25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 16 AĞUSTOS 1990 KÖRFEZ KRİZİ...KÖKFEZ KRtZf... KÖRFEZ KRİZİ.^KÖRFFZ KR tZİ... KÖ1 KÖRFEZ'DEDUR UM Saddam çıkış yolu arıyorIrak lideri, Ürdün Kralı Hüseyin aracılığıyla ABD'ye gönderdiği öne sürülen teklifte, bölgedeki Amerikan güçlerinin dondurulması karşıliğmda Kuveyt'ten çekilme konusunun uluslararası bir konferansta görüşülmesini kabul edeceğini bildirdi. Bush, Irak karşısında kararlı olduklarını söyledi. İngiltere Akabe Limanı'na giden gemiyi durduracak. Dış Haberler Servisi — Körfez'de başta ABD olmak üzere askeri hazırlıklar hızla sürerken, Başkan Bush, dün akşam yaptığı konuşmada, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in Kuveyt'i işgalini haklı göstennek için öne sürdüğü gerekçelerin hepsini rea- dettiklerini söyleyerek "Irak'ın Kuveyt'ten derhal ve koşulsuz olarak" çekilmesi konu- sunda kararlı olduklarııu belirtti. Önceki gece ABD'ye giden Ürdün Kralı Hüseyin'in, Başkan Bush'a Saddam Hüse- yin'den bir raesaj getirdiği ve mesajında AMMAN- Ürdün büyük bir açmazı yaşıyor FATtH M. YILMAZ AMMAN — Urdün, Basra Körfezi'nde ortaya çıkan gerginlik sonucu tara anlamıy- la bir 'açmaa' yaşıyor. Ekonomisinin can- lanması yolundaki tüm umutlarını Körfez ülkelerine bağlayan Urdün, Irak'ın Kuveyt'i işgali ile oluşan kriz aşılmadıkça, kendisi- ni tam bir çökuşun eşiğinde bulacak. Bu ne- denle Güvenlik Konseyi'nin 'ekooomik ambargo' kararını hiçe sayarak Akabe Li- manı'ndan Bağdat'a yıyecek taşınmasına izin veriyor. ABD'nin lirnanın Irak'a kapa- tılması yolundaki baskıları karşısında da uğrayacağı zarann karşıianmasını isteyen, ancak Saddam'ın önemli müttefıklerinden biri olarak kabul edilen KraJ Hiiseyin, ül- kesinde, Radikal Islamcıların ve Filistinli- lerin ABD karşıtı gösterileri ve Saddam'ı desteklemeleri sonucu, "eli kolu bağlı" bir biçimde djplomatik temaslarla "krize" ça- re bulrnaya çalışıyor. Ürdün Kralı Hiiseyin, hem ülkesini için- de bulunduğu çöküşten kurtarmak, hem de Basra Körfezi'ndeki soruna "çare bulmak" amacıyla, onceki gun Bağdat'a gıderek Sad- dam Hüseyin il« gûruştu. Saddam'la göriis- mesinden sonra, FKÖ lideri Yaser Arefat ve bazı Arap ülkelerinin liderleriyle telefon göruşmesi yapan Hüseyin, ABD gezisine bir çıkmazda başladı. Süriicüler öfkeli Irak'ın tran ile yaptığı savaşta en önemli can damarı olarak kabul edilen Akabe Li- manı, önceki gün Bağdat'a yiyecek taşıyan kamyonlann gürültülerine ve surücülerinin öfkelerine sahne oldu. Limandaki gemi acenteleri, her ne kadar Bağdat için gön- derilen malların, BM karanndan önce Aka- be'ye geldiğini bildirdilerse de ABD, Aka- be Limanı'nın Irak için kapatılmasını iste- di. Ürdun Prensi Hasan da yaptığı açıkla- mada BM kararianna saygıb olduklannı an- cak, ekonomik açıdan limanın çalışmasının gerektiğini söyledi. BM kararlarını uygula- yacağını açıklamayan Ürdün, şimdi ABD önderliğindeki "abluka" hareketinin sekteye uğratmakla suçlanıyor. Bugün, ABD Baş- kanı George Bush'la görüşecek olan KraJ Hüseyin'in, en önemli "baş ağrısını" Bağ- dat'a doğru Akabe'den yola çıkan kamyon- lar oluşturacak. Saddam'a destek Ürdun'de şu anda, yaklaşık 100. 000 ki- şi, Saddam'ın yanında savaşmak için Irak buyükelçiliğine başvurmuş bulunuyor. Baş- kent Amman'da hemen hemen her gün, Irak yanlısı gösteriler yapılıyor. Mısır'dan sonra Ürdun'de de büyük bir güç haline ge- len ve 80 sandalyeli meclise desteklediği 28 temsilciyi sokmayı başaran "Miıslüman Kardeşler" ve diğer radikal tslamcı hareket- ler, her fırsatta ABD'yi, Mısır'ı ve Suudi Arabistan'ı eleştiriyorlar. ABD askerlerinin Suudi Arabistan'a girmesi üzerine Ürdün- lü Eczacılar Derneği de ABD yapımı ilaç- lan boykot kararı alraış bulunuyor. Mısır- da önceki gun Saddam yanlısı yapılacak gösterinin polis tarafından engellenmesine karşın Ürdün'deki Mısırlı işçiler ABD, Su- udi Arabistan ve kendi ülkeleri karşıtı dü- zenlenen gosterilere rahatça katılabiliyorlar. Amman'da Kahire zirvesinin sonuçlan da yoğun biçimde eleştiri buluyor. Radikal İs- lamcı gruplar gazetelere verdikleri ilanda, "ABD askerlerinin kutsal topraklarda bu- lunmasının Mısır'ın Sundi Arabistan'a as- ker göndermesini" kınıyorlar. Bu ilanlann birinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Kon- seyi de ABD'nin "maşası" olmakla suçla- nıyor. Ürdun'de yeraltı muhalefetin ünlü ad- lanndan "İslamcı Tahrir" Partisi (Müslü- man Kardeşler'den sonra en büyük tslami güç, radikal eğüimleriyle tanınıyor) sözcü- lerinden Abu Rişteh Cumhuriyet'e, Kahire zirvesinde, Mısır'ın "AUahsızlara yardım et- mek için çabaladığını ve Suudi Arabistan- ın da ABD askerlerini peygajnberin toprak- lanna sokarak bu amaca destek verdiğini" söyledi. Ürdun'de siyasi partiler yasaklan- masına karşın Radikal İslamcı gruplar ko- layca çalışma ve propaganda imkânına sa- hipler. Ürdün'de önemli bir etnik guç de 3 mil- yon toplam nüfusun yüzde 50'sini oiuştu- ran Filistinli gruplar. Filistinliler, Irak'ın Ku- veyt'i işgalini coşkuyla destekliyorlar. Ür- dun'deki Filistinlilerin umudu ise Kuveyt- te yaşayan 170 bin ve Irak'taki 300 bin Fi- listinli ile birlikte Kuveyt topraklarına yer- leşmek, Filistinliler bunu açık açığa dile ge- tirmeseler bile bu yöndeki eğilimlerini de pek gizlemiyorlar. "Körfez'deki ABD güçlerinin sa\ısı dondu- ruldugu lakdirde Kuveyt'ten çekilme konu- sunu uluslararası bir konferansta görüşe- bileceğini" bildirdiği öne sürüluyor. Ulus- lararası ambargoya karşın Irak'a mal sev- kiyatını surdüren Ürdün'ün Akabe Limanı, dünyanın dikkatlerini uzerinde topluyor. İn- giltere, Akabe Limanı'na doğru yol aldığı ve Irak'a silah götürdüğü bildirilen bir ge- miyi durduracağını açıkladı. ABD'de yak- laşık 80 bin yedeğin askere abnabikceği bil- diriliyor. ABD Başkanı George Bush, önceki gece duzenlediği basın toplantısında, Irak'ın ha- len "açık" bulunan tek ikmal yolu Ürdün 1 ün Akabe Körfezi'ndeki limana dikkat çe- kerek "Akabe'den mal gidiyorsa burayı da kapamak gerekir" dedi. George Bush, Ürdün'ün tavrını da açık- ça "yaptınmlann ihlali" olarak niteJedi. Mısır, gıda maddesi yüklu bir Irak gemi- sini Süveyş Kanalı'nda durdurdu. Yetkililer, Akdeniz'den kanala giren geminin, transit geçiş ucretinin ödenmedıği gerekçesi ile se- ferden alıkonulduğunu açıkladılar. Mısır, BM Güvenlik Konseyi'nih aldığı yaptırım kararianna karşın bugüne dek Irak gemi- lerine kanaldan geçiş izni veriyordu. Mısır, hangi ülkeye ait olursa olsun kanaiın tüm gemilerin serbest geçişine açık olduğunu be- lirtiyor. kanaldan geçişleri düzenleyen 1988 istanbul konvansiyonu, Mıs'r'm, yalmzca kendisi ile savaş halinde olan bir ülkenin bayrağını taşıyan gemilerin geçişini