Catalog

CUMHURİYET/4 HABERIFR 7 MART 1991 Thncer: Telefonlar dinlenmiyor • ANKARA (ANKA) — Hüsnü Doğan telefonlannın dinlendiği yolunda basında yer alan haberler üzerine Ulaştırma Bakanı Cengiz 1\ıncer'den açıklama istedi. Cengiz Tlıncer ANKA'run bu konudaki sorusu üzerine 'Kişilerin haberleşme özgürlüğüne müdahale söz konusu olmaz. Üzerine basarak söylüyorum PTT tarafından kimsenin telefonu dinlenmemektedir. Ancak mahkeme kanalıyla gelen bir durum varsa o başka, bu durumda da benim müdahale hakkım yok" dedi. Cengiz Tüncer, Hüsnü Doğan, Mehmet Keçeciler, Cemil Çiçek ve Abdülkadir Aksu'nun telefonlannın dinlendiği iddialarının doğru olmadığını söyledi. TfflAD davası • ANKARA (AA) — Tutuklu Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği hakkında, tüzük dışı faaliyetlerde bulunduğu gerekçesiyle açılan davada, savcı esas hakkındaki görUşilnü açıkladı. lstanbul 2 numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde dün yapılan duruşmaya, dernek başkanı Gülten Şeşen ile yonetim kurulu uyeleri Sultan Çelik, Nilüfer Alcan ve Sadiye Uyar, boyunlannda "TAYAD kapatılamaz" yazısı bulunan fularlarla katıldılar. Savcı, geçen yılın çeşitli dönemlerinde meydana gelen bu olaylann, 2908 sayüı Dernekler Kanunu'na ve TCK'nın 36. maddesine aykın olduğunu da vurgulayarak, TAYAD'ın kapatıltnasını istedi. Mahkeme heyeti de davanm, 1 numaraJı mahkemedeki TAYAD hakkındaki davayla birleştirilmesi istemini, sanıklann ve suç tarihlerinin ayn olmasından dolayı reddetti. 'Kripto davası' bugün • ANKARA (UBA) — Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı George Bush ile Cumhurbaşkanı Turgut özal arasındaki görüşme tutanaklannın basına sızdınlması üzerine açılan ve Güneş Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Uluç Gürkan ile Dışişleri eski memuresi Hande Şevkat Mumcu'nun sanık olarak yargılandıklan 'kripto' davasına bugün Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde devam edilecek. Çaljşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı İmren Aykut'un Öz Çelik-lş Sendikası Genel Sekreteri Metin Türker aleyhine açtığı tazminat davası da yann Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'nde ele alınacak. 'Otel ayısı'na bakanlık • ANKARA (UBA) — "Sdrwarzkopf çöl ayısıysa ben de otel ayısıyım" diyen Devlet Bakanı Mustafa Taşar için otel bakanlığı kumlması istendi. Nevşehir milletvekili ve GİK üyesi Esat Kıratboğlu, "Mustafa Taşar için otel bakanlığı kurulsun ve onun başına getirilsin" dedi. Devlet Bakanı Mustafa Tasar'ın ANAP lstanbul il kongresinde sergilediği tavırlann bir bakana yakışmayacak tavırlar olduğunu öne süren Kıratüoğlu bakanlann kendilerine değişik sıfatlar yakıştırmasının bugüne kadar ahşılmış usullerie bağdaşmadığını söyledi. 2haziranda belde seçimi • ANKARA (AA) — Yeni kurulan 18 beldede 2 Haziran 1991 tarihinde yapılacak mahalli ara seçimlere 8 siyasi parti katılabüecek. YSK'nın 2 Haziran 1991 tarihinde 18 beldede yapılacak belediye başkanlığı, belediye ve il genel meclisi üyeliği seçimlerine, ANAP, DSP, DYP, IDP, MÇP, RP, SHP ve SP'nin katılabileceğine dair kararı bugunkü Resmi Gazete'de yayımlandı. Güvenlik güçleri müdahale etmeyince olay çıkmadı IdiPde halk yine yürüdüKürtçe sloganlar atarak hükümet konağına doğru yürüyen halka güvenlik güçleri müdahale etmedi. Bu sırada kaymakam Kahraman'la görüşen Nurettin Yılmaz, hükümet konağının önünden halka Kürtçe olarak "Gözaltındakilerin serbest bırakılması için çalışıyorum. Ben de sizdenim" diye seslendi. Ancak topluluk bu uyanyı dinlemeyerek yürüyüşü sürdürdü. VEDAT YENERER ERGÜN AKSOY İDİL — Gözaltına ahnanla- nn serbest bırakılmasını ve 3 ki- şinin ölümune neden olduklan öne surülen jandarma timlerinin cezalandırılmasınj isteyen yakla- şık iki bin kişi dün İdil'de bir yü- rüyüş yaptı. 3 kişinin ölümü ve 25 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olaylardan sonra "ölü kent" gö- rünümüne bürünen İdil'de ger- ginlik dun de sürdU. Çoğunluğunu kadın ve ço- cuklann oluşturduğu yaklaşık iki bin kişi dün saat 11.30 sıra- larında bir araya gelerek yurü- yıişe geçtiler. Alanya Caddesi'n- de toplanan kalabalık, "Biji Kurdistan", "Yaşasın onurlu Kurt halkı" ve "Kahrolsun zulum" içeriğinde slogan atarak hukumet konağının önüne gel- diier. Burada bulunan özel timin kenara çekilerek gostericilere yol açtıkları gözlenırken Kayma- kam KemaJ Kahraman'la gözal- tıları görüşen ANAP Milletve- kili Nurettin Yılmaz, hükümet konağının önüne çıktı. Daha sonra yüksek bir yere çıkarak halktan Kürtçe sakin olmasını isteyen Yılmaz, konuşmasına Kürtçe devam ederek "Buradan sessizce başka yere gidioiz, taş- kınlık yapmayınu. Ben sizler için buradayım. Ben de sizde- nim. Gözaltındakilerin serbest bırakılması için çalışıyorum. Sessizce başka yere dagılın" de- di. Yılmaz'ın sözlerini dikkate almayan topluluk tekrar yürü- yuşe geçti. Mardin Caddesi'nde bulunan belediye binasma doğ- ru ilerleyen göstericiler burada durdular. SHP MDK eski üyesi Av. Hasip Kaplan ve Cizre İHD lemsilcisi Av. Orhan Doğan, bu- rada topluluğu sakinleştirmeye çalıştılar. Doğan ve Kaplan, tüm yasal girişiralerin yapüacağını, kimsenin bundan kuşkusunun bulunmamasını belirterek sakin bir şekilde topluluktan dağılma- Iarını istediler. Bunun üzerine göstericiler ilçe merkezine geri geldiler ve bir sure bekledikten sonra da dağıldılar. Yaklaşık iki saat süren olay- lar sırasında tdil girişinde aske- ri konvoylann bekletildiği ve il- çeye sokulmadığı gözlendi. As- ker ve sivil polisler kalabaJığı uzaktan fotoğrafla görüntüle- meye çalıştılar. Sadece Emniyet Müdürlüğü ve hükümet konağı önünde Öıilem alan özel timler cadde ve sokaklara dağılmadık- ları gibi göstericileri de engelle- mediler. Saat 13.00 sıralarında tekrar sessizliğe gömulen İdil'de esnaf dun de kepenklerini açmadı. ll- çeye giriş ve çıkış yasajb. dün kal- dırılırken olayları izleyen gaze- tecilere zorluk çıkarılmadığı gö- rüldü. Esnafın on üç gündür iş- yerini açmaması nedeniyle ilçe- de iaşe sıkıntısı çekiliyor. îlçede- ki okullarda dün de ders yapı- lamazken 30 kilometre uzaklık- taki Cizre'de de tdil'deki yurü- yüşün yapıldığı sırada geniş gü- venlik önlemleri alındı ve fdil yoluna panzer yerleştirildi. Bu arada, Şırnak ve tdil'deki olay- lan protesto eden Cizreliler, dun çocuklan okullara yollamadılar. Cizre lisesi ve meslek lisesinde az sayıda öğrencinin bulunduğu, bu öğrencilerin de yörede görevli devlet memurlannın çocuklan olduğu öğrenildi. SHP Merkez Disiplin Kurulu İDlL GERGtN — tlçede, 3 kişinin ölümü, 25 kişinin de yaralanmasına neden olan olaylann başlattığı gerginlik dün de devam etti. Slogan atarak hükümet konağına yürüyen yaklaşık iki bin kişiye güvenlik güçleri mödahale etmedi. (Vedat Yenerer) SAVCI DEMİRAL: 'YÜZYIL DERGİStNDE 3 TABANCA BULUNDU' Perinçek: Baskın Ozal'ın dayatması... Haber Merkezi — "Yüzyıl" dergısınin Ankara Bürosu'nun önceki akşam polisçe aranmâsı sırasında üç tabanca bulunduğu ve 12 kişinin gozaltında tutulduğu bildirü- di. Derginin Genel Yayın Müdüru Doğu Pe- rinçek, DGM Savcısı'nın 'illegal orgütle üişki" iddiasını "rezalet" olarak nitelendirdi ve aramayı kınadı. DGM Savcılığı'nın gözetimi altında ön- ceki gece yapılan arama sonunda derginin Ankara Temsilcisi Hasan Yalçın ile Istihba- rat Şefi Soner Yalçın, Ertan Günçiner, Hik- met Çiçek, Güner Tokgöz, Selami Ince, Nail Bulut, Ali Gönenli, Hasan Boyüz (konuk), özlem Onaran (konuk) ve soyadı belirlene- meyen Mahmut (konuk) gözaltına alındı. DGM Savcılığı'nca "tuegal örgüt bağlan- tısı olduğu" iddiasıyla başlatıldığı belirti- len soruşturma uyannca derginin bürosun- da polisın karakol kurduğu da öne sürül- dü. HEP Milletvekili Mahmut Alınak, bazı SP yöneticileri ve derginin avukatlanyla DGM'ye geldi. DGM Savcısı Nusret Demi- ral, gruptan yalnızca Alınak'ı kabul etti. Daha sonra gazetecilere bir açıklama yapan Demiral, dergi bürosuna polis tarafından baskın yapılmasınm ve büroda bulunan 12 Polis, kişisel hınçlann. intikam duygulan- kişinin gözaltına alınmasımn derginin ya- nın ve her şeyini ABD'ye testim etmiş olan yın faaliyetiyie ilgisi olmadığını söyledi. Bü- bir iktidar hizbinin aleti olmaktadır" dedi. roda uç tabanca, 5 şarjör ve 63 mermi ele Perinçek, daha sonra Yüzyıi dergısınde ge- geçirildiğini açıklayan Demiral, baskına ne- çen hafta kapak yapılan gazeteci Cengiz den olan ihbarın kendilerine 15 şubat gü- nü yapıldığtnı, yedek mahkemeden alınan izin sonucu yapdan aramada silahların ma- sa gözlerinde ele geçirildiğini, ruhsatlannın Çandar ile ilgili iddialanru sürdürerek "Çandar MİT çi degil, MtTçikrin şahıdır. Dünyadaki Dizüstü Bilgisayar kullanıcılannın yandan fazlası Toshiba'ya güveniyor Her şey çok açık. Devlet, Cengiz Çandar- ın Göneş gazetesinden alenen devlet kuv- olup olmadığıyla başka olaylarda kullanı- vetlerine verdiği talimatla Yuzyıl'ın ttzeri- hp kullanılmadıklannın araştırıldığını be- n e harekete geçiriüyor. Biz Çandar'ı, ABO'- lirtti. Halen 12 kişinin gözetim altında tu- n j n Ortadoğu'daki saldırganlıgında Türki- tulduğunu açıklayan Savcı, "Bu kişilerle il- ye diizieminde aküf ve kirii rollerde bulun- giM olarak gözalü ernri vennedik. Soruştur- m a s ) nedeniyle, bir olgu nedeniyle sergile- mamız çok yonlu sürdürülüyor. Belki de dik. Cengiz Çandar'ın dergimizce hedef serbest bırakılıriar" dedi. gösterildigi iddialan, konuyu başka alan- Yüzyıl dergisi Genel Yayın Yönetmeni ! „ , kaydırma gayretinden başka bir anlam Doğu Perinçek, dün Istanbul'da duzenlediği taşımıyor" dedi. basın toplantısında, polis baskmını kınar- ,,_ " r • rı ken "Özal'ın özgürlük paketi bu uygulama- , ., O e n e l Başkanı fent Usever, Ankara lariaaçılıvor. Yüzyıl dergisine illegal örgüt ^ ^ ^ , p o ' ı s ı n 1 b a ^ k m l " 1 P e n t a « o n suçlaraas.-, gülünç bile dlğildir, bÜ? rezalet- ^ ^ o l a r a k mtelendırerek protesto ettı. tir. Bu baskın, Özal'ın tçişleri Bakanlığı- Müikiyeliler Birliği tstanbul Şubesi Baş- na daystmasıyla gercekkştirilmiştir. Son za- kanı Hüseyin Ergun düşünce ve ifade öz- manlarda sinnierine hikim olama>an Özal, gürluğüne, Çandar'ın onuruna ve yaşamı- iilkeyi 'Çizgili pijaması' ve ayagında 'pan- na yönelik Yüzyıl'ın yayınını kınadıklannı tnflu teriikleriyle' yönetmeye başlamıştır. bildirdi. AfÖrgütü'nün Türkiye raporu: 'İşkencede ölümler arttı9 EDtP EMİL ÖYMEN LONDRA— Uluslararası Af Örgütü'nün Türkiye ile ilgili yayım- ladığı raporda, "Son avlarda iş- kence nedeniyle ölumierde kay- gı verici artışlar olduğu" öne su- rüldü. Londra'da Uluslararası Af Örgütü tarafından yayımlanan son raporda, Türkiye'de tutuk- lu ya da zanlılara, polis gözeti- minde baskı ve işkence uygula- masının hâlâ sürdüğü belırtildi. Bazı karakollarda gözaltına ah- nanlann 30 gün kimseyle gorüş- türülmediğinin belirtildiği ra- porda, "işkenceye gayet yaygın bir uygulama biçiminde tanık olundugu" öne surüldü. Raporda, Guneydoğu Anadolu'daki "hiçbir siyasal e>- lemi olmayan" koylulere, gide- rek artan biçimde baskılar yapıl- dığı, tutuklama ve işkencelerin arttığı, resmi görevlilerin "key- fi idamlar" gerçekleştirdiği be- lirtildi. Bu arada Belçika parlamento- suna da Türkiye aleyhine bir ka- rar tasarısı sunuldu. Belçikah 11 parlamenterin 25 aralık- 5 ocak tarihlerinde Türkiye'de yaptıkla- n incelemeler sonucunda oluş- turulan karar tasansında, "Kürtler ve Türkiye'deki diğer etnik azınlıklar sorunu" ıfadesi kullanılarak, parlamenterlerin konuştukları yaklaşık 100 kişi- nin etnik kökenleri nedeniyle "işkence ve sürgüne" tabi tutul- dukları belirttildi. eski üyesi Av. Hasip Kaplan, bir- çok yaraünın savcıhğa suç duyu- rusunda bu'unmasına karşın di- lekçelerin işleme konulmadığını savundu. Olayın sorumlusunun "jandarma olduğunu" yinele>'en Kaplan, "Katiller yargılanamı- yorsa, halka zulüm devam edi- yorsa, bir yörede adalet yoksa, herkes suçlu duruma düşebilir. Onun için fdil ilçesinin ANAP'lı belediye başkanının avukatı SHP'üdir. Biz Idil Uçesinde hiç- bir siyasi parti ayrımı gözetmek- sizin, tüm halk birlik içinde, so- rumlulardan hesap sorulmasını istiyoruz. Çünkü SHP ilçe baş- kanı gozaltında olduğu sırada ANAP'lı başkana makamında Binbaşı Mustafa Karatay tara- fından hakaret ediliyordu" de- di. Bu arada İdil'de dört mahal- le muhtan ve siyasi parti yöne- ticileri de yaptıkları ortak basın açıklamasında jandarmanın idil'de terör estirdiğini öne sür- düler. Muhtarlar ve parti yöne- ticileri açıklamalarında "tlçe kaymakamı, savcısı, emniyet amiıiigi saf dışı bırakılarak jan- darma ilçede terör estirmiştir. Ölulerimizin ve yaralılarımızın besaplannın sorulraasını istiyo- ruz. Kamu vicdanını rahatlat- mak, ancak böyle miimkün olur" gorüşune yer verdiler. Tepkiler Dün de Diyarbakır'ın Kulp il- çesinde kepenkler açılmadı. Di- yarbakır Valisi Cengiz Bulut, iş- yerlerinin sabah saatlennden iti- baren kapalı kaldığını, oğleden sonra îse büyük bir bölümünün açıldığını söyledi. Vali Bulut, "Esnafın neyi protesto ettiğini henüz anlayamadık" dedi. HEP Kars Milletvekili Mah- mut Alınak ve arkadaşlan, Şır- nak ve idil'de meydana gelen olaylann sebepleri ve sorumlu- lan hakkında Meclis araştırması acılmasını istediler. İdil'de meydana gelen olaylan \erinde inceleyen İHD Genel Başkan Yardıması Zübeyr Ay- dar, ÎHD Diyarbakır, Siirt ve Batman şubelerinin yöneticileri ile HEP, Belediye-lş, Diyarbakır Mimarlar Odası ve Diyarbakır Barosu temsilciierinin yer aldı- ğı heyetin izlenimleri bir rapor olarak basına dağıtıldı. Bu arada dün konuyla ilgili açıklama yapan ANAP Mardin Milletvekili Nurettin Yılmaz, Sosyaüst Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şeref Felek- oğlu, SP Başkanhk Kurulu Üye- si Nusret Senem, tnsan Haklan ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlum-Der), güven- lik güçlerinin tutumunu kınadı- lar. SHP Izmir Milletvekili Ah- met Ersin ve Tunceli Milletvekili Kamer Genç, geçen günlerde meydana gelen olayla ilgili ince- lemelerde buJunmak üzere tdil'e gittiler. In Touch with Tomorrow TOSHIBA Tûfkv e Dstnbûuni ELEKTROMAK BÜRO MAKİNALARI SANAYİ VE TICARET A.Ş. Büyükdere Cad Basman Han No t Kat 2 802S0 Şış»-lsl»nt>jl Tel • 33 0' 00"4 Hai Fa> 140 73 09 Teles 27342 bmkn tr POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMETÇETİNKAYA |i Sınırsızdır, Paylaştıkça Çoğalır... Kapağında eski SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal'ın gü- leç bir fotoğrafı da bulunan kitapçık, 'Yeni Yaklaşımlar, Yeni Hedefler' adını taşıyor. Baykal, kitapçığın sunuş bölümün- de siyasetin tıkandığı bir dönemin yaşandığını, toplum ve ekonominin bu yarışta politikanın önüne geçtiğini vurgulu- yor. Baykal, can alıcı bir noktaya da değiniyor kitapçığın su- nuş bölümünde: —Siyaset, yalnızca profesyonellerin bir yerlere gelmek, belediye meclisi üyesi, belediye başkanı, il genel meclisi üyesi, milletvekili olmak isleyenlerin ve onlann destekçile- rinin işi haline dönüşüyor. Bu gerçeği Baykal gibi herkes biliyor SHP içinde. Kendi çıkarian doğıultusunda pditika yapan, delege ağalanyla pa- zar kuran 'siyaset esnafının' sayısı, diğer partilere oranla SHP'de daha çok. Bu kişiler, salt çıkar ilişkisiyie sağdan sola, soldan sağa doğru koşuşturup duruyorlar. Gece inö- nücü yatıyoriar, sabah uyandıklarında göz kapaklarını ovuş- turarak Baykalcı olduklarını açıklıyorlar. Sabah Baykalcı ola- rak uyananlar, eğer kendi çıkariarına ters bir davrantşla kar- şılaşırlarsa, o akşam İnönücü olmaya karar kılıyorlar. Yukarıda sözünü ettiğimiz profesyoneller, SHP'yi örüm- cek ağı gibi sarmışlardır. Bu kişiler bugün yerei yönetim ka- pılarında iş takipçiliğinden başlayıp aklmıza gelen hertürlü çıkar ilişkisinin içindedirler. Kimileri devietten kredi alıp mini futbol alanları kurmuşlar, kimileri bir müteahhitin yanında yeşil alanları imara açmak için çeşit çeşit kılığa girmişler- dir. Onun için Deniz Baykal'ın kitapçığının giriş bölümünde değindiği yaklaşıma yürekten katılıyoruz.. SHP'li yerel yöne- • . . . • • timlerdeyolsuzluksav- Kendi Çlkartan ları var. Özellikle ata- doğrultUSUPĞa politika mayia aday gösteniip yapan, delege ağalanyla seçilen belediye baş- 'p£ k u r a n 'sjyaset I^SSJSSEK: esnafmm' say,ldiöer n SHP Genei Merke- partilere oranla SHP de zi'ne aktarılıyor. Elbet, daha ÇOk. Bu kİŞİIer salt a î?1 ?ı a l a r oU n^k ^Lv e Çikar ilişkileriyle sağdan ekıbının SHP de etkın £_/_ « I I J » » ooAa J . I . . . veyetkin-yönetimisı- f o / a ' soldansağa doğru rasmdaoidu.Bizbura- koşuşturup duruyorlar. da Baykal ve arkadaş- Gece InÖnÜCÜ yatiyoriar, larmı suçiamıyoruz. sabah uyandıkîannda göz —şimdi eieştirdiği- açıklıyorlar. niz profesyoneller, dünpy ve bugün sizin ekibinizi destekleyenler değil mi? Her neyse... Deniz Baykal, bir başka gerçeği de yakalamış. Onun adını biz zaman zaman yazmıştık: —Sevgi eksikliği... Bakın, Baykal bu konuda ne diyor: —Siyaset paylaşmaktır, dayanışmaktır. Siyasetin teme- linde sevgi vardır. İnsanın insana sevgisi, insanın doğaya sevgisi, insanın topluma sevgisi... Sevgi sınırsızdır. Payla- şıldıkça çoğalır. Sevginin kapsamı genişledikçe sevilenin pa- yı azalmaz, artar. Nasıl da doğru söylüyor Baykal. Bu görüşe katılmamak da elde değil. Ama şu 'gölge genel merkez'; parti içinde ikinci parti gö- rünümü ne oluyor? Baykal'ın dün duzenlediği basın toplantı- lantısında, TCK'nın 141, 142 ve 163. maddelenyle anadıl konusunda demokratik kitle örgütlerine yaptığı çağrı, SHP'de parti içinde 'ikinci lider' havasını yansrtmıyor mu? Kendisini eleştirenlere karşı sevgisizliği, onları dıştaması, dar kacjroculuk anlayışı, nefret egemenliğini ortaya çıkar- mıyor mu? Sosyal demokratlar, bir oturup düşünsünler bakalım. Belki biz yanılmış olabiliriz... Tüm bu saydıklarımız bir kenara, Baykal'ın yeni projele- rini oturup tartışmalı sosyal demokratlar. Baykal'ın sosyal demokrasiye bakış açısında aslında bir değişim yok. Olsun, Baykal, Erdal İnönü'yü hiç sevmese de, kendisini desteklemeyen her kesimi cezalandırsa da tar- tışmak gerekir her şeyi inceden ınceye... Evet, geç kalmadan... TURK DIŞ TİCARET BANKASI A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı'ndan Sermaye Artırımına Katılmaya Çağrı 5 Mart 1991 günü toplanan Bankamız OlağanüsKi Genel Kurul toplantısında; 1) Banka sermayesininTl lOO.OOO.OOO.OOO.-'dan 200.000.000.000.-'na yükseltilmesine.TL 100.000.000.000.- hjtarındaki artınlan kısmın TL 75.000.000.000.-'lık kısmının nakit olarak, geri kalanTL 25.0OO.OO0.0OO.-1ik kısmının sabit kıymet yeniden değerleme fonundan karşılanmasına, 2) Mevcut hissedarlarımızın sermayede sahip olduklan paylarına göre; •%25 oranında bedelsiz hisselerini I nolu yeni pay alma kuponu ile •%75 oranında bedelli rüçhan haklarını ise 2 nolu yeni pay alma kuponu karşılığında kullanmalarına, 3) Bedelli rüçhan hakkının kullanım süresinin 8 Mart 1991 tarihinden başlayarak 29 Mart 1991 Cuma (dahil) günü saat 17.00'de sona ermesine, 4) Artırımın nakit kısmını teşkil eden TL 75.OOO.OOO.OOO.-'lık kısmı dolayısıyla rüçhan hakkını kullanmak isteyen Sayın Hissedarlarımızın süresi içinde iştirak taahhütnamelerini imza ve aynı zamanda taahhütlerinin tamamını ödemeleri aksi halde bu haklarını kullanmamış olan hissedarların rüçhan haklarının zail olacağına karar verilmistir. 5) Bu nedenle Sayın Hissedarlarımızın; •Yukarıdaki karar esasları dairesinde nakti artırım karşılığında yeniden ihraç edilecek hisselerden sermayedeki payları oranında taahhüt edecekleri hisse ve miktarları tespit etmeleri, •Gerekli iştirak taahhütnamesini imza ve aynı zamanda taahhüt edilen miktarın ödenmesi için (Rüçhan haklarını vekaleten kullanacakların noterden tanzim edilmiş vekaletname, tüzel kişilerin ise Yönetim Kurulu İştirak Kararları ve İmza Sirküleri ile) lstanbul'da Genel Müdürlük Gayrettepe binasında bulunan Genel Muhasebe Müdürlüğü ile Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Denizlijzmir, Mersin Şubelerimize en geç 29 Mart 1991 Cuma günü saat 17.00'ye kadar müracaat etmeleri aksi halde rüçhan haklarının zail olacağı arz ve ilan olunur. ^DIŞBAIMK DtSBANK B.r T Ü R K İ V B ft« Kurulujuöu