18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuri>w Matbaacılık ve Gazelecilik Türk Anonim Şirketi adına Nadir Nadi 0 Genel Ya>ın Müdürti: Hasan Cenal, Muessese Müdürü: Emine Lşaklıgil. Yazı Işler: Mudüru: Okı> GoneiMin. Q Haber Merkezi Müduru: Vslçın Bayvr, Sayfa Düzeni Yönetmenı: Ali Ac*t 0 Temsıküer ANKARA: Ahmel T M . İZMIR Hikınel Çftınkav». ADANA: Çrtin YiJeno4İB U Politika: Cdal Sm^itmgK. E>$ Habcrler: EılıiB Bakı, Ekonomi: CcHfîı TaHna. Iş-Sendiia Şaa.ran bttaci, Kultur Ccta] Lsler. ktanbui Haberierı ktmml Kaçâa. Eğııım: Oaca} Şo)laa. Nın Haberleri >ccdef Dofaa. SpOT Damsmanj AMalkadir taccteıaa. Oızı i i : i : b n > Çaüjkaa. A:.ı- — J : Şakiı Alpa». DüMltmc: AMılht Yaznrı 0 KoordınıIDr: U»e< Karchan 0 Mllı Isier Erol Lriut £ Muhaseee. BateM *e«*r 0 Bu!çe-Ptanlaıra S»t< Oıattnb**eo<l<ı 0 Rfklam \>s< Torun 0 Ei Yavinlar: Httlya Afc>ol 0 Idarr H K O İ I Girer 0 İ4İ«roc: Ömttr Çeflfc 0 Bilgı-lşlem Naü Inıl 0 Pcnond S«\ft BeMancioglB Yayııt Kunıiu Bntıtı NMüıAadi Okta> AkbaJ. Valçaı Ha>w. Hasaa Cenal. Hiknrl (.rtiakıyı. Oka> Gowwin. Lgur Mamrtı. tlhan Ali Sinnea. AlııiMt Tan Afioi * Yayan: Cumburi>«ı Matbaacıjjk ve Gazeucitik T.A.Ş. Tbrkocatı Cad. 39'41 Caiaiotfaı 54334 lsı. PK 246 tslanbul. TH 512 05 05 (20 ha<>. Tdc*. 22246. Fax (1) 52* 60 72 0 Bvrolar. Aakan: Ziya Cokalp Blv. Inkılap S. No: 19'4, Tel: 133 11 41-47, Teleı: 42344, FaJC (4> 133 05 65 0 l/nut H. Ziya Blv 1352 S. VI. Td: 13 12 30, Ttto: 52359. Faı: (51) 19 53 60 0 Adaaa: Insnu Cad 119 5 No: I Kal 1, Tel: 19 3' 52 |4 hatl. Tstac: 62155. Fa»: Pl) 19 25 7« TAKVİM: 20 OCAK 1991 İmsak: 5.48 Güneş: 7.17 Öğle: 12.20 İkindi: 14.49 Akşam: 17.12 Yatsı: 18.36 Dünya TV'leri normal akışta Savaş haberinîn hızı kesildiTV Servisi — Körfez Sava- şı'nın üçüncü günüyle birlikte Türkiye ve dünya televizyonlan "normal yayın akışı" uygula- masına geçmeye başladılar. TRT önceki gün CNN'den 24 saat canlı yayınına ara verirken Magic Box da dün sabahtan başlayarak aynı uygulamaya geçti. Televizyonların normal ya- yın akışı uygulamasına geçme- lerinde savaş haberlerine aske- ri sansür uygulanması da etki- li oldu. Diğer TV kanallannın Bağdat muhabirleriyle bağlan- tılan kesilmesine rağmen hattı açık kalan CNN, kesintisiz ama görüntüsüz naklen savaş yayı- nını cuma günü saat 18.00'e kadar sürdürürken Irak Enfor- masyon Bakanlığı'nın müdahe- lesiyle "naklen savaş yayını" da sona erdi. Ancak CNN, da- ha sonra Kudüs bürosuyla gö- rüntülü ve sesli, Tel-Aviv bü- rosuyla da yalnızca ses bağlan- tılı "naklen savaş yayınını" sürdürdü. Irak, dün ülkedeki tüm ya- bancı gazetecilerin ülkesini terk etmesini isteyerek savaş haber- lerinin canlı sürdürülen yayın- larına da darbe indirmiş oldu. BBC Muhabiri John Simpson telefonla verdiği haberde, ya- bancı gazetecilerin Ürdün sını- rına götürüleceğini sandığını söyledi. Körfez Savaşı'nm ilk günün- de önceden 24 saatlik yayına başlayan ve bu yayını daha sonra CNN'den naklen yayına çeviren Magic Box Starl kana- lının ardından TRT de ani bir kararla Amerikan kablolu TV kuruluşunun uydu yayınını "CNN Inlemational"a bağlan- mıştı. TRT önceki gün başlat- tığı 'gerektikçe CNN'e bağlanma' uygulamasına bun- dan böyle de devam edeceğini açıkladı. Kurumdan yapılan açıklamaya göre " G ü n Başlıyor" programı canlı ola- rak sunulacak ve akşam 17.00' ye kadar toplam 10 saat süre- cck. Bu yayında haberler, CNN bağlantıh haberler, stüd- yo konuklanyla söyleşiler ve müzik yer alacak. TRT'nin önceki gün başlat- tığı bu uygulamaya karşılık Magic Box da dün 24 saat CNN bağlantıh yayını kesti. Magic Box yetkilileri eski yayın akışına ve "Körfez Savaşı Programı" yayın akışına geç- meyeceklerini, yayınların 24 sa- at süreceğini ancak daha önce gösterilmiş filmler ve dizilerden oluşturulacak bu yayında "Star 1 Haber" bültenleri ile "gerektikçe" CNN'den canlı yayın bağlantıları yapılacağını açıkladılar. Savaş haberlerinin ilk gün- lerdeki yoğunluğunu yitirme- siyle dünya televizyonları da normal yayın akışlannı, aralar- da doğrudan bağlantılar ve ha- ber bültenleri ile sürdürmeye başladılar. Alman özel TV ka- nalı SAT1 savaşm daha ilk gü- nünden sonra normal yayın akışına döndü. Ancak program aralannda ve gece yarısından sonra savaş haberlerini ve hal- kın tepkilerini ekrana getirdi. SAT1 her gün 03.00'ten sonra da CNN'e bağlanıyor ve yayı- nı Almancaya çevirmeden ve- riyor. İngiliz özel kanalı Super Channel ise normal yayın akı- şını büyük ölçüde sürdürmek- İe birlikte gündüzleri saat başı geceleri de yanm saatte bir de- ğişik kaynaklardan topladığı haberleri yayımhyor. Fransız TV5 Europe, perşembe gece- sinden başlayarak normal akı- şa uyarak TSİ 02.00'de kestiği yayımını artık kesintisiz sürdü- rüyor. TV5, başından beri CNN'e bağlanmayan sayılı TV kuruluşlanndan. AA'nın Washington'dan bil- dirdiğine göre üç büyük ABD TV kuruluşu NBC, ABC ve CBS'in bu kararında gelen ha- berlerin sınırlı olmasının yanın- da kısıtlanan reklam gelirleri- nin de önemli rol oynadı. Bir- çok firmanın çatışma görüntü- lerine ara verilip ürünlerinin reklamının yapıhnasını isteme- mesi yüzünden rekifem yayını yapılabilmesi için olağan yayın akışına geçildi. NBC, ABC ve CBS televizyonlan, sürekli ha- ber yayını yapmalan sonucu reklam gelirlerinden 30 milyön dolar kayba uğradıklarını açık- ladılar. CNN'nin sürekli canlı yayın yapması Amerikan gaze- telerinin,"Bu savaş CNN'nin savaşı"yolunda tepkilerine yol açtı. TV muhabirlerisansürden şaşkıru Irak, Tel Aviv'in yerini zaten bilîyor tsrail askeri yetkilileri televizyon bürolarına telefon ederek, "Füzelerin yeri konusunda ayrıntı vermeyin. Irak sizden koordinat alabilir" diyorlar. Ancak TV muhabirleri, anlattıklarını sansürlemekte zorluk çekiyorlar. WASHINGTON (AA) — Savaş koşullannda olabildiğin- ce çok ayrıntı iletmek isteyen Amerikan TV istasyonlarının yayın politikalan askeri kural- larla çatışıyor. Son olarak cuma ve cumar- tesi günü İsrail'e düşen füzeler konusunda TV kamera ve mu- habirleriyle Israil yetkilileri çe- kişmeye düştüler. Amerikan TV muhabirleri ilk haberlerinde, füzelerin han- gi mahallelere düştüğünü yön yererek anlattılar. Daha sonra İsrail askeri yetkililerinin büro- lara telefon ederek "Füzelerin yeri konusunda ayrıntı verme- yin, Irak sizden koordinat alıp yeniden füze yollayabilir" de- dikleri öğrenildi. Ancak olayı anlatırken yer ve yön vermeye ahşmış olan TV muhabirleri, kendilerini sansür etmekte büyük zorluk çektiler ve sonuçta "Irak, Tel Aviv'in nerede olduğunu zaten biliyor" dediler. Askeri sansürün "delinme- sinde" bir başka örnek de Dah- ran'da yaşandı. Amerikan aske- ri yetkilileri, buradaki büyük askeri üssün önünden canlı ya- yın yapan muhabirlere, "Dah- ran" ismini kullanmamalarını söylemişti. Baslangıçta bu kurala sıkı sı- kıya uyuldu. Ancak ilerleyen saatlerde merkezdeki sunucular "Dahran'a bağlanıyoruz" de- meye, muhabirler de sık sık "Dahran" adını kullanmaya başladı. Kente yönelik füze alarmı ve- rildiğinde ise yer adını sakla- mak olanaksız hale geldi. Mu- habirler de hem bu kentin hem de buradaki üssün Irak tarafın- dan iyi bilindiğinde birleştiler. Son olarak CNN'nin Bağ- dat'tan yaptığı naklen yayınlar Irak sansürünce durduruldu. CNN CANLI YAYIN/NA DAHA SONRA —TRT CANSIZ YAYINI— Perestroykapolitikasının mimarlan, DevletBaşkanı tarafından 'kurban edildi' Gorbi'ekibini'kovduGorbaçov'un en yakın danışmanlanndan . Şatalin, Petrakov, Yakovlev, Abalkin, Primakov, Sitaryan ve Osipyan, Devlet Başkanı'nın 'temizlik harekâtı' sonucu 'kovuldular'. Danışmanlar, Kızılordu'nun Litvanya'daki askeri harekâtı ve üyesi oldukları Başkanlık Konseyi'nin lağvedilmesi nedeniyle görevlerinden alındılar. Devlet Başkanı'nın ekibindeki en radikal isimler olan Şatalin ve Petrakov serbest piyasa ekonomisinin Sovyetler Birliği'nde yerleştirilmesi için çalışmalar yapıyorlar ve muhafazakâr kanatlasıksıkters düşüyorlardı. Petrakov halen uygulanmakta olan ekonomi politikasıyla 'değil piyasa ekonomisine geçmek, piyasanınyokedildiğini' söylemişti. Dış Haberler Servisi — Son zamanlarda giderek muhafaza- kâr kanada yakınlaştığı belirti- len Sovyetler Birliği Başkanı Mi- hail S. Gorbacov, yakın çevresin- deki liberal ekipte "temizlik harekâtına" girişti. İçlerinde Gorbaçov'un baş ekonomik da- mşmanlan Stanislav Şatalin ve Nikolay Petrakov'un da bulun- duğu 7 liberal danışman görev- den alındı. Bağımsız Interfaks Ajansı'nın dün verdiği habere göre görev- den alındıklan açıklanan danış- manların hepsi, Gorbaçov'un perestroyka politikasının mi- marlan sayılıyor. Listede, Şata- lin ve Petrakov'un yanı sıra Gor- baçov'un en