18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 ARALIK 1991 HABERLER CUMHURÎYET/5 i ANAP fonu I ANKARA (UBA) — Genel seçimlerde milietvekili olamayan ANAP'lılann kendi içlerinde bir "fon" kuracakları öne sürüldü. Kendileriyle ilgilenilmediğinden yakınan Milli Savunma eski Bakanı Ercan Vuralhan, Tempo dergisine yaptığı açıklamada konuyla ilgili olarak şunlan söyledi: "Seçilemeyen milletvekilinin yaş ortalaması SO, aralannda mali durumu bozuk arkadaşlar da var. Birbirimize yardımcı olmak için fon kuracağız. Bu arkadaşlara partinin sahip çıkması gerekir. Devletin tepcsinde uzlaşma var ama, ncdense ANAP'ta yokr Başörtüsü kampanyası • ANKARA (UBA) — Milli Gençlik Vakfı "Başörtüsü zulmüne son" sloganıyla bir imza kampanyası başlatıyor. Milli Gençlik Vakfı'ndan yapılan açıklamada, "Herkese hürriyet vaat eden yeni bir dönemin başında, üniversitelerde öğrenimlerini sürdüren ve inançlanndan dolayı başlannı örten genç kızlanmıza yeniden zulûmler yapdmaya başlandı" denildi. Kampanya 10 ocak tarihine kadar sürecek. Meclis'e silah • ANKARA (ANKA) — Milli Savunma Bakanlığı tarafmdan yakalanan silahlar milletvekülerinin satışına sunuldu. özellikle bu dönem yeni seçilen nülletvekilleri tabancalannı almaya başladı. Milli Savunma Bakanhğı, "zoralım" yoluyla elinde bulunan tabancalann lıstesinı Meclis'e gönderdi. 1155'i yabana toplam 1755 tabancanın listesi Meclis Idare Amirliği taraûndan milletvekillerine dağıtıldı. RFde gölge kabine • ANKARA (ANKA) — Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan, DYP-SHP koalisyon hükümetini yakından izlemek için "Gölge Kabine" kurdu. Gölge kabinede Erbakan "Başbakan", Abdüllatif Seren ise "Başbakan Yardımcısı" olarak görev yapacak. LOtfı Doğan Devlet Bakanı, Ekrem Ceyhun'u, Cevat Ayhan ve Abdullah Gül de Devlet Bakanı Tansu Çiller'i izleyecek. Refah Partisi "Gölge Kabinesi"nde, "Gölge Bakan"lar bakanlann uygulamalannı izleyerek süreklı genel başkana, gruba bilgi verecek, gerektiğinde genel görüşme, Mec''s araştınnası ve sonı önergeleri hazırlayacaklar. 'Herkes iş istiyor' • ANKARA (AA) — Devlet Bakanı Orhan Kilercioğlu, çalışana karşı adil olacaklannı, eşit işe eşit ücret ilkesini benimsediklerini belirterek, devlet personelinin reel gelirinin azalmasım önlemek için, Eşel-Mobil sisteminin tam olarak işletilmesi gerektığini söyledi. Kilercioğlu, devlet denetim elemanlannın düzenlediği "Devlet Personel Rejimi" konulu açıkoturumda yaptığı konuşmada, bundan böyle devlet memurunun alımının "hatır, arkadaş işi" olmayacağını belirterek, "Kapımıza her gelen iş istiyor. Işsizlik ülkemizin ulusal sonınudur" dedi. Kamu görevlilerinin birden fazla yerden maaş almalannı onledıklerini hatırlatan Kilercioğlu, "Bir devlet memurunun üç ayn yerden maaş aldığım biliyorum. Benim müşavirim 7 ayn yerden maaş alıyor" şeklinde konuştu. Şehit yardımı • İSTANBUL (AA) — Içişleri Bakanı tsmet Sezgin, özgürlükçü ve çoğulcu demokrasilerde silahla, kurşunla ve cinayetle bir yere vanlamayacağını söyledi. Türk Emniyet Teşkilatı Yetimlerı Eğitım Vakfı'nca düzenlenen törenle, 690 şehit ailesine, toplam 3.5 milyarbk para yardımı yapıldı. Baltalimanı Polis Moral Eğitim Merkezi'nde düzenlenen törene, lçişleri Bakanı tsmet Sezgin, Emniyet Genel Müdürü Ünal Erkan, Lionness Klüpleri temsilcileriyle şehit aileleri ve çocuklan katıldı. Bakırköy'dehesaplaşma ESKİ VAIİDEN DESTEK DYP yatnim vaat etti IsUnbBİ Haber SarvM —DYPBa- kırköy belediye başkan adayı Ya- knp Akyiz, seçim çahşmasmın son gününde Milli Savunma Bakanı ve eski lstan- bul Valisi Nevzat Ayaz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ersin Faralyah ve Milletvekili Osmaa Özbek ile birlikte Bakırköy'ün semtlerini gezdi. DYP'nin seçim otobüsü "Snvari" ile Bağalar, Güngören, Esenler, Atışalan, Osmaniye gjbi semtleri gezerek halkı seİamlayan Akyûz ve ba- kanlar, bazı semtlerde otobüsten inerek halkın sorunlanm dinle- yip yatmm vaatlerinde bulundu- lar. Seçim cahşmalanna kaülan partililer son zamlann masmdan yakındılar ve Başba- kan Demirel'in seçim öncesinde Bakırköy'e geünemesıne sitem ettiler. Genel seçimlerde Bakır- köy'den milletvekili çıkarama- dıklannı hatırlatan partililer, "Akyjiz'i de seçtiranezsek, flçe merkezini kapabp gJdeUm" di- ye konuştular. Bakan Faralyalı, otobüsle yapılan gezi sırasında, kendisinin ve Bakan Ayaz'ın "Sayın bakanlar" diye takdim edilmemesini isteyerek, "Bü Sayın hn lf i' M "nlf rfca ediyoruz. Sayın kettmesini lütfen kullanmayı- nız" diye uyarıda bulundu. Sa- at 11.00'de başlayan "halkı se- Iamlama gezisi" yaklaşık 5 saat sûrdü. YILMAZ'DAN ÇOCUKLARA ARMAĞAN (xK*ııklannYdnıaz sevgisi tç Potiüka Ser- gi gören Yümaz, seçim otobü- visi — ANAP Ge- sünün yolunu çeviren çocukla- nel Başkanı Mesut n yanına alarak belediye baş- Yılmaz, Bakırköy kan adaytan Ali 1alip~~özde- seçim çalışmaiannı mir'den ne istediklerini sorma- sürdürduğu uçuncu ve son gün- de 12 mahalle ve Atrium ile Ga- leria adlı alışveriş merkezlerini gezerek, adayı Ali Talip özde- mir için destek arayışını surdür- dü. Habipler Mahallesı'nde ken- disini karşılayan yurttaşlarla ho- ron tepen Ydmaz, "Seçiın mey- danlannda başka şeyler söyle- yen, şimdi hükümet olap zam- dan başka şey dnşinmeyenlere. sandıkta cevap vermenizi istiyo- nun" dedi. ANAP Genel Başkanı Yıl- maz, dün kaldığı Çınar Oteli'n- den saat 10.15'te aynlarak "Pe- tek 3" adlı seçim otobüsüyle Bakırköy'ün semtlerini dolaşü ve yol boyunca vatandaşlan se- lamladı. Gezisi sırasında gençlerin ya- nı sıra çocuklardan da büyük il- lannı istedi. Çocuklar, "halı saha, park" gibi istemlerini sı- ralayınca Ali Talip özdemir'e uzatan Yümaz, "Hadi bakalım işin şimdi başlıyor. Çocnklann istediklerini yerine getirecek mi- sin" diye sordu. Yılmaz, daha sonra çocuklara yann (bugün) anne ve babalannı sandığa gö- turüp Ali Talip Bey'e oy verdir- melerini istedi. Güzergâh bo- yunca üzerinde ANAP amblemi ve Ali Talip özdemır'in adı ya- alı balonlar, çocuklara dağıtıl- dı. Karadenizlilerin ağırlıkta ol- duğu Habipler Mahallesi'nde bir kahvede çay içen Mesut Yü- maz, daha sonra muhasip Şa- dan Tuzcu ve yurttaşlann ıste- ğini kıramayarak birlikte horon tepti. KIRSAL KESİMİ DOLAŞAN tNÖNÜ: ANAP biraz beklesin tç Potttika Servi- si — SHP Genel Başkanı ve Başba- kan Yardımcısı Erdal tnöoü, "AN AP'ın seçiralere nasd girdi- glnl anlamad^ını" söyledi. lnö- nü, "ANAP'h dostlanma, 'Siz biraz bekleyin, Türkiye'vi düzel- telim, siz öylece seçimlere girersiniz' diyornm" dedi. lnönü, bugün yapılacak Ba- kırköy Belediye Başkanlığı seçi- mi için dün, propaganda çahş- malanna katıldı. Bakırköy'ün çeşitli semtlerini dolaşan SHP lideri tnönü, vatandaşlardan be- lediye başkan adayı Yuksel Çen- gel'i desteklemelerini istedi. ll- çenin kırsal kesim mahallelerin- de "Göneş" otobusü ile tur atan Inönu, yolların bozukluğundan ve çamurundan şikâyet etti. Daha sonra Bakırköy özgür- lük Meydanı'nda toplanan kala- balığa hitap eden SHP lideri lnönü, halkın şikâyetlerinin so- rumlusunun ANAP olduğunu soykdi. Herkesin birbirine borç- iu olduğunu belirtcn lnönü, şunlan söyledi: "Çîftçinin, esnafın devktten alsKafı var. Devletin oalardan alacatı w . Devledo mMteakhit- kre borcu var. Herkes birbirine borçiu, berkes birbiriyle kavga ediyor. Turkrye'yi bu sıkıntıya kim soktu? ANAP soktu." ANAP'hların, son "fiyat avarlamalan"ndan şikâyet etti- ğini ifade eden lnönü, "Bo ayar- lamalann müsebbibi, sorumlu- sa kendileri. Onlann ekonomi- 9, TnrViye>i bo hale getirdi" di- ye konuştu. ANAP'ın bu secime nasıl gir- diğini anlayamadığını belirten Erdal lnönü, bu konuda da şoy- le konuştu: "Ekonomiyi dnzeitnıek için ben dryoram Id ANAP'h dost- lanma: 'Siz biraz bekleyin. Türkiye'yi düzeltelim, borçlar- dan kurtulaJım, herkesin yüzü gülsün. Siz ondan sonra seçim- lere ECEVtT YÎNE HÜKÜMETE ÇATTI Enflasyonu indîremezler tstanbol Haber Servferf — DSP Ge- nel Başkanı Bfilent Ecevit, seçim kam- panyasının son gününde "hanım eti değmeli" dediği Bakırköy'de partisinin adayı Nnray Bayram'a oy iste- di. Ecevit, Bakırköylülerden "yerel sorunianna sahip çıkma- lannı"da isterken konuşmala- nnda daha çok genel sorunlara değindi ve hukümete sert bir dil- le çattı. DSP lideri şunlan söy- ledi. "SHP de DYP de muhalefet- teyken her gun "Zamlan dur- dnrecagız, enflasyonu aşağı çe- kecegiz, mutfaktaki yangını söndörtcegiz" diye haykınyor- lardı. Oysa DYP Ue SHP'nin ortak hukameti, ANAP'ın ezdi- & halkı bir kez daha ezen ağır zamlarla i$e başladı. MtrtfakU- Iri yangıo, yeni hükiimetin bir ayı dobnadan, bacayı sardı, enf- lasyonnn önümüzdeki yıl büs- biitan hulaııacagım gönnek için kahin otanaya gerek yok, yeni hükiimetin yetkflleri acıkhyor- lar. SHP, Demokratik Sol PartT- yi 'böloci'lnkle snçJnyordn. 'Oylanmızı bölüyorsonnz' di- yordn, ama knrdnga seçim itti- fakı ile ve PKK destekli HEP'e tesüm obnakla, SHP, mflJeti ve ölkeyi böranme tehükesryle kar- şı karşıya getirdi, DYP de ikti- darda kalabilmek ugrnna bn tehlikeye göz ynmnyor. Sayın Süieyman Demird'le Sayın Er- dal İnöaii, hükömeti kww knr- maz ei de verip Gueydogn'ya gittüer ve bölücü terör örgütü- niin bayraklan alünda 'bnük beraberiik' nutuklan cektiler." ERBAKAN^DAN DEMJRETE Ozal'dan ne farkın var? tstanbnl Haber Servisi — Refah Partisi (RP) Genel Başkanı Erbakan, "Her millet layık olduğu idareyi bnlur" dedi. Partisinin Istanbul milletvekilleri Mostafa Baş, Mn- kadder Başegmez ve MKYK üyesi Söleyman Arif Emre ile birlikte Bakırköy'ün değişik semtlerini dolaşıp RP'li beledi- ye başkan adayı Altan Yavnz'a oy isteyen Erbakan, Başbakan Süieyman Demird'e şöyle çattı: "Bu çocugu kncaganıza biz koy- madık, diyor. Madem karnında baskasının çocuğnnn taşıyacak- ün, niye geldin büknmel knr- dnn!" RP'nin Esenler Meydanı'nda- ki mitinginde gençler ellerinde- ki bayraklan sallayıp "Mücahit Erbakan" diye slogan attı. Mi- ting alanında tesettürlü kadın- lann çokluğu dikkati çekti. RP otobusü, secime katılan tüm partilerin bayraklanyla donatıl- mış olan meydanda uygun bir yer bulmak için bir sure manev- ra yapmak zorunda kaldı. Erbakan, konuşmasında sık sık Demirel ve Erdal Inönü'yü eleştirerek "Secimlerden önce nekr söyiemişterse simdi tam tersini yapıyoriar. 20 Ekim se- çimlerini neden yapük? Demi- rel'in Ozal'dan ne farkı kaldı" diye sordu. Mitingden sonra seçim kon- voyunu çocuk ve yaşhlann ko- şarak takip etmesı üzerine Erba- kan, "Aman «HHtn* edin, bir ka- za meydana gelmesin" şeklinde uyanlar yaptı. RP konvoyu Bağ- cûar'a giderken yolda SHP'nin seçim otobüsüyle karşılaşınca Erbakan, kıyasıya eleştirdiği Er- dal Inönü'yu selamladı. DYP'nin Bakırköy Belediye Başkan adayı Yakop Akyüz'e kampanyanın son gününde en büyük destegi Milli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz verdi. (Fotoğraf: ŞENOL KONUKÇU) Mesut Yılmaz, gençlerin yanı sıra çocuklardan da büyük ilgi gördü. Yılmaz, çocuklardan, anne ve babalannı sandıga götüriip Özdemir'e oy verdirmelerini istedi. (Fotoğraf: GÜNDÜZ tMŞİR) lnönü bugun yapılacak olan Bakırköy Belediye Başkanlığı seçimi için dün propaganda calışmala nna katıldı. lnönü, vatandaşlardan Çengel'e destek vermelerini istedi. (Fotoğraf: KADİR CAN) DSP Genel Başkanı Bulent Ecevit, koalisyon hükümetine yonelik eleştirilerini yoğunlaştırarak Ba- kırkoylulerden yerel sorunianna sahip çıkmalannı istedi. (Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA) HAFTM4 BAKIS AHMET TANER KLŞLAI.I Kültür Politikasızlığı Olur mu? "Eğerbizim kültür politikamız olacaksa, bu, kültürpoli- tikası olamayacağı üstünedır..." Bu sözler Kültür Bakanı Sayın Fikri Sağlar'a ait. Onun düşüncesini paylaşan Sayın Zülfü üvaneli de şöyle diyor. "Kültüre nizam-intizam vermek isteyen her hareket, hangi ideoloji adına davranırsa davransın, bir dizi felakete yol aç- ü." Tamamını dinlemediğiniz bir konuşmanm, bütününden soyutlanmış bir cümlesine dayanarak yorum yapmak zor. Üstelik de tehlıkeli. Ama susmak da, belki de var olan bir yanılgıya katıl- mak demek olacağı için sakıncalı. Demokratik bir toplumda, devletin belirli ideolojik ter- cihleri kitlelere benimsetmeye çalışması ne ölçüde yan- lışsa; "Ben karışmıyorum" demesı de meydanı egemen ideokTjiye bırakmak anlamına geleceği için daha da yan- lıştır! "Devlet üretmesin, ama özendirsin, desteklesin" diyor- sanız, bu da bir kültür politikasıdır. "Devlet, desteklerken kaynaklan şu önceliğe gore kullansın" dıyorsanız, bu da bir politikadır. "Devlet desteğını dağıtacak, paylaştıracak olan kurullar demokratik yollardan oluşturvlmalıdır" dıyor- sanız, bu da bir politikadır. Devletin yönlendırmeyeceği, yönetmeyeceğı, amaözerk kurumlar aracılığı ile zengınleştıreceğı, düzeyını yükset- teceği bir kültürel yaşamı amaçlamak, çok önemli, çok kökten bir politik tercih yapmak demektir! • • • Bütün geh kalmış ülk'e devrimleri, özünde bir kültür dev- rimidir. Mustafa Kemal'inki de öyleydi, Lenin'inki de, Ma- o'nunki de... Kültür ve kültürel etkenlenn ıçinde önemli bir yeri olan ideoloji, koşulların peşınden gıder, koşullara göre oluşur. Fransız Devrimi'nde ideoloji, değişen koşullara çözüm aranırken doğdu. Devrim pratiği içinde gelişti. Fransız Devrimi'nde ideoloji, yaşanan sorunların bir ürûnü idi. Oysa 1920'lerin Türkiyesi'nde, demokratik cumhuriye- ti gerektiren koşullar yoktu. Tıpkı, aynı yılların Rusyası'n- da, Marksist bir ide- olojiyı gerektiren ko- şulların bulunmadığı gibi. Fransız devrimci- leri, tarıhsel evrımin peşinden gıtmekten başka bir şey yap- madılar. Mustafa Ke- mal ve Lenin gibi devrimciler ise evri- me yön verdiler, hız- landırdılar. Bunun için kullandıkları silah da ideoloji ve "yeni insan"d\. Kültür devrimleri yeni insanı yarattı, yeni insan da toplu- mun içinde bulunduğu koşullan değiştirdi. '^"> Yoksa, demokratik toplumun gereği olan insanın orta- ya çıkması için yüzyıllar boyu beklemek gerekirdi. Geri kalmışlar ile gelişmişler arasındakı mesafeyi kısaltmak olanağı kalmazdı. Ama artık söz konusu devrımler gerıde kaldı. "Yeni in- san"ı yönlendirmeye kalkarsanız kısırlaşır, bunalır. Yeni in- san, tersine, özgürleştikçe gelişir. Özgürleştikçe yaratıcı olur. Kültürel yaşamı yönlendirmek, toplumdaki yaratıcı gü- cü, yönlendirmeye çalışanlann kapasitelen ile sınırlandır- mak demektir. Daha çeşıtlı, daha renklı ve dolayısıyla da- ha zengin bir üretimi engellemek demektir. • • * Öyle dönemler oldu ki, Türkiye'de değişen her ikttdar- la birlikte devletin dili değiştı. Devlet kıtaplıklarındaki ki- taplar değişti. Devlet tiyatrolarındaki oyunlar değisti. Hatta afişleri bile hazırlanmış bale değiştı. Siyasal iktidarlarla birlikte, uygulama aşamasına gelin- miş "gecekondu kültürmerkezleri"nden vazgeçildi. Gezi- d kitaplıklardan, "çizgi film"'yapım merkezinden, HalkKûl- türünü Araştırma Kurumu'ndan vazgeçildi. Tüm yapımcı- lara açıkolacak DevletFılm Studyosu ve Sınema Kurumu'n- dan vazgeçildi. Ama -bu yazboz tahtası içinde- Türk Dil ve Tarih Kurum- lan, doğrultularını ve etkilerini korudular. Çünkü siyasal iktidarlardan bağımsızlardı. Çünkü demokratik bir yapı- ya sahiptiler. Şimdi kalkıp da kültürel yaşamın demokratik yapılı özerk kurumlar eliyle desteklenmesini savunmak, çok temel bir kültür politıkası tercıhı değil mıdir? Sayın Bakan, benim sorumluluk taşıdığım döneme ait on bınlerce kıtabı özgürlüğüne kavuştururken çok güzel şeyler söyledi. "Yasakların yasak olduğu" bir kültürel ya- şamı savundu. Bunu yaparken de izlemek istediği kültür politikalan- nın özünü ortaya koymuş oldu; yoksa "kültür politikasız- lığı"nın değil!.. Kültürel yaşamın demokratik yapılı özerk kurumlar eliyle desteklenmesini savunmak, çok temel bir kültür politikasıtercihi değil midir? SBP,HEPİKUTLADI Areıı: Kürt kimliğinin kabulü önemli bir adım Sosyalist Birlik Partisi Genel Başkanı Sadun Aren, Kürt kimliğinin yeni hükümet tarafından kabulünün önemli bir adım olduğunu, SBP'nin, Kürt ve Türklerin barış ve özgürlük içinde yaşamalarmdan yana olduğunu söyledi. Necmettin Erbakan, Esenler Meydanı'nda yaptığı konuşmada, 20 Ekim secimleri öncesi kurulnp 52 gün içinde dağılan RP-MÇP-IDP ittifakına deginmedi. (Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA) ANKARA (ANKA) — Sos- yalist Birlik Partisi Genel Baş- kanı Sadun Aren, Kurt kimliği- nin yeni hükümet tarafından kabulünün önemli bir adım ol- duğunu söyledi. HEP Genel Başkanı Feridun Yazar da Türk ve Kürt halklannın kardeşliği için çalışacaklannı bildirdi. Sadun Aren ve SBP'nin diğer yöneticileri, yeni seçilen HEP Genel Başkanı Feridun Yazar'ı ziyaret ederek kutladılar. Ziya- ret sırasında bir konuşma yapan Aren, SBP'nin Kürt ve Türkle- rin banş ve özgürlük içinde ya- şamalanndan yana olduğunu söyledi. Aren, sorunun bugüne kadar çozumsüz kalmasuun ne- deninin, "devletin yaklaşımı" olduğunu kaydederken sorunun çözümü için ön yargılardan uzak, özgür bir tartışma ortamı- na ihtiyaç olduğunu belirtti. Aren, Kürt kimliğinin kabulü- nü önemli bir adım olarak gör- düklerini de bildirdi. Feridun Yazar ise partisinin sorunun özgürce tartışüabileceği bir ortam yaratmak çabası için- de olduğunu ifade etti. Kürt ve Türk halklarının kardeşliğine dayah adil ve banşcı bir çözüm- den yana olduklanna işaret eden Yazar, yeni hükümetin yaklaşımlarını olumlu bulduk- larıru beürtti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear