Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9MAYIS 1990*** HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/17
VELDEFENDI HIPODROMU'NDAN FÎKRETDAĞUOĞLV
Snoopy-Rurlington mücadelesi
KEMAL AKYER
1. AYAK: Salı sabahı çirn pist
provasmda 400/25,200/12.5 ko-
lay yaparak beğenimi kazanan
Korhanbey ve çul çahşmasıyla
çim pistte göz dolduran Küçükşe-
rife arasındaki mücadele, yarışın
birincisini belirleyecektir. Salı sa-
bahı çul canh kenter yapan Has-
bey daha sonra isim olup salı sa-
bahı çim pistte 400/27.3,
200/13.5 yapan Ömerağa yarışın
sürpriz atıdır.
2. AYAK: Süleyman Akdı ta-
rafından itinayla hazıılanan, salı
sibahı 400/25.4 kolay yapan Ka-
hika, aprantisi büyük bir hata
yapmaması halinde idman ve
form durumuna göre yarışın en
şanslı atıdır. Malibu ve Dilge da-
ha sonra şans verdiğim at olup
Dokuzoğuz yarışın sürprizidir.
3. AYAK: Pazartesi sabahı
1000/108 kolay yapan ve forrau-
nu beğendiğim Muska ve kuru
pistte çok başanlı olacak olan Ak-
tolgalı arasındaki mücadele yarı-
şın birincisini belirleyecektir. Ak-
nasıp, daha sonra şans verdiğim
at olup Samamca yarışın sürpriz
atıdır.
4. AYAK: Uzun mesafede da-
ha başanlı olacağına inandığım ve
pazartesi sabahı da ağır sahada-
ki galobunu beğendigim Snoopy
yarışın en sanslı atıdır. Bu yarışa
daha ciddi hazırlanan Burlington,
sert rakibidir. Bu iki atın müca-
delesinden salı sabahı 400/23,
200/11.5 rahat yapan Beylerbeyi
istifade edebilir. Yarışın sürpriz
atı VV.Side Story olur.
5. AYAK: lyi durumunu koru-
yan ve form durumunu beğen-
digim Tuğba, Kadir'le başanlı ko-
şacak olan Alaaddin, pazartesi sa-
bahı ağır sahadaki galobunda iyi
görünen Divane arasındaki müca-
dele yarışın birincisini belirleye-
cektir. Eserin, Neame yarışın
sürpriz atıdır.
6. AYAK: Seri temposuyla ya-
nşı götürecek olan ve fonn duru-
munu beğendigim Estorgan ve
onu devamlı kovalayacak olan
Altıner arasındaki mücadele ya-
rışın birincisini belirleyecektir. Bu
iki atın mücadelesinden Adana'-
dan hazır gelen, salı sabahı da çul
400/272, 200/13.3 çalışarak
sprintiyle göz dolduran Altuğ, is-
tifade edebilir. Yarışın sürpriz atı,
üst üste koşturulan Kurtoğlu'dur.
TAHMİNLER GEURLERI
1. KOŞU: F: Golden Line (2), P:
Raising Star (4), P: Central Line
(1), S: Ceren (3).
2. KOŞU: F: Korhanbey (6), P:
Küçükşerife (3), P: Hasbey (5), S:
Ömerağa (1).
3. KOŞU: F: Kahika (6), P: Dil-
ge 1 (4), P: Malibu (5), S: Doku-
zoğuz (2).
4. KOŞU: F. Muska (9), P: Ak-
tolgalı (6), P: Aknasip (1), S: Sa-
mamca (5).
5. KOŞU: F: Snoopy (3), P: Bur-
lington (4), P: Beylerbeyi 1 (2), S:
VVest Side Story (5).
6. KOŞU: F: Tuğba (7), P: Ala-
addin (1), P: Divane (6), P: Ese-
rin (2), S: Neame 27/84 (3).
7. KOŞU: F: Estergon (3), P: Al-
tıner 1 (2), P: Altuğ (8), S: 1 Kur-
toğlu (1).
2. Yanşts koşacak atlann
gelirleri
3.5OO.OOOTL.
3.850.000 TL.
3.500.000 TL.
700.000 TL.
TL.
Ömerağa
15 Alkız
Küçükşerife
Gökbey
Hasbey
Korhanbev 2.800.000 TL.
6. Yınşta koşacak atlann
gelirleri
Alaaddin
Eserin
Neame 27/84
Tulnea
Hanımağa
Divane
Tuğba
Damat
Temellepe
Yön
1 Antika
9.080.000 TL.
5.37O.OOOTL.
14.760.000 TL.
2.660.000 TL.
21.280.000 TL.
13.640.000 TL.
7.650.000 TL.
13.950.0OOTL.
1.890.0OOTL.
4.650.000 TL.
16.670.000 TL.
wg
s?
-
İ 8
- s
7. Yanşta koşacak atlann
gelirieri
1 Kurtoğlu
1 Altıner
Estergon
Orsa
Pırıltı
Ahmetbey
Dostu
Altuğ
29.170.000 TL.
13.000.000 TL.
14.000.000 TL.
1.240.000 TL.
5.7OO.OOO TL.
1.130.000 TL.
200.000 TL.
4.240.000 TL.
GUNUN PROGRAMI
1. KOŞU: (Satış) 3 Yş. tngiliz
Saat: 14.30 5 Milyon TL.
İÇİM)
1600 M.
l.Oalral U K
(100)
(80)
(95)
(65)
(60)
(30)
l.Cm
f
S.DatMdabsdi
İ U Boniu
7 Sl«mtw II
58 Kıdir
58 S.Akdı
56.5 H.KaraM; M
56 5 Akm
54 5 CınkjİK
50.5 Özıkdai
48 K-Mtdkr
*6 5 R.MaMv
<••
(-00)
(034)
(013)
(140)
(106)
(...)
(000)
(000)
2. KOŞL1
: (Şartlı) 3 Yş. Arap
Saat:
(80)
C0)
(95)
(60)
m
(100)
15.00 6 Milyon
I.ÖBMT*t>
2 Alku XV
3 Ki{iik$er*f<
4.G«kbcy
5 Huk*>
6K»rtı«n*e»
3. KOŞU: (H.Şartlı) i ve
Saat: 15.30 6 Milyon TL.
56
52.5
54.5
51.5
51.5
53
Yk.
Akın
H.Clıuıı
HJUrala,
I.Akkıiıç
G.G«l
Kaznı
tng.
tÇtM)
1200 M.
5 (320)
2 (010)
6 (-1)
•» (030)
1 (-00)
3 (-'23)
(ÇİM)
1400 M.
(95)
(60)
(65)
(100)
6 Aklol(*l>
7 Rizpmoglu
55 M««llll 7 (410)
55 Altuta; 9 (401)
53.5 Akra 4 (414)
9 Mmkı 53.5 S.Akdı 5 1(920)
(Bv k»(.d. üdU bakis vı unüı ytoj «0* baUı vmr)
ı H ı l n B Gr. d.UU Bctia I l.d, 2.d «tam A Gr. fcftr)
5. KOŞU: (H.Şartlı) 3 Yş. tngiliz.
Saat: 16.30 7.000.000 TL.
(ÇtM)
2200 M.
110)
(90)
(100)
(95)
(80)
(50)
(60)
(40)
l.Gfcu
2.Bcytar«e>i I
60.5 Akıa
60 S.Akdı M
4Bariin(loo
5We« Si6e Sıory
6 Girçhi III
7.YIJH
8 OlimpM. Hann.
57
55
49
48
45
45
lÜKkr
CMklU,
S.Boyraı
M.Ytlud
R.Manav
K.Melikc
(Bu kopria ikli bahis >ar)
(230)
(303)
(321)
(044)
(401)
(044),
(230)
(2301
6. KOŞU: (Handikap) B Gı. Arap.
Saat: 17.05 4.000.000 TL.
(ÇtM)
1600 M.
(75)
(80)
(50)
(95)
(90)
(100)
(65)
(70)
(40)
ıDniikn 62
58
A.Cojkın
O.Ok
56 G.Gül
•vMalib.
6Kakika
8Nuntrta
9 A«ba
55
53
V.Taluk
Ali Rua
S2 S.lblş
50 T.Çtkici
46 Scrindik
45 l.tscr
ıBu koşufe ikili bıhB v>r)
(0301
(005)
(000)
(120)
(004)
(001)
(100)
(340)
(007)
(95)
I (90)
1
(85)
(75)
(80)
(90)
(100)
(6)
(70)
(40)
(60)
4. KOŞÜ: (K.Vade) A Gr. Arap
Saat: 16.00 12 Milyon TL.
(ÇtM)
1600 M.
(90)
(40)
(70) _
(6D)
(80)
1 Akaasip
2 AMrmir
4Enkmir
5 Saaı ATIKI
60 J.Btoon
60 t.Akkılıç M
60 Stöal M
60 V.AIçı M
60 KulirM
(300)
(400)
(201)
020)
(420)
OTORİTELERİTV GÖRÜŞÜLERİ
F. Dağhojlu [ 3
Kamal Akyer 6-3-5
OttMmöau 5-6
Malp Yılnaz S
Endw Yılmaz 3-6-5
5-6
6
9-5-4
4-6-1-9
5-4-6
1-9 3
9-6 ; 3-4
&-9-8-1
1-6-9
6
3
3-7
7-1-6
9-7-6
3-4 t 6-7-10.
2-3-5
3-2-8
6
2-3
3 jiO-9-?l-6| 1-2-3-8
1. Alaaddin
2.EMTİI
3 Neunc 27 84
4TahK«
6DivaK
J
I.Danıi
10 Voa
11 Antik» I
S.Boyraı
Akın
Drdt M
A.Karaka;
V
M
M.Gökçc
K.Mdike
46.5 G.Giıl
46 M.Yalud
10
8
1
6
II
3
(Bu kopıda ıkllı babis vc dortlu bakis var*r)
(000)
(000)
(000)
(033)
(000)
(041)
(031)
(230)
(044)
(040)
(000)
7. KOŞU: (Handikap) B Gr. Araplar
Saat: 17.50 6 Milvon TL.
(ÇİM)
1600 M.
(80)
(95)
(100)
C0)
(80)
(60)
(50)
(85)
I Kunottu I
: Ahı.tr I
3.Eslergon
l.Orsa
VPmllı
6 Ahroetbt)
~. Dos<»
8 AHujt
A.Cotkan
K.dir
C.Kart
Caırtuln
Şerif
K.MHikc
R.TctikM
(310ı
(021)
(022)
l«Ql>.
(433)
(433)
(040)
IBa kesuda ikiü bahis vt atf* bahis var)
(Kurtotlu I l.nci otmnm A Gr. gcçrr)
İKİLİ BAHİS: 3. 4. S. 6. 7.
ALT1LI GANYAM: 2, 3. 4. 5. 6. 7
YENİ ÜÇLÜ BAHİS: 1. koşuda ve 7 Itoşuda
YENt DORTU BAHİS: 6 kosucla
SIRAL1 tlÇLÜ BAHİS: 4 koşuda
Tarih, Sadece Geçmiş Değildir.
(Baştarafı 1. Sayfada)
Yanıbaşında oturan Birleşmiş Milletler nez-
dindeki Sovyet Büyükelçisi'ne dönerek sesini
yükseltiyor:
"Eğer Litvanya'da diyalog istiyorsanız ger-
çekten, önce Rus paraşütçülerini bu ülkeden
çekin!"
Sovyet diplomat, gayet nazik biçimde kendi
bakış açısını anlatıyor.
Geza Jeskensky, profesör, Budapeşte'den.
Sürgünde yaşamış bir süre.
"Biz Orta Avrupalılar mutluyuz bugün" diye
başlıyor konuşmasına; "Çünkü totaliter bir re-
jimden sonra demokrasiyi kurma sürecindeyiz.
Özgürlüğün verdiği sarhoşluğu yaşıyoruz.
Amacımız, demokrasi ile birlikte sosyal pazar
ekonomisini gerçekleştirmek Macaristan'da
'Halkın sabn var mı' diye sordunuz. Tam 45 yıl
sabretti. Onun için gelecek açısından karam-
sar değiliz."
Avusturya Başbakanı Dr. Franz Vranitzky, pa-
neldeki konuşmasında Doğu Avrupa'daki güç-
lüklere değiniyor:
"Totaliter rejimlerin sonaermiş olması daha
bir başlangıç. Şimdi ise yine kolay olmayan bir
görev var: Demokrasiyi inşa etmek. Yani sürekli
tartışmayı, diyalog ve uzlaşmaları içeren ku-
rumların temelini atarak onları yerli yerine oturt-
mak... Bu arada belki daha da güç bir iş var
gündemde: Merkezi bir komuta ekonomisinden
pazar ekonomisine geçmek..."
Avusturya Başbakanı, Doğu Avrupa ekono-
milerinin deney alanı olarak kullamlmasına. dış
yardım ve kredilerin "siyasal koşullar"a bağla-
narak bekle-gor politikası izlenmesine karşı çı-
kıyor.
Adam Mishnik, Doğu Avrupa'daki demokra-
tik dönüşümü zorlaştıran bir başka boyuta dik-
kati çekiyor:
"Çoğulcu bir kültür ve demokratik gelenek
bizde yeterince gelişmiş değil. Komünist hoş-
görüsüzlüğün yarattığı tüm dezavantajlara sa-
hibiz. Şovenlik, ilkel bir popülizm, aşırı milliyet-
çilik, hepsi var..."
Lew Besymenski, gazeteci, Moskova'dan.
, Almanya'nın birleşmesi konusunda Sovyet
kamuoyunun ikiye bolünmüşlüğünü anlatıyor.
Ayrıca hâlâ geçerliliğini yitirmeyen ikiblok zih-
niyetinden yakınırken, hazır biri yıkılmışken ge-
lin hepsinden kurtulalım gibi bir izlenim veri-
yor. Ülkesini Avrupa'dan dışlayan üslup ve yak-
laşımlardan rahatsız olduğu belli. Bu dışlama-
nın banşa katkısı olmayacağını düşünüyor.
Sovyet gazeteciye şu soruyu yöneltiyoruz:
"Gorbaçov'un bir darbe ile devrilmesi olasılığı
var mı?"
Gülüyon
"Böyle bir askeri darbe olasıiığı varsa Sov-
yetler'de, bu mutlaka sağdan, muhafazakârlar-
dan gelir. Ama sol onları durduracak kadar güç-
lü..."
"Sağ güçlerden neyi kastediyorsunuz? Ko-
münistleri mi?" sorusunu da gülerek: "Onlar-
dan Politbüro'da da var" diye karşılıyor bu so-
ruyu Sovyet meslektaşımız.
•
18. yüzyılda yapılmış Grand Theâtre'ın göz
kamaştıncı tarihi dekorunda, bir tarih dersi din-
liyoruz François Mitterrand'dan. Fransa Cum-
hurbaşkanı, Fransiz İhtilali'nden başlayıp, de-
mokrasilerin gelişme sürecini anlatıyor ve iki
yüzyıl sonraki Doğu Avrupa'da yaşanan 1989
Devrimi'ne getiriyor sözü...
IPI Genel Kurulu'nu açış konuşmasını bağ-
larken bir noktayı daha vurguiuyor.
"Demokrasi ve basın özgürlügü her zaman
el ele gider. Artık Fransa'da basın özgürlüğü-
ne hiçbir müdahale olamaz. Bu kötü alışkan-
lık tarihe karıştı bizirn ülkemizde."
"Ya Türkiye'de" diye sormuyoruz.
Bizde durumun ne olduğunu herkes, hepi-
miz gayet iyi biliyoruz.
Daha hâlâ, 413 sayılı kararname gibi demok-
rasi ve basın özgürlügü kavramlarının canına
okuyan bir düzenlemeyi parlamento zeminine
getirebilmekle uğraşıyoruz.
Olacak şey değil.
Türkiye'nin demokrasi ve insan haklan açı-
sından görüntüsü hiç bu denli kötü olmamıştı.
Başkalan ilerlerken biz sûrekli geri kalıyoruz bu
yolda.
1980'li yılların başından beri IPI'rtın Yürütme
Kurulu üyesi olarak da bazı uluslararası forum-
larda zaman zaman nabız tutmaktayız. Doğru-
su Türkiye imajı hiç bugünkü kadar bozulma-
mıştı.
1980 askeri yönetiminden zaten kimsenin bir
umudu yoktu. Bu arada "demokrasiye geçiş sö-
zü var" denilip 12 Eylül de bu forumlarda bir
ara idare edilmedi değil... Arkasından 1983 se-
çimleri ile "demokrasiye geçiş" dönemi yaşan-
maya başladı. Turgut Özal'ın "ekonomide ve
politikada çoğulculuk" sözleri bu çevrelerde
iyimser beklentilere kaynaklık etmişti. Biraz da-
ha süre tanınması görüşü ağır bastı geçen yıl-
lar içinde. 1987 seçimi de beklendi. Ve bugün
ANÂP iktidarı yedinci yılını sürüyor; ama de-
mokrasi ve insan haklan konusunda inandırı-
cılığını yitirmiş durumda.
Önceki gün IPI Yürütme Kurulu toplantısının
gündeminde Güney Afrika da vardı. Bu ırkçı ül-
kede bile demokratik gelişmeler öylesine hız-
lanmış ki, Türkiye'deki durum sert biçimde eleş-
tirilip sevgili Çetin Emeç'in öldürülmesi kınanır-
ken; IPI toplantılarından birinin artık Güney Af-
rika'da yapılabileceği ilke olarak benimseniyor-
du.
Böyle giderse Türkiye kendini her geçen gün
daha çok tecrit edecek, yalnızlaştıracak.
Yazık.
*
Tarih, yalnızca geçmiş değildir. Günümüz
gerçeğinin de bir parçasıdır tarih. Bizim bugün-
kü davranışlanmızı etkiler, karartanmızı yönlen-
dirir
Peki, herkes tarihten ders alırken biz neden
bir türtü başaramıyoruz bu işi?
Kafamız o kadar kalın mı?
Baykal: Seçime hazır olun
ANKARA (Cumhuriyel Büro- 8
r u
P toplantısında yaptığı konuş-
sn) — SHP Genel Sekreteri De- tnada, Genel Başkan Erdal IDÖ-
niz Baykal, Izmir Aliağa'da ku- nn'nün Güneydoğu gezisirün ba-
rulmak istenen termik santraldan Şa»>'la devam ettiğini, halkın bü-
vazgeçilmesinin halkın basansı ol- >
ü k
ügisiyle karşılandığını, ken-
duğunu vurgulayarak "Ülkemiz- disinin de Erzurum ve yöresinde
de «k defa sivfl bir örgüüenme. yaptığı incelemelerden ilginç izle-
nimlerle döndüğünti anlattı.
Baykal, genel ekonomik duru-
mu değerlendirirken enflasyonun
bir türlü durdurulamadığını, itha-
lat sürekli artarken ihracatın dur-
halkın girişimJeriyle önemli bir
başan elde edildi, Aliaga ve yö-
resi kurtanldı. tktidar, yerindcbaT
karar almıştır. Kendilerini kuü»-
nm. Keşke daha önceki uyanlan
dikkate alıp olayı bugune kadar
geünneselerdi" dedi.
SHP Genel Sekreteri, partisinin
ma noktasına geldiğini, dış tica-
ret açığının sürekli antığını, tüm
bunlann faturasının halka ödet-
tirilrnek istendiğini öne sürdü.
Tüm dünyada ve Türkiye'de si-
yasal etkileme mekanizmalarının
hızla değiştiğini. kitle direnişleri-
nin etkinliğini antırdığını, tzmir
Aliağa'da bunun bir örneğinin ya-
şandığını vurgulayan Baykal, ko-
nuşmasını jöyle sürdürdü:
"Tüm buolar gösteriyor ki
Türkiye'de siyasetin boyutlan
pariamentoya aşmışar. Bu neden-
le biz de bundan böyle çahşmala-
nmızı tüm yurdu kapsayacak şe-
kilde duzenleyeceğiz. Türkiye, ye-
ni bir seçim arayışı içindedir. Böy-
le bir seçim için haziriıklı olmalı-
yız."
GÖZLEM UĞUR MUMCU
(Baştarafı 1. Sayfada)
meyeceğini gösteriyor.
Kararnameler, TBMM'de görüşülürse sonuç değişir mi?
Değişmesine değişmez. ANAP grubu kararnameyi oldu-
ğu gibi benimser. Ama kararname yasaya dönüşünce, hiç
olmazsa kararnameye karşı kapatılan Anayasa Mahkeme-
si'ne başvuru yolu kendiliğinden açılmış olur. .
413 sayılı yasa gücündeki kararname, büyük ölçüde 1925
tarihli "Takrir-i Sükûn Kanunu"r\a benziyor. 4 Mart 1925 ta-
rihli yasanın özü, 1. maddesinde toplanmıştı.
Madde şöyleydi:
—İrticaa ve isyana ve memleketin içtimai nizamını, huzur
ve sükûnunu ve emniyet ve asayişini ihlale bais bilumum teş-
kilat ve neşriyatı, hükümet, reisicumhurun tasdiki ile re'sen
ve idareten men'e mezundur...
"Şeyh Sait Ayakianması" patlak verir vermez; başbakan-
lığa Fethi Okyar'ın yerine İsmet Paşa getirilmiş; ismet Pa-
şa hükümeti, 23 karşı oy, 3 çekimser oya karşı 155 oy ile
güvenoyu almıştı.
İsmet Paşa, TBMM'ye Takrir-i Sükûn Yasası'nın kamu dü-
zenini ortadan kaldıran İslamcı başkaldırma eylemine kar-
şı "Türkiye Cumhuriyeti'nin nüfuz ve kudretini takviye ve in-
kılabın esasatını tarsın (sağlamlaştırma)" amacıyla getiril-
diğini açıklamıştı.
Yasa tasansı, TBMM'den önce o zamanki adıyla Cum-
huriyet Halk Fırkası grubunda görüşülmüş ve yapılan oyla-
ma sonunda tasarı, 79 karşı oya karşı 82 oyla benimsen-
miştir!
Düşünün, devir, tek parti devridir. Devletin başında Kur-
tuluş Savaşı'nın "Muzaffer Ordular Başkomutanı" bulunu-
yor; başbakan "Garp Cephesi Komutam"ü\r, buna karşın
parti grubundan 79 üye Takrir-i Sükûn Yasası'na "hayır"d\-
yebiliyor.
Takrir-i Sükûn Yasası, TBMM'de 22 oya karşı 122 oyla ka-
bul ediliyor.
O gûnden bugüne 65 yıl geçmiş; bu 65 yıl içinde bu ko-
nuda, ne acıklı ki bir arpa boyu yol almış değiliz.
Bugün çok partili yaşam içindeyiz. Sözümona, uygula-
nan sistem, etkisiz devlet başkanları ile etkili ve yetkili baş-
bakanlara dayal\"pariamenter sistem"d\r. Ve yargı bağımsız-
lığı da bu sistemin güvencesidir.
413 sayılı kararnameye karşı Anayasa Mahkemesi'ne baş-
vurulamıyor; idari yargı da İçişleri bakanlan ile bölge vali-
lerinin eylem ve işlemlerine karşı büsbütün kapatılıyor.
Tek parti döneminde Takrir-i Sükûn Yasası, parti grubun-
dan 3 oy farkla çıkıyor. Bugün kararname ANAP grubunda
bile görüşülmüyor!
65 yıl önce tek parti döneminde, hiç olmazsa Takrir-i Sü-
kûn Yasası'nın parti grubunda görüşülmesi zorunluluğu du-
yuluyor. ANAP hükümeti, bu karamameleri parti grubun-
da bile görüştürmüyor ve bu grup, 413 ve 421 sayılı yasa
gücündeki karamameleri, ancak TRT ve basın aracılığı ile
"tebellüğ" ediyor!
Bir hukuk kavramı ile tanımlarsak "kararname ANAP gru-
bunun gtyabında" çıkarılıp yürürlüğe sokuluyor.
Bunlara karşı ANAP grubundan kayda değer bir tepki var
mı?
Yok...
Sustular... Susuyorlar... Susacaklar...
Sürgün acılarıyla büyüyen Devlet Bakanı Kâmran İnan
da sustu, susuyor ve susacak.
Tek parti döneminin "Bursa sürgûnü Şeyh Selahattin'in
oğlu Devlet Bakanı Kâmran İnan", bugün sürgün yetkisi ve-
ren kararnameye karşı hiç ses çıkarmazsa; kim, niçin ve
nasıl konuşsun ANAP grubunda?
1925'lerde Takrir-i Sükûn Yasası'na 82 evet oyuna karşı
79 hayır oyu kullanan tek parti döneminin CHP grubu, bu-
günkü ANAP grubundan çok daha olgun, çok daha özgür-
lükçü, çok daha liberal, çok daha etkin ve çok daha de-
mokrattı!
'S5 yılda nereden nereye geldik? Nereden nereye?
YÖK'ün eli öğrencinin(Boştarufı 1. Sayfada)
borçlanma isteminde bulunabile-
cekler. Prensip olarak başvuran
bütün öğrcncilerin talebi fon ta-
rafından karşılanacak ve mezuni-
yet sonrası da faiayle birlikte ge-
ri ödemek koşuluyla ögrenciye
"kredi çeki" verüecek.
T0m öğrencilcrin cari maliyeti
Günü
kurtarmak
yetmez!
.büyümek.
R\LKB.\NK SANA^l KREDİLERİNE BtR BOYUT GETİRİYOR
İKA
. Küçûk sanayi ttas ve işleune krcdılcrı
En çok 1 fjü İKI çalıjtıran îjletmelere; iOO milyon Üraya tedaı kredi. Tesis kredilerinde 1 >ila kadar odemesiz.. lygun (aiile. Tesıs kredikn 3-6 yıl, işleone kredifen 2-6 yıl \adevie.
• Orta ölçekli sanayi tesis ve iiletme kredileri: ' '
En çok 2% ışçi çalışuran isle:melere; ^ mılyar hrava bdar ijlelme kredısi. ıhtiya; kadar tesıs kredısi, 2 yılı ödemesiz- L'ygım faizle. Tesis kredileri 3-8 vıl. işletme kredileri H vıl
• Büyûk ölçckli tcsis ve işletmc kredileri: '
2=>6 işçıden razla çalıştıran işletmelere-.ihtiyav bdar tesis re ışletme kredısi, 2 yılı ıMemesiz: l'ygun faizle. Tesis kfedilen 3-8 vıl, ışletme kredik-n 3-6 n\ vadevle
Halkbank Sanayi Destek Kredileri veriyor.
Günün hızla değişen ve gelişen koşulları, sanayici^,
kuruluşuna farklı bir gözle bakmaya zorluyor.
Hammadde ahnmalı, ödemeler gününde yapılmaJı.
Bir de bu işten ekmek yiyenler var.
Kısacası çark dönmeli. Ama günü kurtarmak yetmez.
Çare... büyümek. Üretim, talebi karşılayabilmeli,
tesis büyümeli, teknoloji yenilenmeli. Üstelik bunlar
hızla yapılmalı. Çünkü, koşulların durmaya
tahammülü yok. Çünkü, durmak küçülmek demek.
Büyük düşünen sanayiciler için
Halkbank Sanayi Dcstck Kredileri:
5 milyara yükseltilen işletme kredi tavanıyla...
Uygun faizleri, 2 yıl ödemesiz dönemiyle...
8 yıla kadar yayılan vadeleriyle...
Siz de çarkı döndürürken, işinizi büyütürken
bmaik düşünün. Halkbank'ın yeni boyutlar kattığı
Sanayi Destek Kredüeri'nden yararlanın.
Kitlescl Bankacılık
düşünün, büyüyün.
HALKBANK
TÖRKİYIHALK İANK^I
a n a . ü r e t e n e k a v n a k .
"öttrmd Harçlar Fom MerknT-
ne aktanlacak ödenek tutanna
eşit olacajı için devletin yüksek-
öğretim mali ytlkünde herhangi
bir değişiklik olmayacak ve üni-
versitelerin gelirleri de aynı düzey-
de kalnuş olacak.
B^ank ötmKtye kttç yok: ÖJ-
tninüerini normal öjretim süre-
sinde ve iyi dereceyle bitiren öğ-
rencilerin borçlanrunbir kısmı ve-
ya yerine göre tamamı silinebile-
cek. Boylece öğrencilerin yıl kay-
bı olmadan ögrenimlerini nnum.
lamaları teşvik edilecek.
OkaMan ıbteaya N K Yeni fı-
nansman sistenıiyle birlikte dftreo-
cilerin başansız olmalan dunı-
munda, kayıüarının silinmesi i$-
lemi ortadan kaldınlacak. Bunun
yerine başaramadığı der&ler ve sı-
nıflar için "artan oranlı öğretim
beddi" uygulaması getirilecek.
Boylece hetn başansız ögrenci teş-
vik edilmemiş olacak hem de ö|-
renci atılması olayırun öğrenci ve
velisi ile öğretim üyesi üzerinde ya-
rattığı olumsuz etkiler ortadan
kaldınlacak. Bunun sonucunda
da zaman zaman gündeme gelen
öğrenci affı sorunu ortadan kal-
kacak.
Peşin ödemeyi leşviV: Sistem
içinde borçlanmanın şartlan mad-
di durumu yerinde olan öğrenci-
lerin borçlanmaya başvurma eği-
limlerini, herhangi bir kısıtlama
getirmeksizin düşürecek şekilde
tespit edilecek. örneğin öğrenim
bedeli borçlanma yoluna başvur-
madan peşin olarak ödendiğinde
bu tutar belirli bir miktar azaltı-
lacak. Bu yolla fonda başka
amaçlarla kullanılmak üzere da-
ha çok nakit birikmesi sağlana-
cak.
Öğrenci terdhine yönlendirmr.
Sistemle, üniversitelerin aynı ko-
nuda eğitim veren bölümleri için
farklı miktarda harç belirle'necek.
Boylece ögrenci taleplerinin belirli
alanlara ve bölgelere yönlendiril-
mesi sağlanacak. Yükseköğreti-
min ülke gereksinim ve planlan-
na uyulması bu suretle sağlana-
cak.
Irak'tan
(Baştarafı 1. Sayfada)
ABD'de geçen mart ayında, giz-
li Amerikan nükleer tetiklerini
Irak'a kaçırmaktan 5 kişi ve 2 tn-
giliz firması suçlanrnışth
Başbakan Yıldınm Akbulut'un
Irak'a yaptığı resmi ziyaretin iki
ülke ilişkileri açısından verimli ol-
duğu bildirildi. lraklı bir yetkili
Bağdat'ta El Hayat gazetesine
yaptığı açıklamada, ziyareti
'verimli' olarak nitelerken görüş-
melerde özellikle bazı ekonomik
projeler ve Fırat nehri sularının
paylaşımı üzerinde durulduğunu
söyledi.
Görüşmelerde sınır güvenliği ve
Irak'a boru taşıyan bir TIR'a el
konulması konulannın da ele alnı-
dığını belirten lraklı yetkili, bu iki
konuda bazı güçlükler bulundu-
ğunu belirtti ancak aynntılı bilgi
vermedi.