yakın çevresinden Alexander Yakovlev, Leonid Abalkin, Yevgeni Primakov, Ste- pan Sitarjan ve Ytıri Osip>-an da bulunuyor. Gorbaçov'un ekibindeki en radikal isimler olan Şatalin ve Petrakov, serbest piyasa ekono- misinin Sovyetler Birliği'nde yerleştirilmesi için çalışmalar ya- pıyor ve muhafazakâr kanatla sık sık ters düşüyorlardı. Kızılor- du'nun geçen hafta Baltık böl- gesinde bağımsızlık yanlılarına karşı giriştiği askeri harekâı üze- rine, ülkenin önde gelen radikal- leriyle birlikte hükümeti kınayan bir bildiri kaleme alan Şatalin ve Petrakov, bu yüzden Başkan Gorbaçov'un büyük tepkisini cekmişlerdi. Haftalık Moskow News der- gisinde "Kanlı pazar" başlığıy- la yayımlanan yazıda, "can çe- kismekte olan rejimin, son çare olarak ekonomik reformlan dondurduğu, basına sansür uy- gulamaya başladığı ve cumhuri- yetlere açıkça savaş ilan ettigi" görüşleri savunuluyor. Nikolay Petrakov, görevden alındığı açıklanmadan önce Komsomolskaya Pravda gazete- sine verdiği demeçte, görevinden istifa ettiğini söylemişti. Gazete- nin haberine göre Petrakov, "ha- len uygulanmakta olan ekono- mi politikasıyla piyasa ekonomi- sine geçmek bir yana, piyasanın temellerinin yok edildigi" gerek- çesiyle istifa ettiğini açıklamıştı. Interfaks Ajansı'nın haberine göre görevden alınan danışman- lardan Yevgeni Primakov, Alex- ander Yakovlev ve Yuri Osipyan, İngiliz Cossey erkek doğdu, Uyaşında ameliyatla cinsiyet değişîirdi Mahkeme kararı: Tala erkektir EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA "Bir erkek, kadın vücuduna sahip olsa bile erkektir." Bu, Avrupa Insan Hakları Mahkemesi'nin îngiliz (bayan) manken Caroline Cossey için verdiği karar. Piyasada "Tula" adıyla bilinen Bayan Cossey, 17 yaşına kadar erkek, sonra kadın. Değme kadınlara taş çıkanırcasına endamlı, koyu buğulu yeşil gözlü, çıkık elmacık kemikleriyle anlamlı bir üçgen yüz ve hava ile. Ama artık 36 yaşına gelen Bayan Cossey evlenmek istiyor. Nüfus kayıtlarına göre ise erkek. O da gidip bu yasağı Strasbourg'da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde delmek istiyor. Ama mahkeme, bir kez de Ingiltere'yi haklı buldu. Avrupa topluluğu içinde insan haklarını en çok çiğnediği iddiasıyla sürekli olarak hakkında dava açılan İngiltere bir kez de davadan alnmın akı ile çıktı. Sonuç, Bayan Cossey evlenemez. Oysa İsveç, Danimarka, Almanya, Italya ya da Hollanda'da yaşasaydı evlenebilecekti. Hatta Finlandiya ve Norveç de sıradaydı bu izni vermeye. ingiliz kamuoyunu bir süre meşgul eden dava hakkında "Tula" çok açık konuştu: "Rahmim yok diye, regl olmadıgım için ve cinsiyet organlanmı cerrahlar benim için yaptılar diye kadın değilmişim" dedi. Bir de sesi tabii. Sesi, kadın sesi değil. Televizyon, "Tula"nın yatak odasına kadar girdi. Pembe bir yorganın üzerinde koca bir oyuncak ayı. Her yeri ince bir kadınsı zevkle döşenmiş bir daire. "Tula" keyfinden kadın olmuş değil. Üzerinde tıbbiye de çalışmış ve cinsiyetini belirleyen kromozomlarında XX bulacağına, XXXY bulmuş. Yani cinsiyet değiştirmeseydi dahi sakalı çıkamaz ve çocuk sahibi olamazdı. Ama yasa kesin... V.'.Vr- • • % • * % • \ % • » • » t • M i » • * * •••••**•• ••«••••••••• M •••••••• W M •••• 4-4 i-J-4-4-*•* 4 4 4 Â4 ( I ' I H U ( M t f » t » I » I I I \ • * * • M # • M M M M 4 • • b •• * V * • • • • • » * • • • M V* * * * » * M » t » • « t M « • * 4 •„••»••••• • • « ' • • 17 YAŞINA DEK ERKEKTt — Caroline Cossey 17 yaşına kadar erkekti. Şimdi 36 )«sında bir kadın. tsveç. Danimarka, Almanya, Jtalya, Hollanda'da yaşasaydı evlenebilecekti. Ama İngiltere 1 de oturuyor ve İngiliz yasalan bir erkekk evlenmesine izin vermiyor. üyesi oldukları Başkanlık Kon- seyi'nin, yeni anayasa gereğince lağvedilmesi nedeniyle görevden alındılar. 1989 yılında Gorbaçov'un eki- bine dahil olarak hükümete gi- ren ve bugüne dek sık sık hoş- nutsuzluğunu dile getiren Leo- nid Abalkin ile dış ticaretten so- rumlu olan ve başbakan yardım- cılığı görevini sürdüren Stepan Sitaryan'ın ise hükümetteki "ye- ni düzenleme" nedeniyle görev- den alındıkları açıklandı. Zirve yapılacak Baltık bölgesindeki olaylar nedeniyle ABD'nin "ertelenebi- leceğini" öne sürdüğü Bush- Gorbaçov zirvesinin, planlandı- ğı gibi şubat ayında gerçekleşti- rileceği açıklandı. Sovyetler Birliği Dışişleri Ba- kanhğı Sözcüsü Vitaly Çurkin'in dün yaptığı açıklamaya göre Sovyet Dışişleri Bakan Yardım- cısı Aleksei Obukhov gelecek hafta VVashington'a giderek 11-13 şubat tarihleri arasında ya- pılacak olan zirvenin ön hazır- lıklarını yapacak. Sovyet Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Çurkin, dün düzenledi- ği basın toplantısında, \Vashing- ton yönetiminin Baltık konu- sunda izlediği politikayı da sert bir şekilde eleştirdi. Çurkin, ABD yönetiminin Baltık cum- huriyetlerindeki gelişmelerin perde arkasını bilmeden konu- ya "nihUist" bir yaklaşımda bu- İunduğtınu söyledi. Çurkin, Washington'un, Baltık'taki ge- lişmelerin nereden kaynaklandı- ğını bilmeden benimsediği bu tutumun ikili ilişkilere zarar ve- rebileceğini belirtti. Letonya'da duriını gergîn RİGA (AJANSLAR) — Sov- yetler Birliği'nin Baltık cumhu- riyetlerinden Letonya'da durum gerginliğini konıyor. Letonya'da Moskova yanlılarının bir "dar- be" yaparak iktidara el koydu- ğuna dair haberler daha sonra ajanslar tarafından doğrulan- madı. Letonya'da dün on binlerce kişinin katıldığı bir cenaze töreni yapıldı. Sovyet askerleri tarafm- dan vurulan 39 yaşındaki Ro- berts Murniek adlı şoför, Leton- yalılann 'ilk bağımsızlık şehidi" olarak tanımlanıyor. Murniek1 in bir ikaza uymadığı gerekçe- siyle Kızılordu askerleri tarafın- dan vurulduğu belirtiliyor. Lit- vanya'da geçen hafta çıkan olay- larda 13 kişi ölmüştü. Estonya'da ise Başbakan Ed- gar Savisaar, Moskova yanlısı bir radyonun hükümete karşı kışkırtıcı yayınlannı sürdürdüğü takdirde, halkı Estonya Parla- mentosu önüne barikatlar kur- maya çağıracağını açıkladı. Le- tonyalılar da parlamento önün- de teller, parmakhklar ve araç- lardan oluşan bir barikat kur- muşlardı. Özel TV panelinde TRT bombardımanı Haber Merkezi — lletişim Araştırma- ları Derneği'nin (İLAD) düzenlediği "Özel Radyo ve Televizyon" konulu pa- nelde, TRT'nin Körfez savaşında çok kö- tü bir sınav verdiği ve CNN televizyonu- nun tercümanı konumuna düştüğü be- lirtildi. Panelin konuşmacılarından gazeteci ve politikacı Bülent Ecevit, TRT tekeli- ni eleştirirken, Türkiye'ye dönük yayın yapan özel TV şirketi ile TRT'nin ABD özel televizyon kuruluşu CNN'ye aracı- lık yaptığını belirterek şöyle dedi: "TRT tekeli zaten fiilen ortadan kalk- mış durumdadır. Ben bugün Ankara'da- ki evimde bırakın özel TV'yi bir yaban- cı ülkenin yayınını bir devlet kuruluşu olan PTT'nin kablolu VByınından izliyo- rum. tnciriik Üssü'ndeki ABD özel ya- yınını bir devlet kuruluşu olan PTT kab- İosu aracılığı iie izliyorum." TRT'nin Meclis'te grubu bulunan üç siyasi partinin karteli durumuna geldi- ğini, haber değeri olmasına karşın ken- di görüşlerini yayımlamadığını hatırla- tan DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, "Burada bir TRT mağduru olarak konuşuyorum" dedi. DSP'nin programında özel radyo ve TV kurulması konusuna ilk yer veren parti olduğunu da anlatan Ecevit, özel radyo ve televizyon kurma hakkının sa- dece büyük sermayeye değil, sendika, dernek, koopratiflere ve yerel kültürü ya- şatma açısından küçük yerel kuruluşla- ra dahi tanınmasını istedi. İLAD Başkanı Dr. Hıfzı Topuz, Rad- yo Televizyon Yüksek Kurulu'nun hazır- İadığı özel radyo ve TV kurulmasına ola- nak tanıyan anayasa değişikliği ile ilgili raporu eleştirirken, RTYK'nın bu haliyle tarafsız olamayacak bir yapıda olduğu- nu hatırlattı ve raporda şirketlere yayın hakkı tanınırken derneklere yayın hak- kı tanınmadığını vurguladı. Kamusal yayın kuruluşlarına yer ve- yayına başlayınca TRT'nin bunu takip ettiğini belirterek "Her iki kunıhış da ay- nı elden idare ediliyor gibi bir izlenim veriyor" dedi. Aysel Aziz, Özal'ın TRT'nin özelleştirilmesini savunmasını da çok tehlikeli olarak niteledi ve TRT'nin Kıbns çıkarmasında çok daha nitelikli yayın yaptığını hatırlattı. Prof. Ersin Kalaycıoğlu, TRT'nin ye- İLAD panelinde konuşan Bülent Ecevit, özel radyo ve TV kurma hakkının yalnızca büyük sermayeye değil, sendika, dernek, kooperatif ve yerel kuruluşlara da tanınmasını istedi. İLAD Başkam Hıfzı Topuz da Radyo Televizyon Yüksek Kurulu'nun hazırladığı, anayasa değişikliği ile ilgili raporu - eleştirdi. Topuz, RTYK'nın bu haliyle tarafsız olamayacak* bir yapıda olduğunu söyledi. RTYK Başkanı Yılmaz Büyükerşen, özel TV raporunu savunurken çeşitli kuruluşlara özel TV kurma hakkını tanıdıklannı, ancak devletin bunları denetlemesi gerektiğini söyledi. rilmediğini belirten Topuz, TRT'nin Kör- fez krizi ile ilgili yayınlarını eleştirirken dinlediği çeşitli dünya radyolarından al- dığı haberlerin TRT bültenlerinde ve CNN'de yer almadığını, TRT'nin Körfez savaşında yetersiz haber verdiğini söyle- di. Prof. Aysel Aziz de Körfez savaşı sı- rasında önce Starl'in gece yayınına baş- ladığını, ertesi gün TRT'nin aynı şeyi yaptığını, yine Starl, CNN'den naklen tersizliğinin Körfez savaşında çok iyi or- taya çıktığını belirterek anayasanın diğer maddelerinin olduğu gibi habercilikle il- gili maddelerinin de AGİK ve Paris Şar- tı'na göre düzenlenmesi gerektiğini be- lirtti. Prof. Mesut Önen, TRT ile ilgili dü- zenlemenin anayasadan tamamen çıka- nlabileceğini söyleyerek yasaların olay- ların ardında koşmaktansa yeni düzen- leme ile önüne geçmesin^ istedi. Türkiye Gazetesi'nin Radyo TV Mü- dürü Rahim Er ise TRT'nin CNN'ye ara- cılık ettiğine dikkat çekerek "Maslahat- gnzardan göriiş alınarak gazetecilik ya- pılmaz, TRT'nin 11 bin kişilik kadrosu var" dedi. Er, "Ben disiplinden yanayım, RTYK hepimizi kontrol edebilmelidir" dedi. Tüm eleştirileri yanıtlayan Radyo Te- levizyon Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen ise şöyle konuştu: "Herkes özel TV diye bağınrken hiç- kimse bir tasan getirmedi. 2.5 yıldır kim- se bir öneri getirmedi. Biz Yüksek Ku- rul olarak tüm dünya yasalannı incele- dik ve anayasanın 133. maddesinin ne şe-, Idlde değiştirilmesi gerektiği konusunda bu önerileri getirdik, yaklaşımımız, rad- yo ve TV'nin tüm diinyada olduğu gibi bir kamu hizmeti olduğudur, raporu- muzda üniversite, belediye, vakıflar gibi çeşitli kuruluşlara özel radyo TV yayını yapmasına olanak sağlayacak imkânla- n tanıdık, yasaklayıcı hiçbir hüküm gö- remezsiniz, ancak devletin denerim me- kanizması kurmasını da öngördük. Özel hastane veya okul da kurabilir- siniz, ama bunları da devlet denetler ve gerekli ilkelere uyulmazsa yetkisi elinden alınır, yayıncıhğın önemli bir silah oldu- ğunu da gözden uzak tutamazsınız. Der- neklere yer vermedik, çünkü radyo dal- galannda bir frekans kısıtlaması var, ya- bancı sermayeye izin verilmemesi görö- şündeyiz, bir de tekel kurulmasına kar- şıyız, çünkü Türkiye'nin yönetimini et- kileme tehlikesi ortaya çıkabilir." 16 yıla ihtiyaç var • tSTANBLL (AA) — Bakırköy Belediye Başkanı Yıldırım Aktuna, yerel yönetimlerin kendisini seçen halkla ilişki kurabilmeleri için bölge radyo ve televizyonları nın kurulmasının şart olduğunu söyledi. Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nde, "Toplum, Kent ve Yerel Yönetim" konulu bir konferans veren Aktuna, Bakırköy'de 1,5 milyon insan yaşadığını, bunlara günde 16 saat ayırması ve ancak 1 dakika görüşmesi halinde bile, herkesle görüşebilmek için 16 yıla ihtiyacı bulunduğunu belirtti. Konuşmasında Körfez Krizi'ne de değinen Yıldırım Aktuna, bugün dünyanın gündeminde Irak değil, Saddam sorunu bulunduğunu belirtti. Gıdalarda denerim yok • tZMİR (ANKA) — Türkiye"de üretilen gıda maddelerinin büyük çoğunluğunun denetimden uzak ve standart dışı oldukları belirlendi. Türk Standartlan Enstitüsü'nce yapılan araştırmaya göre gıda sanayiinde 20 bine yakın firma faaliyet göstermesine karşın TSE'ye uygun üretim yapanlann sayısı 100'ü geçmiyor. Standarda uyan firmalann çiçek yağı ve makarnacılık sektöründe yoğunlaştığı dikkati çekerken ayçiçek yağı üreticisi 152 firmadan 20'sinin ürünlerinin TSE damgasını taşıdığı, yine 12 margarin firmasından 5'inin standarda uygun üretim yaptığı belirlendi. Un ve unlu mamuller alanında faaliyet gösteren 20 makarna Hrmasından sadece 8'inin TSE damgasıyla üretim yaptığı, bu gruptaki buğday unu, ekmek, bisküvi, bulgur, pirinç unu üreten 9 bin 500 dolayındaki firmadan ise sadece 17'sinde standarda uygunluğun belirlendiği ortaya çıktı. 5talihli ABD^ye gidiyor • tstanbnl Haber Servisi — APS Mağazalan'ndan alışveriş yapan 5 kişi, kura çekilişi sonunda bir haftalık Amerika gezisi kazandı. APS Mağazalan'ntn yeni yıl etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen "5 Kişiye New York" kampanyasının kura çekih'şi, Gayrettepe Mağazası'nda yapıldı. Türkiye Güzeli Jülide Ateş ve sanatçı Ibrahim Tatlıses'in yaptıkları çekiliş sonunda, Alper Heper, İhsan Türker, Azmi özer, Jale Demirel ve Cüneyt Alper isimli vatandaşlar, masraflan APS Mağazaları tarafından karşılanacak olan ve eşleriyle birlikte katılacakları "Bir Haftalık New York Seyahati" kazandılar. Balkonlar çiçeklenecek • MERSİN (Cumhuriyet Güney İlleri Bürosu) — Sahil kenti Mersin'de turizm hareketinin canlandırılması amacıyla cadde üzerindeki binaların balkonlarımn çiçeklendirilmesi zorunluluğu getiriliyor. Mersin Belediye Başkan- vekili Özer Karagenç, bu yolda öncelikle kenti şirin gösterecek ve güzelleştirecek projeleri uygulama alanına koymayı hedeflediklerini söyledi. Karagenç, balkonların çiçeklendirilmelerinin bir uyum içinde olacağıru, kullanılacak saksıların belediye tarafından imal edilerek saptanacak fiyatla halka satılacağını da bildirdi. Yeni atamalar • ANKARA (AA) — Dışişleri Bakanlığı'nda açık bulunan kadrolara atamalar yapıldı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan karara göre Avrupa Topluluklan Genel Müdürlüğü'ne Büyükelçi Taner Baytok, İkili Siyasi Işler Genel Müdür Yardımcılığı'na Şükrü Tüfan, Çok Taraflı Siyasi Işler Genel Müdür Yardımalığı'na Balkan Kızıldeli, Istihbarat ve Araştırma Dairesi Başkanlığı'na Cenk Duatepe, tkili Ekonomik Işler Genel Müdür Yardımcılığı'na Burhan Ant, ikili Ekonomik Işler Genel Müdür Yardımcılığı'na Mithat Balkan atandı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear