22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURtYET/6 HABERLER 9 OCAK 1986 Anayasa Mahkemesi, Bakan Giray'la SHP'li Oktay'ı dinledi Oktay: Kıyılarmıız toplum yararına kullanılmadı Bayındırhk ve îskân Bakanı Safa Giray: Anayasa Mahkemesi üyelerine kıyı konusuyla ilgili görüşlerimizi anlaîtım. SHP Grup Başkan Vekili Seyfi Oktay: Bu yasa mevcut durumu korumaktan öteye bir şey getirmiyor. ANKARA, (Cumhuriyet Btırosu) Anayasa Mahkemesi dün başladığı toplantıda,27 Kasım 1984 tarıhınde >urürluğe gıren kıyı kanunu hakkında, Bayındırhk \e Îskân Bakanv Safa Giray'la SHP Grup Başkan veküı Seyfi Okta>'ın açıklamalannı dmledı. HP Genel Başkanı ıken Necdet Calp, geçen yıl söz konusu yasanın bazı maddelerının anayasaya aykınlığı gerekçesı ve ıptal ıstemıyle Anayasa Mahkemesı'ne başvuruda bulunmuştu Anayasa Mahkemesi, başvurunun esas ıncelemesını 10 Aralık 1985'te yaptı. Dört gun suren gö rusmeler sonunda yasayla ılgılı olarak Bayındırhk ve Iskan Bakanı Safa Giray ve HP adma da ügıli kışının dinlenmesıne karar verıldi llk olarak dün Bavındırlık ve Îskân Bakanı Safa Giray mahkemeye bügı verdi Giray Dir ouçuk saat suren bılgıledirme olayından sonra gazetecüenn sorulannı yanıtlarken yüksek mahkemeye, kıyı kanunuyla ılgılı hukumet goruşlerıni açıkladığını ve mahkeme üyelerının konuya ılışkın sorulannı yanıtladığını söyledı SHP Grup Başkan Vekılı Seyfi Oktay da Anayasa Mahkemesi üyelerıne bır saate yakın bılgı verdi Gazetealenn sorulannı yanıtlayan Oktay, dava dılekçesıde, bazı maddelenn anayasaya aykırılık nedenlennı açıkladıklannı anlattı ve "Mevcut dunım bu yasadan sonra ne olabilir, bundan once nasıldı, fiili durumu ve bu konudaki diger hukuk dışı gerekçeleri izah ettim" dedı Seyfı Oktay, kıyılarımızdakı yağma olayını, çarpık yapılaşmayı ve kıyüann dunyanm her yennde devletın tasarmfunda, toplumun yaranna duzenlemelerle surekh zaptü rapt altına ahnmış olduğunu anlattığını söyledı Gazetecılere verdığı bılgiye göre Oktav şu konuları da dile getırdr "Kıyılann toplum yararına kullanılması bizde uzun sure dikkate alınmamıştır. Zaman zaman çıkanlan yasalaria kıyılann kamu yararına tahsis edîlecegi gundeme getinlmışse de, hep egemen ve parasal guçler olaya agırlıgını koymuştur. Adında yasaJarda konuya ilişkin hukumler vardır. Anayasa da kıyılann devletin tasarrufunda ve kamu yaranna açık oldugunu hukme baglamıştır. ama bu yasalarda bulunan istisnai durumlar, ozel kesim tarafından hep kural haline donuşturulmuştur. Şimdi getirilen bu yasa yağmayı ortadan kaldıracak nitelikte drgildir. Bu yasa, anayasanın en geç bir yıl ıçinde çıkanlmasını emreden hukmu gereğince, iktidann mecbori çıkardıgı bir yasadır ve mevvut dunım korumaktan başka bir şey getirmiyor" Bakan Giray ve Seyfi Oktay'ın verdığı bılgıler banda alındı Bu bantların çözulmesınden sonra, verılen bılgıler metın hahne getınlıp Anayasa Mahkemesi uyelerıne dagıtılacak. Uyelenn bu metınlerı ıncelenmesmden sonra da Anayasa Mahkemesi toplanıp başvuruyu bir karara bağlayacak Basısen htanbul'daki Holantse Bank 'ta çalışan 80 kişiyi kapsayan toplu sözleşme goruşmelerini anlâşmayla sonuçlandırdı. tmzalanan sözleşme ile ucretlerde birinci yü yuzde 45 artı 10 bin, ikinci yıl yuzde 35 artı 6 bin lira artış sağİandı. I Ocak 1986'dan itibaren iki yü geçerti olacak sözleşmede yakacak tazminatı 90 bin liraya yukseltilirken diğer sosyal yardımlar da yuzde 73 ile yuzde 232 arasuıda değişen oranlarda arttınldu Holantse Bank'ta sözleşme Çevre kirliliği TMMOB Kimya Muhendisleri Odası tstanbul Şubesince düzenlenen "Hava.Su, Ibprak Kirliliği ve Attk, tlaç ve Kimyasal Artıkların Insan Vucuduna Etkileri" konulu sempozyum dun yapüan bir panelle sona erdi. tTO meclis salonunda uç gun suren sempozyum sonunda yapılan panelde, çevre kuliliği ile mucadelede yoğun bir bilgı birikimı oluştuğu, ancak uygulamada başanu olunamadığını konusunda goruş birliğine vanldı. Bonn'daki Ford fabnkasında çalışan Salih Guldıken ^Ç a d h Turk i ş ç m ygm y ü l k u t l a m a torenUrinde Federal Almanya Cumhurbaşkanı Richard von IVeizsaecker tarafından kabul edildi. Guldiken, kendisiyle yakından Ugilenen Federal Alman Cumhurbafkanı 'na bazı talepler içeren bir mektup verdi. Mektupta Turk işçilerine uygulanan vizenin kaldınlması, ailelerin birleştirilmesinin kolaylaştmlması ıstemyor. (Fotoğraf a a ) Hollanda'da yaşam kavgası HALUK BAKIR GOES Erdogan Okkalı'nın 20 yıldır gurbet kapılannda surdurduğu ekmek savaşı, Katolik Kılisesı de olmasaydı mutsuz bır sonla noktalanacaktı Hollanda polısı, 15 aralığa kadar ulkeyı terk etmesını ısteyınce son çareyı, ıkı oğluyla bırlıkte kıhseye sığınmakta bulan Okkalı, Hollanda basını ve televızyonunun da desteğıyle sınır dışı edılmekten kurtuldu Erdoğan Okkalı ıle göruşmek için Hollanda'nın guneyındekı kuçuk Goes kentıne gıdıyoruz Noel tatılını yaşayan Goes'ın tren garı sessız, dışarıda ın cın top o>nuyor Telefonla arıyoruz Okkalı'yı "Arabam yok, ama şimdi bisikletle gelır aiırız sizi" diyor Okkah ıle 11 yaşındakı oğlu Yusuf, 10 dakıka sonra bısıkletlerıyle gelıyorlar, yola koyuluyoruz llk duragımız, Okkab ve oğullannı sınır dışı edılmekten kurtaran Katolik Kılisesı oluyor. Okkalı, anlatmaya başlıyor öykusunu "İşte, 3 arahkta gelip sıgındığımız kilıse burası, şu bolumde agırladılar bizi. Polisin elinden kurtulmak için başka çarem yoktu. Uçaga bindırip uçumuzu de Turkiye'ye yollayacaklardı. Gideriz gitmesine de kuçuk oglumdan nasıl ayrılırım ben?" Erdoğan Okkalı, 49 yaşına ve kırlaşmış saçlanna karşın oldukça dınç görunuşlu Bandırma'da doğmuş, lstanbul'da buyumuş Denız envken gemı almaya Kanada'ya gıtmışler. Aklı dışarda kalınca, tezkere aldıktan sonra yenıden yun dışma çıkmanın yolunu aramış Ve gurbet yaşamı 1965'te turıst olarak geldiğı Almanva'da başlamış. Orada e\lendığı Hollandalı eşınden Tufan (13), Yusuf (11) ve Selim (5) adında uç oglu olmuş Üç yıl önce, bınktırdiklerı paravla Hollanda'da kuçuk bır motel açmaya nıyetlenmışler Ancak, kansı ile aralannda aılesının yasadığı Goes'a taşındıktan sonra geçımsizlık başlamış Gerısını şöyle anlatıyor: " Ailesiyle bir turlu ısınamadık birbinmize. Kanm da burada onlann etkisi altında kaldı. tki yıl önce aynldık. Çocuklann uçuncu de ben almak istedim, ama kuçugu ona verdi yargıç. Şimdi Selim'ı ıki haftada bir gorebüıyoruz. Aynlır ayrılmaz kadın gıtti bir Hollandahyla yaşama>a başladı. Bunlar boyle ışte. Hemen başka bınai buluyorlar. Bizim gıbi duyarü degüier." Eve v ardığımızda Yusuf, abısı Tufan'ın yanına koşuyor, televızyondakı fılmın başını soruyor. Aralannda Hollandaca konuşuyorlar Babaları, kahvegetırdıkten sonra öykusunu anlatmaya devam edıyor "tki yıldır çocuklann her şeyiyle ben UgUeniyonım. Biriktirdiğim para bitti. Baglanan sosyal yardımla geçiniyoruz. Buralarda iş bulmak çok zor. Aynldıktan sonra çok sıkıntı çektim. Geceleri pencerede oturup annelerini bekledim. Şu dışardaki lambaların sayısını büe ezberledim. Bızı bırakıp gitmesı gururuma dokundu. Ama hayat işte. Insan her şe>e ahşıyor. Kadınsız yaşamaya bile. \llahtan bu çocuklar çok iyı. Destek oluyorlar bana." Baba ve oğulların yaşamı boylece surup gıderken, geçen kasım ayının sonunda kapıyı çalan polıs memuru kotu bır haber getırır Devletm sosyal yardımsuresının dolduğunu, 15 araiıkta Hollanda'yı terk etmelen gerektığını söyler. "Onceden uyarsalardı" dıyor Okkalı, " N e yapıp yapar bir iş bulurdum. Rotterdam'da tanıdıklar var. Ora>a taşınırdık. Bir şeyler yapardım." Polısın kararı kesındır Ya nıce yabancılar gıbı o da sessız sedasız ulkeyı terk edecektır, ya da başka bır çare bulacaktır "Turkıye'de nasıl olsa bir geçim yolu bulurduk, ama Selim'ı burada nasıl bırakıp gıdebilirdik? Aklıma polisin giremeyecegi bir yere, kiÛseye sıgınmak geldi. Ne de olsa burada ınsancıl duşunenler çoğunlukta diye duşundum. Hakkımı aramaya karar verdim." Okkalı, yanılmamıştır Ara sıra futbol oynadığı bır Hollandalı arkadaşı, sıgınma ısteğını kılısenın papazına ıletır Ertesı gun yönetım kurulu ısteğı kabul eder Baba ve ıkı oğlu, kilısede hazırlanan bır odaya yerleştırılır. Çevredekı bır lokanta sahıbı ve bır fırıncı, sığınmacıların yıyecek gereksınımlennı karşılamayı gönullu olarak ustlenır Bu arada, bır destek komıtesı kurulur Çocuklann okul muduru, öğretmenlerı, sosyal görevhler, kılısenın papazı ışe koyulurlar Kışırun hakkı, yabancı da olsa, hukumete karşı aranacaktır Demokratık >aşamın çarklan dönmeye başlar, ıstekler tabandan tavanadoğru yankılanır Imzalar toplanıp Adalet Bakanı'na, Kralıçe'ye yollanır Tutulan avukat, Danıştay'a baş\urup uygulamaya ıtıraz eder Parlamenterler gelıp durumla ılgılenırler. Dörduncu guç gecıkmeden devreye gırer Habere önce yerel ve bölgesel gazetelerde, sonra da buyük gazetelerde genış yer \erılır Televızyon olayı ekranda yansıtır Okkalı, o gunlerın gazetelerinı gosterırken, "Basın hep benim tarafımı tuttu" dıyor. Gazetelerı tarıh sırasma koyup başlıklara göz atıyoruz "Turk baba, iki oğluyla ulkeyi terk elmek zorunda." "Aik Katolik Küisesi'ne sıgınmak istiyor." " \ usuf ve Tufan, kuçuk kardeşlerinden aynlmak zonındalar." "Çocuklar Hollanda pasaportu aldılar." "Turke bır iş bulundu." " E . Okkalı'nın sınır dışı edüme kararı geçici olarak durduruldu." Okkalı da gazetelere bakarken şoyle konuşuyor "tnsanlann din, uyruk ayırımı gozetmeksizin, birbirleriyle da>anışmalan guzel bır şey. O gunlerde bırçok kışıden, 'Burada kalmanı desteklıyoruz' diyen mektuplar aldım. Bir inşaat şirketi de bana iş verdi." Turklerın de desteğını görduğunu söyluyor Okkalı, "Bir dernekten telefon edip destek için gosteri yapacaklannı soylediler, ama > eterince adam toplanamayınca gosteri de yapdmadı. Konsoloslugu telefonla aradım, pek Ugilenen olmadı." Bu arada, tele\ ızyondakı fılm bıtıyor, çocuklar yarumıza geLvorlar. "İşte boyle" dıyor babaİarı, "şimdi Adalet Bakanlığı'nın kesin kararını beklıyoruz. Olumlu olursa inşaatlarda çalışıp, bu aslanlara bakacağun. On yıl kadar sonra okulu bitirip kendüerinı kurtarırlar. Ben de o zaman serbest olurum." Çocuklar, "Babamız Turki>e'ye giderse biz de gideriz. Ama Selim'i de aiırız. O da zaten bizimle gelmek istiyor" dıyorlar Baba, şeme|ı fınndan çıkarırken oğullar masayı hazırbyorlar Okkalı'lar bakanlık kararını beklerlerken, dayamşma komıtesı ve basın, surekh ılışkı ıçensınde, durumu gozluyorlar Erdoğan Okkaiı'nın hıslen karmaşık. Bır, "Keşke hiç gelmeseydik buralara" dıyor, sonra "Madem geldik, toplumla kaynaşıp, onlara uyum gostermemiz gerek" dıyor "Durumum onur kırıcı belkı.." dıye başlıyor, duşunuyor, " . . . Ama degil. Haklıyım çunku. Burada benzer durumdaki Turklere oncu olduğuma sevıniyorum" dıye surduruyor. Tiirh 1 Urli İlkokula yabancı dil laboratuvarı Sinema ve Video Eserleri Yasası'na komisyonda öneri: Filmleri Diyanet İşleri denetlesin ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Sinema ve vıdeo eserleri yasa önerısı TBMM Pian ve Butçe Komısvonu'nda göruşul meyebaşlandı KulturveTurızm Bakanı Mukerreın Taşçıoğlu, sinema ve vıdeo eserlerı yasa onerısının öncelıkle çıkarılması gerektığını belırterek, korsan kasetçılerın bu yasanın çıkmasına karşı olduklarını söyledı Komisyonda yasa önensıyle ılgılı ılk sozu ANAP mıllenekılı Hakkı Artukaslan aldı Artukaslan, seks fımlen nedenıyle sınemaya gıtmekten çekındıklerını belırterek, fılmlerm sıkı denetıme tabı tutulmasını ıstedı Seks filmlen furyasından yakınan Artukaslan, "Filmleri Diyanet İşleri Başkanı denetlemelidir" dedı \ N A P ' h Orhan Erguder, sınemada seks furyasmın dayanılmaz boyutlara geldığını belırterek, "Beyoglu'nda sinemaya giremezsiniz. Erkek olarak bile utanırsınız" dıye konuştu Erguder, Turk sınemasının zor gunler yaşadığına dıkkatı çekerek şöyle konuştu: KOMİSYONDAN GÖRÜŞLER Bakun Taşçtoğlu: Korsan kasetçiler bu yasa ile önlenecek. Yasa, örf ve âdetlerin korunmasını, milli kültür ve dini bütünlüğün sağlanmasını amaçlıyor. nedeniyle, arîık sinemaya gitmeicten çekinir olduk. Filmleri Diyanet îşleri denetlesin. ANAP*l% Erguder: Seks Juryası dayanılmaz boyutta. Beyoglu'nda sinemaya gidemezsinizl Erkek olarak bile utanırstmz. "Egzotik ve erotik filmlerin gizli yerlerde çekildigini biliyoruz. Bazı ideolojık filmler ise A\rupalardan odul almaktadır. Hatta bir hâkımın katilı bile Avrupa'ya kaçmış, burada çevirdigi nimierle odul almıştır. Turk sineması oylesine başıboş kalmıştır ki, kalitesiz artistlerle kotu filmler yapılmıştır. Kasetin çıkması ile birlikte sinema iyice olmuştur. Bir Hanedanlar, bır Dallaslar Londra'da vizyona girdikten hemen sonra Turkiye'de seyredilebiliyor. Şimdi Lenin'in filmleri çıkmaya başladı ve komunizmin işlenmesine geçildi. Turkiye'de onemli potansiyel var, ama degeriendirilmiyor. Bir Fatih, bir Ataturk, bir Kanuni filmi yapamaz mıyız?" Yasa onerısının göruşulmesını ızlemek amacıyla TBMM'ye gelen Turker tnanoglu ıle Tanju Gursu, sınemacılığın zor durumda oldugunu ve son bır yıl ıçinde 122 sınemanın kapandığını söyledıler tnanoğlu ve Gursu yasa önensını desteklennı behrterek, önennın Meclıste göru ANAP'b Artuhtulam Seks filmleri şulmesı sırasında çok sayıda oyuncu ıle parlamentoya gelerek tartışmaları ızleyeceklennı kaydettıler BAKANIN KONUŞMASI Kultur \e Turızm Bakanı Mukerrem Taşcıglu. yasa onerısının öncelıkle çıkarılması gerektığını belırterek başta korsan kasetçiler olmak üzere bazı kesımlerın kanunun çıkmaması yolunda baskıda bulunduklarını söyledı Taşçıoğlu, yasa önensının örf ve adetlenn korunması, mülı kultur ve dın butunluğunün saglanması amacına yönelık oldugunu anlatarak, üç mılletvekılı tarafından hazırlanan önenye tumuyle katıldıklannı söyledı. Bakan, yasa onerısıne karşı bakanlığın soğuk davranmasi gıbı bır olgunun olmadığını da sözlenne ekledı Taşçıoğlu bağımsız mılletvekılı Cafer Tayyar Sadıklar'ın bır sorusunu yanıtlarken de, yasanın çıkmasına korsan kasetçılerın engel oldugunu söyledı Göruşmelerde daha sonra tasarının tumü kabul edılerek maddelenne geçıldı Milli Eğitim Bakanlığı'na bağh Yüdız Sabancı tlkokulu 'nda yaptınlan yabancı dil laboratuvarı dun duzenlenen torenle hizmete açıldu tşadamı Sakıp Sabancı tarafından yapnnlan laboratuvar 10 milyon liraya mal oldu. Torende aynca Beylerbeyi'nde 200 milyon liraya mal olacak temel eğitim ilkokulu ile ilgili protokol de imzalandu lstanbul'da issiz gençlere istihdam olanağı yaratmak amacıyla, 35 beceri kazandırma kursu duzenlenecek. Eminonu Halk Eğitim Merkezinde kurs temsilcilenyle yapüan toplantıda konuşan Devlet Bakanı Tinaz Titiz, Turkiye'de kayıtlı iş arayan işsizlerin sayısırun bir milyon oldugunu hatırlatarak, "Buna karşı, aranan kalifıye işçi sayısı çok yuksektir. Bu da ulkemizdeki yttişkin eleman eksikliğini gostermektedir" dedL Haç mevsimi dışında Kâbe'yi ziyaret (Umre) için karayoluyla Suudi Arabistan'a gidecek ikinci grup, bugun Habur gumrük kapısından çıkacak. Habur Gumruk Başmuduru Yuksel Elban, 50 araçla Umre'ye gidecek 2 bin 32 kişinin çıkış işlemlerinin kapı yakınlanndaki T1R parkında yapüacağını bıldirdi. Umre ziyaretlerine gıdeceklere, iki doktor, iki sağlık memuru ve iki ambulanstan oluşan bir sağlık ekibi eşlik edecek. Beceri kursu Umre çıkışları Srked Gan'nda da Garanti Bankas var! Rektörlerin görüşü: Oğrenci derneklerine izin verilsin, ama izlensin ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Kaysen'de geçen gunlerde toplanan Unıversıtelerarası Kurul'da öğrencı derneklennın durumu da göruşuldu. Baa unıversıte rektorlen tarafından konunun gundeme getınlmesı uzerıne, "Bu derneklere izin verilmesi, ancak izlenmesi gerektigi" yolunda bır göruş oluştu. Sağlanan bılgılere göre, toplantıda "universitelerde ogrenci dernegi kurmanın >asal bir hak olduğu uzerinde duruldu ve rektorierin Yuksekogretim Yasası'nda belirtilen hukum uyarınca izin vermemelen durumunda istenmeyen sonuclann çıkabilecej i " ortaya konuldu. Garanti Bankası Sirkeci Gan'nda açtığı yeni Şanj Bürosu ile yaygın hizmet ağına yeni bir birim ekledi. Artık trenle yurda döndüğünüzde veya Sirkeci'de acele döviz bozdurmak istediğinizde sıkıntı çekmeyeceksiniz. Hemen Sirkeci Gan'ndaki Garanti Bankası Şanj Bürosu'na giderek rahatça dövizinizi Türk Lirası'na çevirebileceksiniz. Her yerde aynı süratli ve güleryüzlü hizmeti sunuyor Garanti Bankası: Yurt içinde 300'e yakın şubesinde, yurt dışı temsilciliklerinde, Kapıkule şubesinde, Atatürk Havalimanı'nda 24 saat açık şubesinde ve şimdi de Sirkeci Şanj Bürosu'nda! GARANTİ BAN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear