25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahıbt Cumhurtve» Malbaacıhk ^e Gazetecdık Turk \nonım Şırke ı adına lc Polıtı Nadir Nadı £ Genel Va>ın Muduru Hasaa Cemal, Müessese Muduru Habcrt EnıiK Işaklıgd, Yazı Işlerı Muduru Okay Gonenan. # Habef \1erke2i Muduru Yatfin Bsyvr, Sayfa Duzenı \onetmem 4lı Aror Q Terrsıktler Aknel T«n. IZMIR Hikmcl Çclınkıja AD^<\ Çen • Ma Cetal B^laBfH. DıS Haberler Ejgu Bakı. EkofiomL Ce*|b Turkas. 1} Soıdıka Şvkraı hMrafi kuliur Cetet LsMr. htanbul Ktaal k.«.k E|ıl]in G « c » >>!>• Hıba \iasanna İ M Botan ttın Habmkr N « * ı Dofnı Spor Dan smam \acdMMn Dız Yaiilar Keren Çafc^kaa Ar**tırma ^ U a Alp«r, Dureltmc AMolM Vıaci Q koord -aıor U M Kontaı >kr Lrol Lrkat 0 Muhısrte BaiM tatr £ Bıitçe Planlama Snfi Osauabc^cotlu 0 fe-ktam \n« Toraı 0 Ek Vavm Aunj u Ba kan \*dv Nıdı O t m Ufcal 1 * . . Bavtr Hasaa Cmai Hıkmel (.rtiRkı^ Ofcn ıtnr Muncu. llbaa Basan ve Yavmu Cunıburıytt Maibaacılık ve Gazcucıiık TA-Ş. Türk Ocafc Cad 39/41 Ca|*Jo|lu 34334 I» PtL 246 Isunbul Td 512 05 05 (20 haı) Ttfcn 22246 Faj (II 5M 60 72 0 Suroto' \akan Zıva Gokalp BU [nkılap S Mo 19 4. Td. 133 11 41-4" Tdec 42344 F u (4) 133 0" 6< 0 bmir H Zjya Bh. 1352 S l i M 13 12 30 Teta 52359 Fa*. (51) 19 33 60 ar Halvt Akvol 0 laarc Hutyn Gam 0 Işloınc Oadrr ÇtMk 0 Bılj Islem Nul tııal Pcrs ml SCT» *.S tıroıeıı *Bmrt T» 0 Adıu Inönii Cad 119 S \o ' Kac 1 Td 19 3* 52 (4 hM) Telot 62135 Ftx (71)19 25 78 TAKVIM- 28 EYLUL 1990 Imsak: 5.25 Guneş. 6.50 Oğle. 13.00 Ikindı: 16.20 Akşam: 18 59 Yatsı: 20 19 1. Türk Dil Kurultayı Alfabe tartışması Türk Dil Kurultayı'nda konuşan İranlı bilim adamı, Arap alfabesinin Türk dili için daha uygun olduğunu öne sürerken Prof. Turan Yazgan buna karşı çıktı ve "Bu görüş İran dış politikasının parçasıdır" dedi. Yazgan, Özbekistan'da Arap alfabesinin değil Latin alfabesinin benimsendiğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- edildigi savunuluyor. Oysa Ja- rosu) — I. Türk Dil Kurultayı bugün sona eriyor. Kurultayda "Sadece Türkiye değil, dış Türkleri de kuşatacak biçimde dil sorunu" ele alındı. Kurul- tayda, ayrıca oku1larda yaban- cı dilde eğitim yapılmaması önerildi. Hürriyet gazetesi yazarların- dan eleştirmen Dogan Hızlan, "ortak dil ve alfabe" yaratılma- sı duşuncesının bır "utop>a" dan ılerı gıtmeyeceğını belırt- ti. Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi'ndeki kurultayda ortaya atılan göruşleri eleştiren Hız- lan, "Biz kendi yazarlanmızı bile okumayan bir toplamken, Ongiz Aytmatov'u kuç Idşi okuyacak? Eğer çok kitap okunması isteniyorsa de>iet ön- ce kendi yazarlanmızı okutma- Bin yoUannı aramalıdır. Biz de elbet bir Oktay Akbal'ın, bir Melih Cevdet Anday'm 40-50 bin basroasını isleriz. Ama or- tak dil olayı utopyadan ileri git- meyecek bir diışuncedir" dedı. Dil Derneği Genel Yazmanı Sevgi Özd, Dil Bayramı nede- niyle yapılan törende şu duşün- ceyi dile getırdi: "Türkiye'de dil üzerinde ya- pılan taruşmalar çozumlenme- mişken, resmi Dil Kunımu, Türkçenin sonınlanndan uzak kaurken, dış Turkkrie nasd or- tak alfabe oluşturunız tartış- ması yapılıyor." Ortak alfabe konusunun ele alındığı 4. Komisyon'da görev alan Azeri asıllı İranlı araştır- macı Dr. Cerad Heyet, Arap al- fabesinin tıim dunya Türklenn- ce benimsenen bir alfabe olma- sı gerektiğini savundu. Heyet, fonetik yapısı itibanyla Turk- ler için en uygun alfabenin "es- ki Türkçe" olacağım savundu. Heyet, bu göruşünu de şu gö- ruşlerle pekiştirdi: "Madem ki Türkler Müslü- mandır, oulan hem manevi hem de ortak kültuıieri içinde biıieşürecek tek alfabe eski Turkçedir. Latin harflerinin ko- la> ögrenilirtigi nedeniyle terdh NöTLAR Tuna boylarından in Seddi'ne örtak dil MUSTAFA BALBAY ANKARA — Dunya harita- sı, üzerinde Avrupa'nın güney- doğusundan başlayan kırmızı renk Türkiye'yi, Kafkasya'yı içi- ne alıp SibuTa uzerinden Kuzey Kutbu'na kadar uzanıyor. Turk Dili Kurultayı'run ko- misyon çalışmalarında üyelere gösterilen bu harita Türkçenin konuşulduğu aJanlan gösteriyor. Türk-tslam sentezi ve Turkçulu- ğu savunanların daha ağırlıkta olduğu kurultayda "Türkçenin sorunlan" dile getirilirken harf devrimi eleştiri konusu olmaya devam etti. Konuşmacıların ço- ğu konuyu dönup dolaştırıp harf devrüninin "zararlan"na getiriyorlardı. Türkçenin sorunlan anlatılır- ken bazı komisyon uyelerinin Arap alfabesiyle not tutması da ilginç göruntüler arasındaydı. "Tuna boylanndan Çin Sed- di'ne kadar ortak dil!" Konuşmacılar sorunu âdeta bu noktada duğümlediler. Bu amaca ulaşmak için getirilen çö- züm önerileri ise birbirinden ol- dukça farkhydı. Komisyon uye- lerinden Fahrettin Kirizoglu or- tak dil için tek yolun "Islam al- fabesine geçOmesi" olduğunu savunurken söyle diyordu: "Bütün alfabeler dinden ka>- naklanmıştır. Taribe dikkatli ba- kan görecektir. TRT'ye sınavla spiker alıyorlar, daha 'kafla 'kefi birbirinden ayıramıyorlar. Ben bunu savunuyonım. Şimdi bunu çıkıp anlatsak Ataturkçiı- liik deyip karşı çıkariar, Cum- huriyet karşı çıkar..." Komisyon uyesinin eleştirile- rinden gazetemiz de payını alır- ken diğer uye Galip Erdem de İslam alfabesinden yana oldu- ğunu vurguluyordu. Bu göruşe katılmayanlar ise Türkçede bazı "revizyonlarla" ve birkaç yeni harf eklemekle sorunun çözulebileceğini duşü- nüyorlardı. Azerilerle, Özbek- lerle anlaşmak için beş yeni harf yeterliydi. Yarın başlayacak olan Dilbi- lim Kurultayı'nda ulkemizdeki dil çalışmaları, çağdaş Turk di- linin sorunları konu edilecek. poncada 1500 şekil yer alı>or. Herhalde Arapça Japoncadan daha zor degü." Afgan Turklerinden Kıya- mtiddin Barlas, heyetin bu gö- rüşüne destek vererek "Şu an- da Sovyetler Birtigi'nde Özbe- kistan Cumhnriyeti'nde eski Turk alfabesinin kuUamlması ağır basıyor" goruşunu savun- du. Her iki göruşe Türk Dun- yası Araştırma Vakfı Başkanı Prof. Turhan Yazgan karşı çık- tı. Yazgan, Özbekistan'dan ye- ni dönduğunü belirterek bura- da Latin alfabesinin benimsen- diğini bildırdi. Yazgan, heyetin "eski Türk alfabesinin" kulla- nılmasına da şu gerekçeyle karşı çıktı: "Eski Türk alfabesi göraşü tran'ın bir politikasıdır. iran Is- lam cumhuriveti oldugu için Musluman bir Turk dunyası ya- ratmayı amaçbyor. İran, dunya- nın çeşitli alanlanna yavümış Turklere 'eski Turk alfabesi' ve 'Turk-lslam dunyası' görüşunü yaymak için istenildigi kadar para harcamaktan kaçınma- mıştır." Heyet'ın, "Turkije'nin de ay- nı amacı guttüğünü" belirten sözlerıne karşın Yazgan, "Keş- ke olabilse, bu bizim dış politi- kamıza göre yasaklanmışor. Siz bunu açıkça yapıyorsunuz, ama Turkije'de bu tür girişimler cezalandırılır" göruşünu savundu. 82yaşındakiAlberto Moravia tabuta, blucini, çizgili gömleği vefrapan kravatı ile kondu Kırmızı kravatlı ölümÜnlü İtalyan yazar yeni bitirdiği biyografisinde yaşamı bir "kaos" olarak tanımlıyor ve "hafifçe yaşanmasıru" salık verirken şöyle diyordu: "Hafif yaşamak genellikle ciddi yaşayanların başına sık sık geldiği gibi buyuk duş kınklıklanna uğramak değildir". Moravia kalıplaşmış ideolojilerin tutsağı olmadan daima sola sempati göstermişti. NtLGÜN CERRAHOĞLÜ ROMA — Alberto Moravia- mn yaşamı, anlatmayı bitirdiği an sona erdi. Son olarak üzerin- de çalıştığı otobiyografiyı bitiren yazar, nemli, basık, sıcak ve lo- doslu bir Roma sabahında yaşa- ma veda etti. Yayınevinden çıkan otobiyog- rafinin kapağmı ve ilk kopyası- m göremedi. Her zamanki gibi metodik çahşmasmı sürdürmek ve gunün ilk saatlennı yazılan- na ayırmak için uyanan Mora- via, sabah duşundan bir daha çıkmadı. Yayınevinden otobi- yografisinin ilk kopyasını gös- termek üzere gelen ve 09.00'da kapıyı çalan Mario Andreose yazarı banyoda lavabonun önunde yere yığılmış buldu. Kendisinden 44 yaş genç karısı Carmen Llera, Fas'ta tatildeydı. Bir beyin kanamasıyla yaşa- mını yitiren Moravia'nın yamna ilk koşan, Carmen'den önce 20 yıl birlikte olduğu yazar Dacia Maraini oldu. Bir anda İtalyan başkentini saran tam-tam saye- sinde çizmenin îlnlü yazarlan, fikir adamlan, sanatçılar ve po- litikacılar Moravia'nın Tiber nehrine ve kitaplannda anlattı- ğı Parioli semtine bakan çatı ka- tına doluştular. Arkadan cenaze levazımatçı- ları geldi. Evin önünde tam bir MORAVİA VE LLERA — Gerçek adı Alberto Pincherle olan Alberto Moravia, ülkemizde son olarak Georgette adlı kitabı ya)imlanan Carmen Llera ile evliydi. 1986 yılında 78 yaşındayken 32 yaşındaki Llera ile evlenen Moravia, eleştiri almıştı. Akdeniz kargaşası içinde getiri- len iki ayrı tabut birbiriyle ya- rış etti ve yukarıya kimin karar verdiği belli olmayan bir şekil- de oymalı kakmalı ağır bir ma- un tabut çıktı. Ölü taşıyıcüan yazann odası- na girince büsbutün şaşırdılar. Çünku hiçbir şeyi herkes gibi yapmayan yazar, 82 yaşına rağ- men her zaman keyifle giydiği blucini, çizgili gömleği ve kırmı- zı kravatıyla yatağının üzerine yatınhnıştı. Al kırmızısı kazak- ları ve birbirinden frapan kra- vatlanyla tamnan yazar, tabuta bu şekilde yerleştirildi ve kata- falkı tüm Romaülann kendisıne karşı son görevlerini yerine ge- tirebümesi için başkentin barok heykelleri ve görkemli salonları ile unlü belediye sarayı "Campi- doglio"ya konuldu. Alberto Moravia, ölümüyle îtalya'nın kultur, siyasi ve sos- yal yaşamında buyuk bir boşluk bıraktı. Yalnız bir yazar değildi Moravia, gerçek anlamda anga- je bir aydm, sanatçı, duşünur, gazeteci, gezgin ve politikacı idi aynı zamanda. 1988 yılına dek Komünist Parti'nin bağımsız lis- tesinde yer alarak Avrupa par- lamentosu saflarında siyasi fa- aliyetını sürduren Moravia, son ana dek "Corriere deila Sera"- N İ K N I Ç Brookl>n Muzesi'nde Mezzacappa'nın dev lahti. Dev lahtin Antalya Müzesi'ndeki benzeri. 4 tonlıık lahit nasıl kaçırılır? Garlandlı LahitNevşehir'in Avanos ilçesinden Yaşar Değirmenci, 18 yıl önce tarlasıru sürerken, üzerinde çeşitH kabartmalar bulunan bir lahit bulur. tlgililere haber verir. Hiç kimse değil 3-4 tonluk lahti kıpırdatmak, kılını bile oynatmaz. 18 yıl sonra bu lahit çalınır. Şerafettin Değirmenci adlı yakını "Türkiye'nin tarihsel ve kultürel varhğı olan lahti koruyamadığı ve çaldırdığı" için tutuklanır. ÖZGEN ACAR ANTALYA/LONDRA/ NEW YORK — Bugun New York'ta Brooklyn Muzesi'ni süs- leyen dev lahtin sahibi kim, bi- liyor musunuz? Sıkı durun: Turkiye Cumhuriyeti Hüku- meti'nin Amerika'daki ekono- mık ve mah danışmanlığıru ya- pan "Lazard Freres" şirketinin ortağı ve yüksek düzey yöneti- cisi Damon Mezzacappa'dır. "Sermaye yannmian" bolumu- nun başkanıdır. Damon Mezzacappa, Türki- ye ve başka ülkelere ya da şirket- lere "Sermayelerini nereye yatır- malan ya da sermaye sahipleri- ne neden Türkiye'de yatırım yapmaları gerektiği" hakkında akıl verir. Mezzacappa'nın herkese söy- lediğinin tam tersi bir yaklaşım- la kendi parasmı ölü bir yatırı- ma, daha doğrusu ölülerin gö- mulduğü dev bır mermer lahte yatırması akıl alacak iş değil... Peki ona bu aklı kim vermiş? Jonathan Kagan. Bu adı anım- sarsınız herhaldeî'Yuzyüın Defi- nesi"nı VVilliam Koch'a pazarla- mada aracı olmuş ve bunun kar- şılığmda 200 bin dolarlık kişisel Nevzat Telli bir hisse ve satıştan da pay sağ- lamıştı. Jonathan Kagan, arkeoloji eğitimi görmekle birlikte uz- manhğı antik sikkeler üzeriney- di. Ancak bu konuda araştırma- lar yapıyor ve mutevazı bir sik- ke İcoleksiyonunun da sahibiy- di. Meiin Özharat Nerede mi çalışıyordu? O da Türk hukumetinin yabana eko- nomı danışmanlanndan biriydi. Turk hükumetine akıl vennek için Ankara'ya gelip yüksek si- yasal lider ve yüksek duzey yö- neticilerle goruşmeler yapmıştı. O da Lazard Freres'in ortağıydı ve dosyalan arasında Türkiye*- Brooklyn Müzesi'ndeki lahtin onunde ve ardındakı bılgı etiketinde, "Yunan şarap tannsı Dionisos. yüan saçlı Medusa olgusunun işlendiği, koşelerde zafer simgesi Nike'nin oliım uzerindeki ustünlüğüniın anlatıidıgı" yazıüdır. Ayrıca iahtin "Proconnessus' mermerınden I.S. 150 yılında yapıldığı "geliş yerinin bilinmedigi" ve bunun muzeye "1987 yılında Bay Damon Mezzacappa tarafından ödunç olarak" verildıği yazılıdır. Muzede çektığim fotoğrafı Turkıye'de uç arkeoloğa gonderdim. Antalya yöresini kapsayan antik Pamfilya'dan adını alan "Pamfflya tipi" lahitlerin en güzel tipik orneği hakkında Prof. Fahrilşık, Dr. Nuşin Asgari, Antalya Muze Muduru Kayhan Dörtlük'ten birbirinden habersiz telefonla aldığım tepkiler hemen hemen aynıydı ve özetle şöyleydi: 1. Mermer Proconnessus (Marmara Adası) değil Docimia (Afyon- Iscehisar) mermeridir. 2. İ.S. 150 değil 180 yılında yapılmıştır. 3. Antalya Muzesi'nde "hık demiş burnundan duşmüş" lahtin yapıldığı atölyede aşağı yukan 5 yıl farkla yapıhnıştır. nin ekonomisi ve maliyesi ile il- gili gizli ve önemli konular bu- lunuyordu. Ele verir talkını, kendi yutar salkımı, herhalde bu iş için söy- lenmiş olmalı. 1984 yılında "Yüzyıhn Deflnesi"ni pazarla- yan Türk hukumetinin ekonomi danışmanı Jonathan Kagan, 1987'de "dev lahti" çalışma ar- kadaşı Damon Mezzacappa'ya pazarlamada araalık yapmıştı. Mezzacappa iki metreye yak- laşan uzunlukta ve tahminen bir metreden biraz kısa boyda olan bu lahti evinde ne yapsındı ki? Evindeki salona koysa, kıpu^da- yacak yer kalmazdı? Aynca sa- İonun tabanı lahtin 3-5 ton ağır- hğını çekemezdi ki. Akıl hocasına akıl hocalığı yapan Kagan'ın Mezzacappa'>ı şöyle ikna ettiğini sanıyorum: "Bak Damon.» Buna alt tara- fı birkaç yuz bin dolar yatıra- caksın. Ben Brooklyn Muzesi- nin sanat kunılu uyesiyim. Mü- zenin yoneticilerini tanıyorum. Onlara gider, bir arkadaşımın harika mermer lahtini muzede (ödüDç) olarak birkaç yıl sergi- lemek istediğini soylerim. Böyle bir eserle muzelerinin reklamını yapmış olacaklan için yöneticikr meranun kalacaktır. Lahit orada 3-5 yıl kalır. Sure bitince müzayedeye çıkanr ve en azından 2 milyon dolara pazar- lar, bir koyup beş alırsın. Mu- zede bu kadar sure sergilendigi için de Türkiye'den kaçınlan bu lahit de akianmış olur. Bu ara- (Arkası 21. Sayfada) daki yanlarına devam etti ve İtalyan Televizyonu için uzak ül- kelerde röportajlar yaptı. Faşizm, Ikinci Dunya Savaşı sonrası ilk ekonomik mucize, '68 devrimi ve refah ltalyası gi- bi yarım yüzyıh aşkın bir sure ulkesinin yaşamına tamklık eden Moravia, kalıplaşmış ide- olojilerin tutsağı olmadan dai- ma sola sempati gösterdı. Refa- hın ttalya'yı "banalleştirdiğini" savunan yazar, çok sevdiği ve ro- manlannda bol bol anlattığı Ro- ma'yı da artık "Buyük bir garaj oldu ve ben bir gantjda yaşa- maktan hoşlannuyonım" diye tanımlıyordu. Önumuzdeki gunlerde yayun- lanması beklenen otobiyografı- sinde Moravia, yaşamı "bir kaos" olarak tanımhyor ve "ha- fifçe yaşanmasını" salık verıyor. "Hafif yaşamak, geneUikle dddi yasaynnların başına sık sık gel- digi gibi buyuk dıiş kınkhklan- na ugramak değildir" diyordu yazar, "Örneğin sanatçılann ya- şamı daima hafiftir. Tüm agır- lıklannı ve ciddiyetlerini yapıt- larına koyariar." Daima şimdi- yı yaşadığmı ve nostalji nedir bilmediğini söyleyen yazar, "tek pişmanlıgının çok hoşuna giden bir-iki kadını sonuna dek kova- lamamış olmak ve bazı aşkian sonuna dek yaşamamış olmak" olduğunu anlatıyordu. Buna rağmen uçu de yazar olan üç ka- dın (Elsa Moranti, Dacia Mara- ini ve 36 yaşındaki son karısı Carmen Llera'ya) bol bol vakit ayırmış olan Moravia, "erotizmi" tanımlarken "Bir oyun, bir keşfediş" diyor. "Bir kez vücut keşfedildikten sonra" diye eklıyor Moravia, "oyun başlar. Zaman duygusu yitiritir. Zamantn yok olması ise mntlu- luktur." Parayı önemsiz, iktidan sıkıa bulan yazar, hayatımn tek surekü öğesini ise romanlann- dan birinin adı olan "suunn" di- ye özeth'yor. En etkilendiği ya- zann Dostoyevski, en hayranlık duyduğu yazann da Hemingway olduğunu itiraf eden Moravia, kendisıni tanntanımaz kategori- sine koyuyor. Leonardo Sciascia'dan sonra ttalya, Moravia ile birlikte bir yıl içinde edebiyat dünyasımn iki buyük ısmini kaybetmiş oluyor. Komünist Parti'nin yayın orga- nı "L'UniU", "Moravia Ue bir- likte 20. yüzyü da gidiyor" baş- hğım attı. Yazara gazetenin ilk on sayfasını ayıran "La RepubUca" ise "Artık Mora- viastsız" dedi. Mevlit Kandili, pazar günti • ANKARA (ANKA) — Islamiyetin 5 kutsal gecesinden biri olan Mevlit Kandili, 30 eylül pazar gecesi kutlanacak. Islamiyetin kurucusu Hz. Muhammed'in doğduğu bu gece, İslam inanışına göre kutsal sayılıyor. Arap takvimine göre rebiülevvel ayının on ikinci gecesi olan bu gecede mescit, cami ve benzeri yerler kandillerle donatüarak, buralarda mumlar yakılıyor. Mevlit Kandili'nde aynca evlerde ve camilerde mevlit törenleri düzenlenerek Kuran ve mevlit okutluyor, helva ve şerbet dağıtıljyor. Dünya Barışı için yürüyüş • NEVŞEHİR (Cumhuriyet) — Nevşehir'in Ürgüp ilçesinde Alman ve Fransız bir grup turist dünya banşı için 22 kilometrelik yurüyüş yaptı. Yaşları 50-78 arasında değışen 30 kişüik turist grubu, Ürgüp'un Bahçeli köyunde başladıklan yürüyüşü Mustafa Paşa kasabasında sona erdirdiler. Merkezi Ahnanya'mn Frankfurt şehrinde bulunan IVV (Uluslararası Halk Sporlan Cemiyeti) ve KAPTİD (Kapadokya Turistik lşletmeler Derneği) tarafından organize edilen yürüyüşe katılanlar akşam da kendilerine verilen kokteylde buluştular. 12 bincanh turu • tZMtR (AA) — Birleşmiş Milletler Çevre Programı (Akdeniz Eylem Planı) desteğiyle îzmir'de düzenlenen, "Akdeniz İçin Bir Şans" konulu forum devam ediyor. Dünkü oturumda düzenlenen "Akdeniz'de Biyolojik ÇeşitUlik" konulu panelde konuşan Ege Üniversitesi Fen Fakültesi öğretim Üyesi Prof. Ahmet Kocabaş, ekolojik ve biyolojik yönü açısından, Akdeniz'in öteki denizlerden "şansh" olduğunu söyledi. Bu özelliği nedeniyle Akdeniz'de çok çeşitli türde canlı bulunduğunu soğuk ve sıcak seven hayvanlann rahatlıkla yaşayabildiğini anlatan Kocabaş, Akdeniz'de 12 bin canh türunun bulunduğunu belirtti. Mumyadaki bitler • MANCHESTER (ANKA) — Günümüzden üç bin yıl önce yaşamış Mısırlılara ait mumyalann baş kısımlarında bitler bulunduğu bildirildi. Manchester Üniversitesi lip Fakültesi araştırmacılanndan Ian Milİer, taramah elektron mikroskobu kullanarak yaptığı incelemede, Mısu- mumyalannın saç diplerinde bitlere rastlandığım açıkladı. Daha önce ise ilk bitlerin yaklaşık iki bin yıl önce yaşadığı samlan Amerikan Kızılderililerinde bulunduğu sanılıyordu. AJo vatan • ANKARA (ANKA) — PTT'nin yurtdışındaki Türklere dönük servis hizmetlerınden "Alo Vatan", 1 ekim pazartesi günü uygulamaya giriyor. ANKA'mn PTT Genel Müdurluğü yetkililerinden aldığı bilgiye göre Alo Vatan Servisi ilk aşamada ABD, Ingiltere ve Hollanda'da Türkiye ile karşılıklı olarak hizmete girecek. \ Antikalarınız banka kasasına sığar mı? "Bir kısmı aileden kalma, birkaçını da özene bezene kendim edindim. Ama her an hırsız korkusu!.. O guzelim antikalar banka kasasına sığar mı? Hemen girtim Halk Sigorta'ya. Şimdi gözüm arkada kalmıyor." F Halk l Sigorta Bir yaşam geregi Hırsızlık Sigortası
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear