Catalog

11 HAZİRAN 1991 CUMHURÎYET/9 BVSANLAR FÜSUN ÖZBİLGEN G Ö R Ü Ş Seyirci En bûyük sanatçılar, seyirciyi hesaba katmadan yaşayanlar arasmdan çıkar... taMBrrtra ULUSLARARASI BİR LİDER WILLY BRANDT'I DİNLERKEN Dünyaya çekidüzen vermek için tSTANBUL bir dünya lide- rini ağırlıyor. SosyaJıst Enter- nasyonal Başkanı VVilly Brandt'ı dinlerken bir yandan da büyük devlet adamı nasıl olunur sorusunun somut yanı- tını görüyorduk. Dünya bir noktaya gelmişti, bu noktaya bir teşhis konulmuştu ve bu gelinen yeri aşmak için nasıl bir model, bu modele ulaşmak için nasıl bir örgütlenme ge- rektiğini orlaya atmak gereki- yordu. Willy Brandt işte bunu yapıyordu. tkinci Dünya Savaşı'ndan sonra başlayan soğuk savaş dönemı ve sonrasında dunya iki süper gücün yarattığı kor- kutucu bir dengenin arasında yaşamıştı. Willy Brandt o gün- lerde ^avaşın yaralannı sar- makta olan Avrupa'nın yeni- den silkinip, yerel ve kültürel özelliklerini yitirmeden bir araya gelmesinin öncülüğünü yapıyordu. Insan hakları ve demokrasiye inanan Batı Av- rupa ülkelerini ortak çatı altın- da toplamaya çalışıyordu. Kendi deyimi ile "poliüka- cılann da hoş sürprizlerle kar- şılaştığı olurdu" ve oldu da. Sadece Yunanistan, tspanya gibi ülkelerde demokrasinin yayılması gerçekleşmekle kal- madı, Doğu Avrupa ulkelen de bugünkü konumlarına gel- diler. Bugün Batı Avrupa'dan sonra Doğu Avrupa'nın da tek bir Avrupa çatısı altında bü- tünleşme sürecinin zemin yok- lamaları yapılıyor. Doğu ve Batı Almanya çoktan birleşti. Ancak bu noktada yeni bir durum doğdu. Super güçler- den biri ortadan çekilince or- tada tek bir super güç kalmış- tı: ABD. Brandt sahipligini Ercan Karakaş'ın yaptığı Sosyal Demokrat Ya- yıncılık tarafından çıkanlan ve içinde kendi makalesi de bulu- nan kitabını bugun Hilton'da imzalayacak. cün dünya jandarması olma yolunda ilerlediğini gösteriyor- du. Bu gidiş doğnı bir gidiş de- ğıldi. İşte Willy Brandt bu noktada Sosyalist Enternasyo- nal toplantısına yeni teoriler- le gelmişti. Neler diyordu? — Birieşmiş MUIetler Genel Sekreteri bile savaşı dünya ba- sınından izlemek zorunda kaidı. — Dünya miltetleri bir zor- ba çıkıp da saldırgan tutum ta- kınınca kendini savunacak ve olayı gozle>ecek mekanizma- lara sahip olmalıdır. Bu da Birieşmiş MUIetler çerçevesin- de oluşturulacak global bir uyan sistemi ile saglanabilir. Körfez savaşı bu süper gu- — Askeri gözlem gnıplan ve keşif heyetleri de oluştorul- malıdır. Mavi Bereli BM banş guciı yetersiz kalmıştır. — BM'nin yeni seçilecek ge- nel sekreteri daha aktif görev- lerle donatılmalıdır. Bu yeni genel sekreter (bir kadın da olabilir) ticari gelişmelerden ekolojik sonınlara kadar da il- gili >e etkin olmalıdır. — Ortadogu'da banş kurul- ması için bolgesel prensipler saptanmalıdır. Dunyanın tüm krizli bolgeleri için prensipler sapta>alım ve BM'ye gereken gucu verelim. — Bu yeni düzenin korul- masında Avrupa öncülük edebilir. Brandt, dunyaya nizamat TURKBUKU'NUN MUHTARI Bu motelin önündeki kumsal, otopark ve pazaryeri oldu. Deniz kıyısında pazaryeri TÜRKBÜKÜ'nün muhtan İbrahim trgin, tam deniz kıyısında bir alanı doldurarak minibüs park yeri ve pazaryeri ilan etti. Denizi doldurması ruhsatsızdı, sahil şeridinin arkasında da Tomris Berzek'in çabştırdığı Kaktüs Çiçeğı Moteli bulunuyordu. Tomris Hanım Oteli'nin önune kunılan pazar yerinin hem denizi hem çevreyi kirlettiğini, pazar artığı sebzeleri her hafta kendisinin topladığını, minibüslerın korna çalarak herkesi uyandırdığını, tam kumsalın çevresinde insanlan tehlikeye soktuklarını, nitekim iki yıl önce Maçakızı Ayla'nm böyle bir kaza sonucu ezildiğini hatırlatarak şikâyetçi oldu. Bunun üzerine motelin arkasmdaki 15 yıldır kullanılmayan mezarlığın otları bir gecede biçildi. Birkaç gün kurutulan bu otlar otelin sanayi tüplerinin yakınında ansızın ateşe verildi. Bu otlann tutuşturulacağından kuşku duyan Tomris Hanım Yalıkavak Jandarma Komutanlığı'na durumu bildirmiş, komutan da muhtan uyaracağını söylemişti, ama bu uyanlar da işe yaramamıştı. Bodrum'un bu küçük ve şirin köyünde halen sahildeki daracık kumsaldan araçlar geçmeye ve minibüsler kaçak doldurulan alanda bağınp çağırmaya devam ediyor. Turizm sezonunda turizm yapmak isteyenleri kim koruyacak? KARADENIZLILER VAKFI Mataracı'ya yazılan türkü KARADENİZLtLER Vak- fı, Istanbul'da yaşayan iki bin kadar hemşerisıni Mavi Mar- mara Lokantası'nda bir araya getırdi. Vakıf Başkanı Ahmet Cebi, gecenin açılişında bir ko nuşma yaparak Karadeniz'in ekolojik olarak kirlendiğini ve bu denizin çevresindeki 4 ülke- nin katılacağı bir toplantının Istanbul'da duzenlendiğini an- lattı. Vakfın aynca, lstanbul Küçükbakkalköy'de geniş bir sosyal tesis kurmak amacıyla yola çıktığını belirtti. Karadeniz'in önemli isimle- ri, pistin kenarındaki masala- rın başlannı tutmuşlardı. Bir masada TBMM Başkanvekili Aytekin KotU ile eski bakan Ali Topuz, bir başka masada DMP Başkanı Bedrettin Dalan ile Atanur Oguz, bir başka masada Maliye Bakanı Adnan Kahveci, başka bir masada ls- tanbul Belediye Başkanı Nu- rettin Sözen ile SHP tl Başka- nı Ercan Karakaş. Karakaş'ın eşi Çiler Karade- Tuncay Matarac nizliydi. Sözen ise konuşmacı- lann şivesinden Karadeniz'in hangi yöresinden olduklarını ayırt edecek kadar Karadeniz kültürünu biliyordu. Gecenin en baş masasındaki isim ise Tnncay Mataracı idi. Yeni hapisten çıkan Mataracı 1 nın masasında eski Kartal Be- lediye Başkanı Ali Duranoğlu ile eski CHP milletvekıllerın- den Avni Gürsoy da bulunu- yordu. Sahneye çıkan sanatçılann en çok iltifat ettikleri şahıs da yine Mataracı oldu. Türkucu ibrahim Kurt, önce "Rize- spor'u adam et sayın baka- nım" diye Mataraa'nın elini öptu, sonra da sözleri Matara- cı için düzenlenmiş bir türku okudu: "Tekel işçisi Mataracı'dan parasını tam aldı. Rizespor'a da büyük hiz- metleri var.." "Tanju'yu Fenerbahçe'ye ge- tirmekte büyük hizmetleri var" diye anons edilen Mehmet Öz- bek de alkışlardan nasibini al- dı. Daha sonra sahneye çıkan Yiıksel Uzel ise "Anm Balım Peteğim" şarkısını okumaya yönelince. Bozkurt Nuhoğlu tarafından "Papatya" diye azarlandı. Uzel bunun üzerine Nuhoğlu'nu Sözen'e şikâyet et- ti: "Yani ben içimden geçen şarkıyı okuyamaz mıyım?" vermek için yeni teorilerini or- taya atarken sabırlı bir mimar olduğunu da hissettiriyordu. Örneğin Birieşmiş MUIetler'in veto yetkisine sahip Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesinin durumu sonılduğunda tngilte- re ve Fransa'yı kırmadan yu- muşak bir geçişi planladığını şu sözleri ile ortaya koydu: — Veto hakkı olan güçlere karşı guç kullanarak sorun çö- zülmez. Guçleri önce azaltmak gerekir. Fransa ve tngiltere'- nin haklarına sonsuz saygun var ancak artık BM'de agırlık- lar değişmelidir. Bölgeleşme prensipleri getirilirse bu sağla- nabilir. Japonya'nın BM'deld ağniığı da arttınlmalı. Brandt'ın Babıâli toplantı- sındaki konuşmasını dinleme- leri için 550 kişi davet almış 38 kişi mazeret bildırmişti. Katı- lan ise 135 kişiydi. Türkiye'nin etkin kişileri bi- le böylesine ayaklanna gelen bir fırsatı değerlendirip, deği- şen dünya üzerine düşunmek ve söyleşmeye katılmazlarsa Türkiye acaba değişen dünya dengelerinde nasıl söz sahibi olmaya çalışacak? SOSYALİST ENTERNASYONAL'İN KADINLARI Beyaz zambaklara özlem SOSYALİST Enternasyo- nal ilk kez Türkiye'de toplanı- yor. Esas toplantıdan önce teş- kilata uye ulkelerin sosyalist ve sosyal demokrat partilerinde yer alan kadınlar, iki gün sü- ren bir toplantı yaptılar. Toplantının ana ternası ka- dınlann siyasete katılım oranı- m yükseltmekti. Açılış konus- masını yapan başkan Anita Gradin, SHP Genel Başkanı Erdal Inönü'yu SHP'nin 1989 kurultayında kadınlann yöne- timlerde temsil edilmesi için yüzde 25 kota koyması dola- yısıyla kutladı ve bunu diğer Sosyalist Enternasyonal partı- lerine de örnek bir davramş olarak gösterdi. Inönü de Türkiye'de kadın hakları konusunu anlatırken laiklik kavramı üzerinde dur- du."LaikJik cumburiyetin te- mel bir prensibi olarak alın- masa>dı kadınlarımız bugunku dunıma gelemezlerdi" dedı. Daha sonra laiklikle ilgili çabaları ve savunulan hatırla- tılarak düşüncelerinin sonucu terör kurbanı olan Doç. Bah- riye Üçok için bütun Sosyalist Enternasyonal kadınları say- gı duruşunda bulundular. Toplantının Türk delegesi Türkân Akyol, bir gün önce hastanede kolunda serum bağ- lı yatıyordu. Ancak serumlan çıkarıp ameliyat öncesi hasta- neden kaçmıştı. tki gün süren toplantıdan sonra Ankara'ya dönerek safra kesesi ameliya- tına alınacaktı. Akyol da ko- nuşmasında SHP'de uygulan- maya başlanan kota sisteminin kadınlann politikaya ısınma- sında hareketlilik sağladığını anlattı. Gerçekten de bu hare- ketlilik, Sosyalist Enternasyo- nal Kadınlar Toplantısı'na ka- tılanlar içinde SHP'li kadınlar arasında oldukça geniş yankı- lara yol açan tartışmalar ya- ratmıştı. Sonunda toplantıya katılımcı olarak Izmir Millet- vekili Birgen Keieş ile gölge bakan Jale Candan, Üstün Küsefoğlu, Ayla Akbal, Fey- za Pamuk, Ülkü Ergun, Şa- dan Fişek katılmışlardı. Kadınlar toplantısına SHP yönetimince çeşitli kesimler- den kadınlar da cağnlmıştı. Türkân Şavlan, Adalet Ağa- oglu, Nilüfer Göle, Canan Ann, Sabiha Çaycı, Yaşar Seymen gibi isimler, delegeler- le birlikte toplantıyı izlediler. Sevinç ve Erdal Inönü'nün, Sosyalist Enternasyonal ka- dınlarına verdiği akşam dave- tinde iseen çok konuşulan ülke beyaz zambaklar ülkesı Finlandiya idi. 200 kişilik Finlandiya parlamentosunda 77 kadın üye bulunduğu gibi bu parlamenterlerin 48 tanesi- ne sahip olan sosyal demokrat partinin 22 milletvekili de ka- dındı. SHP ise kadın kotasını yö- netim organlannda yüzde 25 olarak belirlemişti, ama parla- mento adaylığı için kota söz konusu değildi... Erkekler Türkiye'de parlamenterlikleri kadınlara kaptırmamak için hırslı görünuyorlar... HAYVANLAR İSMAİL GÜLGEÇ PİKNİK PÎYALE MADRA U'Ç GÜKJDÛZ HIZU GAZETECİ SECDET ŞEN ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES YAPIUAN -t<VDA Rt-İSTINA^ KlSl KUUANIIARAK VA PA GARFIELD JM DAVIS BAŞSAĞUĞI Değerli eğitimci, sevgi dolu insan, Lütfü Banat llkokulu 5-D sınıfı öğretmeni BİNAIİ DURGAN'ı kaybetmenin derin üzüntusü içindeyiz. Ailesine ve dostlarına başsağhğı diler, tüm oğrencilerinin de acılanm paylaşırız. TIGLAY AİLESİ T.C. BANDIRMA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESt Sayı: 1990/650 Davacı Özcan Demir tarafından davalı Remziye İçer tarafından aleyhine açılan alacak davasının yapılan duruşmasında: Davalı Remziye tçer'in adına çıkartüan tebligatlar bila ikmal iade olunmakla yapılan tahkikatta adresinin semti mechulde olduğu bil- dirilmekle iş bu davalıya ilanen tebligat yapümasına karar verilmistir. Davalı Remziye Içer'in duruşma gunü 18.6.1991 günü saat 09.00'da Bandırma 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde hazır bulunması veya bir vekil ile kendisini temsil ettirmesı ve delillenni ıbraz etmesi aksi tak- dirde yokluğunda yargıtama yapılacağı ve karar verileceğı i$bu da- valıya davetiye yerine kaim olmak uzere ilanen tebliğ olunur. 22.3.1991 Basuı: 47577 VEFAT Makbule Hanım'la Niyazı Bey'in kızları; Sıüvrili Ailesi'nin gelinı; Profesör Kerım Silivrili'nin eşi; Gulderen Somer ve Nesteren Silivrilı'nın annelerı; Melisa Somer ve Kerim Gürsel'm sevgili ninelen; ömer Somer'm kayuıvalidesi; Kenan, Sadık, Sükyman Silıvnli ile Selçuk Beşorak'm yengelen NERMAN SİLİVRİIJ yakalandığı amansız hastalıktan kurtulamayarak vefat etmiştir. Cenazesi 12.6.1991 Çaı^amba günü öğle namazını müteakip Erenköy Galippaşa Camiı'nden kaldınlarak Sahrayı Cedid mezarlı|ında lann'nın rahmetine tevdı edılecektir. Dost ve akrabalanmıza duyurulur. AÎLESİ "Niçin gaflet ile mağrur olursun Kervan geçer gider yolda kahrsın Sen vallahi sonra pişman olursun Uyan gel gözlerim gafletten uyan..." YUNUS EMRE BUGÜN, BÜYÜK OZAN YUNUS EMRE İLE SÖYLEŞECEK DİLİMİZ VAR M? ÇEVRE VE KÜLTÜR DEĞERLERİNİ KORUMA VE TANITMA VAKFI / ÇEKÜL Canımız, guzel annemiz, birtanemiz NERİMANaĞIMIZI kaybettik. Bize yaşattığı, beraber yaşadığımız tüm mutluluklar için teşekkür ederiz. Guzellikler içinde yatsın. KERİM, GULDEREN, NESTEREN, MELİSA, DENtZ KERİM. Arkadaşımız tbrahim Ersoy vc Eşi Gül'ün mutluluklarını paylaşır, oğulları TÜRKAY'a sağhklı bir yaşam dilcriz. Cumhuriyet Kitap Kulubü Çahşanları