25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
77 NtSAN 1990 KENTYAŞAM CUMHURİYET/9 UGUN • Besikts* Belediyesi'nin düzenlediği Gayrettepe Şair Nedım Parkı, Belediye Başkanı Aytar Atay tarafınoan saat 10.00'da açıfacak. • SHP istanbul il örgûtûnün düzenlediği "D«mofciMİ Söyl«f<leıi"nin 6'sında "Avrupa'da Irkçılık" konusu işlenecek Saat 18.30'da SHP İl Merkezı'nde başiayacak toplantmm konuşmacısı Alman Petor Lowl«ch. BAKIRKÖY Korsan minibüsler • Bakırkoy-Osmaniye arasında çabşan dolmuşların hattına bazı minibuslerin korsan olarak girme- sinden şikâyet edcn yurttaşlar, "Bu korsan minibâskT sortkli olarak dıırakU rahatsıdık yaraüyoriar. Vatasdaşlan rahalaz tden ba kor- ssn nrioibusçaleric Idmsc baş ede- miyor. Vctkililer bunlara bir •yanda buluasalar da Tataadaşı rabatuz etmeseier istiyornz" dediler BlRMEKTUP Halk otobüslerinde standart uygulansın • Özd halk otobüslerinin de be- lirlı bır standardı olması gerekiyor. Bazı otobuslenn kUçük ve olduk- ça eski olduğunu görüyonım. Özellikle iş saatlennde tıka basa dolan bu otobüslerde seyahat et- mek gerçekten bayük bir işkencc oluyor. IETT otobüsleri nasıl be- lirli bir standarda uyguıua halk otobüslerinin de bazı ölçülere gö- re hizmet verenlerine ızin verilmesi gerekiyor. Hatkrt Özkırm İstiklâl Cad. için anket • İstanbul Haber Servisi — PEVA Araştırma Şirketi Beyoğlu Istiklâl Caddesi'sinin kapatılması projesiyle ilgili olarak Istanbul'da 750 kişiyi kapsayan bir anket çalışması yaptı. Telefonla yapılan bu çalışma sonucuna göre ankete katılanlann vüzde 30'u Istiklâl Caddesi'nin trafığe tamamen kapatılmasını, yüzde 7'si ise hiç kapatılmamasını istiyor. Yüzde 31'lik kısım da caddenin trafigi belirli saatlerde kapatılmasını tercih ediyor. Bunlann yüzde 46'sı 12.00-18.00, yüzde 36'sı J 8.00-24.00, yüzde 19'u da 9.00-12.00 saatleri arasında kapatılmasını öngörüyorlar. Ankete katılanlann yüzde 18'i caddenin sadece bir bölümünün kapatılmasını isterlerken, bunların yüzde 67'si Galatasaray-Taksim yüzde 37'si de Tünel- Galatasaray arasının kapatılması görüşündeler. Halen Istiklâl Caddesi'nin Galatasaray-Taksim arası saat 16.00'dan 19.00'a kadar trafığe kapalı bulunuyor. Etkili öğretmen semineri • Eğitim Servisi — öğretmenlerin öğrencileriyle daha iyi iletişim kurmalannı sağlamak amacıyla Türkiye'de ilk kez İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü'nce haarlanan "etkili öğretmen eğitimi" seminerini tamamlayan özel Boğaziçi Lisesi'nin 35 öğretmenine sertifikalan dün törenle verildi. Î.Ü. Edebiyat Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü öğretim görevlisi Nurgül Yavuzer'in verdiği seminerde, öğretmenlere, ABD'de 1966 yılından bu yana uygulanan "Teacher Effectiveness Training" adlı programda yer alan beceri ve yöntemler önerildi. Törende, 8 aralık-20 ocak ve 20 şubat-10 nisan tarihlerinde iki bölüm halinde verilen ve 30'ar saatten oluşan seminere katılan 35 öğretmeçe sertifikalan dağıtıldı. 2. Kardiyoloji Oğrenci Günleri • Saglık Servisi — Cerrahpasa Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen 2. Ulusal 'Kardiyoloji Öğrenci Günleri" bugün başlıyor. Araştıran, soran ve soruşturan tıp öğrencilerinin ülkenin sağJık alanmda geleceğin teminatı olacağı görüşünden hareketle bu yıl ikincisi düzenlenen Kardiyoloji öğrenci Günleri 11-13 nisan tarihleri arasında Cerrahpasa Tip Fakültesi, Yeni Profesörler Kunılu salonunda gercekleştirilecek. 'ÇEŞİTLİ SU KİRLİLİKLERİ VE İSTANBUU PANELİ 'Çözüm yeraltı suyunda'Türkiye Çevre Konıma ve Yeşillendirme Kurumu'nun düzenlediği panelde bilimadamları, nüfusu 2020'li yıllarda 16 milyonu bulacak olan İstanbul'un susuzluğuna çözüm önerilerini anlattılar. tstanbul Haber Servisi — tstan- Prof. Ercan, susuzluğun gündeme gelmesiyle birlikte insanların ku- yu açarak yeraltı sularını kullan- maya yöneldiklerini, tSKl'nin de bu sulardan yararlanmasıyla İs- tanbul'un su sorununun çözümle- nebileceğini açıkladı. Dünya ölçeğinde su sorununun varhğına dikkati çeken Prof. Dr. Ethem Gönenç ise tstanbul'a su sağlayan kaynaklann tükenmek bul'un susuzluk sorunu bilimsel toplantılann da terael konusu ha- line geldi. Türkiye Çevre Konıma ve Yeşillendirme Kurumu'nun dü- zenlediği, "lstaabul'un Çevre So- rnnlan ve Çözümleri Sernpoz- ynmlar HaftasT'nda tebliğ sunan bilim adamlan, nüfusu 2020 yıhn- da 16 milyonu bulması beklenen İstanbul'un susuzluğuna çözüm önerilerini sıraladılar. İTÜ öğre- tim üyelerinden Prof. Dr. Ahmet c i T â°İ'r\TT İ'lPİ'l E«aıı, yeraltı sulanndan yeterin- & I J * * U J N L U ^ U ce yararlanılamamasından yakı- nırken, aynı üniversiteden Prof. Dr. Ethem Gönenç de 2000'lı yıl- larda gelişmekte olan Ulkelerin gayri mılli hasılalannın yansını çevreye ayırmalan halinde bile çevrenın bugünkü "kiriiKjJni" ko- myacağını anlattı. "Sempozyumlar Haftası"run dünkü bölumünde "Çeşitli Su Kirtflikleri ve isUnbol" tartışıldı. İTÜ öğretim üyelerinden oluşan konuşmacılar, su kirüliğinin yanı sıra İstanbul'un su sorunlanna ve çözüm yollanna da değindiler. Kanalizasyon ve antma konusun- da bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Samsunlu, ISKl'nin verilerine da- yanarak yaptığı acıklamada tstan- bul'un kanalizasyon sisteminin yüzde 75'inin tamamlanmasına karşın bunun yüzde 80'inin başa- rılı olunamadığını söyledi. Gece- kondu bölgelerine belediyenin su götürme çalışmalanna ağırlık ver- diğini anımsatan Prof. Samsunlu, bu bölgelerde kanalizasyon siste- minin oluşturulmasının da ivedi- lik kazandığmı bildirdi. İstanbul'un Avrupa yakasında 32, Anadolu yakasında ise 18 ki- lometrelik alanda yeraltı sulannın bulunduğunu belirten Prof. Dr. Atamet Ercan da bu sulardan ye- terince yararlanılamadığını vurgu- ladı. Avrupa yakasındaki yeraltı sulannda kirlilik oranırun daha yüksek olduğuna da değinen üzere olduğunu ve baraj havzala- nndaki yapılaşmarun su kirliliği- ne etkilerini değerlendirdi. Prof. Gönenç, bu bölgelerin askeriyeye devredÛerek yapılaşmasırun ön- lenmesini önerdi. Gelişmekte olan ülkelerde bilerek ya da bilmeyerek uygulanan yanlış politikalar ve hizmetin kırsal bölgelere iletilme- mesi sonucu ortaya çıkan sorun- ları da yineleyen Prof. Gonenç, gelişmekte olan ulkelerin 2000'li yıllarda gayri milli hasılalanmn yansını çevreye ayırmalarına kar- şın ancak bugünkü konumlarını koruyabileceklerini savundu. 'Balonla su taşıma' için gözler Anakent'te İstanbul için karabasana dönüşen susuzluğa karşı, çeşitli fıkirler üretilirken, son doruk Cumhurbaşkanı özal'uı üzerinde çalışöğı belirtilen "balonla sn taşıma" önerisi, tstanbul Anakent Belediyesi ve İSKİ yöneticilerini şaşırttı. Ozal'ın turizmcileri kabulü sırasında açıkladığı öne sürulen, Manavgat Çağlayam'nın suyunu 100 bin metreküp su alan dev naylon balonlara koyup gemilerin arkasına bağlayarak Istanbul'a taşıma fikrini, inceleyeceklerini belirten Belediye Başkanı Sözen, "Devletin ja da hükümetin tsunbullalara sn sağlama gayretini şükranla karşılanz. Ama tstanbul'nn su kaynakhunm hazırlaraak ve su üretmek zaten DSt'nin görevidir. Belediyenin kurnlnşu olan İSKİ suyu dağıtmak için knnılmuşlur. DSİ'yi devre dısı bırakansa eski belediye yönetimidir. Bu nedenle olumlu karsılıyorum. Anlalya'dan so taşıma fikrini inceleyegiz" diye konuştu. Yalova'dan tankerle denizden su taşıma projesi için insaat çalışmaJan sürerken Manavgat suyunu dev naylon torbayla taşıma projesi için belediyenin nihai görüşü raerakla bekleniyor. Alev Coskun ve leknik yetkilüer bavul ve çelik kutnlar içindeki metro yeterlilik tekliflerini inceledi. 38 yabancıfırma metroyanşında Metroya büyük ilgîtstanbol Haber Servisi — tstan- bul'un ulaşım sonınuna çözüm ola- rak gösterilen İstanbul Metrosu ile Boğaz Demiryolu Tüp Geçit ihale- sinin ön yeterlilik ba^vuru mektup- lan dün açıldı. ön yeterlilik başvu- rusuna 38 yabancı ve 13 Türk şir- keti tarafından olustunılan 19 kon- sorsiyum katıldh, Anakent Belediye- si Genel Sekreteri Alev Coşknn, metronun ve tüp geçidin bu yıl te- mellerinin açılacağmı açıkladı. Anakent Belediye Encfimeni, dün Genel Sekreter Alev Coşkun'un baş- karüığında tstanbul Metrosu ile Bo- ğaz Demiryolu Tüp Geçit projeleri ihalelerinın ön yeterlilik başvurula- nnı inceledi. Toplantıda ihaleye ka- tılmak isteyen Türk ve yabancı şir- ketlerin temsilcileri de haar bulun- du. Şirketlerin baiııUar, saç ve kar- KöNUK YAZAR ton kutular içinde sunduklan, fı- nans kuruluşlanndan ahnmış garan- ti ile teknik yeterliliklerini içeren dö- kümanlar, encürnen Uyeleri tarafın- dan incelendikten sonra teknik ko- miteye gönderildi. Toplantı sonrasında Anakent Be- lediyesi Genel Sekreteri Alev Coş- kun, ön yeterlilik başvurusunda bu- lunan firmalan açıkladı. Coskun, teknik komitenin de değerlendirme- sini kısa sürede tamamlayacağını be- lirterek "Bo yıl içinde kazmayı lop- npt vnracagu" diye konuştu. 2 mflyar dolan aşması beklenen projeler için ön yeterlilik mektubu veren finnalar ve ülkeleri şöyle: Fransa'dan Sogea, Bouygues, SAE, Siette, Sofretu, Dumez, Mat- ra; tialya'dan Torno SPA Tomos SPA, Sasib SPA, Socimi SPA, Sa- ipem SPA, Snomprogetti SPA, Tec- nomone SPA, Spea SPA, Ansaldo SPA, Grassetto SPA, Italstrade SPA, Intermetro, Cogefa, ODel- favero; Japonya'dan Marubeni, Hi- tachi, NEC, Nippon; Almanya'dan- Hochtief, AEG-Westinghouse, Dywidog, SIEMENS; Hoianda'dan BaUast Nedam Int B.V., BOSKA- LİS; tsveç'ten ABB Traction, EB Signal AB of Sweden; Belcika'dan- CFE; Danimarka'dan-Christiani Nielsen; Kanada'dan-UIDC; ABD'den-Parsons Brinckerhoff; Sovyetler Mrli^'ndm W O Tectuıo export; Tttrkiye'den-Akpınar, EN- KA, Entes, Eska, Gama. Garanti tnşaat, Günş tnşaat, Kiska, Nurol, STFA, Tekfen, Yapı Merkezi, Yük- sel tnşaat." Istanbul'da Ulaşım ÜMtT YURTSEVEN Y.Müh. Mımar B.Şehır Bel. Eski Yatınm Pl. Müdiırü Önceki yaamızda (1), eski tstanbul belediye baş- kanlarının kent ıçi ulaşım sorununun çözumünde başan sağlayamadıklan, eline geniş parasal olanak- lar geçen sayın Dalan'ın da yanlış yatırımlar yap- ağını trafık konusunda yetersiz kaldığını örneklerle belirtmiştik. Aslında günden güne, içinden çıkılmaz bir du- ruma gelen, tstanbullulara cehennem azabı yaşa- tan kent içi ulaşım sorununa etkili bir neşter gere- kiyordu. Aranan neşter bulunmuştur!.. Yeni bele- diye başkanı yeni bir umut demekti tstanbullular için. Sayın Sözen, Prof. doktordu, bir başka ümıtle beklerneye haklan da vardı... Sayın Sözen'in seçim bildirgelerinde, tstanbul'- un trafik sorunu ilk sıralarda yer alıyordu. Nüfu- su yedi milyonu aşan bu koskoca şehrin dertleri, sorunlan pek çoktur şüphesiz, hatta bir yerde oku- muşıum: "Biifün özelliklerine karşın tstanbul, diin- yanın en büyük kasabasıdır!" Elli seneden beri Istanbul'da yaşayan bir hem- şeri olarak Sayın Sözen'den birkaç beklentilerimiz, ümitlerimiz bulunraaktadır. Ben bu dertlerin bir ta- nesine değineceğim, bir kangren gibi içimizi yiyip bitiren trafik cehenneminden bizi kurtarmasını is- teyeceğim. "Önce insan" felsefesi ile yola çıktığı- na göre İstanbul halkını ulaşım cenderesinden, ıs- tırabından akılcı girişımlerle kurtaracağı inancını taşıyorum. Denecek odur ki.. Her yıl 250.000 kişi, tstanbul'a gelip yerleşmektedir. Altyapı, çarpık kentleşme, çevre kirlenmesi, konut ve bazı... dertleri yöneti- ciler nasıl çözsün!.. Acaba "tstanbul'a artık gelmeyin" diye kanun mu çıkarmak lazım!.. Sayın, Turing Kurumu Genel Müdürü Çelik Gii- lersoy bir yazısında: "...Bunca arabayı tstanbul'- un içine boca ederseniz.. olacağı buydu" diye ya- kınıyordu.. Gecenlerde gazetelerde okuduk.. Sayın Sözen, İs- tanbul Metrosu ve tüp geçit için ciddi girişımlerde bulunuyor, hatta bu yıl metro ihalesini yapacağını bildiriyordu.. İstanbul tarihinde çok önemli bir atı- lımdır bu... Dileğimiz odur ki hepimizin rüyası ha- line gelen metro ve tıip geçit yakın zamanda ger- çekleşir... Yıllardır gazetelerde, açıkoturumlarda, münaza- ralarda "tstanbuPun trafik sorunu" tartışılır du- rur, ben burada uzmanların birieştikleri noktalan bir bir aşağıya sıralayarak Sayın Sözen'e bir nebze olsun yardımcı olmak istiyorum. tstanbul kentiçi ulaşım sorununda çözümler baş- lıca iki baslık altında toplanmaktadır. 1. Kısa va- deli girişimler, 2. Uzun vadeli girışimler.. 1. kısa vadeli girişimler A: Tercihli yolların yaygınlaştınlması. B: Araç- larda taksiler dışında tek-çift yönteminin uygulan- ması. C: Yaya alt geçitlerinin çoğaltılması, cazip kılınması. D: Şehir merkezlerinde her mahallede 500 araçlık otoparklar yapılması veya katotoparklar inşa edilmesi. E: Gelişigüzel park yapılmasının ön- lenmesi, sinyalizasyonun iyileştirilmesi, yaya tra- fiğinin düzenli sağlanması. F: Şehir hattı vapurla- rı ile IETT otobüslerinin ihtiyaç nispetinde arttı- nlması. 2. Uzun vadeli girişimler ^_ A: Haliçte iki yeni köprü inşa edilmesi. B: Araç yoğunluğunun asgari duzeyde tutulması için kanun çıkarttlması. C: Batı'da yapıldığı gibi geniş bir met- ro ağı sistemi kurulması planlaması. D: Tüp geçit ile Anadolu ve Rumeli yakalarının metro sistemi- nin birleştirilmesi. Dünyanın en güzel kentlerinden biri olan İstan- bul için bütun hemşerilerin elbirliği yapması gerek- liliğini bir kere daha vurgularken sözlerimi bura- da noktalıyorum. (1) 12 Kasım 1989 tarihli Cumhuriyet) İbo'dan barış havasıHaber Merkezi — Şanlıur- falı tbrahim Tathses'in Diyar- bakırlı kasetçilere plak doldur- maması nedeniyle başlayan gerginlik üzerine, iki kentin "sözttdinlenen" ailegruplan araya girerek yeni bir olay meydana gelmemesi için çaba harcıyorlar. Emniyet Müdürü Hamdi Ardalı, "Taraflan kan akmaması için ikazettiklerini" söyledi. Tatlıses'in gazinoda kur- şunlanmasıyla başlayan ve tMÇ'deki plakçılık işyerinin basılmasına kadar varan olay- lar, özellikle Istanbul'daki Di- yarbakırlı ve Şanlıurfaulan te- dirgin etmeye devam ediyor. Taraflar arasında henuz bir "yumuşama" olmadığı belir- tilirken her iki kentin ileri ge- lenleri "sttkflnet tavsiyeeden" girişimlerde bulunuyor. tstan- bul Edebiyat Fakültesi eski De- kanı Prof. Abdülkadir Kara- han, Ş.Urfa'dan kendisiyle konuşan Cumhuriyet muhabi- rine, "Hemşerilerimizin zarar görraesini istemiyoruz. Urfab- lann ödün vennesi zordur, ama iki şehrin insanlan kar- dcştir. Biraz zamanın tesiriyle diyalog kurulabilir" dedi. La- leli'deki Rolay Oteli'nin sahi- bi Diyarbakırh Kemal YJdı- nm, "Dostlar banşsınlar isti- yoruz. Şehirlerarası bir savaş istemiyoruz" derken gerekirse araya girerek arabuluculuk ya- pacağını bildirdi. Bir başka Di- yarbakırh olan Hikmet Dgin de "Ş.Urfa ile bemşeri olduklan- nı, kötülüğü sevmediklerini" belirtirken basının bu konuda tahrik edici yaymlardan kaçın- masını istedi. Emniyet Müdürü Hamdi Ardalı, Cumhuriyet muhabiri- ne, Unkapanı İMÇ plakçı dük- kânlanndan önlem aldıklannı belirterek şö\le konuştu: "Taraflan ikazettik. Birkaç kişiyi daha aldık. Gerekii so- rnşfurmalar yapüıyor. Ügili Id- şilerin hurmet ettigi iki kişi ile irtibat kurduk. taraflan uyart- tık. Tatlıses'in dükkânına bir saldın söz konusu değil. Yal- nızca içeriden dışanya ateş aplmış. Biz olayın büyümeme- sini saglaraayaçalışıyonız." tMÇ'de onceki günkü olay sırasında Tatlıses'in dükkâ- rundan saldmya gelen gruba ateş açtıkları bildirilen tbra- him Tatlıses'in kardeşi Mah- mutNabiTaUı(23).Verık Ke- mal Tümüroglu (23), H.Seba- hattin Seyhanoglu (30), Ali Seyhanogiu (42), tsmail Koç (25) ve Hayrullah Baglı (32) gözaltına alındı. Sanıkların üzerinde iki tabanca bulundu- ğuöğrenildi. tbrahim Tatlıses, bir anda iki kentin adamlannı karşı kar- şıya getiren olaylar hakkında konuşmak istemediğini belir- tirken, "Ben Urfalıyım, ama Diyarbaiurularda canım" de- di. Tatlıses, bu arada halk türküleri sanatçısı Burban Ça- çan'ın kendisine yönelik bir gazeteye yaptığı açıklamalar- dan ötürü tutuklanmasına da üzüldüğünü belirterek dava- dan vazgeçtiğini söyledi. Tat- lıses, "Burhan bircahilük yap- mış, bize büyüklük yakışır, ez- mek olmaz. Arkadaşlanmıza bnnu ögrelemedik. Bizden sonra gelenlere örnek olalım bari" diye konuştu. YOK OLAN DOGA — Eyüp Belediyesi Başkanı Kadir Akpınar, gazetecilere kömür ocaklannı göste- rirken çeşiüi kunımlann verdigi olumsuz raporiar da buradaki faaliyeti engeDeyememiş. Kömür ocaklan, tstanbuVunKaradenizkıyılannı tahrip ediyor Doğa kömür kurbanı MEHMET DEMtRKAYA tstanbul'un çevre kirliliği ile el- den çıkan kıyıları arasında, "rezerv" olarak günümüze kalan Karadeniz kıyı şeridi de tahrip edi- liyor. Kilyos - Karaburun arasın- daki kıyı şeridinde bulunan kö- mür ocaklan yüzünden doğal ya- pı yok edilirken, deniz sürekli dol- duruluyor. Bu arada köylüler de bölgeden göçe zorlandıklanm be- lirtiyor. Eyüp Belediye Başkanı Kadir Akpınar'la dün kömür ocaklan- nın bozduğu ağaçlı kıyılannı gez- dik, belediyenin yapacağı pe l faz- la bir şey olmadığmı, kömür ocak- larına ruhsatı bakanlığın verdiği- ni söyleyen Akpınar, "Bu bir do- ga katliamıdır. Köylüler yerierini yok panasına satmak zorunda bı- raknnhyor. Şbndiye kadar yapılan şikâyetler buradaki doganın tah- ribannı önieyememiştir" dedi. De- nizin içine doğru uzayan parmak şeklindeki dolgularla, dik yamaç- lara dönüşmüş sahildeki vahşi gö- rüntünün oyküsü şöyle: Kilyos - Karaburun arasındaki kömür ocaklmanrun bulunduğu bölgeyi Bekir Kutmaagü'in sahi- bi bulunduğu Kutman Limited Şirketi 99 yıllığına kiralamış. Kut- man şirketi de kömür çıkartması için 49 ayn firmaya araziyi kira- ya vermiş. Taşeron çalışan bu fir- malar çıkarttıklan kömürün bel- h' bir yüzdesini Kutman'a veriyor- lar. Taşeron firmalar da ocaklar- dan çıkan cunıf toprağı, yasadışı olarak denize döküyor. Kömür ocaklannın bulunduğu bölgenin içinde kalan Çiftaian kö- yü de yavaş yavaş yok olmak üze- re. Köyün muhtan Fahri Ergen, Kutman'ın köylüyü göçe zorladı- ğını söyleverek, "Köyün etrafı bo- şalbldı, derin uçunımlar meyda- na geldi. Zamanla toprak kayma- lan meydana geliyor. Bu durum özellikle yarablıyor. Bizim köyo terk etmemiz isteniyor. Bunu acık- ca da söyluyorlar. Size başka bir yerden yer verelim diyoriar. 700 yıllık kö> haritadan nlinmek üze- re. Bana dur diyecek kimse yok. Nereiere başvurmadık, hiçblr so- nuç çıkmadı. Kimse bize sahip çıkmıyor. Biz yerterimizi terk et- mek istemiyoruz. Sahip çıkacak kimsemiz yok. Burada devlet Knt- man, dediği dedik" diye konuşu- yor. Fahri Ergen evlerini yok pa- hasına satmak zorunda kalan boş evleri gösterirken, Kutman'm işle- rini yürütmesi ve ruhsat işi için, etkili kişilerin aracılık ettiğmi vur- guluyor. Çiftaian köylülerinden 63 ya- şmdaki Kemal Şakban ise hayvan- 99 yıllığına özel bir şirketin kiraladığı Kilyos- Karaburun arasındaki bölgede bulunan 700 yıllık Çiftaian köyü yok olmak ü2ere. Köylüler, göçe^zorlandıklarını belirterek yıllardır yaptıkları şikâyetlerden bir sonuç alamadıklarını söyluyorlar. cılık ve ormancılıkla geçindikleri- tıi söyleverek, "Kalkm gidin diyor- lar. Ne meramız kakfa ne arazimiz kaldı. Nereye başvnrduysak boş" diye yakımyor. Çevreyi tamnmaz hale getiren toprak dağlan şöyle oluşuyor: Kömürün çıkartılması için kö- mür tabakasının üstündeki toprak kaldınhyor. Kaldınlan toprağın bir kısmı denize dökülürken bir kısmı da arazinin başka bölgele- rine naklediliyor. Kömür çıkart- mak için tepeler ve tarım alanla- n, ormanlarla birlikte bozulurken, çıkartılan topraklarla da yeni ye- ni tepeler oluşturuluvor. Deniz kı- yısındaki arazinin büyük bir bö- lümü çöl görünümü almaya baş- lamış. Yüzlerce damperli kamyon, hanl hanl toprak yığmayı sürdü- rüyor. Denize dökülen toprakla kıyı şeridindeki kumsal arazi yok olurken, deniz suyunun da rengi değişmiş. "Yetkililerin haberi yok mu" sorusuna ise en iyi yanıt el- deki belgeler: Tanra Onnan ve Köyişleri Bakanlığı, tstanbul tl Müdürlüğü'nün 1989 yüında ha- zırladığı raporda acil olarak alın- ması gerekii önlemler için de "Kö- mnrü alınnuş deniz sahalanna hafriyat dökülmeroeli" emri yer alıyor. Kısa vadede alınması iste- nen önlemler için ise "Blr loa kö- mür veya kil nretimi için 50 toa toprak dökiilmesi, yılda 2 milyoa kömür için 100 milyon ton topra- ğın denize dökütanesi demektir. Buna son verilmeiidir" deniyor. Bayındırhk ve tskân Bakanlığı, ts- tanbul Bayındırlık ve tskân Mü- dürlüğü'nün aynı konuyla ilgili, "Bozulmanuş olan kıstm koran- malı, bozulmuş olan kısım yeni- den düzealenmelidir. Hafriyat malzemelerinin denize dökülme- sinin ve kıyınm doldurnlmasının kesinlikle önlenmesi gerekmektedir" şeklinde ayn bir raporu bulunuyor. Hacettepe Üni- versitesi Muhendislik Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü'nün aynı konu ile ilgili hazırladığı ra- porda ise "Denetimsiz bir şekflde 1950'li yıllardan beri sürdürülen faaliyetler bitki örtüsıinu topog- rafyayı ve kıyı çizgisini degiştir- miştir. Faalryeuerin bu şekilde de- vamı deniz »gJaşmasına, dofal ekoJojik dengenin bozulmasına neden olacakür" deniyor. Bütün bu tedbir ve acil önlemlere rağ- men, yetkililerden çıt çıkmıyor. Eyüp Belediyesi yetkilileri ise doğal yapıyı bozan şirketlerin bo- zulan alanlann eski durumuna ge- tirilmesi için yaptığı ağaçlandırma çalışmalann göstermelik olduğu- nu, ağaçlandırma çalışmalanmn yalmzca yol kenariannda 2-3 şe- ritten ibaret olduğunu vurguluyor. GALERİ •ATÖLYE PERA 146 97 38-132 64 26 R A M K O SANAT MERKEZİ HAMPARSUM DEMİRCİOĞLU Resım Sergısı 6 Nısan-1 Mayıs AHye Sok. Yuva Apl. 8/2 Tesvikiye 136 15 38 y ATİLLA EKŞİNOZIUGİL AAtıkocılor Çaf$m Horhcf Kırtk Tuiumba Sok MO 13 49-50-51 52 Fctih M260 W 524 J5 92 KAYAALP Sanat Galerîsi NACI KALMUKOGLU Resim Sergisi 10 Nisan-10 Mayıs '90 Rumeli Cod Huzta Apl. 26-28/5 Oımanbey 146 05 75 E LVA N Resim Sergisi 9 Nisan-30 Nisan '90 T A K I C A L E R I S I OrtakSy Vapur isketesi Sok. No: 5 159 19 11 "ÇERÇEVE* Yapam devam ediyor Şak.yik Arafa> Sok. 9/« T<frfk!y« 130 20 07 HAYA1İ MİSMAN Özgün Baskı Sergisi 24 Mart-22 Nisan Pazar-P tesı kapalıyız. Dığer gunler 11 00-19.00 BENADAM Wooa Caooes. 22O'2Î6 8i 300 Mooa T» !M 3*6 3" l« 1)3456943 AEDPA AİmTekstilbank Sanat Galerisi GEVHER BOZKURT 28 Mart - 16 Nisan AT DESENLERİ SERGİSİ Hü«r*r Gx«le Cad. 126 T«f<lkly« Meydını 136 12 79 Değerli Resimlerinize CALERİ CERCEVE Galıp Dfdf Cad Tımarn Sok No:5 Tünfitstanlnıl Tri 151 26 51 Z52-/5 26 Q MACKA SANAT GALBtiSİ MEHMET GÜN COOL MEMORIES ve HOT MEMORIES 10 Nisan-19 Mayıs EyiipCld. 3l,H »«kl 140 80 23 ZERRİN KEHNEMUYİ Resım Sergısı 9 Nisan-7 Mayıs "90 KnOİIİ C l i 0ırıgi2ina Ssk. MK 4 K»<**f 345 40 28-345 40 30 SALİH TURANResim Sergisi 7 Nisan-30 Nisan CryOrt P»»a Cad 3S4 BetMk 165 74 96 ŞIMDI TAM ZAMANI 6 tüp WINT0N küçük yağlıboya alana bir büyük tüp b e y a z ^ ^ VVINSOR & NEVVTON RESİM VE GRAFIK MALZEMELERİ SATAN KIRTASIYE MAĞAZALARINDA." Genel Dağıtım: MAHİR & NUMAN A.Ş 1594009-1583464
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear