Catalog

lumhuriyet f Sahıbı Cumhunyet Matbaacılık ve Gazetecılık Turk «ınomm Şırkeu adma B*n» \»dı % Murahhas Uye Emıne Uşakhgtl • Genel Yavın Mudırnı Hasan Cem&l, Yazı Işlen Mudurü Oton Gonensn % Yaıı Işlerı Mudut Yatdımcıları S»lim Mpaslan, Kerem Çahşkıuı. Necdel Dogan, Lutfo Tınç Sayfa Duzenı Yonetmem \lı Ac»r # 4n(cara fömsıfc sı Ahmel T»n Iç PolıtıVa Mehmet Tezkan Ekonomv Meral Tamer, Dış Haberkr Ergun Balcı, Kultur CeUltster, Istanbul Haberlerı Muhıttin Sırer, Spor \bdulkadır tucelman. Makaleier Ş»hı» Alp»>, Duzeltme \bdullah Vaacı • Koordmatör Ahmel Kurulsan # Malı İşler Erol Erkut % Muhasebe Bulenl Yener • Buıçe-Planlama Sevgi Osmanbeşeoğlu • R«klam Ayşe Tornn • Idare Huseyın Gurer # tşletme: Ond«r Çelık • Bılgı-Işlem Nail lnal • Per^onel S«vgı Bost»ncıo£lu 8oMn w infcıt CumhurıyM Vlaıbucılık ve GaKlecılık TJı Ş. Tüıkocajı C*<L 39/41 341J4İSI n. 246lsı»nbul Tcl 512 05 05 120 h»0 Teta 22246, F«ı (l)526 6 o n # Btrotar Aok.r. Zıva OoValp BW ltıkılap 5 M 194 Td 113 11 *\-f Tcint. « 3 « . F M (4) 133 0$ 65 Q tlmır H Zıva Blv 1352 S. 0/3 TEI 13 12 » Te.ex 515*9 F«x («11 M 5J 60 % A4UK lnonu Cad 119 S. No. 1 »Ul 1 Td 19 17 52 (4 haıu Tel« 62I5< Fa> (71) 19 M 78 TAKVİM: 22 ARAL1K 1991 tmsak 5 46 Gunes 7 18 öğle- 12.07 tlundı: 14.26 Akşam: 16 46 Yatsr. 18 13 Guy Larvche imzm, hazırgiyimde Guy Douvien Hauîe Couture'de iseAngelo Tarloztiyorumuyb yoşamaya devam ediyor Sürüden ayrılmayan fcurt modacı Guy Laroche'un 92 bahan için hazırladığı bir yağmurtuk. Ku- çuk siyah beyaz kareli taytodan yapılan bu model, siyah beyaz kareü bir etek ve bordo bir bluı uzerine gi>ili>or. Guy Laroche öteden beri sessiz ve derinden giden bir modaoydı. Koleksiyonlannda serüvenlerden kaçardı her zaman. Çizgisi klasikti. Çünkü zamanlar zor zamandı. Ekmek aslanın değil, dinozorun ağzındaydı. Guy Laroche'un imzasını sürdüren Guy Douvier ile Angelo Tarlozzi de aynı yoldan ilerliyorlar. NECL SEYHUN Atasözlen modaya pek de uymu>or Ornegın: "Suruden aynlanı kurt kapar" derler, ama moda dunyası için geçerh değil bu. Şohretı yakalamak, sıvrılmek iste>en modacmın illc de suruden aynlması şart. Zirveye tırmanmak ıçın ılle de gozupek, yureklı, sıradışı, surudışı "bir seyler" yapacak. Başka yolu >ok. Ama ne yazık kı zaman o zaman değil. Modacılar için de bu kanşık, bu zor donemde ekmek aslanın değil dinozorun ağzında. Bu nedenle modacılar sıvn çıkışlardan sakınıyor, sessiz ve derinden gitmeyi yeğliyorlar. Gu> Laroche son yıllarda de|ıl, oteden ben sessiz ve derinden giden bır modacıydı. Koleksiyonlannda seruvenlerden kaçardı her zaman. Klasikti çızgısı. Rahat, kullanışlı ve satımlı. Bu niteliklere bır de guçlu bir zevk dozu eklenince, modellennm dunyanın dörtbır köşesinde peynır ekmek gıbı satmasmı yadırgamamak gerekirdı. Bu durumu -içine elbette kıskançhk da karışmış bır yoramla- diğer modacılar eleştırirlerdı Gu> Laroche tıcari modeller yapıyordu, moda yapmıyordu Sonra gel zaman gıt zaman moda dunyası krize girdi, surü ıçınde kalmak, daha pratik, daha satımlı modeller yapmak eğılimı moda kefesmde ağır bastı Bu arada Guy Laroche öldu. Hazır giyım koleksryonunu Guy Douvier yuklendı. Çok uzun yıllardan ben Guy Laroche'la beraber çalışıyordu, onun sağ koluydu zaten. Bu nedenle hazır gıyim çızgısınde Laroche'un ölümuyle bır sapma olmadı. Haute Couture koleksıyonu ıse bır Italyan'a verıldi. Btr İtalyan modacıya Angelo Tarlozri'ye. Guy Laroche hastalığı a|ırlaştı|ı zaman onu çagırmış. Haute Coutmre koleksıyonunu onun yönetmesini ıstemişti. Tarlozzi buyuk bir onur saydığı bu işe askla şevkle koyuldu. Ama... Bu Haute Conture koleksiyonuna bit İtalyan sosu kattı. Modellerde yer yer Laroche değil, Tarlozzi var artık. Bu da doğal. Bırbınnden biraz farkh olan bu ıkı koleksıyonun, haar gıyım ve Haute Couıure'vn ortak bir noktaları var Guy Laroche moda evınde. Ikısı de sûruden aynlmıyorlar, ıkısi de modayı sağlam temellere oturtmayı yeğliyorlar. 1992 yazı ıçın Haute Couture defüeleri baslamadı daha. Ocak 1992'nın sonunda. Ama Guy Douvier Laroche moda evmın yaz hazır gıyımını çoktan sundu. Aktıf, çağdaş bir kadını hedeflıyor modacı. Spor yanı ağır basan bir çızgisi var. Limon sarısı, lacıvert ve beyaz renklerı özellikle tutuyor. Küçuk kareli, çızgılı, puanlı modelleri koleksiyonunun favorilen arasında Denizci kıyafetler, şortlar uzerine gıyılen kısa ceketler ya da kısa dar olan etekler uzerine gıyılen uzun ceketler 92'nın yazma Laroche damgasını vuracak. Laroche'un yaz koleksıyonunda pareo etekler, kıyafetler üzerine giyilen, bol gömlek ceketler, bustıyeler de bol bol var. Erkeksi tayyorlerı, modacının her zaman en guçlu olduğu alan. Çizgılı kumaşlara yer venyor Douvier bu tur modellennde. Gece ıçinse emprıme kuçuk elbıseler, duz ceketler ya da duz renk elbiseler, emprıme ceketler Genç bir çızgı Kullanışlı ve taze :e modellen daha kadınsı."Şangaylı Kadın"ı anımsatıyor elbıselen. lpek kreplerden, çarpıcı renkte, \ucudu saran, ışlemelerle bezelı uzun furolar. Adımlar gene hesaplı Sıra ıçi, suru ıçi. Zaman zor. Yoksa moda dunyası bır başka dunya. Suruden aynlanı kurt kapmıyor! .. Guy Laroche'tan bir yaz kıyafet». Limon sartsı pamukludan yapılan bu kokteyl elbisesinin onu ka- palı, sırtı dekolte. PETedepozit geri sayıyorÇevre Bakam Doğancan Akyürek, PET şişelerden depozit alınmasını öngören yönetmeliğin uygulanacağım söyledi. ÇEVKO Vakfı'm oluşturan PET, PVC ve metal kutu üreticileri ise yönetmeliğin değiştirilmesini istiyor. The Economist\AkdemC\n kendi kendini kolayca tembdemeyeteneğine sahip olmadığmı yazdı Akdeniz: Akı gitti,kiri kaldı HÜRRİYET UYMAZ PET şışelere "depozit" uy- gulanması tartışması giderek kuoşıyor. Çevre Bakaru Doğan- can Akyıirek, PET şişekrin ge- ri toplanması ve "depozit" ko- nusunda ısrar ederken ureüci fırmalar bu konuya ılişkın yo- netmelikte değişıklik yapılma- sını isuyorlar. Yönetmeliğin 1 Şubat 1992'den ıtibaren uygu- lanması gerekiyor. ÇEVKO Vakfı'm oluşturan 44 PET, PVC VE metal ureti- cisı fırma, dun Swıssotel'de ba- sına kapalı olarak duzenledık- leri bir toplantıda, Çevre Baka- m Doğancan Akyurek'e bır ra- por sundular. Akyurek ocak aymın sonundan ıtibaren unln- lerine kota ve depozito uygula- mak zorunda olan şirketlerce kendisine sunulan raporun, "Katı Atıklann Kontrolü Yo- netmetigi "nm "iyiJeştirümesi" yönunde onerıler içerdigini be- lirtti. Bakan Akyurek yönetme- liğin uygulanmamasının soz konusu otaıadığını bildırdi. "Böyle bir haber mi aldımz? Vönetmelik belirlenen tarihte uygulanmaya başlanacak? Bu- oa uymayanlara da cezai mu- eyyideler uygulanacak" dedi. PET, PVC ve metal uretıcı- lerinin bu yönetmehği uygula- maya pek istekli olmadıklanm anımsattığımızda ise Çevre Ba- karu Akyurekyönetmeliğin uy- gulanmamasının söz konusu olmadığım söyledi. Ongörülen süre sonunda bu şirketlenn ta- mamının, yönetmeUğin kendi- lerine getımuş olduğu yükum- lülükleri uygulamak zorunda olduklannı kaydeden Akyurek, toplantının amacını ıse şöyle acıkladı: "ÇEVKO Vakfı'm oluştu- ran 44 PET, PVC ve metal ure- ücisinin çevre konıma konu- sunda neler duşunduklerini \e ne gibi çalışmalar >apüklannın bize anlatüklan bir toplann bu. Karşıkkiı fikir abşverişinde bu- tunuyoruz. Onlar, Bakanlığın çıkardığı 'katı atıklann kontro- lü yönetmelıği'nin Avnıpa ve ABD standartlarına ulaştırü- masını arzu ediyorlar. ÖnerOeri yonetmeliğin uygulanmaması de|il, daha da iyileştirilmesi yo- nunde. Yonetmelik uygulana- cak. Çevre kiriiliğjne sahip olan bu şirketier, verilen sure sonun- da yönetmeliğin >ııkumlulukk- rini yerine getirecekler." ÇEVKO V akî» yetkilileri de yazılı açıklamada şu gorüşlere yer verdüer: "Çevre Bakam Doğancan Akyurek başkanlığında Çevre Bakanlıgı yetkilileri ve ÇEVKO Vakfı uyesi 44 kuruluşun tem- sUcisinin katddıgı bu toplantı- da çevre acısından gorsel kirli- liğin hatli yarunda, geri topla- ma ve yeniden kazanma uygu- lamalarının buyuk bir finans- man gerekürdiği konusunda fi- kir birliğine varüdı. 44 firmadan ohışan ÇEVKO Vakfı yetkilileri yannlara ola- bikligince temiz bir çevre bırak- mak ilkesini benimsediklerini ve hiçbir fedakârlıktan kaçın- ma\acaUannı büdirip ÇEVKO Vakfı çahşmalanmn katı am- balaj atıkları acısından tek bir çatı altında, Bakanlıkla koor- dinasyon halinde dunya stao- dartlannda yunıtulmesi gerek- ügine inandıklannı bildirdi- ler. " Avrupa ulkelerinde özellikle son yıllarda giderek artan "çevre duşmanı" PET, PVC ve meıal kaplann geri kazanıl- ması ışlemine ocak ayının so- nundan ıtibaren Turkıye'de de başlanacak. Nasıl kvrtufaur? Hef uç tunstten bın tatüini Akderuz kıyüarmda geçirıyor. Deniz kıytsındaki ülkelerin nüfusunun yuzde 38*ı Akdeniz sahilinde yaşıyor. Dunya ham ve rafine petrol ticaretinin yuzde 35'i Akdeniz kıyılannda yapıhyor. Turkiye, Suriye ve Kuzey Afrika'daki nufus patlaması nedenıyle 1950'de 212 milyon olan Akdeniz'in nüfusu 2025 yıhnda 547 milyona çıkacak. Bunun anlamı Akdeniz'in daha da kirlenmesi demek. Akdeniz'in temizlenmesi çevresindeki ülkelerin zenginleşmesine bağlı. Haber Merkezi — The Eco- nomist dergisinin son sayısında Akdemz'i çevreleyen ûlkelerde- ki nufus artışı ve buna paralel olarak Akdeniz'in sulannın gıt- tikçe kirlenmesiyle ilgili bır ya- zı yayımlandı. "Insanhğtn gozbebeği kıyılar. Akdeniz'i temizlemek" başlığı- ru taşıyan yazı ozetle şoyle: Akdeniz, kırhlığıru kendı ken- dine kolayca temizleme yetene- ğine sahip bir denız değil. Atlan- tik Okyanusu'na sadece daraak CebeUtank Boğazı'yla açüabüen Akdeniz, kırliliğım ancak 100 yıl gibi bır zaman ıçınde temizleye- bilıyor. Med cezır hemen hemen olmadığı gibi akıntılar da çok guçsuz olduğu için uısanlann at- tıklan çevreyı kirletıcı maddeler detûzde olduğu gibi kalıyor. Ak- deniz çevTesindekı kara parçala- nnın hemen hemen tumunde yazlar sıcak ve kurak, kışlar da ıhk ve nemli geçer. Dunyada nufus arttıkça, in- sanlar kentler ve kıyılara daha fazla yerleşıyorlar. 1950'de Ak- deniz ülkelermın nufusu 212 mılyonken, I985'te 356 mılyon kışıye ulaşmıştı. 2025 yvlmda ıse bu rakamın 547 mılyon kışı ol- ması beklenıyor. Nufus artışmın hemen tamamı da Turkıye, Su- SO/YETLER BtftLlfil Daha fazıa... .... nütus yoğunluğu CEZAYIR MISIR ISPANVA FBANSA- TUKUS AfVtMAJTUIK YUNANISTAN TURKYEİ > W S | l HBRKİ l İ > L1SVA. riye ve Kuzey Afrıka'da gerçek- leşecek. Akdeniz'in guney kıyı- sındakı ulkeler dunyada nufusu en hızlı artan ulkeler arasında yer ahyorlar. Akdeniz çevresindeki ulkele- rın nüfusunun yuzde 38'ı bu kı- yaan yuzde 15'ınde yoğunlaşmış durumda Cezayır'de nüfusun yuzde 53'u, ulke topraklannın yuzde 3'unde sıkışık bır durum- da yaşıyor lspanya'da kıyı şerı- dinde yaşayan nufus ıse yuzyı- lın başında yuzde 12 iken bugun yuzde 35'e yukseldı. Bu doğal nufus artışına para- lel olarak bölgede turızm hare- ketleri de yoğunlaşacak. Dunya- da her uç turistten biri Akde- niz'de tatıl yapayor. 1984'te Ak- deniz kıyılannı 52 milyon ya- bancı tunst, bır o kadar da bol- ge ülkelerinden gelen tunst gez- dı. Turızm gelırlerı bolgedekı bazı ulkelenn gayn safı mıllı ha- sılalannm yuzde 10'unu karşılı- yor. Bu ulkeler tsraıl, Kıbrıs Rum Yönetımı ve Malta'dır. Sahıl köylerindeki kanalızas- yon sistemı yıl boyunca bırkaç yuz kışınin ıhtiyacına cevap ve- rirken yaz aylannda onbtnlere çıkan bır nufusun atıklannı kar- şılamak zorunda kalıyor. Hemen hemen kapalı denile- bilecek Akdeniz sahilinde ham ve rafine petrol tıcaretinin yuz- de 35'i de yapıhyor. En şaşırtıcı şey de Akdeniz'in şımdıye kadar hiçbir ciddı petrol sızıntısı teh- hkesıne maruz kalmamış olma- sı. 1975'ten bu yana bölge ulke- lerinin hükılmetkri Akdeniz'i terruzlemek için ortaklaşa hare- kete geçme gereksıniminde fıkir birhğine varrruş durumda. Aynı yıl BMÇevre Programı bölge ul- kelerinin hepsini tşpanya'nın Barcelona kentinde bir araya ge- tirdi ve burada, Akdeniz Hare- ket Plam benimsendi. Ertesi yıl da bu plandan hareketle Akde- niz'i Kurtanna Projesi ortaya çıktı. Imzalanan bu- protokol başka protokolleri doğurdu. 1992'dede bölge üBceleri ıklim değişikligiyle ilgili bir protokol imzalamamn hazırlığı içindeler, Merkezi Atina'da bulunan Akdeniz Hareket Plam sekretar- yası, uye ulkeleri kirülik oranla- nnı saptamak, hareket için ön- celikh noktalan ele almak ve ba- zı önlemler almak konusunda harekete geçirmeye çalışıyor. Ancak bu planm hiçbir yaptın- mı bulunmuyor. Hukümetler önlem almak konusunda karar vermelerine karşın bu sözlermi tutmazlarsa, bu ulkelere uygu- lanabilen tek yaptınm teşhir edilmek ve teşhir edilmekten do- layı da duyacaklan utanç ola- caktır. Belki bu plan sayesinde Ak- deniz'in ban bölgelerinde ahnan önlemler kirlüiğın daha da kö- tuleşmesini engelledi. Akdeniz Hareket Planı'nın oluşmasına yardıması olan Yugoslavyalı de- niz biyoloğu Stjepan Keckes, "Bugun Cannes ve Nice açıkla- nnda yuzebiürsiniz artık. Oysa 1%0'kınn sonlannda Cannes ve Nke çevresinde deniz yuzuleme- yecek kadar kuiiydi" dıyor. Ama Keckes, kıyı boyunca ye- terli kanalizasyon sisterai kuru- labilmesi için 25 milyar ile 100 milyar dolar arası bır para har- camak gerektıgıni de önemle vurguluyor. Belki de çevresindeki ülkeler daha zengileşirse Akdeniz te- mızlenebilir. Ama hiç kuşkusuz kıyı yörelerindekı yerleşim yer- leri ve doğal hayata verilen za- rar anacaktır. Çimku kıyı yöre- leri, insanlar ve do|al hayatm başlıca savaş alarudır Doğum kontrolünü günah aananlar • ERZURUM (AA) — Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağhgı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Arif özel, larsal kesim kadmlanmn yarıya vakınının dogum kontrolünü "günah" saydıklanru bildırdi. Prof. özel, konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamada, bölgede kırsal kesim kadırunın sosyo-kültürel durumu ve aile planlamasına ilişkin duşuncelerini saptamak amaayla evli 500 kadına 20'ye yakın soru yöneltüdigını söyledi. "Aile planlaması için doğum kontrol yöntemlerinden birısinı denediniz mi" sorusuna kadmlann yuzde 46'sından "Doğum kontrolü gunah olduğu için denemedik" dıye cevap akndığım kaydeden Prof. özel, kadmlann yuzde 24'unün de yakın akraba evlüigı yaptığıtun saptandığıru bildırdi. Prof. özel, kadmlann yuzde 23'unün 7 ile 10 arasında canh, yüzde sekMnin de Ölu doğum yaptığuun ortaya çıktığını belirtti. Demir, Kızılay Başkanı • ANKARA (AA) — Kızılay Genel Başkanlığı'na yeniden Dr. Kemal Demir seçildı, 1991 yıh Kızılay Olağan Genel Kongresi çalışmalannı dün tamamladı. Kongrede, yeni seçilen uyelerıyle toplanan Genel Merkez Kurıûu'nda yönetun kurulu belirlendi. Genel Merkez Kurulu'nda yapılan seçımlerde Dr. Kemal Demir, yeniden Kızılay Genel Başkanlığı'na seçilirken, genel başkanvekıllıklerıne Nurettın Özdemır ve Dr. Ertan Gönen, Genel Sekreterhğe de Anmet Kalkanoğlu getirildüer. Polonya'dan 4 Türke nişan • ANKARA (AA) — Polonya Hukumeti, Türkiye ile kültür ve sanat alanındaki ilişkilerin gelişimine katkıda bulunan dört Türke üyakat nişanı verilmesıni kararlaştırdı. Sevda Cenap And Müzik Vakfı Başkanı Mehmet Başroan, Cumhurbaşkanhğı Senfoni Orkestrası Mudürü Hasan Huseyin Akbulut, Bilkent Üniversitesi Müzık ve Sahne Sanatlan Bölüm Başkanı Prof. Ersın Onay ve eski Vakıfbank Genel Muduru lsmet Alver Polonya Cumhuriyeti Liyakat Nışaru'na değer bulundu. Polonya hukumeti tarafından ülkeler arası üişkılerın gelişimine ve işbirlığine katVada bulunanlara verilen "Polonya Cumhuriyeti Liyakat Nişanı", Polonya'nm en buyuk nişanlanndan biri sayılıyoT. 6 Alo çevre imdaf • ANKARA (AA) — Çevre Bakanlıgı, kirlilık ile mucadelede, çevre gönûllu ordusunun yanı sıra vatandaşlann telefonla yapacağı ihbarlardan yararlanacak. Çevıe Bakam Bedrettin Doğancan Akyürek, çevre kirliliği konusunda vatandaşlann şikâyetlenni hemen değerlendırebilmek ve müdahale edebilmek amaayla PTTden özel hat alacaklannı söyledi. Bakan Akyurek, "055 Polis îmdat", "056 Jandarma lmdat" gibi vatandaşlann dogrudan yetkilüere ulaşacağı "Alo Çevre" içiı PTT'den özel telefon numarası istediklerini büdirdı. Bakan Akyürek, çevre konusunda cezadar önce eğitıme önem vereceklenm, ilk, orta ve liselerde çevre dersleri konulacağun, yetişkinler için de gece kûrslan açr planladıklannı bildirdi. (iökova'ya müşterı çıktı • ANKARA (ANKA) Süleyman Demirel tarafından "çevre kirlil nedenıyle yapımı durdurulan ve kaderi Yüksek Planlama Kurulu'nda belirlenece olan Gökova Termik Santrah'na muşten çıi ANAP Kütahya Müle Rauf Ertekm, termik santralın Kutahya'ya taşınmasını istedı ve amaçla Başbakan Su Denurel'e bır soru öı yöneltti.