18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 ŞUBAT 1991 CUMHURİYET/15 HAVA OURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN Devfet Meteoroloji Işteri Geoel Müdüriûğü'nden aiınan bilgiye göre yurdun bat? kesimleri par- çalı çofc buluttu, Marmara'nın baösj ite kıyı Ege yağmurtu öteki yerler az buluttu ve açık geçe- cek. Marmara ıle yurûun iç ve doğu kesimlerinde yer yer yo- ğun olmak üzere sis görülecek. H*« SICAKLIÖ. Tüm yurtö r> yer yer 1.5 ila 2 metre do/ayında bulunacak. \ön Gft- Kt.totefto*-. .Oemzten- |û n d eh a v a : ^ bU|üöu w s j s ,j geçecek. Rûzgâr ku- mızde: Kıble ve kesışlemeden z e y w cfOâu yönlerden hafif, oarak esecek. Göl kûçük 2-4 yer yer kuvveünde saatte dalgalı i k 4-16 yer yer 21 deniz mili hızta esecek dalga yüksekiiği 05-1 BMs Botı Susa Çanrtale Çonım Dmzl Y 19" 7°lspam Y 14» 2°ta»*(jl S 5» 0°bmr S -#° •U'Kars 0 8° 3°0tdu -«"-7° f t a -7° -WSamsun 11° O°SSrt 10° «°Snop W° S°Snss 2rW S -7 WKBtemomı S S S 12° Y 13» S -3° -9° S 56° 3°Krtaıi ) -r -7° Itfson -5°-7° Ibncei 11» P U S * r-s» vı» e»-1 <> Vtegal 0°-9°2ongu«a* «•« DUMU ya*wiu g g «« A-«ık 8-bulutkı G-güneşk K-kart S-stsi Yiafiımvlu Tebrıf • Şam Kafııre • DÜNYA'DA BUGÜN Amman Atna Bağdat Barcetocu Bom Brüteeı Budapeş* Canene Crayır Cükte DuM Franttırt Sme HelsrHo Kıtat Kopenhag KUn Leltoşa .B -5° y 16° Y 9» K 3° Y Vf K -2° K r> B -5° K 7° K 4° Y 19° Lorrira Madnd Mılan Montrea Mostoa Mûnıh New ttH* Osto Pans Prag Roma Şam K 2° ' ' A 19° K -5° S 3° A 6° Y 3° K -8° K 2° B -4° B r K 1° Y 16° Y 10° VenaJft B 1° K 1° A 19° Hmus K -1° Y 10° H 3° HteftmgiDn-- 2Sr»ı K 11° BULMACA SOLDANSACA. 1 2 3 1/ "Uydurma, yalan" anlamında argo sözcük. 2/ Ayakkabı kalıbının çapı... Elma, armut gibi meyvelerin ku- rutulmuşu. 3/ Bir akademik unvanın kısa yazılışi... Değerli madenlerin anlık de- recesi. 4/ Isparta'nın bir ilçesi... Bir renk. 5/ Kavnılmuş ceviz ya da bademle yapı- lan şckerlem&.. Sar- hoş ya da külhanbe- yi bagırması. <»/ "O yer" anlamında kullanılan sözcük... Asya'da bir baş- kent. 7/ AliîJİagelmiş töre ve davra- nışlara aykın olan. 8/ Bir habcr ajan- sının simgesi... Fırat ınnağının iki ana kolundan biri. 9/ AracL.. Halk arasında yabanarısına verilen ad. YUKARIDAN AŞAClYA: 1/ Avunmayı saglayan jey. 2/ Bir ç<3- kelme sonunda bir sıvının dibine çö- ken katı madde... Köpek ve ineklere yedirünıek için un ve kepekle haarlanan yiyecek. 3/ Ingilizce "bay" sözcüğflnün kısa yaalısı... Eski Yunan'da sitenin yöne- tim, politika ve ticaret işlerini konuşmak için haJkın toplandığı alan. 4/ Artvin yöresine özgü bir halk oyunu. 5/ "Gelse bir arava — vü oıihr/Olmaz bir arada cehl ile şiir" (Ziya Paşa)... Reçine. */ Eski diide göz... Kale duvan. 7/ Aşıbovası... Alışılandan çok, taşkın. 8/ Olumsuzluk belirten bir önek... Fasıla... Aktinyunı elementinin simgesi. 9/ Iri taneli bir zeytin cinsi. 60 YIL ONCE Cumhuriyet Sokak isimleri 12 ŞUBAT 1931 Son zamanlarda yeni sokak isimleri hakkında münakaşa ve itirazlar vaki olmaktadır. Bazj sokak isimlerinin inkılâbımızla mütenasip olmadığ] ve bazılarının da lüzumsuz ecnebi isimlerile tevsûn edilmiş olmaian şikâyetleri mucip olmustur. Dahiliye Vekâleti ve Beledive bu şikâyetleri ve itirazlan nazari dikkale atauslardır. Bu hususta tetkikat yapılmış ve bazı sokak isimleri tebdil edilmistir. 30 ¥HL ONCE Cumhuhyet Bir hastahk anlaşıldı 12 ŞUBAT 1961 Bir milietin huzur içinde yaşıyabilmesinin başhca şartlanndan biri de vergi sisteminin adaletli olması, eşit ve realist temellere dayanmasıdır. Devletin, helc zamanımızda, gittikçe artan masraflan vardır. Her vatandaş bu masraflara kendi ekonomik gücü orarunda katılacaktır. Az kazanan az verecek, çok kazanan çok verecek, fakat belli bir geçim indiriminin üstunde istisnasız herkes devlet yilkünü taşıyacak, bunun ağırbğını sırtında duyacaktır. Nadir N«di Gelir vergisi bizde uygulanmaya basladığı zaman, adalet ve eşitlik şartlannı gerçeklestirmesi, ekonomik realiteye uygun düşmesi, derece derece butün gelir ve kazanç sahiplerini kapsaması bakımından umutla karşılanmıştı. Ne yazık ki daha ilk adımda, bir takını politik kaygılar yüzünden kimi rümreler vergi dışı bırakılmıs, böylece hem sistemin temel prensipleri zedelenmiş, hem de geniş ölçüde kaçakçılığa yol açılmısur. Yeni bütçe tasansının gerekçesinde bu husus matematik bir kesinlikle belinilmektedir. Beyannameye bağlı gelir vergisi mflkellefleri kimlerdir? Genel olarak piyasa şartları içinde çalısan tüccar, sanayici, serbest meslek erbabı gibi kimseler degil mi? Bunlar arasında az kazananlar, hatta zarar edenler bulunabileceğini pekâlâ düsünebiliriz. Her is sahibinin mutlaka ve her zaman kazanması gerekmez. Ama şu da var ki iş hayatında kazanmak, hem de iyi kazanmak esastır. Onca rizikoya katlanıp da basit bir rençber geliriyle yetinilmesi olagan bir durum sayılmaz her halde. Oysa, gerekçeye iliştirilen 22 numaralı tabloda ne görüyoruz? Türkiye'de beyannameye bağlı gelir vergisi mükelleflerinden yüzde seksen beşine yakın bir kısmı, yani ezici çoğunlugu, yılda altı bin liradan aşagı gelir beyan etmiştir. Yılda altı bin liradan asağı demek, ayda bes yüz liradan az geliri olmak demektir. Zavallı mükeüef! Bunun üzerinden bir de vergi ödiyecek, sonra çoluğunu çocugunu geçindirecek, hizmetçisine, belki özel şoförüne ayhk yetiştirecek! Ifyzık değil mi bu adama? Şakayı bir yana bırakırsak, 22 numaralı tablonun ortaya koyduğu gerçek, Türkiye'de muazzam bir vergi kaçakçılığı olduğu, daha doğnısu gelir vergisi sisteminin eski kazanç vergisi gibi soysuzlasıp ijlemez hale geldiğidir. Bu durumu düzeltmenin çaresi elbette yeni ölçüsüz vergiler koyarak yurdun ekonomik düzenini büsbütün çığınndan çıkartmak olamaz. Kusunı mükelleflerin kötü niyeünden ziyade sistemin eksikliğinde ve yarılış uyguianmasında aramahdır. Nitekim yeni Maliye Bakanı Sayın KemaJ Kurdaş, durumu bir uzmanlar kuruluna inceletmektedir. Yakında dünyaca taıunmış maliye bilginlerinden bir kacı da yurdumuza cağırılacak, onlann ja tavsiyelerinden yararlanılacaktır. önemli olan nokta, oplum hayatını tehlikeli bir şekilde aksatan bir lastalığın nihayet teşhis edilmiş bulunmasıdır. Vergi istemimiz, adalet, genellik ve eşitlik prensipleri ile lağdaştınldığı gün, sosyal ve ekonomik bünyemiz ızienen huzur sartlanna büyük ölçüde kavuşacaktır. İADİR NADt ^EÇEN YIL BUGÜN Dzgürlüğe 'merhaba' l ŞUBAT 1990 üney Afrika'da ırkçj rejime karşı savaşan Afrika Ulusal ongresi'nin (ANC) lideri Nelson Mandela dün îgürlüğüne kavuştu. Tüm dünyada ırkçılığa karşı verilen vaşın sembolıl olarak tanınan 71 yaşındaki Mandela'mn yılhk esareti, Cape Tbwn'daki Victor Venster :zaevi'nden çıkjsıyla son buldu. TARITSMA Saghgı ve İş Gftvenligi 2000 yılına dokuz kaldı. Buna karşın Türkiye'de işçi sağlığı ve iş gtivenliği alanında, yirmi yıl öncesine göre önemsenecek düzeyde bir Herleme kaydedilmiş sayılamaz. Başlangjç yülannda (1963-80), çalışma ve sağlık bakanjıklarında bulunan bir miktar uzman personel, işçi saglıgı ve iş gövenligi hizmetlerinin geliştirilmesi için gayretle ça- lıştı. Bu arada ulusal düzeyde bir "işçi sag- lığı ve is güvenüği yüksek kuruiıT'nun oluş- turulması fikri, 1975 yılı icra planmda yer aldı (211 sayüı öniem). 1976 yılında, DPT IV. Bes Yılhk KoUannu Planı Saffık Özel thtisas Komisyonu çalışınaian çerçevesin- de, "tşçi Sağlıgı Alt Komisyonn" kurula- rak sorunlar tartışıldı ve önemli bazı görüs- Ierin IV. Bcş Yılhk Kalkınma Planı kapsa- mına alınması da saglanabildi. Fakat yak- laşık 15 yıü alan bu çalışmalara karşın is- tenilen duzeye bir türlü ulasılamadı. 1980'li yıllarda ise ilgili kurumlann tumünde, işçi sağlığma yönelik hizmetler şu veya bu şe- kilde yavaslatıldı ve hatta geriletildi. Bu ne- denle işyerlerinin büyük çoğunlugu etkin bir denetimden yoksun kaldı; işçi ve işveren efitilemedi; işveren tarafı, işçi sağlığı ve iş güvenlıği alarunda yapılacak yatınmm uzun vadede verimi arttına bir etken olduğunu kavrayamadı ve bu alana yatırım yapmak- tan kaçındı. Diğer taraftan hızh nüfus ar- tışı, yüksek orandaki işsizlik ve enflasyon nedenlerine bağlı olarak ekmek parası der- dine düşen işçi ve üyesi olduğu sendikalar, işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında bilinç- lenemedi. Baû ülkelerinde. çalışma ortamı ve doğal çevreyi kirlettiği için terk edilen es- ki teknolojiler ucuz fiyatlarla ülkemize so- kuldu. özet olarak 1475 sayılı İş Yasası ve buna bağlı İşçi Sağlıgı ve tş Güvenliği Tii- zügü ile diğer tüzük ve yönetmelik hüküm- lerinin çoğu çalışma hayatına gereği gibi yansıtüamadı. Beürtilen nedenlerle pek çok işyerimiz- de, basta "kurîon" olmak üzere çeşitli ağır metaller, organik çözücüler ve pestisitler ile toz, gaz ve buharlann etktsine bağlı akut ve kronik zehirlenmeler, akciğer toz hasta- lıkları (pnomokonyozlar), alerjik cilt has- talıklan ve kanser vakalanna; gürültülü iş- yerlerinde ise işitme kayıpları ile endüstri- yel sağırlık vakalanna rastlamak hiç de zor değildir. İşçi sağlığının tam güvence altına alına- bilmesi, bilim ve teknolojinin eğitim, araş- tuma, denetim ve tümünü kapsayacak bir mevzuatla desteklenmesi ve aynca, mevzu- atın iyi bir şekilde uygulanması ile müm- kündür. Dtinya Saglık Örgütn'nün Alma-Ata Deklarasyonn'nda (1978), temel sağük hiz- metlerinin yaşanan ve çalışılan yerlere ka- dar götürülmesi gereği vurgulanmıştır. Bu