Catalog

21 ŞUBAT 1991 • ••• HABERLERİN DEVAMI TAHRAN CUMHUR1YET/17 OLAYLARIN ARDENDAKI Irak'ınyanıtıhazır GERCEK(Baştarafı 1. Sayfada) hakça bir düzenin kurulması yo- lunda derin kuşkular dile geıi- hlmektedir. Bu satırlar yazıldığı sırada Sovyetler'in barışptanımn kesin sonucu belli olmamıştı. Barış kuşkusuz insanlığın her şeyden daha çok değer vermesi gereken bir kavramdır. Bir anlaşmazlığın banşçı yollarla çözümlenmesini istemeyenlerin insanlıklarından kuşku duyulur. Savaşın iki cep- hesi ve Türkiye için de bu kural geçerlidir. Cumhuriyetimizin "yurtta sulh, cihanda sulh" te- meli üzerinde kurulup yükseldı- ği bir gerçektir. Çok zayıf bir olasılık da olsa, dileriz ki Kör- fez'de kara savaşı başlamadan bir ön-anlaşmaya varılsın, ateş- kes gündeme girsin. Türkiye, Korfez bunahmında başlangıçtan beri Birleşmiş Mil- letler Güvenlik Konseyı kararla- nna gore vaziyet almıştır. Ancak bu, genel bir değerlendirmedır. Güvenlik Konseyi kararları dı- şında dış politika yürüten dev- let zaten yok gibidir ve Irak ku- şatılmıştır. A nkara 'da bu genel değerlen- dirme dışmda eleştirilecek iki tu- tum ve davranış biçimi göze çarpıyor: Korfez bunahmında dış poli- tika üreti/irken ülkenin anayasal düzeni dışına çıkılmış, yetkili ve sorumlu organlar kenara itilmiş, sorumsuz cumhurbaşkanı dev- reye girmiştir. Meclis siırekli bı- çimde devre dışt bırakılmış, ge- rektiği anlarda parlamentonun ANAP Meclis Grubu'ndan so- yut yetkiler sağlanarak Tiirkı- ye'yi savaş tehlikesine düşürecek uygulamalar yapılmıştır. Korfez krizinde yonetımi tek başına elinde tuıan sorumsuz Cumhurbaşkanı Özal'ın politi- kası, kaba ve açıktır: ABD sü- per güçtür; Ortadoğu 'da yeni bir düzen kurmaya karar vermiştir; bölgede Amerika'nın istediği bir siyasal coğrafya oluşacaktır; Türkiye, savaş sonrasmda ken- disine düşecek payı koparabil- mek ve kurulacak masada yeri- ni aiabilmek için Washington- un istediklerini hiç güçlük çıkar- madan yerine getirmelidir. "Kişilikli veatak dış politika" denilen budur. Ancak bu "atak'dahadoğru- su "güdümlü" politika yapılır- ken sorumsuz Cumhurbaşkanı- nın ıçeri ve dtşarı dönü'k demeç- lerınde sûrekli savaş propagan- dası yapması, tuıarsız ve ölçu- süz konuşmalan, yUrutülen po- litikayı da geride bırakan bir gö- rüntü yaratmıştır. Cumhurbaşkanı Özal, içeride zayıflayan ANAP iktidarının si- yasal kurtulusunu Korfez buna- lımının sonucuna bağlamıştır. Ancak yanıldığı bir nokıa vardır: Türkiye, 'Amerîka'ya tam bağımlı Ortadoğu politika- sı'yla Sayın Özal'ın istediği nok- taya savaş sonrasmda ulaşsa bı- le, bu ANAP iktidarının siyasal kurtuluşu olabiiecek midir? Sorunun yanıtını tarihteki de- neyimlere bakarak verebilinz- Bir ıktidar savaşta zafer kazan- sa da içeride ve halkın gozunde vıpran/nışsa, ayakta duramıyor. Sayın Cumhurbaşkanı Özal, ANAP'a olağaniistu dış destek arayışında çırpınıyor; ama yal- nız dış destekle iktidar ayakta kalabilir mi? * * •*• (Baştarafı 1. Sayfada) soz konusu toplantısına, Irak parlamentosu Ulusal Konsey'in Başkanı Sadi Mehdi Salih ile Enformasyon Bakanı Latif Ca- sem'in de katıldıklan bildirildi. Iran Dışişleri Bakanı Ali Ek- ber Velayeti dünyarun, Irak'ın Sovyet barış girişimine vereceği yanıtı öğrenmek için bu akşama dek beklemesi gerektiğini söyle- di. Korfez sorunu ile ilgili ola- rak Fransa ve Almanya'da te- maslarda bulunan Velayeti, ABD ve müttefiklerinin, Irak askeri gücünü daha fazla vur- mamaları gerektiğini, çünkii Bağdat'ın, kendisine Kuveyt'ten koşulsuz olarak çekileceklerini söylediğini bildirdi. Velayeti, ga- zetecilere "Şu anda size Irak'ın BM Güvenlik Konseyi'nin 660 sayıJı karanna uygun olarak Ku- veyt'ten çekilmeye hazır ulduğu- nu söyleyebilirim" dedi. Gorbaçov'un barış planının tartışılmaya başlanmasıyla bir- likte, plana ülkelerin gösıerdiği tepkiler, Irak karşıtı koalisyon- da bir bölünme olup olmadığı- ğini vurguluyorlar. Irak'tan çekilme sinyali Şebnem Atiyas'ın New York'tan bildirdiğine göre, Irak BM daimi delegesi Al Anbari, dün gece geç saatlerde Birleşmiş Milletler Barış Gıicu Sorumlu- su Marrack Goulding'i ofisinde ziyaret etti. Al Anbari'nin son derece gizli tutulan ziyaretinin nedeni aniaşılamadı. Ancak diplomatlar, girişimi Irak'ın çe- kilme yolunda verdiği yeni bir sinyal olarak yorumladılar. Irak'ın çekilmesi durumunda BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar bölgeye acilen barış gu- cüniı yerleştirmeye söz vermiş- ti. Goulding ve De Cuellar çe- şitli acil barış gücü planları üze- rinde çaiışmalarını sürdürdük- lerini çeşitli kereler ifade ettiler. Barış gücünün bölgeye gönderil- mesi durumunda Baltık ulkele- ri gönüllü olarak bu gücun oluş- turulması için ellerinden geleni yapacaklannı, BM Genel Sekre- teri'ne ifade etmişlerdi. nı gündeme getirdi. ABD Baş- Ateşkes şartlan kanı George Bush'un, planı ye- tersiz bulduğunu belirtmesi ile bu tartışmalar daha da hız ka- zandı. İngiltere ve Kanada, ABD ile aynı doğrultuda açıklamalar yaptılar. İngiltere Başbakanı John Major ve Dışişleri Bakanı Douglas Hurd, plarıın yetersiz olduğunu bildirdiler. Kanada Başbakanı Brian Mulronev de planı yetersiz bulduklarını söyledi. ttalya'dan dün yapılan sürp- riz bir açıklama ise Gorbaçov'- un barış planının BM kararları- na uyduğu şeklindeydi. Roma muhabirimiz Nilgün Cerrahog- lu'nun haberine göre Başbakan- lık Müsteşarı Nino Cristofori, Başbakan Guillio Andreotti'nin, Gorbaçov'un barış planını des- teklediğini belirtti. Paris'ten Mine Saulnier'in ha- berine göre de Fransa, planla il- gili olarak sav-aşta iki büyük or- tağı ABD ve İngiltere'den farklı düşündüğünü ortaya koydu. Söz konusu mesajın, ABD'ye "yanıt gelmeden saidırıya geçmeyin," Irak'a ise "son şansınız topye- kûn kabuldür" sinyalleri verdi- ği Paris'te hâkim göruş olarak sivriliyor. Ajanslar, Gorbaçov'un barış planının ABD ve SSCB ağırlık- lı iki kanadı ortaya çıkardığını haber veriyorlar. Kanatların bi- risi ABD, İngiltere, Kanada li- derliğinde oluşurken ikincisinde SSCB, Almanya, İtalya, İran ve bir ölçüde de Fransa bulunuyor. İran planı olumlu bulduğunu daha önce açıklamıştı. BM Güvenlik Konseyi'nin Korfez krizine ilişkin kararları- na, Konsey'e üye ülkelerden yal- nızca Küba ve Yemen karşı çık- mışlardı. Güvenlik Konseyi'nin g,ıtem Ss5 aCeB çinS hSka: İstanbul polisi, yasadışı Dev-Sol örgütü rarda veto hakianm kuiianma- üyelennce 20 şubatın kepenk kapatma günü irak'a karşı oiuşturu- olarak ilan edilmesi üzerine, kent içinde geniş güvenlik onlemleri aldı. ABD ve Ingiltere'nin, Korfez savaşının sona erdirilmesi ama- cıyla hazırlanan Sovyet barış planına cevaben, Körfez'de ateşkesin sağlanması şartlarını içeren bir ü'ste hazırladıkları bil- dirildi. Adlarını açıklamayan diplo- matik kaynaklann dun bildir- diklerine göre, ABD ve İngilte- re tarafından hazırlanan listede, Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesi için tarih belirlenmesi, eski Ku- veyt hükümetinin tekrar işbaşı- na gelmesi, buradaki yabancı büyükelçiliklerin yeniden açıl- ması ve savaş esirlerinin deği- şimleri konusundaki detaylar yeralıyor. Bir Batılı diplomat, müttefik- lerin, Irak ile yapılan anlaşma- nın, herhangi bir yanlışlığa yol açmaması için Saddam Hüseyin tarafından imzalanmasını SSCB'den talep ettiğini söyledi. Diplomatlar, ABD ve lngiltere'- nin, Sovyet barış önerisini ta- mamen reddetmediklerine işaret ederek, bu onerinin yeterli ol- madığı görüşünü paylaştıkları- nı söylediler. Hammadi Çin'de Reuter'in haberine göre Irak Başbakan Yardımcısı Sadun Hammadi, dün sürpriz bir ziya- rette bulunmak için Pekin'e git- ti. Çin Başbakanı Li Peng ile gö- rüşen Hammadi'nin Körfez'de- ki son durum ve Gorbaçov'un banş planı üzerinde durduğu haber verildi. Ajanslar, Li Peng'in, Ham- madi'den Irak'ın Kuveyt'ten ko- şulsuz olarak çekilmesini istedi- ğini duyurdular. Hammadi da- ha sonra Pekin'den ayrılarak ul- kesine döndü. Almanva'dan destek Almanya Dışişleri Bakanı, Körfez'de barış için Sovyet giri- şiminin ciddiye alınması gerek- tiğini vurguladı. Genscher, pla- nın ayrıntılan konusunda Mos- kova'nın Alman hükümetine bilgi verdiğini, ancak bu konu- da açıklama yapmayacağını söy- ledi. Genscher, Sovyetler'in Kör- fez bölgesinde sırurları olduğu- nu, bu anlamda bölgede Sovyet- ler'e "rağmen" kalıcı bir barış sağlamanın mümkun olmadığı- nı vurguladı. Hurd karamsar İngiltere Dışişleri Bakanı Do- uglas Hurd, savaşın sona ermesi için kara savaşı ve askeri ope- rasyonlar yoluyla çözüm bulun- masının, Irak'ın Kuveyt'ten ko- şulsuz olarak çekilmesine oranla daha büyük olasılık olduğunu söyledi. Kaddafi'den tehdit Libya lideri Muammer Kad- dafi, Irak'ın Kuveyi'ten çekilme- ye hazır olmasına rağmen saldı- rıya uğraması halinde "Körfez'- den Atlantik'e kadar devrim" ve büıun kıtalarda Islami şiddet olacağı yolunda tehditte bulun- du. Saddam işbaşında kalacak mı? Gorbaçov'un banş planı, ül- keler arasında bir başka konu- da da görüş ayrılıkları olduğu- nu ortaya çıkardı. Planda yer al- dığı iddia edilen 'Saddam Hü- seyin'in işbaşında kalması sağlanacak" maddesinin, özel- likle ABD tarafından kabul gör- mediği bildiriliyor. ABD ile İsrail de bu konuda aynı görüşte. Reuter'in haberine göre İsrail yetkilileri, Saddam- ın işbaşında kalmasını ve Orta- doğu sorunlarının görüşülmesi- ni içeren maddeler nedeniyle Gorbaçov'un barış planına karşı çıkıyorlar. Gözlemciler, İngiltere dışın- daki Avrupa Topluluğu üyeleri- nin büyük bölumünun Sad- dam'ın işbaşında kalması konu- sunda "olumsuz" bir duşünce- ye sahip olmadıklarını belirti- yorlar. Gözlemciler, Saddam'ın işbaşında kalmasına karşı çıkan ülkeler arasında Suriye ve Türki- ye'yi de gösteriyorlar.- - 1urk Buyükeıçıliğı binasına bomba Tahran'daki Türkiye, İngiltere, Almanya ve İtalya büyükelçilik binalarına dün akşam gerçekleştirilen bombalı saldınlardahasar oluştu. Haber Merkezi — Iran'ın başkenti Tahran'daki Türk Bü- yükelçiliği binasına dun akşam saatlerinde bombalı saldırıda bulunuldu. Binada hafif hasar meydana geldiği, benzer saldı- rıların İngiltere, Almanya ve İtalya buyükelçiliklerine de ya- pıldığı öğrenildi. Tahran'daki Türk buyukelçi- liği yetkililerinden aldığımız bil- giye göre, Ferdonsi Caddesi'nde bulunan büyükelçilik binasına mesai saati bitiminden hemen sonra, 19.00 sıralarında saldırı gerçekleşti. Yetkililer, kimliği belirlenemeyen kişi ya da kişi- lerin bahçe duvarının üzerinden binaya tahrip gücü düşük plas- tik patlayıcı attıklarını, patlayı- cının giriş kapısına isabet ede- rek hafif hasara yol açtığını kaydettiler. Patlamadan sonra cevrede güvenlik onlemleri alın- dığı ve polis yetkiiilerinin olay yerinde inceleme yaparak patla- yıcı parçalarını topladıkları be- İirtildi. Türk büyükelçiliğine bombalı saldırıda bulunulduğu sıralarda, Tahran'daki İngiltere, Alman- ya ve İtalya büyükelçilik bina- larına da bomba atıldı. Bu bi- nalarda da hafif maddi hasar meydana geldiği kaydedildi. Bombalı saldırı eylemlerinin so- rumluluğunu üstlenen olmadı. GüNEYDOĞU HAREKETLİ Incirlik'e füze takviyesi (Baftarafi 1. Sayfada) Kurmay Albay Halü Kalaycı, Roland füze sistemlerinin Erhaç Havaalanı'nda konuşlandırılma çalışmalannın sürdüğünü bildir- di. Bir ABD'li askeri yetkili de Erhaç için gelen Roland füzele- rinin bir bölümünün Batman- da konuşlandırılacağını belirtti. Incırlik'ten Irak"a yönelik operasyonlar aralıksız sürdüru- lürken ussün iki ayrı birimine sa\aşın başlamasından kısa bir sure sonra uzun menziili saldırı füzeleri getirildiği öne surüldü. Üsteki güvenilir kaynakların bil- dirdiğine göre Old Cas diye ön- celeri de var olan bir bölge ile New Cas adındaki yeni oluştu- rulan bir birime çok sayıda fü- ze getirildi. Irak'ın iç bölgeleri- ne de ulaşabilecek menzile sahip olduğu belirtilen bu füzelere taktik nükleer başlık da takıla- bildiği belirtildi. İncirlik'e geti- rilen bu füzelerin. Irak'tan üs- sü hedef alan bir Scud füzesinin fırlatılması durumunda kullanı- labileceğine dikkat çekildi. ABD Hava Kuvvetleri adına sorulan- mızı yanıtlayan bir yetkili, füze- lerin sayısı ve menzili konusun- daki bilgilerle ilgili olarak "Ha- rekâtın içeriğine yönelik olduğu için iiste konuşlandınlan hiçbir silah sistemi ya da tipi hakkın- da bilgi vermemiz mümkün değil" dedi. Aynı yetkili, uzun menziili füzelerle ilgiii "Ne doğ- ruluyorue ne de yalanlıyoruz" ifadesini kullandı. Müttefik Basın Bilgi Merke- zi Başkanı Kurmay Albay Halil Kalaycı AA'ya yaptığı açıklama- da, Erhaç'a Roland fuze sistem- lerine ait bazı sistemlerin konuş- landırıldığını, eksik kalan un- surlann da peyderpev naklinin surdüğünü belirtti. Erhaç Hava Üssü'nü gezen basın mensuplarına açıklama- larda bulunan bir yetkili de Ro- land füzelerinin nokta hedefler- de kullanıldığını, karadan hava- ya savunmaya yönelik bir sistem olduğunu söyledi. Batman askeri havaalanına, Rapler ve Stinger füzelerinin ya- nı sıra Alman Roland füzelerin- den de 5 adet yerleştirileceği bil- dirildi. ABD'li bir askeri yetkili füzelerin birkaç güne kadar üs- te konuşlandırılacağını kaydet- ti. Bu arada üsse Kobra tipi he- likopterlerden sonra CH-53 mo- delinin 50 kişi alabilen kurtar- ma helikopterlerinden de 18 ta- nesinin Batman'da konuşlandı- rıldığı öğrenildi. Güvenilir bir kaynak, CH-53 tipi helikopter- lerin, bir süre önce Irak'ta dü- şürülen 5 ABD savaş uçağının pilotunun kurtarılmasında kul- lanıldığını bildirdi. Edinilen bil- gilere göre Batman Üssü'ndeki erken haber alma uçağı Avvacs sayısı geçenlerde 2'ye yükseldi. Üste ve çe\resinde bulunan ra- dar sayısının ise 30'a çıktığı be- lirtildis- GOZLEM UGUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) bakalım: ÖzaJ, 13 Eylül 1990 günü şöyle konuşmuştu: — Ben şahsen, yüzde 99 oranında banşın sağlanacağı- na inanıyorum. Savaşa yüzde bir ihtimal veriyorum. 3 ekim günü Sayın Ozal şu kanıdadır: — Benim mantığım Saddam'ın geri adım atacağı şek- lindedir. 9 Aralık 1990 günü Özal şu görüştedir: — Hadiseler beni doğrulamıştır. Bakınız söylediğim karar çıktıktan sonra savaş ihtimali uzaklaşmıştır. 14 ocak günü Sayın Cumhurbaşkanı barış konusunda ol- dukça iyimserdir: — Amerikan Kongresi'nin Başkan Bush'a destek karann- dan sonra kanımca barış sansı arttı. Savaşın başladığı 17 ocak günü Özal, CNN'e şu yorumu yapar: — Ben hesap adamıyım, hata yapmam. Aynı gün Cumhurbaşkam'nın "savaş-toto" konusundaki görüşü şöyledir: — Irak, birkaç gün içinde yerle bir olur. Özal, 13 Ocak 1991 günü Incirlık Üssü ile ilgili şu güven- ceyi yermişti: — incirlik Üssü kullanılmayacak... Özal'ın, 9 ağustos günü İncirlik Üssü'nün kulanılıp kul- lanılmayacağını soran İngiliz ITV televizyonuna yanıtı da şoyleydi: — İncirlik bir NATO üssüdür. NATÖ bir karar alırsa durum değişir. 17 ocak günü Özal'ın CNN'e İncirlik Üssü konusunda verdiği demeç şoyleydi. — Ittifak uçaklan artık üsleri kullanabilirler Karar Ameri- kan komutanlığına kalmıştır. İncirlik Üssü'nün NATO'nun kararı olmaksızın NATO'nun sorumluluk alanı dışındakı Irak'ı bombalayan Amerikan uçaklarına açılması ise herhalde "incir çekirdeğini doldurmayan" bir konudur! Irak'ın birkaç gün içinde yerle bir olacağına inanan baş- komutan Sayın Ozal, 6 Şubat 1991'deki görüşlerini biraz de- ğiştirmiştir: — Irak'ın gücünü küçümsemekle yanılmışım. Büyük as- keri yığınak yapmış. Irak, maazallah, Kuveyt yerine Türkiye 1 ye girseydi, darmadağın olurduk. Şüküher olsun ABD'ye kafa tutan Saddam ile karşı karşıya kalmadık. 19 şubat günü konuya bir başka yorum getirir. — Bunlarda Osmanlı korkusu var. O korku kolay kolay çık- maz. Belki harp edersek geçer de harp etmezsek o korku var. Dün Malatya'da savunma gücümüz ile ilgili şu açıklamayı yapıyor: — Türk Silahlı Kuvvetleri bölgede fevkalade iyi hazırian- mış. Kimsenin bu yurda yan gözle bakmasına müsaade et- meyiz. TSK, bu milletin emrinde vatanı müdafaa etmeye en iyi şekilde hazırdır. Hani, Saddam saldırırsa "maazallah, darmadağın" olurduk! 14 Şubat 1991 günü Özal şu açıklamayı da yapmıştı. — Onceki sözlerim yanlış anlaşıldı. Savaş, noksanlarımı- zı görmemize neden oldu. Biz ordumuza 2-3 milyar dolar harcıyoruz. Saddam 100 milyar dolar harcıyor. Biz de bu ka- dar harcama yapsak en modem orduya sahip oluruz. Özal, "hesap adamı"d\r, hiç yanılmaz. Yanılmaz, ama bugünlerde aklı ANAP İstanbul il başkan- lığı seçimlerinde olduğu için ister istemez bu yanılgılara ve çelişkilere düşmeKtedir. Hele Semra Hanımefendi, Yetim Hüsnü ve saz arkadas- larını, cumhurbaşkanlığı forsu ve değerli müteahhitlerden Aga Ceylan'ın unutulmaz destekleri.liberalzadelerden Akar- calı ve Yılmaz Beyler ile dönek Marksistlerden Cavit Kavak ye hareketçilerden Mustafa Taşar'ın beklenen katkıları ile İstanbul örgütünden kovalasın... Siz o zaman görürsünüz gerçek Özal'ı... KORFEZ SAVAŞI NEDENİYLE GOSTERILER Esnafa zorla 'kepenk kapatıııa* Özden, ttirban davasına girecek lan koalisyona askeri ve ekono- mik destek verilmişti. AFP'nin haberine göre Arap dünyası Sovyet girişimi karşısın- da bölünmüş durumda. Irak karşıtı koalisyon üyeleri Mısır ve Suriye, savaşı BM kararları doğ- rultusunda sona erdirecek her türlü girişimi destekleyecekleri- ni söylediler. FKÖ, Sovyet giri- şimini ilk ve en güçlü destekle- yen Arap kuruluşu oldu. Ceza- yir, Libya, Tunus ve Fas dışişle- ri bakanları dün bir araya gele- rek son banş girişimlerini değer- lendirdiler. Gözlemciler, toplan- tının sonucunda Sovj'et girişimi- nin desteklenmesinin beklendi- tstanbul Haber Servisi — İs- tanbul'da Korfez savaşı nedeniy- le "esnafın siftah yapamadan diikkân kapattığım" öne suren bazı kişilerin esnafı kepenk in- dirmeye zorladığı bildirildi. İs- tanbul ve Boğaziçi universitele- rinde de izinsiz gösteriler yapıldı. İstanbul'da son gülerde çeşitli semtlerde dükkânların altında yasadışı Devrimcî-Sol örgütü- nün imzasıyla bildiriler atılarak "Korfez savaşı nedeniyle siftah- sız diikkân kapatıldığı, bu yiiz- den bükümeti protesto için 20 şubat günü (dün) dükkânların kapatılması" istendi. Kimliği be- lirsiz bazı kişilerin de, 3-5 kişi- lik gruplar halinde dolaşarak, esnafı dükkân kapamaya zorla- dıkları kaydedildi. Güngören, Kartal, Atışalanı, Küçükarmutlu, Gaziosmanpaşa gibi semtlerde görülen bu olay- lara karşın esnafın dükkânları- nı açtığı, ancak bazı dükkânla- rın kısa süreli kapanıp daha son- ra tekrar açıldıkları öğrenildi. İstanbul polisi, yasadışı Dev- Sol örgütü üyeierince 20 şuba- tın kepenk kapatma günü ola- rak ilan edilmesi üzerine, kent içinde geniş güvenlik onlemleri aldılar. Küçükköy Gazi Mahal- lesi'nde bir kişinin, esnafı ke- penk kapatmaya zorladığı ge- rekçesiyle gözaltına alındığı bil- dirildi. Öte yandan, İstanbul ve Bo- ğaziçi üniversitelerinde dün izin- siz gösteriler yapıldı. Üniversite- lerden çıkan küçük gruplar, okul dışmda lastik yaktı, pan- kart asarak sloganlar attılar. Bo- ğaziçi Üniversitesi'nin okul çıkı- şında meydana gelen olayda, göstericilerin bir polis taşıtına taş atması üzerine, polis havaya uyarı ateşi açtı. Grupların daha sonra okullarına girerek dağıl- dıkları kavdedildi. (Baştarafı 1. Sayfada) mahkeme yorucu bir tartışma ve yonıcu bir çalışma sonunda ret istemini yerinde görmedi ve reddetti" dedi. Dancıoğlu, şöy- le konuştu: "Oyçoklugu ile de oybirliği ile de çıksa bu karar yıice mahke- menin karandır. Aynı değerde- dir. Ov birliği ile çıkması bu ka- rarın değerini yükseltmez. oy çokluğu ile çıkması da değerini eksiltmez." ANAP grubu adına Genel Başkan ve Başbakan Yıldırım Akbulut tarafından turban ko- nusundaki sözleri ile tarafsızlı- ğını yitirdiği savıyla yapılan reddi hâkim başvurusunun gö- rüşüldüğü Anayasa Mahkeme- si oturumlanna Başkanvekili Özden katılmadı. Anayasa Mahkemesi heyeti bu oturumla- rını Başkan Necdet Darıcıoğlu 1 nun başkanhğında gerçekleşti- rirken heyet şu üyelerden oluştu: "Servet Tüzün, Selçuk Tüzün, Mustafa Şahin, İhsan Pekel, Erol Cansel, Ahmet Necdet Se- zer, Guven Dinçer, Haşim Kıhç, Yavuz Nazaroğlu, Yılmaz Alie- fendioğlu." Başkan Dancıoğlu bir soru üzerine aldıkları ret kararını anımsatarak SHP Genel Başka- nı Erdal İnönü'nun ANAP'ın başvurusuna ilişkin görüşlerini ortaya koymak amacıyla dava dosyasına giren belgelerden bi- rer örneğin kendilerine verilmesi konusundaki başvurusunu da bu nedenle geri çevirdiklerini ifade etti. Anayasa Mahkemesi'nin 28 yıllık tarihi süresince iki kez reddi hâkim istemi yapıldı. Bu istemlerden ilki 1984 yılında dö- nemin Yargıtay Başsavcı Vekili İbrahim Polat tarafından Ana- yasa Mahkemesi'nin o tarihteki Başkanı Ahmet Hamdi Boyacı- oğlu ile uye Yekta Gungör Öz- den için yapılmıştı. Başsavahğın o tarihte yeni kurulan DYP'nin kapatılması istemiyle yaptığı başvurularının reddedilmesi üzerine gerçekleştirdiği bu redd-i hâkim istemi de Anayasa Mah- kemesi'nce reddedilmişti. Başkanvekili Yekta Güngör özden, kararın açıklanmasın- dan sonra gazetecilerin sorusu üzerine, "Mahkeme kararını vermiştir. Henüz bana teblij edilmedi. Bu aşamada söyleye- cek herhangi bir şe> yok. Kara- rı saygı ile karşılamak gerekir" dedi. Türkiye Barolar Birliği Baş- kanı Önder Sav da beraberindc baro başkanları olduğu haîde dün öğleden sonra Anayasa Mahkemesi Başkanı Dancıoğlu ile Başkanvekili Özden'i ziyaret etti. Samsung'dan gez kamaştıran bir fırsat! Dünyanın gözlerini kamaştıran kuruluş Samsung'un bütün ürünleri şimdi olağanüstü taksitkoşullanylasatışasunuluyor... Çok kısa bir süre için. Samsung televizyonlarını, videolarını, müzik setlerini mutlaka görün. Sahip olmak için yandaki işareti gördüğünüz Samsung ürünlerini K satmaya yetkili Elpa I bayilerindensize GÖZ KAMAfTIIAN f I « S A T ^ SAMSUNG 9 Z*& '«A.*--.-.- Işte "Samsung teknolojisinin yıldızları" Samsung televizyonlar! en yakın olanına hemen girin. Seçiminiziyapın, peşinatınızı yatırın. Bugöz kamaştırıcı fırsattan sizde yararlanın. URUNliR S a r w , g 5 1 cm/UK Î5C'26) Samsung 51cm/UK 1501 2) Samsuog5) cm/UK (5026) Samsung 5!cm/UK (5012) HEMEN TESLIM Peşınat 555 000 555 000 Toks.t 3^5 000 3 İ 5 0OC' 1 - Taku SOTİ 7 7 - MAFT TESUM Peşınot 330 000 330 000 - - Taksit 330 000 330 000 - SOYİ 8 8 - NISAN TESUM Peşınat 297 000 Taksit ' 297DO0 297 ^000 29' 000 - 5oru MAYIS TESUM Peşinat 9 9 - - - 290 000 290 00C Taksit - - 290 000 290 000 laa.. - - 9 9 KDV DAHIL TOP1AM FİYAT 2 970 000 2 970.000 2900 000 2900 000 Samsung video ve müzik setleri! URUNIER Sonuung VHS Vıdeo/UK Samsung VIP 690 Muzik SeK/UK Samıung SCM 7550 Müzik S«ı CD/UK HEMEN TESUM Pesınat 350 000 325 000 455 000 Taksit 350 000 275 000 3<SO0O0 Scv,., 7 7 7 MART TESUM Peşınat 320 000 250 000 335 000 Taksit 310000 250 000 330 000 Tdsf 5o,s- 8 8 8 NISAN TESUM Peşınot 280 000 225 000 297 500 Taksit 280 000 225 0OC 297 500 Sar» 9 9 9 KDV DAHIL TOPLAM FİYAT 2 800 000 2 250 000 2 975 000 B u k a m p a n y a M e r k e z B a n l c a s ı n ı n I g i l ı t ç b l ı ğ ı n e u y g u n d u r K D V o r a n o r ı r d c m e y c a n c g e l e c e k d e ğ ı % ı V 1 1 k f ı y a t l a r o y o n s ı t ı l ı r O|inin yıldızı insanlar için parlıyor. sgsAMSUNGElectronics TLRKİYE DIST5İUTOSU EU>* A S IZMIB Ttl 2' 68 tO- 22 63 67 ANKAHA İ38 3290 13» û « AOANA U 67 97 14 68 09 SAM3JN 1 i 04 66 UÛ15 ANTHYA 2! 63 ' j Mamamiage 8 u - o « ^ j - l SunHtrı A S ISTAN6U11* 131 27J2IJkcl) : « HJRO * IWJZK S6KMLEHA 5 TAVŞ HOLCHNG muusucaı ŞIRENYER'DEN FÎKRETDACUOCLL TAHMİTVLER 1.KOŞU: F: Serdarbey (1), P: Hanımtay (3), PP: Solero (5), S: Veranıco (2). 2. KOŞU: F: Harami (1). P: Tolgam (S), PP: Ebru (10), S: Kıvırak (7). 3.KOŞU: F: Pastör (8), P: Burak (2), PP: Sozlü (5), S: Karh (3). 4.KOŞU: F: Kavçinbey (T), P: Dalhan (3), PP: Hilal 12(5), S: Gültorun (4). 5.KOŞU: F: Gemlikgüzeli (1), P: Nihan (11), PP: Gülay 3(10), S: Havuçözü (6). 6.KOŞU: F: Flair (7), P: Mu- hittin (3), PP: Golden Egg (6), S: Koraytay (2). 7.KOŞU: F: Tiki (1), P: Uğursay (4), PP: Calibos (8), S: Gunışık (2). 8.KOŞU: F: Little Gril (6), P: Cino (7), PP: Rising Sun (1), PP: Parisianne (5), S: Selda (9). 9.KOŞU: F: İkimiz (4), P: Tezcan 2(3), PP: Mesudiyegü- zeii (6), S: Akkent (2). DUYURU KADIKÖY 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No Davacı Vekili Davah Dava Yanıt süresi 1990/897 T.E.K. Av. Nur Sel. Muammer Çilingiroğlu İtirazın iptali. 10 gün. Davacı tarafından davah hakkında açılan itirazın iptali davasının da\alı Muammer Çilingiroğlu'nun yoklujunda yapılan açık yargıla- ma sonunda: Davalının belirtilen adreste dava dilekçesinin tebliğ edilmediği, ad- resim'n araştırmasında da adı geçenin elverişli adresinin bulunmadıgı anlaşılrnakla 7201 sayılı kanunun 28/29. maddeleri hükmüne binaen dava dilekçesinin duyuru yolu ile tebliğine karar verilmiştir. Davalının 22.3.1991 günü saat 9.30'da hazır olması, belli edilen gün ve saatte gelmeniz ve kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, gelmedi- ğinız takdirde veya mazeret biJdirmediginiz takdirde ve deli) ibraz et- mediğiniz lakdirde H.L.M.KInun 213 ve 375. maddeleri gereğincey»r- gılamanın yokluğunda yapılacağı ve hüküm kurulacağı dava dilek- çesinin îebliği yerine geçerli olmak ûzere duyurulur. İş bu duyuru yayınlandığı tarihden ıfibaren 15 gün sonra yapılmıj sayılacaktır. 12.2.1991 lasın:1752