14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 TEMMUZ 1990 Gallimard \ayinevi satıldı • PARİS (AA) — Fransa'nın dünyaca Unlü Gallimard Yayınevi'nin sahipleri Gallimard kardeşler arasındaki anlaşmazlık giderildi ve yayınevinin çoğunluk hisselerinin bir Fransız bankasına satılması kararlaştırıldı. Bir aile şirketi olarak işletilen Gallimard Yayınevi'nde kontrolü ele geçirmek isteyen iki erkek kardeşin tartışmalan böylece sona erdi. Ancak, yeni durumda Gallimard Yayınevi grubu, bir aile şirketi olmaktan çıkacak. Gallimard Yayınevi'nin kontrolünü ele geçirmek konusunda birbirleriyle rekabet eden erkek kardeşlerden Christian Gallimard ile kız kardeşleri Françoise ve tsabelle Gallimard arasındaki anlaşmaya göre, bu kardeşlerin hisseleri devlete ait Banque Nationale de Paris'ye satılacak. Böylece, Fransa'nın en büyük bağımsız yayınevi kuruluşu Gallimard'ın hisselerinin yüzde 54.3'ü, bundan böyle Bancjue Nationale de Paris'ye ait olacak. Gallimard Yayınevi'nin toplam değerinin 330 milyon dolar civannda olduğu sanıhyor. Gümrüge takılan resimler • ANKARA (AA) — Uluslararası Bağdat Sanat Bianeli'ne geçen yıl yollanan 6 Türk sanatçısına ait eserlerin bir yıldan bu yana gümrükten çekilmesi ile ilgili sorun çözülemezken beklemeden kaynaklanan milyonlarca lirahk, depo ücretini kimin ödeyeceği de belirlenemedi. Geçen yıl Bağdat Festivali'ne yollanan ve içinde Mürşide Içmeli, Adnan Turani, Siıleyman Zaim Tekcan, Remzi Savaş, Kayıhan Keskinok ve Nevzat Akoral'ın çeşitli eserlerinin bulunduğu kargo, konşimentoda Türkiye'den çıkışta 60 kilo, Türkiye'ye dönüşte ise 250 kilo geldiği gerekçesiyle gümrükte bekletiliyor. Bir yıldan bu yana depo ücreti 2 milyon 198 bin liraya yükselen eserlerin, sanatçılara teslim edilmesi dummunda bu ücreti kimi ödeyeceği de tartışılıyor. Manila'da satranç • Kiiltür Servisi — Filipinler'in başkenti Manila'da vapılmakta olan Interzonal Satranç Tiırnuvası'nda Hintli yüyük usta Visvvanathan Anand ile dünya sıralamasında Oçüncü sırada bulunan Sovyet buyuk usta Vasili Ivançuk, 12. hamleden sonra beraberlikte anlaştılar. Bu beraberlikten sonra 21 yaşındaki Anand, 1993 yılında yapılacak olan dünya şampiyonluğu adaylar karşılasmalarına katılmaya hak kazandı. Hintli bir ekonomi öğrencisi olan Anand, Manila'daki turnuvada dünya sıralamasında yedinci durumda bulunan Sovyet satrançcı Mihail Gureviç*i yenmeyi başarmıştı. TaJova Şenligi'nde bugün • Kültiir Servisi — Yalova Belediyesi'nin düzenlediği lcültür ve folklor Şenlikleri bugün başlıyor. Şenlik kapsamında saat 19.00'da KKTC, Polonya, fskoçya, Yunanistan, Ingiltere, Ukrayna, Avusturya, Yugoslavya, Hollanda ve ulkemizden uç ekip Cumhuriyet AJanı'nda folklor gösterileri sunacaklar. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekoratif Resim, Seramik, Heykel, Tekstil bölümu öğrencilerinin sergisi ile Karikatürcüler Derneği'nin "Çevre" konulu sergisi saat 20.00'de Bad Godesberg Parkı'nda açılacak. Adnan özyalçıner'in sunacağı şiir gecesi ise saat 21.00'de başlayacak. Katılanlar: Aydın Hatipoğlu, Cengiz Bektaş, Enver Ercan, Gülsüm Akyüz, Kemal Özer, Melisa Gürpınar, Refik Durbaş, Sennur Sezer. Ömer özgeç"in konseri ise Çınarlıpark'ta dinlenebilir. Fesrival yıldızları kasetlerde • Kültiir Servisi — Uluslararası düzeyde üne sahip kimi caz ve pop yıldızlan 18. Istanbul Festivali'ni reklendirirken bu sanatçıların son albümleri de plakçıların vitrinlerini süslemeye başladı. Milletlerarası Müzik Yayınlan'ndan son aylarda çıkan 5 kaset, festival yıldızlarının imzasını taşıyor. Bu dizide George Benson'ın iki kaseti var: "Tenderly" ve "The George Benson "ollection". Tanita Tikaram'ın son albümü "The Sweet :eper", Ofra Haza'run son albumü "Desert VVind", Vellow Jackets'ın albumü "The Spin" de Milletlerarası Müzik Yayınları'nın kasetleri arasından çıkan yeni ürünler. KÜLTÜR-SANAT 18. ULUSLARARASI İSTANBUL FESTİVALl Israillipop müzik şarkıcısı OfraHaza bu akşamAçıkhava Tiyatrosu'nda Çağdaş yorıınılalfemen türküsü CUMHURİYET/5 Yemen Yahudisi bir ailenin kızı. 1958'de Telaviv'in yoksul mahallesi Hatika'da doğdu. Annesi folk şarkıcısı. Ofra Haza, annesinin öğrettiği Yemen türküleriyle büyüdü. 18'inde ilk plağını doldurdu. Şimdi İsrail'in en popüler şarkıcılarından. BURAK ELDEM Avrupa'nın hemen tüm büyük kentlerinde aynı gün piyasaya çı- kanlan bir 'pop' albumü düşü- nun: Kapağmda kahverengi iri gözleri, uzun ve siyah dalgalı saç- ları; Ortadoğu'nun tüm etnik özelliklerini taşıyan yüz hatlan ve üzerinde yerel giysileriyle bir ts- railli kızın, sepya zemin üzerinde daha da hüzünlü görünen soluk bir fotoğrafı yer alıyor. Plagın ar- kasını cevirdiğinizde, Batıhlara kannca duası gjbi gelen "Eshal", "Da'ale Da'ale", "Galbi" gibi şarkı adlannı görüyorsunuz. Pi- kabın kolu plağın üzerine indiğin- de, odaya Baulı bir anlayışla yo- rumlanmış olsa da Ortadoğu ko- kulannı buram buram taşıyan bir müzik doluyor; ardından da Arap gırtlağına benzer bir sesin yoru- muyla Yemen turküleri. Böyle bir plağın pop müziğin kalbinin attığı, Anglosakson ka- lıplarına kulaklan iyice ahşmış müzik dinleyicilerinin çoğunluk- ta olduğu Avrupa ülkelerinde sa- tış şansı ne oturdu acaba? Bundan üç yıl önce bu sonıya "Olsa olsa Avrupa'da yaşayan Türk, Liib- nanlı, tsrailli dialeyicilerin biraz ilgisini çeker, o kadar"gibi bir ya- mt verilir ve plağı yayımlayan şir- ketin bu işten zarar edeceğine mu- hakkak gözüyle bakıhrdı. Oysa şimdi işler çok farklı; yukarıda aynntıh biçimdetanımladığımız. tsrailli şarkıcı ve besteci Ofra Ha- za'run "Shaday" adb 1988 albü- mü, aylar boyunca Avrupa'nın hemen her ülkesinde "yok satü." Uzunca-bir süredir Avrupahlara doğup büyudüğü Yemen'in türkülerini çağdaş bir yorumla dinleten Ofra Haza, bu akşam da Acıkhava'da lstanbullu müzikse- verlerin karşısma çıkacak; muh- temelen de kasetlerine büyük ilgi gösteren Türk müzikseverler, onu biraz zor bırakacaklar sahneden. Albümlerini yayımlayan Teldec şirketi yetkililerine göre bile Of- ra Haza'nın yaşamöyküsü, bir pe- ri masalı gibi. Yemen Yahudisi bir ailenin kızı olarak 1958 yılında Tel Aviv'in yoksul mahallesi Ha- tika'da doğan şarkıcı, dokuz