görüş daha sonraki uluslararası toplanülar- da geliştirilmiş ve 1980 yıbnda Diinya Sağ- lık Orgütö Genel Kurulu'nda, işçi sağlığı hizmetlerinin temel sağlık hizmetlerine en- tegre edilerek yürütülmesi kararı (resoluti- on) aünmıştır. Yine Alma-Ata Deklerasyo- nu'na göre "Herkes en iyi saglık düzeyine ulasma bakluna sahiptir ve bu hususun çok önemli bir amaç olarak benimsenmesi so- rumluluğu devlete aittir." Bu göruş ve kararlann ışığında, Dünya Sağlık örgütü, "berkese saglık" (healt for all) ükesini benimseyerek yürürlüğe koymuş ve 2000 yılına kadar bu hedefe ulasdması- nı amaçlamıştır. Bu konuda Avrnpa Böl- gesel Stratejisi'ne destek olmak uzere de "Herkese Saglık Hedefleri" adlı bir kitap yayımlamıştır. Bu kitapta verilen hedefler- den biri dikkate değerdir: Hedef, 1995'e kadar bölge, iş yaşamı ile ilgili sağlık risk- lerine karşı etkin biçimde korunmuş olma- lıdır. Bu amaca ulasabilmek için tüm işçi- lerin gereksinimlerini karşılayacak düzey- de iş sağlığı hizmetlerinin verilmesi; işçile- rin biyolojik, kimyasal ve fiziksel tehlike- lere karşı korunması için gereken ölçütle- rin (kıstasların) geliştirîlmesi, iş risklerini azaltacak teknik ve eğitsel önlemlerin alın- ması ve özelükle hassas işçi grupiannın gü- veoliğinin sağlanması gereklidir. 2000 yılına dokuz kaldı. Buna karşın Türkiye'de işçi sağlığı ve iş güvenliği ala- nında, yirmi yıl öncesine göre önemsene- cek düzeyde bir ilerleme kaydedilmiş sayı- lamaz. Bırakınız ekonomik kalkınma, enf- lasyon hızı vb hususları bir yana sadece iş- çi sağlığı ve iş güvenliği hizmetlerindeki geri kalmışlığımız nedeni ile Avrupa Toplula- ğn'na ayak uydurabilir ya da katılabilir mi- yiz acaba?.. Doç.Dr. NECDET TARKAN ODTÜ ögretim üyesi TÜRK DIŞ TİCARET BANKASI A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı'ndan Bonkomtz sermavesinin TL 100.000.000.000.-'sındon TL 200.000.000.000.-'şına cıkartılması ve Anasozieşmenin 4. ve 6. maddelerinin değiftirilmesi omacıyla poy sohiplerinin 5 Mort 1991 Sdt gönü saat 15:00'de a$oğıda yozılı gûndem maddelerini gorûşmek ve korara boğlamak üzere, Tıldız Posta Cad. No: 54 Gayrettepe adresinde bulunan Genel MüdDrluğü'mSzde OlağanOstö Genel Kunıl Toplannsi'na çağınlması Yonerim Kurulumuzca karoriaşfınlmışhr. Pay sahiplenmizin eu»U>n gün ve saafte toplantıya katilmalanm katıJacaklann mezkur rarihten bir hatta evvel sahibi bulundukian hisse senetlerinin miktar ve numaralarını muhtevi bir cetveli Banka- maa ibraz ile giriş kartı almaiannıricaederiz. PAY SAHİPLERİ OLAĞANÖSTÜ GENEL KURULU'NUN 5 MART 1991 TARİHÜ TOPLANTISINA AİT GUNOEM 1- Baskanlık Divan'ınmteşJtilivetoplonfıfutanaklarını imzalamak üzere Boskonlık Divan'ma yelki verilmesi, 2- Bankamız Anasözlesmesinin 4. moddesi ile 6. maddesinin değişfirilnfiesi. EskiŞdcü Amacı M a d d e 4 Bonka'nın k'uruluj omacı,finonsmonwrefiyle Türkiye'de dış tico- retin gelismesine hizmettir. Bonko amocını gerçeklejfirmek üzere özetle aşoğtdakı fooiiyerierde bulunabilir. a) Ozdlikle ıhrocot ve ilfiolatın flnansmanı ile ıjfigal etmek, mev- duat kabul etmek her çeşif bankacılık iflefflieri yopmak. b) Ozeüikle dış ticarelin gelişmesryle ilgili girişimlere kısa ve orta va- deJi kredi sağlamak. c) Tüfkiye'den veyo yurt dısındon kısa, orta veyo uzun vadelr kredi sağlomak bufonlorıyönetmek ve Genel Kurul korarı ile hef türlüfahvilihroç etmek d) T.C. Merkez Bonkası ile her çeşit işlem yapmak. e) fiankalar Kanunu hüküml^ri çerçevesinde, bonka kendi ihtryo- a için her çeşif gaynmenMlere sahip olobileceği gibi alacokları- nın tahsili amocıvla da gayrimenkul edinebiiir. Teminat olarak ıpotek olınobilir, ner lürlü aynı hokbr tesis edebilir ve gerekfiğin- de bunlorı sotobilir. r) Yukondo beJirtilen hususbr sıaırloyıcı mtelikte olmayıp YöneKm Kurulu'nun kororı ıle omocın gerçekleşfırılebilmesi için Bonka'nın konusu ile ilgili diöer her çeşit işlemlere girilebılir. Bu islemler dışırv dateşvikiöngörüfen dallardakı şirkerfere, bonkoya yororiı diğer jirkedere kurucu ortak sıfah ile işiîrak edilebtlir veya hisse senetleri satın almok soreti ıle ortok olunabilir. Sermaye Madde 6 Bankanın sermayesi 100.000.000.000.- Türk Lirası'dır. Bu ser- maye, herbiri 1.000-Türk Lirosı itibari değerde 100.000.000 odef odo yazılı payo bölûnrnüflür. Banka Vönetim Kurulu poylo- rın itibari değerlerini aynen korı/yarak bir veya birdenfazlapayı temsil eden hisse senetleri çılcormoya vetkilidir. Bu hisse senetleri orfcıkbrın daha sonraki isteklerı holinde de ihtivo eltikleri pay sayt- sı kadar hisse senedi ile değistırilebılir. Önceki Sermoyeyi olujfcran 50.000.000.000.- Türk Lirası tama- men ödenmiş olup, bu dero arttınbn 50.000 000.000.- Türk Urası sermaye nakit olorak tomamen taahhüt edilmiş ve %25'i ödenmiş olup kolan %75'i Yönefim Ku- ruh'nca belirlenecek larihferde ve miktorlarda ödenecektir. Bonkonm hisse seneHerinin AAenkul Kıymeder Borso- sı'no kote edilmesı zorunlu olduğu gibi hisse senerlerinin nakit kar- sılığı çıkarılması da sarttır. reniŞekü Amacı Madde 4 Banka'nın kuruluş omacı, finansmon suretiyle Türkiye'de dış ticare- lin gelismesine hizmettir. Banka amacını gerçeklestirmek üzere özene asağıdaki foolıyerlerde bulunabilir. a) Özellikle ihracat ve ifhalahn finansmanı ile istigal etmek, mev- duat kobul ehnek her çeşif bankacrlık islemleri yopmok. b) Özellikle dış Hcaretın gelişmesiyle ilgili girisimlere kısa ve orta vo- deli kredi soğbmok. c) Türkiye'den veya yurt dışından kısa, orta veya uzun vadeli kredi soğbmak bu fonbrı yönetmek ve Genel Kurul kararı ile her türfü (ahvil ihroç etmek. d) T.C. Merkez Bankosı ile her çeşit işlem yapmok. e) Bankalar Kanonu hükümleri çerçevesinde, Banka kendi ihtivocı için her çesit goyrimenkule sohip olabileceği gibi, abcakbrımn lohsili amocıylo do goyrimenkul edinebiiir,teminatofarak ipotek abbılir, ipotekleri fek edebilir, goynmenkuller ûz&inde her türlü ayni hak tesis veya iktisap edebilir, oerektiğinde gayrimenkuHeri sotabilir, üzerlerinde her türlü (asorrurla bulunabilir. f\ Yukarıda belirtilen hususiar sınırlayıcı nitelikte olmayıp Yönetim Kurulu nun karan ile amacm gerçekleştirılebilmesi için Banka'nın konusu ile ilgili diâer her çeşit ışiemlere girilebilır. Bu islemler dışın- doteşvikiöngörüien dolbrdoki sırketlere, bankava yarariı diğer şir- kellere kurucu ortak sıfati ile iştirak edebilir veya hisse senetleri softn almak surerı ile ortak olunabilir. Sermaye Madde 6 Bankanın sermayesi 200.000.000.000.- flkiyüz milyor) Türk Üro- uâır. Bu sermaye herbiri 1.000 - (bin) Türk lirosı itibari değerde 200.000.000 [ikiyüz miryon) odet ada yazılı paya bolünmüşfür. Banka Yonetim Kurulu poylonn itibori değerlerini aynen koruya- rak bir veya birden fazla payı temsil eden hisse senetleri çıkarmo- ya yefkilidir Bu hisse senetleri ortakların daha sonraki islekleri ho- linde de ihtivo ettikleri pay sayısı kadar hisse senedi ile değiştirilir. Önceki sermoyeyi (Âışiuran 100.000.000.000.- (yüz milyarj Türk Ürası tamamen ödenmiştir. Bu defo arthrıbn 100.000.000.000.- (yüz milyorj Türk lirası sermoyenin 25.000.000.000.- (yirmibeş milyor) Türk lirası Vergi Usül Konu- nu'nun Mükerrer 298. maddesi gereğınce yeniden değerlendirme nedeniyle olusan değerleme fonundan karşılanmak suretiyle tamo- men odenmiştir.Bokiye 75.000 000 000.- (yetmişbeşrniiyor)Türk Lirası sermaye nakit olarak tamamen toahhüt edilmiş ve yüzde yüzu nakif olarok ödenmiştir Sermoyeyeeklenen 25.000.000.000- (yirmibeş milyar) Türk liro- sı değer orhş fonu karşılığında bu sermaye arttırımından önceki his- sedanara, hisseleri oronındo bedelsız hisse verilecekfir. Bankanın hisse senetterinin Menkul Kıymetler Borsas/'no Itote edit- mesi zorunlu olduğu gibi hisse senetierinin nakit karşıfığı çıkorılması daşarthr. DIŞBA1MK AJNKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Jncirlik'e Doğnı...Banş Treni'ne giderken, doğnı söylemeliyim, çok heyecan- landım; ne olacaktı, trene binebilecek miydik? Ankara istas- yonu kum gibi polis kaynıyordur, diye düşünüyordum. Ivecenlikten radyomu, havlumu evde unuttuğumu, sonra anımsayacaktım. Evden çıkarken Aldoğan, Ayla, Belgi uğur- ladılar; arkamdan su döktüler; su gibi gidip döneyim diye! İstasyon ana-baba günüydü. Polisler duruyorlar, ama bir şey de yapmıyorlardı. Güven Park'ta çiçekle dolaştırmayan- lara ne olmuçtu, uslan başlarına gelmiş miydı? Yöneticiler —İki ucu süslü âeğneğe yapışmanın gereği yok, hele du- ralım, izleyelim bakalım, görelim mi demişlerdi? Olamazdı, böyle uslu, tutarlı olsalar, ûlke böyte mi olurdu? İstasyon kalabalıktı, "Banş Yolcuları" gelmişlerdi. Ellerin- de çantaları vardı kiminin. El sıkışıyorlar, kücaklaşıyorlar, söy- leşiyortardı. Vbla çıkabilecek miydik ne? Dur bakalım aslanım, dereyi görmeden paçayı sıvama. Alman Radyo Televizyonui ndan Sezer Duru, yanında fotoğrafçılanyla, resimler çekiyor, konuşmalar yapıyordu. Sezer Dum, polislere sormuştu: —Böyle polis kalabalığı, "Barışçılar" için mi? —$efimize sorun! demişler, konuşmak istememişlerdi. Po- lisler, üç gündür, istasyona gelip gidiyorlardı. "Banş Treni" yolculannın ne zaman geleceklerini bilmiyorlar miydı? Se- zer Duru, polis şefine sordu: — Bu kalabalık polisler, "Barışçılar" için mi geldi? Polis şefi karşılık verdi: —Onlann sag salim yoilanna gidebilmeleri için önlem alıyoruzl Sezer Duru, dik dik baktı. Çekimini sürdürdü. Saat 17.30dan beri istasyondaydı. Ayaklarına karasular mı inmişti? "Banş Yolcuları" cumartesi akşamı saat 19.00'da Ankara1 dan Adana'ya yola çıktılar. Tren, Ankara-Gaziantep treniydi. Birkaç vagona dağılmışlardı kalabalık "Banş" yolcuları. Çe- şitli gazetelerden muhabiıier vardı; ilk kez, böyle bir yolcu- luğu izliyorlardı. Onlar da heyecanlıydılar. "Banş Yoiculan" başlıklı "Ankara Notlan"nı, yola çıkarken yazmıştım. Gidenlerin kimilerinin adlannı da vermistim. SHP'li milletvekillerinden V%li Aksoy, Rıza llıman yoktular. İl- han İrem de yoktu. Hikmet Kbçak, Mustafa Meriç, Ozen Aşut, lezız Onaran gelememişlerdi. Cengiz Onaran'ın yerine NUS- HED Basın Danışmanı Aiila Aşut gelmişti. Bu arada adları daha dnce çıkmamış olan Necmettin Yiğit, Aziz Gülbağ, Ha- san Göçer, Şaban Çekil, Ali Batı, Hayri Koçak, Naciye Kb- çak, Muharrem Aydoğanoğlu, Hanife Tolgar, Mehmet Dalsüren ile Eşref önder'in de "Barış Yblculuğu"na katıldık- ları oğrenilmisti. İzmir'den Prof. Veli Lök, istanbul'dan Demirtaş Ceyhun, Edip Akbayram gelmişlerdi. V%li Lök: —Ben trenle Adana'ya gelip sabahleyin aynlacağım. Bu geziyi, "Barışçılar"a moral vermek için yapıyorum! diyordu. Adana'ya değin, kazasız beiasız varabilecek miydik? önü- mûzde Kırıkkale vardı. Kınkkale'de trenden indirip: —Gelin bakalım, ne "Savaşa Hayir"ı be! Siz herkesi ken- diniz gibi tabansız mı sanıyorsunuz? Bir kaba dayaktan ge- çin, güzel bir soğuk su banyosu yapın da usunuz (aklınız) başınıza gelsin! Hayalannızı da burmadık! Filistin askısına ne buyrulur? Kınkkale'de, büyük bir telaş vardı. Sivil polisler, yolculara bir şey sormadılar, ama tren görevlilerini sıkıştırdılar: —Ankara'dan bu yana bir olay oldu mu? —Ne gibi? —Yani, anlayın canım; slogan filan atıldı mı, "Savaşa ha- yırl", "Kahrolsun 'aşizm" gibi... Vboo, hiç öyie bir şey olmadı. Hepsi kuzu gibi oturuyorlar... —Hımmm... dediler, aynldılâr. Tren, Kırıkkale'den de çıkö yola; düdüğünü çaldı: "Düüüûûüüüüüüüû- ut...düt...düüüüüüüt" Çuf çuf çuf... Kısa bir süre, Nevzat Helvacı, Akm Birdal, Ibrahim Yetkin, daha birçok arkadaş, yolcularla soyleşlik. Edip Akbayram,: hayranlan kız çocukiarını dptü. Şarkılar sdyledi. Kayseri'ye varmadan yatıp uyumuştum. Niğde'de, "Banş Yolculuğu"na paketlerde elmalar vermişler -sabahleyin yedik- Kayseri'de karşılamışlar, çiçekler vermişler. Adana'ya girerken, Yenice'de, yakamıza ak karanfiller takiılar. Niğde'den verilen elma pa- ketlerinin içinde Niğde Belediye Başkanı Ahmet Oğuz Oz- men'in kartı vardı. Başkan, "Kentimizi onurlandırdınız" diye yazmıştı. Belediye Başkanı SHP'liydi. Niğde Jnsan Haklan Derneği yöneticileri de oradaydılar. Daha doğrusu oraday- mışlar. Edip Akbayram'ı, beni sormuşlar; ikimiz de mışıl mı- şıl uyuyormuşuz. Nevzat Helvacı, Demirtaş Ceyhun bir aradaydtlar... Seyhan Belediyesi'nin gorevtileri, Yenice'de karşılamışlardı. Çeşitli kuruluşların temsiicileri de. Adana SHP İl Başkanı Tû- mer Mavı, Seyhan SHP ilçe Başkanı Mehmet Tatlı, Adana Anakent Belediye Başkanı Sefahattin Çolak, Genel Sekre- ter yardımcısı Fevzi Acevit de karşılayanlar arasındaydılar. Bu sırada, Yenice'de yakamıza karanfiller takıldı işte. Çok hoşu- ma gitti! Seyhan Belediye Başkanı Yalçın Akyol'la birlikte, de- mokratik kitle örgütlerinin Adana, Mersin şube başkanlan karşıladılar. Davullar zumalar vuruyor, istasyonda genç kız- lar halkoyunları oynuyoriardı. Burada da polisler günlerdir bekleşmişler, sıkı gövenlik önlemleri almışlardı. Ama, kim- sede oyuna gelecek göz yok muydu? Seyhan Belediye Baş- kanı Yalçın Akyol'un konüğu olarak dort yıldızlı Zaimoğlu Oteli'ne giderek yüzümûzü yıkadık, dinlendik. Otelden oto- büslerle "İncirlik"e, össe gideceğiz. Yine heyecanlı herkes. Dur bakalım ne oiacak? tSTANBUL 6. ASIİYE HUKUK HÂKtMLfĞf'NDEN 1990/286 Davaa Şu$enb«r üzunhan ile davalı Roza Unınhan arasında gö- rülmekte olan Bosanma davaanda verilen ara karan uyannca, Baybun-HarmanOrü köyü, Saathane karsısı - 69557 adresinde bu- lunduğu bildirilen davajj Riza Uzunhan'a tebligat yapıimadığından ve adresı araştınldığı halde tespit edilmediginden davalıya ilanen tebîig yapümasma karar verüdiğinden duruşma günü 20.3.1991 saat: 11.00'de mahkemede hazır bulunmanız, buJunntadiğuuz veya bir vekil tarafından temsil edilmediginiz takdirde yargüamaya yokluguouzda devarn edilecegi ve hükttm verileceği ihtar olunur. Hususi davetiye ve dava dilekçesi yerine kâim olmak üzere ilan olunur. (HUMK.'nın 213. ve 377. maddeleri). T.C. ESKİŞEHİR ASLÎYE 4. HUKUK MAHKEMESİ »o/ıoı Davacılar Halim Pamukçu ve Nedim Pamukçu vekiü Av. Ahmet öztürk tarafından davalı Ibrahim Köseokur aieyhine açılan 3.63Û.OOO.- TL. Menfı Tespit davası sebebiyle: Adresi tespit edilemeyen davalı Ibrahim Köseokur'un duruşmanın bırakıldığı 9.4.1991 günü saat: 9.00'da mahkememiz duruşma salo- nunda hazır bulunmasi veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi halde durusmaya yoklugunda devam olunacağı ve karar verileceği davalı Ibrahim Köseokur'a dava dilekçesi ve durusma günü daveti- yesi yerine geçmek üzeıe ilan oluour. 22.1.1991 Basın: 19527 T.C. ÇAMLIDERE SULH CEZA MAHKEMESİ KARAR Esas No: 1990/38 Davaa: K.H. Karar No: 1990/47 Sanık: Hasan Peker, Osraan ve Zeliha oflu 1928 doğumlu Çamlıde- re Körler Mahallesi nüfusuna kayıth olup halen aynı yerde oturur. Suç: Gıda Maddeleri Tüzüğüne Aykınhk. Suç tarihi: 22.8.1990 Karar tarihi: 19.12.1990 Yukarıda açık kimliği ve adresi yazılı sanık hakkında Gıda Mad- deleri Tuzugüne aykırüık suçundan mahkememize açılan kamu da- vasının yapılan açık yargjlaması sonunda; Sanjğın eylemine uyan TCK. 398. maddesi gerejince neticeden 490.000.— liraağır para cezası ile cczaJandırılmasına. TCK'nın 402. maddesi gereğınce suça vasıta küdığı meslek ve sanal ticaretinin 3 ay süre ile tatiline, aynca sanığın ekmek ürettiği iş yerinin 7 gün süre ile kapatılmasına, hüküm kesinleştiğinde karar özetinin büyük harf- lerle yazılmak suretiyle ve kapatma süresi kadar kalmak üzere kapa- tılan işyerinın göze çarpan bir yerine yapıjtırılmasına, aynca karar özeünin Ankara-lstanbul ve Izmir'de yayımlanan tirajı yüz binin üze- rindeki gazetelerden birisinde ilan editaesine karar verildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear