18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27ŞUBAT 1991 HABERLER CUMHURÎYET/3 Indrlik'ten havalanan Amerikalıpüotlar, Imk'a prvpaganda büdirileri attu Bîz tavıık \edik,ya sîz?Amerikan uçaklan tarafından Irak'a atılan îngilizce ve Savaşın sonunun çok yakın plduğundan söz edilen Arapça bildirilerde, Amerikalıların 'gayet iyi' beslendikleri bildirilerde, "Şaddam size ne veriyor? Biz kahvaltıda anlatılıyor. Yemek listeleri ballandınlarak anlatılıyor. portakal suyu içtik, yumurta ve sandviç yedik" ya da Iraklıların karşı karşıya bulunduğu açhğın üzerine gidiliyor. "Kızarmış tavuk ve salatayla idare ettik," deniyor. UFUKTEÖN ADANA/BATMAN— Irak lideri Saddam Hüseyin'in Kuvcyt'ten Irak kuvvetlerinin çekildiğini açıkladığı sa- atlerde tncirlik'ten kalkan ABD savaş uçaklan Irak'a yönelik hava akınlan- nı sürdürdüler. Bu arada tncirlik'ten kalkan ABD uçaklanndan Irak'a bil- diriler atıldıgı ve bu bildirilerde Îngi- lizce ve Arapça "Biz kabvalbmızı por- takal snyu ve sandviçlerle yaptık. Sad- dam'ın sunduğu kahvaltıda neler var" sözlerinin yer aldıği öğrenildi. tncirlik Üssü'nde konuşlandınlan F-lll, F-16 ve F-15 uçaklanndan olusan filonun Irak'a yönelik saldmlannda dun TSK 211. dönetni terhis etmiyor 1989'un aralık ayında silah altına alınan yedeksubayların, terhise tabi izne gönderilmemesi sıkıntı yarattı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- roso) — Türk Silahlı Kuvvetle- ri'nde (TSK) 211. dönem olarak silah altına alınan yedeksubay- lar terhis edilmiyor. Körfez sa- vaşı nedeniyle orduda tüm izin- lerin kaldınlması sonrasında, terhis edilmeyen yedeksubaylar "magdur" olduklarını bildiri- yorlar. Bu arada Genelkurmay Başkanhğı'nın şubat ayı başın- da er ve erbaşlar için "terhise ta- bi izin kullandırılması" yolun- daki verdiğı emrin yedeksubay- lar için de geçerli olduğu belir- tilirken, uygulamaya konulma- dığı kaydediliyor. 211. dönem olarak 1989 yılı- nın aralık ayında yedeksubay olarak silah altına alınan ve mart ayı sonunda terhis edilmesi gereken yedeksubaylar terhise tabi izne gönderilmiyor. Konuy- la îlgili olarak Cumhuriyet'e ge- len telefon \e telgraflarda, ye- deksubaylar kendı durumlannı, "Birliklere yedeksubayiann du- rumu ile ilgiütaiçbiremir gehne- miştir. İzinlerin gunu geçmekte- dir. Magdur durumdayız" diye aktardılar. Askeri kaynaklar, er ve er- başlann terhise tabi olarak izne gönderilmeleri yolundaki emrin, muvazzaf sınıftan olmayan ye- deksubaylar için de geçerli oldu- ğunu bildirdiler. Aynı çevreler, her birliğin ayrı uygulama için- de olduğunu, özellikle Güney- doğu Anadolu'da savaş nede- niyle izinlerin kullandınlrnadıgı- nıdoğruladılar. Körfez savaşı nedeniyle ilk olarak orduda tüm izinler kal- dınlmıştı. Ancak daha sonra Genelkurmay Başkanlığı "ian- lerin iptalinin'' yalnızca muvaz- zaf sınıftan olanlar için geçerli olduğuna, er, erbaş ve yedeksu- baylar için izinlerin iptalinin söz konusu olmadığına karar ver- mişti. Bu karar çerçevesinde er ve erbaslar terhise tabi izne gön- derilmeye başlandı, bu karar ye- deksubaylar için ise uygulama- ya konulmadı. sabah önceki gûne kıyasla azalma gö- rilldü. Buna karşılık Incirük'ten ilk kez bir defada 60 tane savaş uçağı kalkış yaptı. Awacs uçaklan ve 10 kadar da yakıt tankerinin de kaııldığı bu hava operasyonunda ilk kez bu kadar çok sayıda uçak yer aldı. Üsten alınan bil- gilere göre bir sure önce Batman'a kay- dınlan Apaçi ve Cobra tipi helikop- terlerin yerine Incirlik'e üç helikopter geldi. Bu heükopterlerin birkaç kez ge- ce karanhğmda Güneydoğu yönüne doğnı keşif uçuşlan yaptıklan belirtil- di. Bu arada Incirlik'e geçen hafta ba- şında daha çok tank tahribinde kulla- nılan 2 adet A-10 savas uçağı geldi. Bu uçaklann daha sonra Irak'taki kara ha- rekâtına katıldığı ve Dahran'daki hava üssüne indiği belirtildi. Ancak bu bil- gi ABD'li yetkililer tarafından "yoram yok" sözleriyle ne doğrulandı, ne de yalanlandı. Incirlik'te önceki gün ABD'li asker- ler arasında başlayan hareketliliğin ne- deni anlasıldı. Çoğu zaman 250 kadar asker, çeşitli tipteki nakliye uçaklany- la önceki gece ve dün sabah Batman- daki NATO üssüne kaydınldı. Bu üste bulunan asker sayısının son gelenlerie birlıkte 1500'e kadar yükselmesi üzeri- ne kalacak yer sonınu daha da önem kazandı. öte yandan Alman Roland füzeleri- nin konuşlandırüdığı Malatya Erhaç Üssü'ne sevk edilen 8 rampanın yerleş- tirilmesi işlemi de dün tamamlandı. Bu üste bulunan NATO Çevik Kuvveti'ne bağh 350 Alman asker ve uzmanın martın ilk haftasında ülkelerine döne- cekleri, yerlerine başka bir ekibin ge- leceği bildirildi. Bu arada, İncirlik'ten kalkan ABD uçaklanyla Irak'a İngilizce ve Arapça yazılmış bazı propaganda bildirÛeri auldığı öğrenildi. Bildırilerin üç ayn bi- çimde yazıldıgı da belirtildi. Bildirilerde sürekli olarak Irak halkmın karşı kar- şıya bulunduğu açlık konusu işlenerek Amerikan askerlerinin "gayet iyi beslendUderi" vurgulanıyor. Söz konu- su bildirilerin üç ayrı biçimde yazıldı- ğı da öğrenildi. ömeğin eğer lncirlik1 ten kalkış kahvaltıdan sonra yapüıyorsa "zeagin kahvaln sofrası"nı anlatan bil- diriler atılıyor. Öğle sonu ise öğle ye- meği, akşam ise akşam yemeğinde ye- mek listesi ballandınlarak anlatılıyor. Bu bildirilerin hepsinde de savaşın sonunun "çok yakın" olduğu belirtUe- rek halktan ve askerlerden Saddam'a karşı tavır almaları gerektiği vurgula- myor. öğrenildiğine göre bildirilerde öğünler değişmekle birlikte genellikle, "Biz kabvaltıda portakal suyu içtik, yu- murta ve sandviç yedik" ya da "Kızar- mış tavuk ve salatayla idare ettik. Siz yiyebiliyor musunuz? Saddam size ne veriyor" sözleri yer aüyor. tncirlik'ten keşif ve saldın amaçh kalkış yapan Amerikan nçaklannın görevlerine, propaganda bildJtfleri atmak da eklendi. (Fotoğraf: Banş BU) Türkfyeye sığuvnak isteyen 2 kişi Irak tamfindaki mayvnaı patlamasıyla öldü, 2 kişi deyarakmdı Göçe mayın engeliIrak'tan Türkiye'ye sığınanlann sayısında artış olması üzerine, Iraklı askerlerin Türk sınır kesimini mayınlamaya başladıkları öne sürüldü. Savaş korkusu nedeniyle 80 bin Iraklımn da sınırdaki Peşmergelere sığındığı iddia ediliyor. DtYARBAKIR (Cumhnri- Irak yönetiminin, geçişleri ön- yet) — Irak'tan Türkiye'ye sı- lemek amacıyla Türkiye sınır ğınmak isteyen bir grup Irakh, kesimine yeni mayınlar döşedi- dün sınırı geçmek îsterken Irak tarafındaki mayınlar patladı. Iki çocuğun patlama sonucu öl- düğü, iki kişinin de ağır şekilde yaralandığı öğrenildi. Yarahlar Silopi'deki sahra hastanesinde tedavi altına ahndı. Irak'tan Türkiye'ye sığınan- lann sayısının artması üzerine, ği öne sürüldü. Sığınanların sa- yısı dün geçenlerle birlikte 3 bin yaklaştı. Reuter'in haberine göre, Türkiye'ye sığınmak isteyen bir grup Iraklı, sımn geçmek ister- ken, Irak tarafından döşenıniş mayınlara bastılar. Mayınların patlaması üzerine iki çocuk öl- dü, iki kişi de yaralandı. Grup Türkiye'ye geçmeyi başardı. Yaralılar Silopi'deki sahra has- tanesine kaldırılarak tedavi al- tına alındılar. Reuter, hastane- ye kaldırılan yaralılardan biri- nin bacağının, ötekinin de ko- lunun kopmuş olduğunu bildir- di. Körfez savaşı kara harekâtıy- la birlikte yeni bir boyut kaza- nırken Türkive'ye sığınmalar dün de surdü. Şırnak'tan saba- hın erken saatlerinde aralıklı olarak 52 Irakh daha güvenlik güçlerine sığındı. Son gelenler- ie birlikte Irak'tan Türkiye'ye kaçanlann sayısı 1443'ü asker, 15O2'si de sivil olmak üzere top- lam 2945'e ulaştı. Bölgede etki- sini sttrdüren kar yağışı nedeniy- le zaman zaman sığınmacılann sayısında azalma olduğunu be- ürten Hakkâri'deki bir üst dü- zey yetkilisi, konuyla ilgili ola- rak şöyle konuştu: "Dün sabahtan itibaren baş- layan kar yagışı nedeniyle Irak'- tan Türkiye'ye geçişier dogal olarak giiçleşryor. Eğer bu olay Tahmin edin hangisi dinliyor? Trafikteki otomobillere bir bakın. Bir olağandışılık varsa... İçindekiler tüm sıkıntılarını unutmuş gülümsüyorlarsa bilin ki PhilipsCarStereo dınliyorlardır. Dikkat! PhilipsCarStereo sizin de kural dışı davranmanıza neden olabilir. DC699R • 100 «an (4x25 W) • FM stereo / I W « W >«lyo • 20 kjşsel programlamâ (10 FM 5 LW, 5 MW> • Dolby B tı^rasyon s.slemlı auto-reveree kaseiçaJar • Musıc S*«ch Systetr • 5 bant g n » ekolayıef • Compact Osc Çatar gınş ımkanı • Çatınmaya kar;> Phtlıps kızak sıstemı PHILIPS yaz aylannda gerçekleşmiş ol- saydı, savaş korkusu nedeniyle giinde en az 3-5 bin kişi Türki- ye'ye sığınırdı. Irak tarafından binlerce insanın bölgede yaşa- yan degişik Kıirt gruplannca ba- nndınldıgı, geçiş için fırsat kol- ladıklannı öğrendik." Irak'tan Türkiye'ye sığınan- lann sayısında artış olması üze- rine, Iraklı askerlerin bunu en- gellemek için Türkiye sınır ke- simine yeni mayınlar döşedikleri öne sürüldü. Müttefik Basın Merkezi yetkflileri, böyle bir du- yumun henüz kendilerine ulaş- madığinı belirttiler ve "Konuyu araştıracağız" dediler. Diyarbakır'daki geçici bann- ma merkezinde yaşamlannı sür- düren Iraklı Kürt sığınmacılar, "Saddam Hüseyin'in ya kaça- cagını ya da intihar edecegini" öne sürdüler. Sığınmacı liderle- rinden, Hüseyin Çelki, lrak'ta vahşet yaşandığım savunarak şunları söyledi: "tnsanlar savaş nedeniyle aç- lıktan ve susuzluktan kırıuyor- lar. Askerlerin biiyiık bölümü teslim olurken Türkiye'ye sığın- malar da sürecek. Irak halkının ve askerlerinin artık savaşacak manevivatlan kalmadı. Kara sa- vaşıyla birlikte sivil halk Tür- kiye ve tran sınınna kaçıyor. 80 bin Iraklı, İran sınınndaki Peş- mergelere sığınmış durumda. Bu insanlar dağlarda ve mağa- ralarda yaşam savaşı >eri\orlar. ABD ve müttefiklerin diplo- matik girişimlerini kabul etme- yen Saddam. bir anlamda Irak'- ın yok olmasını da onayladı. Sa- vaş bütıin vahşetiyle süriıyor ve Saddam diplomasi kabul etmi- yor. Saddam kalırsa Irak'ın so- nuou hiç iyi görmüyoruz. Sad- dam mutlaka gitmeli ve lrak'ta demokratik bir yönetim kurul- malıdır. Zaten Saddam'ın ayak- ta kalması da mümkiin değil- dir." Müttefik güçlerin Irak'a karşı giriştikleri kara harekâtı 5. giı- nüne girerken, Irak sınır kesim- deki askeri birliklerde dün de hareketlilik gözlendi. E 25 ka- rayolunda güvenlik önlemleri- nin arttınldığı göze çarparken Irak sınır hattında arama ve kontrol noktalannın sayısının arttınldığı gözlendi. DIJ]\W)ABIIGIIN ALİStRMEN Çılgınlık Selçuk Erez geçen haftaki dergide "Pazarrn Penceresinden" köşesinde, "Neden Düşman Dünyanın En Kötüsü" başlıklı yazısında, önemli bir gerçeğe parmak ba- sryordu. Karşı çıkılan, devrilmek istenen ya da karşısında sa- vaşılan lideıieri karşrtian olduklarından da daha kötü göster- meye, onları âdeta dünyanın en kötüleri, en canavarları ha- linde sunmaya çalışıyoriar. Saddam da bu yazgıdan kurtulamadı. Kuveyt'i işgal ettiği andan başlayarak Batı'da medya, Saddam'ı rflah oîmaz bir canavar, bir çilgın olarak göstermeye başladı. Gerçi, aynı suç- lamaları da Saddam'ın denetimindekı Irak basını ya da yan- daşı bazı İslam ülkelerinın gazeteleri Bush'a yöneltiyorlardı. Ne var ki koca Batı basınının yanında çoğu cıddiyetten iyice uzak bu yayın organlannın esamisi okunmuyordu. Acaba Saddam, özellikle Amerikan basınının ileri sürdü- ğü kadar canavar mı? Geçmişte yaşamış olduklarımız bu tür kampanyalar karşı- sında bizleri biraz kuşkucu davranmaya ve ileri sürülenlerin bir bölümünün şişirme olduğunu düşünmeye itiyor. Ama Halepçe olayı sırasında pek de kılı kıpırdamamış olan- ların sonradan başlattıkları kampanya karşısında kuşkucu- luğumuzu korumakla birlikte, Saddam'ın kişiliğindeki gad- darlığı, akıl ve sağduyudan yoksun maceracıhğı ve hesaplâ- nndaki çılgınlığı görmezden gelemeyiz. Belki de bûtün bu nrtelikleri, doğrudan doğruya Saddam'ın kişiliğinden değil de, üstlendiği işlevden, tipik bir azgelişmis Ortadoğu diktatörü olmasından kaynaklanıyor. Başka bir de- yişle belki de, kötü olan aktör değıl de rol. Ancak ne olursa olsun, aktörün de role uyarken rolünden doğan belli bir kişi- liği üstüne tıpatıp uydurduğu bir gerçek. "Aktörün kendisi mi kötü, yoksa rolün kötülüğünü mü yansıtıyor" sorusu, Saddam'ın ülkesi için de geçerli. Acaba Irak başında'Saddam gibi bir diktatör olduğu için mi bu aşa- mada, yoksa bu aşamada olduğu için mi başında Saddam var? Konunun bu yanını tartışmadan, yalnızca Irak'ın insan ya- şamını böytesine hiçe sayan bir kişinin iki dudağı arasına yaz- gısını teslim etmiş ya da etmek zorunda bırakılmış olmasj- nın büyük şanssızlık olduğunu söylemekle yetineiim. -'- Bunalımın başından beri bir noktayı vurgulamaya çalışı- yoruz. Körfez savaşı dini imanı olmayan, emperyalizmin bölr geye yeniden düzen verme amacının ürünü bir savaştır. Ama hukuktanımazlığı, doymak bılmez açgözlülüğu, ma- ceracılığı, gücünü hesaplayamayan ahmaklığı ve çrigınhğı ile bu savaşın baş sorumlusu Saddam Hüseyin'dir. Anti emperyalist söyievlerine karşın anti emperyalizmle uzaktan yakından bir ilgisi olmayan bu tipik azgelişmis dik- tatör, ABD'ye Körfez'e yerieşme olanağını altın tepsi içinde sunmuştur. Kara savaşı başladıktan çok kısa bir süre sonra Saddam 1 ın tüm Amerikan koşullarını kabul ederek Kuveyt'ten çekile- ceğini açıklaması ise çılgınlığının yeni bir kanttıdır. Madem ki Saddam, Kuveyt'ten boyiesine kolay çekilecekti, o zaman bunca insanın yaşamını yitirmesıne neden olan sa- vaşın başlamasına neden yol açtı? Neden Saddam, kendisine sunulan önerilerin hepsini eft nin tersiyle geri itti? Madem ki kara savaşı başlar başlamaz Saddam, Kuveyt'- ten çekilecekti, neden Sovyet planını kabul ettiğinı daha açık seçik biçimde ortaya koyup, Bush'un planı geri çevirmesiıji güçleştirmedi? Bütün bu sorulara mantık çerçevesinde yanıt bulmak çok güçtür. Görünen odur ki insan yaşamını hiçe sayan diktatör aklın yolunu tutamayacaktır. Nitekim Saddam, halkını bir kez da- ha kandırarak zafer kazandıklannı da söyiemekten çekinme- miştir Belki de Saddam'ın tek amacı, karşı güçlerin Irak'ı yeiiS bir etmesini engellemektir. •; Ama acaba bu amaca varmak üzere harekete geçmek içtrt de geç kalmamış mıdır? Hukuksal meşruiyet dayanağı olmasa bile, ABD'nin çok uzun sürmeyecek biçimde Irak içındeki operasyonunu sür- düreceği ve mürnkün olduğunca yeni mevziler elde edece-' ği söylenebilir. Herhalde Bush kendisine bu olanağı sağlayan Saddam'a minnettardır. A7&4 KISA • Ankara'da Emniyet Müdürlüğü siyasi şube ekiplerince düzenlenen operasyonlarda Türkiye Devrimci Komünist Partisi'ne üye oldukları ve örgüt adına çeşitli eylemlere kanştıklan öne sürülen 11 kişi yakalandı. • İstanbul'da Bostancı meydanındaki Koru Pub'da bir tartışma sırasında Cumhurbaşkanı Turgut özal'a hakaret ettikleri iddiasıyla gözalüna alınan Bayram Çolak ve arkadaşı Celal Köylüler dün çıkanldıklan Kadıköy Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'nce tutuklandılar. • Halkevlefi Genel Başkaru Ahmet Vüdız dün Büyük- şehir Belediye Başkaru Nurettin Yılmaz'ı ziyaret etti. Yıldız ziyaret sırasında halkevlerinin işlerini koordine etmek amacıyla başta büyük şehirler olmak üzere Türkiye'nin bütün illerinde il ve bölge koordinasyon kuruüan oluşturacaklannı anlattı. Yıldız, Sözen'den bu kurullarda belediye adına birer temsilci bulundurulması için yardımcı olmasını istedi. Sozen de bu öneriyi kabul ettiklerini bildirdi. ÖLÜM Hasan Güleşçi'nin annesi • Sabana Holding Yönetim Kurulu üyesi ve Genel Koordinatörü Hasan Güleşçi'nin annesi Hanife Güleşçi dün öldü. Hanife Güleşçi'nin cenazesi bugün Buca Muradiye Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Izmir'deki aile mezarlığına defnedilecek. Mimar Orhan Alkaç • MİMARLAR Odası eski genel başkanlanndan Prof. Orhan Alkaç öldü. 1914 yılında İstanbul'da doğan Prof. Orhan Alkaç, Ankara Mühendislik Mimarlık Yüksekokulu Müdürlüğü, Ankara Devlet Mimarhk ve Mühendislik Akademisi Başkanlığı ve Gazi Üniversitesi Mimarhk Bölümü Başkanlığı da yapmıştı. «•.«' İSTANBUL BÜYÜKŞEHtR BELEDİYE BAŞKANLIĞI'NDAN Kadıkûy bölgesınde bulunan 1079 adet reklam panosu 1 yıllıjına 9.401.000.000. - TL + KDV muhammen bcdelle ibale suretiyie kiraya verile- cektir. Geçici teminau: 282.030.000. - TL'djr Şartnamesi: Emlak Mdden görOlebilir. 2- Istanbul bOlgesinde bulunan 9SI adet reklam panosu 1 yıllığına 8.483.000.000. - TL. + KDV muhammen bedelle ihale suretiyle kiraya verile- cektır Geçici teminau: 2S4.490.000. - TL.dır. Şartnamesi: Emlak Md.dcn görükbılir. Yukanda yazılı ışler 14 Mart 1991 gunü saat U.OO'de tstanbul Büyükşchir Belediye Encümeni'nde 2886/36 mad. göre kapalı zarf artunnası usulü ile şart- namesi veçhiie ayn ayrı ıhale olacaktır. thalelerc kalılmak isteyenler sannamelerınde yazılı belgelerle birlikte tcklıf- lerını ıçeren kapalı zarflannı (saat 10.00'a kadar) yukarıda belırlikn ihale gü- nünde Istanbul BttyOksehir Belediye EncOmeni'ne teslim etmeleri gerekmekte- dir. tlan olunur. ŞIŞLI'DE İşyerine kiralık 85 m 2 daire Tel: 147 46 27-146 95 06
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear