24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 ü AĞUSTOS 1983 * * * HABERLERİN DEVAMI CVMHURİYET/U Fransa: Ermeniler kendi Baştarafı 1. Sayfada) unu, diğer 14'ünün taburcu olluğunu açıkladı. Polis sözcüsü, 50 kadar yerel IOIİS kuvvetine ek olarak Fedeal Alman terörizm uzmanlarııın patlamayla ilgili soruşturmaa katıldıklarını ancakolayla il;ili bir ipucu elde edilemedtğini öyledi. Fransız Dışişleri Bakanlığı iün yaptığı açıklamada, "ASALA'nın saldırısının diizenleniş biçimi, çok sayıda kişinin öldiirülmesinin amaçlandığım gösteriyor" denildi. Açıklamada Ermenilerin bu eylemlerinin kendi Javalarına ihanet etmek olduğu kaydedildi ve "bu suçun sonımluluğunu iistlenen terör örgütttnttn, savunduğunu söyledigi davanın onurunu lekeledigi" belirtildi. Federal Alman Dışişleri Bakanı Friedrich Zimmermann, Bonn'da verdiği demeçte Berlin'deki saldınyı kınadı. a.a.'nın haberine göre, "Fransa'daki Ermeni toplumuna yakın kaynaklara dayanan" Reuter ajansı, son saluırının ASALA içindeki bölünmeyi artıracağını bildirdi. ASALA içinde terör ilkesi üzerinde birleşen ancak yöntemler konusunda ayrılan bir grubun örgütten ayrılarak "ASALADevrimci Harekel" adlı yeni bir örgüt kurduğu biliniyor. Devrimci Hareket'in saldırı sonrasında çeşitli Avrupa ülkelerinde yaymlanan bildirilerinde Berlin'de Fransız Konsolosluğu'na karşı girişilen saldırı kınandı. Bildiride Berlin saldırısı "kör terör" olarak nitelendi ve "uzunca bir süredir Avrupa'da Olağan yupan IMF heyeti ABD'ye döndü ANKARA, (Cumhuriyel Bürosu) Biı»yıllık anlaşma gereğince ekonomik denetimini sona erdiren IMF heyeti dün Ankara'dan ayrılarak Amerika'ya döndü. Sağlanan bilgilere göre, IMF heyeti haziran ayında yazdığı raporun bir bölümünü dile getirerek "Yıllık yiizde beş kalkınma hızıyla 1988 yılına kadar bugiinkü işsiz sayısında herhangi bir iyileşme olmayacağını, ancak varolan işsizlere yeni işsiz eklenmeyeceğini" tahmin ettiklerini belirtti. Ayrıca, fiyat artışlarının önlenmesi açısından " P a r a ve kredi hacminde daralmaya gidilmesini" önerdi. anliemperyalist miicadele adı altında ve salt masum insanları öldiirmek amacıyla sivil hedefler vuruluyor." denildi. Devrimci Hareket'in bildirisinde Paris'in Orly havaalanında Türk Havayollan yolcularına karşı girişilen bombalı saldırı da "faşist eylem" olarak nitelendi. ASALA ile organik ilişki içinde olduğu bilinen ve avukat Ara Toranyan'ın başını çektiği "Ermeni Utusal Hareketi" adlı örgüt de Paris'te yayınladığı bildiride Berlin saldırısını kınadı. Ermeni Ulusal Hareketi'nin bildirisinde Fransa hükümeti "şiddet atmosferi yaratılmasına neden olmakla" suçlandı. Bildiride "Fransa hükümetinin Ermeni sempatizanlara karşı kör bir baskı uygulama yolunu seçtiği" kaydedildi. denetlpmpsini 700 bine maymun mu? (Baştarafı 1. Sayfada) 700 bin mi? Evet.. İlanda belirtmiştik bunu. Biz o rakamı dizgi yanlışı falan sanmıştık. Hayır efendim.. Fiyatı budur. Alıcı iseniz ve paranız peşin ise anlaşabiliriz. Bir düşünelim. Sizi yeniden rahatsız ederiz. İyi günler. Bir başka arkadaşımız daha maymun satıcısına başvurdu. Adam "peşin" diyordu. "Araba ile takas"a falan yanaşmıyordu. Yerli malı hem de yedi yaşında bir araba karşılığında yabancı menşeli, "niifus kâgıtlı" üstelik gepegenç (bir buçuk yaşında) bir maymunu değiştirmeyi kabul etmiyordu. Olayı kim duysa, işin içinde maymun olmasından mı nedir, çok komik buluyordu. Ama durum çok ciddi idi. Adamın biri çıkmış piyasası ve rayici belli olmamasından yararlanarak "fahiş fiyatla" maymun satıyordu. Bu haksızlıktı ve yetkililerin bu konuda bir diyecekleri ve yapacakları olmalı idi. Nasıl ki tarifenin üzerinde aşure satan bir muhallebiciyi yasalar cezalandırıyorsa, otomobil fiyatına maymun satan bir kimseye de hesap sorulmalı idi. Ama maymunun "rayici" ne idi? Alım satım kerjueu yapıiarı bir " m e t a " söz konusu olduğuna göre (ki ilan "salılık eşya" sütununda yayınlanmıştı) ve bu iş belediye sınırları içinde yapıldığına göre olay Belediye İktisat Müdürjüğü'nün ilgi alanına girerdi. İktisat Müdürlüğü fiyat belirleyen bir kuruluş olması yanında, fahiş fiyatla satış yapanların şikâyet yeri idi. Telefona çıican görevli memur maymun fiyatları konusunda kendilerinde bir bilgi ya da mevzuat hükmü bulunmadığını, "maymun rayici" konusunda ise Ankara Hayvanat Bahçe'si Müdürlüğü'nün yardımcı olabileceğini belirtti. Bunun üzerine Ankara Hayvanat Bahçesi Müdürlüğü'ne başvurduk. Hayvanat Bahçesi Müdürü Haki Şemsettinoğlu za»nan zaman yurt dışından hayvan alımı yaptıkları için uluslararası piyasayı da bilen bir uzman ve yetkili. Haki Şemsettinoğlu'na Hürriyet Gazetesi'nin küçük ilanlar sayfasında ve "satılık eşya" sütununda çıkan ilanı gösterdik: "Satılık maymun fiyatı 700.000" Hayvanat Bahçesi Müdürü Şemsettinoğlu "olamaz" dedi, "çok çok fahiş bir fiyat b u " ve sonra ekledi: "700 bin lirayı getirin bize,iki aslan,bir leopar verelim". Maymun dışında, aslan ve leoparın ağustos 1983 sonu itibari ile rayiç fiyatlarını da böylece aşağı yukarı öğrenmiş olarak yeniden İktisat Müdürlüğü'ne başvurduk: Efendim, adını saptayamadığımız, ancak telefonunu belirledigimiz bir kişi, fahiş fiyatla maymun satışı yapıyor.. Ne dediniz beyefendi, maymun mu? Evet efendim maymun.. Vay anasını, şimdi de bu mu çıkacaktı.. At,katır, eşekten sonra bir de maymun eti.. Ne eti, efendim.. Maymun canlı, canlı olarak satılıyor hayvan. Hem de 700 bin liraya. Olur mu böyle şey?.. Ne olur mu? Bu kadar pahalıya maymun olur mu? Beyefendi, konu bizi alakadar etmez. Bu konuda Maliye'ye falan başvurun. Hem ayrıca pahalı ise siz de almayın efendim. Kesenize göre bir şey alın.. Maliye Bakanlığı'nın çeşitli birimlerine yaptığımız başvuru ise sonuçsuz kaldı. Çünku "fahiş fiyatla" maymun satışı olayını kimse veterince ciddiye almıyordu. (İşin içinde maymun olmasından zahir..) Ciddiye alan bir kaç görevli ise Gümruk Tekel Bakanlığı'na başvurmamızı salık veriyorlardı. Çunkü maymun yerli değildi. Gumruk yolu ile yurtdışından getirilnıiş olmalı idi. Ancak maymunun oyküsünü yılan hikâyesine çevirmcrnek içen baivurunıu/u Ma|iye Bakanlığı'nda kestik. İş anlaşılmıştı: Turkive'de bu konuda mevzuatta buyıık bir boşluk vardı. Ve bu boşluğu saptayan bir yunıaşımi7, otomobil fiyatına maymun satıyordu. Bu kez gozünü açan, maymun değil, maymun satıcısı idi. UGUR MUMCU (Baştarafı I. Sayfada) GÖZLEM Mitterrand ile Reagan, Çad konusunda beraberler. Bu beraberlik, bir başka gelişmeye kapı açıyor. Fransa'da hükümet ortağı Komünist Parti, Moskova çizgisine yakınlığı ile tanınır. Örneğin, İtalyan Komünist Partisi, Moskova'dan çok ayrı ve bağımsız bir çizgi tutturmuştur. İtalyan Komünist Partisi'nin sahip olduğu "ideolojik bağımsızlık" Fransız Komünist Partisi için pek o kadar söz konusu değildir. Çad konusundaki gelişmeler, Avrupa'daki komünist partileri arasında Moskova'ya "ideolojik yakınlığı" bilinen Fransız Komünist Partisi ile kapitalist emperyalizmin ağababası Başkan Reagan'ı aynı noktada buluşturmaktadır. Çad'da Amerikan viskisi, Rus votkası ve Fransız şarabı biraraya gelmiştir. Bu kapitalistkomünist koalisyonunun teoride yeri var mıdır? Yoktur! Anımsayacaksınız, beşaltı ay önce, Fransız hükümeti, kırk kadar Sovyet diplomatı ve gazeteciyi "sınırdışı" etmişti. Bu karar, hiç şüphesiz, "antiSovyet" nitelikteydi. Ancak, Moskova'ya ideolojik bakımdan bu kadar yakın olan Fransız Komünist Partisi, konu ulusal güvenlik olunca, hiç duraksamadan, Sovyet diplomatlarını ve gazetecilerini sınır dışı edebilmişti. Fransız Komünist Partisi, sorumluluğuna katıldığı bu kararı alırken, Marksizmi büsbütün red mi etmişti? Hayır. Gerici, antiMarksist ve şovenist mi olmuştu? Yine hayır. CIA emriyle mi hareket etmişti? Hayır, yalnızca, ulusal çıkarlan açısından böyle bir karar almayı gerekli görmüştü, o kadar. Siyasal tarih ıdeolojileri ve siyasal arnaçları, ayrı ayrı olan devletlerin, zaman zaman biraraya gelip, ortak eylem yaptıklarına çok kez tanık olmuştur. İkinci Dünya Savaşı günlerinde, Nasyonal Sosyalist Hitler ile MarksistLeninist Stalin'in yaptıkları anlaşma ve vardıkları uzlaşma sonunda, Polonya'nın yarısı Aimanların, öteki yarısı da Sovyetlerin eline geçmemiş miydi? Bu olaydan bir süre sonra, NasyonalSosyalist Hitler'e karşı, kapitalist ABD ve İngiltere ile MarksistLeninist Stalin rejimi arasında yapılan antlaşmalar ve ortak eylem sonunda, Hitler rejimi yenilgiye uğratılmamış mıydı? Siyasal gelişmeler, bu gelişmeler içinde yeralan uzlaşmalar, antlaşmalar, teorilerin soyut sözcükleri ile açıklanmaz. Rejimlerin nitelikleri ne olursa olsun, her ülke, kendi "ulusal çıkarlannı" gözeterek hareket eder. Olaylar, teorileri aşar. Teoriler, geriye dönerek, bu olaylara yeni yorumlar bulmaya çalışır. Bugün Moskova'nın ideolojik çizgisine bu kadar yakın olan Fransız Komünist Partisi'nin, Çad'da Reagan yönetimi ile kolkola gırmesini, herhalde, hiç bir teorik kitap öngörmüş değildir. Bütün bunlar, bizde, gözükapalı antikomünistler ile kendilerini "MarksistLeninist" sayan "şematiksolcuların"tekdüze bakış açılan ile bağdaşacak türde olaylar değildir. Dünya şaşırtıcı gelişmelerle doludur. Olayları izleyip, bu olaylardan sonuçlar çıkarabilmek için yaşanan somut gerçeklerdeki çelişkileri değerlendirmek gerekmektedir. Bu olaylara gözler kapatılır, bunca gelişme yok sayılırsa, insan aklının değeri de bir yana atılmış olmaz mı? "Devrimci siyaset" mi? O da şudur: Antiemperyalist olmak; bağımsızlık savaşlarını desteklemek, olaylardan, emekçi sınıf ve tabakaların sosyal adalet içinde özgürce yaşamaları için somut sonuçlar çıkarmak, elden geldiği ölçüde, bu ilkeleri uygulamak.. Bütün bunlar için siyasal olduğu kadar ideolojik açıdan da "tam bağımS(z"olmak... Ulusallığı, tam bağımsızlıkla, sınıfsallığı da bu ulusallık ile sürdürüp, evrensel boyutlarda barışçı düşünceleri savunmak... . Çad'daki "Komünistsosyalistkapitalist çıkartması" bizim yerli McCarty'cıler ile şematik solcularımızı biraz düşündürür mü dersiniz? Hıc sanmam! Ytiksek (Baştarafı 1. Sayfada) da değerlendifme yaptı. Yüksek Seçim Kurulu'na başvuruda bulunma kararı da aynı toplantıda ahndı. Konu hakkında bilgi veren SODEP Genel Başkanı Cezmi Kartay yasaların öngördüğü koşulları yerine getirdiklerini ve bu nedenle 6 kasırrtdaVd seçimlere katılmaya hak kazandıkları görüşünde oldukları için böyle bir başvuru yapacaklannı ve bundan sonrasının YSK'nın işi olduğu için daha fazla açıklama yapmıyacağını bildirdi. SODEP Genel Başkanı Cezmi Kartay diin bağımsız adaylar konusunda bir açıklama yaptı. Kartay'ın açıklaması şöyle: " 6 kasım seçimlerine katılması bu aşamada uygun görülmeyen partimizin bağımsız adayları destekleyecegf söyfentilerinin kamuoyunda özel çıkar veya kasıt ile yaygın hale getirilmek istenmekte olduğu gözlenmekte ve duyulmaktadır. Sosyal Demokrasi Partisi kurulduğu günden bu yana tüm yasalara tiiziik ve programına içtenlikle bağh ve saygılı olmuştur. Politikasında açıklık ve diiriistliik temel kuraldır. Bu nedenle ve hiçbir suretle bağımsız aday desteklenmesi düşünülmemiştir. Özel çıkar veya kasıtlı olan bu haberlerden kimse sonuç beklememelidir. Çiinkii gerçek ile ilişkisi yoktur. SOFJEP 6 kasım ınilletvekili seçimlerine katılan hiçbir siyasi parti veya bağımsız adayı desteklente durumunda değildir." OKTAY AKBAL VEDA EDİYOR Okta> Akbal dün sabah gazetedeki çalışma arkadaşlarına veda eltikten sonra Bakırko> İnfa/ Sa\cılığı'na gitti. Buradaki işlemlerin tamamlanmasından snnra saal 15 sıralarında Sağmalcılar Ce/ae\i'ne gilli ve 3 a>lık ce/asını çekme\e (Kotoğraf: Kadir C AM başladı Dev ihalede Doğuş 108 milyar, Enka (Baştarafı 1. Sayfada) lif mektuplarına göre, firmaların verdikleri fiyatlar şöyle oldu: Doğuş 108 milyar, GiintekinGürişYüksel grubu 104 milyar, GarantiArıNafiz Yürekli grubu 124 milyar, PaletSeri İnşSatEnerji Su 102 milyar, BecMel Enka grubu 144 milyar TL. Bu sonuçların açıklanmasından sonra Komisyon Başkanı Taşkın, sonuçlann 26 eylül günü açıklanacağını bildirdi. Heyecan düzeyi son derece yüksek bir ortamda geçen ihale teklifleri sırasında bir dizi ilginçlik yaşandı. Nitekim, ihaleye en düşük değerle katılan Palet grubu'nun 15 liralık damga pulunu yapıştırmadığı görüldü. Bu nedenle komisyon bir süre çalışmalanna ara vererek Genel Müdürlük Binası içinde pul arandı. bu arada bir teşekkür mektubu sunarak ihaleye katılmayacağını açıklayan Italstrade grubunun temsilcisine komisyon başkanı tarafından şaka yollu, " o halde niye diyorsunuz haydi çıkın" dendiği görüldu. 25 metrekarelik daracık bir salonda gerçekleştirilen ihale de, şirket temsilcileri yer bulmakta güçlük çektiler. Bu arada basın mensupları da Türkrye'nin, en. büyük yatırırn projesırt£ijrr$krrV''' tekfitleri korldörda ayâkta iziemek zorunda kaldılar. Bu sonuçlann açtklanmasındart sonra teklifi yuzde 40 düzeyinde düşuren Doğuş A.Ş. bu ihalede en şanslı grup olarak değerlendirildi. Turkiye'de 12 büyük barajın yapımını gerçekleştiren ve halen Urfa Barajı'nın derivasyonunu yapan Doğuş grubunun mevcut 100 milyon dolarlık makine parkının da bu yatırımda büyük bir avantaj oluşturacağı sanılıyor. Uzmanlar, DSI ozel kuruluş yasası gereğince sadece fiyat ögesinin dikkate alınmayacağını, bunun yanısıra şirketin geçmişbirikimi ile nasıl yapılacağına ilişkin termin planının da değerlendirileceğini kaydettiler. Bu arada DSI tarafından yeterlik alamamış grupların dosyalannın da Ekonomik Kurul'a sevkedilerek, bu grupların kurul üyesi bakanlarca değerlendirilmesinin yapılacağı sanılıyor. Bilindiği gibi ilk yeterlik uygulamasında, .' DSİ^sajdeoe Se/aiTurkeş ve Do. guş grüplanna yeterlik vermişti. Milliyet (Baştarafı I. Sayfada) ağustos tarihli Milliyet Gazetesi'nde çıkan "Uygulanırsa mııtlaka mutsuz sonla bitecek bir senar>o" başlıklı ya/ısı nedeniyle açıldığı belirtilmişti. Bu yazıda 1402 sayılı Sıkıyonetim Yasasi'rtin 16/1 maddesine aykırıdavranıldığı ileri suruluyor. Yayınına yeniden izin verilen Milliyet Ga/etesi bueün piyasaya çıkacak. Istanbul Sıkıyonetim Koınutanlığı 1 Numaralı Askeri Mahkenıesi'ne açılan davada Teoman Erel tarafından ya/ılan "Veto Yelpazesi" başlıklı yazı nedeniyle Erel'in ve Heper'in MGK'nın 76 sayılı kararına aykırı davrandıkları ileri suruluyor. Erel ve Heper, 1402 sayılı Sıkıyonetim Yasasına aykırı davranmaktan yargılanacaklar... Türkmen (Baştarafı I. Sayfada) mek verdi. Velyeti, resmi temaslarına bu sabah Başbakan Biilend Ulusu'yu ziyaret ederek başlayacak ve Türkmen ile yapacağı görüşmelerden sonra Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından kabul edilecek. Konuk Bakan yarın sabah Turkiye'den ayrılacak. TÜRKMEN: İLİŞKİLER GELİŞECEK Dışişleri Bakanı Ilter Türkmen, Esenboğa Havaalanı'nda gazetecilere verdiği demeçte, "Dostum Velayeti'>i Hükümelim adına selamlamaklan büyük memnıınluk duyu>orıım" dedi ve iki ülke arasındaki ilişkilerin ortak manevi değerler, tarih ve karşılıklı sevgi ve güvene dayandığını söyledi. "İran'daki devrimden sonra Tiirkİran ilişkilerinde büyük gelişme olmuştur" diyen Türkmen, daha sonra Iran'ın Türkiye gibi bölgede önemli bir yer işgal ettiğini hatırlattı ve "Bölgede barış ve istikrarın sağlanmasında, Türkiye gibi İran'a da büyük sorumluluk düşmekledir" diye konuştu. Dışişleri Bakanı görüşmelerin uluslararası sorunlara ilişkin bölümünun bu çerçevede "çok anlamlı" olacağına inandığını da ekledi. VELAYEIİ: İÜŞKİLERİMİZ İYİ Iran Dışişleri Bakanı Velayeti de, konuşnıasında, "Kardeş Türkiye'yi ziyaret etmekten dolayı çok sevinçliyiz. Türkiye ile İran arasında çok iyi ilişkiler vurdır. İlişkiler gücünü Islamiyel ve ortak tarihten almaktadır, kardeş Türk halkına, İran halkının sevgi ve selamlarını ileliyorum" dedi. Velayeti, gazetecilerin sorularını, ziyaretinden sonra bir açıklama yapacağını belirterek yanıtlamadı. Valiler PARİS'ten MEHMET ALTAN tŞ UMUDU Istanbul Lisesi'nin kapısında dün iş bulmak umudu içindeki >ii/.lerce sakat >urllaş için saatler geçmek bilmedi. 52 kişinin alınacağı Milli Eğitim Müdürlüğü'ne girebilmek için sadece ilk günü bini aşkın yurttaş başvurabilmek için kendisine sıra gelmesini bekledi.. (Foloğraf: AN AI.AKlîŞ) 52 kişilik boş kadro için ilk Istanbul Haber Servisi Istanbul Milli Eğitim Müdürlüğü'ne alınacak 52 sakat memur ve hizmetli için, dün kuyruğa giren bini aşkın yurttaştan 300'ünün kaydı yapılabildi. 6 eylül salı gününe değin sürecek olan başvurular sonucunda yapılacak sözlU sınavda işe alınacak sakatlar belirlenecek. Dün başvuruların kabul edildiği Istanbul Lisesi'nin önünde sabahın erken saatlerinden başlayarak tekerlekli sandalyeli, koltuk değnekli ve çeşitli sakatlıkları bulunan yurttaşlar iş umuduyla uzun kuyruklar oluşturdular. tş ve İşçi BuİT.a Ku:\.mu'nun kartıyla gelen sakat yurttaşlarm çoğu uzun süre güneşin altında kuyrukta beklemelerine karşılık, kayıtlarını dahi yaptıramadılar. Kayıt işlemlerinin çok yavaş olmasından ve sorularını yanıtlayacak bir ilgili bulamamaktan yakınan sakatların arasında, Istanbul'un çevre ilçelerinin yanısıra, Kastamonu, Rize ve diğer illerden gelenler de bulunuyordu. "Sonra işe almazlar" diyerek adının açıklanmasını istemeyen bir çocuk felci geçirmiş vatanda.ş şöyle dedi.. "«nlnhtan bcri baş\urmadıgıııı yer ^i.r.ad:. Kim*;? !:^;:» başvuruların nerde yapıldığını söylemedi. İlköğretim Müdürlüğü'ne gittim, Milli Eğitim Müdürlüğü'ne gittim. Hiç yol gösteren olmadı. İlgilenecek bir kimse bulamadım. KayUların İstanbul Lisesi'nde yapıldığını yine bir sakat arkadaşımdan öğrendim. 1981 yılından beri ışsizim. Eğer sınavı kazanırsam, müstahdem yapacaklarmış, ben bu sakat ayağımla nasıl koşturabilirim bilmiyorum.ama çalışmak zorundayım." Başvurular tamamlandıktan sonra, yapılacak sözlü sınavda kabül edilecek 52 sakat yurttaştnn 14'i'ı mfrnur ^S'i de rıi/r'ncrli gün bini aşkın sakat başvurdu Memurlara (Baştarafı 1. Sayfada) lcr dahil) eınekli keseneğine esas brüt ayhkları tutarının her fiili hizmet yılı için bir buçuk kaiı emekli ikramiyesi verilecektir. Ancak vcrilccek ikraıniyenin tuları aylığın 45 katını geçenıeyecek. İkramiye almaya hak ka/anan iştirakçinin ölümü halinde, bu ikramiyenin tamamı dul ve yetimlerine verilecek. 2 Lmekli ikramiyesi aldıktan sonra, yeniden iştirakçi durumuna girenlerin tekrar enıekliye ayrılmalan halinde, yalnı/ sonradan geçen hi/metlerine karvılıl vi'i nrıri\V i o s ^ s l a r a e ö r e ik (Baştarafı I. Sayfada) olarak alacak: Şiddet olayları nedeniyle ilan edilen olağanustu hal suresince vali, gazete, dergi, broşür, kitap, Tercüman gazetesi yazarlarınel ve duvar ilanı ve benzerlerinin dan Nazlı llıcak ve Yazıişleri basılmasını, dağıtılmasını, olaMudüru A>doğdu İlter, "Kağanustu hal dışında basılı bu tip nunlara karşı gelmeye halkı teseserlerin bolgeye sokulnıasını ve vik, hükumetin manevi şahsi>edağıtılmasını yasaklayacak. Yatini tahkir, le/>il" etmek savıysaklanan kitap ve benzerlerini la aynı mahkemede 1,58 yıl hatoplatacak. piscezası istemiyle, 16 eylul 1983 tarihinde yargılanmaya başlanaBolgede güvenlik^asayiş, kacaklar. mu düzeni ve kamu guvenliği açısından çalışmaları sakıncalı NOKTA görulen veya hiznıetleri yararlı 23 ağustosta kapatılan ve Sıolnıayan kamu personelinin isikıyönetim'ce yayınlanmasına yene son verebilecek. Aynı şekilde niden izin verilen Nokta dergisi yerel yönetimde çalışanlar da bu pazartesi günu piyasaya çıkacak. uygulamaya tabi tutulabilecek. Derginin 22 ağustos pazartesi Söz, yazı, resim, film, plak, günku sayısında yer alan Doğru ses ve görüntü bantları veya sesle Yol Partisi Genel Başkanı Yıldıyapılan her turlu yayını denetlerım Avcı'nın demeciyle ilgili olayecek, her türlü patlayıcı madrak, Yazı İşleri Müdürü Yazgüde ve silahı ruhsatlı da olsa yalü Aldoğan hakkında soruştursaklayacak veya toplatacak. ma açıldığı belirtildi. Aldoğan'ın pa/artesi gunü Sıkıyonetim Kamu düzenini bozacak kişiSavcılığı'na ifade vereceği lerin bölgeye girişini yasaklayakaydedildi. cak. Kabul edilen yedinci madde ile de "ağır ekonomik bunalım hallerinde alınacak ledhirler" açık(Baştarafı 12. Sayfada) lanıyor. Buna gore, ağır ekonomik bunalım sebebiyle olağanusko/ ^trtüii>iniz için sı/ı ozei sakal tu hal ilaıu ile birlikte mal, ser(ıruşııııuı gostcrmek isli>orıı/" di\oi. Madem ki • I ıraş olııııı> maye ve hizmet piyasalarını yön• lendirici, vergi, para, kredi, kisunu/ » /ııman bir perdah yapara, ucret ve fiyat politikalarıııı lım inanın erkeklcr kadar i>i olbelirleyici her turlu önlem Baduklarını kanıtlamak istiyorkanlar Kurulunca alınacak ve lar." Patron ve 3 bayan berbegerektiğinde kanun hukmünde rin ısrarı üzerinetııa>lıyü/uınukararname çıkartabilecek. /ü bir ke/ daha jilet altına sokBunun yanı sıra "Ekonomik mak /orunda kalıyoru/. Özel İşler Olağanüstü Hal Koordinasbuhar makinesinde bir dakikayon Kurulu" kurulacak ve başılık yü/ yumu.satmanın ardından na ekonomik işlerden sorumlu Iııasbaşlıyor.Jileti takarken eldevlet bakanı getirilecek ve 8 baleri titreyen bayan berber bir sukan burada çalışmalara başlayare uğraştıktan sonra bunu başacak. rıyor ve "Korktugıımu/ için ugursuzluk geldiğini' belirtiyor. Tasarının çalışma yükümlülüğü başlıklı 11. maddesi de kabul Traşın başında "ss«kalınız çok edildi. Buna göre tabii afet.salsert" diyen genç bayan berber, gın hastalıklar ve ağır ekonomik ufak tefek kanamaları da yü/.debunalım sebebiyle olağanüstü ki küçük kabarcıklara bağhyor. hal ilan edilen yerlerde gerekti1 ıı a> sonunda yıkanan ve bol ğinde 1860 yaşları arasındaki bütün vatandaşlar kendilerine pudralanan yü/umüzün aynadaverilecek işi yapmakla yükümlü ki son şekline bakınca yanak olacaklar. üzerinde bir, çenede ise üç kesikle atlattığımı/ı anlıyoru/.. Saç Kabul edilen diğer maddeleriçin 750 manikur için 450 liralık de ise olağaıuıstu lıalin nasıl l'iş yazan Ramazan Aslan sakal ilan edileceği, siıresinin 6 ay olatraşının "hediye" olduğıınu bebileceği, Millet Meclisi'nde her lirtiyor. Genç bayan berberlerin defasınHa Bakanlar Kıırulıı'nıın "yetişmelerine" yardımcı olmaistemi ^e 4 ayı gecnıemek V7crp nın mutluluğu ile salondan olağanııs'u lıalt'> devamma kacivıı!ı>orıı/.. rar verilcbileceği bjüniiivoı. Nasıl Seçkin Insan Yaratabiliriz? (Baştarafı 12. Sayfada) m t sarı ile ekonominin gereksınimı olmıyan bilim dallarındaki eğitim yapan kurum sayısı azaltılmış, üniversitelere giriş seçime tabı tutularak zorlaştırılmış, ünıversitelerin profesyonel ış hayatına uyum sağlaması amaçlanmıştı. Az öğrenci ile seçkin bir eğitim ve bütçeye fazla yük olmayan bir üniversıte yaratılmak istenmış ama öğrencılerın sosyal kökenlerine göre bir denge dikkate alınmamıstı. Şımdıkı sosyalist iktıdarın Mıllı Eğitim Bakanı ise, lıse diploması olan herkesin üniversiteye girmesini ve elemesiz iki yıl okumasını öngorüyor. Böylece eskiden çoğunluk liseden mezun olurken, ön lisansdan mezun olacak. Bir anlamda genel seviye biraz daha yükselecek. İlk iki yıldan sonra ise ülke ekonomısinin gereksinmeleri ve öğrencilerin öğrenim durumları gözönüne alınarak bir baraj uygulaması söz konusu olacak. Böylece ünıversitelerin, bakanın deyişiyle, "Ülkenin ekonomik, sosyal ve kültürel olarak kalkınma savaşına katkısı artırılacak". hem de fazla ınsan zıyan etmeden ve belli bir seçim uygulayarak "Elit yaratma işi" daha demokratikleştirilecek. Sağ muhalefet ise, elıt yaratmanın demokratikleştirilemeyeceğinı iddia ediyor. Ekonomı profesörü olan eskı Başbakan Raymond Barre tasarıyı şöyle eleştıriyor: "Elit kelimesini kullanmaktan korkmıyalım. Bütün dünya ülkeleri kendi seçkinlerini yaratmağa çalışıyor. Hiç bir demokrasi seçkınler olmadan yaşıyamaz. Bu bencil bir yaklaşımla çoğunluğa oğrenim hakkını yasaklamak değildir. Bu kaliteye prım vermek demektir. Cumhuriyetçi gelenek de zaten budur." llgınç olan sağ ve sol'un da seçkin yaratmanın gerekliliği ve demokrasınin seçkinsiz yaşıyamıyacağı konusunda hemfikir olmaları. Seçkin yaratma, demokrasi ve süper teknoloji her halde üçüncü dünyanın da titızlıkle üstünde durması gereken önemli konular olmalı. Kadınlar VEFAT VE TEŞEKKÜR 22 ağustos 1983 gııııu vefat eden annemiz HİKMET KALELİOĞLU'nun Haslalığı suresince kendisine gosterilen buyuk ihlimam ve yakın ılgi nedeniyle Uakırköy Rutı ve Sinir Hasiahklan Hastanesi Noroşiroloji Sorvı> Şel'ı, Operator Doklor Sayın AYSİMA ALTINOK'A ve Noroloji Servısı Ba^asistan dokior sayın BAKİ ARPACI'ya ve ;ISIM;III dokior savııı Hıısmı Atik'e, ayrıca hemşire ve tunı SOIM1» peısoııeiine, cena/e nakİI ve delni sırasında yakın ilgilerini eMiuemeven, acmıı/ı pa\la>an, do,ı \e yakınlaıımı/a leşekkur edeıı/. I \1 \II ARI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear