18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 9 AĞUSTOS 1991 KGB'nin savunmagı • MOSKOVA (AA) — SSCB Içişleri ve Savunma bakanlıklanyla KGB, yaptıkları ortak açıklamayla, 31 temmuzda Litvanya sınır karakolunda 7 muhafızın ölümüyle sonuçlanan saldın ile ilgilerinin olmadığını bildirdiler. Televizyon ana haber bülteninde yer alan açıklamada, söz konusu kuruluşlann saldınnın gerçek faillerini açığa çıkarmak için kapsamlı bir soruşturma yünlttükleri duyuruldu. Avıısturya'da kaza: 13 ölti • VtYANA (AA) — Avusturya'da meydana gelen trafik kazasında ilk belirlemelere göre 13 kişi öldü, 30 kişi de yaralandı. Başkent Viyana'nın 160 kilometre güneybatısındaki Styria bölgesinin Hohentauen kasabası yakınlannda meydana gelen kazada, Macar turistleri taşıyan bir otobüsün virajı alamayarak devrildiği haber alındı. ölen ve yaralananlann tümünun Macar asıllı olduğu kaydedilen kazanın, Avusturya'da 1988 yılından bu yana en buyuk trafik kazası olduğu bildiriliyor. Soçi'de su baskını • MOSKOVA (AA) — SSCB'nin Karadeniz kıyısındaki Soçi bölgesinde geçen hafta rneydana gelen su baskınında 30 kişinin öldüğü, 11 kişinin de kaybolduğu bildirildi. TASS ajansının haberine göre felaket sırasında Tuapse kasabası yakınlannda yüzlerce ton petrol önce bölgedeki bir nehire, daha sonra da denize dökuldü. Halktan, bölgede tatil yapma planlarından vazgeçmesi istendi. Soçi'nin SSCB'de yaz tatili için en çok tercih edilen yörelerden biri olduğu bildiriliyor. Küba'ya reform çagrısı • BRASILIA (AA)— ABD Başkan Yardımcısı Dan Quayle, Küba'yı reformlar yapmaya davet etti. "Dünya değişti, Küba için de değişim zamanı geldi" diyen Quayle, Castro'nun dünyanın en büyük insan haklan ihlalcisi olduğunu savundu. Eşkıyaya karşı savaş • PEŞAVER (AA)— Pakıstan'da suçlulara karşı başlatılan operasyonlar çerçevesinde ülkenin kuzeybatısında, güvenlik güçleriyle haydutlar arasında çıkan çatışmalarda 11 kişinin öldüğü bildirildi. Hükumet yetkililerinin dün yaptıkları açıklamada, çatışma sırasında en az 3 güvenlik görevlisi ile 8 haydutun öldüğü, 18 kişinin de yaralandığı kaydedildi. Pakistan'ın Afganistan sınırı yakınlannda, adam kaçıranlara, araba hırsızlarına ve uyuşturucu kaçakçılanna karşı başlatılan operasyonlar devam ediyor. Hindistan'da şiddet • AMRİTSAR (AA) — Hindistan'ın Pencap eyaletinde, Sih militanlann yola döşedikleri mayın, 7 polisin ölümüne neden oldu. Patlamanın, Sihlerin dinsel merkezi Amritsar kentinin hemen güneyinde yer alan Tam Taran kasabasında gece devriyesine çıkan polis aracının mayına çarpması sonucu meydana geldiği bildirildi. Hindistan polisi, olayın Pencap'ın yeni valisi Surinder Nath'ın görevi devralmasından birkaç saat öncesinde gerçekleştiğine dikkati çekerek eylemin yeni valiye gönderilmiş bir "mesaj' olduğunu belirtti. Afganistan'da çaügmalar • İSLAMABAD (AA) — Afgan yetkilıleri öncekı gun meydana gelen çatışmalarda isyancılann safında yer alan 18 Suudi Arabistan vatandaşının öldürüldüğünü duyurdu. Kabil radyosunun haberinde öldürülen Suudiler, "paralı asker" olarak nitelendirildi. Kabil Celalabad arasındaki karayolu üzerinde son günlerde şiddetlenen çatışmalar hakkında hükümet ve Batı destekli Mücahitler farklı açıklamalar yapıyorlar. HcralOKEribunc 'e göreABD geçen yıl, 3. Dünya'ya 18.5 milyar dolarlık silah sattı Amerika, en büyük silah tüccarıHerald Tribune'ün Kongre Araştırma Bürosu'nun raporuna dayanarak bildirdiğine göre ABD'nin 3. Dünya'ya silah satışları 1989'da 7.8 milyar dolardan, 1990'da 18.5 milyar dolara fırladı. Sovyetler ise 12.1 milyar dolarlık silah sattı. Silah satışlarının en büyük bölümü Ortadoğu ülkelerine yapılıyor. Dış Haberler Senisi — ABD'nin geçen yıl 3. Dünya'ya silah satışlannın rekor duzeye çıktığı ve Sovyetler Bırliği'ni geçtiği açıklan- dı. International Herald Tribune gazetesinin Kongre Araşürma Bürosu'nun raporuna da- yanarak bildırdiğine göre ABD, 1990 yılında 3. Dünya ülkelerine 18.5 milyar dolarlık si- KlBRIS lah sattı. 1989'da bu rakam 7.8 milyar dolar- dı. Sovyetler'in 3. Dünya'ya silah satışları ise 1989'da 12.7 milyar dolardan 1990'da 12.1 milyar dolara düştu. 3. Dünya ülkelerinin geçen yü yaptıkları si- lah alımlarının yüzde 45'i, ABD'den gerçek- leşti. 3. Dünya'nın silah alımlarının yuzde 29'u da Sovyetler Birliği'nden yapıldı. 3. Dünya ülkeleri geçen yıl toplam 41.3 mil- yar dolarlık silah ahm anlaşması imzaladı- lar. Bu, 1987 yılından bu yana en yuksek ra- kamı oluşturuyor. Kongre raporuna göre ABD'nin geçen yıl sadece Suudi Arabistan'la yaptığı silah satı- şı anlaşmalan (14.5 milyar dolar) Sovyetler Birhği'nin tum 3. Dünya ülkelerine yaptığı si- lah satışlanndan fazla. Geçen yıl ABD'nin Suudi Arabistan'a silah satışlarının yaklaşık yarısı Irak'ın Kuveyt'i işgalinden önce gerçek- leşti. Korfez savaşından sonra Başkan Bush, bir- kaç kez Ortadoğu'ya silah sevkıyatının kısıt- lanması için çağnda bulundu. Ancak bu çağ- rılarm şimdilik bir etkisi görulmüyor. Kongre raporuna göre ABD, Ortadoğu'ya en buyuk silah satıcısı olarak Sovyetler Bir- hği'nı geride bıraktı. ABD, 1987-90 yıllann- da bölge ülkelerinin aldığı konvansiyonel si- lahların yuzde 36'sını sağladı. Bu oran 1983-86 döneminde yüzde 16 idi. En büyük silah pazan Ortadoğu 3. Dunya'da en büytık silah pa- zarını oluşturuyor. Son 8 yılda 3. Dünya'ya satılan silahlann yandan fazlası Ortadoğu'- ya gönderıldi. ABD'nin bölgeye yaptığı silah satışlarının da duzenli biçimde arttığı gözle- niyor. ABD, 1987-90 döneminde 3. Dünya- ya silah satışlannın yüzde 76'sım Ortadoğu ülkeleri ile gerçekleştirdi. Oysa 1983-86 yıl- lan arasında Ortadoğu, ABD'nin silah satış- lannda yüzde 65'lik bir yer tutuyordu. Kongre raporuna göre ABD, 1987-90 yıl- lan arasmda 3. Dünya'ya en çok karadan ka- raya füze satan ülke. Bu dönemde ABD, 3. Dünya'ya 6.363 karadan karaya füze sattı. Bunlann yaklaşık üçte ikisi Ortadoğu ülke- lerine gönderildi. ABD'den sonra 3. Dünya'ya en fazla silah satan ülke Sovyetler Birliği. Bu iki ülkeyi Çin ile Fransa izliyor. Çin, geçen yıl 3. Dünya'ya 2.6 milyar dolarlık, Fransa ise 2.3 milyar do- larlık silah sattı. Zirve için formül aranıyor ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK — BM Genel Sekreterliği, büyuk çoğunluğun "kesin" gözüyle baktığı Kıbns zirvesıne bir formul anyor. Zir- venin, Türkıye'nın onerdiği şe- kilde "dörtlü" yapılması konu- sunda BM'de bir konsensus oluşmuş dummda. Ancak Ge- nel Sekreterlik, Güvenlik Kon- seyi'ni de bir ara devreye sok- mak için bir formul geliştirme çabasında, Güvenlik Konseyi- nin "dörtlü zirve"nin açılışmı yaparak ya da dörtlü zirveye ka- tüanlarla birlikte bir öğle yeme- ğinde bulunarak sembolik bir bağlantı devreye sokulması du- şunülüyor. BM Genel Sekreteri Perez de Cueflar, hafta başında Kıbns özel Temsilcisi Oscar Camillion ve yardımcısı Gustave Feissel'in Ankara, Atina ve Kıbns'takı gö- rüşmelerinin sonuçlanndan memnunluk duyduğunu ifade eden bir açıklama yaptı. BM diplomatlan, zirve için Cuellar 1 ın "faydalı" olarak nitelendirdi- ği ilk tur görüşmelerde tarafla- nn "muzakere menziline bir adım daha yaklaştıklanm" be- lirtiyorlar. Aynı diplomatlara göre, ilk tur görüşmelerin sonuç- lan şunlar: 1) Toprak konusundaki temel farkhlık ortadan kalkmış du- rumda. Türk tarafına bırakıla- cak topraklar konusunda Rum- lann ortaya koyduğu yuzde 25 ile Türk tarafının istediği yuzde 29 oranlar için Ankara, Atina ve Kıbns Rum tarafı "olur" sinya- lini verdi. 2) KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, toprak yuzdesi konu- sunda henuz tutumunu kesinleş- tirmedı. 3) Toprak konusuna bağh ol- duğu için zorlanan "yerlerinden edüenkr" konusunda BM rahat bir tutum içinde. Turk tarafı toprak konusunda esneklik gös- terdiği surece, Rum tarafmın yerlerinden edılenler konusunda fazla ısrar etmeyeceği görüşu hâ- kım. Çok büyuk rakamlarda bir yeni göç olasılığına ihtimal ve- rilmiyor. 4) Güvenlik ve garantiler ko- nusunda önemli bir aşama kay- dedildi. Temelde 1960 garanti anlaşmasının yenilenmesi üze- rinde taraflar nza gösterdiler. 5) Halledilmesi gereken temel konulardan "yürütme ve yetki paylaşım", rotasyon, hükumet ofıslerinin düzenlemesi, ikinci tura kaldı. 6) Zirve, birden fazla gün gö- ruşmeler şeklinde duzenlenecek. Zirve gündemi "anlaşma planı", on-on beş sayfalık, anlaşma baş- lıklannı madde madde açıkla- yan detaylı bir plan. Anlaşma- dan tek farkı, teknik olarak an- laşma biçıminde olmaması. Plan, 1989'da Cuellar'm tarafla- ra sunduğu "oneri paketi" ola- rak adlandınlan Turk tarafının "taslak" dıye itiraz ettiği metne benzıyor. Plan üzerinde anlaşma sağlandığı takdirde Kıbns için federasyon anlaşması sağlanmış sayılacak. YUGOSLAVYA KohTden gözdağı Almanya Başbakam, Yugoslavya'da diyalog yeniden kurulmadığı takdirde, ekonomik yardımı keseceklerini ve Hırvatistan'la Slovenya'yı tanıyabileceklerini söyledi. EŞtNİN CENAZEStNDE — Hırvatistan'da Sırp gerillalarla çatışmalarda eşini kaybeden bir Hırvat kadın, cenaze törenine kolunda Hırvat bayrağı ve ufak kızı ile geldi. (REUTER) BELGRAD (Ajanslar) — Yugoslavya'nın Hırvatistan Cumhuriyeti'nde dün Sırpların açtığı ateş sonucu bir Hırvat as- keri öldü. Dün bu olayın dışın- da başka olayın çıkmadıgı ve sa- lı gecesi ilan edilen ateşkese ge- nellikle uyulduğu bildirildi. Ateşkes çarşamba günü de Sırp geriilalan tarafından kısa bir sü- re için ihlal edilmişti. Almanya Başbakam Helmnt Kohl, Sırbistan Cumhuriyeti'ni diyaloğu yeniden başlatmaya ça- ğırdı ve bu olmazsa Almanya L nın Yugoslavya'yı ekonomik açı- dan desteklemeye son vereceği- ni bildirdi. AA'nın haberine göre Kohl, öncekı akşam TV'den ya- yımlanan konuşmasında, "Kim diyaloğu reddederse Slovenya ve Hırvatistan'ın tanınmasının gündemde olduğunu bilmelidir. Yetkililer de bilmelidir ki sungu ve tankla bir devletin birliği konınamaz" dedi. Alman resmi kaynaklan da Yugoslavya'da ateşkes ihlal edil- diği takdirde hukümetin Sırbis- tan'a yaptınmlar uygulamayı planladığını bildirdiler. Öte yandan, Papa 2. Jean Pa- ul'ün temsilcisi başpiskopos Jean-Louis Tauran Belgrad'a ge- lerek Sırbistan Ortodoks Patri- ği Pavle ile görüştü. Görilşme ile ilgili hiçbir açık- lama yapılmazken Papa'nın özel temsilcisi daha sonra Yugoslav- ya Dışişleri Bakanı Budimir Loncar ile de bir görüşme yap- tı. Mısır lideriy "Israil, kutsal kent Kudüs'ün herkes için önemli olduğunu anlamalıdır" dedi Hüsnü Mübarek IsraiPi uyardMübarek, "Batı Şeria ve Gazze'deki hiçbir Filistinli, FKÖ'den izin almadan barış görüşmelerine katılamaz" şeklinde konuştu. lsrail'in banş konferansının yapılması için şart- "Boyle bir birligin yanlış olduğuna lar öne surmesini eleştiren Musa, Filistin tarafı- ğunu belirtti. Urdun ile ortak bir heyet oluşturarak temsil ikna oldu- KAHtRE (Ajanslar) — Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek, Kudus sorununun Ortadoğu konusunda toplanacak uluslararası barış konfe- ransı önünde engel oluşturmaması gerektiğini söyledi. Mübarek, Iskenderiye'de basına yaptığı açık- lamada, "tsrail, kutsal kent Kudüs'ün hem Müs- lüman dunyası hem de Museviler ve Hıristiyan- lar için önemli olduğunu anlamalıdır" dedi. FKÖ'nun de barış goruşmelerınden uzak kal- mayacağını bıldıren Mübarek, "Eğer İsrail-Arap anlaşmazlığmı çozumlemeyi ve bölgede banşın tesisini gerçekten istiyorsak, Batı Şeria ve Gaz- ze'deki hiçbir Filistinlinin FKÖ'den izin almadan gonişmelere katümayacağını anlamalıyız" şek- linde konuştu. Mısır Dışişleri Bakam Emir Musa ise FKO 1 nun bir Orta'Joğu banş konferansını, bu örgut- ten temsilci katılmasa bile engellemeyeceğini söy- ledi. Musa, New York Times gazetesine verdiği de- meçte, Filistinli liderlerin, barış konferansında Doğu Kudüslülerin yer aüp almayacağı konusun- da Israil ile FUistinliler arasındaki göruş ayrılık- lannı gidermek için alternatifler uretmek üzere aralannda tartıştıklanm belirtti. nın, edilmeyi kabul edebileceğini surpriz biçimde açıklayabileceğini kaydetti. Kudus sorununun, görüşmelerin onunde hâ- lâ bir engel oluşturduğunu belirten Mısır Dışiş- leri Bakanı, "Hiçbirimiz Kudus konu olduğun- da lsrail'in tek taraflı kararlanru kabul etmeyız" şeklinde konuştu. Kral Hüseyin Ürdun Krah Hüseyin, Batı Şerıa'nın ulkesiyle yeniden 1988 oncesindeki biçimde birleşmesine karşı olduğunu açıkladı. Kral Hüseyin, Ürdün televizyonuna verdiği de- meçte, geçmişte yaşanan tecrübelerden sonra, Kral Hüseyin, "kardeş" olarak nitelendirdiği iki ulus arasında "dengeli bir ilişki" kurulması gerektiğini ve bir konfederasyonu göz önünde bu- lunduracaklannı söyledi. 1950 yılında FUistinliler ve Ürdünlüler arasın- da vanlan anlaşma uyarınca Ürdün, Batı Şeria üzerinde bazı siyasal ve yönetsel haklara sahip olmuştu. Ürdün, 1967 yılında tsrail tarafından işgal edilen bölge üzerindeki haklanndan 1988 yılında bağımsız Filistin devletinin ilan edilmesi üzerine vazgeçmişti. Ürdün lideri, Ortadoğu'da banş sağlanması için cesaret verici işaretler olduğunu ve bu orta- mın bir daha yakalanamayacak son bir şans ola- bileceğini sözlerine ekledi. Göruşmeden sonra yapılan açıklamada, Yugoslavya'da şim- di ateşkesin sağlanmasının her şeyden daha önemli olduğu vur- gulandı. 56.000 kişi evini terk etti Yugoslavya'daki kriz nedeniy- le 56.000 kişinin evlerini terk et- mek zorunda kaldığı bildirildi. Uluslararası Kızühaç Komite- si'nin Yugoslav Kızılhaçı'na da- yanarak yaptığı açıklamaya gö- re kriz bölgelerindeki halk ya ul- ke içindekı daha güvenli yörelere ya da komşu ülkelere göç etti. Bunlardan 15.000'inin Maca- ristan ve Romanya'ya geçtiği ve Kızılhaç Birliğı'nin göçmenlerin ihtiyaçlannı sağlamak amacıy- la bu ulkelerin Kızılhaç örgutle- riyle işbirliği içinde olduklan be- lirtildi. AGİK toplandı Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı'na uye 35 ülkenin dışişleri bakanlığından üst dü- zey temsilcilerinin katılımı ile oluşturulan kriz komitesi, Yu- goslav^a ile ilgili toplantısına dün gece başladı. Prag'da yapılan toplantıya, Yugoslavya heyetinin geç gel- mesi nedeniyle üç saatlik bir rö- tarla başlandı. Yugoslavya heyetini, Belg- rad'dan getirecek uçakta teknik bir sorunla karşılaşıldığı ve he- yetin gelişinin bu nedenle gecik- tiği belirtildi. Heyetin başkanı Novak Pribicevic, havaalanında yaptığı açıklamada, gecikmele- rindeki tek nedenin uçakta mey- dana gelen arıza olduğunu söy- ledi. AGİK kriz komitesinin iki gün sürecek toplantısmda, AT uyesi 12'lerin Yugoslavya'da dunımun normale dönmesi için başlattığı çabalara destek sağ- lanması konusu ele alınacak. Gözlemciler karamsar Gözlemciler Hırvatistan'da ateşkesin uzun süreceğine pek inanmıyorlar. Nitekim Yugos- lavya'da şimdiye dek birçok kez ateşkes ilan edildiği halde, hiç- biri uzun ömürlü olmadı. Hır- vatistan'da sayılan 600 bini bulan Sırp azınlık, cumhuriyet- ten aynlıp Sırbistan'la birleş- mek istiyor. Bu bakımdan Sırp gerillalann çatışmaları tekrar başlatabileceği belirtiliyor. BAH BASKENTLERINDE YAZ '91 Atina'nın 'sıcak geceleıfYunanistan'ın başkenti, Akdeniz başkentleri arasında en sıcak gecelerini yaşıyor. Atina, öğleden sonraları "hayalet kenti" andırıyor. Ama gece saat 23.00'te hayat başhyor. Sahil yörelerinde, bar, pub ve diskotekler her gece dolu. ha sonra sahillere koşuyor ve temiz ise ya- ni o gun lodos değil de poyraz esiyorsa de- nize girıyor. Atina sokaklan yaz aylarında zaman zaman plajlan andınyor. (Fotoğraf: AA) STELYO BERBERAKİS ATİNA — Yunanistan'ın başkenti Ati- na, kavurucu sıcaklarla boğuşuyor. Bu yıl üç buçuk milyon nüfusuyla Yunanistan'ın en büyuk kenti olan Atina, Akdeniz ülke- leri başkentleri arasmda en 'sıcak gecelerini' yaşıyor. Temmuz-ağustos ayları arasında bu nufusunu yanya indiren Atina'yı bu yıl yabancı turistler geçen yıla oranla doldur- madı. Korfez savaşımn getirdikleri, Yugos- lavya'daki kanşıklıklar ve hayat pahalılığı Yunanistan'ın turizm gelirini olumsuz yon- de etkiliyor bu yıl. Dünyanın 7 harikasın- dan biri olarak kabul edilen Akropolis, Ati- na'nın eğlence merkezi Plaka ve diğer eğ- lence yerleri boş kalmıyor tabii. Ama o ge- çen yıllarda yabancı turistlerin yarattığı 'kargaşaya' rastlanmıyor bu yıl. Öyle ki Yunanistan'ın her yöresindeki turistik te- sisler bu yaz dönemi için kapılanm yerli tu- nstlere de ardma kadar açarak yüzde 50'ye ulaşan indirimler yapmaya başladı. Yaz ay- larında oldukça s>ıcak olan Atina'da insan- lar 'hava kirliligi' ile birlikte yaşamak zo- runda. öğle saatlerine kadar çalışanlar, da- Hayalet kent Yaz aylannda öğleden sonralan Atina bir hayalet kenti andınyor. Her yer sessiz sa- kin. Herkes ya denizde ya da öğle uykusun- da. Sıcak guneşin altında dolaşanlar yaban- cı turistlerden başkası değil. Lokanta ve ta- vernaların dahı kapalı olduğu öğle saatle- rinde aç kalanlar unlu Plaka semtindekı tu- ristik tavernalarda karnını doyuruyor. Kış aylannda bile yalnız ceketle dolaşan Atina- lılar yaz aylannda çok hafıf giyinmek zo- runda. Bu nedenle şortlu, tisörtlü.sandaletli birçok kişiyi görmek mumkün. Genel ola- rak her yerde bir 'laçkalık' hâkim... îşyer- lennde, banka ve devlet dairelerinde çah- şan herkes tatil gunlerini duşluyor. Müşte- ri hizmeti 'asgariye' iniyor. Ama gece vakti Atina'da dekor değişi- yor. Yunanlılar için 23.00'te başlayan 'ge- ce', şafak vaktiyle son buluyor. Bu kış ay- lannda da böyle. Ancak yazın tadı başa oluyor gece vakti. Bir kere sahillere uzanan genış caddeler çeşit çeşit otolarla doluyor ve trafik doğal olarak sıkışıyor. Bu sıkışık- hk, sabah saatlerindeki trafikten daha yo- ğun oluyor. Gece hayatına düşkun Atina- hlar eğer hava gerçekten çok sıcak ise o ge- ceyi deniz kıyısında, hatta denize girerek ge- çiriyor. Fazla sıcak değilse o zaman herhan- gi bir sahilin tavernasında ailesi ya da ar- kadaş grubuyla birlikte balık, et, salatayi- yerek uzo ya da şarap içerek biraz da mü- zik dinleyerek yaz gecesinin tadını çıkarma- ya calışıyor. Sahil semtlerindeki bar, pub ve diskotekler her gece dolu. Yasalara gö- re en geç saat 3.00'te kapanması gereken bu eğlence yerleri ancak sabahın 5.00'inde kapanıyor. Gece vakti daha şık giyinen in- sanlar, bu bar ve diskoteklerde masaların uzerine çıkarak dans etmekten kendilerini alamıyorlar. Özellikle perşembe-cuma ve cumartesi günleri doruğa ulaşan bu eğlen- celer şafak vaktiyle sona eriyor. Ertesi gün 'faria işi olmayanlar' yine o saatlerde açan kafeteryalarda kahve içmeye ve güneşin do- ğuşunu seyretmeye gidiyor. *tşi olanlann' çoğu da acı kahveden sonra doğru- dan'işine' gidiyor ve uykusunu 'ögle saatine' sakhyor. Atina'da yıllarca süren bu düzen aynen korunuyor. Atinalılann yaşam tarzına baktıkça Yunanistan'da halkın, devletten daha zengin olduğunu görmemek elde değil...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear