23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 AĞUSTOS 1990 HABERLER CUMHURİYET/U 19AGUSTOSA DOGRU SEÇIM GUNLUGU İnönü ANAP'ın "seçimden sonra işe alacağız" diyerek vatandaşlara form dağıttığını, bunun "kandırmaca ve , aldatmaca" olduğunu söyledi. Ankara'mn Etimesgut ilçesinde'halka hitap eden Inönü, "Eğer işe alma imkânlan varsa, iktidarlar şimdi niye yapmıyorlar? Bu kadar aciz görünen bir iktidarın neyine güvenebilirsİBİz" dedi. tktidara geldiklerinde "bir hafta TV bayramı ilan edeceklerini" söyleyen tnönü, "O zaman herkes kendini uyarı gî Çflnkü siz buraya kadar geliyorsunuz. Bunlar demokrasinin göstergeleridir. Sizi ekrandan göstermiyorlar" diye konuştu. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in, "Türkiye'yi savaşa - sokmak istiyorlar" şeklindeki sözlerini de eleştiren Erdal • tnönü, kendilerinin de aynı sözleri söylediğini belirterek, "Niçin bizi eleştiriyor? Çünkü ayrı partisi var. Aynı şeyleri söylesek de çatıyor" dedi. Inönü, Başbakan Yıldırıra Akbulut için de "Meclis'te soru soruyoruz. Bakıyor, bakıyor. Ne sorsak bakıyor, bakıyor, bakıyor. lyi ama - Meclis fotoğraf çektirme yeri değil ki! Biz cevap »bekliyoruz" şeklinde konuştu. S H P Genel Sekreteri l B a y k a l A N A P , , . seçim için devlet olanaklarını kullanmaması konusunda uyararak, "Kendi çıkarı için devlet olanaklarını kullaıurlarsa bu hukuk ihlalidir. Bunu başka birisi yapsa hapse girer" dedi. Baykal dün Samsun'un Ayvacık beldesinde halka hitap etti. ANAP hükümetini eleştiren . Baykal, "ANAP iktidarmış. Ne iktidarı? Senin yatsıya ; kadar süren kaldı, iktidarın bitti. ANAP dünün iktidarı, yarının değil" dedi. Baykal'ın gezisine Şişli Belediye Başkanı Fatma Girik de katıldı. Baykal bugun de Gemhk'in Küçukkumla beldesine giderek 19.00'da yapılacak salon toplantısında konuşacak. Demirerin seçim pikniği £e Y n p el Başkanı Süleyman Demirel, eşı Nazmiye Demirel'le birlikte 19 agustosta seçim yapılacak Etimesgut sınırları içerisinde bulunan Eryaman'da panisinin gönüllü kadınları tarafından duzenlenen pikniğe katıldı. Demirel piknik yerinde toplanan halka hitaben yaptığı kısa konuşmada, pazarj gunü ülkeyi bu hale getirenlerden hesap sorulması ve ders verilmesi gerektiğini söyledi. E>emiı-el daha sonra eşi Nazmiye Demirel'le el ele dolaşarak halkı selamladı. ^ _ Çocuklar Nazmiye ve Süleyman Demirel'in elini optü. DÜZELTME • Emekli Amiral Tanju Erdem'in onceki gün gazetemizde yayınlanan "Körfez sorununda olası gelişmeler" başlıklı yazısında "Kuveyt'in eie geçirilmesi ve duzenin tesisi için sürekli ikmal edilebilen 800.000 kişilik bir kuvvele gereksinim vardır" cumlesindeki rakam 300.000 olacaklır. Düzeltır, özur dileriz. Bayrampaşa'da liderler yarışıyor SHP lideri İnönü ve Genel Sekreter Deniz Baykal, yarın yapılacak mitinge katılacaklar. Perşembe günü de Demirel ve Ecevit, Bayrampaşa'da olacak. tç Politika Servisi — Bayram- paşa'da seçimlere beş gün kala si- yasi partiler çalışmalannı hızlan- dırdı. Son günlerde "liderler ya- nşı"na dönüşecek seçimlerde ya- rın SHP Genel Baskanı ErdaJ İnö- nü ile Deniz Baykal, 16 ağustos perşembe gunü DYP lideri Snfcy- man Demirel ve DSP lideri Biilent Ecevit, 17 ağustos cuma günü RP Genel Başkanı Necmettin Erba- k«n ve 18 agustosta da MÇP Ge- nel Başkanı Alpastan Türkeş par- tilerinin propaganda çalışmalan- na katılacaklar. Seçimdeki "şans ibresi"ni ken- di yönüne çevirebilmek için deği- şik taktikler izleyen partilerin, bu- güne kadar milyarlarca lirahk pro- paganda harcaması yaptıklan be- lirtiliyor. En çok harcamayı sıra- sıyla ANAP, RP, DSP, DYP ve SHP'nin yaptığı öne sürüluyor. Bu hafta sonu yapılacak seçim- lere kısa bir silre kala partiler, afiş ve poster yapıştırmadan, el ilam ve "özd gazete" dağıtımına kadar yoğun bir yarış içerisine girdiler. DYP, bugüne kadar "Büyük Tür- kiye" başlıklı 50 bin gazete dağıt- tı, "DYP, Büyük Bayrampaşa Projesj" adı altında da 75 bin adet yeni bir gazete daha bastırdı. Ay- nca, Genel Başkan Süleyman De- mirel imzasını taşıyan mektuplar da, tüm seçmfiTÜerin adresine pos- talanıyor. Demirel'in mektubun- da, "Ülkemiz, ber gün daha çok zorinklara ve batağa sürüklen- mekte ve halkı n şikâyetleri art- makladır. Bu yonetimin yerel se- çimlerde o) alması, ömrünü uzal- nukta ve 26 Mart'ta vatandaşunı- DSP konvoyunu polis t dağıttı tç Politika Servisi — DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit dün seçim nedeniyle 4. kez geidiği Bayrampaşa'da coşkulu bir kalabalık tarafından karşılandı. tlçeye her gelişinde kendisini izleyenlerin bırakmaması nedeniyle üç saatten önce ayrüamayan Ecevit'in dünkü turu sırasında gene partililer arabalarla ve yürüyerek kendisini takip etmek istediler. Ancak polis yaklaşık üç saat süren tur sırasında yolu çeşitli bölgelerde keserek konvoyu sokak aralarına dağıttı. Trafiğin aksamasını gerekçe gösteren güvenlik güçlerinin bu davranışı partililerce kınanırken, Uzerlerine DSP amblemli tişörtler giymiş büyük bir kalabalık trafik ekip otolanna "Başbakan Ecevit" diye bağırarak polislere el salladılar. Üstü açık bir minibüsle ilçeye gelen Ecevit, Abdi tpekci Caddesi üzerindeki DSP ilçe merkezi önünde bir konuşma yaptı. Ecevit, Etimesgut ve Bayrampaşa'da DSP'nin birinci parti olacağını umduğunu söyledi. an bu yönerjmden kurtnlmak için verdiği karann uygulanmasını güçleştinnektedir" diyor. Demirel, Bayrampaşalılara seslenirken, "19 ağustosun ülkenin mevcnt yöne- timden kurtulması" ve aydınlığa çıkması için önemli bir fırsat ol- duğunu vurguluyor. SHP ise Genel Başkan Erdal İnönü ve Genel Sekreter Deniz Baykal'ın katılacağı yarınki mi- ting için "büyük bir gövde gösterisi" hanrhgı içinde. SHP U merkezinın hazırladığı programa göre, tnönü ve Baykal Çağlayan çıkışından konvoy eşliğinde Bay- rampaşa'ya gelecekler. Ayru anda, E-5 Şirinevler kavşağından ikinci bir konvoy hareket ederek, Uçede- ki miting alanına ulaşacak. SHP'nin mitingi saat 18.00'de ya- pılacak. Partilerin afış ve poster asma yarışında da ilginç görüntüler or- taya çıkıyor. ANAP adayı Eyüp Uçak, SHP ve DYP'Iilerin kendi afiş ve posterlerini yırttıklarını ve kendi adaylarınınkini astıklannı öne surüyor. ANAP adına propa- ganda kampanyasına katılan Ça- lışroa Bakanı Imren Aykut, dün il- çe merkezi biüşiğindeki seçim bü- rosunda "imzalı fotograr' dağıt- tı. ANAP adayı Eyüp Uçak da önceki gece SHP ilçe merkezine giderek, Vaoit Çalura başanlar di- ledi. Bu arada, partililerin propagan- da masraflannın milyarlan buldu- ğu belirtiliyor. DYP'liler, seçim ça- lışmalarında yaklaşık 500 milyon harcadıklannı belirtirken, SHP Genel Sekreter Yarduncısı Adnaı Keskin, kendi harcamalannın 200 milyon civannda olduğunu söyle- di. En fazla harcamayı ise ANAP, RP ve DSP'nin yaptığı ifade edi- lirken, rakam olarak, bu partile- rin "milvar" sınınnda olduklan öne sttrülüyor. KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KRİZİ... KÖRFEZ KRtZt...KÖRFEZ KRİZİ... KÖI KUVEYT EMİRİ'NDEN MESAJ Sürgün başbakan bugün Aııkaracla ANKARA (Cumhuriyet Buro- sn) — Türkiye, Irak petrol boru hattım kapatmasından doğan maddi zaranrun karşılanacağına ilişkin en somut güvenceyi bugün "sürgündeki" Kuveyt yönetimin- den alacak. Irak'tn Kuveyt'i işgal ettiği 2 ağustos gününden beri Su- udi Arabistan'da yaşayan Kuveyt Başbakanı Şeyh Saad Abduilah El Salim El Sabah'ın bugün Cum- hurbaşkanı Turgut özal'a bu gu- venceyi içeren bir mesaj getirece- gi bildirildi. Kuveyt Emiri Şeyh Cabir El Ahraet El Sabah'ın rae- sajında, Türkiye'nin Irak'a karşı izlediği politika ve uyguladığı yap- tırımlardan doğan memnuniyeti vurgulaması ve Irak'ın denizden ablukaya alınması yönünde ulus- lararası görüş birliği sağlanması için Türkiye'den siyasi destek is- tenmesi de bekleniyor. Körfez krizinin başlamasından bu yana Ankara'ya bölgedeki so- runu görüşmek için gelen dördun- cü yabancı konuk olan Kuveyt Başbakanı Şeyh Saad'ın ziyareti, Türkiye'nin sorunda oynadığı ro- lü ön planda tutmaya devam ede- cek bir gelişme olarak değerlendi- riliyor. Dün kesinlik kazanan zi- yaretin özellikle Irak'a karşı An- kara ve Kuveyt arasmda "davanış- ma mesajı" verecek olması nede- niyle "kritik önemi" bulunuyor. Kuveyt'in meşru Başbakanı Şeyh Saad'ın dün işgalden sonraki ilk dış ziyaretini Ankara'ya yapacağı- nın açıkianması Batılı gözlemci- ler arasında, "Irak'a birbiri ardın- dan verilen 'dikkat' mesajlanmn bir yenisi" olarak yorumlandı. Dün akşam Ankara'ya gelerek Cumhurbaşkanı özal tarafından kabul edilmesi beklenen Şeyh Sa- ad, geceyi Türkiye'den önce uğra- dığı Suriye'de geçirdi. Şeyh Saad burada Suriye Dev- let Başkan: Hafız Esad tarafından kabul edildi. Saad-Esad görüşme- sinde, bölgedeki son durum değer- lendirilirken "meşru" Kuveyt yö- netiminin Suriye'nin Irak karşısın- daki tutumunu sürdürmesi isteği de vurgulandı. Kuveyt Başbakanı Şeyh Saad- ın bugün Cumhurbaşkanı Özal'a ileteceği mesajdaki "maddi destek güvencesi"nin yaklaşık 3 milyar dolarlık bir tutara karşıhk gelmesi bekkniyor. Bu rakam, Türkiye'nin Irak petrol boru hattının kapatıl- masından doğan zaranna eşit. Ku- veyt yönetiminin bu zararı karşı- lamasının, Beyaz Saray'ın bu yön- deki girişimleri sonucu kesinlik kazandığı öğrenildi. Geçen hafta Ankara'ya gelen ABD Dışişleri Bakanı James Baker Türk yetki- lilerden ekonomik ambargodan doğan zararm 2.5-3 milyar dolar dolayında olduğunu öğrenmiş ve Kuveyt Emiri ile yaptıklarıtemas- larda bu zararın "hemen beraen tümüyle" meşru Kuveyt yönetimi tarafından karşılanması sözünu aldıklannı ifade etmişti. Kuveyt Emiri'nin mesajında, aynca Cum- hurbaşkanı özal'ın bugüne dek iz- lediği politıkayı, Kuveyt egemen- liğine kavuşuncaya dek surdürme- si, bu amaçia ekonomik ambargo yanında Irak'ın askeri ablukaya alınması için baskı yapması yö- nünde bir istemin de yer alması bekleniyor. öte yandan Fransız Senatosu Dış llişkiler ve Silahh Kuvvetler Kbmisyonu Başkanı Jean Lecann- et de Körfez sorununu görüşmek üzere bu akşam Ankara'ya geie- cek. Fransa Cumhurbaşkanı Fran- çois Mitterrand'ın isteğiyle bu ko- nudaki temaslar için toplam on iki ülkeyi ziyaret eden 23 temsilciden biri olan Lecanuet, hükümetinin Körfez bunalırtu konusundaki gö- rüşlerini Türk yetkililere aktara- cak. Fransa'da muhalefetteki Sos- yal Demokrat Merkez Parti üyesi olan Lecanuet'nin Ankara'ya ge- tireceği mesajın, Irak'ın denizden ablukaya alınması yönündeki Amerikan önerisinin ancak BirleŞ' miş Milletler karan ile desteklenir- se uygulanabileceği doğrultusun- da olması bekleniyor. Edinilen bil- giye göre Fransız hükümeti Gü- venlik Konseyi'nin BM Anayasa- sı'nın 41'nci maddesi çerçevesinde aldığı ambargo karannın abluka uygulaması için yeterli olrnadığı görüşunde Paris, Irak'ın petrol sevkıyatını tumüyle durduracak bir abluka için Konsey'den yeni bir karar çıkması gerektiği tezıni Ankara'daki yetkililere de aktara- cak. Fransa Cumhurbaşkanı Mitter- rand'ın Körfez sorunuyla ılgıli te- maslar yapmakla görevlendirdiği eski Dışişleri Bakanı Claue Cheys- son ise Tunus'ta FKÖ lideri Yaser Arafat ile bu konuda bir görüşnıe yapacak. Hava sahası ihlali Irak'tan 2. uyarı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Irak, Türkiye'yi Körfez kri- zinin başlamasından bu yana ikin- ci kez "hava sahası ihlali" konu- sunda uyardı, Bu konudaki uya- rı, Türkiye'nin Bağdat Büyükel- çisi Sönmez Köksal'ı dün başkan- lığa çağıran Irak Dışişleri Bakan Yardımcısı Nizar Hamdun tara- fından yapıldı. Türk Dışişleri Ba- kanlığı ise konunun incelendiğini belinerek bir açıklamada bulun- madı. Bağdat kaynaklı haberlere gö- re, Büyükelçi Köksal ile göruşen Irak Dışişleri Bakan Yardımcısı Nizar Hamdun, bir Türk uçagının 11 ağustos günü 19.52'de Iran ha- va sahasını yaklaşık 5 kilome re ihlal ettiğini öne sürdü. Görüşme- de, Hamdun'un geçen hafta için- de bir hava ihlali durumunun da- ha gerçekleştiğini vurgulayarak, "İçinde bulundugumuz durumda, bu tur olaylaruı yinetenmesi isten- raeyen sonuçlar dogurabilir" de- diği öğrenildi. Hamdun, görüş- mede iki ülke arasındaki işbirliği- nin korunması isteğinde oldukla-' nnı da vurguladı. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ise Büyükelçi Köksal'a iletilen uyarı konusunda yorum ve açıklama yapmadılar. Akbulut birlik çağrısı yaptı Başbakan 'savaş izni sadece ülkemize yönelebilecek bir tecavüzü önlemeye matuftur' dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Başbakan Yıldı- nm Akbulut, Körfez soru- nuyla ilgili olarak televizyon- dan "birlik ve beraberiik" çağnsında bulundu. Akbulut, Körfez krizinin banşcı yollar- dan çözümünu istediklerinı söyledi. Akbulut dün saat 16.15'te Çankaya Köşkü'ne çıkarak Cumhurbaşkanı Turgut Özal'la görüştü. Köşk'te ya- pılan toplantıya Devlet Baka- nı Güneş Taner ile Dışişleri Bakanı Ali Bozer de katıldı. Akbulut goruşmeden hemen sonra TRT'ye giderek 20.00 haber bülteninde yayımlana- cak konuşmasının çekimine katıldı. Bultenin "Büyüteç" bolürnünde yayırnlanan ko- nuşmasında Akbulut, Kör- fez'deki olaylan ve bununla bağlantıh olarak Türkiye'de- ki gelişmeleri özetleyerek "birlik ve beraberiik" çağn- sında bulundu. Körfez soru- nuyla ilgili olarak BM Güven- lik Konseyi kararlan ve Türk- iye'nin bugüne kadar izlediği politikayı arumsatan Akbulut oto-q cihazından okuduğu mesajında, özetle şu görüşle- re yer verdi. "Türkiye'ye komşu bir böigede önemli ve ciddi geliş- mder olurken ülkemizin gü- venliği açısından da birtakım tedbirlerin vakit geçirilmeden alınması zonınlulugu ortaya çıkmıştır. Bu cerçeve içinde, TBMM'nin dünkü oluru- munda savunmamızla ilgili acil tedbirler için gerekli izin sağlanmıştır. Bu izin sadece ülkemize yönelebilecek bir te- cavüzü önlemeye matuftur. Zira SS milyon vatandaşımı- zın ve memleketimmn menfa- ati bizim için her şeyin üstün- dedir. Hükiimetimiz bir tek insammıza dahi zarar gelme- mesi için gereken tedbirieri al- j makta kararlıdır. Bu bakun- ! dan ülke savunmasına yöne- lik hukuki tedbirlerin hazır- lanması gerekli görülmüştür. Türkiye'nin çok yakınında devam eden gerginlik uzerine hükümetimiz bazı yeni tedbir- ler alırken, vatandaşlanmızın da böyle kritik bir dönemde her zamankinden daha çok birlik ve beraberlik içinde ol- malan gerektiğini aynca vur- gulamak isterim. Diger yan- dan koraşurauz Irak'ın bu so- runu en kısa zamanda barış içinde çözmesini dilemekte- yim." Cumhurbaşkanı Özal dün sabah ayrıca, TBMM Başka- nı Kaya Erdem'i kabul ederek aylık olağan görüşmesini yap- tı. Milli Savunma Bakanı Giray gelişmeleri Cumhuriyefe değerlendirdi: Saldıran olursa mukabele ederizANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Milli Savunma Bakanı Sa- fa Giray Tıîrkiye'nin hiçbir ülke- ye sâldırma niyetini taşımadığının "açık" olduğunu belirterek "An- cak bize saldıran olursa derfaal mukabele ederiz" dedi. Hüküme- tin TBMM'den aldığı iznin Irak'ı tahrik etmeye yönelik olmadığını da bildiren Giray, "Saddam Hü- scyin bu karan farklı degerlendi- rip bazı seyler yapabilir mi" şek- lindeki sorumuza ise "Yapabilir ; deyip, yani boyle bir riski dıişüne- \ bilirsin ama öbürii daha da risk- H, senin mukabele edememen da- ha da risklidir" diye konuştu. Giray, Körfez krizine ilişkin ge- lişmeleri Cumhuriyet'e değerlen- dirdi. Giray, TBMM'nin Türkiye- ye bir tecavüz olması halinde hu- kümete savaş hali ilanı ve TŞK'yı kullanabilmesine ilişkin sorutera "net" yanıt veremedi. Bakan Gi- ray'a yöneltilen sorular ve yanıt- ları şöyle: — Hükümetin herhangi bir te- cavüz halinde izin istemi olayın- da neden böyle bir karara gerek- sinim duyuldu? GİRAY — Anayasayı dikkatli okursaruz, bazı hukukçular diyor ki, herhangi bir tecavüz halinde hemen mukabele etmek bu ana- yasaya göre mürakündür diyor. Ama hepsi öyle demiyor. Halbu- ki bugünün savaşlarında bir teca- vüze hemen mukabele etmek mec- buri, kaçınılmazdır. Meclis tatil- de ise Cumhurbaşkanı hemen ka- rar verebilir gibi anayasanın bir hükmü var. Ama tatilde değilse o zaman karan gidip Meclis'ten al- mak durumu var. O da minimum 5-6 saatlik iştir ki 5-6 saatte çıka- rabilirsen çok iyi. Bu dünyada 5-6 saatte her şey olabilir. — Ancak anayasa Meclis lan'l- deyse cumhurbaşkanma yetki ve- riyor... GİRAY — Veriyor, ama tatilde veya ara vermedeyse diyor. — Zaten şu anda da Meclis ta- tilde degil mi? GİRAY — Tatil ne ara vermek nedir diye baktığın zaman, şu an- da tatil, ama mesela 1 eylül tatil degil. 1 eylül tatil obnayınca o gün Meclis toplanacak dahi olsa, top- lanmadan önceki saatlerde boşta kalıyorsun. — Bu karar Irak açısından bi- raz tahrik edici olmadı mı? GİRAY — Tahrik edici değil, çünkü Türkiye'ye tecavüze mün- hasırdır karar. Tecavüze mukabele etmek amacındadır. — Ancak Irak Devlet Başkanı- nın ne yapacağı belli olmuyor. Türkiye'nin bu karannı farklı de- ğerlendirip bazı seyler yapabilir. GtRAY — Yapabilir deyip, ya- ni böyle bir riski düşünebilirsin, ama öburu daha da riskli. Yani se- nin mukabelede bulunamaman daha da riskli, o zaman daha da kötü dunıma düşebilirsin. Bugün- kü»harpler oyle değil. Senin top- rağına sadece füzesini gönderiyor o zaman ne yapacaksın. Hemen karşı bir şey yapabilmen lazım. — Irak'ın Türkiye'ye bir kimya- sal füze atması eadişesi var mı? GtRAY — Norraal şartlarda, onlar bugün açıklama yapmış, Türkiye'ye tecavüz için herhangi bir sebep görmüyoruz, dostluk ilişkilerimiz yine diplomatik yol- lardan hallolacaktır denmiş, bu- nu duymaktan memnun olduk. Normal şartlarda Irak böyle bir şey yaparsa yanlış etmiş olur. Bi- zim Irak'a veya bir başkasına saJ- dırma niyetimiz olmadığı aşikâr. Ancak saldıran olursa deriıal mu- kabele ederiz. Bunu sağlayabil- mek için ve o konuda münakasa olmamasını sağlamak için böyie bir karar çıkrruş oldu. — Üslerin kullanılma olasıhğı nedir? GtRAY — O da kararda belli- dir. Türkiye'ye bir tecavüz olması halinde, yabancı kuvvetlerin TürkiyeMe konuşlanmasına ün- kân veriyor. — Türkiye açısmdan ciddi bir savaş tehlikesi soz konusu mu? GtRAY — Şimdi öyle dediğin zaman tabii kehanette bulunmak pek mümkun degil, ama pek san- mıyorum ben. Irak'ın bize tecavüz edeceğini sanmıyorum. Bugun yaptıklan açıklamada onların da o şekilde düşünduğünü gösteriyor. Gerci hani Irak daha evvel Kuveyt için şunu dedi, bunu dedi, tutmadı sözünu demek de mümkündür, ama akıllıcası bize tecavüz etme- si ıhtimali olmaması gerekir diye düşünüyorum. — Bir sıkıyönetim ilam söz ko- nusu mu? GtRAY — Niye olsun ki? O i$ ancak seferberlik halinde olur. Ona Meclis karar verir. Öyle bir durumumuz yok. Seferberlik için yine Meclis karan gerekiyor. BAŞKENTTEN DIŞLŞLERİ BAKANUĞI İZİNİ TARTIŞTI . Dolar Güvencesi Hatanın eşiğinden dönüldü AHMET TAN ANKARA — Cumhurbaşkanı özal, iki küçük manevra Ue Baş- bakan Akbulut'u Irak cephesine sürü verdi. Artık Özal'a kimse, "tek adam- lık yapıyor" diyemeyecek, elinde telefon ülkeyi savaş ruzganna sü- ruklüyor, diye eleştiremeyecek. Dün gece, Irak krizini TV'den halka anlatmak işini Akbulut'un üstlenmesi manevTa idi. Özal, kendisini biraz geriye çekme ka- ran almıştı. Bunun birkaç nedeni var. Ama bu nedenlerden biri, içte ve dışta yaptığı reklamı yeterli gör- mesi değil. Asıl neden, isin ucu Türkiye'nin de kanşacağı sıcak bir harekâta kadar uzarsa, durumunu guven- ce altına almak için. Bu konuda en sağlam adımı ön- ceki günkü Meclis karan ile attı. Artık kimse Cumhurbaşkanı için "dost telefonu" ile Türkiye1 nin başına iş açabilir, diye- meyecek. Meclis'in verdiği izin Akbulut- un cebinde idi. Akbulut da Çan- kaya Köşku'nun karşı kaldınmın- daki Başbakanhk Konutu; nda. Artık kimse, Özal'dan ve Özal'ın telefonlarından çekinmemeli. "Savaş ilan izni" kimde ise ilan edecek olan da odur. Bu anlamda, TBMM'nin (daha doğrusu ANAP grubunun) 60 ek- sikle ANAP hukümetine verdiği bu izinle, Özal artık gerçekten "sorumsuz" hale gelmiştir. Bu konuda güvenilir savunma çevrelerinden yansıyan küçük bir bilgiyi ekleyelim. Özal hafta sonunda, 60 dola- yında ANAP milletvekili ile Baş- bakanlık Konutu'nda Keçeciler 1 in oğlunun sünnetinden sonra, bir sohbet toplantısı yapmıştı. Bura- da, "Irak'ın saldınsı ile ilgili yet- Lilerini Genelkurmay Başkam'na peşin olarak devrettiğini" söy- lemişti. "Küçük bilgi" şu : Genelkurmay Başkanı, bu "pe- şin devir" den fazla hoşnut olma- truş. Nezaket ve saygı ölçuleri için- de, Cumhurbaşkaru'ndan sağlam temele dayalı bir "devir" istemiş. Özal'ın aklına "peşin savaş iz- ni devri" bu vesile ile gelmiş. Bu bilgiyi doğrulatma olanağı bulamadık. Ama yalnızca dün ve onceki gün olanlar, Özal'ın "tek adam" görüntüsünü silme eğiliminde ol- duğunu gösteriyor. Hükümete savaş ilam izni bu- nun en önemli adımı idi. Bunu Başbakan'ın TV'de dün gece stüd- yo kaydı demeci izledi. Aynı biçimde Devlet Bakanı Güneş Taner, Körfez'deki gelişme- lerin ekonomiye etkilerini basın toplantısı ile anlattı. TBMM Başkanı Kaya Erdem1 in Çankaya'daki kabulü de Özal1 ın "tek adam" olarak krizle uğraş- madığını gösıeren bir tablo oldu. Bugün Devlet Bakanı Keçeciler de krizin petrol ile ilgili yansıma- larını halka anlatacak. Özal, kendisini geri çeken bir görüntü yaratmaya çalışırken bir yandan da Türkiye, BM karannın tüm ulkeler ıçın çektiği genel yap- tırım çizgisinden giderek uzak- laşıyor. Irak ile bir "husumel" ilişkisi- ne doğru kayıvor. Şimdi de Bağdat'ın elinden ka- çan Kuveyt Başbakanı'nın Anka- ra ziyareti çıktı. Bu sabah Ankara'ya gelmesi beklenen sürgundeki Başbakan'- ın, Türkiye'ye ambargonun ilk fa- turası olan 3 milyar doların gü- vencesini getireceği belirtiliyor. Ama Türkiye'nin dolar ile ifa- de edilen güvencelere değil, sağ- duyu ve mantıga gereksinimi var. O da dışarıdan gelmiyor. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Hukumetin TBMM'den sa- vaş ilam izni alması, Dışişleri Ba- kanlığı'nın üst düzey yöneticileri arasında "anayasanın 92. raadde- sindeki hükmü, sorumluluğu Cumhurbaşkanı'ndan hükümete devrederek işletecek bir girişim" olarak değerlendirildi. Yetkililer, Başbakânlık tezkeresinin ilk haliy- le TBMM'den gecmemesi konu- sunda ise "Vahim bir hatanın eşi- ğinden dönüldü. Orijinal haliyle çıksaydı Irak'a tehditkâr bir me- saj gönderilmiş olacaktı. Bu ha- liyle de içeriği boş, amacı belirsiz bir girişim. Tecavüz halinde savaş ilanı yetkisi zaten Cumhurbaşka- m'ndaydı. Şimdi bunun izni hükü- mete geçti" dediier. Ankara'daki Batılı diplomatlar, TBMM kara- n konusunda "Türkiye'nin iç sorunu" olduğu gerekçesiyle yo- rum yapmazken, böigede böyle bir adım atma gereği duyan baş- ka ülke olmadığına dikkat çekti- ler. ABD'li kaynaklar da Türkiye1 deki savunma tesislerinin nasıl kullanılacağına ilişkin hükumle- rin kendilerince "çok açık" oldu- ğunu, bunlann işletilmesine iliş- kin karar sürednin ise Türkiye'nin kendi yasalanyla düzenlendiğini anımsatmakla yetindiler. TBMM'nin hükümete "savaş ilanı" izni vermesi, Dışişleri Ba- kanlığı çevrelerinde yoğun biçim- de tartışıldı. Bu tartışmalann asıl nedenini, içinde bulunulan "hassas" dönemde dış politikayı doğrudan doğruya etkileyen böy- le bir gırişimden, bakanlık üst dü- zey yöneticilerinin son anda ha- berdar olması oluşturdu. Yetkili- ler, Başbakanhk tezkeresinin ilk biçimiyle "Irak'a bir saldırı daveti" çıkarma anlamma gelece- ğini ve üslerin kullanımı başta ol- mak üzere birçok açıdan Türkiye^ yi "her an saldırabilecek bir ülke" durumuna duşureceğini vurgula- yarak şu değerlendirmede bu- lundular: "Gizli göriişmede, ber kim bu degişikliğiıı yapümasına neden oJ- duysa Türkiye'nin UişkUerini ve güvenliğini gözeterek hareket et- miş. Sonuçta çıkan karar, anaya- sanın bir tekranndan öleye geçme- se de hiç olmazsa vahim bir hata- nın eşigjnden dönülmuş oldu. Tez- kerenin ilk halinin kabul edilme- mesi diplomatik açıdan bizi, gü- venlik açısından da Türkiye'yi ra- hatlatu." Ankara'daki Batılı diplomatlar ise TBMM karannın olası sonuç- lan konusunda dün yoğun bir de- ğerlendirme çahşması yaptılar. Diplomatik kaynaklar, TBMM'nin hükümete savaş ilanı izni vermesine neden gerek duyul- duğu yolunda yorum yapmaktan "tç sorunlannıza kanşamayız" di- yerek kaçınırken, karann Türki- ye'deki ortak savunma tesislerinin kullanunına yönelik olduğu görü- şünde birleştiler. ABD'b kaynaklann ise TBMM karannı "olumlu" karşıladıklan dikkat çekti. ö ayın doktor ve eczacıların dikkatine: Sebore, seboreik dermatit ve pitiriazis kapitis simplex'de endike oları PERKAPİISHİİSVMI1KEPHİ % 2 Pyridinthione-Disulphide (Bispyrithione) 200 ml'lik ambalajlarda piyasaya sunulmuştur. KLRTSAN İLAÇLARI AŞ.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear