25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET/16 DIŞ HABERLER 22 OCAK 1990 AZERBAYCAN Bakû'de dev protesto gösterisiOnbinlerce kişinin katıldığı mitingde Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un maketi yakıldı ve "Kahrolsun Gorbaçov" diye slogan atıldı. Sovyet birlikleri arasında bulunan Azeri askerlerin isyan ettikleri öne sürüldü. Dış Haberler Servisi — Azerbaycan'ın başkenti Bakû'de dun sabah Moskova'yı protesto etmek ıçın onbinlerce kişinin ka- tıldığı, Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un maketinin yakıldığı dev bir miting düzen- lendi. Oncekı gece kentte Sovyet birlikleri ile Azeriler arasında şiddetli çatışmaların meydana geldiği, ancak dün sabah askeri birliklerin duruma hâkim olduklan haber verildi. Dağlık Karabağ bölgesinde ise Aze- rilerle Ermeniler arasında çatışmaların sür- düğü bildiriliyor. Bakû'ye gönderilen Sovyet birlikleri ara- sında bulunan yaklaşık 120 Azeri askerin isyan ettiği ve Sovyet birlikleri ile aralann- da çatışma çıktığı bildirildi. Halk Cephesi kaynakları, Bakû'ye gönderilen Sovyet bir- likleri arasında çok sayida Errneni askeri- nin bulunduğunu bildirdiier. Moskova radyosu, Bakû'deki çatışmalar- da 83 kişinin oldüğunü açıkladı. Merkezi Bakû'de bulunan "Vatan Cephesi" ıse ölü sayısının 2 binden fazla old^uğunu öne sür- du. NAHCtVAN Azeriler, İran'a ediyorlarİ yİran, binlerce Azerinin sınırı geçerek Hazar Denizi kıyısındaki Astara kasabasına geldiklerini duyurdu. İran, ayrıca Nahcivan'da Azerilerle Kızılordu arasında çatışmalar olduğunu bildirdi. Ançak Nahcivan televizyonu İran'ın bu haberini doğrulamadı. Dış Haberler Servisi — Azerbaycan'da- ki olaylar uzerine on binlerce Azerinin, sı- nın geçerek İran'a gittikleri bildiriliyor. İran, önceki gün bağımsızlığinı ilan eden Nahcivan özerk Cumhuriyeti'nde çatışma- lar olduğunu bildirirken, Nahcivan Televiz- yonu, çatışmalar olduğuna ilişkin hiçbir ha- ber vermedi. İran Resmi Haber Ajansı İRNA, dün on- binlerce Azerinin sınırı geçerek Hazar De- nizi kıyısındaki tran kasabası Astara'ya gel- diklerini duyurdu. İran televizyonu da As- tara sokaklarmda dolaşan Azerilerin görün- tülerini vavımladı. Bu arada tran Cumhurbaşkanı AH Ek- ber Haşimi Rafsancani başkanhğında Ba- kanlar Kurulu'nun dun toplanarak Azer- baycan'daki gelişmeleri göruştuğü bildiril- di. AA, İran televizyonu kaynaklı haberin- de hükümetin, Azerbaycan'da şiddet kul- lanılmasından üzuntü duyduğunun açıklan- dığını bildirdi. İRNA, dün verdiği başka bir haberde de önceki gun bağımsızlığını ilan eden Nahci- van Ozerk Cumhuriyeti'nde Azerilerle Kı- zılordu arasında şiddetli çatışmalar çıktığını duyurdu. Ajans, aynca Nahcivan radyo ve televizyon binalarından sık sık patlama ses- leri duyulduğunu da kaydetti. İRNA"nın verdiği haberlere karşın, Kars'ın Iğdır ilçesinden haber veren Cum- bnriyet muhabirleri, Nahcivan televizyonu- nun aralıksız yayın yaptığını ve Kızılordu ile Azerilerin çatışmasına ilişkin bir yayın yapılmadığını bildiriyorlar. lğdır'dan izle- nen Nahcivan televizyonunun yayınında Er- menistan ve Azerbaycan arasında "SSCB askeri banş gücıi" oluşlurulduğunun belir- tildığı ka>dedıliyor. Televizyon saat başı yaptığı haber yayınlannda, Nahcivan'a dun Ermenilerin saldırdığını, Türkiye'den de bölgesel bütunlüğun korunmasına ilişkin yardım talebınde bulunulduğunu da duyur- du. Öte yandan Kars yöresinde izlenen Nah- civan televizyonunun yayınında, parlamen- tonun topraklanrun butünlüğunu korumak amacıyla Turkiye Cumhuriyeti'ne başvur- ma karan aldığı açıklandı. - Bakû'de cuma gecesi başlayan çatışma- larda hayatını kaybeden kişilerin toplu ola- rak bugün kentteki "Kirov Parkı" olarak bilinen alanda topçağa verileceği ve park- taki cenaze töreninden önce Kirov heyke- linin infilak ettirilmesi için hazırlık yapıl- dığı haber veriliyor. Halk Cephesi kaynaklan, Bakû'de haya- tını kaybedenler için uç gıin değil, 40 gun yas tutulacağıru bildirdiier. Bakû'deki askeri yönetimin, halkı, bu- gün Halk Cephesi'nin düzenleyeceği büyük cenaze törenine gitmesi için uyardığı bildi- rildi. Bakû'deki kaynaklar, askeri araçlar- dah yapılan 'uyarı yayınında', gerekirse bu mitingin kuvvet kullanılarak dağıtılacağı- nın belirtildiğini de bildirdiler. AA'nın haberine göre Bakû'de dün sa- bah düzenlenen dev protesto gösterisine yaklaşık 500 bin kişi katıldı. Mitinge katı- İan görgü tanıklanrun AA muhabirine te- lefonla verdikleri bilgilere göre toplantıda Mihail Gorbaçov'un bir maketi yakıldı ve "Kahrolsun Gorbaçov" sloganlan atüdı. AP'nin haberine göre Bakû'de Alizade isimli bir Halk Cephesi üyesi, önceki gün bir albayın komutasındaki yaklaşık 120 Azeri askerin isyan ettiklerini ve diğer bir- liklerle çatıştıklannı bildirdi. Alizade, ça- tışmanın sonucunu bilmediğini söyledi. Azerbaycan haber ajansı "Azerinfonn'- 'un müdürii Vadim Korsh Bakû'den gön- derdiği haberde, "Burada sokaklar kanla kaplı" dedi. Moskova, Bakû'de olağanüs- tü durum ilan ederken Azerbaycan Devlet Başkanı Elmina Kafavora, Kremlin'i kına- yarak Azerbaycan Cumhuriyeti'nin hü- kümranhğının çiğnendiğini söyledi. Kafa- vora, "Genc insanlar, kadınlar, erkekler öl- dürulduler. Azerbavcan halkı bunu hiçbir zaman unutmayacakür" dedi. AP ajansı Bakû'deki kaynaklara dayanarak verdiği haberde, insanlann sokaklarda Komünist Parti kartlarını yaktıklannı bildirdi. Ermeni askerler AA'mn Azerbaycan Halk Cephesi uye- lerine dayanarak bildirdiğine göre Bakû'- ye cuma gecesi Sovyet askeri birliklerinin girişi sırasında kışlamn cephaneliğini dene- timi altına alan, Azerbaycan'da görevli Gürcü askerlerle Azeri askeri öğrencilerin çoğu, Sovyet ordu birliklerine karşı uzun süre direndiler. Halk Cephesi liderlerinden Abbas Ab- dullah. direnişçi askerlerin çoğunluğunun hayatını kaybettiğini bildirdi. Abbas Ab- dullah, Sovyet hükümetince Azerbaycan'a gönderilen Sovyet ordu birlikleri arasında çok sayıda Ermeni askere yer verilmesinin, katliam hazırlığının gerçek yüzünü göster- diğini söyledi. Halk Cephesi kaynakları ve kentteki ye- rel gazeteciler, düzenli ordu birliklerinin, daha önce hiçbir eğitim verilmeden bir kentscl alanda düzeni korumakla görevlen- dirilmesinin büyük bir hata olduğunu be- lirtiyorlar. Aliyev'den sert çıkış Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin Politbüro eski üyesi ve Azerbaycan Komü- nist Partisi eski Genel Sekreteri Haydar Ali- yev, Azerbaycan'da yaşanan trajedinin tüm sorumluluğunun görevinden alınan Azer- baycan KP Sekreteri Abdurrahman Vezi- rov ile cumhuriyetteki gelişmelere kulak tı- kayan merkezi yönetime ait olduğunu söy- ledi. Haydar Aliyev, dün Moskova'daki Azer- baycan temsilciliğinde düzenlendiği basın toplantısında, Moskova'nın yanı sıra Azer- baycan ve Ermenistan hükümetlerinin de Karabağ sorununa sağlıklı bir çözüm geti- recek adımlan atmamakta direnerek gergin- liğin tırmanmasına zemin hazırladıklarını bildirdi. Vezirov önderliğindeki Azerbaycan KP yönetiminin Moskova'yı, bu cumhuriyet- teki durum konusunda yanlış biçimde bil- gilendirmekle suçlayan Aliyev şöyle konuştu: "Azerbaycan Komünist Partisi Genel Sekreterliği'ni 14 yri yüriitmüş bir insan ola- rak Azerbaycan haikını iyi tanırım. Gor- baçov'un iddia ettiği gibi Azerbaycan'da Iran'la birleşmeyi amaçlayan bir tslam ra- dikalizmi akımı kesinlikle yoktur. Azerbay- can'da dinsei radikalizmden söz edilemez." Aynı basın toplanusında konuşan Azer- baycan Halk Cephesi'nin Moskova Tem- silcisi Zohrap Şamhalov, Bakû hastanele- rinden kendilerine ulaştırılan verileri açık- larken bu bilgilerin elde edildiği ana kadar Bakû hastanelerinin morglarına 577 kişinin cenazesinin kaydedildiğini, Bakû çevresin- deki 10'dan fazla köyun her birinde de en az 25 kişinin öldüğünü öğrendiklerini be- lirtti. Şamhalov, Halk Cephesi üyelerinden 1571 kişinin kayıp olduğunu ve bu kişiler- Bakû'de cuma giinii askeri müdahaleden önce düzenlenen gösteride KP vöneticileritıin istifası istenmişti. (Fotoğraf: Reuter) SINIRDANİZLENİMLER Iğdır'da 'tepki'tartışmasıIğdır'da yaşayan Azerilerin tepkilerini gösterme isteğine, ne kaymakamlık ne de Kars Valiliği sıcak bakıyor. Türkiyeli Azeriler, Cumhurbaşkanı Özal'ın sözlerine, "Özal'a mı, yoksa SSCB'ye mi kızalım?" diyerek tepki gösteriyorlar. CELAL BAŞLANGIÇ IĞDIR — Telefonun bir ucunda Bakû, diğer ucunda Iğdır vardı. Hatlann hışırtı- sıtu "Aloo... Bakû..." bağırması bastınyor, karşı taraftan ağlamaklı bir kadın sesi, evi- nin penceresinden görebildiklerini anlatıyor- du. Göruşme te> F be alınıp olayları ilgiyle iz- leyen Iğdırlüara dinletilirken, diğer yandan da gece geç saatlerde otel lobilerinde otu- ran yerli ve yabancı gazetecilere teyp kaset- leri ulaştırılıyordu. Radyo başlarındaki Iğdırlılar antenleri- nin ucuyla bir Bakû Radyosu'nu, bir Tah- ran Radyosu'nu çeviriyor, bu arada günde 15 dakika Türkçe yayın yapan Erivan Rad- yosu'nun yayırunı yakalamaya çalışıyorlar- dı. Kars yöresindeki Azeri kökenlıjer ger- gindi. Özellikle Azerbaycan'da akrabası olanlar telefonla surekli bağlantı kurmaya çalışıyorlar, radyolardan bilgi almak için is- tasyonlar arasında dolaşıyorlardı. Karslılar altı milletvekilliğinden dördunu ANAP'tan seçmişlerdi. Hatta Bakan tlhan Aküzüm de Azeri kökenliydi. Azeri nufu- KRONOLOJİ Dağlık Karabağ'dan Bakû'ye 10 günPARİS (AA) — SSCB'nin Azerbaycan Cumhuriyeti'nde, Ermenilerin Dağlık Karabağ bölgesinde silahlanarak Azeri köylerine saldırmaları üzerine 10 gun önce başlayan çatışmalar Kızılordu'nun Bakû'ye girmesiyle trajik bir boyuta ulaştı. Bakû'de Sovyet ordusunun müdahalesi ile sonuçlanan ve kanlı çatışmalara yol açan olaylar şoyle gelişti: 10 ocak: Yuksek Sovvet Prezidyumu, Ermeni Parlamentosu'nun Dağlık Karabağ bolgesinın Ermenıstan'a bağlanması yolunda yaptığı oylamayı anayasaya aykın ilan etti. Karabağ'ın kuzeyindeki Şumian bölgesinde 43 Azeri, Ermeniler tarafından rehin alındı. 11 ocak: Kafkasya bolgesine SSCB İçişleri Bakanlığı'na bağlı 10 bin kişilik bir birlik sevkedildi. 13 ocak cumartesi-15 ocak pazartesi: Azerbaycan'ın başkenti Bakû'de uç gundur suren çatışmalarda Sovyet Radyosu'na gore 34 kişi öldu. 15 ocak pazartesi: 660 Ermeni, Bakû'den tahliye edildi. Kafkasya bolgesinin büyuk bir bölumünde olağanüstü durum ilan edildi ve Sovyet ordusundan 5 bin, SSCB lçişleri Bakanhğı'ndan da 6 bin kişi çatışmaların olduğu bolgelere sevkedildi. 16 ocak sah: Azeriler ile Ermeniler arasında çatışmalar devam etti. SSCB Dışişleri Bakanlığı, çatışmalarda 40-50 kişinin olduğunu açıklarken hükümetin yayın organı tzvestia Gazetesi 56 kişinin öldüğunu, 150*den fazla kişinin yaralandığını duyurdu. 17 ocak çarsamba: SSCB yönetimi, Azerbaycan'ın Türkiye ve Iran'la olan sınırlarını kapatma kararı aldı. Yonetim ayrıca, yedek birliklerin seferber edildiğini ve birliklere sılahlarını kullanma talimatı verildiğini açıkladı. 18 ocak perşembe: Bakû'de genel grev. Halk zırhlı birliklerin ilerlemesini engellemeye devam etti. 19 ocak cuma: SSCB Komünist Partisi'nin vayın organı Pravda'da çıkan bir yazıda Krejnlin, çatışmaların durmaması halinde milli felakete yol açacağını vurgulayarak Azeri ve Ermenilere bu faciaya son vermeleri çağrısında bulundu. Sovyet resmi haber ajansı, Bakû'de olağanüstü durum ilan edildiğini ve kente birliklerin girdiğini duyurdu. 20 ocak cumartesi: Azeri Halk Cephesi bugünü "milli yas" ilan etti ve Azerilere "sivil itaatsizlik" çağrısında bulundu. Komünist Partisi Merkez Komıtesi önünde toplanan binlerce kişi KP Birinci Sekreteri Abdurrahman Vezirov'un istifasını istediler. Azerbaycan Cumhuriyeti'ne bağlı Nahcivan Özerk Cumhuriyeti "tam bagımsızlık" ilan ettiğini ve merkezi hükümetten ayrıldığını duyurdu. sun yoğun olarak yaşadığı Iğdır ve Aralık ilçelerinin belediye başkanları da ANAP- lıydı. Yöre halkından en çok baskıyı da on- lar görüyordu. Sonunda gelen baskılara da- yanamayarak yapılması duşunülen bir yü- riiyüşe izin verme koşullarını araştırmak uzere Kars Valisi Hasan Fakir'e giderek gö- rüştüler. Belediye Başkanları Hasan Agn ve Yıldınm Turan, Kars'ta valiyle göruşürken, Iğdır Belediyesi'ne toplanan halk da baş- kanlarımn dönmesıni ve alınan sonucun kendilerine aktarılmasını bekliyorlardı. •Belediye binasında bekleşenlerin yoğun tepkisi vardı, "Onlar Şü kökenlidir, İran'a yakınlık duyarlar" sozlerine. Musluman ol- duklanna inandırmak için gazetecilere, "Gi- din camilere bakın. Hepsi doludur ve hep bizim halkımız namaz kılar" diyorlardı. Cumhurbaşkanı Özal'ın sözlerine Azerile- rin gosterdiği tepkiye en etkin biçimde ka- tılanların ANAP'lı olması da ilginçti. Kısa bir süreliğine, "iki arada bir derede" kalma duygusu yaşaJıktan sonra sıkıntılarını, "Ki- me tepki gostereeeğimizi şaşırdık. Oradaki- ler akrabamız. Kiminin kardeşi var. kimi- nin amcası. Şimdi biz Özal'a mı kızalım Sovyelkr'e mi?" diye dile getiriyorlardı. Ancak ANAP'lı belediye başkanları pek mutlu dönmediler Kars'/tan. Vali Fakir ile görüşmelerinde vardıklârı sonucu, "Devle- timizin tutumuna karşı bir tutum almaya- lım. Hem Sovyetler'le ekonomik ilişkileri- miz var. Bunlar da bozulmasın" tümcele- riyle aktanyorlardı. Bu da belediye meclis salonunda toplananların tepkisine yol açı- yordu. Iğdır'ın ANAP'lı Belediye Başkanı Ağrı, karşısındakileri yatıştırmak için "Du- run bakalım. cumhurbaşkanımızın öyle bir şey sovlediği kesin değil. Gazetelerin abart- ması olabilir" diyor önce, ardından da "Hem cumhurbaşkamnın hükiimetle bir il- gisi yok. Kendisi tarafsız. HUkümeti ne ka- dar bağlar ki!" diye başka bir yatıştırma yöntemi geliştiriyordu. Kars yöresinde akşam televizyonlarırun başına koşanlar önce Özal'ın "olayı Sovyet- ler'in içişleri" olarak değerlendiren deme- cini dinliyorlar, birkaç haber sonra da ANAP'lı Metin Gürdere'nin, "Olayın Sov- vetler'in içişleri gibi gerekçelerle geciştirilemeyeccği" yolundaki açıklaması- nı duyup iyice şaşırıyorlardı. Özellikle yö- netim kademesinde olan yöredeki ANAP 1 lılar da bu durumda ne yapacaklannı bir türlü kestiremiyorlardı. Ancak kesin olan bir şey vardı ki ne ilçe kaymakamlığı, ne de Kars Valiliği yöredeki Azerilerin bir mitingle de olsa demokratik tepkilerini dile getirme- lerine sıcak bakıyorlardı. Bakû ile Kars arasındaki telefon görüş- melerinden ağlamaklı haberler alındıkça, bölgede Sovyetler Birliği'nden yapılan de- ğişik radyo yayınlanndan farklı bilgiler alın- dıkça, yöre halkının tepkisi "miting yapa- lım, üç günlük yas ilan edelim, dükkfinlan açmayalım, Ermeni bayrağını yakalım" gi- bi ey r lem biçimleriyle dile geliyor, ANAP- ın önde gelenleri, "Aman hukumetimize karşı bir tavır olmasın" dedikçe de Cum- hurbaşkanı özal'ın, "Onlar Şii, biz Sünniyiz" gibi sözleri tarttşılmaya başlıyor, ardından da cumhurbaşkanının ANAP'ı ne kadar bağladığı gundeme geliyordu. Ancak sonuçta, hangi siyasal görüşte olursa olsun, insanlar bir olaya duyduklan tepkiyi, "yasal sınırlar içinde kalmak koşulnyla" bile olsa dile getirme olanağı bu- lamıyorlardı. Sovyet Azerbaycan'ından ge- len haberleri duydukça, İran'dan gelen Azeri Turklerinin gazetecilerle "Pastar olabilir" (devrim muhafızı) korkusuyla konuşmadık- lannı gördükçe, Türkiye'de tepkilerini dile getirecek insanlann resmi duvarlara çarp- masına tanık oldukça, insan bölgede nasıl üçgenlerin oluştuğunu ve gerçek demokra- sinin bu üçgenlerin köşe noktalanyla uzak- lığını merak ediyor. İNGİLİZ BASINI Mihail Gorbaçov'a destek Bakû"'ye yapılan müdahaleyi destekleyen İngiliz gazetelerinin bazıları bu fırsatla Azerilere ve Türklere nefret kusmaktan da geri kalmıyorlar. "The Sunday Telegraph" Gazetesi'nde çıkan bir yazıda, "Azeriler Ermenistan Cumhuriyeti'ni yok etmek istiyorlar" dendi. EDtP EMİL ÖYMEN LONDRA — Azerbaycan'daki son ge- lişmeler, İngiliz basını tarafından "gönülsüz" bir şekilde destekleniyor. YaT zılı ve sözlü basında, "Devleün butünlüğü- nü korumanın esas olduğu, başka çare kal- rnadığı, uzun süre duruma tahammül edil- diği" şeklinde birbirine benzer cümleler kul- lanılmakta. Nitekim Dışişleri Bakanı "Do- uglas Hurd" de "Birbiri ile kavga eden ve kan döken iki gnıp arasına ordunun girmesi başka şey, bir halkın düşünce ve ifade öz- güıiüğünü zorla bastırması başka şey" di- yerek Ingiltere'nin, Sovyetler ve Çin ara- sında yaptığı ayrımın ana hatlarmı çizdi. Radyo ve televizyonda, görgü tanığı ola- rak daha çok Ermeniler konuşurken, pa- zar günu yayımlanan ciddi bazı gazetelerin ön sayfalarında "saçını başını yolarak ağlajan" bir Azeri kadının büyük bir fo- toğraf ı \er aldı. "The Sunday Times" Gazetesi, "Asiler, Gorbaçov'u vıkım >olunda ilerlemeye zorluyor" derken, "Sunday Correspon- dent", "Kafkaslar iç savaşa girdi" dedi. "Sunday Telegraph", "Kin kazanı patladı" diyor. Azerbaycan Halk Cephesi lideri Ali- ev Aboutfasse'nin, Atatürk'ün bir tablosu önunde bir fotoğrafını yayımlıyor. "Observer" de başhk ise: "Gorbaçov, imparatorluğunu kurtarmak için tanldan gönderdi"... Önde gelen gazeteler, sorunu Azeri - Ermeni çatışması olarak ele alıyor- sa da surekli olarak görüşleri Türk - Ermeni sorununa gelip dayanıyor. "Sunday Teleg- raph"da goruş belirten çeşitli yazarlardan biri durumdan "Sovyetlerin Lübnanı" di- ye söz etti ve "Kafkasya'daki iç savaş bü- tün Kafkaslara vayılabilir. Burası Sovyet- ler için büyük bir Lübnan olabilir. Daha bü- yük bir tehlike, Azeri milliyetçîliğinin Or- ta Asya'daki Türk cumhuriyetlerini de alevlendirmesidir" dedi. Konuya en geniş yeri ayıran gazetelerden muhafazakâr gorüşlü "Sunda> Telegraph'- 'da bir başka yazıda ise "Azerilerin Erme- nistan Cumhuriyeti'ni yok etmek istedikleri" kaydedildi ve "Ermeniler son durumu, Pan-Turkizm'in bir aşaması ola- rak görüyorlar. Azerilerin Türkiye'den si- lah ve cephane aldıklannı sövlüyorlar. Bir Ermeni gönüllu, Gorbaçov'dan "Ona inan- mıyoruz. O bir Müslüman" diye soz etti" dendi. "Sunday Correspondent" Gazetesi'nde Türklerle ilgili her konuda "Derin bir nefret" yaşandığı belirtilen ve yoğun bir Türk aleyhtarlığı sergilenen bir makalede de "Osmanlılann baskıcı yönetimi altında inleyen bütün verlerde acı hikâyeleri duvu- luyor. Buigaristan'da da Türk azınlık, in- sanlık dışı bir güruh olarak göriilüyor. Çün- kü aşın görüşlü Turkler Bulgar anıtlannı yerle bir etmiş ve orJann deyimi ile 'bizi 500 yıl esir tutmuştu'. Bulgarlar Türkierin hâ- lâ Büyük Türkiye peşinde olduklarını ve is- tila etmeyi hesapladıklannı düşünuyor. Ve örnek olarak Kıbns'ı gosterivorlar. Yunan- lılar da aynı fıkirde, Ermeniler de 1988 dep- reminden sonra Türkierin >eni bir barbar- lıgını gormüşlerdi. Azeriler depremden son- ra sokaklarda bayram yapmış ve Ermenis- tan'a gıda ve yardımın ulasmasını engelle- mişlerdi. Gorbaçov da Türkierin gazabın- dan korkuvor. Şimdive kadar Ermenileri tatmin etmeyen, Azerilerin gonlünu alan önlemler aldı" dendi. den haber alınamadığını vurguladı. Zohrap Şamhalov 'un verdiği bilgiye göre Bakû'deki Salyan kışlasında, Sovyet askerleriyle bir- likte Azerbaycan halkına karşı ateş açma- yı reddeden 20 asker kurşuna dizildi, ayrı- ca kışla önünde manevra yapan zırhlı araç- lar da 10 üniversiteli genç kızm ölümüne ne- den oldu. AA'nın teleks bağlantısı kurduğu, mer- kezi Bakû'de bulunan "Vatan Cephesi" ise, Bakû'de ölü sayısının 2 binden fazla oldu- ğunu bildirdi. Yeltsin'in açıklaması Bır ziyaret için Japonya'da bulunan Sov- yet Parlamemosu'nun hızlı reformcu üye- lerinden Boris Yeltsin, Moskova'nın Aze- rilerle Ermeniler arasındaki etnik çatışma- lara son vermek amacıyla bölgeye asker göndermesinin hata olduğunu söyledi. Yeltsin, Mihail Gorbaçov'un yakında ik- tidarını yitirebileceğini de öne sürdu. Dunya Satranç Şampiyonu Sovyet vatan- daşı Garry Kasparov, Fransız televizyonun- da yayınlanan demecinde Azerbaycan'a müdahale eden Sovyet birliklerinin derhal çekilmesini ve Gorbaçov'un etnik şiddet olaylarının tüm sorumluluğunu üstlenme- si gerektiğini söyledi. ERMENİSTAN Erivan'da olağanüstü durum beklentisiNahcivan'daki çatışmalarda ölen bir Ermeni liderin cenaze töreni, Türk karşıtı gösteriye dönüştü. ERİVAN (AA) — SSCB'nin Ermenistan Cumhuriyeti'nin başkenii Erivan'da dün Nahcivan kenti yakınlarında Azerilerle çı- kan çatışmalarda ölen bir Ermeni lider için yapılan cenaze töreninin silahlı gösteriye dönüştüğü bildirildi. Reuter muhabiri, yasadışı Ermeni Ba- ğımsız Hareketi'nin lideri Movses Gorges- yan'ın cesedimn ordudan çalınmış bir zırhlı personel taşıyıcıyla kent içinden geçirilerek, 1915'te Türkler tarafından öldurüldüğü id- dia edilen Ermeniler için dikilen bir anıtın buh'nduğu bölgeye gotunilurken, yine or- dudân çalınmış iki zırhlı personel taşıyıcı ve silahlı yüz kadar Ermeni militanın yü- rüyuş yaptıklarını belirtti. Ermeni liderin tabutu mezara konulur- ken yüzlerce kişinin av tufeği ve otomatik silahlarla havaya ateş ettiği ve yumrukla- rını havaya kaldırarak, "TürkleTt ölüm, ölüm, ölüm" diye bağırdıkları bildirildi. Ermeni lider için daha önce kent merke- zinde yapılan törende de, birçok kişinin si- lahh olduğu ve Ermeni bayrağı taşıdığı, bu- rada da birçok kişinin havaya ateş ettikle- ri kaydedildi. Yerel yetkililerin kentte kontrolü kaybet- tikleri belirtilirken, kente gün boyu büyük nakliye uçakları ve helikopterlerle asker ta- şındığı ve merkezi yönetimin Azerbaycan'ın başkenti Bakû'de olduğu gibi Erivan'da da olağanüstü durum ilan etmeye hazırlandı- ğı bildirildi. TEPKİLER Batı'dan onay Doğu'dan eleştiri Dış Haberler Servisi — Kızılordu'nun Bakû'ye müdahalesi, Batı başkentlerinde "onay" bulurken, Arap dünyası ve İran, SSCB'yi eleştirdi. AA'nın haberine göre İrlanda'nın baş- kenti Dublin'de bir araya gelen AT Dışiş- leri Bakanları, Bakû'deki şiddet olaylann- dan üzüntü duyduklannı, ancak taktik ola- rak Moskova'mn düzeni sağlamak amacıy- la Azerbaycan Cumhuriyeti'ne asker gön- dermesini onayladıklannı bildirdiler. AT Konseyi dönem başkanı İrlanda Dı- şişleri Bakanı Gererd CoDins, önceki akşam düzenlediği basın toplantısında, "Şiddet olaylarının paüak vermesinden üzüntü duy- duk. Banşın sağlanmasını diliyoruz" dedi. Dışişleri Bakanları toplantısında, Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un, yönetimdeki beş yıllık süre içinde karşı karşıya bulunduğu en büyük kriz, tartışılan onde gelen konu oldu. 12 AT Dışişleri Bakanı adına açıklama yapan Collins, SSCB'nin ekonomi ve siya- setini yeniden düzenlemek için geniş kap- samlı bir program uygulamaya koyduğunu kaydederek, AT'nin Gorbaçov'un bu giri- şimlerini desteklediğini söyledi. İslam dünyası Moskova'nın Bakû'ye askeri müdahale- sinin şekli ve kanlı çatışmalar İslam dün- yasında eleştiriliyor. Abu Dabi'de yayımlanan El-Hahda Ga- zetesi, Azerbaycan'a SSCB'nin askeri mü- dahalesini "kanlı bir katliam" olarak ni- telendirdi. Katar'da yayımlanan El-Arap Gazetesi SSCB'deki Müslümanlann son yedi yüzyıl- dır baskı altında tutulduğunu ve inançlan- ru serbestçe yerine getiremediklerini kaydet- ti. İran'da yayımlanan Tahran Times Ga- zetesi de Moskova'nın Azerbaycan'ın baş- kenti Bakû'ye müdahale şeklinin birçok so- ruyu gundeme getirdiğini ve bunun arka- sında bir kargaşanın olduğu Fıkrini canlan- dırdığını belirtti. Dışişleri Bakanlığı'na yakınhğı ile bilinen gazete, bölgedeki durumun SSCB için bir felakete dönuşmesini onlemek için Tahran ile Moskova arasında en azından Dışişleri Bakantan düzeyinde temaslara geçilmesi ge- rektiği goruşünü savundu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear