18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 20 OCAK 1991 Savaşa Katümanıak HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU Cumhurbaşkanı Özal 14 ocak pazartesı akşa- mı TV'de yaptığı konuşmada ılk kez kararlı bır söz söyledı: "Turkije kendi topraklarına bir te- cavuz obnadıkça, kesinlikk harbe gınneyecektir." O güne kadar hep savaşın kaçınılmaz olduğunu dolayh olarak telkın edıp duruyordu Son konuş- masındakı "kesın" sözunu tutabılecek mı9 Bır duşünehm: Savaş başladı Turkıye, sankı yuksekçe bır kaya üzerınde, fırtınalı bır denızın korkunç dalgala- nnı seyreden kışı durumundadır korkunç dal- gaları, güneyımızde patlayan savaşa benzetebı- hrız Bızı bu savaşın yakıcı dalgalarına ıtmek ıstı- yorlar. Kım ıteleyıp Turkıye Cumhurıyetı'nı bun- lann ıçıne düşurecek7 Özal mı? Gücü yetmez, çunku Turk halkı hemen butu- nüyle bır saldın savaşına gırmek ıstemıyor. O hal- de ne olacak9 Irak sırurma yakın yerlerde yığı- nak yapılacak, sözde sa\f unma amacıyla yaban- cı Çevık Kuvvet çağrılacak, Incırlık hava ussun- de Amenkan askerlen ve uçaklan cınt atacak, sınır tecavuzu gıbı kuçuk bır yanlış adım Irak'ı tahnk edıp, Incırlık Hava Ussu'ne ve yabancı Çe- vık Kuvvetlenn bulunduğu yerlere fuze atarsa, ışte o zaman özal ortaya çıkacak, vatanımızı sal- dınya karşı savunacağız dıye savaşa gırecek Ger- çekte bızı savaşa ıten Bush olacak, Ozal da meş- ru bır gerekçe bulmuş gıbı onu tamamla>acak Bütün bunlan gunumuz Turkıyesı'nde ola> lan az çok ızleyen ve duşunen herkes bılıyor Madem kı herkes bılıyor ve Turk halkının bu- yük çoğunluğu savaş ıstemıyor, o halde nıçın bır yazgı gereğıymış gıbı koşaı adımlarla savaş ate- şıne doğru yol alıyoruz Işte çok acı ve hazın olan bu durumdur lkıncı Dunya Savaşı 1945'te bıtınce o zaman yıne bu sutunlarda çıkan Hıtler ıle ılgılı bır >a- zımda anlatmıştım, Berlın'dekı oğrencılığım sı- rasında dost olduğum Schultz. adında bır edebı- yatçıdan 1939 baharında Istanbul'a bana gelen bır mektupta şu kısa tumce yazılıydı "Biz bu- rada bir barut fıçısı uzerinde otunıyoruz." Almanya'dakı unıversıte yaşamının turlu yon- lerını mektubunda anlatırken arava sıkıştırdığı bu kısacık tumce nasılsa sansure uğramadan ba- na ulaşabılmıştı Schultz doğru gormuştu Avnı yılın 1 e>lul gunu barut fıçısı patlamış, kızgın alevlen yedı yıl sureyle butun dunya>ı sarmış, yaklaşık 50 mılyon ınsan ve bu arada zavallı dos- tum Schultz yaşamını yıtırmış, dunjanın sıyasal hantası değışmış, tam 45 yıl butun dunvada, ozel- lıkle Avrupa'da soğuk savaş havası egemen ol muştu Bılındığı gıbı şımdı o duşmanlık havası- nın gıdenmı ve zorakı değışunlerın onarımı ıçın çalışılmaktadır Bunu şu nedenle anlattım Bır ulkede patla >an "barut fıçısı"nın alevlen yalnız o ulkeyı sar- mıyor Şımdı Irak'ta yenı bır barut fıçısı patla- mak uzeredır, bunun ateşının bıze sıçramaması ıçın gereken önlemlen elbette almak zorundavız Ne var kı bu önlemler, ateşın ulkemıze yonelme- mesı, ateş rüzgârımn Turkıye doğrultusunda es- memesı ıçın alınmalıdır Turkıye Cumhurıyetı 68 yıldan berı Ataturk- un "Yurtta barış, dun>ada banş" ılkesıne bağlı kalmış, bu surede topraklarımız uzerinde hıçbır savaş olmamıştır Yabancı topraklar uzerınde ka- tıldığımız Kore Savaşı uluslararası nıtelıkte ıdı (Kanımca oraya gıtmemız hatalı olmuştur) Kıbns Barış Harekâtı ıse uluslararası antlaşmaların Turkıye'ye tanıdığı hak ve yetkıye davanılarak oradakı soydaşlanmızı kınmdan kurtarmak ıçın zorunlu olarak vapılmış ve harekât Kıbns uze- rınde gerçekleşmıştır Şımdı ıse Irak yönunden gelebılecek ateş yağ- muru bızım oz vatanımızı vuracaktır Eğer Irak bunu doğrudan doğruya gdze alırsa savunma sa- vaşı elbette zorunlu olur Ancak ıç polıtıka ne- denlenyle ve ıktıdarda kalmak hırsı>la bu yakı- cı yağmurun topraklanmıza duşmesı ıçm yağmur duasına çıkanların çok yanlış ve tehlıkelı bır se- narvoya başvurmaları kesınlıkle onlenmelıdır Ulkemızdekı yabana uslerm komuta mekanız- ması kesm olarak elımızde mıdır9 Topraklanmız- da uslenen yabancı kuvvetler yetkılı askerı ma- kamlanmızın haberı olmadan bır tek yetkılının (aslında yetkısız kışınm) onayı ıle harekete ge- çebılecek mıdır7 Incırlık Ussu'nden kalkacak Amenkan uçaklan Irak'ı bombardıman ederse bu durum komşularımız Iran'ı ve Sovyetler Bır- hğı'nı, hatta şımdılık Irak'a karşı gıbı gorunen Surıye'yı tedırgın etmez mı? Boyle bır davranış sonunda savaşın ıçıne duşurulmek, duşuren ıçm katmerlı bır suç ve cınayettır 4 Kasım 1990 tarı- hınde >ıne bu sutunlarda çıkan "Savaşa Hayır'" başlıkh >azımda anlattığım gıbı, Osmanlı Impa- ratorluğu bır tek yetkılının haberı ve onayı ıle kendısını Bırıncı Dunya Savaşı'nın ortasmda bul- du O zaman Turklen savaşa ıteleyen, Alman Imparatoru II Wılhelm ıdı Şımdı ıse bu savaşa gırersek, bızı ıteleyen, yukarıda belırtıldığı gıbı, dunya ımparatoru Bush olacaktır Osmanlı Imparatorluğu Bırıncı Dunva Savaşı'nda, Alman ve Av usturya ımparatorluklanyla bırlıkte yenıl- mış ve yıkılmıştır Bu satırlann yazan az çok bı- lınçlenmeye başladıktan sonra gözunu Trablus- garp (Lıb>a) Savaşı'nın ıçınde açtı, ardından Bı- rıncı ve lkıncı Balkan.Savaşları, Bırıncı Dunya Savaşı, Turk Ulusal Kurtuluş Savaşı ortamında buvudu Şukurler olsun kı, rahmeth Ismet tno- nu gıbı >aşamını savaş cephelennde çarpışmak- la geçırmış, bunun acılarını yakmdan görmuş dıplomat bır devlet adamı sayesınde lkıncı Dunya Savaşı'ndan uzak kaldık Sözunu ettığım savaş- ları vaşamayıp >alnızca kıtaplarda okuyanlar, bunlann getırdığı nesnel ve tınsel (maddı ve ma- nevı) felaketlen bılmeyenler korkunç tehlıkeyı ye- terınce gormuyorlar Dunvanın bırçok ulkesın- de, ozellıkle ABD'de, başta Boston olmak uzere turlu kentlerde çok kalabalık halk kıtlelerı "Sa- vaşa hayır'" yuruyuşlerı yapıyor Turkıye'de pek ses yok ANAP Meclıs grubu- nu oluşturan mılletvekıllerının uzerıne zaten olu toprağı serpümış, uyanacaklan da vok Nasıl olsa hukumete genış kapsamlı savaş yetkısı verecek- ler Muhalefet çırpınıyor, ama >etmez Muhalıf partılenn kıtlelerı "Savaşa hayır'" doğrultusunda harekete geçırmelerı gerekır Tek başına unıver- sıte gençlerı bunu >apamaz, zaten onlardan bır bolumunun kafası ımam hatıp okullarında ko- şullandınlıp uyuşturulmuş olduğu ıçın, uyamp gerçeklerı gorunceye kadar kendılennden bu ko- nuda olumlu bır davranış ve onculuk beklene- mez Olumlu davrananları ıse polıs, kamyon ve otobuslere doldurup alır göturur Bır hareket, ka- dınlı erkeklı yığınsal nıtehk taşımadıkça etkılı olamaz. Gerçı SHP'nın 13 ocak pazar gunku Pendık mıtıngı çok görkemlı oldu TV'nın anlık goruntulerınden, ertesı gunu de gazetelerden ız- ledım Ama boyle, yalnızca Lderlere bağlı tek tek mmngler yetmez Bunlan yaygınlaştırmak gere- kır Eğer ışbırhğı konusunda ıçtenlıklıyseler SHP ve DYP el ele verıp Turkıye'nın her yanında yu- ruyuşler gerçekleştırmelıdır O zaman sade halk- tan kadınlarımızm da kocalarının, oğullarının, kardeşlenmn yanında nasıl bır kararlılıkla yer alacağı görulur Zonguldak maden ışçılennm yu- ruyuşu bunun çok yakın ve canlı bır kanıtını oluşturmuştur Bır saldın savaşı ancak, halkımı- zın buyuk çoğunluğunun etkın bıçımde karşı kovmasıyla önlenebılır Elverır kı kıtleler gereğı gıbı aydınlatılsın ve amaandan sapmayan yuru- yuşlerın yasal bır hak olduğu oğretılerek, kor- kudan, yılgınlıktan kurtarılsın "Halkın sesı hak- kın sesıdır", bu ses ulkemızın her koşesınde çın- lamahdır Bunu örgutleyıp harekete geçırmek ul- kemız koşullannda öncelıkle sıyasal partılere ve bunlann yanı sıra ılencı derneklere duşuyor Sa- vaştan kurtulmanın başka çaresı kalmadı Bu yazı, Incırlık'ten kalkan uçakların Irak'ı bom balamasından önce kaleme alınmıştır EVET/HAyiR OKTflyAKBAL Ülkeyi Kim Yönetiyor? Yönetım kımın elınde 7 Türkıye'de yönetım TC hukumetının elınde mı yoksa ABD komutanlarina, daha doğrusu Ozal'ın 'patron' saydığı Bay Bush'la ABD yönetımının elınde mı ? Turkıye devtetı Lozan Antlaşması'ndan bu yana tam an- lamıyla bağımsızdır, kendı yazgısına, kendını yonetme hak- kınasahıptır Bu hakkı, sılahlı kuvvetlerımn kazandıkları za- ferlere borçludur Şımdı, bu hak ve yetkı Turklerın, yanı bız- lerın, bızım temsılcılerımızın elınde değıl mı 7 Ana muhalefet lıderı Inonu soruyor "Turkıye egemen bır ulkedır kendı kararlarını kendısı alır Bu egemenlık başka ulkelerın karartarına bırakılamaz TBMM'nden alınan ızın kımın tarafından kullanılıyor? Bu açık- lansın Yoksa Özal'ın söyledığı gıbı artık her şeye ABD ko- mutanları mı karışıyor?" Artık herkes bıisın kı ulkemız bır savaşın ıçındedır Aldığı yer, ABD'nın yanıdır Özal ıstedığı kadar 'bız BM kararları- na uyduk' desın BM karartarı Turkıye'nın savaşa gırmesını gerektırmıyor Turkıye savaş dışında her turlü yardım ola- nağını vermıştır Ambargoya katılmıştır Ama Irak'a karşı gı- rışılen saldırıları Jurkıye topraklarında surdurmek, açık bır savaş kararıdır Üstelık bu kararı uygulayanlar da ABD ko- mutanlandır' O zaman sormak gerekır, nerede kalıyor Tur- kıye'nın egemenlığı? "Irak yerle bır" dıye başlık atan Hûrriyet gazetesı şımdi savaşın uzun zaman sureceğını yazmak zorunda kalmıştır' Bush bıle savaş kısa zamanda bıtmeyecek, demedı mı 7 Bı- zım 'her şeyı bılen' bazı yazarlarımız, 'Savaşın ılk gunu öğ- le vaktıne kadar Irak'ın hava kuvvetlen yok edılmış olacak' dıyorlardı Hanı nerde 1 Irak, fuzelerını dort yana gonderıyor ABD uçaklannı duşuruyor Karşısındakı dev guçle gerçek bır savaş verıyor TBMM'de alınan savaşa gırebılme kararının anlamı DMP Genel Başkanı Dalan'ın dedığı gıbı 'Sıvıl bır darbedır' TBMM'nın yetkısının hukumete devredılmesı gerçekten de 'Saddam'ın fuzelennden daha tehlıkelıdır" Türkıye'de hıç kımse savaş ıstemıyor Bır Özal'dır savaştan yana olan> ANAP grubu -kı hemen tum mılletvekıllerı Ozal'ın tek tek se- çımıyle Meclıs'e gırme olanağı bulmuşlardır. bır anlamda ANAP grubunun uyelerı mılletın değıl Ozal'ın vekıllerı, temsılcılerıdır- ıçınde bu büyuk sorumluluğu ustlenmeyen- ler çıkrnıştır Bır kısım mılletvekıllerı Meclıs'e gelmemışler, Guzel gıbı, Ergun gıbı kışılerse Ozal'ın savaşçı tutumuna kar- şı çıkmışlardır DYP ve SHP grupları ıse -148 kışı- savaşa gırme kararının hukumete venlmesı kararına 'hayır' oyu ver- mışlerdır Ustelık hükumet de değıl bu hakkı kullanan 1 Karşımızda yalnız Özal var' Gece gunduz TV'de ızledığımız, kesınleme- lerını, meydan okumalarını dınledığımız tek kışı, Çankaya'- da konuk olarak bulunan Ozal' Hükumet ortada görunmü- yor Başbakan konuşmuyor Bakanlar susuyor Meydan Ozal'a bırakılmış Ozal'ın ovgusunu yapan, Ozal'ın çızgısınde yayınlannı sürduren, Majıc Box ve TRT'dır Turk halkını so- zümona bılgılendıren, aydınlatan1 Geçen akşam arkadaşımız Ahmet Tan'ın TV'dekı bır otu- rumda söyledığı gıbı "CNN de bır savaş sılahı"dır artık 1 ABD'nın, daha doğrusu Bush un savaşcı polıtıkasını savu- nan, destekleyen bır guçlu sılah1 Turk kamuoyu gunlerdır tek yanlı propagandaların etkısındedır Bu, bır beyın yıka- ma eylemıdır Oldukça başarılı olduğu da goruluyor Halkı- mızın kafası karmakarışık hale getırıldı Tek yanlı şışırme- ler, tek yanlı övgüler ınsanlarımızı şaşırtıyor doğru duşun- melennı engellıyor Açık gerçek, ulkemızın ıtıle kakıla yanlış bır savaşa sokul- duğudur Bunun tek sorumlusu Özal'dır Ama anayasaya go- re sorumluluğu yoktur Ozal'ın' Her şey, başbakan koltuğun- dakı Akbulut'un sırtındadır' Yarın bu yanlış gıdışın hesabı öncelıkle Başbakan'dan ve hükumet üyelerınden sorulacak- tır Turkıye'nın egemenlığının neredeyse ortadan kaldırılma- sında etkılı kışı Özal'dır, ama anayasaya gore gerçek sorumlu hükümettır Bunu anımsatmak bır gorev oluyor TEŞEKKÜR 16 Arahk 1990 gunu Ankara Polatlı gınşmde meydana gelen b\x trafik kazası sonucu yıtırdığım, ıNAZİRE SUNGURTEKİN, AYNUR SUNGURTEKİN KanieŞ ,m AYHAN SUNGURTEKİN'in ölumlen sonrasmda buyuk manevı desteklennı gorduğum EMtVEUŞAKUGİL, HASAN CE>IAL, OKAY GONEMİN, YALÇINBAYER, AHMET TAN ve CUMHURİYET AİLESİNE, can yoldaşlanm FİKRET DAĞLIOĞLU ve MEHMET AÇIKTAN'a, kaza sonrası görev büıncı dışında buyuk bır ınsanlık örneğı vererek yarduna koşan Polatlı Emnıyet Muduru DOĞAN ULUTURK'e ve Polatlı Emnıyetı'ne, Polatlı Devlet Hastanesı Başhekımı ALİ RIZA KOCAOGLU'na, yardımcısına ve butun hastane personelıne, cenazeye gelen, telgraf ve telefonla acımı paylaşan dostlarıma, akrabalanma ve arkadaşlarıma teşekkur ederım GUINER SUNGURTEKİN Medya Araştırıııalarının Soruııları Turkiye, ozel televizyonuyla, gelişen dergi sektoru ile, hiç kimseye yararı olmayan gazete lotaryalarıyla, medya planlamasına gereksinim duyan bır ulke durumuna gelmıştir. Doç. Dr. VEYSEL BATMAZ Medva planlamasının temel öğelerı, son beş yıllık Turk reklam sektorunde gıderek çoğalan bır öneme sahıp oldu Reklamın rasyonel bır pazarlama aracı olduğunu yuz- ellı yıldır benımseyen çokuluslu reklam ajanslarının Türkıye'de ortaklıklara gırışme- sı, 1980 sonrası ılkonce dergılerle ve gaze- telerle başlayan, daha sonra da mecra'lar- da televızyon kanalları ıle devam edegelen karmaşa, reklam verenlerı de planlı olma- va tedrıcen surukluvor Medya planlamasının başlangıç noktası, medya olçumlerıdır Bunu herkes bılıyor Bılınmeyen, bu olçumlerın doğruluğunun nasıl anlaşılacağı ve olçumlerın nasıl yapı- lacağı hakkındakı genel ve kuramsal (teo- rık) bılgılerdır Bu bılgılerı, ne vazık kı, sa- dece reklam verenler ve reklam ajansları de- ğıl, mecraların kendılerı ve medva araştır- ma kurumlan da bılmıyor Turkıve dışm- dan getınlen "araştırma" knovv-hovv'ının da, bu konuda çok sınırlı bır bılgı ve çozum olacağını, umarım bu yazının sonuna doğ- ru anlatmış olacağım Sağlıklı ölçiım için... Tum medya ızlevenlen, medya ızledıkle- rı tum zamanlarda ızlemek mumkun olma- dığına gore, medva olçumlerı ıstatıstık ol- çumlerdır, bır orneklem seçılerek yapılırlar [Bu ulkenın ıstatıstık kurumu başkanı olan "ıstatıstık profesorunun" bıle "tam savım (census)" ıle "ıstatıstık" sayımı karıştırdı- ğına go z, boylesı "ukalaca" açıklamaları bır zorunluluk sayıyorum ] Orneklem ıle ol- çum yapılmaya başlandjğı anda sorunlar da başlar Türkıye'de, medya ölçumlennın en onem- lı sorunu örneklem seçımı sorunudur Bu nedenle, medya analızlen ıçm gereklı "da- ta"nm da sorgulanması gerekmektedır Or- neğın, Türkıye'de, mahalle ve semtlere go- re, kulturel farklılığm ne duze>'de olduğu bı- lınmemektedır Bu büınmeyınce de, bır mec- ra'nm ızlenmesı ıçın yapılan bır medya ol- çumunde, mahalle bazında seçılen örnek- lemın, ne kadar gerçek kulturel farkhlığa göre seçıldığı bılınememektedır Orneğın, Istanbul Ulus Mahallesı'nde oturan keres- te tuccarı Alı Zarıf Bey'ın aılesı ıle kapı komşu olan Tımsal Ajans'ın uç dıl bılen ge- nel mudurunun mecra ızleme "kulturlerı" çok farklıdır (Ya da, olması gerekır) Bu farkuhğın derecesı bılınmedığı surece, bu mahallede yapılan bır mecra ölçumu sağ- lıklı olmayacaktır Özetle, örneklem seçım- lermın sağlıklı olmadığı yerlerde, alan araş- tırmalannın bır çeşıdı olan medya olçum- lerı de yapılamaz Her şeyden önce demog- rafık taramalar yapılmalıdır. Medya olçumlerının sağlıklı olabılmesı- nın başka bır koşulu da. olçumlerın panel teknığı ıle yapılmasıdır Panel tekmğı, aynı orneklemın zaman ıçınde tekduze sorular- la, mukerrer olarak ölçulmesıdır Panel tek- nığı aynı zamanda, değışık örneklemlerle yapılan "cevaplandırma" hatalannı da, ıs- tatıstıksel bır bıçımde yok edecektır Böy- lece, hatalı "data" en aza ındırgenecektır Yıne, medva "data"sının karşılaştığı, ız- leyıcı kıtlesının çok değışık kulturel farklı- lıklara sahıp olmasıvla ılgılı bır başka so- run da, aynı tıp soru kağıdının farklı kul turlere sahıp kışılerı olçemeyeceğıdır Bu ne- denle, nufusunun kulturel ve >aşam tarzı homojenlığıne sahıp olmayan Türkıye'de, aynı tıp soru kağıtlarını uvgulamak hemen hemen ımkânsızdır Bu da, medya olçum- lerınde "validity" sorunlarmı doğur- maktadır Yıne bır başka sorun da, medya analız- lerınde gelıştırılen uluslararası kavramlann (CPT, GRP, OTS, ratıngs, reach, coverage gıbı) ulkemızde henuz hemen hemen hıçbır medva araştırma şırketı, medya planlama- cısı ve reklam muduru tarafından, bol bol lafı edılse de, bılınmemekte ve kullanılma- maktadır Bugune kadar, buna gerekçe ola- rak soylenen sav, henuz Turkıye'nın medya yapısının bu kavramları kullanacak kadar karmaşık olmadığı yolundaydı Oysa henuz medva yapısı basıtken standartlaşma sağ- lanabılseydı, daha da karmaşıklaşınca kar- şılaşılan sorunları daha ıvı çozmek mum- kun olabılecektı Henuz vakıt geçmemıştır ABD'de durum Şımdı bıraz da, bu ışlerı çok uzun yıllar- dır yapagelen ABD'de neler oluyor ona bakalım Son aylarda, ABD'de, çok uzun yıllar, TV reklamcılığının ızleyıcı ölçumlerınde, tekel ve standart olan "Nıelsen ratıngs"ın yavaş yavaş egemenlığı kırılıyor Orada da, elek- tronık yayın sektorunde yaşanan olağanustu karmaşa, medya olçumlennuı sağlıklılığının sorgulanması sonucunu doğurdu Buyuk bır "data" karmaşası yaşanıyor Bır yığın ku- çuk araştırma şırketı, Amenka'nın dört bır yanını tarayarak, ızleyıcı-okur profıllerı çı- karıyor Fakat kav ramlar ve medya ıktısa- dının temellen çok yaygın olarak bıhndığın- den ortaya bu kadar karmaşık "data"ya kar- T E Ş E Ü şın sağlıklı analızler çıkıyor ABD'de, medya olçumlerının tanhıne şöyle bır bakarsak, ılgmç ve öğretıcı şeyler- le karşılaşıvoruz 1950 yılında, bır radyo ıstasyonu sahıbı olan Stanley Breyer, ılk kez medya (radyo) olçumlerındekı ısabetsızlıklerı dıle getıren bır yazı yazdı Bunun uzerıne, (Amerıkan) Ulusal Yayıncılar Derneğı, bır tekmk komıte oluşturarak konu ıle ılgılı ılk çalışmayı baş- lattı Sonuçta hıç bır olumlu sonuca ulaş- mayan bu çalışma, 140 bın dolara mal ol- du Bu para bugun bıle buyuk bır tutardır Yıne avnı nedenle, Reklam Araştırmaları Vakfı, medya olçumlerının yontemsel so- runlarını saptamak ıçın bır çalışma başlat- tı Bu çabanın ılk urunu 1954 yılında, Re- commended Standarts for Radıo and Tele- vısıon Audıence Sıze Measurements adlı ça- lışma ıle ortaya çıktı Fakat bu da daha ön- cekı çalışma gıbı, sektoru toparlayıcı bır so- nuç vermedı Sonunda, Kongre uyelerınden, Eyaletlerarası Tıcaret Komısyonu Başkanı Senator Mıke Monroney'ın artan şıkâyetler uzerıne konuyu ele alması ıle devlet boyu- tuna ulaştı Senator Monroney, Iletışım Alt Komısyonu Başkanı Senator VVarren Mag- nuson'dan konuyu bır Senato soruşturma- sı ıle ıncelemesını ıstedı Bu soruşturmaya, \rthur Neılsen (Nıel- sen), James Seıler (ARB), Edvvard Hynes (Trendex), Sydney Roslovv (FULSE) kendı şırketlerının metodolojılerını savunmak uzere çağrıldılar Bu soruşturma, eleştırıle- n ortadan kaldırmadı, tam tersıne arttırdı Tartışma, 1960 yıhna kadar Federal Tıcaret Komısyonu'nun medya olçumlerını sorgu- lamaya başlamasma kadar surdu 1960 yı- lında, Temsılcıler Meclısı Uyesı Oren Har- rıs, bır komısyon oluşturarak, Amenkan Is- tatıstık Derneğı Başkanı'ndan, medya ol- çumlennde kullanılan ıstatıstık vontemle- nmn doğru olup olmadığına daır bır rapor hazırlamasını ıstedı 1961'de rapor Harrıs Komısyonu'na sunuldu Harns Komısyonu, raporun onerılerı doğrultusunda ıkj araştır- macıyı gorev lendırerek ılgılı butun şırketlerı çok derın bır ıncelemeye tabı tuttu Bu araş- tırmacıların vardıkları sonuçlara gore Har- ns Komısyonu yenı bır soruşturma başlat- tı Bu soruşturmanın sonunda Komısyon, butun araştırma şırketlennın, "örneklem se- çımlennı, ılgılı tum tarafların ısteklen so- nunda yontemsel olarak ıncelenebılmesı ıçm açıklamalarını" zorunlu hale getıren bır ka- rar aldı Yasa halıne gelen bu karar, ABD- dekı tum araştırma şırketlerını bağlayıcıdır ve halen yururluktedır Turkıye, ozel televizyonuyla, gelişen dergı sektoru ıle, hıç kimseye yaran olmayan ga- zete lotaryalarıyla medya planlamasına ge- reksımm duyan bır ulke durumuna gelmış- Ur Her şeyde olduğu gıbı bu konuda da za- manı geçırmış mı olacağız 17 ÖZEL BORA SURUCU KURSU Dogu Akdenız Unıversıtesı Işletme Fakultesı 2 Sınıf ogrencısı, sevgılı oglumuz KEREM ERKMEN inzamansız kaybı nedenıyle acımızı telgrafla, telefonla ve bızzat gelerek paylaşan, cenaze torenıne katılan, çelenk gonderen tüm kişi ve kuruluşlara, naaşının hazırlanarak Turkıye'ye gonderılmesınde yakın yardımlarını esırgemeyen Sn Gülen Aykurfa, Sn Ayfer ve Günfer Erkmen'e, Dogu Akdenız Unıversıtesı Rektoru Sn Prof. Okan Tarhan'a, TPAO Genel Mudur Muavınlerı Sn Bumin Gürses, Sn Süreyya Ekim ve Sn Alaaddin Kayıhan'a, Ankara Buyukşehır Beledıyesı Genel Sekreten Sn Timur Erkman ve Eşine, Sn Ülgüray Ailesi ne TPAO Genel Müdürlük ve Araştırma Merkezi, Ünitek Mühendislik işleri Ltd. Şti'ne ve TMO'daki mesai arkadaşlanmıza, akrabalarımıza, candostlarımız arkadaşlarımıza ve yavrumuzun arkadaşlarına şukranlarımızı sunarız Annesı FERHUNDE ERKMEN Babası KUTLUĞ ERKMEN, Kardeşı N HAKAN ERKMEN ELLİ UÇUNCU DÖNEM KAYITLARI Hafta ıcı 23 ocak Hafta sonu 26 ocak Aksam 29 ocakta baslayacaktır Dershane Uskudar 310 14 78 Pıstlerımız Kozyatağı 362 47 33 Tarabya 162 08 18 BABAM NURULLAH ATAÇ Meral Tolluoğfh S 000 lıra (K.DV ıV ınde) Çağdaş Yayınlan Turkocağı Cad 39-41 Cağaloğtu hıanbul Odemelı eonderilmez. ANTYORUZ Bırıcık oğlumuz, kardeşımız, dayımız Istanbul Bolgesı futbol hakemı GÜNAY ER'kaybetmenın 6'ncı yılında 21 1 1991 Pazartesı gunu anacağız Saat 13 15'te Uskudar Çıçekçı Camıı'nde buluşup, mezarı başına gıdeceğız. Sevenlere duyururuz SINAIVERVEAİLESt • Savaya Karşı Tavır Al • Yağma Savaşına Karşı Savaş • Grevın Temel ör- gutlerı: Grev Komıtelerı • Zonguldak Dırenışı ve Kadınlar • Başkaldırının Bılançosu Içın • Zonguldak Dırenışınden Başkaldırı Yuruyuşune • SEKA'da Grev • Kurdıstan'da Koruculuk ve Devlet • Rosa ve Lenın • Savaşa Hayır Mıtıngı • Arnavutlukiakı Son Gelışmeler Uzerıne ûn Duşunceler 3 5 . S A Y I Ç I K T I Pıyeftolı Cad DogMıJtyurdu a Ye}< AM.1/11 Çombertla^-IST T«l- 516 06 M PENCERE Yüzde 74.. Isa'dan once 210'lu yıllarda Roma. Sıcılya'dakı Sırakusaı Krallığı'na Marcellus komutasında bır donanma gonderdı Sı- rakusaı, Roma ya karşı koydu saldırılara uç yıl dayandı, so- nunda yenılgıye uğradı Romalı askerler kente gırdıler O sırada unlu Arkhımedes, elındekı değnekle toprak uze- rıne çızdığı çemberlere bakarak duşunuyor usuna takılan bır sorunu çozmeye çalısıyordu Oyle dalgındı kı bır Romalı as- kerın kendısıne yoneittığı soruları duymadı Kafası kızan as- ker yetmış beş yaşmdakı bılgeyı elındekı kılıçla oldururken Arkhımedes bağırıyordu — Çembenmı bozma1 Romalı komutan Marcellus olayı duyunca çok uzuldü, bıl- ge ıçın görkemlı bır cenaze törenı duzenledı Çevresınde en çok soylence dolaşan eskı çağ bılgelerının başında gelır Arkhımedes ama yukarıda anlatılanlardan unlu bılgenın bulutlarda yasadığı cıkarılmasın, bır başka öyküye gore Arkhımedes, Sırakusaı savunması sırasında ılgınc ey- lemlere gırışmış, ıçbukey aynalarla guneş ışınlarını duşman donanmasına yansıtıp gemılerı yakmıştır Kuşatılmış bır kentte hıç kımse olayların dışında kalamaz Sırakusaı'da yaşayanlar hep bırlıkte uç yıl Romalılara karşı dırendıler, ıster ıstemez savaşa katıldılar * Çağımızda ış busbutun değıştı, ıletışım oylesıne yogunlaştı kı kışı kendısını dunya sorunlarından soyutlayamıyor Amen- ka'nın Korfez'de gırıştığı "Col Fırtınası" eylemını butün dun- ya dakıkası dakıkasına seyretmıyor mu9 Ulkemızde de ço- ğunluk televızyon başındadır, çoluk çocuk, anne baba, aıle- cek, savaş ızlenıyor, hem de yakından Ne var kı bu ızleyışın ıçerığınde polıtıka' yatıyor Insan, ıs- ter ıstemez Ortadoğu'yu tanıyor çeşıtlı ulkelerın ılışkılennı oğ- renıyor, 1980'lerde Turkıye'de uygulanan "depolıtızasyon" da- ha başka deyışle "halkı sıyasetten soyutlamak" oyunu sonuç vermıyor 'Insan sıyasal hayvandır1 ve demokrası ıstıyorsa po- lıtıka öğrenmek zorundadır Gunumuzde kışının çağdaşlaşmasıyla sıyasallaşması doğ- ru orantılı bır bağıntıyı vurgular, ınsan haklarmı benımsemek de bır polıtıka değıl mıdır'7 • ANAP bır kamuoyu yoklaması yaptırmış ANKA'nın habe- rıne gore yurttaşların yuzde 51'ı Korfez savaşından Saddam'ı sorumlu sayıyor, Amerıka'yı sorumlu tutanların oranı yuzde 15, yuzde 33 ıse Amerıka ıle Irak'ın ortak sorumluluğu oldu- ğunu ılerı suruyor Ancak araştırmanın daha çarpıcı bır yanı da var Savaşa gırılmesını ısteyenler yuzde 18 ıken barıştan yana olanlar yuzde 74' Demek kı halkımızın dortte uçu, Turkıye'nın savaşa gırme- sını ıstemıyor savas ısteyen yuzde 18 ıse ıktıdar partısı ANAP'ın oy oranını yansıtıyor Ulusumuzun barış ısteğı bu kadar açık seçık ıken ANAP yonetımı ulkeyı savaşın gobeğıne surdu, ancak dıktatörluk- lerde gerçekleşebılecek bır olguyu yaşıyoruz * Amenkan halkının yuzde 74'u savaşa karşı olsaydı, Bush savaş kararı verebılır mıydı? Sanırım bu soruya kımse olumlu yanıt veremez ve ABD- de "kendıne ozgu" bır demokrasının ışlerlığı yadsınamaz Evet, bır halkın ıstedığı her zaman doğrunun gostergesı ola- maz, kımı zaman bırtoplumun damarlarında savaşçılık ıste- ğı de tutuşabılır, kımı zaman bır halk 'ınsan hakları ve temel özgürlukler bıldınsı'nın duzenledığı hukuktan daha gerı bır duzeyde yaşamaktan gocunmayabılır halkı tanrılaştırmak kı- şıyı yanılgıya surukleyebılır Ancak barış ısteyen bır halkı savaşa surmek de cınayetle- rın en buyuğudur Hele halkın yuzde 74'uyle barış ıstedığı bır ulkede gerek- sız bır savaşın anahtarını yabancı sılahlı kuvvetlere teslım ederek ulkeyı ateşe atmak, cınayetten de ote bır ıhanetın bo- yutlarını taşımayacak mıdır 7 TEŞEKKÜR Başanlı bır amelıyatla benı yenıden sağlığıma kavuşturan çok değerlı ınsan ve hekım Operatör Prof. Dr. TARIK AKÇAEa, Amelıyat ekıbını oluşturan Doç. Dr. CÎHAN URAS ve Dr.TMFUN KARAHASANOĞLU'na Amehyatım esnasında ılgı ve ıhtımamını esırgemeyen Anestezist Prof. Dr. YILDIZ KÖSE ve Dr. MUSTAFA ÖZGÖN'e Dostluk ve ılgılerıyle benı yalnız bırakmayan Prof. Dr. H.HÜSREV HATEMİ ve Prof. Dr. KEMAL ALEMDAROĞLU'na ve başta SABİHA KLRTULUŞ hemşıre olmak uzere, Cerrahpaşa Hastanesı Genel Cerrahı Gurkan C Servısı'nın tum hemşıre ve çalışanlarına yurekten teşekkur ederım HİLMİ YAVUZ ZONGULDAK ASLİYE BİRİNCİ HUKUK MAHKEMESİNDEN 990 87 Davacı Hasan Ahıntaş vekılı Avukat Yaman -\>ozger tarafından davah Be>han Altımaş alevhıne açılmış bulunan boşanma davasının mahkememızde yapılan açık vargılaması sırasında, Davalı Bevhafc Altıntaj dava dılekçesı teblığ edılemedığı gıbı adre- sının tespıtı de zabıtaca mumkun bulunamadığından duruşma gunü olan 15 2 1991 gunu saat 10'da mahkeme salonunda hazır bulunma- nız, hazır bulunmadığımz takdırde kendınızı bır vekılle temsıl ettır- menız, temsıl ettırmedığımz takdırde yokluğunuzda karar venleceğı HUMK 213 ve 377'ncı maddesı gereğmce dava djlekçesının teblığı verıne kaım olmak uzere ılan olunur Basın 45170 KAYSERİ 1. SULH CEZA HÂKİMLİĞİNDEN Esas No 1990 527 karar No 1990/945 Sağlığa az \e\a çok zarar %erecek derecede bozulmuş sayılan su- cuk uretıp satışa arzetmekten sanık Pınarbası ılçesı Han köyunde nu- fusa kayıtlı ve halen kavserı Karpuzatan mevkıı No 12'de ıcraı faalı- yet gösteren Başyazıcı Besı et sucuk ımalathanesı mesul muduru Re- cep GLNAVın musbet suçtan dolavı yapılan vargılaması sonunda TCk 396, 3^9M506sa Ck 402/12,72 647 Sa 4/1 maddelerı ge- reğınce 490 000 TL ağır para cezası ıle ı.ezalandınlmasına, 3 ay sü- re ıle curme vasıta kıldığı meslek, sanat ve tıcarettının tatıhne, 7 gün sureyle ışyerımn kAPATILMASINA karar verılmıştır Basın 17701
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear