22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 ŞUBAT 1990* + + OLAYLARIN ARDENDAKı HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/17 Affedi GERÇEK (Baştarafı 1. Sayfada) yoğunlaşmaktadır. Bu tutum ve davranışınm dokumünu bugıin bu koşede yapmak ıstemiyoruz. Ancak Ankara DGM Başsavcı- sı'nın bır kanun adamının den- gesini koruyabildiğini söylemek çok güçtür. Savcılarm, sanıkla- nn suçluluğu kadar suçsuzluğu- nu da gozetmek yasal görevle- ridir. Türkiye Cumhunyeti'ni uygar dunyamn gozünde gölgelemek için ne yapmak gerekıyorsa DGM Başsavcılığı'nda yapıl- maktadır; gazete burolan bâsıl- makta, gazeteciler ve yazarlar gözaltına altnmakta, Türkiye Cumhuriyetı'mn "iç hukuk" nı- teliğı kazanmış uluslararası soz- leşmelermden doğan kurallar çığnenmekte, bütün bunlarm kaynağında DGM Başsavcılığt görUnmektedır. •k Türkıye'nin dışardan ve ıçer- den görüntusü nedir? Bir yandan ülkede komünist partısinin yüzlerce tiyesi gOzal- tına alınıyor, öte yandan maden ocaklarmda grızu patlamastyla yer altında kalan işçılerın ustil- ne beton dökuluyor, berı yan- dan kendi ayaklanyla yurda ge- len komunıst parti yöneticileri 2J yıldan beri tutuklu yargıla- nıyor ve bu ortamda meçhul ka- tıller, profesör, polıs, emeklı su- bay kımlığmdekı kurbanlarım teker teker ölduruyoriar... Hayır, bu gıdış gıdış değildır. + * * Terörtin (Baştamfi 1. Sayfada) Unsiyel gâç üniversiteienUr" dedi. Pohsevi'nde başlayan ve tıç gun surecek olan toplantıda konuşan Çakmakoğlu, "Buynk bir impa- ratorhıgun rairası ozerine kurnian ve bu imparalorluğun getirdiği sancılar ile gdişen "Turkiye'nin hızlı bir biçimde degiştigini" be- lirterek, buna bağlı olarak da ye- ni sorunlar ortaya çıktığını söyledı. Terörün odağını öğrenci kesi- min oluşturduğunu savunan Çak- makoğlu, "Potansiyel gıiciın üni- versite ogreocileri arasuıda yogun- laşbgını biliyoruz. Olaytann nere- den kaynaklandıgını duşanmemiz gerekir" dedı Polisin yapüğı görev gereği çe- şıtlı hataları da berabennde geti- rebüeceğıni kaydeden Çakmakoğ- lu, polisin toptumsal olaylarda so- rumluluk içinde hareket etmesini ve disipiınden ayrılmaması eerek- tiğini söyledi. (Baştarafı 1. Sayfada) ler yapan SHP lideri Erdal lnonu, "thmaller olduğunu, affedilmeye- cek hatalar yapıldığını ögrendim. Kazalann olmaması için her tur- lü tedbir alınmalı* 1 dedi. Grizu patlamasında ölen 9 işçi ile toprak altında kalan ve diri diri gömülen işçiler için Türkiye'deki tüm işyerlennde dün saat 10.00'da iki dakıkalık saygı duruşu yapıl- dı. Yemçeltek'te patlamanın oldu- ğu ocağın girişinde arkadaşlan için saygı duruşu yapan yaklaşık 800 işçi ve yakmlan, ölen arkadaş- lan için Fatiha okudular. Saygı duruşuna yeni Işletme Müdürü Mesot Çankaya da katüdı. Yüzbinlerce maden işçisini kap- sayan ilk ocakbaşı protesto eylemi- nin ardından diğer sendikalarla birlikte yapüacak eylemler için ıki maden sendikasımn çağnlısı ola- rak sendika başkanlan Ankara- da bir değerlendirme toplanüsı ya- pacaklar. Öte yandan Türk-lş yönetim kurulu adina kamuoyuna yapılan açıklamada, iki maden sendikası yönetimlenne sorumluluk atüarak işçilerini ocaklara sokmama çağ- nsı yapüması Türk-lş içinde tar- tışma getirdi. tki sendikanın baş- kanlan Türk-lş'e başvurarak, bu öneriyi içeren yönetim kurulu ka- ranru istediler. Türk-lş'in yazüı ta- limat vermesi halinde madenler- de sürekli üretimi durdurma ka- ranna uvacaklanm bildirdiler. Turkiye Maden-lş Başkam H. Hüseyın Kayabaşı ve Genel Maden-lş Başkam Şemsı Deni- zer'in Türk-tş Yönetim Kurulu ka- rannı ve talimatıru isteyen başvu- rulan ttzerine Türk-lş Başkam Şevket Yılmaz dün ıki sendika başkanını toplantıya çağırdı. Ta- raflar dün aJcşam saatlerinde üç- lu olarak Türk-tş'te bir araya gel- cüler. Türk-tş yönetim kurulunun iki sendika yönetimini sorumluluk al- tına atan önensı, Turk-lş'e bağlı sendika liderlen arasında tepkı va- rattı. Türk-lş'm eylem önenlerinin sorumluluğunu üstlenmesı ve ma- den kazalanmn sadece maden iş- kolunda örgütiü sendikalan değU, genelde Türkiye işçi sınıfını ve tüm sendikalan ilgilendirdiği, or- tak sorumluluk olduğu, yapüacak eylemler ıçın de bu sorumluluğun paylaşüması gerektiği belırtildı. SHP Genel Başkam Erdal înö- nü Yeniçeltek maden facıası ile il- gilı olarak, "thmaller oldugunu, affedilmeyecek hatalar yapıldığı- nı ögrendim" dedı. SHP lideri, dun Yeniçeltek ma- den ocağında yakınlannı kaybe- den ışçdere hitaben yaptığı konuş- madâ, olayın üzuntüsunün bütün Türkiye'yi kapladığını belırterek şunlan söyledi: "thmaller olduğunu, affedilme- yecek hatalar yapıldığını ögren- dim. Yerinde gorecegim. H414 ÖzaTdan ekonomi talimatı nmntla beUemek istiyorum. Ümit kesilmez. Bunlann karşısında boynn bükok dnrmak da yetmez. Bir daha boyle kazalarla karşdaş- mamak lazım. Bunun için onlem- ler almak lazım. Bizim gorevimiz budur." Yeniçeltek Kömur Işletmesi Müdür Yardımcısı Hamdi Ugnr, SHP Genel Başkam Erdal lnöniU ye bilgi verirken, toprak altında kalan işçiler için şimdilık bir şey yapmanın mümkün olmadığım, cesetlere iki ay sonra ulaşılabile- ceğini söyledi. Bu arada faciada ölen Osman Demir'in cenazesınin yanlışlıkla ailesine Necati Ak olarak teslım edildiği belirlendi. Ak'ın kardeş- leri yanlış cenaze verildığini belir- terek savcılığa başvurdular. (Baştarafı 1. Sayfada) rıca KİT satışlannın hızlandınl- ması yönundeki taiirnatını da yi- neledı. Ekonomıde 1989 yüındaki ge- lişmeler ve 1990 projeksiyonlan- mn da tartışüdığı brifingde Cum- hurbaşkam Özal'ın ekonomi kur- maylarına özetle şu talimatlan verdiği öğrenildi: • Butçe ve kamu açıklannı en az duzeyde tutmaya dikkat edin. * ÖzeUeştirmeden elde edUecek gelirierin kamu açıklanmn azal- blmasında onemli etkisi olacakur. Onun için KİT hisselerinin borsa- da saüşını raümkun oldugunca hızlandınn. Hatta bn konuda va- kit kaybetmeyin. Bugun tstanbul Borsası'nda fiyatlar durmadan yukseliyor. Bu yukselme buyuk oiçode borsaya yeterii kâgıt gdme- Grizu faciası için 3 rapor tş-Sendika Servisi — Yeniçel- tek'te olay yerinde uzman incele- melerinden sonra hazırlanan flç ayn "yetkili knrnluş" raponında "patlamanın işverenin sonımroln- ğnnda, iş dnayeti" olduğu sonu- cuna vanldı. tşyennde yetkili Türkıye Maden-lş, eskiden yetkili olan DlSK'e bağlı Yeraltı Maden- lş ve TMMOB Maden Mühendis- leri Odası uzman saptamaian, birbirini tamamhyor. Ayn ayn hazırlanan raporlarda, Yeniçel- tek'te meydana gelen grizu patla- masının önceden fark edildiği, tüm bulguların patlamayı haber- dar etmesine karşm gerekb önle- tnin alınmadığı savunuldu. Türkiye Maden-lş Sendikası yöneticılerinin Yeniçeltek'teki in- celemeleri sonucunda hazırlanan raporda, "işverenin olayda yuz- de yüz kusnriu oldogn" belirtıl- dı. Sendikanın 8 şubat tarihli res- mi raporunda şu önemli saptama- lara yer verildi: "Olayın meydana geldigi 243 No.'lu panoda olaydan iki gnn önce kızışma tespit edildi. Bu du- rumda pano derhal kapatılması gerekirken, kapatümadı. Hiçbir emniyet ledbiri alınmadan, grizu ölçumu yapılmadan iki giin var- diya uretimi yapıldı. Tehlike tes- pit edildiği andan itibaren işçi ça- bştınimaması gerekirken, işveren direkt ve kon>e>or kurtarma yo- lunu seçti. Aynı zamanda da nor- mal gunde uç ekiple uretim yapı- lırken. ola> gıuıu 9 ekiple çalışma yapüarak daha çok insan kaza ri- zikosuna sokuldu. Yasal onlenı- lere ilişkin tnzngun ilgili botiin hnknmleTİ ihlal edildi. İşveren yuzde yuz kusurludur. 68 insanın ölumune sebep olan olay kaza ol- maktan çıkraış ve açıkça katliama dönöşmiiştür." Aym işyerinde 1976-1980 yıllan arasında yetkili olan, Yeraltı Maden-lş Sendıkası'nın Genel Başkam Çetin Uygur da olay ye- nndeki incelemelerinden sonra el- de ettiği bulguları dun Istanbul'- da düzenlediği basın toplantısıy- la açıkladı. Uygur, gerekli önlem- lerin alınmamasımn, ışverenin tu- tumundan kaynakiandığı görüşü- nü savunarak emniyet kayıt def- tenndeki bilgilerin faciayı haber verdiğini, "daha fazla üretim hırsıyla" işçilerin patlamaya ha- zır Uretim panolanna girdirildiğıni öne sürdü. Çetin Uygur, belirle- melerini şöyle özetledi: "Karbonmonoksit oranı tehli- ke sınınnı aştığı halde duyarsız kahndı, temiz hava gelişini sagla- yacak baglanolar kurulmadı, pro- je hataları bakanlıkça denetlenip önlem alınmadı, kurtarma ekibi görev yerinde yoktu. Eski Çeltek ve Zonguldak'tan gelen kurtarma ekiplerinin çalışması engellendi, ikinci bir patlama olur gerekçesi ile hava kesilerek işçilerin boğul- maianna neden olundn, baraj yanlış yere kurularak patlama noktasından uzakta bulunan işçi- lerin de ölmesine yol açıldı, dene- yimsiz 15-20 gunluk işçiler ile 1-3 aylık deneyime sahip muhendis- ler uretim sahalannda 'uygulama- ya aykırı olarak' çalıştınldı, po- litik ve dlnsel agırlıklı yönetim so- nucu çalışanlann işyerinde söz sa- hibi olması engellendi." Maden Mühendisleri Odası'n- dan dün yapılan yazıh açıklama- da da her iki sendikanın bulgula- rına paralel sonuçlar sıralandı. Odamn açıklamasında, işletmede- ki çeşıtli olumsuzluklar nedeniy- le mühendis çalıştınlmadığı, bu nedenle en kıdemli maden mühen- disinin 3 aylık kıdeme sahip oldu- ğuna işaret edilerek poh'tik yak- laşımlarla "ilgisiz kişikrin" yöne- tim organlannda görevlendirildiği savunuldu. Yeniçeltek faciasında, bir-ikı sorumlu gösterilerek "kelle istendiği" ve bu yolla olayın ger- çek nedenlerinin örtbas edilmeye çahşıldığı da öne sürülen açıkla- mada, gerçek suçlulann ve neden- lenn ortaya çıkartılması istendi. yişinden. Borsaya daha fazla KİT hissesi surun. • Enflasyonun duşurûlmesinde Merkez Bankası'nın hazıriayıp uy- gulamaya koyduğu parasal prog- ranun onemli etkileri olacakur. Bu bakımdan para programını sıkı sı- luya uygolayın. Cumhurbaşkam özal'ın aynca ekonomi kurmaylanyla konuşur- ken de zaman zaman araya girip sonılar sorduğu ve göruşlerini açıkladığı belirtüdi. Mahye ve Gümruk Bakanı Ekrem Pakde- mirti de yaptığı Jconuşmada, ver- gi tahsilatı ve kamu gelirlerinin arttırılması yönundeki çalışmala- rın yoğunlaşürıldığım belirtti. Gehrler Genel Mudüru Altan Tufan da ocak ayında vergi gelir- lerimn geçen yüa göre yüzde 90 oramnda arüş gösterdiğini, bunun da umut verici bir gelişme oldu- ğunu söyledi. Tufan, diğer ekono- mik birimlerden gelen vergı gelir- lerinin daha fazla arttırılması ge- rektiği yönundeki göruşler uzeri- ne de vergi indirim ve muafiyet- leri tamyan teşviklerin azaltılma- sıyla vergüerde daha büyük artış- lann sağlanabilecegini kaydetti. özal'a aynca butçe gerçekleştir- melen ve 1990 yıh gelir-gider tah- minlerıni içeren tablolar sunuldu. Hazine ve Dış Ticaret Musteşan Namık Kemal KJıç da Hazine dengesi, iç ve dış borçlanmalar ko- nusunda bılgi verdı. Küıç, 1990'da kamu finansman gerekJen ve iç borç odemeleri ıçın 22 tnlyon lı- ralık yenı iç borçlanma yapüması gerektıfinı kaydetti. tç borçlanma anlatüırken Cum- hurbaşkam özal'ın araya girerek, son dönemde Hazine ve Merkez Bankası ilişküerinin '1yi gittigini" söylediğı, Hazıne'nin Merkez Ban- kası uzerındeki yukunün azaltıl- masının enflasyonla mucadele açı- sından oluralu sonuçlar vereceğı- ni kaydettiği öğrenildi. DPT Mus- teşan AIi Tigrel de konuşmasın- da agırlıklı olarak kur gelişmele- nni arüattı. Toplu Konut ve Kamu Ortakh- ğı tdaresi Başkam Ökkeş Özuygur da konuşmasında, özelleştırme uygulamalan ve KİT hisselennin borsada satılması konusundakı çalışmalan anlattığı öğremldı. özuygur, Toplu Konut'un bugune kadar borsaya 180 milyar lıralık hisse senedı sürdüğunü bildirdı HESAPLAŞMA (Baştarufı 2. Sayfada) dıköy ve Beyoğlu yakalarına aa uzanmıştır. Coğu hemen hemen aynı kışilerdir Cemal Sahır, Şeref Şenpınar, Refik Kemal Ardu- man, Nurettin Nuvart, L Tokatlı, Şefkati, Ömer Aydın, Mahmut İbrahım, Selah Cehdı. Sezaı Namık. Bu arada yenı operetler ku- rulur ve kısa surede dağılır. Hale operetı, Halk operetı, Surey- ya operetı gıbı 196O'lı yıllarda Cemal Sahir'le yaptığım soyteşi şöyle bitiyor: "Anılar, geçmişin en renklı yanlarını da getırseler, günûn ger- çeklen karşısında kısa ömuriü oluyor." Cemal Sahir'le kırk yıl ge- rılere el ele yaptığımız duygular gezısı Tarlabaşı'nın bır yan so- kağında, kasvetli, bir kira odasında sona ermişti Taksim'e doğru yurüdüm Işıklı reklamların albenısı çekıcıydı Fakat camları ışıldayan opera yapısı hiç de sevımlı görünmüyor- du. 1921 yılında cebınden para ödeyerek Türkçe Vıyana operet- leri sunan Cemal Sahir gözümde büyüdü. Cemal Sahir'in Ed- vin'i dünya operet sahnelerinin bütün Edvın'lerinden daha ölüm- sûzdü. Yıllarca sonra bır dosttan acı gerçeğı ögrendim Cemal Sa- hir'i kaç gündür göremeyen ev sahibı kadın, polıse duyurmuş ve kaptyı açtıklarında ötüsüyle karşılaşmışlar. Ölüsünü beledı- ye, yoksullarınkı gıbı kaldırmıştı. Gömüldüğü yer belli değildı. Bi- len yoktu! Hitler'in karaı^âhında (Baştarafı 6. Sayfada) kaçarak Alman Ordulanna sığı- nan Rnzi Nazar, Alman ıstihba- ratçısı general Gehlen iie birlikte Türklerle ilgilenecektı. Şu anda VVashington D.C.'de Alman asıllı eşi ile yaşayan Ruzi Nazar, Türklerle çok yakın ve sa- tnimi dostluklar kurmaya devam ediyor. Amenka'nın Ankara büyükel- çiliğinde görevh' CIA istasyon şe- fı Paul Henze de Sov>-etler Birli- ği'nde yaşayan Müsluman halklar- la çok yakından ilgilidir. Henze'nin "Central Asian Snrvey" Dergısı'nde yayınlanan "Kafkaslarda Ateş ve Kılıç / 19. Yüzyılda Kuzey Kafkasy^ D«| Köylulerinin Direnişi" ODTÜ Asya-Afrika Araştırmalan Gnıbu Yaymlan arasmda basılmış. Hen- ze'nin "Marks'ın Ruslar ve Mus- ldmanlar hakkında yazdıklann- dan seçmeleri" de yine ODTU ta- rafından 1984 yılında basılmış. Yarın: Almanlann Ttirkiye'de harcadıklan milyonlar GOZLEM UGUR MIJMCU (Baştarafı 1. Sayfada) ya çalışan bakanlık Personel Genel Müdürlüğü şeflerınden Orhan Sarıçam, suçüstü yakalandı. Istanbul'da da bir grup, aynı düzmece belgeleri çoğaltır- larken yakalandılar. Cemalettin Kaplan, 1980 öncesınde Türkıye'de Dıyanet Işlen Başkan Yardımcılığı'na kadar yükselmışti. Adana Müf- tülüğü yapan Kaplan, 1980 sonrasında Federal Almanya 1 ya MSP yanlısı "millı görüşçü" olarak gıtmiş; 1985 yılında Almanya'da "Islami Cemiyetler ve Cemaatler Biıiiği"r\i kura- rak "mıltı görüşçü'ierden ayrılmıştı. Kaplan, "Islami Cemiyetler ve Cemaatler Biıiiği"ni kimlerle kurmuştu? Ahmet Polat, Selahattin Yazıcı, Hasan Hayrı Kılıç, Sey- fettın Özkan, Süleyman Asian, Mustafa Özçelık, İbrahim Ka- ba ve Hılmı Ergunlu ile. . Cemalettin Kaplan'a Almanya'da yardım elinı uzatan kımdi bılıyor musunuz? Murat Bayrak. MHP'nın son idare Kurulu'nda bulunup da 12 Eylül sa- bahı hakkında nedense soruşturma açılmayan AP eski mil- letvekılı, şu ünlü işadamı! Kaplan, 1985 yılından bu yana Almanya'da orgütlenıyor. Kaplan, Avrupa'nın çeşıtli bankalannda ozel hesaplar da aç- tırmış. Örneğın Deutsche Bank Köln Şubesi'ndekı 37040044 ve Hollanda Rabobank-Oss-180405934 sayılı liesaplara para- lar akıyor. Bu Kara Hoca'nın hazırladığı anayasa taslağı da kelıme- sı kelımesine Iran Islam Cumhunyetı Anayasası'nın kopya- sıdır' • Kaplan'ın kendisi de mürrtlerj de İran'a gelip gitmışler Iran- lı yazar Tahıri, "Holy Terror" adlı ıncelemesınde 1400 Tür- kün Iran'da eğitildiklenni ılerı sürüyor Bu kara örgütün mılitanlan Afganıstan'a da gidip Islam Mücahitleri ile birlikte Sovyet askerlerıne karşı dövüştüler. Bizdeki yaygın kanı şudur: — İslamcılar teröre karışmazlar. Bu, bir genel yargıdır Bu genel yargı bır ölçüde de doğ- rudur. 12 Eylül öncesınde İslamcılar teröre pek karışmadı- lar. Teröre karışanlar "Türk-İslam Sentezi" adıyla pıyasaya sürülen antı-laik ıdeolojinın ülkücü militanlarıydı. İslamcıların 12 Eylul'den önce teröre karışmamış olma- ları bgndan sonra karışmayacaklan anlamına gelmez Iran örneğı ortada... Mısır Devlet Başkam Enver Sedat'a duzen- lenen suikast da bıliniyor. Kaplan, Islamcı eylemler için üç aşama ongörmekteydı "Medrese devrı" Bu aşamada Muslümanlar. Kuran'ın anayasa, şerıatın da yasa oldugunu öğrenecekler; bilınçlenecekler. Bu aşamadan sonra ikıncı aşama başlayacak. İkinci aşama "tekke devri." Bu aşamada Muslümanlar "tarikat" adı verılen örgütlen- melerden geçerek örgütlenip güçlenecekler. Sonra? Sonra "kışla devri" başlayacak. Kara Hoca'ya göre "kışla devri" sılahlı dönem; bu dönem- de "Muslümanlar fef/'K çekmeyt" öğrenecekler! "Kışla devrı", Islam devrımının sılahlı aşaması... Bu aşamada ne olacak? Hoca'ya bakarsanız, "50 bın camıde 50 bın hoca ayağa kalkacak!" Kaplan'ın kara örgütünde son zamanlarda kopmalar ol- du. Hoca, eskısi kadar etkıli değıl Bu örgütten kopan fanatik gruplar, kendı aralarında ey- lem yanşına gırebılirler. Almanya'da köşeye sıkışan bu Hu- meyni özentisi, kendi varlığını kanıtlamak için teröre de baş- vurabılir. Milli Eğitiro Bakanlığı'na kadar giren bu kara örgütün si- lahlı adamları yarın ya da öbür gun cinayet de ışleyebılirler. Kara Hoca'ya ve örgütüne dikkat!.. HOŞGELDİN BAHAR... r u duyuruyu okuduğunuz sırada, dışanda belki yağmur, kar ya da fırtına var. Ama bu bir gelenektir... Altınyıldız, her yıl şubat ayında, baharın / yazın ilk müjdesini verir. Baharlık / yazlık yeni çeşitleriyle... MERHABA YAZ ! Bu yıl da Altınyıldız, birbirinden seçkin desenlerle, renklerle... yeni ketenleri, "coolwool"lan, kotonlan, gabardinleri, alpakalan sunuyor. Tüm seçkin hazırgiyim kuruluşlanna, tüccar terzilere, kumaş mağazası sahiplerine ve giyimseverlere duyurulur. Saygıyla...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear