Catalog

CUMHURÎYET 10 Şubat 1974 5AATTEM j (İKLu OSMANLl r BAIYÛ2 NAKAYAMAM W I I «A OSMANLI TOKADiMlM tf^METl, Toz Duman İçinde TALİP APAYDIN 139 H'i5)bp kadm köşedeM yatakta dogrulmak lstedı, kaıkamadı. Beli tutmuyordu: jiastayım ben kardaş, git... diye sızlandı. Iki kisi Bilâl'ln koluna girip dıjan sürUkle.iıîer. S.lâhın nerede? Efir. kendini topladı: Yok, dedi. Varl Silâhını ver çabuk! Kemalci senii... D:ş?n çıkınca yüzlerinl görebildi. îri ymn adamlarcn. Dizleri titremeğe baaladı. Kapının önüna fturuverdi. Kalk! Sılâhın nerede? Anbmadan baktı. öbUr lki uker t«krar İçeri gırd'ler. Kadın sesini koyvermis bağınyordu Götürmeyin onuu!... Ne istersiniizî Yetijin kOT>«ıılaar .. Ben hastayım, ölüyorum... Bobaa! Bobaa!... Çocuklar da aglaşıyoriardı. Suaun, het! Ne hagırıyorsunuz? Çocuklar sustular. Yutkunup hıçkınklannı bogdular. Sılâh nerede? Birisi safa sola ışık tuttu. Yatağın, yastığtn altına baktılar. Yoksul bir evdi. Bir ik< eşyadan başka bir şey yoktu. Ahıra saklaıruştır, orayı arayalına. Ahıra geçtiler. At başını çevirip baktı. Yemlenecegini sandı herhalde, hıçkırdı. Köşelere duvarlara baktılar, bulamadılar. Nerde ulen silâhınT Gebertirim seni, töylee!.. Yan Bilâl mavzerin ucıma baktı, titriyordu: Sa sa samanlıkta, dedi. Samanlıkta imiş, yürüyünl lki asker oraya koştular. Ahırdan geçiliyordu. Kapıyı ayaklanyle itip içeri daldılar. Birisi ışık tuttu, obtlril aradı. Mavzeri buldular. Kilime sarıp, samanlara sokmuştu. Ya Hıh tamam. gel. Mekaıuamayı açîp"BSJttı, boçttr Seni Kemalci seni... Çete! Vakalandın sonunda. öbür arkadaşlann nerede? Onlar da evde değil mi? Daha aramayız sandınız? Yok, bilmıyorum. He bilmiyorsun... Yunan askeri alay ederek gUldü. Ellerini arkasına baglayın. kaçmasın! Ziver hoca sabah ezanını okuyordu. Bilâl duydu, hiç bir anlam veremedi. «O söylemistir dürzü> dedi içinden. (DEVAMI VAR) BİR «BALIKÇI» VARDI Şadan GÖKOVALI Başüstüne kumandaram! «Evleri tek tek aradığım ıyi olmadı. Hepslnl 7 birden, bir anda... Nasıl düşunemedım bunu » Köyü kıyısına vannca askerlerl dörder dörder uyırdı. Sir. Ibrahlm beyin cvine, siz Molla Mahmud'un, siz Haceli'nin, siz Kâzım'm, sız Bilâi'in... Evleri bilıyorsunuz. Saat tam dörtte, synı anda. Beş dakika var. Dikkat edın sağ yfttalamaya çalışın. Silâhlar elde, süngü tak! Bıririz kapıyı beklersiniz, öbürleri içeri gırer. Ben Ibrahım beyin evinde olacağım. Çoluk çocuğa dokunmaym. Hadi bakim, göreyim sızi. Marş marş!.. Abkerler kosarak köye girdiler. Her biri bas'ıa tarala dağıldı. Ortalık yeni ışıyordu. Köyde Zıver hocadan başka kimM kalkmamıştı. Ae sonra köyün dört tarafmdan sesler yükseld'. Bağıranlar, çağıranlar, aglayanlar... Çocııklar korkularından büzUldüler. Kadınlar saç b&ş aagınık, dışan fırladılar. Yaşlılar titriyordu. Kap: vurulunca Bilâi'in gözleri lri lrl açıldı. Zaten uzun süre uyuyamamıştı. Kapı bir daha vurjldu. Eyvah, dedi kadın geriden. Gene geldller! Sesl bitkindi. tncecik çıkmıştı. Bilâl ona baktı, Jfbpıya baktı. Ne yapacagını düşündü. Akhna luçbir şey gelmedi. Bir bitkinlik doldu içine. Sesi çıkmadı. K&pı vuruluyor herif, kalkl Kimmiş o? Kapı omuzlandı, tekmelendi. Gürültüyle açıldı. Dcrt silâh birden uzandı içeriye. Bilâl namlul *n görür gibi oldu. K'mıldama! Biraen içeri daldılar. Bi'â) yatağın içinde oturuyordu. Askerler önce bir şey goreuıediler. Karanlıktı. . Kun var burada? „ ., «Ba.» diyecekti, sesi çıkmadı. Ne istıyorsunuz gene? dedi kadın. Çocuklar bırbirlerine aokulup titremega başladıJar. Eilâ' neredeT Bu bu buradayım, dedi. Askerın biri egildi, görmeğe çalıstu Sen misin Bilâl? He. Kolurdan sımsıkı yapıştı: Kalk. çabuk! öburü ışık yaktı, odanın içini göraıeğe çalıştı. Bodrum'daki mermer damarı Muğlı, girişi en süzel olan kentlerimizden biridir. Aydın yonunden de, Fethıye yönunden de gelseniz, tertemiz güzel gorünümlü bir girişl vardır. Eski Halkevi (Şimdiki Muğla Kız ögretmen Okulu) ve hükümet binalan, Vali Konağının diziU; biçimi bir daire Ustünde Ay'a benzer. Ay'ın ortasındaki alanda bu lunan Atatürk Anıtı da yıldızdır. Bu görünüm cidden çok güzel ve rahatlatıcıtfır. Orta yerdeki Atatürk Anıtmın o güzel mermerlerinin nereden nasıl »ağ landığını acaba kaç Muğlalı, ya da kaç aydın yurttaş billr? Şimdl bu güzel pembe mermerlerin nasıl sağlandığını Bahkçının ağzından dinleyelim: «Taksim Anıtının mermerleri Italya'dan getirtilmişti. Yalan olmasın ama galiba o merraerl«rden her biri bugünün paraiiyle 3 bin liraya malolmuştu. (O yılların 3 bin lirasını düjünün). Recai Güreli Mugla'da VaU iken (ki çok çalışkan ve imarcı valilerden biriydi.) Muğla'ya bir Atatürk Anıtı yaptırmak istedi£ini, mermerlerini de Italya'dan 1936. Valıye bır mektup yazarak bulduğumu, Taksim'deki Anlîır» »ermerlerini aratmıyacağını bellrttim ve kendisine Bodrum Kalesinin yanındaki mermer dama rından örnek de gönderdim. tncelediler. Bu mermerlerin elverişli olduğuna karar verildi. Beni de mutemet tayin edip bir miktar para (Galiba bin lira) yolladılar. llk iş olarak mermer çıkarmada çalışabılecek Bodrumluları buldum ve kaç para günrfelik istediklermi «ordum. Galiba 100 kuruş istediler. «Olmaz» dedim. « Eh, Cevat Bey, senin hatınn için 80 kuruş olsun.» « Bu sefer hiç olmaz» dedim. « Pekı sen ne vereceksin» dedıler. « 200 kuruş vereceğim» dedim ve çalışmaya başladık Bir miktar da küskü demiri, di namıt vs. verdiler. Baktım bir gün işçilerden biri küskü ile dinamıt delığini karıstırıp duruyor. Ne yaptığını sordum: « Dinamiti sıkıştırmak içm küsküyü delişe sokmuştum. Onu çıkarmaya uğraşıyorum» demez mi Aklım başımdan gitti. «Vazgeç a canım. senin canına kasdın mı var, kalsm küskü orada> dedim. Denia tuiknsn, fiatüne uzanıverdigi motörii Halüou'iıaa Babkçısı'na rahat bir çabşrha masası hallne getirebllir. tl tabii. Bu arada bir şey daha ak lıma geldi. Diyelim ki biz aynı anda arahklarla on dinamit patla tıyoruz. Aynı anda 1520 dinamit sesi daha geliyor. Meğer bazı açık göz Bodrumlular bizim dinamit patlatacağımız zaman halk korkmasın diye çaldığımız çandan yararlanıp aynı anda denize dinamit atıp tonla balık çıkanyorlarmış. Bir de ju oldu. Dinamitleri patlat tığımır ilk günün akşamı Bodrumlu cam esnafı bana mükellef bir ziyaiet çekti. Sonradan öğren dik ki, yakındaki ev ve dükkânla rın camları olduğu gibi aşağı inmış ve kendılerıne önemlice 1} çıkmış. Sözü uzatmıyahm Biz yeteri kadar pembe mermer çıkardık ve motorlarla Gokova'ya yolladık. Oradan da öküz arabalariyle Muğ la'ya taşınıyordu. Bu 15 bıtti. Baktım bir gün mü fettiş mi, maliyeci mi, birisi geldi. « Cevat bey, cıkar bakalım çu defterleri, hesabı görelun. dedi. « Ne defteri?» diye sordum. « Sana bin lira verilmiş ya, bunun hesabım tuttuğun defterleri görmem gerek!> Ben kim defter tutmak kim. A. ma bereket versin yaptığun har eamaları sigara paketlerinin arka sına yazmış ve sigara paketlerıni de bir yerde biriktirmistim. Alıp getirdim adamın önüne ve al sana defterleri dedim. Adam saşırdı: • Aman efendim, Cevat bey, bunlar ne biçim defter. Böyle olmaz ki.> « Olur, olur, bal gibi olur. Sen bunları buldufuna şükret.» de küskülerin hesabım sordular benden. Diyelim ki 15 tane küskü almısım. Birkaçı denize uçtuğu içm kala kala 11 küskü kalmıs. Bu gelen adam: € Vallaha bunlar sana zimmetli verilmış. Hesabım tam ver menız gerek> diye buyurdular. îçimden peki öyleyse dedim ve küskülerin 4'ünü götürüp bır demircıde ikıye böldürdüm. Hesap isteyen adama 8 varım küsküyü verip, al hesabım dedim. Adam hah şimdı hesap kapandı diye sevindi! Iste Mugla'dakl o ırüzel mermerleri Bodrum'dan böyle yolladık. çarptırılmışlar ve bunlann hepsıru teker teker içeri alıp sürıün yeri olarak nereyi istediklerıni sormuşlar. Sanki sözleşmış gıbl hepsi de «Bodrum» diye cevap vermişler. Böyle olunca «Bu isin içind» tir ış var!» diye dUsunmuşler. Eormuşlar, soruşturmuşıar anla» mışlar ki ben orada oldugum için Bodrum isteniyor. Bıttabı nıçbirisini Bodrum'a göndermernışler. üstelik o tarıhten itibareo gözler büsbütün üstume dikildi. Zavallı adamlar bu Cevat Şakir galiba bunlann elebaşısı demişlerdir ve sanmışlardır ki, ben Bodrum'da örgüt kurup «Livay isyanı» çekip ortalığı fethedeceğım.» MALKOCOĞLU yazan veçizenrAyhan BAŞOGLU Al\ ALÇAK. UAUçseJ. ÇA\U ŞÜPHELİ ZAFER Zimmetli küskü Bu da yetmiyormus gibi, bir Jlle de Bodrum « Bir tarihte Arll ve Abidin Dino'lar falan aürgün cezasına Y A R I N: Kargalar... Kargalar DİSİ BOND Açıkgözler Küsküyü dinamit patlatmak için açılan delikte bıraktık. Ve işareti verip. tedbir aldıktan sonra bütün dinamitleri ateşledik. Bizim küskü de bu gökgürültüsü arasında «Cıvvvv!..> diye denizi boyladı git TAKVİM 10 Şubat Muharrem 17 Rumi 1389 Ocak 28 Hicri 1394 Güneş 7.00 1.25 Oğle 12.28 6.53 Ikındi 15.17 9.42 12.00 Akşam 17.37 Yatsi 19.09 1.32 5.22 11.48 Imsak TİFFANY JONES Türk Donanma Vakfına yapacaâınız yardımıarla buhedefe GARTH ulaşabiliri:' hedef: DEV BİR DENİZ GUCU KAYIP Pasomu kaybettim. HUkümsüzdür. Ayda ünlfler (Cumhuriyet: 1167) İMPAPA7DE LU<SUNL) ZEL BILLE.Dİ1