kar- deşi ile birlikte buyüyor. Annesi, profesyonel bir folk şarkıcısı, ba- bası da müzikle içli dışlı biri. Bu nedenle Ofra, çok küçük yaşından itibaren annesinin öğrettiği Ye- men turküleri ile büyüyor, onları söylüyor. On üç yaşındayken Ha- tika'daki bir yerel tiyatro ekibine katılan Ofra'run sesi, ekip şefuıin hemen dikkatini çekince, şansı da açılmaya başhyor Yemen kızının. On sekiz yaşında ilk plağını dol- durma olanağı bulduktan sonra da İsrail'in en genç ve en popüler şarkıcılarından biri haline geliyor. "Şarkılanmı tüm insaniar için seslendiriyorum ben. Ama İsrail halkı, benim şarkılanma çok bü- yük Ogi gösteriyor. Ülkemi ve hal- kımı iyi tanıyorum; neleri duy- mak istediltlerini de bUiyorum" diyen Ofra, 1980 yılında Israil'- de en iyi kadın şarkıcı unvanını el- de ediyor. Yaşadığı hızlı tırmanış ve gördüğü buyük ilgi, bir süre sonra onu hep düşlediği büyük se- rüvene doğru motive etmeye baş- lıyor: Uluslararası bir şarkıcı ol- mak, Batı'ya da şarkılannı dinlet- mek. Üç yıl sonra 1983'te bu olana- ğı yakahyor Ofra; Almanya'da yapılan uluslararası Eurovision Şarkı Yanşması'na îsrail'i temsi- len katıhp hayli yüksek puan top- layarak 'Hi' adlı şarkısıyla ikinci oluyor. Ne var ki Eurovision'un iyice demode bir yanşma haline gelmesi ve popülerliğinin çok azalmış olması, bu ikinciliğin ona istediği unü sağlamasını da engel- liyor. Öte yandan Ofra da mem- nun değil pek Eurovision'da ses- lendirdiği şarkısından:"Bu bcnim tarzun degildi aslında" diyor. "Ama bu şarkıdan utandığımı da söyleyemem. Eğer uluslararası alaaa uzanmak istivorsanız, bu tür gjrişimler zorunlu. Eurovisi- on'dan sonra berkes benim basit, kolay dialenir bir pop plağı yapa- rak şansımı bir kez daha deneye- EUROVISION'A DA KATILMIŞTI — Ofra Haza 1983 yılında Fede- ral Almanya'da yapılan Eurovision Şarkı Yanştnası'nda İsrail'i temsil etmiş ve ikinci olmuştu. Daha sonra da "Im Nin Alu" adlı 45'ligiyle bıi- tttn Avrupa listelerini altiist etmişti. cegimi sandı Avrupa'da. Oysa ben, anne ve babamı mutiu ede- cek bir şeyler yapmak istedim. 'Im Nin AJu'oun orijina/ versiyo- nu, buna çok nygando." Avrupalı müzik dinleyicisinin artık değişik renkler, değişik ses- ler aradjğı, etnik özellikli müziğe ilgi duyar hale geldiği sıralarda menajerinin de çok iyi zamanla- masıvia "Im Nin Alo"yu kırkbeş- h'k olarak hazırlıyor Ofra. Gele- neksel bir Yemen türküsü olan parca, Batüı anlayışla, ama etnik özellikleri bozulmaksızm yorum- lanıyor. Plağın kimsenin bekleme- diği bıçımde tum Avrupa'da lis- teleri altüst etmesi de hem Ofra Haza'yı uzun bir bekleyişten son- ra uluslararası düzeyde üne ka- vuştunıyor hem de Avrupa'da ye- ni bir terimi, "ethno-pop"u gün- deme getiriyor. Sonrası malum; "Shaday " adb albümündeki Ye- men türküleriyle Batılı dinleyid- yi teslim alan Ofra, geçen yılki "Desert Winds" Ue de kendi bes- telerini sevdirmeyi başanyor. Ço- ğu parçanın prodüktörlüğünü Arif Mardin'in üstlendiği plak, halen iyi bir satış grafıği çizmekte. Biraz da Ofra'nın, ülkesi Isra- il'de nasıl sevildiğinden söz etmek gerek. Uç yıl kadar önce, içinde Ofra'run da bulunduğu bir uçağın kaza gecirip çölde kaybolduğu duyulunca lsrailliler 'as' ilan edi- yorlar. Bir gün boyunca uçaktan hiçbir haber afanamıyor. Bir sûıe sonra Ofra'run ölmediği ve kur- tulduğu öğrenilir öğrenilmez de insanlar sokaklarda kutluyorlar bu haberi. tşte bu akşam Acıkha- va'da izleyeceğimiz "Çöl Gizeü" böylesine sevilen biri. Yemen türküleriyle lstanbullu izleyiciyi cok daha kolay 'tavlayacagı' ke- sin olan Ofra, muhtemelen yaşa- mının en keyifli konserlerinden birini verecek Acıkhava'da. TzimonBarto'nun resitaliAtatürk KültürMerkezVnde Insan^gücünü aşanyorumlar27 yaşındaki Tzimon Barto, Liszt'in ünlü 12 Etüt'ünden oluşan bir resital verecek . Barto, kendine en yakın besteci olarak Schumann'ı görüyor. ON DÖRDÜNDE ORKESTRA YÖNETTİ — Tzimon Barto, piyano ogrenimine S yaşında başladı.On dördunde de orkestra şefligine baş- ladı. Şimdi dunjnnın en unlü piyanistleri arasında. FESTİVALDE BUGÜN Tzinon Barto piyaao resitali (Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salonu, 18.30) Ofra Haza (Açıkhava Tiyatrosu, 21.30) Aşıklar Şoleai (Gülhane Parkı, 17.00) Bol^o> Buz Balesl (Korukent Rekreasyon Merkezi, ve 21.30) FESTİVALDE YAREV # 17.30 iIt Tttrk Musikisl Araştınna ve lygulana Grnba (Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu 18.30) George Bensoa (Açıkhava Tiyatrosu, 21.30) Kültiir Servisi — 1963 doğum- lu unlu Amerikah piyanist Tdmon Barto'nun resitali, bugün saat 18.30'da Autürk Kültür Merkezi Büyük Salonu'nda. Barto, bugün- kü resitalinde besteciliğinin yanı sıra piyano virtüozluğuyla da ça- ğuun en ünlü müzisyenleri arasın- da yer alan Franz Liszt'in (1811-1886) 12 Etütünü yorumla- .acak. Piyano eğitimine beş yaşında büyükannesiyle başlayan Tzimon Barto, üç yıl sonra ilk operasıru yazdı, on dördunde de orkestra şefliğine başladı. Juilliard Müzik Okulu'nda Adele Marcus'la piya- no öğreniminin yanı sıra şefÛk ve opera eğitimi de gören Barto, da- ha öğrencilik yıllarında 1982 ve 1983'te Gina Bachauer Yanşması- nda birincilik aldı, 1980 yılında 1anglewood Enstitüsü'nce verüen En Yetenekli öğrenci Şef ödülü'- ne değer görüldü. Avrupa'daki ilk konserini 1985'te Spoleto Festivali'nde veren Barto, 1986'da da Gian Cario Me- notti tarafmdan "Bleeker Sokağı- nın Azizi" adlı operayı yönetmek üzere yeniden Italya'ya davet edil- di. Avrupa'ya özel bir yakınhk du- yan Tdmon Barto şu sıralar Pa- ris'te yaşıyor ve özellikle Alman- ya'da büyük bir üne sahip. 1986'da Almanya'da verdiği ilk konserin- den sonra "olağanüstü bir yetenek" olarak nitelenen Barto, Bach'tan George Gersbwin'e ka- dar uzanan geniş bir repertuvara sahip. Caza da büyük bir ilgi du- yan Barto, buna karşılık 19. ve 20. yüzyüın büyük virtüoz yapıtlan- nı yeğ tutuyor. Bir müzisyenin çal- dığı müzikle tam olarak bütünleş- mesi gerektiğine inanan sanatçı, kendine en yakın beoteci olarak Schumann'ı görüyor. 1989 yıhnda Herbert von Kara- jan tarafından Salzburg Paskalya I%stivali'ne davet edilen Barto, ay- ru yıl ABD, Japonya, Almanya, Isviçre, Avusturya ve tskandinav ülkelerinde de konserler verdi. Barto'nun bugün yorumlayaca- ğı Liszt'in "12 Etudes d'E^^coü- oo TransceDdante", genel anlamıy- la Türkçede "tnsan gücünü asan biçimde icra edilen 12 eriit" diye nitelenebih'r. "12 Etüfün 1826'daki ilk bas- kısındaki olağanüstü virtüoz par- çalan bugün bile bir konserde hiç kimsenin çalamayacağma cağımı- zın Unlü piyanisti Claudio Arran inanmıştı. 70 dakika süren bu di- ziyle ilgili olarak Berlioz ise şun- ları yazmıştı: "Bu tür müziğin bir daha kolay kolay dinlenebilecefiııi sanmam. Liszt bunlan kendisi içia yaratmış. Diiny-ada Liszt'ten baş- ka hiç kimse bu parcalan böyle yorumlayamaz..." ^Glasnost Sonrası Sanat' • İSTANBUL (AA) — Yazar, gazeteci, eleştirmen Hayati Asılyazıcı'nın "Glasnost Sonrasında Sovyetler'de Sanat" adlı kitabı çıktı. Kitapta, Sovyet tiyatrosunun perestroyka öncesi ve sonrası durumu gözlem ve arastırmalara dayanan verilerle değerlendirilirken şiir, edebiyat, plastik sanatlara ilişkin yenilikler de sergileniyor. Sanatı "tarihsel özü, benzersiz bir sezişle kavrama yolu" olarak gören Asılyazıa'nm, glasnost öncesi ve sonrası sosyo-kültürel konumlannı ele aldığı kitabı, bir yanıyla belgesel, bir yanıyla da sanat yaratıcıhğına ışık tutuyor. Gazetecilerin oyıınu • Kültür Servisi — tki Fransız gazeteci, güvenlik önlemlerini sınamak amacıyla, Montpellier kentindeki bir müzeden Jean-Auguste-Dominique Ingres'in bir tablosunu çaldılar. Son zamanlarda Paris'teki muzelerde art arda Uç tablo hırsızlığının gerçekleşmesi üzerine böyle bir deneye kalkıştıklannı belirten gazeteciler, Ingres'in kücük boy bir desen çalışmasını Montpellier'deki Fabre Müzesi'nden naylon bir torbaya koyup çaldılar. Odile Cimitiere adlı muhabir ve Pierre CajTİere adlı fotoğrafçı, Ingres'in yapıtını daha sonra muze yetkililerine geri verdiler. Chagainer Israille • Kültür Servisi — Kudus Belediye Başkanı Teddy Kollek, ünlu ressam Marc Chagall'in 103 yapıtının Fransa'dan Israil'e götürülmesi için Fransız yetkililerden izin almayı başardı. Kollek, geçen nisan ayında Chagall'in kızı Ida'nın İsrail Müzesi'ne bağışladığı yapıtları gerekli izni almadan lsrail'e götürmüştü. Daha sonra Fransız yetkiülerin şikâyeti üzerine, Kollek tablolan Kudüs'teki Fransız Konsolosluğu'na geri vermişti. UGÜN • Müzik-söyleşi Pendik Içmeler Çocuk Parkı'nda saat 18.00'den sonra Gülten Dayıoğlu bir söyleşi yapacak. Aynı yerde Aysun Timurcan'ın dinletisi de yer alıyor. • Zelyut, imzalıyor Divriği Kültür Derneği'nin Belgrad Ormanları'nda düzenlediği pilav gününde Rjza Zelyut da "özkaynaklarına Göre Alevilik" adlı kitabını imzalayacak. 19 TEMMUZ ÇEKÎLİŞİ'NDE ^KİŞİYE 5 M İ L Y A R DEĞİL, ^ MİLYAR 5KİŞİYE 1 O O E R MİLYON 5»<ÎŞİYE 5 0 ' 5E R MİLYON 5»<İŞİYE 2 0 ' ^ E R MİLYON 1 O ' A R MİLYON TOPLAM 1 3 MİLYAR FLAŞ HABEÎ2, MfU4 PİYAH60 ,HALİÇIM\ZVAN ELB <<3T6/v1MUZ. Ç£KİLİŞ\NPS 5 kri'-ŞİYF 3İLBT ALAY/AA.' j Ml çac Kişi OİSUN bırriefı ar tacafctı Önemlibiro(«aydı ACASA tc]l*L£PİN Ş G MUTUJ SOM , K<b TzMMUZ'PA PAHA devekuşu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear