02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 ARALIK 1990 EKONOMİ AlTlHSÛIlflŞ Cumhuiyet teşat 24ıyarartın 22 ayar bıleak 900 ayar gümûş Valaitank AHm Zirat Afom HafcMtm MBankaaiOnsS Alış 229 000 270.000 34.750 31200 427 192.000 189.000 190.000 372 00 Satş 233 000 280 000 34.850 34SO0 455 197 000 194.000 194.000 37200 TL Intertanto Ort Fara (%) = 62.93 SERMST PİYASADA DÖVİZ «ODolan Bıt Alman Marto kvifn Frangı HatandaHorini bgHiz StBffinı FransızFranfli lOOttalyanüret SAFSyalı Avusturya Şilını Ahş 2905 1975 2300 1740 5680 582 258 735 280 Sattş 2910 1980 2310 1750 5730 587 262 745 285 Hazine bonosu faizi yüzde 55 • ANKARA (AA) — 3 ây vadeiü Hazine Bonosunun yıllık ortalama faiz oranı önceki gün yapılan ihalede yüzde 55.12 ile bu yılki en yüksek dûzeyine ulaştı. 3 ay vadeli bono faizi en son 14 kasımda yapılan ihalede yüzde 50.36 olarak gerçekleşmişti. Hazine, önceki gün 600 milyar lira tutannda bono satışa çıkardı Tannı ihracatı • ANKARA (ANKA) — Bazı tanm ürünlerinin ihracatmda Destekleme ve Fiyat Istikrar Fonu'ndan yapılacak ödeme miktarlan yükseltildi. ödeme raiktan 1991 yılı için patates ihracatmda ton başına 30 dolardan 40 dolara, kuru soğan ihracatmda 20 dolardan 25 dolara ve elma ihracatmda da 66 dolardan 80 dolara yükseltildi. Sakızlı, Metaş'tanayrıldı • Ekonomi Servisi — Yedi aydır üretim yapmayan Metaş'ta 1989 yılından beri genel müdür olarak çalışan Ertan Sakızh, bu göreyinden aynldı. Sakızlı, şimdilik Dokuz Eylül Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak hizmet vermeye devam edecek. Arat ve Güneri IAF KonseyTnde • Ekonomi Servisi — Dttnya hazır giyim sanayiinde söz sahibi ülkeler tarafından kurulan Dünya Giyim Sanayicüeri Federasyonu'nun (IAF) Yönetim Kurulu üyeliklerine iki Türk seçildi. Türkiye Giyim Sanayicüeri Derneği (TGSD) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Arat IAF lcra Konseyi üyesi, TGSD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Duru Güneri ise IAF Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapacaklar. IAFnin 1991 yılı lcra Konseyi ve Yönetim Kurulu toplantılarının da tstanbul'da yapılması kararlaştınldı. CUMHURİYET/13 Emlakçıkabuk değiştiriyor IMerkezi örgütlenme eğilimi güçleniyor. Bilgisayar kullanımı giderek yaygınlaşıyor. Yabancı sermaye yenilikler getiriyor. ESER ATtLLA Kapıcınm, muhtann, eczacı- nın, bakkalın, kısacası her önü- ne gelenin emlakçüık yapma dö- nemi sona eriyor. Emlakçılık mesleği kabuk değiştiriyor. Emlak Komisyonculan Der- neği, küçük emlakçılan bir mer- kezde toplamayı amaçlayan em- lak borsasını kurmaya yöneli- yor. Bilgisayar kullanımı yay- gınlaşıyor. İki ay Önce İngiliz kökenli Colliers International'in piyasaya girmesiyle emlakçvkk- ta yabancı sermayenin kurum- laşması yolunda önemli bir adım atılıyor. Emlakçüar, dur- gun geçen 1990 yılınm bu yeni- lenmede etkin rol oynadığını söylüyorlar. Emlakçüığm kabu- ğunu çatlatan yenilikler ise şu ana başlıklar altında öne çıkı- yor: Örgütlenme: Emlakçüık mes- leği adım adun örgütleniyor. Bunun için zamana gereksinim olduğunu söyleyen emlakçiler, bugünlerde emlakçılık yapan küçük birimleri bir merkez et- rafında toplamak için harıl ha- nl çauşıyorlar. Bu sistemle em- lak için ekspertiz raporları ha- zırlanacak ve alıcı ile satıcınm 'dofcru' fiyattan emlak alıp- satması sağlanacak. Böylece herkesin ayn fiyat vermesi ön- lenmiş olacak. Bu sistemin tam anlamıyla yaşama geçirilmesinin ise 2O00'li yıllan bulacağı söy- leniyor. Bilgisayar ve komünikas- Emlakçuıkta bilgisayar kullanımı giderek yaygınlaşıyor. Öncelikle zaman kaybım önle- yen bügisayarlarla, birden faz- la büroda hemen hemen aynı di- siplinle, aynı şartlarda ve hızlı hizmet verilebiliyor. Aıriayış değişJkliği: Amk emlakçüıkta 'at satar gibi emlak satma' zamanının kapandığı söyleniyor. Sözleşmeü, anlaş- malı satış yapan bir emlakçılık sistemi oturtulmaya çahşıhyor. "Emlak sahibi başka yerde ya- şarken de emlagıvla ilgili hizmet alabilmeii" fıkri yaygınlaşıyor. Eskiden 'gelip alma' zamanıy- ken artık 'gidip satma' zamaru- nın başladığı ileri sürülüyor. Eğİtilli: Mesleğin yıllarca yete- neksiz ellerde kalmasından ya- kınan emlakçılar, eğitime gide- rek daha çok önem vermeye başladılar. Emlak Komisyoncu- ları Derneği, 2 yıldır ücretsiz eğitim programlan düzenlerken yöneticiler, şimdiye dek 500'den fazla kişi yetiştirdiklerini söylu- yorlar. Turyap da birkaç yıldır eğitim programlan düzenliyor. Piyasaya yeni giren İngiliz Colliers Inttmational ise belirli konularda uzmanlaşmış eleman yetiştirmeyi hedefliyor. Yabancı sermaye: Emiak çdık piyasasına bu yıl ilk kez ya- bancı bir şirket girdi. İngiliz kö- kenli Colliers International'in uluslararası anlayışla piyasaya yeni bir boyut kazandırdığı söy- leniyor. Gerek komisyoıv oran- lannda gerekse emlak için 'dognı' fiyat belirlemede yeni- liklere soyunan şirket, emlak danışma hizmetleri de veriyor. Şirket yetkilileri, danışmanlık firmalannın görevini "piyasa fi- yatının oluşmasında bîr kurul görevi tasımak" olarak özetli- yorlar. Şirketin görevlerinden birinin de yabancılara hizmet vermek olduğunu söyleyen Col- liers yöneticileri. hem alıcı- dan hem de satıcıdan komisyon yerine, sadece bir tarafı temsil îderek, bir taraftan komisyon alma sistemini piyasaya getiri- yor. Bankalar: Dövize talep geçiciMerkez Bankası, bankalararası dövizpiyasasına dün de 40 milyon dolar sattı TAYFUN DEVECtOĞLU Merkez Bankası'nın serbest döviz pi- yasası üstündeki denetimi sürüyor. Ge- çen salı gunü piyasayı "kendi haline" bı- rakan, ancak serbest piyasa kurlarında- ki ani yükselme üzerine önceki gün ya- pılan bir operasyonla tekrar kontrolü ele geçiren Merkez Bankası, dün de banka- lar arası döviz piyasasına 2885 liradan dolar "enjekte ederek" Tahtakale'ye "göz açtırmadı" Serbest döviz piyasasının kalbi Tahta- kale'de dün ABD Doları 2905, Alman Markı ise 1975 liradan işlem gördu. Tah- takale'de önceki gün akşam saatlerinde dolar 2930, mark ise 2005 liradan alınıp satılıyordu. önceki gün bankalar arası döviz pi- yasasına yaklaşık 30 milyon dolar süren Merkez Bankası, dün öğleden önce 2885 liradan 40 milyon dolar daha satarak do- ların serbest piyasa kurunu bir önceki güne göre 25 lira aşağı çekti. Sah ve çar- şamba günleri 2 binli rakamların "saa- detini" yaşayan Alman Markı da 1975 liraya kadar geriledi. Bankalar arası dö- viz piyasasında ise dolarda en düşük ahm teklifı 2879 lira, en yüksek satış tek- lifi de 2893 lira oldu. Bu arada dövize karşı ikinci cepheyi bankalar arası Türk Lirası piyasasında açarak önceki gun öğ- leden sonra bu piyasadaki faiz limitleri- ni kaldıran Merkez Bankası, dünkü iş- lemlerde kotasyon limitlerini 60-63 pu- an arasında belirledi. Dün öğle saatle- rinde bu piyasadaki faiz oranı yüzde 62.75'e kadar yükseldi. Bankacılık çevrelerinde dövize yöne- lik talep artışı "dönemsel" olarak olagan karşılanıyor. Bankacüar sistemdeki tıka- nıkhğın "geçici" olduğunu belirterek ta- lep artışını şöyle açıklıyorlar: • Türkiye'ye kredi açan yabancı ban- kalan Dünya bankacılık sisteminde Türkiye, riski yüksek ülkeler bölümün- de yer alıyor. Bu nedenle Türk bankaîa- rına kredi açan yabancı bankalar, yıl so- nu bilançolanm daha parlak göstermek için Türkiye alacaklannı yılbaşı itibanyla kasalarmda göstermek istiyorlar. Örne- ğin bir Türk bankasına 10 milyon dolar kredi açan bir yabancı banka, 2 ocakta aynı miktarda kredi açmak koşuluyla 30 aralık tarihinde ödeme yapılmasını isti- yor. Bu durum dışanya borçlu olan yer- İi bankalann 15-20 günlük süreler için döviz arayışına yol açıyor. • Yerii bankalann döviz pozisyonla- n: Merkez Bankası uygulamasına göre yabana bankalardan fonlanan yerli ban- kalar, borçlanarak plase ettikleri her 100 dolann 85 dolannı yine döviz cinsinden tahsü etmek zorundalar. Merkez Bankası yüzde 85'in altına düşen miktar için kı- sa vadeli reeskonl faiz oranının iki katı- na ulaşan yıllık yüzde 102.5 oranında ce- za uyguluyor. Döviz pozisyonlan yüzde 85'in altına düşen bankalar ceza ödeme- mek için piyasadan döviz ahna yoluna gidiyorlar. • Piyasanın geçici talebi: Kredi müş- terisi olan herhangi bir şirket yılbaşına doğru hesabını temizlemek ister. Ayrıca gelecek yıldaki itiban bir önceki yıla ait bilançosu ile ölçüleceğinden, daha par- lak bir bilanço ilan etmek ister. Yılbaşm- dan 15-20 gün önce likiditesi artan bu tip şirketler bu parayı riski az, ama nakite dönüşümü kolay olan bir yere yatırmak isterler. Bu şartlara en uygun yatınm ara- cı dovizdir. Ayrıca yeni yıldaki ithalat re- jiminin bekleyişi içine giren ithalatçılar da dövize kayar. Hazine, Hindistan, Pakistan kaynaklıpamuk ipliği için anti-damping soruşturması açtı Tekstilcinin istedîği gerçekleştiANKARA (AA) — Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı (HDTM) bünyesindeki tthalat- ta Haksız Rekabeti Değerlendir- me Kurulu (fHRDK), yerli tek- stil üreticilerinin şikâyetleri üze- rine beş değişik ülkeden ithal edilen iplik ve mensucat için an- tidamping soruşturması açılma- sına karar verdi. Kurul geçen hafta başında yaptıgı toplantıda, yerli üretici- İeri zarara uğrattığı gerekçesiy- le, Hindistan ve Pakistan çıkışlı pamuk ipliği; Hindistan, Pakis- tan, Çin, Tayvan ve Hong Kong çıkışlı mensucat ithali için anti- damping soruşturması başlatıl- masına karar verdi. Devlet Ba- kam Güneş Taner tarafından önceki gün onaylanan kararın, önümüzdeki günlerde Resmi Gazete'de yayımlanması bek- leniyor. Edinilen bilgiye göre 1989 yı- lında ocak-eylul döneminde 3 bin 987 ton olan pamuk ipliği it- halatı 5 kat artışla, bu yılın ay- nı döneminde 21 bin 694 tona yükseldi. Pamuk ipliği ithalatı- nın 15 bin 390 tonluk bölümü Pakistan'dan, bin 88 tonluk bö- lümU Hindistan'dan yapıldı. Ge- çen yıhn tamamında, Pakistan'- dan 171 ton, Hindistan'dan ise 111 ton pamuk ipliği ithal edil- mişti. Buna göre, Pakistan'dan pamuk ipliği ithalatı 90 kat, Hindistan'dan ithalat ise 9 kat arttı Aynı dönemde pamuk ipliği ihracatı ise yüzde 50 oranında azalarak 88 bin 138 tondan 47 bin 531 tona geriledi. Geçen yılın 9 aylık dönemin- de 4 bin ton düzeyinde olan mensucat ithalatı ise bu yıl 11 bin tonun üzerine çıktı. Verilere göre, geçen yılın ta- manunda bin 565 ton olan Çin 1 den mensucat ithalatı bu yıl 9 ayda bin 732 tona, 172 ton olan Pakistan'dan ithalat 9 ayda bin 191 tona yükseldi. Hong Kong- dan mensucat ithalatı 159 ton- dan 294 tona, Tayvan'dan itha- lat 24 tondan 150 tona, Hindis- tan'dan ithalat ise 33 tondan 45 tona çıktı. Ocak-eylül döneminde pa- muk ipliği ortalama 3.70 dolar- dan ihraç ediürken, ortalama it- hal fiyatı 2.48 dolar oldu. Men- sucat ürünlerinin ortalama ihraç fiyatı 5.93 dolar, ithalfiyatı4.68 dolar düzeyinde gerçekleşti. Türkiye'de yılda 600 bin ton pamuk üretilip 550 bin ton pa- muk ipliği kullaruldığma ve pa- muk ipliği ve mensucat ithala- tının toplam tuketim içinde çok düşük kalmasına karşın ithalat artış hızının çok yüksek olduğu- na dikkat çeken Hazine yetkili- leri, düşük miktardaki ithalatın ic niva«ada fivatlann regüle edil- mesi açısından yararh olduğu görüşünü dile getirdiler. Hazine yetkilileri, ancak uzun vadede tekstil ve konfeksiyon sektörü- nün dışa bağımlı hale getirilme- mesi için ucuz ithalata karşı yerli sanayinin de korunması gerek- tiğini belirttiler. Ithalatta Haksız Rekabetin Önlenmesi Yasası'na göre açılan damping veya sübvansiyon so- ruşturması konusunda kararın en geç bir yıl içinde verilmesi ge- rekiyor. Kurul, yaptığı inceleme- ler sonunda, yerli üreticinin da- ha fazla zarar görmesîni önle- mek için soruşturmanın belli bir aşamasında geçici vergi oranla- n belirleyebiliyor. EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAy Döviz ve Deniz: Kıyamet Yakın mı? Döviz rezervlerinin artışıyia övünenlerin bekledikleri gün- ler geldi. Artık bol bol döviz satarak Türk Lirası'nın hızla de- ğer yıtirmesini önlemeye çalışabilirler. Merkez Bankası'nın bu amaçla elinden gelen her şeyi yapacağına, Türk Lirası'- nın tepetaklak yuvarianmasını ve sert bir iniş yapmasını ("hard landing") önlemek ve artık kaçınılmaz olan inişi yu- muşak inişe ("soft landing") dönüştürmek için elindeki bü- tün olanakları seferber edeceğine emin olabilirsiniz. Böyle- ce yaklaşık iki yıldır ızlenmekte olan politikaların temel da- yanağı, yani "güçlü TL" imajı korunmaya çalışılacak. Çalışılacak, ama acaba başanlabilecek mi? Türkiye'nin ekonomisinin çarklarını taşıma suyla döndûr- düğünü, döviz rezervlerinin sermaye hareketleri ve dış borç- lanma sayesinde arttığını, cari döviz gelir ve giderieri ara- sındaki farkın tehlikeli biçimde açıldığını yaza yaza bir hayli daktilo şeridi eskittik. Denizin bir gün bitebileceğini anlat- maya çalıştık. Şimdi denizin brteceği noktaya her zamankinden fazla yak- laşıldı galiba. Dövize talep hızla artıyor, buna karşılık döviz girişlerinde belirgin bir yavaşlama var. Dışarıdan borçlanma rahatlığı giderek kayboluyor. Tahtakale yentden adı duyu- lan bir olay haline gelmeye başladı. Döviz arzı piyasadaki talebi karşılayamaz noktaya geidiği için döviz piyasasında- ki fiyatlar ani sıçramalar yapıyor. Merkez Bankası da bu sıç- ramaların Türk Lirası'nda ani ve sert bir deger kaybı niteliği kazanmaması için büyük miktarlarda, (kimi günlerde 100 mil- yon dolara varan mertebede) döviz satarak TL'nin değerini savunmaya, değer kaybım belli limıtler içinde tutmaya çalı- şıyor. Bu amaçla faiz silahını da devreye sokarak Interbank faizlerinin yükselmesini teşvik ediyor. Kritik soru işte tam bu noktada gündeme geliyor. Merkez Bankası bu operasyonu ne kadar sürdürebilir? Cari döviz giriş-çıkışı arasındaki fark sürerken Merkez Bankası'nın mü- dahaleleri piyasanın havasını nereye kadar değiştirebilir? Merkez Bankası'nın bu operasyonu sürdürebilmesi için belki de hatırı sayılır miktarda döviz satması gerekecek. Bu ise Merkez Bankası'nın piyasadan hatırı sayılır miktarda TL çekmesı anlamına gelecek ve bu operasyon sonucundafa- izlerin daha da hızlı olarak yükselmesi gündeme gelebile- cek. Böylece TL'nin değer kaybt denetime alınabilecek. Merkez Bankası Başkanı Rüşdü Saracoğlu'nun gecen yıl para programını açıkladıktan sonra muhtelif vesilelerte be- Hrttiği gibi eğer bu mekanizma böyle işletilebilirse sorun ol- maması gerekiyor, çünkü Merkez Bankası'nın elindeki dö- viz bitmeden piyasadaki Türk Lirası stokunun bitmesi gere- kiyor. Sayın Saracoğlu'nun gene çeşitli vesilelerle ortaya koy- duğu bir de "kıyamet" senaryosu vardı. "Merkez Bankası bir yandan döviz satar, diğer yandan iç piyasaya kredi açar ve Merkez Bankası parası yaratmaya başlarsa işte o zaman anlayın ki kıyamet yakındır" diyordu. Şimdi, uzunca bir süreden beri döviz alıcısı rolündekı Mer- kez Bankası döviz satıcısı rolüne dönmek zorunda kaldı. Bu durumda kıyametin kopmaması ve dövizin ya da denizin btt- memesi için para politikasında daralmayı ve faizlerde tırman- mayı göze alm&k gerekiyor. Merkez Bankası tabii bunu göze alabılir. Hatta iki yıldan bu yana izlediği tutumla tutarlı olmak için göze almak zo- rundadır. Aynca iki yıldan beri sürdürülmeye çalışılan politi- kalar "güçlü TL"ye dayandınldığına göre bu politikaları sa- vunmuş olan herkesin şimdi bu acı reçeteyi de savunması gerekir. Ne var ki bu reçetenin politik faturası oldukça ağır. Hızlı bir büyüme döneminden ani bir daralmaya zorlanmanın ve yüksek ücret taleplerinin şokunu yaşamakta olan iş âlemi acaba yeni bir parasal daralmaya ve faiz tırmanışına nasıl tepki gösterecek? Sırtını büyük ölçüde iş âlemine dayayan, seçmen desteğini büyük ölçüde yitirmiş ANAP iktidan bu ağır faturayı göze alabilecek mi? ANAP bu faturayı göze alamazsa ve Merkez Bankası bir yandan döviz satarken diğer yandan parasal genişlemeye yönetirse Sayın Saracoğlu'nun deyişiyle "Bilin ki kıyamet ya- kındır." Tabii "kıyamef'i önleyebilecek bir faktör daha var. Türki- ye'ye politik destekli ve önemli miktarda bir dış desteğin kı- sa sürede sağlanması. Böyle bir destek kısa sürede devre- ye girmezse korkarım kıyametlerden kıyamet beğenmek zo- runda kalacağız. KESKE YAPT1RSAYD1M! PİŞMANLIK GEÇ OLABİLİR... risk Zoriuklo kaundılıııııı h«rş«yi bir m Hiıkk kaybetmek işt«ı bik de^il. Mdınızı, mâlkuniizu, saglıgımıı, hayatınıu güvencc ahımı ahn. Birikknleriniıi enflasyono karşı konıyım. BASHHIA GEIMEDEN BMIYA OELİN. BATISiGORTA 'sizinle el ele' • bunfaul: Unhr Sonuaun I Sl 02 80 (S Hatj Turçıy Odandunun 143 73 79 - 80 Batı Sigorta acenteleri ve tüm Tûtönbank şubeleri hizmetinaded»-. • Ankan: Neviit Soijk 125 47 06 Feyı. Ozer 125 27 82 • bmir: Erol Guvenç 19 44 19 Gübcıcn Ydda: 19 64 65 • Ad*m: Sertut Dararus II 35 34 13 46 75 •Bum Arslan Yeomojkj 15 70 62 SevJay OaJp 14 91 93 Türkiye kin Yeni bir pasaport 1KALBİNİZİ KORUYUNUZ TÜRK KALP VAKFI Muayene, Teşhis, Tedavi 175 12 44 / 45 Laboratuvar, Röntgen 148 58 66
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear