25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17EKİM 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 SPKyasa tasarısı • ANKARA (AA) — Sermaye Piyasası Yasası'nda bazı değişiklikler öngören yasa tasarısı bugün TBMM Sanayi ve Teknoloji Komisyonu'nda ele alınacak. Yaklaşık bir yıldır TBMM'de bulunan yasa tasansı yasalastığı takdirde Sermaye Piyasası Kurulu'nun (SPK) yetkileri önemli ölçüde genişleyecek. Tasanda, ortaklann pay dağtlımının önemli ölçüde değişmesi sonucunu veren hisse senedi el değiştirmelerinde, sermaye artınnüannda, birleşme ve devirlerde SPK'ya küçük yatınmayı korumak için genel düzenlemeler yapma yetkisi veriliyor. Ban kesimlerin kamuya açıklanmamış bilgüeri kullanarak yarar sağlamalannı önlemek amacıyla tasanda "açıklanmamış bilgi ticareti" yasaklamyor. Sovyetler'e hamleler • ANKARA (UBA) — Sovyetler Birliği'nin 56 bin tonluk boru ihalesini Tûrk firması Ümran kazandı. Spiral kaynakiı borular doğalgaz boru hattında kullanılacak. Ümran Spiral Kaynaku Boru Sanayii geçen yıl da Sovyetler Birliği'ne 36 bin ton boru ihraç etmişti. öte yandan Giyim Sanayicileri Dış Ticaret de Moskova'da sürekli bir "tanıtım merkezi" açacak. GSD ile Sovyet Soyusznabimport kuruluşu arasında da bir anlaşma imzalandı. Anlaşmaya göre 150 bağlı kuruluşu için Soyusznabimport hazır giyim ithalatıru dünyada sadece GSD'den yapacak. Altındüştü • Ekonomi Servisi — Altın fıyatlan, petrol fiyatlanndaki gerileme sonucunda düştü. Önce dış piyasalarda gerçekleşen altının düşüşü sonra iç piyasaya yansıdı. Bunun sonucunda Cumhuriyet Altım 239 bin liradan 223 bin liraya indi. 24 ayar külçe altın da 33 bin 900 liradan 32 bin 500 liraya düştü. Bu toptancı başkaESER ATİLL Türk top- tancı piyasası ve üretici ke- simine çeşitli eleştirilerin odak noktası olan Metro Grosmarket ile geleneksel toptancıhk anlayışma yeni bir bakış açısı geldi. Bir süre önce1 toptancı adı altında piyasaya gi- rip "perakende satış yapmaya başladığı" yolunda şikâyetlere yol açan marketin Genel Müdü- rü Dr. Tahsin Pamir Metro'nun toptanahk anlayışını, saülan bi- rim miktan ile degil hedef milş- terisi ve her malın faturalı satıl- ması ile tanımJıyor. 'Kim toptancı, kim peraken- deddir?' tartışmasına, Metro, yabancı sermaye gözüyle yeni bir anlayış getiriyor: "Toptan- ctlıgı, satılan birime göre ayır- mak mümkün degil. Bir tek mal satan da bir karnyon mal satan da toptancı olabiür. Önemli obn hedef, müşteridir ve her sa- tışın karşıt inceleme imkânı ve- ren belgelerie faturalanması- du." Metro Genel Müdürü Pa- mir, bu nedenlerden dolayı ken- dilerini toptancı sınıfına koy- Metro, 'perakende' satış yapmakla suçlanıjor duklannı belirtiyor. "Bizim hedef müşterimiz töccar, esnaf, sanatkâr ve serbest meslek sahibi" diyen Pamir, Metro'- nun kesinlikle "kişiye degil isyerine" mal sattığını ve fatu- ra kestiğini belirtiyor. Metro'- nun yerinin toptano piyasası ol- duğunu ve Türkiye'nin şartla- nndan dolayı bu özelliklerini yi- tirmeye niyetleri olmadığını söy- leyen Pamir, marketin ana he- defini de şöyle özetliyor: "Biz istiyoruz ki bir isyeri sahibi tttm gereksiniınlerini bizden karşıla- sın. Örnegin bir lokantacı gel- sin kürdanından etine, masa ör- tiisünden masasına, çatal bıça- gından hıvalet kâgıdı, hatta klo- zet takımı ve perdesine kadar her şeyini bizden alsın." Şimdi- ye dek satılan bîrimle birbirin- den aynlan toptancı ve peraken- deciligin 'üreöcilerin ambalajia- nndan dogan bir kavram' oldu- ğunu ileri süren Pamir'e göre bu yanlış bir anlayış. Metro'nun müşteri profilinin dökümünü de yapan Pamir, gıda bölümünde müşterilerinin ytizde 43'ünün bakkal olduğunu belirtiyor. Piyasada sürekli tartışılan ve yine eleştiri konusu olan "Met- ro'dan alışveriş vapanlann bo- radan alıntn fatanüan n«sü de- ğerlendirecegi." Bu konuda Pa- mir,"Biz satia olarak sonımlu- lugumuzu yiizde 100 yerine ge- tiriyonıı. Her yapılan alışveriş için fatura kesiyor, bunun KDV'sini alıp deviete yatınyo- rnz. Bundan sonrası, bu fatura- Isuin nasü kullanüdıgı, mükel- lefleri, denetimi ve devleti Ufiilendirir " divor. Birçok . büyük perakendeci mağazayı da çatısında toplayan, ancak Türk pazanna toptancı- lıkla girmeyi seçen Metro Gru- bu'nun bu seçimdeki amacım Pamir, "Perakendecinin kayna- gında mal temini yatar. Amacı- mız önce üretim kaynaklanu, mal teminini tespit etmek, üre- tici gnıplan beliriemek yani iire- ticiyi tanımak, daha sonra pe- rakendecilige soyunmak" diye açıklıyor. Metro'nun diğer tnağazalara göre ucuz olmasının sırrııu da Pamir, "Dagıüm, kredilendir- me sistemi, stok maliyeti ve tez- gâhtar masrafımız yok" diyerek açıklıyor!' Borsaya boya île camEkonomi Servisi — Trakya Cam ve Marshall Boya halka açılıyor. Trakya Cam hisse se- netleri ilk elde Türkiye İş Ban- kası şubeleri ve Camiş Menkul Değerler'de satışa sunulup, da- ha sonra borsada işlem görme- ye başlayacak. Marshall Boya hisseleri bugunden ÎMKB birin- cil piyasada işlem görmeye başlıyor. Odenmiş sermayesini 14 eylul- de 10 milyar 980 milyon liradan 18 milyar liraya çıkartan Mars- hall Boya ve Vernik Sanayii şim- diye dek hiçbir şirketin kullan- madığı bir yöntemle halka açı- lıyor. Şirket, son yapılan serma- ye arttırımında alınan karar ge- reği ortaklanna kullandırtmadı- ğı 3 milyar 420 milyon liralık rüçhan haklannı halka satacak. Daha önceki halka acılma ör- neklerinde, şirket ortaklanndan biri veya birkaçı kendi portföy- lerindeki hisselerin bir bölümü- nü satıyorlar ve elde edilen ge- lir hisseleri satan ortaklara ait küçültüldü. Böylece 3 milyar oluyordu. Marshall Boya'nın 420 milyon lira nominal değer- deki hisse açığa çıkartıldı ve bu hisselerin halka arzı kararlaştı- kullandığı yöntemde ise rüçhan hakkı kullanamayan ortaklann şirketteki payları aynı oranda rıldı. Vesterin kân 140 milyar Ekonomi Servisi — 1 mil- yar sterlini aşan borçları yu- zünden darboğaza giren Polly Peck'in Türkiye'deki en önemli yatırımı olan Vestel- in 9 aylık bilançosu açıklan- dı. Şirket bu yılın ocak - ey- lül döneminde 140 milyar 635 milyon lira vergi öncesi kâr el- de etti. Vestel'in 6 aylık kârı ise 70 milyar lira düzeyindey- di. Polly Peck'e taze kaynak sağlanması için tamamının ya da bir bölümünün satılacağı iddia edilmiş olan Vestel'in özvarhklan da 294.2 milyar li- raya ulaştı. Yılın ilk 9 ayında 578.8 milyar liralık satış hası- latı elde eden Vestel'in brüt sa : tış kârlılığj yuzde 34.4, net sa- tış kârlılığı ise yüzde 24.3 ola- rak gerçekleşti. Geçen haziran ayında halka açılan Vestel'in tanıtım ' kokteylinde Polly Peck Yönetim Kurulu Başka- nı Asil Nadir, şirketin bu yıl sonunda 151 milyar h'ra kâr edeceğini belirtmişti. 13 bin 250 liralık fiyattan halka arz edilen Vestel hisselerinin ön- ceki günkü borsa kapanış fi- yatı 8 bin 100 lira oldu. Şir- ketin piyasa değeri bu fiyat üzerinden 1 trilyon 215 milyar lira düzeyinde bulunuyor. Bu yılın ilk 9 ayında 31 mil- yar 955 milyon lira kâr eden ve bunun 6.7 milyar lirasım eylttl ayında sağlayan Marshall Boya- ya ait hisse senetleri bugunden itibaren borsa birincil piyasada 9 bin 500 liradan satışa sunula- cak. Trakya Cam Sanayii hisse se- netleri ise 22 ekimden itibaren Türkiye İş Bankası ve Camiş Menkul Değerler'de 7 bin lira- dan satışa çıkartılacak. 956 mil- yar 600 milyon liralık ödenmiş sermayesi olan Trakya Cam Sa- nayii'nin temmuz sonu itibanyla 19.6 milyar lira vergi öncesi kâ- n bulunuyor. Şirketin bu yılın sonunda 70 milyar lira kâr etme- si bekleniyor. Şişecam toplulu- ğunun toplam düz cam üretimi- nin yüzde 63'ünü gerçekleştiren Jrakya Cam, 70 ülkeye cam ih- raç ediyor. Trakya Cam hissele- rinin satışından elde edilecek 205 milyar lirayı aşkın kaynak yeni yatınmlarda kullanılacak. Türkiye, Doğu Akdeniz ve Karadeniz'de Is Imkanları 13 - 14 KASIM 1990, İSTANBUL 13 KASIM 14 KASIM 09.00 BAŞKANIN TAKDİMİ 09 15 AÇILIŞ KONUŞMASI Güneş Taner. DevleT Bakanı. Ankara. 10.00 BÖLGENİN JEOPOÜTİK GÖRÜNÜMÜ Rt. Hon. Dr. David Owen. Milletvekili. Dışişteri Eski Bakanı. Londra. 10.45 KAHVE SERVİSİ 11.15 CXDĞU AKDENİZ'DE GELECEKTEKİ SAVUNMA STRATEJİLERİ Stephen Hadley. Uluslararası Güvenlik Polıtikası, Savunma Bakan Vardımcısı. VVashington D C 12.00 TÜRKIYE-DOGU AKDENİZ VE YENİ AVRUPA Eberhardt Rhein. Avrupa Topluluğu Komısyonu. Doğu Akdeniz ve Orta Doğu Direktörü. Brüksel 12.45 ÖĞLE YEMEĞİ Misafir Konusmacı: Anthony Sampson. Gazeteci ve Yazar, Londra. 14.45 TÜRKİYE-DOĞU AKDENİZ VE KARADENIZ BÖLGESHMDEKİ YATIRIM İMKANLARI Dr. Wotfgang Albert, OECD Türkiye Konsorsiyumu Başkanı, Paris. Ali Tigrel, Devlet Planlama Teşkilatı Musteşarı. Ankara. 16 00 ENDÜSTRİYEL MODERNİZASYON VE BÖLGESEL İŞBİRLIĞİ John Marcum. Avrupa Teknoloji Enstitüsu Başkanı. Verona. 16.30 SOVYETLER BİRLİĞİ'NDEKİ GELİŞMELER VE KOMŞULARI ÜZERİNDEKİ ETKILERİ Dr Stanislay Shatalin. Başkanlık Konseyi ve Sovyet "Bilimler Akademisi Üyesi. Moskova.* Vahit Halefoğlu. Dışışleri Eskl Bakanı. istanbul 2000 RESEPSİYON TÜRK EKONOMİ BANKASI 09.00 SUNUS Jacques Attall, Fransa Cumhurbaşkanı Özel Danışmanı. European Bank for Reconstruction & Development İdare Meclısı Reısı, Pans 09.45 DOĞU AKDENİZ BÖLGESINDE BANKACIUK VE FİI^ANSMAN J. G. Fogg III. Yatınm Bankacılığı Başkanı ve Genel Müdürü, Morgan Stanley & Co.. New York. Claude de Kemoularia. Başkan, Banque Paribas Hollanda. Sir Douglas Wass. Nomura International Plc. Başkanı.Londra. Dr. Ercan Kumcu. T. C Merkez Bankası. Başkan Yardımcısı. Ankara 11.45 KAHVE SERVİSİ 12.00 TÜRKİYE . AVRUPA'NIN GÜNEY KAPISI Ahmet Kurtcebe Alptemoçin. Dışişleri Bakanı, Ankara.* Prof. Şerif Mardjn. Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul. Cem Boyner, TÜSİAD, Yûnetim Kurulu Başkanı, İstanbul.* 13 15 ÖĞLE YEMEĞİ Misafir Konusmacı: Dr. Richard Perle. Eski Savunma Bakan Yardımcısı. VVashington D.C. 15.15 PANEL' DEĞİŞEN DOĞU AKDENİZ PAZARINDA İŞ İMKANLARI Başkan: Prof. Dr. Zafer Ba$ak. Türk Ekonomi Bankası Yönetim Kurulu Görevli Üyesi. İstanbul. Konuşmacılar: Fıat SPA, Turin. Aerospatiale Paris Yöneticiteri. 16.30 KAPANtŞ KONUŞMASI Işın Çelebi, Devlet Bakanı, Ankara. 17.00 KAPANIŞ Teyid edtecekfir. KATILMA FORMU: Katılım ıçın. lûrfen bu formu doldurup Etvan Özkayo'ya. -International Herald Tnbune. Valikonağı Caddea.YKV Bınası, 1/1 Ntşantaşt- Istanbul Tel 131 72 28. 147 9315Fax: 146 06 66-gönderiniz. 495 Amenkan Dolan tutanndaki katılım ücretinı International Herald Trtoune ûn Vakıflar Bankası Nlfantap Şubesj 4002402 no'lu hesabına yatırmtş bulu- nuyorunn. Lûtfen. taturamı adresıme gonaenn KATIUM KONUS4JNDA BİIGİ: Peşın olarok ödenecek 495 Amerikon doları futanndato konfe- rans ucret oğ\e yemeklennı Salı akşannı verüecek olar davetı ve turı konferans dûkumanlannı kapsamaktadır 29 Ekım'den önce yapılacak otan ıptaiıefde 60 Amenkan aolan ıdan masfaf kesılerek para ıcKlesı mûnrwun olaca<tır oncak stenndığınde katılımci deOişiküği yopılabıllr Sponsor kuruiuşlar ıhtıyoç duyulduğanda programı yenıden düzenleyebıürler Kooferans boyunca Ingıkzce / Türkçe snnultane rercüme yapılacoktır KONFERANS VERİ: Konferans yen Hlltpn International Oteli. Cunhurıyet Caddesl. 802O3. Hortnye - İstanbul olocaktır OTELDE KONAKLAMA. Kattımcılar ıçın özel fıyotlorla Kısıtlı sayıda oda ayırtılmiştır. Bu ındırımli fiyattarla rezervasyon yaptırmok steyenlenn Feza Penlıvante26 Ekım e kadar ırtıbata geçmeterı gefekmetctedir Tel (90 1) 131 46 50 Fax (90 1)140 41 65 Rezervasyonunuzu yoptmrken nternatıonal Herald Trtbune konferansı için oıduğunu âzeffikie bıldifmız Bay-Bcyan. Soyadı Ûnvanı Adı. Adres _ Şernr • Telefon Ulke. . Fax _ T U K E T I C I G O Z U Y L E MERAL TAMER T V'de çocukları kandırmak Çocuklanmıza hep yalan söylememelerini, dürüst olmalarını, verdikleri sözleri tutmala- rını öptleriz değil mi? Biz onlan iyiye yönelt- meye uğraşırken onların kendilerine ve aile çevrelerine duydukları güveni sarsacak olay- lar olursa da hakh olarak çok sinirleniriz. Bu haftaki konumuz, televizyon reklamla- nnın da katkısıyla çocuklanmızın 'kandınlma- sı'. 'Kendileri de ana-baba olan televizyoncu- lanmızın dikkatine' diyerek sözü İstanbul'dan yazan Canan Nar ve Diyarbakır'dan yazan Dr. Tnrgut Isık'a bırakıyoruz. tlk söz Canan Nar'ın: "5 yaşındaki oğlumun her gün yeni talep- leriyle karşılaşıyorum. Bunlar ya televizyon reklamlarından ya süpermarket ve bakkal tez- gâhlarından ya da arkadaşlarından görüp is- tediği şeker, çiklet, çikolata gibi şeyler... Aslında bu tür şeyleri hiç sevmez ve yararlı olmadıklarım da bilir. Yine de bu yeni mera- kının nedenini araştırdığımda çiğnenmeyen bütün bu çikletlerin, yenmeden atılan şeker- lerin sadece ve sadece içlerinden çıkan uydu- ruk araba ya da uçak maketi, satıcmın deyi- şiyle sürpriz armaganlmr' için alındığını fark ettim. Çünkü oğlum her 'sürpriz armağan' açıl- dığında içinden çıkan matbu kâğıda adını, açık adresini, doğum tarihini, öneri ve istek- lerini yazdırtıp beni postaneye koşturuyor, ardından da bitip tu- kenmeyen bir bekleyiş başlıyordu. Ama yanıt veren olmayınca oğ- lum, 'mektıiDun posta- da kaybokluguaa' ina- nıyor, bu yüzden yeni bir maket paketi alını- yor, içinden çıkanlar çöpe atılıp matbu kâğıt yeniden doldurularak postaneye koşuluyor- du. Ya da asla tamam- lanmayan (çunkü bazı- ları hiç basılmıyor) harfler, sayılar birikti- riliyor, futbolcu, araba ya da artist resimleri- nin koleksiyonu yapılıyor, vaat edilen bisiklete, TV'ye ya da foto kamerasına ulaşmak için umutsuz bir bekkyi^e geçiliyordu. Sonuç ise hep sıfırdı: Yanıtlanmayan mektuplar, ta- mamlanmayan harf ve sayılar ve bir sürü re- sim, o maddenin bir süre sonra piyasadan çe- kilmesiyle çöpe aülıyordu. Hele çekilişler sonunda bisiklet, televizyon, tişört, hatta kâğıttan şapka vaat eden sabun tozlan, yağlar, çıtırlar, cipsler filan bana; her çekiliş sonrasında oğlumun şansım yokmuş anne 1 sözünde yansıyan 'kendine güvensizli- gini' satın aldırıyordu. Bildiğim butün ekonomik terimleri onun anlayacağı dile çevirerek bütüft bunların bir malın satılması için yapılan bazı kandırmacı- lar olduğunu anlatışım da maalesef boşa çı- kıyor. oğlum neden kendinin kandınlmak is- tendiğini bir tiirlU anlayamıyordu. Sabnmı ta- şıran, 'mıs»r gevreginin' kampanyası oldu. Mı- sır gevreğinin üzerinde hediye kuponlanm gö- ren oğlum derhal kutuyu aceleyle bitirip ku- ponlan bana postalattı. Bütün bu çabalar, kü- çücuk bir cam kâse içindi.. Yine günlerce pos- tacının yolunu gözleyen oğlum, tam tüm umutlannı yitirmekteyken bir gün kutunun üzerindeki horoz resminin aymsmı taşıyan mi- nibüsü görünce, beni koşturdu. Kan ter için- de minibüse yetişip, durumu anlattık, başvu- rabilecegimiz bir telefon istedik. Bu telefon- dan görüştüğümüz yetkihye 'Ogluma hediye- lerin gönderilmesinin neden geciktiğini bizzat anlatmalannı' istedim. Neyse galiba etkili ol- du. Oğlum artık kendini suçlamaktan vazgeç- ti. Çekilişin falan genellikle ohnadığım kav- radı. Olan bitenin kendi şansının kötülüğily- le ilgisi olmadığını da anladı. Ama ona göre 'birileri' yalan söylüyordu. Acaba bu yalan söyleyen annesi miydi? Çünkü annesi ona 'Verilen söz tutulmah, yalan söylenmemeli, insanlara döriist davnı- mlmair diyordu. Oysa birileri vaadini tutmu- yor, yalan soylüyor, televizyonlar da bunu ya- yımlıyordu. Demek ki dünya, annenin anlattıklanndan farkh işliyordu. O za- man acaba anneye gü- venmek hatab mıydı?" Diyarbakır'dan ya- zan Dr. Turgnt Işık'ın mektubu aynı konuya parmak basıyor: "Oğlum 8 yaşında. Ankara'da büyiidü. Son 2 yıldır Diyarba- kır'dayız. Ama o eski arkadaşlan gibi yaşa- mını sürdünnek isti- yor. Bu psikoloji için- de FanU Fan Çocuk Kulübü'ne üye oldu. Onların kartını taşı- yor, eğleniyor işte. Yaz başında kulüpten bir mektup geldi. Sadece kulüp üyelerine tam- nan bir hak ile bir sü- rü Fanta kapağı gön- derilecek karşıbğmda basket topları, futbol toplan verüecekti. Han- gısi için kaç kapak biriktirileceği yazıyordu. tnanın o kapakları toplayabilmek için har- cadığım zaman, onlan satın almak için para kazanmaya harcadığımdan çok daha fazla ol- du. Diyarbakır'da bulunmayan boylardaFan- ta'lar için toptancılarla görüştüm. Sonunda hepsini topladık, bir kutuya koyduk ve gön- derdik. 21 ağustosta iadeli-taahhütlü olarak gönderdiğimiz paketi almışlar. Kısa bir süre sonra da en değersiz armağan olan bir saat gel- di. Ne bir açıklama, ne bir şey. 16 eylül günü yeni bir mektup yazdım. 'Armağan falan gön- dermeyin. Hak ettiği armağanı ben ogluma ah- run. Ama ogluma bir haber verin. Armagan- lar bitti, özür dileriz filan diye yazu' dedim. Hiçbir yanıt alamadık. Çocuklarm kendileri- ne söz verilen bir konuda aldatılmalan ne ka- dar kötü değil mi?" T U K E T I C I N I N S E S I MILPAparamı göndermiyor 1989 ekiminde oğlumun ısra- n üzerine eşim, MİLPA'nın IN- FO Cep Sekreteri kampanyası- na 49 bin 500 lira olan ilk tak- sidi ödeyerek katılmış. Ancak Milpa'nın vaatlerini yerine ge- tirmesinde aksamalar olduğu- nu duyunca vazgeçmiş ve bunu MİLPA'ya yazılı olarak bildir- miş. Satış sözleşmesine göre vaz- geçme durumunda MlLPA'mn parayı 6 ay sonra iade etmesi ge- rekiyor. Ancak MİLPA'ya defa- larca mektup yazdığımız halde -hatta gazetenin sahibi Aydın Doğan'a da- bize para iadesi ya- pılmadı. Eylül başında bir işim dolayısıyla Istanbul'a gidişim- de MİLPA'ya da uğradım ve Serpil Köse Bey'le görüştüm. Adımı, telefonumu aldı, 'Tülin Hanım bu konuyla ilgileniyor. Sizi bir iki gün içinde arar" de- di. Bir hafta kadar bekledik. Ara^n olmayınca biz Tülin Hanım'ı aradık. Bu kez "Gül- seren Hanım o işle ilgileniyor" dediler. Defalarca ara- mamıza rağmen ses çıkmadı. PTT ve telefon masrafı olarak en az bir 49 bin 500 lira daha odedik, ama biz bu parayı MİL PA'ya kaptırmak niyetinde ol- madığımız için bir de size ya- zalım diye düşündük. İSMET AKYOL / Bursa 1YİİLPA yetkilileriyle görüştük. Okurumuzun PTT ve telefon masraflarını da karşılayabümek için tsmet Akyol'a 100 bin lira yolladılar. Ancak Serpil Bey, Tülin Hanım ve Gülseren Hanım'ın sonuçsuz vaatlerinin nedenini izah edemediler. Kâmil Koç'ıın dikkatine.. KAMİL KOÇ OtobÜS İşletrne9«j^^^"WWfu TAŞIMABn.nt Husevmoz X*~İ»J Swi : * N r 270112 Vd Molmudurlugu Ga : 12873 1: Kodu 32 Verılış Tor.hı G«tece4ı Yer KDVDaJiıl TU 11 a.-e*eı —Depsrtura Tonhı Tftfe Sootı Koltuk NO. IANNL KOÇ Otobüs iştetmeT JSÖF<°Ç ^«- cu ***"* BlLETt • EGIRDİR ŞUÎESI (incn\ HOSEYİN oz \&~JrJ ^ : * Nr 270130 ' Ougar tci No 7 — EĞIRPIR N ^ b * S ^ Vd. . Molmûdürtuğû Ga : 12B73 tl Kodu 32 Verlli» TorM : Gktecaâı v»r KDVDohı! TL H«-**f —Dçpar».UT» Tarıhı Soalı io Koltuk No. nımızdaki yol arkadaşımızın bi- letinde 25 bin lira yazıyordu. Oysa bizimki 30 bin liralıktı. Soruşturduk, hemen herkesin biletinde 25 bin lira yazıyordu. Mesafe aynı, firma aynı, otobüs aynı, koltuklar aynı. Sadece farklı olan bizim biletlerin fiya- tı. Muavine biletleri gösterdi- ğimde, "Dua edin de 35 bin li- ra almadılar" gibi anlaşümaz bir yanıt verdi. Biz de öyle yap- tık. 30 bin lirahk biletlerimizi, yolculuk arkadaşlanraızdan bi- rinden aldığımız 25 bin lirahk biletle Koç yetkililerinin ve ka- muoyunun dikkatine sunuyor ve açıklama bekliyorum. ENGtN AKYÜREK / tstanbol vâmil Koç firması Halkla Ilişkiler Müdiresi Sena Kaleli, şehirlerarası ulaşımda fiyatlarm serbest olduğunu, bu nedenle de en büyük firmalann bile pazarlıkla yolcu topladıklannı belirttikten sonra, "Biz de ister istemez bu koşullara uyuyoruz. Bir otobüs bugün 1 milyar lira ve yolcu olsun olmasın, belli hatlarda sefer yapması gerekiyor. Hal böyle olunca da iş pazurlığa kalıyor" dedi. 27 ağustos günü Eğirdir'den İstanbul'a gidiş bileti almak için Kâmil Koç firmasına gittik. Sadece en arka sırada yer oldu- ğunu öğrenince vazgeçip başka firmaya yöneliyorduk ki' Koç yetkilisi, "Otobüs yeni model. Arka sırada da birbirinden ay- n ikişer luşilik 2 koltuk var" de- yince inandık ve 46-47 numa- ralan satın aldık. Ancak otobüs geldiğinde arkada birbirine bi- tişik 4 koltuk olduğunu gör- dük. Üstelik bu 4 koltuk 5 ki- şiye satılmıştı. Bir kişi 45 numa- ralı biletiyle hostes koltuğuna oturtuldu. Yedek şoför ve mu- avin ayakta kaldılar. Yolda bir sürprizle daha karşılaştık. Ya- ÜRETİCİYE TEŞEKKÜR PAŞABAHÇE sevindirdi Yaşgünümde armağan edilen tencere, doğrudan ateşe koyduğum için iç çat- lamaya uğradı. Meğer bu ürünler, fınn kabı olarak üretilmiş. Tencere ambalaj- sız olduğu için böyle bir uyarı yoktu. Satın alınan dükkâna gittim. Oradaki di- ğer Borcam'lar da ambalaj- sızdı. Satıa kıza "Uyanna- nız gereianez miydi?" de- dim. "Naşl knnamiacatıııı herkes bilir diye nyanna- dım" dedi. O zaman tence- reyi değiştirmesini istedim. Reddettı. tlginctir, dükkânm hemen bitişiğinde Izmir Pa- şabahçe şubesi vardı. Ancak oradaki tezgâhtarlar da "Bir jey yapamayız" dediler. Bu- nun üzerine Istanbul'da Ge- nel Müdürlüğe yazdım. Ara- dan 3 hafta gecmişti ki, Iz- mir Paşabahçe'den beni te- lefonla arayarak randevu is- tediler ve Borcam'ı sağla- mıyla değiştirdiler. Aynca Paşabahçe'de tezgâhtarla değil de yetkiliyle görüşmüş olsaydun, tstanbul'a yazma- ma gerek kalmazmış. Bunu da hatırlattılar. İHSAN KADER-lzmk AR-GE Mobilya'ya teşekkür Mecidiyeköy'deki AR- GE Mobiİya'dan aldığunız yemek odası takımının san- dalyelerinden birinde satın aldıktan bir ay kadar sonra tespit ettiğimiz kusuru ken- dilerine telefonla bildirdik. Kusurun bize ait olma ola- süığı söz konusu bile edilme- den, sandalyenin değiştiril- mesi beni çok etkiledi. Ma- ğaza sahibi Ayşe Hanım'ın bu duyarlüıgı için teşekkür- ler. CELİL OKUR-lstaDİnd
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear