Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 7 MAKT 1991
199O'lı Yıllarda Kadın
Göodemi
Temel hak ve özgürlükleri, yanlış yöntem ve uygulamalara araç
kılınamayacakları birer erek olarak benimsemek, içselleştirmek,
yaygınlaştırmak sonra da somutlaştırmak, yani yaşama geçirmek,
gerçek anlamında liberal, demokrat ve laik olanların görevidir.
Prof. Dr. NECLA ARAT 7. Ü. Kadın Sorunları Araştırma
ve Uygulama Merkezi Müdürü
199O'lı yıllarda toplumumuz kadınlarının
gündeminde laiklik, kadın haklan ve demok-
rasi eşit ağırlıklı yerlerinı koruyor. Bu neden-
le, "Gerçekten laik, demokrat, insan hak ve
özgürlüklerinden yana olmak, ne demektir?"
sorusunun anlamı da önemi de çok büyük.
1975-1985 yıllan arasındaki Kadın On Yılı-
nın tüm dünya kadınlanna yaşamın niteliği-
ni dcğiştirip geliştirecek ilke ve öıçütleri içeren
yeni ufuklar açtığını hepimiz biliyoruz.
Kadinlar, bu on yıl boyunca eşitlik ve iler-
lemelerini engelleyen yeniden - uretim ve üre-
tim rolleri, siyasal, ekonomik, toplumsal,
kültürel, yasal, egitsel ve dinsel engelleyici ko-
şullara ilişkin bir bilinçlenme ve aydınlanma
sürecini yaşadılar. Ekonomik açıdan sömurül-
melerini, ulusal, bölgesel ve uluslararası dü-
zeylerdeki eşitsiz konumlanru sorguladüar. Bu
eşitsizliğin ulkelerin çoğunda kitlesel yoksul-
luktan doğduğunu, hakça olmayan uluslara-
rası ekonomik ilişkilerin ürünü olan
azgelişmişlikten kaynaklandığını ve cinsiyete
dayalı aynmcılık yüzünden daha da kötüleş-
tiğini belgelediler.
Dunya kadmlan 9O'lı yıllarda artık eşit ol-
mayı, eşitlik, gelişme ve banşa giden yolda ön-
culük etmeyi istiyorlar. Bu amaçları
gerçekleştirecek siyasal iradeyi oluşturmada
güçlü bir rol oynamalan ve böİünmemeleri ge-
rektiğini de biliyorlar. En can alıcı noktayı,
her türden değişim ve gelişmenin siyasal ira-
deye dayandığı gerçeğini yaşayarak Öğrendi-
]er.
Dışlamalara karşı olmak gerek
Bu deneyim, 2000'li yıllara uzanan on yıl-
lık sıireyi eşitlik, hakkaniyet ve adalete daya-
lı yeni bir ekonomik, toplumsal ve siyasal
yapılanma dönemi olarak programlamaları-
na yol açtı. Bu programlannı gerçekleştirmek-
te önemli rol oynayacak olan yapısal ve
tutumsal değişiklikleri ise siyasal yaşam, ka-
mu yaşamı, vatandaşbk, eğitim, çalışma, sağ-
lık, ekonomik ve toplumsal yaşam, evlilik ve
aile hukuku ve kırsal kesim kadınlarının so-
runlanyla ilgili 30 maddelik bir kadın hakla-
n bildirisi olan "Kadınlara Karşı Her Tiirlü
Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası
Sözleşmesi" ile dile getirdiler.
Bu sozleşmenin temel kavramı olan "kadın-
lara karşı aynm" deyimi, kadınların medeni
durumlanna bakılmakstzın kadın ile erkek
eşitliğine dayalı olarak, tüm insan haklannın
ve temel özgürluklerin tamnmasını, kullanıl-
masım ve bunlardan yararlanılmasını engel-
leyen ya da ortadan kaldıran ya da bunu
amaçlayan ve cinsiyete bağlı olarak yapılan
herhangi bir aynm, dışlama ve sınıriama" an-
lamına geliyor. Bu türden bir aynmcılık, din-
sel, cinsiyetçi ya da siyasal aynmcılık olabilir.
tşte "aynmcılığa karşı olmak" bu bağlam-
da dinsel, cinsiyetçi ya da siyasal engelleme,
aynm ve dışlamalara karşı olmak demektir.
Insanlan giysilerine göre, "Müslüman",
"Müslüman - olmayan" diye ayırmak, din-
sel aynmcüıkür. Bir kadım, birey, vatandaş
ya da kişi olarak değil de yalmzca "bir koca-
nın eşi" olarak görmek, cinsiyetçi ayruncılık-
ür. "Bir kadırun pesinden mi gideceğiz" diyen
cinsiyetçi-aynmcı, tutucu politikalara destek
verir gibi görünen bir tutumla kim olursa ol-
sun, herhangi bir kişinin seçme ve seçilme
hakkını engellemek, siyasal aynmcılıktır.
Laiklikten, kadın haklarından ve demok-
rasiden yana olanlar, temel hak, özgurlük ve
ilkeleri tutarlı bir biçimde savunmak, bunu
yaparken de kişisel tercih, sempati ve antipa-
tilerini bir yana bırakmak zorundadırJar. Yan-
lış yöntem ve uygulamalar, ilkelerin feda
edilmesine gerekçe olarak gösterilemeyeceği
gibi bu türden uygulamalar var diye ilkeler-
den ve ilkelerin savunulmasından vazgeçile-
mez.
"Gerçekten laik, demokrat, insan hak ve
özgürlüklerinden yana olmak" demek her tür-
den aynmcılığa karşı olmak demektir.
Temel hak ve özgürlükleri, yanhş yöntem
ve uygulamalara araç kılınamayacaklan birer
erek olarak benimsemek, içselleştirmek, yay-
gınlaştırmak sonra da somutlaştırmak, yani
yaşama geçirmek, gerçek anlamında liberal,
demokrat ve laik olanların ödevidir.
Sonuç
Toplumumuz kadınlan, laikliği, kadın hak-
larmı ve demokrasiyi bir bütünün ayrılmaz
parçalan olarak görmekte ve savunmaktadır-
lar. Yanlış yöntem ve uygulamalara verilecek
en etkili ve demokratik yanıtın ise ulke gün-
demini bulandıracak, kadın dayanışmasını
sarsacak söylentiler üretmek yerine, oylarını
sağlam, güvenilir ve ilkelere uyan yöntem ve
uygulamalardan yana kullanmak olduğunu
bilmektedirler.
Amaç, aynmcılıkların ortadan kalktığı,
eşitlik, banş, sevgi ve sağduyunun egemen ol-
duğu bir toplumsal dönüşümu, ilkelerden
ödün vermeden ve erdemli politik yöntemler
aracılığıyla hep birlikte gerçekleştirmektir.
Türkiye'de ve dünyada 9O'lı yıllann kadın
gündeminde partiler içi ya da partilerarası kı-
sır siyasal çekişmeler değil, özlenen ve amaç-
lanan yeni yapılanmaya eşit katkıda bulunup
siyasal ve kamusal yaşamda, her düzeyde eşit
hak, yetki ve sorumluluklara ulaşmak vardır.
PENCERE
EVET/HAyiR
OKT^AKBAL
Demokrasiyi Kurmanın
Tek Yolu..."12 Eylül rejimine karşı olan tüm partiler önümüzdeki se-
çimlerde sayın Baştürk'ün önerdiği biçimde bir seçim koa-
lisyonu oluşturmalıdır. Sosyalist Bırlik Partisi olarak biz bir
adım daha ileri giderek bu seçim koalisyonunun yalnız sol
partilerle sınırlı tutulmayip, 12 Eylül'e karşı ve demokrasinin
temel kurallarına bağlı DYP, RP ve diğer sağ partilere de açık
olmasından yanayız"
Sık sık yinelediğim bir konu bu. 12 Eylül Anayasası'nı ve
ona bağlı tüm yasaları beğenmeyenler, hepsinin en kısa sü-
rede değişmesinı ısteyenler, demokratik hakların, özgürluk-
lerin sağlam biçimde bu toplumda yerleşmesini özleyenler
insan haklarını çağdaş uygarlığm gerektirdiğı koşullara ka-
vuşturmanın gerekliliğıne ınananlar, birlikte bir siyasa ızle-
melidirler. Konuşmacı ya da ızleyıcı olarak gıttığım paneller-
de, forumlarda ıktidar partisi dışındakı tüm politikacılar, ya-
zarlar, aydınlar, bilim adamları durmaksızın bu temel sorun-
ları dile getirirler: İnsan haklan, demokrasi, özgurlük!..
Kbnuşmak, yazmak kolay! Kendimize bir çeşıt doyum sağ-
lıyoruz böyiece! Dinleyenler alkışlıyor, bu konularda her söy-
lenene katılıyor, sonra konuşanlar, dinleyıciler evlerine gidi-
yor! Bir dahaki panelde yine aynı konulan konuşmak ya da
dinlemek üzere!..
Bütün bunları gerçekleştirmenin tek yolu -daha doğrusu
(Arkaa 14. Say/ada)
Neden Banş, Niçin Dostluk?.
İSMET KEMAL KARADAYI
Şunu biliyoruz ve bilmeliyiz: Değişerek
günümüze dek uzarruş yurt ve dünya sonın-
lan, bir yandan insana, çağa, usa, uygun ve
yatkın olanlar ele alınmah, öte yandan ge-
nel ve herkes için geçerli sosyo-ekonomik,
sosyo- politik ölçütlerde değerlendiıilmeli-
dir.
Uzay ve "uzayh" bir yana, dünya bilin-
cini, dünyalı düşüncesini kullanan tek var-
lık, dünya canlısı da diyebileceğimiz insan-
dır.
Ve insanlar insanlara sahip çıkıyorlarsa
bu, yaşanılan dunyada hem başka insanlar
bulunduğu hem de bir arada yaşama gerek-
sinmeleri ve zorunluluklannın doğurduğu
insan haklanna saygıdan kaynaklanmakta-
dır.
Biliyoruz, bilmeliyiz: İnsan yaşammın
içinde gereksinmeler var, çelişkiler var, tep-
kiler var; deneyler, bekleyişler, içgudüler,
yansımalar, çatışmalar; tüm bu konularda
tüzel yaklaşımlar, anlaşmalar, üleşimler, sı-
mrlamalar var...
tnsancıl çabalar, bilimsel düzenlemeler,
tamamlayıcı kuruluşlar, etkin örgütlenme-
ler ve "eşit özgur haklı" davranışlarla "mut-
lu sonuç^'lar için sürekli aranışlar, buluşlar,
iletişimler, gelişmeler de söz konusu...
lşte sorunların çözümü, insanın, insan-
ların bu isteklerine, gereksinmelerine, iyini-
yetlerine ve yeteneklerine bağlıdır.
•
Hani, öğretilerle, eğitimlerle donatıhp
güçlendirilerek gerçekten de insana uygun
duşen nelerin yapılacağı soruluyorsa şunu
derim:
"Belkı"si yok, bence, insana en uygun ya-
pılar, bireyı ve toplumu oluşturan var oluş-
taki ulusal ve de uluslararası onurlu, haklı
yaşama isteklerinden, bir de o isteğin "dost-
ca"lıklara, banşık dunnalara yönelişinden;
kurumlaşmış dostluklar ve banşlann, insanı
insan anlamında yucelterek ötekı canlılara
göre açıkça, kesin ayırt etme algısına ulaş-
tınlmasında kurulur, öyle sağlanır. Oralarda
çunku, "düşmanlıklar, savaşlar" değil,
"dostluklar, banşlar"dır önde gelen...
•
Ulusal, uluslararası yaşamaların düzen-
liliğini yapıp zorlamış yasa uygulanırlıkla-
rındaki doğrulan, yanlışlan çoğaltacak ya
da azaltacak olan nedir peki?
Yöntemler toplum yapılarına, gelişim
gerçeklerine... Yönetimler insana ve çağa
ilişkin gereksınmelere, gereklere... Uygula-
yıcılar da dürüst, yetişkin kapasitelere uyu-
yorlarsa, oralarda hep yanlışlar kol gezer,
doğrular susar, siner.
öyle ise yöntemler, yönetimler, uygula-
yıcılar çok iyi seçilmeli; insanlann birbir-
lerini tanımalan, birbirlerine guven duyma-
lan kesinlikle sağlanmahdır. Nesnel, bilim-
sel, genel olarak tüm dağınmcı, özgürlük-
çü, laik uygulama alan ve olanaklan ara-
nıp bulunmahdır. Hakçalık, halkçahğa, in-
sancahğa bağlanarak, "yaşama-yaşatma
haklan" ustlenilmeli ve gerçekleştırilmelı-
dir. Çıkarcı, sömürgen sergiler ve zorbahk-
lara, her turdeki işkencelere son verilmelidir.
*
Banş dostluktur. Dostluk ise insanlık!..
Bunların evrensele ulaşışı, ancak onu bu-
lup yaratan, isteyip uygulayan insanla, in-
sanlıkla olasıdır, öyle olacaktır..
Banşın bulunmadığı yerde dostluk, dost-
luğun bulunmadığı yerde banş yoktur. Ve
banşın, dostluğun ilkeleri bilınmektedir.
Yun için, dünya için sevgi-saygı temelı-
ne dayalı sürekli banşlar, hamuru sevgi ve
saygıdan oluşmuş gerçek 'dostluk'larla sağ-
lanır. Böylece insanlar birbirlerinı daha iyi
tanırlar, birbirlerine daha çok güven duyar-
lar.
Ulusal, uluslararası mutluluk kuruluşla-
rına, o mutlu kurtuluşlara bu yollarla varı-
lır, inanıyorum, bu yolla vanlacaktır.
Saddam, Özal, İnönü
ve Tuba Ağacı...
inönü, Saddamcı imiş...
Kim söylüyor bunu?
Özal!..
Manisa'da konuşmuş Sayın Özal, "Ûlkemizde gizli açık
Saddamcılar var. Sırf özal'a düşmanlık yapalım diye bcyte ya-
panlar var. Ana muhalefet lideri de farklı bir şey yapmadı" de-
miş; DYP liderıne de vermiş veriştirmiş...
•
İnönü, Saddamcı olabilir mi? Kim inanır böyle yapay bir
suçlamaya, kim kulak asar?
Ama, anayasa geregi tarafsız" olması gereken "sonımsuz"
cumhurbaşkanı.Türkiye Cumhuriyeti'nin ana muhalefet Itde-
rini Saddamcılıkla suçlarsa, bu bir gösterge sayılabilir; çün-
kü Çankaya'da oturan kişinin bu kadar saçma bir suçlamayı
yaçabilmesi, ağır bir bunalımın dışavurumudur.
Özal, Cumhurbaşkanı seçıldiğınden bu yana siyasal ikti-
darın başı gibi davranıyor.
Peki, gücünü nereden alıyor?
•
Özal'ın anayasa rejimini "tağyir" edebılmesi, kanun dev-
letini çiğnemesi bir "sivil darbe"d\ı Bu darbenin ardında üç
güçlü destek var:
ANAP Meclis Grubu...
Büyük sermaye...
Amerika...
Üç destek birbirine kenetlenmiş. Türkiye'nin büyük serma-
yesi gözlerini Beyaz Saray'a çevirmiş, ANAP Meclis Grubu1
nun halk kesiminde desteği erimiş; 1992'ye kadar Özal ne
derse desın, ANAP milletvekilı ısteneni yapacak duruma düş-
müş. Vaşington'da da Bush, özal marifetiyle Türkiye'yi iste-
diği gibi çekip çevirmek fırsatını neden kullanmasın?..
Demek kı Özal'ın hiç de azımsanmayacak destek güçleri
devrededir.
•
Türkiye'de bugün yürürlükteki rejim gayri meşrudur; ama,
sineye çekiliyor.
Neden?
Toplumsal bilınçte bir uzlasma gerçekleşti; iktidar gayri
meşru yollara ne kadar saparsa sapsın, muhalefet, vasalar
çerçevesinde muhalefet yapmaya kararlıdır; Özal'ı Amerika
tutuyor; ne olursa olsun, halkın demokratik bilinci de iktida-
rın bir seçimle değiştirılmesinden yanadır. Geçenlerde DYP
lideri ne dedi:
— Eğer seçimle iktidan değiştiremezsek, daha elli yıl de-
mokrasiyi kuramayız.
Özal, bu dengeleri bildiğinden "ANAP Meclis Gru6u"na da-
yanarak alabildiğine oynuyor oyununu; Ortadoğu'yu yeniden
düzenleyecek olan "tek süper güç"e her istediğini sunarak
gayri meşru yönetime hız vermekte gözü karadır. Bölgede,
Amerika'nın "askeri taşeronu, ileri karakolu, atlama tahtası"
olacak bir Türkiye'nin Vaşington'un gözünde tutulan adamı
kim?
Yerlı büyük sermayenin patronları da iç ve dış dengeleri
izliyorlar; olaylara Bush ve Özal'ın gözlüğüyle bakıyorlar; ka-
nun düzeni çığnenmiş, hukukun üstünlüğü ilkesi ayaklar al-
tına alınmış, anayasa bir kenara itilmiş, umurlarında değildir.
*
Özal, ana muhalefet lıderine saldırıyor:
— Saddamcı!..
Suçlama gülünç, ama özal ne yapmak istiyor? Semra
(Arkası 17. Sayfada)
•- tı t *•<• p f f
* | >**
Demirdokiim Yıtkili Satıtılar l.isttsi
Demirdöküm'le avantaj yine sizde!
Taksit Sistemi
Adapazan
i.uramHuh Td ]4 9M
TnöıksTttnöî
Adıyamın
Mvoa
ijıınKljp MabTd 1I«S1
E. MılM Td 53TO
Akuny
L^ıTKaıwTrt 1*4
Amatya
Ejrjem T»x"T Td I*î
AnUr»
Fjrw IJÜSn Td 2« &* i6
tsialtTk: Td *^"V) ^
Epv UdStıTd \m#f
Bn» ^-> Td 12b t o r
ftnmsiiı *-i Td ) W 39 T)
F«h!isTurTı Td IW ıı. "1
MrsiA) Td !W18<h
bı Miihnd»!* Td .1* U ^2
SuerPazüd Td H6SI =»
Mnai K> Tel MSM«
^rtntfurt 4^ Td ]K2 H^21J
\kvuz insUdîö Td U.'Olt*
AFfllMhrUdSlı Td i r M U
Has^ıp»f Ş Td U~ 4" 2b
l llteoy TK Td 220 40 H9
KalsnnA5 Td Z&X&
bfdTr Td 2 T ? 2 3
ncjann K£jl Sıı Td 311 91 *
haatasM Td 11! 2»4R
(tokUlJı Td Ml'.>m
EtfTfcUtSoTd 112 3461
öaK#mşTd mmn
ll**ov T». Td 1K33 24
OUIWİ1 $ Td *2-J ÛH î^
FııniıTk \.s Td 112 44 22
Eranütüıi Tr l l l d i
Dumjr TR Ljdjc Td 124 10 52
E * Ffc» UdŞo Trt 3f» 13 20
Dtyutakır
SanrsTd 2rt»5
4d(C»skjTd 12MO
UJrae
Fıof Tt 4.5 Td I rr
Eniocan
BakıojÖ- TK » Tct 1 "44
Erzanım
PaanrrudJtTd 1^<4
Omslnj.Tic\.>Td 1 « »
TMralTıCLid» Td 12335
Kortnw TILJKI Tr 1I1J1
Esklşchlr
Pımuk Tnırr Td lı»4
ETTBJAİ Td 11 ^2
HfT H Tr 4.5 Td HP*J
Gutıntrp
K M » A İ - d H « 4 5
ftj>T2 TK3CC! Td 11 H e
A d i K M ^ n T d 1120>
fcmiHİı \$ Td 'f-24 01
HanMemA 4> Tri IU104
EmırtunetTd H) Tr
Gtrnan
UTl)W<>cuftTd 1142
Gimifhanc
VmilpMUl Td , n
H*kkwi
Soı Kardpsfcr T4 lor
H«»y
O?FJd0I»Td « 6 -
EmMlTıcİtoe^ı Td 1*»3
Otifjnlmüıi* Td 3 T »
bpartt
OılnsfcllSo Td-IUT
\jpKJnTi 4.» Td 12S4Ö
F *m Trt K * Vı Td 13*5
IsunİMl
Inna IreMalz-d Vn V!T
> «ninrı Tv^m Td V« » V
twjıhu Ifc«v5i Td 5«O p P
l>Erlü»Td.l~5-m
tımlr
Tavıs4,> Td 220009
Gam<OJ«Td 1155 «9
KaW M
-ı*Td »<*>-*
TenwkA5 Td 13101*»
İ2rmrT
«usA4 Td 13 2913
On»Ud)llTd H46 24
lüüaTt» Td 14 195<
Ka,-ö}A> Td 31 «-4
O!OKbjO^^ntat Td 135990
Kahraauııaurmf
PunbS Kun BLt Td 23"25
O o l r n m T d 122H5
Karaauı
l i l v r t r K d ! * Td 2211
Kın
BrikKdlSlLTdllX
luuaom
toBTjeıjn Td 1126
KıyKri
Poa|OlJ>iTt4.; Td 1132 20
Temylt TK 3*^ Td 11 31 24
ij<*ıiuklnsMılıTd u 13 3.1
U * t u A ) Td Iİ2244
KAXOfthıTı3ıvtTd II 16S4
nn»»TıcaıoT
rf 11 "331
l nran Torel Td 11^)03
L\-aıtos Tam Td 12 4" ~1
lilurtar 44 Tft I' 11 0t>
Kınkkak
Mu*ıreD«u)<ıTd 141W
Kııtdılr
Lrvea Kahadavı Td llttfb
IngTaınTe IUI4
t Td 18121
TH 11195
Bir Demirdöküm sahibi olmak
her zaman sağlam bir yatırımdır.
Üstelik şimdi çok akılcı...
Çünkü size özel; sizin maddi
olanaklannıza göre belirlenecek
taksit sistemini şimdi
Demirdöküm sunuyor!
Gidin en yakınınızdaki Demirdöküm
Yetkili Satıcısına, ihtiyacmız olan
ürünü seçin, ödeme planınızı
birlikte yapın.
Şimdi Demirdöküm almanın
tam zcımanı!
Fırsatı hemen değerlendirin.
Demirdöküm Kat Kaloriferi
• Turkıye'rıın en çok satan markası
• Dokme dılımlı kazanı doğalgaza nyitmln
Cıhazımza "Doğalgaza Dotıuşum Belgesı" ile
birlikte sahtp olııyorsunnz
• On ısıtıcüı bnilornyle yakitı yüksek venmle
\ akıyor
• Kapalı genleşme deposu cıhazın kendı
içinde ek testsat gerektınnıyor.
• Uzman leyaygın sentsı Türkiye'nin beryerinde.
• "Guven Sözleşmesi" ıtygulamasıyla kat
kaloriferintzin periyodık bakımı gerçekleştirıliyor
• 7 m.ye kadarpanel radyatörde de aynı
taksit kolaylığt var
Demirdöküm Hidrofor
• En ust kata da en alttakı kadar basınçh su sağhyor,
guçhı, ekonomik
• Kuçıık boyutlan ile ber yere uygun, pratık
kullammh
• Sessiz. santrifuj pompalı.
• Apartmanlar, oteller, sıteler, ış hanlan, yazlık , kışlık
evler, işyerlert.. en getııs kullanım alanına sahıp
Demirdöküm Kalorifer Kazanı
• Ilen teknolojı ile ııretilıyor
• Dokme dılımlı, ıızun omurlıı. Doğalgazla da stvı
yakıtla daguvenle kullanüır
• Duvar deldırmez; dilim dılım taşınır, kolayca monte
edılır
• Bııtun Demirdöküm lergıbi Dogalgaz ve Isı
Danısma Merkezlennın ucretsiz danısmanlık
hizmetmden yararlanır, ıhtıyacınıza en u)"gun
çozumlere ulaştrsıyıız.
Demirdöküm
y c Td 1U2B»
GotaıkrrSuTd 310Tİ4
Bjkıno(kı » Td 1,1-*0C
^kdrTiL Td "1 44 36
Krfdlkogu Th Td W bl >T
GallUd Td 11HU5
GokdmrTn Td 3I0TO2
noJuTt Td IISMB
Tral»<5 Td 131 « 0 0
Kavtıaf! Tc u d » Td. 29012 12
Aftur 4_Ş Td 229 91 91
Tdr ffK Md Sjn. Td 2T \2 «0
Kjvalns*M2^ Td 1318011
B^^boghj iuAjo. Td ıffil
K<iia(!isTcTd:2T)109S
4fcan üd
T
H 5911>5 26
To 554 52<T
: 134*42
bnsıs A^ Td 5^1 M 4h
OonJiTıKoflio Td.5Tl 62^6
Pulıvat#jlns Td VI TIOO
Oon Oüak «: Otı Td T>\ 13 V,
Ksn Ud-5<ı Td 1669124
•tıc^nMuH} Tel 1^ P «
ABıBKSau\.> Tel .5*62 50
bıaııAİTd 1^25100
K0(t2)*STd 161 (H 16
Kocadl
^ıpiasA^ Tet 115300
^dKİonrio So Td 11 42 22
Konya
UnklaVjtL Td 1I"244
Vnılbl>a0u So Td. 112913
vHol 50 Td 12^"
Yıotıojiu üdSo Td 31061
IBvaılaTöısaTd 11TT
TtkmlcTd 34*51
4JpıITıcA 5 Td 5*i Û21T
GenelMudurluk Murbasan Sok Koza I<, Merke/ı C Blok Kat 11 12 Baimumcu 8CT00 ISTANBIL Faks (1) FS 59 63
Dogalgaz ve 1si Danışma Merkezlen htanbul (1) 5-l2 00 08 ^83 92 2ı Ankara(-i) 16"" İT ^r 118 21 00
tzmir ( 51 ) 22 02 61 Bursa. ( 24 ) 23 10 49 Samsıtn. I 36) 15 10 52
Genel Satıcı Merke/ Tıc A!j 'Ialat Pd>a Cad Harmanu J>ok Daru>iataka To/an Iş Hanı No 4 Le\ent 80640 ISTA> Bl L
Td ( 1) T9 2~ 20 r Hat) Faks (1) F 9 2" 29
Ankara Bolge Mudurluğu Tel (4 ) 125 43 20 22 Faks. (4) 1 W 0 4 ı
Aniatr*
4kPaA.Ş Td 12^621
bt.44.Td 124999
AsıoTcknlTd 11320
Artrta
Aydıo
h-TcTcbıljlL Td 12W»
Td 5» 28»
1 aean A^ Td 166 ]6 02
laVıpıTaıHTd36C "996
Cr*-re Tıc A> Td 1*41 15
Onuriaaş>apı\i Td 5"^5O
D«n»nUf»Maİ2 Td 555 12 P
1in *taJ UlSlı Trt 5«4 01 *
I««r™*fcjı iı Td 1306041
KöÇBîAŞ Tet h l M 14
Dano Pmara)W 149 40»
Muhmm GLB» Td 154^866
OuUır 1 ıp,» Td W 63 »
S«ıYıpıTı:4.ŞTcH4933»
Bıhkrskr
Tı-knıkiaTd 1
Snkol A.» Td: 12335
<jnax, KŞ Td 18«l
Mngöl
>3EKii*15o Td 1440139
>a«o*.5Td 144 0005
MdaıiarASTd I5B4661
Bcoısoftiu Td. 150 2» 95
EraıgufclUd Td M44204
Ha* VJı RÛIII 50 Td 155 5* 32
toW!İC<a5ü Td I52M "1
Mefamel Dv^n Td-144 01 8b
Bidb
H*n Rıza OJuftlnTd 1 Cr
Bolo
[»«uslın-ıASTd 'I»"
FjndcT-njTrt I « *
Itısapojtiıj >ap. \J Td 111"
Bardar
[(urTutaTo Td 1294
Bana
Burafiz ^ Tel 22 24 00
4JomTic VS Td MH0T
L^lanT«:45 Td2b"2T
[\Tjr \^ Te* 21 * > r
5ofcıToreıTd 149 3159
GuranlırUc Td 145 "3 34
O*dı IID Mfe 4J Td «3
lûuhyl
ZarunTıKo»* Td 23145
GurianTfcüdîoTd 22049
Mabuya
*drm»r; Tcod Td 11301
GuvaıbTaıdTd 13904
FocTı U d » T d 22 533
Halcplodlu Tr Td 12 "34
GunesTic Tek 1128
Mardin
^« TnarelTd 1114
Mcnln
4hdulıf M(h>ık Td 12 T
>apı tic Kci 511 Td 14 219
4vd« Muleıdriık Td 119(2
^»une\ *m Muh Td 51 445
3*1 Trt 25 24£
5a Td 611«
Ncrıelıir
«les Hdl » Td 1124
Ordı
Okov >jp, Vk Td: 11 002
kmuıhın \apı * . Td. 14900
Samsan
Kodî \> Td 138 000
•«11PB4.S Tetlll 32*
Caıpr IJTS Ud 5t Td IV1B4
AJıOiui Td 132 »4
ÜAes Td 111 180
Slnop
Ittr^â^, y, Td 294'
SİTM
Her I3 loj Tt Td II970
lial Kdl ÜL Td. 12940
Ş.LVfa
Oal T a m Td 11138
Enn Llû Tel 363 '2 Ih
Virttziar^n A.} Td «5 5042
U*ÜS üd •< ı Td 335 Ih 2H
Kur^ıpıMlz ASTd VHOTÎ4
Tao-ilar 4 ^ T<*
ç
"8 1120
P*İB^> Td 1665*»*
n Td 3t*12|5
4lîU( ^ jpı Ual/ TK Td 21
VMk TK A s Td 14 * W
yiiTm^ Tet 4> Td 22 *
* M r üd Tel 20 >ı 11
UanTnTd 12«1
lnfı-i TK Ttl !2h*
Çaoakkak
Avücı^ifi tnj Td 4SM
Çankın
FJıtrJT. Td 1421
Çornn
M4>ık'n».>bt:Td 1I1KV
KjnSidnüar 4> Td Î2"V>
Deniıll
\urra Tc 4; Td ITIOO *C
TdtrnRiUı üd •* Td 35295 22
BahuTt A5 T e l l - 5 r - !
i-fkm Tn TH 359 3~ 14
< uleı \^> Td 584 <k 33
tr Üd :*ı Tel 554 29 30
. Tc 555*^0
iüKm«uTd 161-3»
nurranluva 3 i Td 354 2 M
iifiur Is. Td 552 01 ~
O M i m H ) Td 315 «32
< uriunfar4i Te- 313 1*60
M Kauktılluk^ Td 3 H 4 4 *
FJureı Tn Xnl Nı ~"d 3312* »
<r±TK3tcTt.l İ13 54 ~
Vc VaT^Muh Td l(*4
m<l«OuH-ı».Td t-it-
İMMahTtSjTd -«2H2 51
Td 12 401
TıretlTiutel Td 12 2S6
Tokal
4-danudu\*oh Tr 2Vı2
rnbzoa
indrtas TK Ai- Td to 205
•<rraTic Td «3 V»
ftelav Ud S<ı Td 15 428
Tmccli
Fen$T«rw Td 1500
Uaık
Isıiiuı TKjnl Td <lf«
Van
Tann HaydKnÖu Td V 520
-oirrtJeıTt Td l"419
Toıjaı
lunıcuTıcaın Td 16 H
İSUS Inş Tıı A> Td 4H9H
>ii*jotırs Td 1031
ZongaMak
H timu Kol » Td 12 J*l
•ormedtTr» st Td 14^6t
F-«^ Khıt [Al & Te 62 936
HJİT.I«JU Tr-aıtT Td 1292
Erarl-^ ud 51, Tti 13^02
r tfvkjpııjtlu UA Td 1266