3-5Bat Karadenn Marmara ve Eg£ de 6-7 kuvveünde saatte 10-21 Batı Karadenc, Marma- raveEgeüe 28-33 dencmılıruzJa esecek VanGölû açık geçecek Hafif rûzgârlı olacak göl kûçük dal- galı olacak Mana Adaeaon Adıysnun Atym A* Aınara Anttya Antalya A/tvm * k n Bdtasr Bılec* Bmgsı Brtks Bolu Bureı ÇaaMate Çorum Oantt A 16° 3° Oyartsakır S tl* 2°E*me A W 1* Erancan A 8° 5" Erzunjm S 7» 2t°Esloşetıır 5° 5°Gaa»nfcp 6°-6° Mansa 12° 2°KMaraş 2° 12°MefS«ı 7° 3°Mu» 8° 3" N«)e A 15° <°G«wun A 11° 4°0n*J A 17° 5° Gumuşhane S 1° 9° RB» S 5° -3° HaMdr S 2" 12°Samsun A 16° 3°lsp«rta A 8°-4° Snrt S 10° 5 ° b a n W S 12° PSınop S 8° 3">!zmr S 16° 3°Snas S T> îPKars S -8° 2S°TetartaOO S 1" 12°KasUmonu S 4° 5° lfatejn S 6?-4° Kaysen S 0° 11°ljnce* S 10° 1° Kırttm» S 12° 2°Uşafc S 14» 3° fetya S 6° 3° Van S 7° 2° KııMıya A 8°-4»'tegal A 12° 8°Maötvs S (P-80 Zongutd* S 15° 5° A 10° 1° A 15° 4° A 13° 0° S 1° 20° s f-e» A 10° «° A w 4° A 11° 4° S 7» 5» S 12° 6° S 0° 9° S 11° 3° A K f 4° S 0» 9» A 10° 2° S 2° 12° A 3° 7» S 14° 6° ı butoüu "•yaflmurtı iasi A-açık B-Muftj G-suneş* IUart S-sıst BULMACA 1 SOLDAN SAĞA: 1/ Yapılmış, gerçek- leşmış ış Nışastalı tanelerın su ıle kay- natılarak buiamaç kıvamına getınlmış durumu 2/ Bır ban- kanın, sattığı men- kul kıymetlen gerı satın aJma taahhü- düne verılen ad.. Bıtkısel ya da hay- vansal maddelerın etkılı özü 3/ Laba- da da denıJen ve yapraklaıı sebze ola- rak kullanılan bıt- kı... Eskı Mısır'da güneş tannsı 4/ Dın şarkısı ya da kaynagJ dın şarkı- sı olan orkestra parcası... Hıle, dü- zcn 5/ Hırıstıyan 6/ Borsada belb mıktardakı hısse senedını beurtmekte kullanılan ışlem bırımı... Mekanık bır dokuma tezgâhına ve bu tezgâh- ta dokunan karma$ık desenb kumaş- lara verılen ad. 7/ Çıt, perde. Yağı alındıktan sonra zeytının kalan po- sası 8/ Ikı dağın arasında kalan bü- yük çukur Meydan 9/ Vanağın alt kısmı gıydığı kısa eteklık YUKARIDAN AŞAGlYA: 1/ Amaç. Brıçte kazanılan her ele verılen ad. 2/ Bozukluk, özür. Iki büyüklük ya da ikı nıcelık arasındakı bağıntı 3/ Ko- kusu hardala benzeyen zehirL bır sava$ gazı. Türkçede adın durum eklennden bın. 4/ Karbonatlı kumtaşı Dökme demır. 5/ Genellıkle sevecen ve hüzünlu bır konu ışleyen küçuk lırık şur 6/ Bır tür erkek deve... Yanlı kâğıt 7/ Ender, seyrek .. Iz- mır'ın bır ılcesı 8/ Sebze ya da etı ezerek elde edılen ezme. "Anüsle ılgılı" anlamında kullanılan sözcuk 9/ Cüretkâr. Bır mal ya da paranın emek venlmeden sağladığı gelır 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Gümrük kumandanlığınasalâhiyet . Iskoç erkeklerının GRıPPOSAN 5 OCAK 1932 Gumruk ve lnhısar Vekâletıne merbut olarak teşkıl edılecek Gumruk Muhafaza Umum Kumandanlığı iâyıhası Bütçe Encümenınde muzakere ve tadıl olunmuş Meclıs heyetı umumıyesıne gönderılmıştır Lâyıhanın yapılan tadılâttan sonra aldığı yenı şeklın esasları şunlardır 1— Gumruk ve İnhısarlar Vekâletıne merbut olmak ve fırka kumandanlığı salâhıyetını haız bulunmak üzere merkezde bır gümrük umum kumandanlığı teşkıl edılmıştır Kara ve denızlerde gumruk mıntakaları dahılınde devlet ınhısarı altındakı mevat kaçakçılığına karşı kurulmuş muhataza teşkılâtının vezaıf ve vesaıtını de dahıl olduğu halde gümrük muhafaza teşekkullerı, memur ve vasıtalan ve kanunlarda yazılı salâhıyetlen tevhıt edılerek gümrük kumandanlığı emır ve kumandasına tevdı edılmıştır Kumandanlığın kaçakçılığın menı'ı takıbı ıle saır vazıfelerının ıcap ettırdığı şekıl ve vüs'atte bır karargâh heyetı bulunur Kumandanlık kaçakçılığın men ve takıbınden ıbaret olarak vazıfeı ehlıyesınden başka kara ve denız hudutlarının emnıyetı hususunda Buyuk Erkânı Harbıye Reıslığınden, sahil ve hudut uzennde dahılıyeye mutealhk emnıyet ışlerınde Dahılıye Vekâletınden emır alır Srıppoean, Vıyana'lı Dr. Besarovıç'ın formuiO oaıre- sınde ıstthzar olunao burun pomadasıdır. Her »âvı neıie ve gripe karşı vıkaye ve def'ı ıçin pek mûessır bır tedbırdır. Her evde bir tflp 6rippua<uı bolundarulması erzemdir. eczanelerde satıhr. Fiatı 30 kunıstur. KiHelsınkı i m Lenıngrad U Sam Kahıre • DUNYA'DA BUGUM Amsterdam Y 7° Ammaı A 13° Ama A 16° A 1t° A 14°BnceMa Batd K 3° Y 12° A 12° A 8° Britaei Cenam an» Duta Fnridurt ûrr. KMn A 12° Y 8° Y 8° Y 6° A 9° A 8° A 14° A 18° Y 7° A 14° K 4° A 14° Y 8° Y 6° A 0 ° Londra ttslnd Müano Montteal Mostova Munh NmVtorlı Osto Prag Rona So*ya Sam felAm lunus Virşma Y 7» \fcned* - - Vıyana A 6° VVashmoton - - Zuntı A 6° GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet Buyuk yüruyüş S OCAK 1991 Türkıye ışçı sınıfı tanhinin en buyuk yurüyuşu dün sabah Zonguldak'tan 280 kılometre uzaklıktakı Ankara'ya doğru başladı Grevde 36 gununu dolduran maden ışçılen ıle eşlerı ve yakınlarından oluşan on bınlerce kışı dun saat 09 3O'da Ankara'ya doğru yuruyuşe geçerek zaman zaman hükümetı ve Çankaya'yı eleştuıen sloganlar da atarak 7 saatte 23 kımoletre yol aldılar ^EFASANATEVÎ FLAMENKO-K.LASÎK-MODERN GİTAR ORG-K LARNET-FLÜT-UD-BAĞLAMA DERSLERİ 5274477 SAHİBİNDEM ÇINARCIKTA •MARMARA satDMe, Onarak. KonMy, Benköv'de saOkk ar- satarnı vanftr *PARSELLER Ifraık, iman O narok neledrfşşlnce 2-5-5 kat obrak verlrnbör Deffa) ki$aa- ta testanabMr •ARSALABIM müstaU taputu, 240480ın1 büyûidûûünde, ko- numuna gûre 24 h 80.000. ooa- «ra* Odeme katoyfeğı rapvonjra •ARSALAR dent mnzarat, cevre onrarta kapk okkAmdaa nefls Mr hava ve gOrOntu mev- aıttur •3-5 arkadas urftte rareket ederekttrlcacdalrctt arsa aött- ğ g«, 10-20-30 OydK aofler Wn Imark verterlm de vardr -vEü GOÇER-Kava cazmoa CarsB»- gfBfbl(\ adreslne yaa- rak tanıtjo brosür-takvftnM K- teyeMMnlz. •ziYARETLERlNtzl bekler,say- griar sunarrn. •ÇINARCIKK9193) 56800 •İ8TANBULHD51S 73 63 •VELİGÖÇER F M : 5 6 M 1 SÜRÜCÜ KURSU Hatta Sonu - Hafta Içl (Gunduz Akşam) 82 donem kayıtlarımtz devamedıyor TAKStTLE KADIKÖY Ca Y amıı yanı) Tet 3491824 33602 06 3360279 Fax 349 18 2S TARTISMA İnsan Haldan Bakanhğı Luks Değil, İhtıyaç Insan haklan sorunlarını ele alacak bır bakanhk, her şeyden önce bir siyasal istencın ürûnüdür. O halde, böyle bir bakanhğın kurulup kunılmaması eksenıne tartışmayı çeken her yaklaşım siyasal realıteye ters düşmektedir. gormek ıçın mevcut bakanlıklann kuru- luş yasalanna goz atmak, herhalde yeter- hdır tnsan Hakları Bakanlığı kurulması ko- nusunda akademık çevrelenn ortaya attığı kuşku ve sorun öbeklennı onemse- mek ve uzennde duşunmek, hem konu- nun hem de akademık çalışmanın gerektırdığı cıddıyetın sonucudur Bu ne- denle bu tür sorulan, bızzat bakanhğın yapılaşması uzennde çalışan bır akade- mısyen olarak, "işJeri yokuşa sünne" mantığı ıçınde değerlendırmemekteyız lnsan haklan sorunlannı ele alacak bır bakanhk, herşeyden önce bır siyasal ıs- mümkündur ne de hukuka uygun olur O halde rasyonel tutum, önunu asla alamayacağınız bu tür başvurulan, ısa- beth bır değerlendırme ıle yapılaştıraca- ğınız uzman bır bınme yonelmesınj sağlayarak, konu, zaman, usul bakımın- dan çerçevelemektır Bu da özel bır bınmın. özel yetkı ve usullerle donaüla- rak bıçımlendınlmesını gerektınr tşte Elbetteki ınsan haklan bakanlığı, mev- bakanhğın şıkâyet yükü altında ezılmesı- zuat tarama, sıstemleştırme toplu ıyıleş- nı öngormek yenne, çünku bu ılk planda tınm onenlen getırme turunden çalışma- zaten farkedıiebılır bır olasılıktır, bakan- lannı yuruturken, dığer bakanhklarla l>ği- bır toplumsal patlama noktasına gelmış bu tür ıstemler ya da başvurular karşısında ışlevsel ve etkılı kılma olanak- lannı bulmak zorunludur Yapılan ya da eşgüdum ıcensınde bulunacaktır ve hem bakanlıklar hem de unıversıteler, baro- lar, ınsan haklan örgutlen gıbı çok çeşıtlı bınmlenn goruş, bınkım ve uzmanlıkla- nndan yararlanacaktır Bu noktada, tencın ürünüdur O halde, boyle bır eşgudum sorununun aşılması problemı- ya da re'sen harekete geçme yoluyla yapı- bakanlığın kurulup kunılmaması eksenı- ne ışaret etmek başka şey ıken, bu sorun- lacak tasarnıflar. yürürlüktekı hukuk dan hareketle bakanhğın varlaşmasının düzenının tanıdığı dığer hıçbır başvuru temelıne kuşku dınamıtı yerleştırmek yolu ıle çehşmemektedır Hele hele, mev- amaçlanan ış de budur Öngorulen sıstemde, bu tur başvurular ne tartışmayı çeken her yaklaşım siyasal realıteye ters düşmektedir Bu sorunlarla ılgılı bır Devlet Bakanlığı vardır ve saygın bır hukukçu-sıyasetçı bu görevı ustlen- mıştır Kaldı kı gerek DYP-SHP proto- kolünde gerekse hukumet programında, hedefler ve yapılacaklar net bıçımde or- taya konmuştur ve bu sureçte ışlev göre- cek bakanhk yapılaşması, ulusiararası düzeyde bır siyasal yatınm olarak değıl, tersıne, ülkede çozümü öncehklı gorulen sorunun hallınde temel cıhaz olarak kav- ranmıştır Hıç kuşku yok, ınsan haklan konusu gerçekten de toplu ve kavrayıcı bır bakış açısını gerektınr ve bu nedenle de devlet orgütlenmesı ıçınde hıçbır mevcut ba- kanhk, bu bakış açısına sahıp değıldır Bır kez bu temel saptanınca, artık dığer bakanlıklarda ınsan haklannı da ılgılen- dırebılecek konularda çalışmalar yapıla- bılmesı, ınsan haklan bakanlığının dığer hıçbır bakanhğın yürutemeyeceğı global bakış açılı ve uzmanlarca yurutulecek ça- lışma urunlen ıle çelışmeyecektır Çunku hıçbır bakanhk, ınsan haklan ıçın yapı- laştınlmamıştır, orgutlenmemıştır, uzmanlar ıstıhdam edılmemıştır Bunu bambaşka bır tavırdır Dahası, ınsan haklan bakanlığının ku- rulması onüne, ınsan haklannı ılgılendı- ren ve ılgılendırmeyen mevzuatın aynlması bıçımınde mevzuat taraması ve ıyıleştınm önerme sürecıne ılışkın kaygı koymak, cıddı bır kotumserlık örneğıdır Çünku bakanhk kurulurken, ılgılı yasa- sında. bakanhğın yetkı ve görev alam belırleneceğınden bu tür karmaşıklıklar peşınen önlenebılecektır Asıl anlaşılması guç olan, bakanhğın şıkâyetlen dınleyen ve yanıtlayan başvu- ru makamı olmasına, bunun bır "ağlama dırvarı" oluşturacağı gerekçesıyle karşı çıkılmasıdır Bu yaklaşım, bır kez bakan- hk henüz orgutlenmesını tamamlamamış olmasına karşın şımdıden yüzlerce şıkâ- yet başvurusunun bakanlığa ulaştınldığı gerçekhğını gormezden gelıyor Sız boyle bır başvuru yolu duzenlemesenız bıle, bır siyasal ıstenç urunu olarak ınsan haklan sorunlan ıle ılgılı bır bakan behrlenıyor- sa, oraya şıkâyetler ulaşacaktır Kaldı kı bıreylenn bır temel hakkı olan ıdan baş- vurunun esasen engellenmesı de ne cutlann etkmleşmesı olanaklannı araş- tırmanın hıç alternatıfi değıldır Çünkü mevcutlar, ayn bır hukuksal sorundur Sozün özü, bır yetkı çatışması olmaya- caktır, ınsan haklan bakanlığı da, sanıl- dığı gıbı Marko Paşalık taslamayacaktır Amaçlanan sıstemde ınsan haklan ba- kanlığı, bır somut olayda, hak ıhlalı olup olmadığını "hükûm" altına almayacak- tır Bunu duşunmek mümkün değıldır, kuvvetler aynmının kabul edıldığı sıs- temde bu, yargının ışıdır Tahnk ya da re'sen harekete gecme olsun şıkâyet ba- zında sıstem, önceden belırh sınırlar ıçınde kalmak kaydıyla, her türlü belge ve bılgıye ulaşarak, mahallınde araştır- ma yaparak genel tespıt yapacak ve önen sunacaktır Raporun adresı- siyasal oto- ntedır, ancak bunlar alenıleştırilerek kamuoyuna da mal edılecektır Kamuo- yunun spesıfik şıkâyet, ıstem ve dılekle- nyle çalışan sıstem ıçınde, bır siyasal öz denetım mekanızması kurgulanmakta- dır Doç. Dr. M.SEMİH GEMALMAZ İÜ Hukuk Fakültesi HABERLERİN DEVAMI 6 Kıbrıs için önce ikilî görüşme' FATİH M.YILMAZ LEFKOŞA — KKTC Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş ve Dı- şışlen Bakanı Hıkmet Çetin, Kıbrıs sorununun çözumu ıçın öncelıkle Turk ve Rum tarafla- nnın "ıkıü goruşmeJer" yapması gerektığını vurguladılar KKTC ve Turkıye, yarın Ankara'ya ge- lecek olan Kıbns özel Koordı- natöru Nelson Ledsky aracılı- ğıyla ABD'ye "tarafsız ol" me- sajı verecek Türkıye, Kıbns sah- nesıne ıç sorunlarını çözmus olarak çıkabılmesı ıçm KKTC'ye "demokrasiyı yerieşürme" uya- rısında bulundu Bu arada KKTC 400 mılyar hrayı bulan butçe açığı ıçın Türkıye'den yar- dım ıstedı Kıbrıs sorununun çozumüne ılışkın olarak yenı gelışmelerın beklendığı bır dönemde, Turkı ye ve KKTC, toplumlararası go ruşmeler ya da olası bır "zirve" ıçın son hazırhklan yapıyorlar Dışışlen Bakanı Hikmet Çe- tin'ın dun sona eren Lefkoşa zı- yaretı, ozellıkle KKTC açısından yenı öncehkler ortaya çıkardı KKTC, Ankara'nın ısteğı uzerı- ne Kıbns sahnesıne ıç pohtıka sorunlanm çözmuş bır bıçunde çıkmak ıstıyor Bu asamada KKTC Cumhur- başkanı Rauf Denktaş, ulkede bır erken seçıme gıdılmesının hesaplannı yapıyor Hazıran 1990'da yapılan genel seçımler- den sonra parlamentoya gırme- yı reddeden muhalefet, son gun- İerdekı çıkışıyla bu konuyu An- kara'nın dıkkatıne getırmış bu- lunuyor Ankara da bu nedenle yuzde 40'lık bır oy potansıyelı- ne sahıp olan KKTC'dekı parla- mento dışı muhalefetm kaygıla- rını Denktas'a ıletme gereğını duyuyor Dışışlen Bakanı Çetın'ın dun Lefkoşa'dakı Türkıye Buyukel- çılığı'nde Cumhunyetçı Turk Partısı (CTP) lıderı Ozker Öz- gur ve Toplumcu Kurtuluş Par- tısı (TKP) Genel Başkanı Mus- tafa Akıncı ıle göruşmesı bu açı- dan önem kazanıyor özgur ve Akıncı, Turkıye*nın erken seçım konusunda gereklı desteğı gös- termesını ıstıyorlar Erken seçım konusu Denktaş açısından bır açmazı da berabe- rınde getırıyor Denktas'ın bu yöndekı ısteğı, kurucusu oldu- ğu, parlamentoda tek başına ka- lan ıktıdardakı Ulusal Bırlık Partısı (UBP) tarafından sıcak karşılanmıyor UBP çevrelenn- de Denktaş, yuksek sesle eleştı- nlıyor Partıhler, Denktas'ın şu ankı seçım yasasını ımzaladığı- nı, şımdı yenı bır seçım yasasıy- la erken seçıme gıdılmesı yolun- dakı ısteğının "anlamsız" oldu- ğu göruşunu savunuyorlar Türkıye ve KKTC açısından kısa donemde çözulmesı gere- ken bır dığer sorunu da ABD' nın Kıbrıs konusundakı "taraflı" çıkışları oluşturuyor. Çetın'ın KKTC zıyaretınde ıkı ulkenın ABD'den "Kıbns konu- sunda tarafsız davranmasının" ıstenmesı konusunda bır göruş bırlığı oluştu Bu konudakı du- yarlılık, 7 ocakta Ankara'ya ge- lecek olan ABD Dışışlen Bakan- lığı Kıbrıs özel Koordınatörü Nelson Ledsky'ye ıletılecek Ledsky, Ankara'dakı temasla- rından sonra Atına ve Lefkoşa- ya da gelecek KKTC Cumhur- başkanı Rauf Denktaş, Ledsky- nın zıyaretı ıle ılgdı olarak Cum- hurıyet'e, "Fazla bir şe> bekle- miyorum. Ledsky, bizim goruş- lerimizi ABD yonetimıne akta- ran bir aracıdır. Geçmış donemde çok hatalı davrandı, umarım buraya gelişınde yine boyle davranmaz, ancak şımdi- den olumlu davranacak gıbi gozukmuyor" dedı Denktaş, Ledsky'nın kendısı- ne bır mesaj göndererek Lefko- şa zıyaretı sırasında "egemenlik" konusunun açılmamasını ıstedı- ğını soyledı Bılındığı gıbı KKTC'nın, Kıbns sorununa fe- deral bır çozum bulunması ha- lınde bıle egemenlik hakkından vazgeçmemek >olundakı karar- lılığı, ABD'nın tepkısıne yol açı yor Denktaş, Ledsky ıle yapa- cağı göruşmede, ozellıkle ege n"-nhk konusunu anlatacağını kaydederken ABD Kıbrıs Özel Koordınatöru'nun zıyaretınden duyduğu kaygıyı da gızlemıyor Ankara ve Lefkoşa, aynı za- manda, Kıbrıs sorununun çözıi- munde ılk aşamayı KKTC ve Kıbns Rum kesımı arasında ya- pılacak ıkılı goruşmelerın oluş- tunnası uzennde de uzlaşmaya vardılar Böylece Cumhurbaşka- nı Turgul Ozal tarafından orta- ya atılan "dortlu zirve" önerısı, Türkıye ve KKTC açısından ön- celık olmaktan çıktı Dışışlerı Bakanı Hıkmet Çe- tın, dun duzenledığı basın top- lantısında, ıkılı goruşmeler ve "dortlu zirve" konularında şun- ları söyluyordu "tkili goruşmeler >e dortlu zir- ve, bırbırierinın alternatifleri de- gıldir. Burada onemlı olan, so- runun asü çozumunun ıkili go- ruşmeler yoluyla olacağıdır. Dortlu zirve, uzennde anlaşma- ya varılacak bir metın ortaya çıkmışsa gerçekleşiırılır. Bunun ıçın de once ikılı goruşmeler ya- pılması gerekır. Ikili goruşme- lerde başanya ulaşılmazsa, o za- man dortlu zırvenın yapılması anlamsızlaşır." Çetın, Kıbrıs sorununun çö- zumu konusunda surdürulen ça- baların ortaya bu- belge çıkar- madığjnı, taraflann yaptığı one- nlenn bır lıstesının olabıleceğı- nı ve buna da belge denılemeye- ceğını kaydedıyordu Çetın, Turk tarafının Kıbrıs Rum Ke sımı'nın nelerı önerdığını ya da kabul ettığını bılmedığını de be- lırtıyordu Denktaş da Cumhurıyet'e yaptığı açıklamada, ıkılı görüş- meler ve dortlu zirve konuların da ıyımser olmadığını belırterek şunlan söyledr "Ben, Rum tarafının tavn de- ğişmedikçe, bır gomşme yapıla- cagını sanmıyorum. Bu konuda umutlu degilım. Eğer Rum ta- rafı geri adım atmazsa. goruşme yapılacağını so\lemek haval olur. Vasılıu, benımle >uz>uze goruşmekten kaçıyor. Bızı, sıya- sı açıdan eşit olarak kabul etmı- yor. Dortlu zırveye de egemen- lik konuşulmaması kaydıyla sı- cak yaklaştıgını hıssettinyor. Bunlar olmayacak i$ler." Bu arada Çetın'ın KKTC'ye yaptığı resmı zıyaretın bır dığer onemlı konusunu da Cumhur- başkanı özal oluşturuyordu KKTC'nın tum ust duzey yöne- tımı, Cumhurbaşkanı özal'ın dış pohtıkada etkısız hale gelme- suıı memnunluk vencı olarak nı- telendınyor Dışışlen Bakanı Çetın, KKTC zıyaretınde özel- lıkle bu konunun altını çızme gereğını sık sık duyuyordu. Gülöksüz: Hedefimiz ucuz konut (Baftarafı 1. Sayfada) konuştu finansman modeline saplamp kanlığYna atanması ıle ku- Bakan Şahın'den ızın alma- kalmak doğru degil" dedı Elde- rum ust yonetımınde değışık- dan ABD'ye gıden Toplu Konut kı kaynaklann, sadece konut Idaresı Başkan Yardımcısı ve Ahmet Ozal'ın yakın arkadaşla- nndan Can Cangır'ın da görev- den alınmasuıa kesın gözuyle bakıhyor Yenı Başkan Yıgıt Gulöksuz, dün Cumhurıyet'e yaptığı açık- lamada, Türkıye'de konut arzı- nın orta-ust ve üst gehr grupla- nna yönekk olduğuna dıkkat çe- kerek "orta halli insanlara orta halli konut uretmeyi" amaçla- dıklannı söyledı "Orta halli in- sanlar için konut uretilmıvor bu memlekerte" dıyen Gulöksuz, konut malzemesmden arsa ve altyapıya kadar butün malıyet- len, kahteyı de artürarak duşur- meyı hedefledıklerinı büdıniı. 15 mılyon ıle 100 mılyon lıra ara- sındakı kuşakta konut üretüme- dığını vurgulayan Gülöksüz, "Hızlı yapım yollannı aramak ve buna gore bir kredı sıstemi uygulamak zorundayız. Daha yenı teknoloji de maliyeti ucuz- latan bir faktordur" dıye konuş- Sadece tüketıcılenn kredıJen- dınlmesının yeterlı olmadığına ışaret eden Gulöksuz, toplu ko- nut üretıcılerının de kredılendı- nlebıleceğını söyledı Gülöksüz, Turkiye'de ABD'dekı "az peşin ödemeli-uzun vadeli" banka ıpoteklı konut edındırme sıste- man modelı uyguladığına dıkkat nıınuı, yüksek enflasyon nede- çeken Gulöksuz, "Çok çeşıtli ih- myie Türkıye'de uygulanmasının tiyaç kesimi var. Sadece bır-ikı mümkün olmadığını kaydettı. hk beklentısıne gırıldı Cum- hurbaşkanı Turgut Ozal'ın kı- zı Zeynep Ozal'ın ılk eşı Top- lu Konut Idaresı Başkan Yar- dımcısı Sait Gonenç'ın, Gulök- suz'e ıstıfaya hazır olduğunu ıletüğı öğrenıldı. Gönenç, Cum- hunyet'e yaptığı açıklamada da göreve devam etmesının "tama- men Guloksuz'un tutumuna baglı olduğunu" söyledı Gö- nenç, "Yigit Bey kurumun res- men başkanı olduğuna gore bi- zimk çabsmayı arzu eder, et- mez, onu öğrenecegiz. Normal teamuller çercevesınde soracagu kendisine ve ona gore bir karar alacağız" dedı Devlet Bakanı Erman Şahın de kararnamenın ımzalanması ıçın kamuoyunda bıhnenlenn dışında bır gınşım olmadığını belırterek "Çok gecikük, artık çalışmalara başlayacağız" dıye konuştu "Başka bır unzanın us- tunde de yıne bo>1e bır yoğun- iaşma olmazsa, kriz bıttj sayılır" dıyen Şahın, Toplu Konut Ida- tu resı'yle ılgıh >olsuzluk, usulsuz- Gulöksuz, her ihtıyaç kesunı lük ıddıalanyla öncelıkle mcele- ıçın farkh konut finansman yön- neceğuu kaydettı Şahın, Gülök- temı uygulanması gerektığını süz'un başkan yardımcılan baş söyledı Toplu Konut Idaresı' ta olmak uzere ust kademede nın, tamamını kendı yapıp sat- değışıklıkler yapmasmın doğal mak ve bu- bölümünü kredı ola- olduğunu dıle getırerek "Kendi rak vermek uzere ıkı tıp finans- konut politikalanmızın geçerlı kılınması içın bızım arkadaşla- nn dumene geçmesı şart" dıye yapmak yerıne, şehırlenn yenı- lenmesı, kentsel rantlann hare- kete geçu-ılmesı ıçuı değerlendı- nlmesı gerektığını vurgulayan Gulöksuz şunlan söyledı "Turkiye'de çok farklı gelir grupian var. 15 miryon liraya ka- dar gecekondu pıyasası ıle 100 milyonun uzerindeki konut pi- yasasında buyuk hareketlilik var. Ama bu dilimler arasında kafauılafdan konut sahibı olmak isteyenler harekete geçemıyor. Her gelir grubu için farklı fi- nansman modellerine ihtiyaç var. Bunun içın sureklı incele- melerin, çalışmaların devam et- mesi lazım. Kuçuk, mutevazı, standartlan dikkatle kontrol edflmiş ucuz konutlar gerekiyor. Amacımız krediyi verip geçmek degil. Amacımız, bu sektönın modernleştirilmesi, konut ve ko- nut çevresi manyetini duşunnek, kaliteyi yuksdtmek." KARŞILAŞMALAR ADALET AĞAOĞLU Yannın Minaneleri Ince uzun Kımsenın onune gerılmıyor, güneşını çalmı- yor, dumanını kendınden bır ıkı kat yukseklıktekı yapının pencerelerınden ıçerı salmıyor Kendı görüş alanına da ruh boğan, beyın yoran, sınır oynatan herhangı bır muna- sebetsızlık gırmıyor Onun gorünum alanında, mevsımıne gore masmavı gokyuzu, yağmur yuklu alacalı bulutlar, yıl- dız yildız yağan kar var Teraslarında toprak, çım kokula- rı Camlarını susleyen sardunyalar, karanfıller var Ufku genış Geleceğın mınarelennden soz açıyorum Adı şımdılık 'gokdelen olan 'leb-ı bulut'lardan Mınare yapı olarak kımın gorunum alanını kapatabılır, ufkunu kesebtlır yeşılı nasıl boğabılır kı^ Üstelık şu yeryü- zunde kaç metre kareye oturur^ Ayrıca bu mınarelerın yukarılardakı yayia havasından yararlanan sadece muez- zın değıl Bunların ıçınde yuzlerce bınlerce ınsan barına- bılıyor Yukarılara oyle oflaya pofiaya tırmanılmıyor, ses- sız asansorlerle çıkılıyor Kapı onlerıne yığılmış çamurlu ayakkabılara, kedılerın delık deşık ettığı çop torbalarına rastlanmaksızın Aşağıda yoğun golgelı çınarlar, at kes- tanelerı var Çeşıt çeşıt çıçekler, çımler, çımlıklerde sıçra- yan kızıl gozlu sıncaplar var otelerde suları masmavi goletler Hayret, bır zamanlar ınsanlar evlerınde ne kadar gergın oluyorlarmış, sevdıklerı herhangı bır şeyle uğraşmak, ıki satır duşunmek nasıl da sorunmuş ve ne kötu okuyorlar- mışi Zaten pek okuyamıyorlarmış ya okuduklarını da dış- tan gelen tatsız durtuklemeler yuzunden pek anlayamıyor, anladıklarını ıse çarçabuk unutuyorlarmış Tam bır şeyın ustunde yoğunlaşayım derken ya karşı komşu geceyarısı balkonuna yapay mermer doşetmeye karar vermış bulu- nuyor, ya çocukları soz dınlemez topu camlara vuruyor ya da buldozerler burunlarının dıbınde derın, çok derın temel çukurları kazmaya başlıyormuş Çevredekı üç beş katlı yapılarda oturanların duvarlanyla bırlıkte ıç organlarını da tıtreten kazıcı makıneler Şımdı ıse bakın, ıçınde yaşadığımız bu çağdaş mınare- de tozsuz dumansız, gurultusuz ve ufku açık evımızde terasa çıktık, çıçeklerımızı suluyor, ağaçlarımıza-bırı kıraz ağacıdır-gubreverıyoruz Tertemız havayı ıçımıze çekıyo- ruz Işte, ışte tam da Neyyıre'nın dedığı gıbı kuşlar, kanat- lan camlarımızı yumusacık yalayarak geçıyor Sevgılı kalemın dert gormesın canım kardeşım Neyyıre Özkan Sık sık duşledığım gokyuzu meskenıme bır so- mutluk kazandırdın Tabıı şu sıralar çalış- tığın dergıye de gok- delenler yayını ıçın teşekkur etmek ^e- rek ParkOtelbılmem kaç kat yapımı (ımara uygunluk, uygunsuz- luk çevreyı bozma, bozmama sorunu bu yazının kapsamı dışı- dır), o 'beton cana- var herkesın hayatı- ^ ^ ~ ~ ~ ~ ~ ^ nı karartmayı surdursun mu surdurmesın mı tartışmaları ortasında sen gıttın, sordun, soruşturdun, oturdun duşün- dun, aklının yotuna baktın, ıçının ve qeleceâın sesını dınle- dın Bunlara hayat bılgını kattın, AktüeHn 25 sayısında bızlere Gokdelen Guzeldır röportajın sunuldu. Şımdı da- ha genış ufuklu duşünulmelı, değıl mı'> Geleceğın kentı nedır, neden monarkzamanlarınkınden farklı olmalı' 7 Eskı mahalleler eskı hayatlar ıçın değıl mı- dır^ Yenı hayatlara çağdaş kent ınsanına yenı mahalle- ler' gerekmez mı? Komşuluk dayanışma demek artrk kreş hastane, okul, eczane, araba park yerı, çarşı pazar, bellı merkezlerde toplanmak demek olmayacak mı? Neyyıre özkan ın bu araştırmasında gokdelenler üstune fıkrını soyleyenlerden Mımar Sayın Metın Gokturk bana geleceğın mınarelerını ozletır, sevdtrırken Mımarlar Oda- sı Yonetım Kurulu uyesı Sayın Yılmaz Uysal da 'Dışanyı algılayamadan yaşamak benı huzurlu kılmadığı gıbı dığer ınsanlarla butunleşmemı de engeller" demektedır Ben şu sıralar oturduğum, toprağa ağaca denızeyakın mahallede her dakıka dışarısını algılıyorum Lınyıt duma- nını, yıkılan ağaçları, yerlerde yuvarlanan gaz tuplerını, duvarlarımı sarsan arabaları, ınce uzun olmayan, göklerı delmeyen mınarelerın seslerını ve butun bu nedenlerle kendımle bıle buluşamıyorum Geleceğın kentlerınde ınsanlarla buluşulup butunleşe- cekyerler kutuphaneler sınemalar, tıyatrolar konferans,; konser, sergı salonları, spor alanları, yeraltı caddelerı, as- ma parklar yollar belkı gunde sadece ıkı kez de yedı kat yerm altındakı araba park yerlerı olacak Işten dondunuz Asansor Kışsa ılık, yazsa serın bır me- kân Sıcak su Sonra ışte, balkonunuzda, terasınızda kendi çılek tarlanız, sevdığınız muzık Komşunun pencerenızın altında bangır bangır çaldığı, onun sevdığı muzık değıl Evın radyosu bozukmuş da arabasının kasetınden ıçerıye Günahımla Sev Benı şarkısını verıyor Çeşıt çeşıt mahallede herturluyapıdaoturdum Eskı bır Ankara evınde de Ankara nın ılk gokdelen konutunda da Boğaz ın ortancalarla suslu bır bahçe katının da tadına baktım Buyuk kent, geleceğın hayatı dıyorsak benım oyum o ınce uzun, kımsenın ufkunu kesmeyen yapılardan yana Tabıı asansorlerın çalışması, suların akması vb ko- şuluyla Geleceğın mınarelerınde yaşayacaklar adına sevınıyo- rum Bûyfik kent eelecsiM hayatı diyorsak benia oyın o Inct azudkifflsanlnufkMi kesırayen yapılanlan yata. TaMI asansArtorfn çaJısmsı, sulann akması vı koşıHyla. Galecejjin minarelertııia yasayacakiaraiiM savlnlvc #Jİ1 VCUC (Baftarafı 1. Sayfada) ye ve emeklıhk aylıklan ıçın kay- nak yaratılmasını amaçlayan KHK'ye Ozal'ın soğuk bakma dığı ıfade edılıyor Bu arada, ka- mu gorev lılerının ıç yolluklann- da yuzde 50 artış öngoren du zenlemenın de onaylandığı ve bugun yururluğe gırmesının beklendığı kaydedılıyor Mehmet Alı Bırand'ın hazır- layıp sunduğu '32. Gun' adlı programın çekımınden sonra TRT'den aynlırken gazetecılerın sorularını yanıtlayan Başbakan Demırel, Yiğit Guloksuz'un ka- rarnamesının ımzalandığının anımsatılması uzerıne, basın mensuplanna "Çocuklar geçmış olsun. Meraktan kurtuldunuz" şekhnde esprı yaptı Demırel, "Ben size soyluyor- dum da beni dınlemi>ordunuz veya burolarınız dınlemıyor. tl- la bir sorun çıkaracaksınız Çan- kaya ile hukumet arasında. Bır defa daha tekrar ediyorum, so- run falan yok" dıye konuştu Başbakan, devletın uyum ıçınde çalışacağını söyledı Başbakan, bır gazetecının, çıftçı borçlanna ılışkın kararna- menın ımzalanmadığını hatırlat- ması uzerıne de "O da imzala- nır. Bılgı noksanlığı varsa bilgı veririz imza makamına. Bir araştırma gerekıyorsa verınz. Bir devletin ikı onemlı muesse- sesı birbiriyle itis kakış içinde olmaz" dedı Başbakan Demı- rel, "Memur maaş katsayısı ko- nusunda bilgı verdıniz mi" so- rusunu da "Hayır. Ben buraday- ken kımse verdıvse bilmıyorum. Ama ben içendeyken verilmedi" dıye yanıtladı "fstenmedi mi" sorusuna karşıhk da Başbakan, "Oyle... Bılgı isterlerse verecefız. Kım ısterse vereceğiz. Bunu de- dikten sonra Çankaya ısterse bil- gi vermeyız olur mu? Her şey iyi olacak" dedı Eylemci (Baftarafı 1. Sayfada) sozleşme masasına oturmaya çağırdılar Tum Sağlık-Sen adına oku- nan basın açıklamasında, ılan edılen maaş zamlannın asıl mık- tannuı yuzde 17 olduğu savunu- larak "Grevli, toplusozleşmeli sendıka hakkımızı elde etmedi- ğımız, devletle toplusozleşme masasına oturmadığımız, grev sılahımızla pazarlığa zorlaya- madığımız surece sadaka gibi zaralarla o>alanacağız" denıldı Açıklamanın okunmasının ardından telgraf çekmek üzere postaneye doğru dagılan gruba mudahale eden polıs ve çevık kuvvet 15 dolayında memuru gözaltma aldı