Catalog

CUMHURÎYET/16 SPOR 21 AĞUSTOS 1991 TeknikDirektör Venglos, takımda büyük bir rekabet olduğunu söyledi Fener forması ucuz degil_ _ .... _... _ O . NECMt GÜLÜMSEL Fenerbahçe'nin B.Münih, Bratislava, G.Birliği ve Trabzon maçlarında iyi oynadığını, Beşiktaş karşısında ise etkili olamadığını söyleyen Teknik Direktör Venglos, G.Saray maçında yeniden toplanıp iyi bir mücadele örneği verdiklerini belirtti. A. Syphi ve Nuri'nin bu oyunculann yerini dol- durduğunu kaydetti. Takımın kondisyon ile ilgili bir sorunu olma- dığını da söyleyen Fenerbahçe teknik Direktörü, "Şimdilik tempomuz iyi, ama daba da iyi duru- ma geieceğiz. Sakatlıklar, antrenmanlann agır ol- ması ve futbolculann kendüerine yeterince bak- mejrıalanndan ksynakhunyor" dedi. Takımda büyük bir forma savaşı olduğunu da söyleyen Venglos, F. Bahçe formasının 'ucuz' ol- madığını vurguladı ve şöyle konuştu, "Önümiiz- deki hafta yapacsgımız antreman ve hazırlık Fenerbahçe Teknik Direktörü Dr. Joseph Veng- los, Bayern Münih, Bratislava, Gençlerbirliği ve Trabzonspor maçında takımının iyi oynadığını ve futbolculann sahada gerçek bir mücadele ör- neği verdiğini söyledi. Ancak takımın Beşiktaş karşısında futbolculannın tutuk bir futbol oy- nadığını, bunun da farkh bir yenilgiye neden ol- duğunu belirtti. Çek hoca G. Saray maçında ise takımının yine toparlanarak mücadeleci bir oyun çıkardığını Turan ve Ercan'ın yokluğuna karşın maçlan ile istedigimiz perfonnansı vakalayaca- gız. Libero arayışımız vardı. Şu an bu mevkide en iyi oyuncunun Mfijdat olduguna karar ver- dim. Orta aianda bo^ugumuz var. Bunu da öriu- müzdeld giinlerde giderecefiz. Oguz yalnız kalı- yor. Bu bölgede savasan, markaj yapan bir oyun- cuya ihtiyacunız var. Ligin ilk macına kadar ideal tertibi belirieyecegiz. Geçen yıl Beşiktaş 25 pu- an, G. Saray ise 20 puan fark yapnuştı; şimdi aynı srviyedeyiz. onlan gecmek için çok çalışmalıyız. Herkes bir soz soylüyor, ama ben aldınş etmi- yonım. Onemli olan, iyi şeyleri sahaya yansıt- mak. Futbdda yenmek de var yenilmek de. Ful- bokuiara ssygılıyun. tyi cahşı>orlar. guçlü oyun- culara ihtiyacıra var. Onümuzde uzun bir mara- ton var, Idmsenin yeri garanti degil." Bu arada Galatasaray maçında sakatlanan Ay- kut'un adelesinde 5 cm'lik yırtık belirlendi. Ay- kut'un 1 ay oynayamayacağı açıklandı. Bu ara- da kadro dışı bırakılan Hasan antrenmanlara çık- maya başlarken Rıdvan da kapab salonda yanm saatlik bir cakşma yapn. Müjdât ile Engin ise ayn çalıştılar. Gerson geliyor öte yandan Fenerbahçe'de uzun süreden beri gündemde olan Jacolcewicz olayı dün sonuçlan- dı. Kulüp binasında öğleden sonra yöneticilerle tekrar göruşen Polonyalı futbolcu, 100 bin do- lar karşılığında sözleşmesini karşıhklı olarak fes- hetmeyi kabul etti. Jacolcewicz'in parası ile bon- servisi bugün kendisine verilecek. San-Lacivertliler, önceki hafta tstanbul'a ge- tirtilerek Trabzonspor maçında denenen Gerson ile anlaşmak için yeniden temasa gectiler. Italya'nın Bari takımında oynayan Brezilyalı futbolcu, bugün lstanbul'a gelecek. Milne yöneticileri terletti Beşiktaş yöneticileri 7 saat süren görüşmeden sonra Ingiliz Teknik Direktör ile yeniden anlaştı. Spor Servisi — Beşiktaş Yö- netim Kurulu, Teknik Direktör Gordon Milne üe dün yaptığı uzun görüşme sonunda pren- sip anlaşmasına vanrken, 26 ağustos pazartesi günü 2 yıllık sözleşme imzalayacak. Beşiktaş Kulübü'nde öğle- den sonra Siyah-Beyazlı yöne- ticilerle bir araya gelen Ingiliz teknik direktör, 2 yülık muka- vele karşılığında istediği para ve taksitler konusunda taviz vermeyince yöneticileri bir hayli terletti. Görüşmeden sonra, Teknik Direktör Gordon Milne, As- başkan ve Basın Sözcüsü Arif Ertunga ve yönetici Ersan So- lu ile birlikte yaptıklan açıkla- mada, 7 saat süren toplantıda, Hollanda kampı, yeni transfer- lerden nasü yararlamlacağı, ta- kımın geleceği ve Milne'e 2 yıl- lık sözleşme karşılığında öde- necek paranın taksitleri üzerin- de görüş alışverişinde bulun- duklarını söylediler. BASKETBOL Yıldızlar farkattıATİNA (Cumhuriyel) — Yunanistan'ın Kastoria ve Gu- mülcine şehirlerinde devam eden 11. Avrupa Yıldızlar Bas- ketbol Şampiyonası grup maç- larında Türkiye, dün de Çe- koslovakya'yı başarılı bir oyundan sonra 127-82 yendi. Grubundaki 3 macını da ka- zanarak Selanik'te 24-25 ağus- tosta yapılacak yarı fınallere katılma şansını büyıik ölçüde yakalayan yıldız milli takım, yann akşam Bulgaristan ile karşüaşacak. Havuzda yokuz Spor Servisi — Yunanistan- ın başkenti Atina'da devam eden Avrupa Yüzme, Atlama ve Sutopu Şampiyonası'na ka- tılan yüzüculerimiz ile Sutopu Milli Takımımız başansız so- nuçlar aldı. Atina'daki şampiyonanın üçuncu gününde başlayan yüz- me seçmelerinde yüzücüleri- mizden 100 metre kurbağala- mada yanşan Hakan Kiper, 1.07.32 ile ikinci oldu, ama di- ğer seçmelerde daha iyi dere- celer olduğundan fınale yük- selemedi. Bu dalda bir de dün- ya rekoru geldi. ÜçUncü seri- de yanşan Macar Norbert Rozsa kendisine ait olan reko- ru 1.01.29'la yeniledi. 200 metre serbestte birinci seride yanşan Emrah Gülte- kin, serisinde dördüncü oldu ve elendi. Bayanlar 400 metre karışıkta Nida Zühal ise 5.18.73'le ikinci seride sonun- cu olarak elendi. Sutopu Milli Takımımız üçüncü maçında da ilk devre- yi 3-3 berabere bitirdiği Maca- ristan'a 22-7 yenildi. Süleymanoglu kazageçirdi Spor Servisi — Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu, milli halterci Naim Süleymanoglu, önceki gece Maslak'ta trafik kazası geçirdi. Hanım arka- daşlan ve menajeri Memduh Türker üe birlikte Sanyer'de- ki bir restoranda eğlenen Sü- leymanoğlu'nun kullandığı 34 NS S25 plakalı Mercedes, Maslak'ta lastik patlaması ne- deniyle takla attı. Naim Süley- manoglu, Memduh Türker ve kız arkadaşı Sevcan Şenoğlu kazadan yara almadan kurtu- lurken otomobilde bulunan Solmaz Gedikale ve Nurcan Akşoz, önce Istinye Devlet Hastanesi'ne kaldınldılar. Ya- ralılar daha sonra ise Şişli Et- fal Hastanesi'nde tedavi altına alındılar. Ali Sami Yen Stadı'nda oynanan özel maçta Danimarkaya 3-1 yenildik Ümitier ıııoral bozdu2 bine yakın seyircinin izlediği maçta sertliğe başvuran Ümit Milli Futbol Takımımız, Danimarka önünde 1 penaltı kaçırdı. Ümitier, 2'nci penaltıyı gole çevirdi. ARİF KIZILYALIN ~~~ Umit Milli Futbol Takımı 'umut' vermedi... Danimarka üe Ali Sami Yen Stadı'nda özel bir maç yapan 21 yaş altı takımımız, sergUediği ükd' futbolla tribun- deki 2000"e yakın taraftann pro- testosu ile karşı karşıya kaldı. tkili mücadelelerde sertliğe baş- vuran milliler, özeüikle ilk yarı- da Danimarka'nın hızlı kanat akınlan karşısında zor anlar ya- şadı. Nitekim bu çabuk ataklar Danimarka'ya peşi sıra goller kazandırdı... 3-5-2 taktiğini uygulamak ıs- teyen, ancak savunmada oyna- yan Kemalettin ve Cihat'ın sık sık kademe hatası yapması ne- deniyle Danimarka forvetini durduramayan Umit milliler, ikinci yarının ortalarındaki oyuncu değişiklikleri Ue biraz to- parlandılar... Ancak son dakika- lardaki bu baskı sadece 1 gol ge- tirince özel maç Danimarka'mn 3-liik galibiyeti üe kapandı. 1654 büetli seyircinin 12 mil- yon Kra ödeyerek izlediği maçta Bulgar hakem Kolev, ümit milli takım oyunculanmızın Dani- markalı futbolculara yaptıklan sert hareketlere göz yumdu. ILKEL FUTBOL Onlar attı, bizseyrettik Türkiye: 1 Danimarka: 3 STAT. Ali Sami Yen. HAKEMLER: Todor Kolev (5), tbrahım Yazıcı (5), Memet Ka- TÜHKtYE: Kâvm (3), (Murat 4) — Ali (5), Kemalettin (3), O- hat (4) — Murat (2), (Hamdi 2), (Mutlu 4), Osman (3), (Bünya- min 4), AliNail (3), (Benhur 5), Ertuğrul (6), Hamza (4) — Fa- ruk (4), Hakan (5). m M o ŞLSA m.DANtMARKA KARŞISINDA TUTUNAMADILAR — Ümit Mflli Takımımız kendisinden fizikçe üstün Danimarkalılar karşısında yenilgiye boyun egdi. (Fotograf: LEVENT YÜCELMAN) Türkiye lehine 2 penaltı veren hakem Kolev, takımımızm ka- zandıği 2. penaltıda ağlara giden topu eliyle çeviren Danimarkalı Christiensen'i de kırmıa kartla oyun dışı bıraktı. Teknik Direktör Fatüı Terim, maç boyunca süreldi olarak fut- bolculara uyanlarda bulundu. Bağırmaktan sesi kısılan Terim, 2. yan oyuna soktuğu Aydmlı Hamdi'yi 15 dakika oynattıktan sonra değiştirirken "Çok hata yapıyorsun, oyuna alışamadın" diye uyardı. Osman, ilk yanda kaçırdığı penalü sourası ise oyundan düştO. Terim, mülüerin sadece son 15 dakikadaki futbo- lunu beğendığini söyledi. Dani- marka ise özel maçtan 2 sakat- la ayrıldı. DANİMARKA: Jorgensen (5) — Laursen (5), (Johansen (?), Christensen (5), Kieloberg (5), Frank (6) — Thomsen (6), Jo- hansen (6), (Facins 4), Medsen (5), (Höjer 5), Madser (6) — Molnar (6), (TUr 5), MOller (7). SARIKARTLAR: Kemalettin, Thomsen, Höjer. KIRMIZI KARTİ Christensen (76). GOLLER: Dk. 15 ve 44 Möller, Dk. 46 Kemalettin (K.K.J, Dk. 76 Ali, (penaltıdan) LEVENT YÜCELMAN Milli takımımız özel maçta Danimarka'ya 3-1 yenildi. Stara Zagoru'daki özel maç saat 20.00'de başlayacak Milliler Bulgaristan önündeBu karşılaşmamn lrlanda ve îngiltere ile yapılacak grup eleme maçlannın provası olduğunu vurgulayan Milli Takım Teknik Direktörü Sepp Piontek, 'Bülent, Muharnrnet ve Ogün'ün hafıf sakathkları var, onları maça yetiştirmeye çahşıyoruz' dedi. Maç TV2'den naklen yayımlanacak. Spor Servisi — (A) Milli Fut- bol Takımı bugün Bulgaristan Ue Stara Zagora kentinde karşı karşıya geliyor. Saat 20.00'de başlayacak özel maç TV2'den naklen yayımlanacak. önceki gece yorucu bir oto- büs yolculuğu sonrası Stara Za- gora'ya gelen müli takım bir as- keri lojmana yerleştirildi. Oda- lann konforsuz olması ve servis bulunmaması futbolculan zor durumda bıraktı. Türk Milli Takunrnın kafile başkanı ve Futbol Federasyonu üyesi Ünal Uzun durumu Bulgar Futbol Federasyonu'na bUdirdi. Ancak bir sonuç alınamadı. Teknik Direktör Sepp Pion- tek, Bulgaristan maçı Ue ilgUi olarak dün düzenlediği basın toplantısında bu maçın Îrlanda ve tngUtere ile oynanacak grup eleme karşılaşmalarına hazırhk amacı taşıdığıru söyledi. Sepp Piontek, sakat futbolculann so- run olduğunu da belirtirken, "Bülent, Mahammed ve Ogün'- ün hafif sakatlılan var bu fut- bolculan maça yetiştirmeye çalışacagız" dedi. Sepp Piontek otobüs yolculu- ğunun futbolculan yorduğunu da kaydetti ve "Yine de nçakla gitmtkten daha iyi çunku maçı oynayBcagımız yere Kenei havaa- lanından tekrar 3-4 saatlik yolcu- lnk sonrası varacaktık" dedi. Stara Zagora'daki maca özel- likle soydaşlann büyük Ugi gös- tereceği açıklandı. Saat 20.00'deki karşüaşmaya müli takımımınn şu kadro Ue çıkması bekleniyor: Hayrettin - BiUent, Ogttn, Gökhan - Rıza, Mohammed, (Ümit), Ognz, Mehmet, Tugay • Tanju, Or- ban. ENGİN SAKATLANINCA MİLLİ TAKIMA ALINDI Altay, aile boyu kaleciSpor Servisi — Fenerbahçe kalecisi Engin'in sakathğı nedeniyle Bulgaristan maçı kadrosuna çağrılan Altay'ın "geoç" füe bekçisi Altay Dağdalen, 'aile boyu' kaleci.. Akdeniz Oyunlan'nda yüdızı parla- yan ve bu sezon Altay'ın oynadığı ha- zırhk maçlannda göz dolduran Altay Dağdelen kaleciliğe aiiesinin isteği üze- rine başladığını ve bu işi zevk alarak yaptığım söyledi. Eski Altayh Cevdet manda Zeytinburnuspor füe bekçisi Su- leyman'ın da yeğeni. 20 yaşındaki Al- tay'm kardeşi Aydm ise şu sıralar Soma Sotes'te kiralık olarak oynuyor. Aydın da ağabeyi Altay gibi Izmir'in Siyah- Beyazlı takımı Altay'dan yetişen bir oyuncu. Engin'in parmağındaki sakathk nede- niyle apar topar müli takıma alınan ve son anda Bulgaristan kafüesine katılan Altay (A) takıma çağnlışının kendisi için ^îadglenin o TSYD oğlu olan Altay, aynı za- büyük sürpriz olduğunu söyledi. Akde- niz Oyunlan'nda çıkardığı başanh maç- lar sonrası teklifler aldığinı söyleyen Al- tay, "Soma'da oynuyordum. Ama milli takımda başanlı olunca sozlesmemin sürdüğü Altay'a döndum. Şimdi kendi takımımda kaleyi korumak istiyorum. Milli takım ise benim için buyıik bir gu- nır" dedi. AUesinin kaleci ohnası için kendisini desteklediğini de sözlerine ekleyen Al- tay, "Babam, dayım kaleci olunca ben de bu ise özendim" diye konuştu. ALTAY DAĞDELEN-Akdeniz Oyunla n'nda yıldm parlanuştı. TURNUVASFNINARDINDAN Beşiktaş lıazu; F. Bahçe arayışta METİN TÜİLENMEZ Hazırhk sezonunu Hollanda 1 da geçiren Beşiktaş'ın Türkiye1 de oynadığı iki TSYD Kupası macı dengeli bir görünüm ver- medi. İlk maçında seyahatten dönmenin ve sezon acüış prog- ramının yorgunluğu etkisindey- di. Fenerbahçe maçına baktığı- mız zaman ise Beşiktaş'ta pek sorun yok. Bilinen Kartal gene bilinen futbolu Ue ligin iddialı takımı olma özelliğini sürdüre- cek. Galatasaray maçında ina- nılmaymcak denli kötü oynayan Siyah-Beyazlılar, FeneT karşısın- da eski temposunu yakalayarak Türkiye'nin en süratli oynayan ekibi ohna özeUiğini ortaya koy- du. Beşiktaş'ın sürat özelliği Me- tin'in istekli olmasıyla daha da Lige Hollanda'da hazırlanan Beşiktaş, oynadığı iki maçta bilinen futbolunu ortaya koyarak eski süratli oyunu ile ligin iddialı takımı olma özelliğini koruyor. TSYD Kupası'mn sona ermesi ve lige çok az bir zaman kalmasına karşın Fener'de hâlâ kimin nerede oynayacağı belli değilken geçen yılki istikrarsızlık sürüyor. belirginleşiyor. San fırtına yap- tığı topsuz koşularla hem Gala- tasaray hem de Fenerbahçe sa- vunmasım zorladı. Türkiye'deki savunmacüann süratli forvetler- den ne denli etkilendiğini, Me- tin'in, Kosecki'nin ve Rıdvan'ın markaj zorluğundan anlamak olasıdır. Bu nedenle forvette sü- ratli adam sıkıntısı çeken Fener- bahçe, Rıdvan'ı bir an önce ha- zırlayarak futbol alanına sür- mek zorundadır. Ama her yö- nüyle hazırlayarak. Beşiktaş'ın yeni transferlerin- den Bako ikinci maçında kötü kaleci olmadığinı kamtlarken daha verimli olması için önün- de oynayan arkadaşlanyla uyum sürecini bir an önce aşmalı. Schumacher'den sonra elle oyun kurmayı en iyi başaran kaleci Bako'duı. Zorunlu olmadıkça degaj yapmıyor. Onun bu özel- liği futbol oynamak isteyen Be- şiktaş için çok yararlı olacak. Zeyer ise müthiş çabuk ve kıv- rak bir futbolcu. Ama 4-4-2'nin sol kanadına uymuyor. Aynca orada oynamak da istemiyor. Orta aianda oyun kuruculuk ve sürpriz golcülüğe eğüimi var. Bu görevi de Şifo yapıyor. Şifo ye- rinden kopartılmaz, çünkü Ze- yerden fazlahgi var. Mehmet ra- kipten top da çahyor. O zaman akla şu soru geliyor: "Zeyer Be- şiktaş'a gerekli miydi?" veya "Zeyer Beşiktaş'ın aradığı fut- bolcu mudur?" Fenerbahçe iki yıldır fazla ve gereksiz transfer yapmak yuzün- den bozulan iskelet kadrosunu bir türlü kuramıyor. Geçen yıl 30 kusür futbolcu Ue sezona gi- rip lig başlarken de ideal U'ini kuramayan Hiddink'ten sonra aynı karmaşayı Venglos da ya- şıyor. Fener bir yanda hazırhk sezonunun çahşmalan içerisin- de olurken diğer taraftan yeni transfer peşinde koştu. Soca de- nendi, geri gönderilip tekrar çağnldı ve sözleşme yapıldı. TSYD Kupası sona ermesine ve lige çok az bir zaman kalma- sına karşın Fener'de hâlâ kimin nerede oynayacaği belli değil. Eğer bu denh' çok futbolcu de- nenecekse takım içerisindeki karmaşanın çözülememesi de kaçınılmaz olacak. Bugün geli- nen noktada Fener'in baa mev- küerinde hâlâ soru işaretleri var. HAFT4LJK ABDÜLKADÎR YÜCELMAN Yollar Roma'ya toplar Tanju' Fenerbahçe-Beşiktaş ma- çında Tanju'ya üç top geldi. Semih'in ortasını Tanju kafa ile köşeye vurdu, direkten döndü. İkincide yine soldan Aykut'un bir ortasına Tanju kafayı vurdu, Bako köşeden çıkarttı. Topla üçüncü buluş- masında ise Turan'ın direkten dönen topunu gole çevirdi. Galatasaray maçında da Tanju üç kez topla buluştu. K. Bülent'ten kaptığı topla kale- ye dakJı, Hayrettin çıkınca topla sağa kaydı ve çapraz- dan şutladı, top auta gittı. İkinci pozisyonda Ümit'in beklenmedik bir pasını, bek- lenmedik bir şekilde auta gönderdi. ve topla üçüncü kez buluştuğu 88'incı dakika- da Sercan'ın ara pasını gole çevirdi. Geçen hafta bu köşeden vengios'a hıtaben düşürtcete- rimizi di»e getirmiçtik; "TMI- juNrgoteüdür.Toptomon- (M DIIIUŞIıMSmi ••}|IMIWK Içtn tûm yottan tfanwn«n gfkk. Bûtün toplar Tın- (u*ya gttnMİidir" demistik. Tanju, koskoca iki maçta 6 kez topla buluştu. Tanju ko- şan bir futbolcu değildir, b u \ nu bilmeyen yok, ama Tanju vurucudur. Geldi mi vurur, ama kafa oteun, ama ayak o(- sun. Ama eğer bir maçta Tan- ju gibi bir gotcüye sadece ve sadece 3 kez top geliyorsa ömer Kaner ve Ercan Aktu- na sizler neden hâlâ veng- los'a bunu ısrarla anlatmıyor- sunuz? venglos betki bir gün ögrenecek Tanju'yu, ama çok geç kalmış oiabilir. Ve Tanju gibi bir golcünün, "Bana top gelmiyor" feryadına eğer siz teknik adamlar kulak vermiyorsanız ya sizin de ku- laklarınızda ya da gozleriniz- de bozuktuk var demektir. Fenerbahçe'de birtakım ihsanlarBir yeni transfer, bir takıma heyecan getirmeli, yeni bir hava getirmeli, canlılık ve renk getirmeli. Yok eğer bu- nun tam aksi oluyor da gelen transfer sıradansa, hiçbir özeViği yoksa takıma hava ge- tirme yerine takımın havasını bozacaksa bir anlamı olur mu? İşte, önce beğenilme- yen, sonra araya kimlerin gir- diği belli olmayan bir durum- da geri çağınlarak sozlesme imzalanan Polonyalı Socz- ynski bir örnek. Once beğe- nilmedi, sonra begenildi. Kimler karar verdi? Kimler beğendı, kimler beğenmedi? Polonyalı için devreye yeni- den kimler girdi. Kimler ko- misyon atdı? TSYD maçlannı izterken şeref tribününde otu- ran Metin Aşık'a gozüm sık sık takılıyor. Koskoca govde- si ufaldıkça ufakjı, o koskoca stat ona dar gelmeye basla- dı. Beşiktaş maçında daha maç bitmeden kalkıp girti. Galatasaray maçında ise za- ten şeref tnbününün en köşe- sinde bir yerdeydi, gözden kayboluverdi. "Başkan" de- dim içimden, "onün* g«l«n «•nl kmktoyor. S«n para ve- rtyofsun, paranla da razil otuyorMin." Fenerbahçe, transfer döne- minde en büyük harcamayı yaptı ve ne yazık ki hâlâ ide- al kadrosunu kuramadı. Çün- kü önüne gelen transfere bur- nunu soktu. Kimisi ukalaJığın- dan, kimisi de çıkannı düşü- nerek Fenerbahçe'yi transfe- rin hovardası yapıp kuklaya çevirdiler. Her gün yeni bir isim tartışıldı Fenerbahçe'de. Miryonlar, müyarlar konuşul- du, sonunda paralar pul oldu, transferler de hayal. Bundan önce de yazdık bir defa daha yazalım, Fener- bahçe çok büyük bir camia. Ancak herkes ufak düsünü- yor, ufak ufak yolunu bulma- ya çalışıyor. Fenerbahçe'de tezgâhını kur, gerisi kolay. Metin Aşık'ın paraları çarçur olacakmış, kimin umurunda? Çark donüyor ya yeter. Fener- bahçe'de 30 futbolcu var, fut- bolcu ordusu. Teker teker ba- karsan Türkiye'nin en kaliteli futbolculan bu 30 kişinin için- de de var. Ama Fenerbahçe 1 de yönetici yok. Bu futbolcu- lan yönlendirecek, organizas- yonu yapacak yönetici yok. Gençlere önem veren yok. Nesim diye bir genci Zeytin- burnu'ndan alıp aylarca ye- dirdiler, içirdiler. Üstelik Şe- no) 3'ü, Nesim'e karşılık Zey- tin'e bedava verdiler. Sonra ne otdu, Neskn Galatasaray'a kactı. Neden? Çünkü bu ço- cukla kimse ilgilenmedi. Çün- kü çocuğun eline 500 bin li- ra verip, "Senin yaşın daha tutmadı, ekimde sözleşme yapalım, sen biraz bekle" de- diler. Oysa Galatasaraylılar Nesim'in peşindeydi. Arastır- dılar ve Nesim'in haziranda yaşının dolduğunu öğrendiler ve Nesim'i hemen kaçınp Ga- latasaray'la sözleşme yaptılar. Fener'de kryamet koptu, "N«- aim'i naaıl kaçınramız?" di- ye. Nesim kaçmasın da ne yapsın? Oturup efendilerin keyfini mi beklesin?.. Erkan diye bir genç futbol- cu var Fenerbahçe'de. Yılmaz Yücetürk övüyor da övüyor, İsmail Kurt göklere çıkanyor, Tevfik Eroğtu, "Bu çocuk ka- dar haliaını görmÂdİRi" di- yor. Veselinovic, "Erkan b«- nım loliafHiı, n#r yacoa oy* naycak o" dtyerek yanından ayırnuyor, bu çocuk bk kez ol- sun denenmiyor. Vengios'a soruyor Cumhuriyet muhabi- ri, "Bu delikanlı 20 kişllik KaMfOfflOtt nWT ZMIMfl VW* alır"derken, MetinAşık"Gö- rûyonını Itofi owi ho^uyof» mucAOMScı vt iyi bir finDOt* cuv SHM oMMyiHM yok dr- yor. Birisi de çıkıp "öyto ama danamaı—n nasıl tocrüb* kazanaın bu çocuk?" demi- yor. Demiyor, diyemiyor. Çün- kü Fenerbahçe'de komisyon- cular almış başını gidiyor, her yöneticinın yanında ya bir ko- misyoncu ya da çıkanna ba- kan birisi. Bu kulüp nasıl dü- zelir? Bu külüpte nasıl olur da doğru dürüst bir transfer ya- ptlabilir? Bu kulüpte her şeyi gözleri ile gören, olayiara ya- kından tanık futbolcular, na- sıl kendilerini futbola verebi- lirler? Bir yanda miryartar alanlarla, sözlesmelerini im- zalayıp tek kuruş alamayan- lar nasıl olur da bir potada kaynasabdirter? Bir yanda te- rini döküp formasını ıslatan- larla öbür yanda sahada adım atmaya bile üşenenler, nasıl olur da tek amaç uğru- na birtesebilirler? Tarsus'tan 1d4 boyunda bir futbolcu Levent neden alındı Fenerbahçe'ye? Çünkü oyna- d»gı geçen yıl gol kralı olmuş- tu. Büyük umutiarla geldi Fe- nerbahçe'ye, ama bir gün ol- sun denenmedi. Sonuçta, "B«nim renftchy'de oy- namam Imkârmz" dedi, Tar- sus'a baba ocağına grtti. Dö- ner mi dönmez mi bilinmez, ama "Kadıköy'e inecek ka- dar param yok" dryerek sos- yal tesiste yatıp kalkan bu genç futbolcuya Fenerbahçç gibi bir kulüp transfer parası- nı ödemeyip onu umutsuzlu- ğa düşürmüşse bu ayıp ki- min? Erkan için Cumhuri- yet'teki fotoğraflan gören yö- neticiler, "mhanwn" demiş- ler. Mizansen diyen yönetici- ler, popotannı kakjınp çocu- ğun kaldığı yeri gözleri ile görseter daha doğru otmaz mı? Erkan da 200 milyonluk sözteşmeye imza atp, tek ku- ruş aiamayan Fenerzede*er- den birisi. Ama beyzadelenn külüpte ne işle ikjilendikleri belli değil ki!.. Şimdi top dönüp dolaşıp Venglos'un basında pattaya- cak. "Vangtos denemedikten sonra biz ne yapalım. Kadro- yu biz yapamryoruz ki!" Kim ınanır bu Wfa. Yönetimde her- keain bir futboteuau var. 1 yıl denenen Ahmet Suphi'yi hft- lâ denemeye alan Vengtos mu hatalı, yoksa onun iki kur- mayı mı? Ercan Aktuna ile ömer Kaner, Ahmet Suphi- nin bir yıl denendtğini ona söyiemryortar mı? Söyiüyor- lardır etoette, ama kim veng- ios'a engel oluyor? Yönetin> deki birtakım insanlar ve or.- lann çevresindeki birtakım in- sanlardır Fenerbahçe'yi çağ- daş bir kulüp olrnaktan uzak- lastıran. işte Fenerbahçe'yi bu birta- kım insanlar sörnürüyor ve bu birtakım insanlar için Fener- bahçe "böyte g^mtf, bflyk* gJdlyor..."