Catalog

26KASIM 1991**** HABERLERİN DEVA OLAYLARPH ARDHNDAKI GERÇEK(Baştarafı 1. Sayfada) ni almış olanlan tedirgin etmez. korkutmaz. Farkhlık deyince, renk, zenginlik ve toplumu ilerı götüren dinamizm anlaşılır de- mokrasilerde. Onun için DYfrSHP hûkü- metinin progmmnda da belirtü- diği gibi dili, inancı ve kökenle- ri farklı olanlann 'kendilerinı özgürce ifade edebilmeleri' de- mokrasinin bir gereğidir. Bu açılardan ülkemizde yapı- lacak çok iş olduğu büiniyor. Bu işlerin topiamı ise Türkiye'de de- mokrasinin inşa edilmesiyle aynı anlama gelecek. Yeni iktidann, demokratikleş- me sütcini başlatırken bir nok- taya özellikle dikkat etmesinde yarar var Bu süreci, tartışma açısından toplumda en yaygın katılımı sağlayarak işletmelidir. Burada akla ilk olarak kuşku- suz Türkiye Büyük Millet Mec- lisi geliyor. Demokrasi ve insan haklanyla ilgili her konunun bu zemınde en iyi biçimde ele alın- ması ve ele ahnırken de bunun kamuoyuna açık olarak yapıl- masını dileriz, Nitekim DYP lideri ve Başba- kan Demirel, dürt partisinin Meclis grubunda yaptığı konuş- mada bu açıdan olumlu bir ge- lişmenin işaretini şöyle vermiş- tir "Güneydoğu olaylanyla ilgi- li olarak Meclis'e bir genel gö- rüşme önergesi getireceğiz. Bu görüşmenin televizyondan ya- yımlanmasım isteyeceğiz. Her- kesi bu meselenin içine çekelim dedik. Bu yarayı birbirimizi ku- caklayarak sarmalıyız." TBMM, ülke ve devlet yaşa- mında her zaman son sözûn sa- hibi olmak durumundadır. So- runlar ve çöziim yollan öncelık- le bu zeminde ve demokrasinin açık tartışma geleneğine uygun olarak ele alınmalıdır. Televiz- yon aracıhğıyla kamuoyu da doğrulann bulunmasına katıla- bitirse, sonuç çok daha iyi olur. Halkın sağduyusuna gû- venelim. ••*••*• Her yd 30 trilyonluk eser çalınıyor (Baftarafi 1. Sayfada) gas'nın 3 tablosu bir Manet ve Jan Vermeer'in "Konser" adh yapıtı. Üç saat içinde 200 milyon dolar değerinde sanat yapıtı or- tadan kayboluvermişti. "Time" yazan VValsh, Eski Ustalar'dan empresyonistlere, heykellerden nadir paralara, her türden ve her çağdan kültûr ve sanat eserinin son dönemde hır- sızlann gözdesi olduğunu soylü- yor. Walsh, bunun nedenini, her şeyden önce, müzayede piyasası durgun bir mevsim yaşasa da sa- nat eserlerinin değerinin enflas- yon oranının Ustunde kalması- na bağlıyor. Uluslararası Sanat Araştırma- ları Vakfı yöneticilerinden Constance Lowenthal'in verdiği bilgiye baküırsa, dünyada her yıl 2 mUyar dolar (10 trilyon lira) tutannda sanat hırsızlığı meyda- na geliyor. Ashnda bu rakam, ABD hükümetinin tahmini. ln- giltere'de yayımlanan "Trace" adlı dergi, bir yıldaki sanat hır- sızlığının tutannı 6 milyar dolar (30 trilyon lira) olarak veriyor. New Yorklu sanat dedektiflerin- den Alex Sabo, 1988-90 arasın- da New York'taki sanat hırsız- lığımn yüzde 300 oranında art- tığını vurguluyor. ttalya'da 1970-90 arasında 253 binden fazla sanat hırsızlığı polis kayıt- larına geçmiş. Başka bir tahmi- ne göre tngiltere'de her yü 5 bin tablo çalınıyor. James Walsh, "Eger Trace 1 dergisinin 6 milyar dolarlık tah- mini doğruysa" diyor, "sanat hırsızlıgı, uyuşturncu ticareti ve bilgisayar nırsızlıgından sonra en kfiriı girişim." "Time" dergisinin yazan, Türkiye'nin de, bütün bir tarihi- nin yok olup gitmesinden kor- kan ülkelerin başında geldiğini belirtiyor: "Yeni Cilah Taş Çagı'ndan bu yana Anadolu yanmadası fatih- lerin ve uygarlıklann yolçatağı oJdu; Hitit imparatoriuklanna, Grek kotonikıiııe, Pers prenslik- lerine, Midas ve Krezüs gibi krallann hükümdarlıklanna, Roma kentlerine, Hıristiyan Bi- zans'ın zaferierine ve Osmanlı sulUnlannın tslami yönetimine hayat verdi. Resmi rakamlara baküırsa Anadolu'da 20 bin anıt, 10 bin gömiit, 5 bin höyük yatıyor. Üstelik bunlar yeralün- da kalmış birçok yerteşim mer- kerini içeriyor olabilir. Aynca Türk-öncesi 36 kültüre ait 3 bin antik kent var. Anadolu, tam bir 'antik eser supermarketi'; yağ- macılar da heybelerini doldunı- yorlar." "Time" dergisi, sanat hırsız- lığı alanındaki araştırmalarıyla tanınan gazeteci Özgen Acar'ın görüşlerine de yer veriyor. Türkiye'yi bir "açdthava müze- si"ne benzeten Acar, Anadolu- daki eski eser kaçakçılığının bü- tün yollannın Münih'te yaşayan iki Türke çıktığını belirtiyor. Acar, Münih'teki dükkânlann- dan Batı'yı göz kamaştmcı eski eserlerle "donatan" Edip TeUi ve Fuat Üzülmez'in Türkiye tara- fından iadelerinin istendiğini, ama Almanya'nın bu isteği geri çevirdiğini anlatıyor. "Time"dan James Walsh, Türkiye'nin önemli bir savının da çok değerli parçalar içeren Lydia Hazinesi olduğunu vurgu- luyor. Lydia Hazinesi'ndeki par- çalan satın alan New York'taki Metropolitan Muzesi'nin, eser- lerin Türkiye"den geldığine iliş- kin bir açıklamaya yanaşmadı- ğı belirtiliyor. Şu sıra Boston Güzel Sanatlar Müzesi'nde ser- gilenen İS llffe tarihlenen Her- kül heykelinin üst kısmımn da Türkiye'den geldiği reddediliyor. Ancak Walsh'ın verdiği bilgiye göre Türk arkeolog Jale Inan- ın bu konuda hiç kuşkusu yok. tnan yaptığı açıklamasında 1980^ Perge antik kentindeki kazılan yönetirken Herkül hey- kelinin alt kısmını kendisinin bulduğunu söylüyor. Birkaç ay önce ABD'>i ziyaret eden 78 ya- şındaki Jale tnan, bugün Antal- ya Müzesi'nde bulunan alt kıs- mı ile Boston Müzesi'ndeki üst kısmın tamamen uyduğunu belir- tiyor. Inan, "Şirndi Herkül sabır- sıztakia yeniden bir bütün olaca- gı günii beküyor" diyor. CUMHURÎYET/19 Öneri Demirel'de • • örgtitleniyor StNA KOLOĞLU özel televizyoncular yeni ta- san için örgütleniyorlar. Edini- len bilgilere göre özel radyo te- levizyon yüksek kanılu oluştu- rulmasına ilişkin önerinin Baş- bakan Süleyman Demirel'e ulaştığı, kendisinin bu konuya "olnmlu bakügı" belirtiliyor. özel TV yasası ile ilgili çalış- malar giderek hız kazanıyor. Bir tarafta PTT, TGM gibi kuru- luşlar 'haknmetkı kendüerine her an sorn soracagını" düşüne- rek bu konudaki çeşitli görüşleri karşılıklı tartışırken, diğer tairaf- tan özel TV'ye soyunan kuru- luşlar da kulis faaliyetlerini sür- durüyorlar. Son olarak başta Erol Aksoy, Sabah -Hürriyet or- taklığı ve Mega 10'un olumlu kar- şıladığı özel radyo tetevizyon ku- rnlu ile ilgili göruşler Ankara'ya iletildi. Gelen bilgilere göre konu Başbakan Süleyman Demirel'e götürüldü. Demirel'in bu öneri- ye olumlu baktığı öğrenildi. önümüzdeki hafta içinde ku- rulun oluşması için daha somut girişimlerin olacağı gelen bilgi- ler arasında. Bu durumda Rad- yo TeJevizyon Yüksek Kurnlu'- nun etkinliğinin ne olacağı so- rusu gundeme gelecek. RTYK'ya yakın çevreler, kuru- mun yeni yasada daha da etkin olacağmı öne sürüyorlar. Mart ayında süreleri dolan 4 üyesinin yerine daha güçlü isimlerin ge- lerek bu kunımun yeni yapıyı denetleyecek daha yetkili ve çağdaş bir konuma geleceğini öne sürüyorlar. KAYA ÜSTÜNDE Y1KANAN KADIN— Renoirın "Kaya Üs- tünde Yıkanan Kadın" adlı yapıtı, 1985'te Paris'teki Marmottan Müzesi'nden çalınan 9 empresyonisl başyapıttan biriydi. Reno- ir'in tablosu, bu yıl, uzun zamandır surdüriilen bir "uluslararası av" sonucunda müzeje sag salim geri döndü. Müzeyi bir Fransız araba hırsızı ile bir Japon uyuştunıcu kaçakçısı birlikte soymuş- lardı. Sonunda Japon çetesi Fransızı ele verdi. Politik hesaplar Yine kitap davası Ismail Beşikçi tııtııklaııch ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)— Araştu-maa-yazar Dr. tsmail Beşikçi, "Kürtlerin Mec- buri tskânı" kitabı nedeniyle dün yine tutuklandı. Ankara DGM Savcılığı'nın yürüttüğü soruşturma uyannca, dün sabah saat 07.00'de evinden gözaltına alınan Beşikçi daha sonra çıkarıldığı Ankara DGM tarafından, Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesi uyannca tutuklandı. Ankara Merkez Kapalı Ceza- evi'ne konulan Beşikçi'nin 5 yı- la kadar hapsi, 100 milyon lira- ya kadar da ağır para cezasına çarptırılması isteniyor. Beşikçi, ilk olarak 1978'de ya- yımladığı bu kitabından ötürü, o tarihte de 1.5 yıl ağır hapis ce- zasına çarptınlmış ve bu cezayı çekmişti. TCK'nın 142/3. mad- desinden mahkûmiyet alan Be- şikçi'nin bu cezası, Terörle Mu- cadele Yasası ile bu maddenin yürürlukten kalkması üzerine ortadan kalkmıştı. Beşikçi, cezaevi ile ilk kez 1971'de, Erzurum Atatürk Üni- versitesi öğretim üyesiyken ta- nıştı. "Doğu Anadolu'nun Dü- zeni, Sos>o Ekonomik ve Etnik Temelleri" adL kitabı ve dersler- de anlattıkları nedeniyle bazı öğretim üyesi arkadaşlannın ih- barı üzerine tutuklandı. 13 yıl 7 gün ağır hapis, 4 yıl sürgun ce- zası aldı. Cezaevinden ancak 1974 genel affı ile çıkabildi. tkinci kez, 1977'de kaleme al- dığı "Kürtlerin Mecburi tskânı" kitabıyla cezaevine düştü. 1978'de 1.5 yıl hapis cezası ala- rak cezaevine giren Beşikçi, yi- ne aynı yıl yayımladığı "Tnrk Tarih Tezi, Güneş Dil Teorisi ve Kiırt Sonınu" kitabından da 3 yıl hapis cezası aldı. Aldığı bu cezalan çekerken cezaevinde yapılan bir aramada bulunan bir mektup Beşikçi'ye 10 yıllık bir mahkûmiyet daha getirdi. Isviçre Yazarlar Birliği Başkam'na gonderdiği bu mek- tup nedeniyle 10 yıl ağır hapis, 5 yıl sürgün cezası alan Beşikçi, Gaziantep Kapalı Cezaevi'nden ancak 1987'de tahliye olabildi. Önce 1990 martında Devlec- lerarası Sömürge Kürdistan' ki- tabından ötürü Istanbul DMG'ce tutuklandı. Cezaevin- deyken Bilim, Resmi İdeoloji, Devlet, Demokrasi ve Kiirt So- nınu', 'Bir Aydın, Bir Örgttt ve Kiirt Sonınu' kitaplan çıktı. Her iki kitap için de ayn ayrı hak- kında tutuklama kararı verildi. 25 temmuzda tahliye olan Beşik- çi, ekim 90'da bu kez Almanya- da düzenlenen 'Kürtlerle Daya- nışma Gecesi'ne gonderdiği bir mesajdan ötürü Ankara DGM'ce tutuklandı. Ancak 14 Nisan 1991'de, Terörle Mücade- le Yasası'ndan yararlanarak tah- liye oldu. Temmuz 1991'de yayımlanan 'Cumhuriyet Halk Fıkrası'nın Progranu, 1931 ve Kürt Sonınu' kitabından ötürü hakkında da- va açılan, ancak tutuklanmayan Beşikçi, yine aynı ay içinde ya- yımladığı 'Ortadogu'da Devlet Terörii' adlı kitabından ötüru yi- ne Ankara DGM'ce tutuklandı. 31 ekime kadar tutuklu kaldı. 'Ifeniden inşa' programı (Baftarafi 4. Sayfada) ni, personel rejimini, emeklilik - rejimini kapsayacaktır. • Hükümet halk ve bürokrat arasmdaki ilişkileri karşılıklı an- layış ve güvenceye sokacaktır. • "Hukuk devleti" olmamn gereklerine uyularak yurütülecek kamuda calışanlann haksız, yer- siz ve kastadayalı itham ve isnat- larla tedirginliğine de asla yol açılmayacaktır. YARGI: • Hâkimler maddi ve hukuki bağımsızlığa, vatandaşlar da ge- cikmemiş ve haklı adalete ka- vuşturnlacak. • Hazırlık soruşturmasında avukat bulundurulması sağlana- cak. • Siyasi Partiler ve Seçim Yasa- sı, siyasi partilerin uzlaşması so- nucu yenilenecek. • Insanlık suçu olan işkence ön- lenecek. DIŞ POLİTİKA: • Turkiye dış politikada çağdaş değerleri savunan banşçı tutu- munu surdürecek ve uluslarara- sı ilişkilerin karşıhkh karara da- yalı olduğu bilincinden hareket edecektir. Ikili ve bölgesel iliş- kilercyapıcı ve tutarlı bir dina- mizm içersinde eğilinecek. • Avmpa'da Türkiye'nin de hak ettiği yeri alması ısrarla iz- leyeceğimiz ulusal bir hedef ola- caktır. NATO'nun değişen Av- rupa güvenlik mimarisinin te- mel öğesi olarak yeni Avrupa- Atlantik denklemlerine uyum sağlama çabalannı memnunluk- la karşılıyor ve destekliyoruz. • özel bir önemi olan ABD ile dostluk ve ittifak ilişkileri kar- şılıklı yarar dengesine dayandı- nlacak ve bu ilişkilerin gelişti- rilmesine önem verilecek. • Tarihsel bir yeniden yapılan- ma sürecinde bulunan Sovyetler Birliği ile dostluk ilişkilerine ve işbirliğine büyük önem verile- cek. Kafkasya'dakiler dahil cumhuriyetlerle ilişkiler de bu temel yaklaşıma uygun bir şekil- de geliştirilecek. • Karadeniz ekonomik işbirliği bolgesi girişimleri çerçevesinde bu denizi çevreleyen ülkelerle çok yönlü ilişkiler geliştirilme- sine yönelik çabalar kararlıhk- la sürdürülecek. • Ortadogu'da barışın sağlan- ması için gerekli tüm katkıları yapmaya hazır olan Turkiye, bu bölgede tüm uluslann katılaca- ğı ekonomik işbirliği yapılannın oluşturalması ile güven ve gü- venlik arttırıcı önlemlerin yay- gınlaştınlması doğmltusunda gayret sarf edilecek. • Yunanistan ile ilişkilerin iki ülkenin uzun vadeli çıkarlarına uygun bir düzeye çıkarılması hedefinden hareketle iki ülke arasındaki butün anlaşmazhk konularında iyiniyetli ve yapıcı yaklaşım sürdürülecek. • Kıbns sorunu 28. yılma girer- ken hükümet Ada'daki gerçek- leri ve tarihin olaylarını göz önünde tutarak, Kıbns Türk halkımn tüm haklanyla birlik- te güvenlik ve esenliğinin, iki toplumun iki ayn kesimde ya- şayacağı ve siyasal eşitliğe dayah federal bir ortaklık kurulması ile güvence altına alınabileceği- ne inanmaktadır. Dış baskılar kullanılarak ve sorunun kapsa- mı genişletilerek, çözüm süreci- nin hızlandırılması olanağı yoktur. • Güney komşularımızla olan ilişkilerimiz ulkemizin bölün- mez bütunluğüne karşı göster- dikleri duyarlılıkla çok yakın- dan ilgilidir. Türkiye, ulkemizin bölünmez butünlüğüne karşı gösterecekleri fiili ve moral du- yarlılığa paralel olarak, Güney komşularımızla, siyasi, ekono- mik, mali ve teknolojik alanda en iyi niyetler ve en iyi ilişkiler içinde işbirliğini sürdürmeye ha- zır olacaktır. Hükümet programı Başba- kan Demirel tarafından TBMM Genel Kurulu'nda okundu. Programa genel kurulda tepki olmadı. ANAP milletvekilleri- nin, Demirel'in okuduğu hükü- met programını, ellerindeki me- tinlerin altlannı çizerek izledik- leri görüldü. DYP grubu prog- ramı sunan Demirel'i ayakta, SHP milletvekilleri ise oturduk- ları yerden alkışladılar. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hükümet prgramı ile il- gili değerlendirmesinin sorulma- sı üzerine, "Ashnda beyaz de- ğil, pembe program. Bir umut belgesi" dedi. Yılmaz hükümet programı ile ilgili değerlendir- melerini perşembe günü yapa- caklannı söyledi. KEREM ÇALIŞKAN Azerbaycan ile Ennenistan arasında ytizyülann ötesinden uzanıp gelen "kan davası'' veni- den alevlendi. Geçen hafta için- de Azeri ve Kazak yöneticilerle birükte düşürülen helikopter, bu yeni ateşlenmenin kıvılcımı ol- du. Şimdi her iki taraf da savaş borulannı cahyor, sınır boyla- nnda zaten teyakkuzda olan bir- liklerde eller tetiğe uzamyor. Azerbaycan'da bugün topla- nacak olan parlamentodan Er- menistan ile tüm ilişkileri kesme karannın çıkması çok büyük bir olasılık. Çünkü Azerbaycan hal- kında Ermenilere karşı büyük bir tepki var. Halen muhalefet- te olan Halk Cephesi de iktidar- daki eski Komünist Parti yöne- timini yani Ayaz MuttaUbov eki- bini, Ermeni sorununda pasif kaldığı gerekçesiyle sıkıştınyor. Muttalibov, bu yıhn bahar ay- larında, Moskova ile anlaşma içinde Karabağ'ın Azerbaycan'a bağlanmasını sağlayıp puan top- lamış ve Halk Cephesi'ni pasi- fıze etmişti. "Ermeni sorunu" hâlâ Azerbaycan iç politikasm- da temel ve tayin ed-'ci sorun ha- linde. Bir anlamda Azerbaycan'da iktidar ve muhalefet arasındaki nesaplaşma, Ermeni sorunu ko- nusunda senleşmeyi de tırman- dınyor. Azerbaycan politikacı- lan karşdıklı olarak "Karabag'ı Ermenilere sattın, Ermenfierin işine yarayacak bölnnme yarattm" edebiyaü ile birbirleri- ni suçluyorlar. Ermenistan'daki milliyetçi ve fanatik milis gruplan ile devlet başkanı Petrosyan'a karşı olan akımlar da Ermenistan içinde- ki politik güç kazanma savaşını büyük öjçüde "Karabag soru- nu"na bağlamış durumdalar. Ennenistan Moskova'dan ko- pup bağımsızlık yönünde ilerie- dikçe, ülke içinde ılımlı ve sert- lik yanlısı kanatlann iktidar mü- cadelesi, Azerilere karşı tutum üzerinde odaklaşıyor. Böylece bu iki Kafkas ülke- stnde, iç politik mucadelenin kı- zışması, yeniden Karabağ sonı- nu ve Azeri-Ermeni çatışmasıru gundeme getiriyor. Kan davası çok uzun bir gecmişe sahip ol- duğu için her iki ülkedeki poli- tikacılar "Durun bakanm ne olnyoruz" diyemiyorlar. Azerbaycan ile Ennenistan- ın askeri güçleri şu anda topye- kûn bir savaşa elverişli değüdir. Ancak sınır boylannda caüşma- lar tank, uçaksavar, havan topu, füze gibi silahlarla kızışabUir. Milliyetçi duygular böyle bir ça- tışmanın boyutlanm büytrtebi- lir. Türkiye, artık resmen tarndı- ğı Azerbaycan'ın kanştığı bu tür çatışmalara uzun süre seyirci kalmayacaktır. Ancak Azeriler yanında aktif taraf tutması da mümkün değildir ve dünyada beklenmedik tepkiler doğurabi- lir. Türkiye'nin şu anda yapması gereken Azerbaycan üzerindeki saygınlık ve ağırhğım kullana- rak, bu ülkede iktidar ve muha- lefet kanatlanna "serinkanhhk ve sabır" sahk vennektir. Kafkasya'da bütün bu öngö- rülerin ötesinde büyük ve kanlı bir çatışma patlak verirse, Batı- lı güçler seyirci kalmayacak ve Türkiye uzun vadede daha bü- yük sorunlarla yüz yüze gelecek- tir. Türkiye, Kafkasya'daki savaş rüzgârlannı, Moskova da dahil Azerbaycan ve Ermenistan nez- dinde girişeceği bir "Kafkas Ba- nş Planı" ile hem yumuşatabi- lir hem de kendisinden beklenen uzlaştıncı rolü oynayıp agırlık kazanabilir. ISTANBUL DEFTERDARLIĞFNDAN İLANEN TEBLİĞ 5 ER YARALJ — Paşaköy Seyyar Jandarma Karakolu'na düzenlenen saldında yaralanan 5 er Kartal Devlet ve Haydarpaşa GATA hastanelerinde tedavi altına alındı. (Fotoğraf: tNİS ONAT) PKK Istanbul'da saldırdı (Baftarafi 1. Sayfada) Gazetemizi telefonla arayan bir kişi, saldmnuı sonımluluğu- nu PKK adına üstlendiklerini belirterek, "PKK'mn 14. knru- luş yılı nedeniyle ejlemlerimiz sürecektir" ifadesini kullandı. AA'nın haberine göre Hizan 1 dan Sagınlı bucağına giden yol- cu minibüsü, saat 15.30 sırala- rında pusu kuran bir gnıp terö- rist tarafından durduruldu. Te- röristler, minibüste bulunan ve sivil olarak görevli olduğu kara- kola giden uzman çavuş Üker Eser ile 5 köy korucusunu mi- nibüsten indirerek otomatik si- lahlarla yaylım ateşine tuttular. Uzman çavuş ve yedi korucu olay yerinde öldü. Karayollan ve Köy Hizmetleri'ne ait birer araç ile iki minibüsü de ateşe veren teröristler, olay yerinden uzak- laştüar. Şehit edilen koruculann, Ağit Özdemir, M.Nuri Derince, Maksin Derince, Ubeydullah Derince, Nezir Derince, Musta- fa Derince ve Lezgin Demir ol- duklan bildirildi. Kâmil Dogan adlı korucunun da yaralandığı kaydedildi. Içel'in Tarsus ilçesine bağh Huzurkent Jandarma Karako- lu'na, kimliği beürlenemeyen ki- şilerce silahlı saldında bulunul- du. Kimlikleri belirlenemeyen kişiler, saat 18.30 sıralannda otomobille Huzurkent Jandar- ma Karakolu önüne geldiler. Ka- rakola 11-12 el ateş eden kişiler, daha sonra aynı otomobille olay yerinden uzaklaştüar. Olayda, ölen ya da yaralanan olmadı. Olağanustü Hal Bölge Valili- ği'nden yapılan açıklamaya gö- re Çermik ilçesinin kırsal kesi- minde önceki gün gerçekleştiri- len bir operasyonda bir gnıp te- röristle karşılaşıldı. Güvenlik güçlerinin uyarısına ateşle kar- şılık verilmesi üzerine çıkan ça- tışmada 3 terörist 2 adet uzun namlulu silahıyla birlikte ÖİU olarak ele geçirildi. Içel'in Tarsus ilçesine bağlı Huzurkent Jandarma Karako- lu'na, kimliği belirlenemeyen ki- şilerce silahlı saldında bulunul- du. Kimlikleri beUrlenemeyen kişiler, saat 18.30 sıralannda otomobille Huzurkent Jandar- ma Karakolu önüne geldiler. Ka- rakola 11-12 el ateş eden kişiler, daha sonra aynı otomobille olay yerinden uzaklaştüar. Olayda, ölen ya da yaralanan olmadı. Diyarbakır'm Bismil ve Bat- man'ın Kozluk ilçesi kırsal ke- simlerinde yasadışı örgüt adına silahlı faaliyetlerde bulunduğu öne sürülen 2 teröristin, eylem- lerinden pişmanlık duyduğu ve bu yüzden güvenlik güçlerine teslim olduğu belirtildi. Bölge Valiliği, Mardin'in Kızıltepe il- çesinde yasadışı örgüte yardım ve yatakhk yapan, lojistik des- tek sağlayan 4 kişinin de 2 ta- bancasıyla birlikte yakalandığmı bildirdi. Bu arada Kahramanmaraş Valisi Erdoğan İzgü, güvenlik güçlerince Elbistan ilçesi Engi- zek dağlannda 8 kasımda yurü- tülen bir operasyonda 1 terö- ristin öldürüldüğünü açıkladı. Vali İzgü, 10 kasımda güvenlik güçlerine teslim olan 2 örgüt üyesinin ifadeleri doğmltusun- da Çağlayancerit ilçesinin kırsal kesiminde 6 örgüt sığınağınm ortaya çıkartıldığını bildirdi. Operasyonlar sonucu 23 kişi de yaralandı. HUKUKSUZ DEMOKRASİ HalitÇelenk 3. bası 8.000 üra (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödemeli gönderilmez. Ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. BÜLENT ÇİMŞİR MukeMefin Veya Sorumlusunun Adı So>adı-Unvanı Dursun Erdal Çelsan Çeltık Sanayi Şevket Çekiç Şevket Çekiç Çelsan Çeltik San. Adem Aksaç Adem Aksaç Bckır Uluç Bekır Uluç Bekir Uluç Hakkı Çavdar Aca Giyim San. Dursun Düzer Hakkı Inal Ahmet Aslan Daşbey Ekinci Suleyman llden Murat Düzer Ort. Haluk Emre Esırkuş Turan Çiftçi Turgut Altınsoy Ismet Aykan Ibrahım Erbil Gazanfer Çelik Ismail Aslan Abasan Yedek Parça Ltd. Ştı. Ibrahim Evlimen Ayşe Nergis Arıcan Alaattin Aydemir Ali Guner H.Selim Guner Ali Osman Başer Turgut Altınsoy Fatma Çelik Guner Deliormanlı Kahraman Çelik Necat Deraır Reçep Çıçek Rıza Balkan Sefer Çetın Can Guncan Mehmet Demir Mehmet Ertürk Reşıt Fırat Reşat Avcı H.Hamdi Akbayır Ali Erbaş Tevfık Erçelik Tevfik Erçelik Nuriye Ersoy Sabrı Goçmez Mehmet Güney Mulazım Aksu M.Fatıh Gediklioğlu Celal Erkan Özcan Hiçyılmaz Ozcan Hiçyılmaz Ismet Dundar Seyfi Aluç Ayşe Hale Alphan Seyfit Erdoğan Müesser Aslan Sadık Bilinen Adresi Aydın Sok. No. 7 Ferahevler / Sanyer Mesharburnu Cad. No. 109/1 Sarıyer Guzelalipaşa Sok. No. 2 Yeniköy/Sanyer Guzelabpasa Sok. No. 2 Yeniköy/Sanyer Mesharburnu cad. 109/1 Sarıyer Bayurçıkmazı Sok. No: 11 İstinye/Sanyer Bayurçıkmazı Sok. No: 11 Istinye/Sanyer Akçakoca Sok. No: 48 Bahçeköy/Sanyer Akçakoca Sok. No: 48 Bahçeköy/Sanyer Akçakoca Sok. No: 48 Bahçeköy/Sanyer Aydın Sok. No: 4 Ferahevler Taraftar Sok. No: 12 Sanyer Arabayolu Cad. No. 12 Tarabyaustü Okularkası Sok. No: 23 Çayırbaşı / Sanyer Çayır Cad. No: 40/B Istinye Tepe Sok. No: 35/8 Büyükdere Seyyar Sok. No: 18 Emirgân Zekeriyaköy Yolu Şifayolu No: 12 Sanyer Maltızdere Bağlar>olu No: 5 Büyükdere Maden Tepeüstü Bayır Sok. No: 10 Sarıyer Saraçoğlu Sitesi E/Blok D. 4 Sarıyer Sular Cad. No: 10 Sanyer Çelik Sok No: Ferahevler Şensok No: Derbent Uslu Sok. No: 15 Ferahevler Dere Sok. No: 5/A Çayırbaşı-Sanyer Türbe Sok. No: 3 Sanyer Uzunfıstık Sok. No: 12/5 Buyükdere Çalçıkır Sok. No: 104 Tarabya Poligon Mah. Aydınlar Cad. No: 21 R.Feneriköyu Sanyer Bostan Koru Ustu No: 15 İstınye Saraçoğlu Sitesi E/Blok No: 4 Sanyer Bayan Sok. No: 10 / Reşitpasa Hekimata Cad. Görgu Sok. No: 10/2 Emirgân PTT Evleri Neşeli Sok. No: 4 Çayırbaşı Ortaçeşme Cad. No 28 Sarıyer Bağlar Mevki No: 25 Yeniköy 2. Doğan Cad. No: 18 R.Paşa Karangil Sok. No: 58 Emirgân Reşitefendi Sok. No: 3/9 Sanyer G. 4 Sok. No: 42 B.Armutlu R.Hisarı Dursun Fakih Sok. No: 88 Sanyer Fıstıklı Bağaltı Sok No: 22 Emirgân Belediye Çarşısı Sanyer Çayır Mah. No: 45 Istinye Nisbetiye Cad. 5. Sok. No: 12 R.Hisarustü Çilek Sok. No: 4/1 Mecıdiyeköy Çilek Sok. No: 4/1 Mecıdiyeköy Postayolu Cad. No. 19 R.Paşa Mezarlıküstu Ömerhoca Sok. No: 8 tstinye Inönu Cad. No: 7 Bahçeköy Yenimahalle Cad. No: 176/1 Sarıyer Jale Sok. No: 2 Tarabya Nuripaşa Cad. Altuıcıbağlar Mevki No: Yeniköy Bostan Mah. Kurdele Sok. No: 112 Beyoğlu Bostan Mah Kurdele Sok. No: 112 Beyoğlu Kale Cad. No- 5 kilyos Koru Mah. Boğaziçi Cad. No: 14 Istinye Sezaibey Sok. No: 48 Boyacıköy Dağevleri Gül Sok. No: 52 Çayırbaşı Arabayolu Cad. Yıldırım Sok. No: 4 / Tarabya Kilyosyolu Cad. No: 24 Bahçeköy Verginin Nev'i — KDV KDV-D.Tevf KDV-D.Tevf Stopaj KDV KDV KDV-D.Tevf. KDV-D.Tevf. KDV-D.Tevf. K.Harcı — Gelır Gelir — — — — — — Geür Gelir Geür Gelir Gelir Gelir Geür KDV — KDV KDV-D.Tef. KDV-D.Tef. KDV-D.Tef KDV KDV KDV-D.Tef. KDV Gelir — • — Gelir Gelir Gelir V.U.K.'nun Ceza Mad. 347-349 344-345 347-349 347-349 344-345 347-349 347-349 347-349 347-349 347-349 352 352 347-349 347-349 352 352 3S2 3S2 3S2 352 352 352 352 352 344-345 352 352 352 347-349 347-349 347-349 344-345 347-349 347-349 347-349 347-349 347-349 352 352 353 353 353 353 347-349 347-349 347-349 344-345 344-345 344-345 344-345 347-349 353 353 353 353 353 353 352 352 347-349 347-349 347-349 Sanyer Vergi Dairesi mükelleflerinden olup, adları ve soyadlan ile namlarına salınan vergi ve cezalann nevileri yukanda yazılı bulunan şahıslar adına tanzim edilen ihbarnameler bilinen adreslerinde bulunamamaları nedeniyle tebliğ edilemediğinden, 213 sayılı V.U.K.'nun 103-106'ncı mad. hükmüne göre ilgililerin ılan tarihinden başlayarak bir ay içinde vergi dairesine bizzat veya bilvekale müracaat etmeleri veyahut taahhutlu mektup ya da telgrafla açık adreslerıni bıldirmeleri halinde kendüerine sure ile kayıtlı tebliğ yapılacağı bir ayın hitamında müracaatta bulunmayan ve adreslerinı bildirmeyenler hakkında iş bu ilanın neşrı tarihinden itibaren bir ay sonunda tebliğ yapılmış sayıla- cağı ılan olunur. P 3 5 " 1 1 **"'