engel- leyebileceğini ongöruyor. AP'nin haberine göre ingiltere de Aka- be Körfezi'ne doğru ilerleyen ve Irak'a si- lah götürdüğü bildirilen bir Irak ban- dıralı gemiyi durduracağını açıkladı. Ingil- tere"nin Birleşmiş Milletler Temsilcisi Sir Crispin Tickell, BBC Radyosu'nun sorula- rını yanıtlarken "Bu gemiye izin verip de Irak'ın savaş makinesini giiçlendinnesine yardım mı edetim?" dedi. Sir Tickell, Irak'a karşı ambargonun tam olarak uygulanabil- mesi için herkesin çaba göstermesi gerekti- ğini de belirterek "Eger bunun uygulanması aşamasında denizde bazı olaylar olursa Bir- leşmiş Milletler'in daha onceki karanndao daha ileri kararlar alması gundeme gelebilir" diye konuştu. Pazanesi gecesi Irak'a geçerek Bağdat L ta Saddam Hüseyin iie görüştükten sonra önceki gece Washington'a giden Ürdün Kra- lı Hüseyin'in, bugün Başkan Bush ile bir go- rüşme yapması bekleniyor. Amerikan NBC Televizyonu'nun iddiasına göre KraJ Hüse- yin'in, Saddam Hüseyin'den Başkan Bush'a bir mesaj getirdiği ve bu mesajda krizin çö- zümüne ilişkin bir öneri sunduğu iddia edi- liyor. Saddam'ın Bush'a yaptığı iddia edilen öneri şöyle özetleniyor: "Eger ABD, bölgedeki askeri gücünü dondunnayı kabu) ederse biz de Kuveyt'ten çekilme konusunun uluslararası bir konfe- ransta görüşülmesini kabul ederiz. Aynca Suudi Arabistan'a saldırmayacagımıza da- ir söz vermeye de hazınz." AA'nın haberine göre Mısır'da yayımla- nan El Hayat adlı gaz-tede de Kral Hüse- yin'e ait bir banş planı yer aldı. Planda, Körfezlde îki tarafm güçleri arasında kıyaslama Dış Haberler Servisi — Irak De\let Başkanı Saddam Hüseyin, Onadoğu'da en büyük orduya sahip. Bu ordu kâğıt Uzerinde 'yenilmez' olarak görünüyor. Ancak Irak'ın silahlannın çoğu demode. Çöl sıcağı ve kum, en modern silahları bile HAVA KUVVETLERİ: Arabistan'a 250 dolayında ABD savaş uçağı gönderilmiş durumda. Bunlar arasında 4 tane F-15 savaş jeti filosu (96 uçak) ile tanklara karşı 3 filo A-10 uçağı var. F-15'ler özellikle hava çarpışmalannda çok etkili uçaklar. Türkiye'de lncirlik Üssü'nde 14 tane F-lll bombardıman uçağı, Diego Garcia adasında 50 dolayında B-52 bombardıman uçağı uçuşa hazır bekliyor. Bu uçaklar gerekirse Irak'a karşı "halı bombardımanına" (Carpet bombing) başvuracak. USS La Salle DENİZ KUVVETLERİ: üç ABD uçak gemisi grubu Akdeniz'de. Her uçak gemisinde 60 uçak bulunuyor. Filolardan birinde uzun menzillı Tomahawk füzeleri ile donatılmış VV'isconcin kruvazörü bulunuyor. Amiral gemisi La Salle ve 8 savaş gemisi ise Körfez'de seyrediyor. KARA KUVVETLERİ: tki a> içinde Suudi Arabistan'a 250 bin asker gönderilmesi tasarlanıyor. Halen 82. Hava tndirme Tugayı'nın seçkin birlikleri Ddhran Havaüssu'nu koruyor. Ordu birlikleri ile deniz piyadeleri, 70 bin kişilik Suudi ordusu ile işbirliği içinde. Suudi Arabistan'a aynca hızla silah yığınağı yapılıyor. etkiteyebileceğinden, Irak'ın silahları için önemli dezavantaj oluşturuyor. Uzmanlara göre, lojistik güçlüklere karşın modern uçaklarla desteklenen ABD ve Suudi birlikleri Irak ordusunu zor duruma sokabilecek yetenekte. HAVA KUVVETLERİ: gıbı Irak'ın uçaklan da çoğunlukla eski model. Irak'ın elinde sadece 70 Sovyet yapımı modern Mig-23 uçağı ile 64 Fransız yapımı Mirage F-l uçağı var. Bunlar Guney Irak'taki uslerde bulunuyor. ABD ve Suudi uçaklan havada kolayca üstünlük sağlayabilir. F-15 ava DESTEK GRUPLAR: Guam ve Diego Garcia'dan kalkan gemiler 33 bin askere bir ay yetecek cephane ve mühimmat taşıyorlar. ABD'den tank gibi ağır silahları n böigeye gelmesi de bir ay aJacak. Soryet yapısı T-54 tankı KARA KUVVETLERİ: bir milyondan fazla askerle büyük bir sayısal üstünlüğe sahip. Suudilerin 550 tankına karşı Irak'ın 5.500 tankı var. Ama bu tankların çoğu 1960'lardan kalma modası gecmiş Sovyet yapısı T-54 ve T-55'ler. Irak'ın tankları arasında I500'u modern. ABD ve Suudi jetleri, Irak tanklarının önemli bölümunu kısa sürede imha edebilir. KİMYASAL SİLAHLAR: irak ordusunda büyük hardal ve sinirgazı stoku var. Bu silahlar Kuzey Irak'taki üç fabrikada üretiliyor. Sinirgazı öldürücu olmasına karşın çöl sıcağında çabucak dağılarak etkisini bir ölçüde yitiriyor. Bu bakımdan sanıldığı kadar tehlikeri olmayabflir. SADDAMİRAN'INBARIŞ ŞARTLARINI KABUL ETTİ Velayeti: Bu zaferdirIrak liderlerinden İran Cumhurbaşkanı Rafsancani'ye gönderilen mektupta tüm İranlı savaş esirlerinin serbest bırakılacağı, Irak'ın İran topraklarından çekileceği ve Şattülarap su yolunun paylaşımının kabul edileceği bildirildi. İran Saddam'ın önerisini memnunluklakarşıladı. Dış Haberler Servisi — Irak Devlet Baş- kanı Saddam Hüseyin, Körfez krizinin gi- derek tırmandığı bir aşamada 8 yıl savaştı- ğı Iran'a banş çağnsı yaparak dunyayı bir kez daha şaşırttı. Saddam dün Irak'ın iş- gal ettiği İran topraklarından çekileceğini, îranlı savaş tutsaklarını serbest bırakaca- ğını ve "Şattülarap su yolunun paylaşımı- nı kabul edeceğini açıkladı. Açıklama Iran'- da memnunluk yarattı. İran Dışişleri Ba- kanlığı sözcüsü "Murtazi Sarmadi", "bu öneri iki iilke arasında kalıcı barışı saglayacaknr" derken, lran Dışişleri Baka- nı Ali Ekber Velayeti Irak'ın yeni onerile- rinin "tran için büyük bir siyasal zafer" ol- duğunu söyledi. 1980 yıh eylîil ayında başlayan ve yakla- şık 1 milyon cana mal olduktan sonra 1988 yılı ağustos ayında bir ateşkesle sona eren Iran-Irak savaşıyla ilgili son ilginç açıkla- ma Körfez krizinin tam ortasında yapıldı. Irak lideri Saddam Hüseyin dün sabah radyodan okunan ve tran lideri Haşemi Rafsancani'ye mektup olarak gönderildiği bildirilen mesajında tran'a beklenmedik bir zeytin dalı uzattı. Saddam açıkiaroasında, savaş sırasında işgal ettiği yaklaşık 2 bin 600 kilometrekarelik İran toprağından çekilece- ğini, 100 bin İranlı savaş tutsağını serbest bırakacağını duyurdu. Saddam'ın en ilgi çe- ken teklifi ise 8 yılık savaşın çıkış nedenleri arasında en önemlisini oluşturan Şattülarap su yolunun paylaşımına hazır olduğuydu. Dicle ve Fırat nehirlerinin birleşerek oluş- turduğu ve Basra Körfezi'ne döküldükleri Şattülarap su yolu konusundaki anlaşmaz- lık yıllar öncesine dayanıyor. 1975 yılında yapılan cezayir anlaşması, su yolunu İran ve Irak arasında paylaştınyordu. Ancak Saddam yönetimi 1980 yılı eylül ayında bu anlaşmayı geçersiz sayarak kanlı Iran-Irak savaşının ilk kıvılcımını yakıyordu. Irak o tarihte "Şattülarap yalnız bana ait" diyor- du. Irak lideri, Iran'ın banş için en önemli ko- şullarını yerine getirmek anlamına gelen açıklamasında "Başka cephelerdeki saldı- nlara göğüs germek amacıyla bu cephede serbest kalmak" gerekçesini ileri sürdü. İran Güvenlik Yüksek Konseyi'nin, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in Ceza- yir anlaşmasını kabul ettiği yolunda açık- lamalannı incelemek uzere dün gece top- landığı bildirildi. Güvenlik Yüksek Konseyi'nin toplantı- sına Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani'nin başkanlık ettiği belirtildi. Konsey toplantısında, banş anlaşması için İran'ın öne sürdüğu şartlarin Saddam Hüse>in tarafından kabul edilmesinden sonra "uygun kararlann" alındığı ifade edildi, ancak bu kararların içeriği hakkın- da bilgi verilmedi. BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar da, Irak'ın sunduğu banş onerilerinin, BM Gü- venlik Konseyi'nin 598 sayılı karannın uy- gulanması için önemli bir gelişme olduğu- nu söyledi. Reuter ajansının haberine göre iki ülke- de arasındaki banş girişimleri bir süredir gözle görülür biçimde hızlanmış bulunuyor. Bu yılm mayıs ayında iki ülke liderleri Raf- sancani ve Saddam Hüseyin arasında bu ko- nuda bir mektup alışverişi yaşanmış, yumu- şayan hava, daha sonra Irak Dışişleri Ba- kanı Tank Aziz'in Tahran'ı ziyaret etme tek- lifıyle yeni bir boyut kazannuştı. 'ün haberi Irak'a Fransız oyunuParis hükümeti, Körfez savaşı sırasında Irak'a sattığı gelişmiş silahlara ilişkin gizli bilgileri ABD'ye verdi. Uzmanlara göre böylece Irak'ın bir sürpriz saidırı düzenleme şansı kalmadı. leştirilebilir olmalanndan kaynaklanıyor. Ancak Irak'ın bu füzelere uygun kimyasal savaş başlıklanna sahip olup olmadığı şek- linde bilgi edinilemedi. Scud füzeleri hava- alanı gibi askeri hedefleri vuramayacak ka- dar isabetsiz. ABD güçleri alçaktan uçan füzeleri vurabilen Patriot fuzesavar füzeleri ile savaş uçaklan tarafından korunuyor. Irak'ın elinde, ülkenin batısından ateşle- diği takdirde Israil kentlerini vurabilecek altı adet uzun menzilli Scud bulunuyor. Ancak bu füzelerin de havada yurulabileceğine ina- nılıyor. Uzmanlar, Irak'ın kimyasal silah kullanması durumunda, ABD'nin Irak si- lah depolanna Napalm bombalan atacağını ileri süruyorlar. Fransız askeri çevrelerinde Irak'ın Kör- fez'de Batılılara önemli bir darbe vurama- yacağı göruşü hâkim. Bunun nedenleri şöyle sıralanıyor: • Irak bir zamanlar Sovyetler Birliği ve Çin'den aldığı gibi başta istihbarat ve silah olmak uzere askeri yardım sağlayamıyor. • Büyük kimyasal silah deposu bulunma- sına rağmen Irak, hava uslerini ve uçak ge- milerini vuracak ve Körfez'de Batılılann ku- Dış Haberler Servisi — Fransa'nın, olası bir Körfez savaşında Irak'ın kullanabilece- ği Fransız yapımı silah ve elektronik teçhi- zatlar hakkındaki gizli bilgileri ABD'ye ver- diği bildirildi. International Herald Tribu- ne gazetesinin Paris kaynaklı haberinde, Irak'a satılan gelişmiş Fransız silahlan hak- kında, bilgilerin ABD'nin elıne geçmesi ile Irak'ın Körfez'de uzayan sinir savaşında sürpriz saldırı yapma şansının ortadan kalk- tığı bildiriliyor. Gozlemcilere göre bu gerçeği anlayan Saddam, Körfez'de ABD ile bir çatışmadan kaçındı. Irak'ın Fransa'dan satın aldığı özellikle tehlikeli silahlar arasında havadan havaya R-530 füzeleri bulunuyor. Iraklı pilotlar bu füzeleri uzun mesafeden fırlatarak düşman uçaklan ile yakın çatışmadan kaçımyorlar. Irak silahlan arasında Fransız yapımı Ti- ger radarlarının Uyushin-76 nakliye uçak- larına monte edilmesiyle ortaya çıkan elek- tronik gözetleme uçaklan da (Irak AVVACS1 ları) yer alıyor. Irak kimyasal silahların yaratacağı tehli- ke, Sovyetler'den alman Scud füzelerine yer- mandasındaki hava gücüne meydan okuya- cak kimyasal başlıklan fırlatabilecek guce sahip değil. • Ani saldınlarda karanlık bir avantaj ol- masına rağmen Irak, gece saldıracak biçim- de teçhizatlanmış değil. Irak, önce işgal daha sonra ilhak ettiği Kuveyt'te elindeki 64 Mirage uçaklarının es- ki modelleri olan Fransız yapımı 24 adet Mirage-Fl'lere el koyduğu halde, silah sağ- layamadığı sürece yıpratma savaşına girişe- me>ecek. Irak'ın elinde Silkworm (ipekbö- ceği) füzelerini bomba gibi atabilen Çin ya- pımı bombardıman uçaklarından sadece 4 tane bulunuyor. Fransa'nın 1982 yılında çıkan Falkland Savaşı'nda yaptığı hatayı tekrarlamamak amacıyla gizli askeri bilgileri ABD'ye ver- diği ileri surülüyor. Fransa, İngıltere'yi Ar- jantin Hava Kuvvetleri'nde bulunan Fran- sız yapımı Exocet füzelerine karşı uyarmak- ta geç kalmıştı. Ingilizler kendi Exocet fü- zelerinin aynısmın Arjantin'de olduğunu he- saplamışlardı. Arjantin elindeki daha mo- dern Exocet füzeleri ile tngiliz gemilerine ilk sürpriz saldınyı başlatabilmişti. Herald Tribune'un haberine göre Sovyetler Birliği de, Irak'a sattıgı silahlar hakkında bilgi vermesi için ABD'den gelen çağrıyı in- celiyor. Fransız yapımı Mirage jeti FUZELER: Irak'ın küçumsenemeyecek bir füze stoku var. Ama çoğu savunma amaçlı. Bağdat'ın elinde bol miktarda Sovyet yapısı Scud füzeleri bulunuyor. Bunlar geliştirilerek menzilleri uzatıldı. Suudi Arabistan'da petrol bölgelerindeki hava üsleri, Scud füzelerinin menzili içindeler. Scud füzelerine kimyasal başlık takılabiliyor. Irak'ın elinde aynca gemüere karşı çok etkili olan Fransız yapımı Exocet füzeleri var. DIŞ BASIN Nett gork Si Irak'ın kuşatılmasıIrak'ın Kuveyt'i işgaline, ABD Dev- let Başkanı George Bush usta biçimde yanıt verilmesini ör- gütledi. Irak biriik- lerinin S. Arabistan petrol kuyulanru ele geçirmesini önle- mek amacıyla Ame- rikan askeri güçlerini yola çıkardı. Saddam Hüseyin'in petrol ihracatıru kesmek ve Ku- veyt'ten geri çekilmesini sağlamak için de dünya çapında ekonomik yaptınm kararı alınmasma öncülük etti. Ekonomik ambargo kararları gerçı ender başanlı oluyorsa da Irak örneğinde Bağ- dat'ı geri çekilmeye zorlamak için etkili ola- bilir. Bush, şimdilik, Irak'ın ticaret ortak- Iarının, Bağdat'ın saldınsını cezalandırma- lan konusunda ortak hareket etmelerini sağladı. Ancak Irak'ın başanyla kuşatılma- sı için sabırlı olmalan gerekiyqr ve bunun için de olağanüstü bir liderliğe ihtiyaçları var. Kuşatma durumundaki ülkelerin irade- leri genellikle kuşatılan ülkelerin iradeleri kadar güçlü değildir. Saddam'ın tek gerek- sindiği, bir müttefik, ya da uluslararası am- bargo kararı ile ülkelerinin hukuk kuralla- rına karşı çıkmak isteyecek yabancı tüccar- lar. Rodezya, BM'nin aldığı ekonomik am- bargo kararianna Güney Afrika'ya yakla- şarak dayanmıştı. Aynca Irak'ın elinde kuşatmayı yarabi- lecek bazı silahlar da mevcut. ücuza sata- bileceği bol petrolü var. Yeterince indirimli satıldığı takdirde, bu petrol alıcı bulabilir. Diğer bir silahı ise Irak'ın, Arap dünya- sının tepkisine, ABD ve İsrail hatta zengin Kuveytülere karşı çevirebilecek manevra ye- teneğine sahip olması. Bu kartlan oynaya- rak Irak bir ya da iki komşusunu BM ka- rarianna uymaktan vazgeçirmeye çalışabi- lir. Sonuçta Saddam aamasız bir diktatör se- kiz yıllık İran savaşı sırasında ülkesini son- suz acılara mahkûm etti. Hâlâ iktidarda. Vatandaşlannın acı çekmemesi için teslim olacak bir lider değil. Irak'ı alınan kararlara uymaya zorla- mak, insani konulan gundeme getirecektir. Saddam, masum Iraklılann açlıktan ölme- lerine kadar davanacak mı? Dünya bu nok- taya kadar bastırabilir rai? Bu aşırı noktalara ulaşmaksızın da Irak kuşatması basanlı olabilir. Ekonomik am- bargonun işleyebilmesi için zamana gerek var. Ancak zaman, ambargo uygulayan ül- kelerin kararhlığını da zayıflatabilir. Ulus- lararası toplum, Saddam'ın pervasız saldı- rısına karşı kendi çıkarlarına aykırı olsa da nasıl hareket etmeleri gerektiğini biliyorlar ve öyle de davranıyorlar. Bilinmeyen nok- ta ise*kuşatma silahlarına bağlı kalacak ka- dar kızgın ve birlık içinde olup olmadıkla- n. (12.8.1990) "Körfez'deki yabancı güçierle Kuveyt'teki Irak birliklerinin çekilmesinin aynı anda gerçekleşmesi ve Kuveyt'e Mısır'ın yer aima- yacağı bir Arap banş gücü gönderilmesi" önerisi yer alıyor. öneride aynca Kuveyt'te El Sabah hanedanının yer almayacağı yeni bir yönetim oluşturulması da bulunuyor. Bush kararlı ABD Başkanı George Bush, Irak karşı- sında kararlı olduklarını belirterek Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in Kuveyt'i işgalini haklı göstermek için öne sürdüğü gerekçelerin hepsini reddettiklerini söyledi. Bush, Savunma Bakanlığı Pentagon'da askerlere hitaben yaptığı konuşmada, "Amerikan halkı sizinle birliktedir. Kong- re sizinle birliktedir. Muttefiklerimiz sizin- le birliktedir >e Arap ulusunun büyük ço- ğunluğu sizinle birliktedir. Hiç kimse ka- rarlılıgınuzdan şüphe etmesin" diye konuş- tu. Bush, Irak askerlerinin Kuveyt'ten "der- hal ve koşulsuz" olarak çekilmesi, Kuveyt'in meşru hükümetinin yeniden kurulması, Su- udi Arabistan'ın ve Körfez'in tümünün gü- venliğinin sağlanması ve Amerikan vatan- daşlarınm korurunası konularında kararlı olduklarını vurguladı. Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in Kuveyt'in işgalinin Araplarla AmerikalıJar arasında bir savaş olduğunu soylediğini ha- tırlatan Bush, şöyle konuştu: "Bu tamamen yanlışür. Komşulanna ya- lan söyleyen Saddam'dır. Bir Arap devleti- ni işgal eden Saddam'dır. Arap ulusunu şn an tehdit eden Saddam'dır. Buna karşın biz Arap dostlannuza ihtiyaçlan oldugu an yar- dım etmenin yollannı anyoruz." Saddam Hüseyin'in "tmansızlara karşı kutsal Arap savaşının" söz konusu olduğu- nu ileri sürdüğünu ammsatan Bush, "Ken- di haikına karşı kimyasal silah kullanan Saddam'dır. lran'a savaş ilan ederek yanm milyondan fazla Müslümanın ölumüne ne- den olan Saddam'dır. Askerlerini Kuveyt'e gönderen de Saddam'dır" dedi. Askeri yığınak sürüyor Bu arada ABD'nin, böigeye asker ve sa- vaş uçağı ile deniz gücü gönderimi de tüm hınyla sürüyor. ABD Savunma Bakanlığı, bölgedeki güçlü donanmasına ek olarak dün de Kennedy uçak gemisinin Körfez'e gitmek üzere yoia çıktığını açıkladı. Ken- nedy uçak gemisinin yanı sıra üç kruvazö- rün de bulunduğu ve gemilerin Atlantik'te üç gün tatbikat yapacaklan bildirildi. Pentagon'dan en son yapılan açıklama- lara göre halen Suudi Arabistan'da 100 adet F-15 ve 48 adet F-16 savaş uçağı ve 10 bin- den fazla asker bulunduğu bildirildi. Suu- di Arabistan'da aynca anti tank silahlan, top, helikopter ve sayısı açıkJanmayan oran- da denii piyade birliğinin bulunduğu da kaydedildi. ABD'nin, halen Florida eyaJetinde Tam- pa'da bulunan harekât raerkezini de "görii- İen lüzum üzerine" Suudi Arabistan'a taşı- yacağı bildiriliyor. AP'nin haberine göre ABD Başkanı Ge- orge Bush, Suudi Arabistan'a gönderilen birliklerin yerine ikame edilmek üzere 80 bin kadar yedeği seferber etmeyi düşünüyor. CNN Televizyonu da Savunma Bakanlığı'n- dan gelen bu yöndeki bir çağrımn "Suudi Arabistan'daki ve Körfez'deki uzun dönemli bir askeri operasyon bakımından oldukça anlamlı olduğu" yorumunu yaptı. ABD Başkanı'nın 200 bin yedeği 90 gün için askere alma ve bu süreyi Kongre'nin ona- yını almadan 90 gün daha uzatma yetkisa var. Arap gücü Öte yandan Mısır'da geçen cuma günü yapılan Arap zirvesi kararı uyannca Suudi Arabistan-Kuveyt sınırına gönderilecek Arap gücünün intikali de sürüyor. Suriye 1 nin de önceki geceden itibaren birliklerini göndermeye başladığı bildiriliyor. APnin haberine göre Mısırtn böigeye her biri 6 bin askerden oluşan iki tümen gön- dereceği kaydediliyor. Mısır birliklerinin de Suudi Arabistan gibi genellikle Amerikan yapımı silahlar kullandığından askeri mal- zeme desteği açısından zorluk çekmeyecek- leri de belirtiliyor. Diğer tslam ülkelerinden Fas ve Pakis- tan'ın da Suudi Arabistan'daki güce katıl- mak üzere asker gönderecekleri daha önce açıklanmıştı. AA'nın haberine göre ABD Başkanı Ge- orge Bush'un, Irak'ın Kuveyt'i işgaliyle baş- layan Körfez krizinden sonra Ortadoğu ül- kelerini silahlandırmaya başladığı bildiril- di. Washington Post'un bugünkü haberine göre Bush, Mısır'a 1 milyar dolar tutann- da F-16 savaş uçaklan ve tanksavar füzeler verilmesini gizlice onayladı. VV'ashington Post, ABD hükumet kaynaklarına dayana- rak verdiği haberde, Mısır'a en az 40 F-16 ve havadan karaya füzeler ve "Cluster" bombalan da dahil uçakiarda kullanılacak silahlar satılacağını kaydetti. Haberde, Beyaz Saray'ın Suudi Arabistan, Umman, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlik- leri (BAE), Fas ve Türkiye'ye silah satışını hızlandırmayı düşündüğü de ifade edildi. Gazete, bu ülkelerin hepsinin BM'nin aldı- ğı Irak'a yönelik ekonomik ve askeri am- bargo kararını desteklediklerine dikkat çek- ti. SSCB'nin tavn Bu arada, Sovyetler Birliği BM gözeti- minde her turlü askeri işbirliği konusunu görüşmeye hazır olduğunu belirtti. Sovyetler'in BM Daimi Temsilci Yardım- cısı Valentin V. Lozinskiy, Liechtenstein'ın BM üyeliğinin göriişüldüğü Güvenlik Kon- seyi toplantısmdan sonra yaptığı açıklama- da, "Güvenlik Konseyi çercevesinde her tür- lü 'askeri işbirliği' fikrini görüşmeye hazı- nz" dedi. Lozinskiy, gazetecilere yaptığı açıklamada. ortak askeri eylem fikrinin he- nüz görüşülmek üzere önerilmediğini belir- terek "Biz kesinlikle askeri güç kullanma- nın uygun olmadıgını düşünüyornz" dedi. AA'ya göre SSCB hükümetinin yayın or- ganı Izvestia gazetesi ise Moskova'nın Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'le "dost- luk ilişkilerini" kcsmesi gerektiğini yazdı. Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat'ın, çeşitli liderler aracılığıyla ABD Başkaru Ge- orge Bush'a mesajlar yolladığı bildirildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear