Catalog

27 ŞUBAT 1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURÎYET/7 SERGI 'Memleket Manzaraları' • tSTANBUL (AA) — Ressam Bünyamin Kara'nın "MemJeket Manzaralan" adlı ikinci kişisel sergisi, Çemberlitaş Fırat Kültür Merkezi Sanat Galerisi'nde açıidı. 9 marta dek açık kalacak sergide, sanatçının orta Karadeniz bölürnü kır manzaralannı konu alan 30 adet yağhboya tablosu yer alıyor. Türkiye Güzel Sanat Eserleri Sahipleri Meslek Birliği ve Ankara Sanatçılar Derneği üyesi olan ve halen Özel Üsküdar Fazilet Erkek Lisesi'nde resim öğretmenliği görevini sürdüren ressam Bünyamin Kara, peyzaj ağırhklı konulan daha çok klasik ile empresyonizm arası kendine has bir üslupla yorumlayan çahşmalanyla tanınıyor. \aratddığı ortanıda resim • Kültür Servisi — Ressam Orhan Taylan'ın "Atölye Sergisi" 1-15 mart tarihleri arasında sanatçının (Aslanyatağı sokak, 13/6, Jones Apt. Sıraselviler, Taksim) adresindeki atölyesinde gerçekleştirilecek. Taylan, lesimlerini ilk kez kendi atölyesinde sergiliyor. Atölye sergisi, "resim çalışmasını yaratıldığı ortamdan soyutlayıp bir menkul değere indirgemek yerine, çalışma süreci ile birlikte insani bir eylem olarak kavranabilir kılmayı" amaçuyor. Resim izleyicisinin yalruz bitmiş resmi değil, rcsmin ardındaki kişiliği ve özellikle de yaratıcılığın gizlerini merak düşüncesiyle düzenlenen sergide sanatçısın son bir yıllık çalışmalanndan desenler, eskizler ve yağlıboyalar günlük atölye düzeni içinde görülebilecek. SİNEMA Film-San'dan dava • İSTANBUL (AA) — Film Sanayii ve TOm Sanatçılan Güçlendirme Vakfı "Film-San", hakaret gerekçesiyle 6 meslek kuruluşu hakkında dava açtı. Film-San'dan yapılan yaalı açıklamada, SE—SAM, Fl—YAP, SO— DER, FİLM—YÖN, SİNEKAM—DER ve Istanbul Ticaret Odası Filmciler Meslek Komitesi'nce, 6 Mart 1990 tarihinde kamuoyuna yapılan yazılı açıklamada, hakarete uğradıkları ileri sürüldü. Film-San'ın açıklamasında, Kültür Bakanlığı'nm maddi desteğinin engellenmesinı sağlamak amacıyla bazı bakanlıklara yazılar yazarak sanatçüarın kaderleriyle oynayan ve vakfı küçük düşürücü ifadeler kullandıklan ileri sürülen meslek kuruluşlannın yöneticileri Memduh Ün, Türker Inanoğlu, Türkân Şoray, Tanju Gürsu, Zeki Alasya ve arkadaşları hakkında Şişli 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın yann görüleceği bildirildi. TİYATRO ABTden TBMM'ye yürüyüş • KiUtiir Servisi — Ankara Birlik Tiyatrosu'nun "çok yasakk" oyunu "Pir Sultan Abdal"la ilgili olarak dün oyunun yazarı Erol Toy ve ABT yönetici ve oyuncularınm katıldığı bir toplantı düzenlendi. Erol Toy yaptığı konuşmada, bu cuma günü ABT olarak Bolu- Ankara il sınırından başlayarak TBMM'ye bir yürüyüş yapacaklarını açıkladı. Toy, saat 10.00'da başlayacak yürüyüşün, çeşitli il valiliklerince getirilen yasak kararlarında temel alınan 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu'nun 8/D maddesinin ve anayasaya, hukuka, bilim ve sanata aykırı ya da kısıtlayıcı maddelerinin yürürlükten kaldırılması amacıyla TBMM'ye bir dilekçe vermek için düzenleneceğini belirtti. Erol Toy, "Pir Sultan Abdal" basında yalnızca polisiye olay olarak yer aldı. Henüz sanat çevrelerinin ilgisini çekmedı. Belki bu yürüyüşle çeker" dedi. DERĞT Kırmızı Fare'nin yeni sayısı • Kültür Servisi — 1990 yıh nisan ayında yayın hayatına başlayan "Kırmızı Fare Çocuklar !çin Edebiyat Dergisi"nin üçüncü ve dördüncü sayılan çıktı. 8-12 yaş grubundaki çocuklara edebi metinler sunmak amacıyla hazırlanan derginin üçüncü sayısında Cahit Külebi'nin "Rüzgâr" adlı şiiri, Gianni Rodari'nin "Bay Fallaninna" ve Lucretia Hale'in "Peterkinler Akıllanmaya Çalışıyorlar" adlı öyküleri yer alıyor. 1990 Kırmızı Fare Çocuk Edebiyatı Ödülü'nü alan Dilek Aykul Bishku'nun bir öyküsünün bulunduğu dergide ayrıca Mustafa Balel, Süleyman Bulut, Elvan Pektaş Deniz ve Melek Güngör'ün de birer öyküleri bulunuyor. MUZIK Fiıjz Aij Lontano Topluluğu Türk ve tngiliz kadın bestecilerin yapıtlarını seslendirdi Kadııı bestecîler şenliğiBir tür mini çağdaş miizik festivali niteliğindeki konserlerde 5 Türk ve 5 Ingiliz kadın bestecinin yapıtları tanıtıldı. Odaline de la Martinez, kısa adıyla Chachi (Çaci okunuyor) Küba'dan 9 ya- şındayken ayrümak zorunda kalmış. "Baüsta'yı da Castro'yu da Amerikalı- lar yarattı. Sonra da yarattıkları bu ya- ratddan yok ctmcye çâlıştılar. Amerika'- nın yaniış politikalan yüzünden binler- ce Kübalı öldü, binlercesi de anavatan- lannı terke zorlandılar. Ne var ki Ame- rikalıiar Kübahlara ihanet ettiklerinin bi- Uocindeydiler ve oulara başka yabancı- lara göstermedikleri kadar kocmk actı- lar, yer gösterdikr. Nanköriflk etmek is- teraem, bana çok iyi bir egitim sundu Amerika. Bugün getdiğim yeri onlara borcJayıım, ama Kiibalı oldugumu da bir an bile unutmam ve içimdefaepva- tanımdaa ayrı olmanın acısıoı taşıyacagun" derken neşesinden, canlı- lığmdan, enerjisinden hiçbir şey yi- tirmiyor. Chachi'yi Amerikalılar Marshall bur- suyla tngiltere'ye gönderdiler. Krallık Müzik Akademisi'nde bestecilik ve pi- yano çalıştı. Guggenheim vb gibi burs- İar birbirini kovaladı. Bilgisayarla mü- zik üzerine doktora çalışması yaptı. 1976 yılında Krallık Müzik Akademisi'ndeki arkadaşlanndan bazılan ile Lontano'yu kurdu. Lontano 'uzaklardan'- demek. Chachi KUbaü, topluluğun çekirdek kadrosunun en eski üyesi flütçü Ingrid Cnlliford da Yeni Zelandah. Böylece uzaklardan gelenler kurdular Lontano'- yu. Lontano, çağdaş müziğe ve çağdaş bestecüere verdiği hizmetle benzer grup- lar arasında benzersiz. Kuruluşundan bu yana yüzün üzerinde eser ısmarlamış genç bestecüere, bir o kadar eserin de ilk calınışını gerçekleştirmiş Lontano Top- luluğu. Chachi ise Lontano'nun dışında da kendi başına ün kazanmakta. örneğin Albert Mall'da orkestra yöneten ilk ka- dın şef Chachi. 1989'da Londra'da So- BEN ARASIND BENZERSİ^ Kübalı müzîü" Odaline de Martinez tarafmdan 1976 kurulan Lontano Topluluğu, çağdaş bestecüere yer veren benzer topluluklar arasında benzersiz bir grup. uth Bank'ta Ednardo Mata ile gerçek- leştirdiği Latin Amerika Festivali'ne "Lontano"nun yanı sıra başka orkest- ralan da sözgelimi Londra Oda Senfo- ni Orkestrası, BBC Filarmoni Orkestra- sı, BBC Singers Korosu gibi topluluk- lan da yöneterek katıldı. Kuruluşundan bu yana Latin Ameri- ka, ABD ve Kanada, aynca Avrupa'nın her köşesinde konserler veren Lontano ilk kez Türkiye'ye geliyor, ama Chachi tstanbul'a daha önce de gelmişti. Dev- let Güzel Sanatlar Akademisi'nin ilk kez 1978'de düzenlediği Sanat Bayramı'mn açıhş konserini yönetmişti Chachi. O sı- ralar Türkiye'de esen çağdaş rüzgârlar sayesinde kemancı Göniü Gökdogan çağdaş Macar bestecisi Dnrko'nun "Turner Dhıstrations" adlı yapıtıni Chachi'nin batonu altında yorumlamış- tı. Chachi 13 yıl sonra yine tstanbul'da ve bu kez Cemal Reşit Rey Konser Sa- lonu tarafuıdan düzenlenen bu mini çağ- daş müzik festivali niteliğindeki etkin- likler zincirinin başmimarlanndan. Top- luluk, bir hafta süren provalar ve iki konserde beş Türk ve beş tngiliz kadın bestecisinin eserlerini Istanbullu müzik- severlere tanıttı. Hemen hepsi 1960 do- ğumlu olan Türk bestecileri Nihan Atay, Meliha Doguduyal ve Perihan Önder'- in eserlerinin dünyada ilk çalınışlan, Sı- dıka Ozdil ve Deniz Ulben'in eserlerinin ise Türkiye'de ilk çaünışı böylece gercek- leşmiş oldu. Lontano'nun genç Türk bestecilerinin eserlerini yorumlaması her şeyden önce bestecilerimizin morallerini yükseltme açısından çok yararh oldu. Onlara yeni bir hız, bol heves ve çalışma hırsı verdi. Şimdi tek isteğimiz Türkiye'deki yete- nekli, usta genç müzisyenlerin Lontano gibi usta bir topluJuk kurarak çağımızm eserlerini çalmak için savaş vermeleri. Genç Türk bestecilerinin eserlerini ta- nımanın yanı sıra Türk dinleyicisi, Eli- zabeth Lutyens (1906) ve FJisabeth Ma- conchy (1907) gibi yaşını başını almış tn- giliz kadın bestecilerini de ilk kez dinli- yordu. Daha genç kuşaktan Nicola Le Fanu (1947), Odaline de la Martinez (1949) ve Judith Weir'in (1954) eserle- rinde de daha önceki kuşakta gözlenen yoğun dramatizm, yoğun enerji biriki- mi, yoğun anlatım gücü dikkati çe- kiyordu. Sonuç olarak her iki konserde de bes- teciler, değişik renklerde, birbirlerinden farklı anlatım özellikleri ve farklı teknik- leriyle dinleyiciyi hiç sıkmadan, çağdaş dilin de en az geçmiş çağlann müzik dil- leri kadar anlaşılır, paylaşılır olduğunu kanıtladılar. Hem de Türk-lngiliz ayrı- mına girilmeden, insan ve kadın olma- nın ortak yanlarım taşıyarak ve aktara- rak gerçekleştirdiler bu birleşmeyi. Alexander Schwinck'in yönettiği İDSO ile viyolonselci Maria Kliegelçaldı Yılın kusursuz konserlerindenAlexander Schwinck'in yö- nettiği hafta sonu konserlerin- de (22-23 Şubat 1991) solist, çel- list Maria Kliegel'di. Ünlü Ma- car çellist Janos Starker'in öğ- rencisi olan, bir süre de Rostro- poviç ile çalışan Kliegel, ilk baş- ta sağlam, hatta biraz erkeksi ataklığı ile dikkatleri üzerine topluyor. Yanlış anlaşılmasın Kliegel çok hoş bir kadın, ama dinamik ve enerjik bir müzis- yen. Sanatçıyı bundan dört-beş yıl önce ttalyan Kültür Merke- zi'nin ufak, ama sevimli sahne- sinde dinlemiştik. O zamanlar henüz uzun yolun başındaydı Kliegel, fakat daha o günlerde bütün kaliteferiyle ileride büyük adımlar atacağının sinyallerini vermekteydi. Nitekim Kliegel'i bu yıl Istan- bul'da dinledi|imiz Bruneilo ve Rudhı gibi genç, bol ödüllfl vi- yolonselciler kuşağı ile aynı ka- ba koymamız gerekmekte. Ma- ria Kliegel İDSO eşliğinde Pyotr byiç Çaykovşki'nin "Bir Roko- ko Teması Üzerine Çeşitleme- ler" adlı birbirinden çekici bu- luşlarla işlenmiş, ancak her bir işlemede atlatılması hayli çetin zorluklar içeren, virtüoziteye ağırlık veren eserini seslendirdi. İDSO, gerek Maria Kliegel'e eşlik ederken gerek konserin ba- şında dinlediğimiz Berlioz'un Roma Karnavafa Uvertürü'nde, gerek konserin son eseri Dmitri Şostakovic'in op. 10, No. 1, Fa Minör Senfonisi'nde, birinci sı- nıf bir yorum çıkararak yılın hem eser seçimi, hem solist hem de orkestra ve şef uyumu açısın- dan en kusursuz konserlerinden birini gerçekleştirdi. Şostakoviç (1906-1975) 1. Senfonisi'ni 1926'da, yani he- nüz 20 yaşındayken bestelemiş- ti. Bu eser bir bakıma bir or- kesfra konçertosu idi sanki. Besteçi her bölümde keman so- Iistlerine, klarinet, obua, çello, piyano, trompet, hatta timpani- ye bile solo görevler dağıtmış ve orkestrayı "konçertant* 1 stil ve anlayış içinde duşünmüştü. Başta Yusuf Güler Aksöz ol- mak üzere orkestramızın tüm birinci sehpa elemanlan, Sosta- koviç'in onlara tanıdığı, kendi- ni sololarla gösterme olanağını en iyi şekilde değerlendirdiler. Mozart plaklan 'mevzuat kurbanı 9 Mozart'ın Türklere yönelık sempatisi sayesinde müzik dağa- n, "Saraydan Kız Kaçırma" operası gibi, "Türk Marsı" baş- lığı ile tek başına bağımsız ola- rak çalınabilen "Rondo Alla Turca" gibi gerçekten yüzyıllar boyu çekıcüiğinden hiçbir şey yi- tirmeyen popüler eserler kazan- mıştır. 18. yüzyıl, Osmanhların Av- rupa karşısında (ne yazık ki mi diyelim, yoksa ne iyi olmuş mu?) korkutuculuğunu yitirdi- ği, arada bir kükrese de artık tehlikeli sayılmayacak kocamış bir aslan muamelesi görduğü dönemdi. Hatta Osmanlı ve Türk imajı moda olmuştu Avru- pa'da. "Saraydan Kız Kaçırma" librettosu ve aynı konuyu sayı- sız kez işleyen übrettolann ço- ğunda Osmanlı sultanı ya da pa- şası ilk başta acımasız bir tiran kimliği ile tanıtılsa da konunun gelişme çizgisi içindeki çözüm- de "bagışlayıcı" kişiliği güç ka- 'zanarak sonuca bağlanırdı. 18. yüzyılda Osmanlı sarayı, haremi. Osmanlı giysileri, âdet- leri, müziği, sanatı Avrupa sos- yetesinin merak konusu olmuş ve yaşamın her kesitinde varlı- ğını duyurmuştu. Mozart, eserleriyle 18. yüzyı- lın belki de gelip geçici olan bu Türklük hevesini ölümsüzleştir- miş ve dünyaya mal etmişti. Türkler de Mozart'a gönül borç- larını Devlet Sanatçısı Hikmet Şimşek'in inisiyatifi iie gerçek- leştirilen bir plak albümü ile ödüyorlar şimdi. "Türk Müzigi, MUzikcOeri ve Mozart" adlı bu iki plakhk al- bümü Vakıfbank hazırladı. Hungaraton plak firması tara- fmdan yapılan plağın kayıtları Macaristan'da gerçekleşti ve Macar Devlet Orkestrası ile Ma- car virtüozlannı Hikmet Şimşek yönetti. AJbümün amacını Hikmet Şimşek, şu cümlelerle açıkhyor: Galeri Atölyı 146 97 38 • 132 64 26 SANAT GALERİSİ KARMA RESİM SERGİSİ 9 Şubat - 28 Şubat UM lp*kı;l Cad. No. 4S/1 N>».nt»»ı 141 04 58 riosi ^alerisi METİN GÖNÜL Resim Sergisi 16 Şubat - 8 Mart ValHuın»» C«d Paa{ SS NışarKay 14« 72 81 BEKLENEN TEM SANAT GALERİSİ ÇELEBİ'DCM GÜRBÜZ'E SANATHI HİZMETİHDE BE$ YIL 29Ocak 28 Şubat 1991 AJ.I AVNİ ÇELEBİ, ZEKİ fAİK İZER. HAKKI ANll, SA5Rİ U K E 1 , AIİOİN DİNO. CİHAT BUftAK. FAHİO AKSOY, ŞÛKKİYE DİKAtfN, AONAN VARINCA, NEJAD MELİH DEVRİM, NEŞH GVNM., ADNAN COKER. ÛZDEMIR ALTAN, ÖMER ULUÇ, EROt AKTAVAŞ, ÖME» KAUJİ, YÛKSEL ARSUN, METİN TALAYMAN, SEYYİT BOZDOĞAN, KOMET IGÜÜKAN COŞKUNJ, ALAETTtN AKSOT MUSTAfA ATA, FİGEN AYDINTA$BAŞ, ZAHİT gÛYÜKİŞllrEN, AttAÇ KATI.HÛSEYIN ERTUNÇ, FEVZI KAJAKOÇ, SAÜH CX)SKUN, şena Yonoau. FUAT ACAJOĞIU, ODr SABAN, YÜKSU ÖUH, MtTHATSEN.SElMAGÜMÜZ Atatürk Kültür Merkezi TaksaaİstMbul M:ISIS400 "ÇEKMECELER" 25 Ocak - 9 Mart'a C""~ KADAR UZATILMIŞTIfl (D O) Yidikuyuljr Ç,kn«ı 6 7 |$w Tiyılrosu Arknıl 13? 59 59 ARKEONSANAT GALERİSİ FÎKRET MUALLA Ream Sergisi 14 Şubat-9 Mart Itkat* Ca*. VaMıiM Sok. •« 19 OrtlMy T«l: 159 92 57 (OPERA) S A N A T G A I E « I S I Engin Aksoley Yasemin Ergun Zeynep Sanoğlu Karma Resim Sergisi 25 Şubat - 16 Mart TIM Mjrmara Oielf Yan Opara Han 43 16 Taksim 149 32 02 Türk Üniversiteli Kadmlar Demeği 16$utol-9Mart NAİME SALTAN Resim Sergisi UNGÖR GALERİSİ ElmadaJ Cd. 12,1 Takslm 131 80 24 İSTANBUL HÎLTON OTELÎ'NDE 135. ANTİKA EŞYALAR MÜZAYEDESİ 3 MART 1991 PAZAR Saat M.'de TEM SANAT 6«LERisi! HÖSfYİN ERTUNC Resim Sergisi 19 (•Mrt-MMort 1991 MÜZAYEDEORGANİZASYONU ^ ANTİK A.Ş. E>tam Cad. 16 Nişantaşı/tstanbu) TEL: 130 74 82 -131 44 65 AEDPA a^9»Tekstilbank Sanat Galerisi FİKRET KOLVERDİ'ye Saygı Sergisi 20 Şubat -11 Mart'91 HUarev Ocrede Cad. 126 T»,«ıkıy« Mtydam 136 12 79 AEDFA Jb^Tekslilbank Sanat Galerisi HÜSEYİN BABAN Soyut Resim Sergisi 20 Şubat- 11 Mart 91 II. SalonHmre» Gerede Cad. 126 Tes»*ıy» ktoydanı 136 12 79 MACKA SANAT GALERİSİ CANAN TOLON ' Natûrnrartlar" 26 $ubat-30 Mart'91 EytmCK 31/» *•*•!« »22 1. Mozart'ın Türk müziğin- den esinlenerek yarattıgı baa ya- pıtları bir arada sunmak. 2. Bir Türk bestecisinin Mozart'tan esinlenerek yarattıgı yapıtı, Mo- zart'ın aynı adı tasıyan "Küçök Bir Gece Müzifci" Ue birlikte ser- gilemek. 3. Türk seslendiricile- rinin Mozart'ı yorumlama gücü- nü ortaya çıkarmak. Birinci plak İsmail Hakkı Bey'in Mehter Maışı ile başlıyor. daha sonra Mozart'ın mehter marşı veya mehter müziğinden esinlenerek yarattıgı varsayılan eserleri arasında bir secim yapı- lıyor. "Saraydan Kız Kaçırma" operası uvertürünü La Majör Piyano Sonatı'nın son bolümü olan "Rondo Alla ltarca"run or- kestra için yapılmış düzenleme- si izliyor. Ardından, bestecinin en ünlü eserlerinden biri olan "Kttçök Bir Gece Möziti" adlı serenad'ı yer alıyor ilk plakta. Serenadın Türk müziği ile ilgisi yok, ama plakta yer alma nede- ni başka. Cumhuriyet sonrası evrensel Türk besteciliğinin ön- de gelen isimlerinden olan tlhan Usmanbaş'ın 1946 yılında An- kara Devlet Konservatuvan'nda bestecilik öğrencisiyken sınıf ça- uşrnası olarak bestelediği bu eser Mozart'ın aynı adı taşıyan "Ei- ne Heine Nachtmusik"inin ya- zı ve biçim özelliklerini kavra- mak üzere yapılmış bir calışma- dır ve 20. yüzyılda yaşayan bir Türk bestecisinin Mozart'a gön- derdiğı selamdır bir bakıma. Plakta böylece hem Mozart'ın hem de Usmanbaş'ın "Küçttk Bir Gece Müziği" adlı eserleri yan yana yer alır. İkinci plakta ise önce, son bö- lümünde yer alan mehter müzi- ği esintileri nedeniyle "Türk" Konçertosu adıyla tanınan La Majör, No. 5 KV 219 (1775) Ke- man Konçertosu'nu, son yıllar- da hızla yükselmekte olan genç keman yıldızımız Cihat Aşkın yorumluyor. Plağın son eseri Mozart'ın Flüt ve Arp Konçertosu (Do Majör, KV 299, k778). Burada iki Türk solistinin Mozart yo- rumları sergilenmekte. Arbı Se- vin Berk, flütü de Gülşen Tatu seslendiriyorlar. İki plakhk aibümün içinde Prof. Dr. Metin And'ın kaleme aldığı Mozart ve Türk konulu Türk esintili eserler üzerine ay- rıntılı bilgiler içeren bir incele- me yazısı yer almakta. öte yandan Mozart Yıh'na flütçü Gülşen Tatu, Aurophon plak firması tarafmdan yapılan bir CD ile katılıyor. Salzburg Mozart Solistleri Orkestrası ile Gülşen Tatu, bestecinin Re Ma- jör, KV 314 ve Sol Majör KV 313 flüt konçertoları ile Flüt ve Orkestra İçin Do Majör KV 315 Andante'sini çalıybr. Buraya kadar her şey mükem- mel de vatandaş bu plaklan al- mak isterse ne olacak? Geçen- lerde Antalya'dan bir mektup al- dım. DSİ'de çalışan inşaat yük- sek mühendisi bir vatandaşımız (adı bizde saklıdır) epey dertü. Çoksesli müziği seviyor, müzik bilgi ve kültürünü geliştirmeye çalışıyor ve bu konuda Cumhu- riyet gazetesinde çıkan müzik yazılarından çok yararlandığını söylüyor. Piyanist Giilsin Onay- m, Bela Bartok ve Adnan Say- gtın'un yapıtlarından oluşan bir plak çalışması olduğunu da yi- ne bizim müzik sayfasında oku- muş ve Ankara, İstanbul dahil plağı aramadığı yer kalmamış. Sonunda bize yazmak zorunda kalmış. Konu gerçekten çok ilginç, öğreniyorum ki bu plaklan bul- mak neredeyse olanaksız. Nede- nine gelince, işin içine her za- man olduğu gibi mevzuat haz- retleri giriyor doğaldır ki. Tü- müyle eğitim ve kültür aracı ola- rak düşünulmesi gereken plak, kaset ve CD'lerin Türkiye'ye it- hali ve satışının önüne çıkartı- Ian engellerin, yokuşa sürücü bürokratik işkencelerin haddi hesabı yokmuş meğerse. Kişisel muzik sevgileri nedeniyle özve- ri ve aşkla bu işe girişenlerin de kısa zamanda bezip, yılıp ve da- ha da kötüsü iflas eşiğine gelip plak yerine salyangoz ihracı ve mayonez ithaline girmelerine hiç şaşmamak gerek. Kitap, plak ve benzerleri gibi kültür araçlarınm dünyadaki bütün uygar ülkelerde olduğu gibi serbestçe satılıp satın alın- masını önleyici >asaların hâlâ var olduğu bir ulkede yaşıyor ol- manın bilincindeyiz de acaba öv-üncünde miyiz? Ne yazık ki Gülşen Tatu'nun CD'si ile Hikmet Şimşek'in Mo- zart plak albümünü nereden bu- labileceğimize dair hiçbir bilgiın yok. tlgililer bu konuda bizi a\- dınlatırlarsa bız de okuyucula- nmıza müjdeyi hemen verme>i bir borç biliri/. İ.C. Antel'in objektifiııden • Kültür Servisi — Mimar Sinan Üniversitesi'nin cekirdeğini oluşturan Sanayi-i Nefıse Mektebi'nin 108. kuruluş bugün kutlamalan çerçevesinde bugün Ihsan Celal Antel'in (1894-1965) fotoğraflannın yer alacağı bir sergi açılacak. thsan Celal Antel'in fotoğraf sergisi 13 mart tarihine kadar MSÜ Mimar Sinan Salonu'nda görülebilecek. 1920 yılında Almanya'da ihtisas gören ve Türkiye'ye döndüğünde ülkemizin ilk konserve fabrikasını Bursa'da kuran Antel, fotoğraf sanatında da büyük başanlar elde etti. Sanatçı, 1935 yıhnda Kodak Fotoğraf Yarışması'nda, 1936 yılında Ankara'da Büyük Fotoğraf Sergisi'nde ve Union Française'deki Fotoğraf Sergisi'nde birincilik ödülleri ve şeref diploması . , aldı. j Akbank '•' koleksiyonu • Kültür Servisi — -; "Akbank Koleksiyonundan resim sergisi bugün Yıldız Üniversitesi Sabancı Sanat Merkezi'nde açıhyor. İki binin üzerinde yapıtı kapsayan Akbank koleksiyonunun sadece bir bölümünün yer alacağı sergi, 22 mart tarihine dek görülebilecek. Sergide sunulacak yapıtların çoğu günumüz sanatçılarına ait. Sabancı Merkezi'nde Erdal Alantar, Zekai Ormancı, Habib Aydoğdu, Nurullah Berk, Ferruh Başağa, Mustafa Ata, Adem Genç, Gürol Sözen, Devrim Erbil, ömer Uluç, Tomur Atagök, . Tayfur Sanlıman, Mehmet Gün, Zeki Faik İzer ve Nuri lyem'in de yapıtları görülebilecek. Akova'nın ilk 'f kitabı " • Kültür Servisi — Akgün * Akova'nın ilk şiir kitabı "Sansürttürme Şair Abüüü" Cem Yayınevi'nce '. yayımlandı. 1962 doğumlu . ^ olan Akova'nın şiirleri .• Milliyet Sanat, Sanat Olayv Varlık, Yeni Yaprak ve Olmaz dergilerinde yer aldı. Kitapta aynca Vedat - GünyoPun, Akgün Akova için yazdığı bir önsöz < bulunuyor. ->• Çit Kasn'nda sergi • Kültür Servisi — tslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi'nin (IRCICA) Yıldız Sarayı, çit Kasn'ndaki Salonu'nda 1 mart cuma günü, Fahri Farhan'ın "Modern 1 Kaligrafi ve Seramik" adlı sergisi açılacak. Çalışmalarında Islam hat sanatını, iç ve dış bütünlük anlayışıyla tabii renkler üzerine geliştiren sanatçı, "modernleştirdiği hat sanatına, otantik bakış açısıyla değişik bir boyut kazandırdığım" söylüyor. Sergi 15 mart cuma gününe kadar görülebilir. UGUN m Müzik konulu panel Müziğimizin Gelişiminde Darül Elhan ve İstanbul Belediye Konservatuvan başlıklı panel saat 16.00'da Atatürk Kitaphğı'nda gerçekleşecek. Panele konuşmacı olarak Sabahattin Kudret Aksal, Niyazi Sayın, Sadi Yaver Ataman ve Fikret Bertuğ katılıyor. • Müzecilik konferansı Sümer Atasoy'un müzecilik konulu konferansı saat 14.00'te Î.Ü. öğrenci Kültür Merkezi'nde. •^üivi^iaiHiiııiB bugün bilsak 27 ŞUBAT ÇARŞAMBA : 19.00 Kadın Dergilerinde Kadın: DenizYEGÜL, Füiz KOÇALI, Mehmcl YILMAZ 19.00 Dcncysel Sanatlar Merkezi : "AnistasVVhore" Dcsing: Stuart Brislcy71 -72 RcpîikJcr: Emilc Ajar Oyuncu: Ali AYTUĞ Cafe-Foyer-Bar (Giri5) 1100-00.30 Rock Cafe-Bar(5.Kal) 15.00-18.00 HcavyMctal 18.00-24.00 Rock 15.00 Kramp- Rock and Blucs 21.30 Erkin KORAY bilsak, sıraselviler cad., soğancı sok. 7 cihangir 143 28 79-99