23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 ARALIK 1990 **** POKTRE LORENZ F-16 ve Falcon uzmanı Minnesota eyaletinin St. Pa- ul kentinde 1944 yılında doğan Albay Gary B. Lorenz 1967 yı- lında Hava Harp Akadernisi'ni bitirdi. tşletme dalında lisans üstü derecesi de aldı. F-4'lerde pilotluğa başladı. llk yurtdışı görevleri Güney Kore'de Kun- san Hava Üssü ve Filipinler'de Qark Hava Üssü'nde oldu. Gttneydoğu Asya savaşı sıra- smda 1971-73 yıllan arasında Güney Vietnam'da da Nang Üs- sü, Tayland'da Udorn Üssü ile Ubon Üssü'nde toplam 495 sa- at av bombardıman uçağı pilo- ,tu olarak uçtu. Daha sonra ABD'ye dönüp pek çok hava üssünde eğitim pi- lotu ve taktik subayı olarak gö- revlerde bulundu. 1983 haziranında ABD Aske- ri Eğitim Programı çerçevesin- de Suudi Arabistan'a gitti. Ha- ziran 1984'e kadar program ko- mutan yardımcısı olarak görev yapü. Aynı yü George Hava Üs- sü'ne geri dönen Albay Lorenz 35. Taktik Savaş BirliğTnde bu- lundu. 1989 ocak ayında ABD Hava Harp Akademisi Komu- tan Yardımcısı olan Albay Lo- renz 1989 ekiminde Incirlik Ha- va Üssü'ne 39. Taktik Hava Grubu Komutan Yardımcısı olarak atandı. 2 bin 500 uçuş saatlik fiili pi- lotluk süresi olan Albay Lorenz şimdilerde F-16 Falcon jetleri üzerinde uzmanlaşmış. Albay Lorenz meslek yaşamı boyunca pek çok da madalya almış. In- cirlik'in 39. Taktik Hava Gru- bu yeni komutanı evli ve iki ço- cuk babası. tncirlîk'e yeni komutan (Baftarafi 1. Sayfada) Tayland ve Suudi Arabistan de- neyimli Albay Gary Lorenz ge- tirildi. încirlik Turk-ABD ortak sa- vunma tesislerinde görev devir tesüm töreni dün yapıldı. ABD 39. Taktik Grup Komutanı Al- bay JohB L. Nystrom görevini bir süredir yardımcılığuu yapan duğu bildirildi. Şevardnadze dünyayı Albay Gary Lorenz'e dcvretti. ABD Ankara Lojistik Grup Komutanı Ralpb R. Rohatsch- ın da katıldığı devir teslim töre- niyle Albay Lorenz, üste ABD- nin 25. komutanı oldu. Üste 1989 yılı mayıs ayından bu yana görev yapan 24. komu- tan Albay Nystrom'un ise yeni görev yerinin New Meksico ol- (Baparafi 1. Sayfada) ekonomisi de Şevardnadze'nin istifasından olumsuz etkilendi. Milano Borsası'nda hisse senet- leri yüzde 3'iuk düşuş kaydetti. • Paris muhabirimiz Sabetay Varol'un haberine göre Şevard- nadze'nin istifası Fransa'da de- rin bir kaygı yarattı. Dışişleri Bakanı Roland Dumas istifayı "Çok daha tehlikeii bir duruma doğru gidiş öncesinde bir alarm çanı" olarak niteledi. Dumas, Sovyet meslektaşının "ce- saretlni" överken "Bu istifanın Gorbaçov'a yardım etme konu- sunda hftli tereddut eden ülke- lere uyan olacagını ummak istediSini" vurguladı. • Berlin muhabirimiz Dilek Zaptçıoğlu'nun bildirdiğine göre Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher, Şevardnad- ze'nin istifası üzerine yaptığı açıklamada, "tstifa Batı'ya, Sov>etler Birliği'ndeki reformcu güçlere, elinden gelen tüm yar- dımı, ozellikle ekonomik yardım yapması gerektiğini ammsatma- lıdır" dedi. Genscher şoyle de- vam etti: "Almanya bu konuda- ki sorumluluğunun bilincinde- dir. Ama Batılı ortaklanmız kendt sorvmluhıklarını daha fazla ciddiye almalıdırlar." • AA'nın haberine gore Ingil- tere Dışişleri Bakanı Douglas Hurd, Şevardnadze'nin istifası- na üzulduğunü ve Sovyetler Bir- liği'nin geleceği ile ilgili kaygıla- rının bulunduğunu söyledi. Douglas Hurd, "Şevardnadze ile çözülmesi guç sorunlar uze- rinde çalıştım. Ben, Sovyet mes- lektaşımı her zaman dostca, yar- dımsever ve yapıcı bulmuşum- dur. İstifanın siyasi >onune ge- lince, hepimiz Şevardnadze'nin istifa gerekçesi>le ilgili bazı ka>- gılar taşımalıyız" diye konuştu. • tsrail Başbakanı tzak Şamir de yaptığı açıklamada bu istifa- nın Israil-SSCB ilişkilerine ne getireceğim beklemek gerektifei- ni söyledi. • FKÖ de Ürdün'le birlikte Şevardnadze'nin istifasını mem- nunlukla karşılayanlar arasında yer aldı. FKÖ sözcülerinden Ab- dullah Hurani, Reuter muhabi- rine telefonda verdiği demeçte, "Şevardnadze'nin istifasından sonra Moskova'nın Ortadogu- da kışkırtıcı politikayı terk ede- Etnik (Baftarafi 1. Sayfada) Bağımsız Interfaks ajansı da kavgaya 100 kadar askerin kanş- üğını, 92 servis görevlisinin olay- dan sonra kaçtığını, ancak 41'inin hemen yakalandığını ha- ber verdi. Değişik etnik gruplardan as- kerlerin bir arada bulunduğu Sovyet askeri birliklerinde tan- siyonun gergin olduğu ve tartış- maların akut hale geldiği bildi- riliyor. ADANA'DAN MURATTOKMAK 1. KOŞU: F: Beyoğlu (5), P: Adanagüzeli (2), S: Eratlı (1). 2.KOŞU:F:BabaI(l),P:Ha- zar I (4), P: Üçümüz (2), S: Ba- nş 2 (3). 3. KOŞU: F: Sa-Sa (3), P: Bur- çakhanım (2), P: Robinia (8), S: Semuş (4). 4. KOŞU: F: Eserbatur (5), P: Beytorun (10), P: Serap 25 (6), S: Tulga (2). * 5. KOŞU: F: Şeyhçoban (5), P: Müflis (4), P: Nord Star (6), S: Sibel 2 (8). 6. KOŞU: F: Koşanyel (4), P: Sonbatur (5), P: Aldemir (7), P: Sakallı (2), S: Hatip (12). 7. KOŞU: F: Kılıçhan (7), P: Arkadaş I (2), P. Kamalı 2 (8), S: Aliş (9). Ş 1 ia » 7 1 { X O2 \ 1 s 7 6 i 53 s 7 • X G4 1 1 3 5 7 S X 551 1 3 5 7 • Qfi 1 1 * 17 8 cegini ve ABD üe arasına mesafe koyacağını umut ediyonız" de- di. • Çin, Şevardnadze'nin istifa- sını yorumsuz verdi. AP'nin ha- berine göre Çin Dışişleri Bakan- hğı yaptığı açıklamada, "Şe- vardnadze'nin istifasının Sovyei- ler'in iç işi olduğunu" belirtti. Gorbaçov, Şevardnadze ile görüştü SSCB Başkanı Mihail Gorba- çov'un, önceki gün istifasını ve- ren Dışişleri Bakanı Eduard Şe- vardnadze'yle uzun bir göçuşme yaptığı açıklandı. SSCB Dışişleri Bakanlığı söz- cüsü Vitaly Çurkin dün düzen- lediği olağan basın brifinginde, gazetecilerin soruları üzerine Gorbaçov ile Şevardnadze ara- sındaki görüşmenin "henüz ta- mamlandıgını", bu yüzden de görüşmenin içeriğine ilişkin bilgi sahibi olmadığını belirtti. SSCB Dışişleri Bakanlığı söz- cüsu Vitaly Çurkin, Eduard Şe- vardnadze'nin halen bakanlıkta- ki odasında "Dışişleri bakanı olarak çalışmalarını siırdirr- düğünü" vurguladı. Çurkin, Şevardnadze'nin yeri- ne kimin atanabileceği soruları- nı ise yanıtsız bıraktı. Interfaks servisinin haberine göre de, Gorbaçov'un sözcusü Vitaly tgnatenko, goruşraede "Dışişieri Bakanı ie başkan ara- sında her zamanki turden nor- mal gorflş alışvcrişinin >apıldı- ğını, istifa konusunun ise gün- deme alınmadıgını" söyledi. Sözcu, bu görüşmenin Şe- vardnadze'nin istifasını geri al- dığı anlamına mı geldiği yolun- daki bir soruyu yanıtlarken, "Bakantar istifa edip kapıyı çe- kerek gidemezler" şeklinde konuştu. Başkan Mihail Gorbaçov'un siyasi danışmanı Gyorgy Şahna- zarov ise Eduard Şevardnadze- nin, "Gorbaçov'un ekibinde kalmaya devam edeceğinden emin olduğunu" belirtti. SSCB (Baftarafi 1. Sayfada) aynca, vakfın, bu yıun başlann- da, liberal milletvekillerini bir araya getiren "bölgelerarası grup"a, bir enformasyon ve ha- berleşme merkezi kurması için önemli miktarda para yardımı yaptığı bildirüiyor. SSCB Ana- yasası, ülkede siyasi faaliyette bulunan her türlü kuruluş veya grubun, başka ülkelerden mad- di yardım almasmı yasakhyor. SSCB Savunma Bakanlığı'nın listesinde ayrıca, ülkenin en çok okunan reformist dergilerinden "Moskova Haberteri"nin de bu vakıftan para alan kuruluşlar arasuıda olduğu, Sovyet ordusu- nu en sert biçimde eleştiren ki- şiler arasında yer alan "Ogonyok" Dergisi Genel Yayın Müdurü Vitalj Korotiç'in, vak- fın parasıyla ABD'de "araştır- malar )apmaya başladıgj" belir- tiliyor. Adı: Idris (Baftarafi 1. Sayfada) da toplamaya çıktı. Anadoluhi- sarı semtinde hurda aradıkları sırada, yol kenannda bahçeli bir eve ait hamam kurnasını aldık- lannı ve işlerini tamamladıktan sonra durağa otobus beklemeye gittiklerini anlatan baba Sadık Can bu sırada Anadoluhisarı Karakolu'na bağlı devriye ekip otosunun kuşkulanarak kendi- lerini sorgulamak üzere karako- la götürduklerini söyledi. Kara- kola gelen kurna sahibinin da- vacı olmadığını belirtmesine karşın görevliler suçüstü unsu- ru olduğunu öne sürerek tutuk- lanmalarına karar verdi. tddiaya göre 17 aralık pazar- tesi gunü Idris Can (18) ve Ha- san Acar (30) çıkanldıkları Bey- koz Sorgu Hakimliği tarafmdan tutuklanarak Üsküdar Paşaka- pısı Cezaevi'ne götürüldüler. Kı- sa bir süre sonra fenalaşarak G Ö Z L E M UGUR MUMCU (Bastarafı 1. Sayfada) Bu, dipten gelen datgadır. Bu dipten gelen dalgalara kim- se karşı koyamaz. Ne eylül generalleri, ne MESS başkanlan! 12 Eylül generalleri, DİSK yöneticilerini işkenceli sorgu- lardan geçirerek ve sekiz yıldan on beş yıla kadar varan cezalarla korkutarak işçi sınıfını yıldıracaklannı sandılar. Ve yanıldılar. Ve yanıldıklarmı bile anlayamadılar... İşte, 12 Eylül'de Ulusu hükümetine genel sekreterini ba- kan olarak veren Türk-İş bıle bugün sokaklardadır. DISK'i kapatmak, yöneticilerini yargılamak çözüm müydü? Çözüm olmadığı anlaşılıyor. Bir hukuk devletiysek, sermaye smıfına ne kadar hak ta- nınıyorsa, işçi smıfına da aynı hak tanınacaktır. Eğer, dev- let, gerçekten "sosyal devlet" ise emekçiler, devlet eliyle, sermaye sınıfından çok daha fazla korunacaktır. On yıl içinde "kâr-faiz-rarrt" gibi sermaye gelırlerinin ulu- sal gelirdeki payı yüzde 42'lerden yüzde 73'lere çıkmış, bu dönemde sermaye akıl almaz kaiançlar elde etmiş. Aynı dönemde, işçi ücretleri ile memur aylıklarının ulusal gelir- deki payları yüzde 33'lerden yüzde 14'lere kadar düşmüş. Özetle, iş dünyasında, emek piyasasında "tûfek icat ol- muş, mertlik bozulmuştur!.." Liberal düzen adına sermaye smıfına, holdinglere, tekel- lere ve de kaçakçılara bınbir türlü ayrıcalık sağlanmış, sıra "emek piyasası"na gelince "seröesf pazar" yasak üstüne yasak koymuştur. Türk işçisi, hem çok çalışıyor; hem az para alıyor, emek piyasası da binbir türlü yasakla kuşatılıyor. Işçilere grev hakkı sınırlı... Memurlara ise hiç yok... Avrupa ülkelerinde işçiler, haftada ortalama 40 saat çalı- şıyorlar. Türkiye'de işçilerin haftalık ortalama çalışma saat- leri 46 saat! 1980 yılındaki sendikalı işçi sayısı 5 milyon 721 bin... Bu- gün ise 1 rnilyon 921 bin 441! Çalışanlann ancak yüzde 11'i sendikalıdır. Kamu ışyerlerindeki sendikalı işçi sayısı, devlet baskısı nedenıyle azalmaktadır. Türk işçisi; En az para alan.. en çok çalışan.. ve Avrupa ve hatta Asya ve Afrika ülkelerıne göre en az sendikalasan sınıftır! 12 Eylül hükümetine bakan veren Türk-lş bile bugün so- kaklarda yürüyorsa dipten gelen dalgalara kulak verdiği içindir. Tûrk-İş'in tabanı, geçen yıl düzenlenen "bahar ey/emte- r/"nden sonra Likat-lş, Tarım-iş, Genel Maden-iş, Selüloz- İş, Hava-İş gibi sendikaların yönetimlerine sosyal demok- rat görüşlü sendikacılar seçilmiştir. Tûrk-iş, işçi sınıfından gelen bu seslere kulak vermese, bölünecek, belkı de sosyal demokrat sendikalar, ayn bir kon- federasyon kuracaklardı. Türk sendıkacılığı, bugüne kadar, çeşrtli engeller ve "kurt kapanlanyla" karşılaştı. "Partilerüştü sendikacılık" anlayışı ile AID (Uluslararası Kalkınma Örgütü) fonları ve AAFLI (Asya-Amerika Hür Çalışma Enstitüsu) adlı örgüt eliyle CIA uzmanları işçi hareketine yön vermeye çalıştılar. Bu da yetmedi; 12 Eylül'de sendikalar ye sendikacılara karşı savaş ilan edilerek MESS Başkanı Özal korundu ve kollandı. 12 Eylül generallerinin bir kısmı bugün devlet bankala- rında önce "esas duruşa" geçip sonra bağdaş kurduklan yönetim kurullarında 'İemettü paşalan" olarak 12 Eylül'de yaptıkları hizmetlerin karşılıklarını alıyorlar! Bugün Türkıye yeni bir yol ağzındadır. Bir yanda, Oiyarbakır'a çağrılan NATO Çevik Kuvveti ve "savaş hali" hazırlıkları.. "savaş hali" ile birlikte getirılecek grev yasaklan.. ve sıkıyönetim.. ve savaş hali ve sıkıyöneti- min doğal sonucu militarizm! Öte yanda, Zonguldak'ta sokaklara dökülen ve günler- dir "açız" dıye yürüyen yoksul işçiler. ve dipten gelen dal- galarla Anıtkabir'e yürüyen sendikacılar... İşçi sınıfı, uyanan bir dev gibi yavaş yavaş sesini du- yuruyor. Çağrının perde arkası ANKARA (Cumhuriyet Bu- rosu) — Turkiye'ye çevik kuvve- tin çağrılması konusunun Kör- fez krizinin başlangıcından he- men sonra gündeme geldiği öğ- renildi. Dışişleri Bakanlığı kay- naklanndan edinilen bilgiye gö- re 10 ağustosta Belçika'nın baş- kenti Bruksel'de yapılan NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı- nda ABD, Türkiye'ye çevik kuv- vet gönderilmesi önerisinde bu- lundu. Apcak dönemin Dışişle- ri Bakanı Ali Bozer baskanlığın- daki Türk heyeti, "Türkiye'ye Irak tehdidinin söz konusu olmadığı" gerekçesiyle bu one- nyi reddetti. Heyetin Turkiye'ye dönmesi- nin ardından, Körfez krizi ile il- gili olarak muhalefet partileri- nin istemiyle TBMM ola- ğanüstü toplandı. TBMM'deki genel göruşmeler sırasında ANAP sürpriz bir çıkışla yurl- dışma asker gönderilmesi ve ya- bancı askerlerin Türk toprakla- rına kabul edilmesi için TBMM'den hükümete yetki ve- rilmesini istedi. Bu istek, ANAP'ın kendi içindeki tartış- malar ve muhalefetin karşı çık- ması sonucu yetkinin "ancak bir tecavüz durumunda izin olarak" kullanılması şeklinde Meclis'ten geçti. Edinilen bilgiye göre ANAP'- ın yetki isteği girişiminin ardın- da çevik kuvvetin Turkiye'ye gönderilmesi planlannın da et- kisi vardı. Ancak o dönemde söz konusu olan çevik kuvvetin, "Rapid Deploj ment Force" ola- rak bilinen ABD birliği olduğu ve şu an gündemde bulunan AMF-(A) ile ilişkisinin bulun- kusmaya başlayan Idris Can iki saat sonra durumunun ağırlaş- ması üzerine yetkililer tarafın- dan Haydarpaşa Numune Has- tanesi'ne gönderildi. Beyin ka- naması tanısıyla servise kaldırı- lan îdris Can, üç gün sonra kur- tarılamayarak öldü. Paşakapısı Cezaevi Savcısı Cemal Ünsal, Idris Can'ın 17 aralık pazartesi günü cezaevine geldiği sırada kusmaya başladı- ğını ve iki saat sonra hastaneye sevk edildiğini belirterek şoyle dedi: "Kusma artınca derhal hastaneye sevk ettik. Hırsıziık sanığı olarak gelmişti. Üç gün sonra olmüş. Ölüm nedeninin belirlenmesi için otopsiye gon- derdik. Sonuca göre hareket edecegiz." Konuyla ilgili olarak göruştü- ğümüz Anadoluhisarı Karakol Amiri, Idris Can'ın cezaevine Yılbaşı gecesi kar bekleyenler... Yılbaşı için özel elbise yaptıranlar... Yılbaşını evinde kutlayanlar... Sadece yılbaşında piyango biteti alanlar. madıği da kaydediliyor. 1 eylülde TBMM'nin açıhşın- da konuşan Cumhurbaşkanı Turgut Özal, ANAP'lı milletve- killerine, 12 ağustosta hüküme- te verilen "iznin", "yetki" şek- linde değıştirilmesi telkininde bulundu. Türkiye'ye askeT gönderilmesi konusu son olarak Genelkur- may Başkanı Orgeneral Necip Torumtay'ın istifası nedeniyle yeniden kamuoyunun gündemi- ne geldi. Bu istifadan 3 gün ön- ce yapılan Bakanlar Kurulu top- lantısında ağustos başında red- dedilen "çevik kavvetin" bu kez davet edilmesi kararlaştınldı. Hükümete yakın kaynaklardan edinilen bilgiye göre bu "gayri resmi" karann kamuoyuna yan- sımaması için özel bir gayret sarfedildi. Hükümet yetkilileri, NATO nezdindeki girişimin as- kerler düzeyinde yapılmasını ve bu konuda askeri bir görüş oluş- turulmadan siyasi açıklamaya gidilmemesini öngordüler. Türk askeri yetkililerinin Bruksel'de yaptıkları girişimin NATO kay- naklarınca basına sızdırılması ise bir karar alınmadan konu- nun kamuoyunda tartışılmasına yol açtı. NATO Çevik Kuvveti çağnl- masına ilişkin karann Bakanlar Kurulu'nun 30 kasım gunlü top- lantısında alınmış olması, To- rumtay'ın istifası ile yeni bir ha- rekât planı arasuıda bağlantı ku- ran kaynaklann yorumlanna da güç kazandırdı. Bazı kaynaklar, Torumtay'ın TSK'nın Güney sı- nırında ek bir yığınak yapması- na ve ABD askerlerinin bölge- ye davet edilmesine karşı çıktı- ğını belirtiyorlar. hırsızlık suçuyla gönderildiğini belirterek "Cezaevine göndere- U 15 gün oluyor. Yani tutokla- nalı 15 gun oldu. Olay yeni bir olay değil. Zaten taş çalmıs. Bunda da dövülecek bir şey yok" dedi. Idris Can'ın babası Sadık Can da dün oğlunun cesedini almak için geldiği Adli Tıp önünde kendisine önceki gün hastane- den telefon edildiğini, daha son- ra da oğlunun cesedini görme- ye gittiğini söyleyerek şöyle ko- nuştu: "Benden oğlumun organlan- nı bagıslayıp bağışlamayacagımı sordular. Btn de 'Önce bir gö- reyim ondan sonra karar veririz' dedim. Oğlumu gördiiğttm za- man gözlerime inanamadım. Aslan gibi oglumun kulagından ve suralmdan kan gellyordu. Hiçbir hastalığı yoktn. " Gazinoya gidenler... Partiden partiye koşanlar... Yılbaşı gecesi çalışanlar... llkokul öğretmenini her yılbaşı arayanlar... Yılbaşında yazlığa kaçanlar; dağa gidenler... * Yılbaşı gecesi günlük tutmaya karar verenler.. Bütün maaşını bir gecede harcayanlar... Bir yıl daha yaşlandığını kabul etmeyenler... Sevgilisi ile birlikte olamadığı için üzülenler.. »«t Uzun telefon konuşmaları yapanlar... Televizyona hangi dansözün çıkacağım merak edenler. Bir gön önce erken yatanlar... Yılbaşı turlarına katılanlar... Hangi yıla gireceğimizi karıştıranlar... Her yılbaşı hindi pişirenler... Yılbaşı gecesi bile hindi yemeyenler.. Yılbaşı gecesi somurtup duranlar... * SV'<_-~ Yılbaşı hiç bitmese diyenler... Yeni yıla umut dolu girenler... Hepimiz için "Yılbaşı Armağanı" Paşabahçe'den ! Bu ilanın çerçevesindekiler yalnızca birkaç öneri. Paşabahçe Ticaret Ltd. Şti. Ankara Asfaltı, içmeler Mevkıi 81700 Tuzla - Istanbul Tel: 395 54 73 - 20 Hat
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear