Catalog

CUMHURfYET 10 Şubat 1974 Dünyada Bugün Dış hâberler Politikada sorunlar Konferansı Ergun BALC1 Şeytan ve raslantılar epimlzin başına gelmiştir. Bir odada, dostlarımızla oturup konuşurken garip bir duygu bızı sarar... «Ben bu sahneyi daha önce görmüştüm; bu konuşmalan daha önce duymuştum. » dıye düşünmeye başlanz. Bu çeşit duygular, benzeri rastlantılarla daha da şıddetlenir zaman zaman... Meselâ bir numarayı bulmak içm telefon rehberini alırız elimize. Bastgele bir sayfayı açmca, aradığımiz kımsenin adı ve telefon numarası çıkar . Böylesine garip oluşumlardan dehşete düşmek ve tabiat üstü güçlerin varlıgına ınanmak zor değıldir. Nitekım insan kitlelerinin bu çeşit zayıflıklarından yararlananlar sık sık belirmiş ve şeytan masallan günümüzde bile çok kımseyı zengin etmiştir. Amerıka'da bir zamanlar «Roosemarynin Bebeği» dıye bir kitap ün yapmıştı. Bu kitapta, yeni evlenmiş bir çiftin arasına şeytan gırıyordu; ama mecazi anlamda değil... Şeytan yeni gelinle doğrudan ilişkı kuruyor ve sonunda ondan bir çocuğu bıle oluyordu. Kitap filmleştirildi ve büyük par kazandı yapımcısı... Şımdi de yine bir şeytan masalı moda oldu .. Iki yıl kadar önce kitabı satış rekorlan kırmıştı; «Büyücü»nün filmi, «Baba»dan daha fazla rağbet görüyormuş. Newsweek dergisine göre, bir hafta içinde 4 milyon Amerikah 10 milyon dolar ödeyerek, «The Exorcist» filmine gitmişler. Konu çok basit... 12 yaşında bir genç kıza şeytan hâkim oluyor. Kitabın ve filmin sonuna kadar da. tüyler ürpertici olaylarla gelişiyor sahneler. Ancak fılml seyredenler arasmda bayılanlar var. Ruh doktorlarına gidip içlerinde şeytan olduğunu söyleyenler var. Teologlar, eski ve yeni dinlerdeki «şeytan» kavramını incelemeye başladılar... Yani, Amerika daha Nixon sorununu çözümlemeden, yine şeytanın pençesine düstü... Bir de, buna benzer konulan daha değişik açılardan alanlara raslanıyor... Arthur Koestler'in son kitabı «Challange of Chance», yayımlandığı Aralık ayından beri Ingiltere'de herkesin ilgisini çekiyor. «The Sunday Times» da yayımlanan uzun bir özetinden anladığımiza göre, Köestlef rastlantılar üzerinde çalışrruş. Tanıklara dayalı sayısız olay sıralıyor. Bir de siyasete ve askerhğe dayalı olay var bu arada... «Daily Telegraph» gazetesinin bilmece sütununda 1944 Haziranına dayanan günlerde çıkan ban kelimeler polisin dikkatini çekiyor. 3 Mayısta «Utah», 23 Mayısta «Omaha», 2 Haziranda «Nep tune» ve «Overlord»... Ne var bu kelimelerde, diyeceksiniz... 6 Haziran 1944 günü yapılan müttefiklerin büyük çıkartmasının şifreli adı «Overlord», deniz harekâtınınki «Neptune»dü. Çıkartmaya katılan kuvvetlere ise, «Utah» ve «Omaha» denilmişti... Bilmeceyi hazırlayan Surrey'li bu ilkokul öğretmeniydi. Değil Alman casus olması, askeri harekâtı takip bile etmesi ımkânsızdı. Bu kelimelerin aklına nereden geldiğini ise bılemiyordu... Şimdi artık hep beraber düşünebiliriz. Bir politikacının konuşmasım dinlerken, birdenbire irkildığiniz , olmuyor mu? «Ben bu cümleleri | ve düşünceleri daha önce duymuştum» demiyor musunuz? Hiç telâşlanmayın... Bir kere değil binlerce kere daha duymuştunuz... Yıllardır söylene söylene posası çıkmış sözlerdir bunlar... Yeni bir soluk, yeni bir ses parladığı için politika dünyamızda, son defa tekrarlamaya çalısıyorlar eski cümlelerini... Garip oluşumlarla, tahrik kelimesine uygun davranişlarla karSilaşınca, «Ben bunu biliyordum» demiyor musunuz? Şaşırmayın... Tabii biliyordunuz... Yunanistan'da, Endonezya'da, Filipinler'de de olmadı mı aynı şeyler? Ya da, dünya olaylarmı izlerken, sanki önceden bildiğiniz gelişmelerle karşılaşmış gibi olmuyor musunuz? Açm tarih kıtaplannı; hepsi var. Sadece isimler ve aktörler değişik... Aslında hayatı ve olaylan, ne şeytana ne de rastlantıya bağlamak doğrudur. Şeytanî rastlantılan yaratmaya çalışan insanlar var ya, işte onlara dıkkat etmek gcrekiyor. H Washington Bonn hükümeti iktisadî durgunluğa karşı Makarios'un Kıbrıs'a yeniden 600 milyon marklık programı kabul etti zırhh araç Y BONN Ekonomik durumun gittikçe kötüleşmesi üzerıne Bonn hükümeti 6 şubat'ta ülkedeki iktisadî durgunluğu önleme amacı ile 600 milyon marklık (3 milyar 200 milyon lira dolaylann. da) olağanüstü bir program kabul etmiştir. Bu program gereğince ekonomiyi kamçılamak amacı ile özellikle işsizliğin hüküm sürdüğü inşaat ve dokuma • Ülkedeki yabancı işçiler arasında işsiz sayısı 61, sendikaları ise ücretlere •'• 17 ilâ 30 zam talep ettiklerinden cuma 500'e yükseldi.. gunü grev oylamasına gitmişler B. Almanyafda büro personeli grev kararı aldı BONN Batı Alman Büro Personelleri SendiKası. ışverenin yüzde 15 zam ısteğinı kabul etmemesi üzerine, grev kararı aldıklarını açıklamıştır. Pazartesi günü başlatılacak irreve, şimdiki halde 120 bin büro personeli katılacaktır. Bu arada 2.2 milyon devlet me muru arasında yapılan grev oylamalan sonuçlan ise daha acıklanmamıştır. Ancak son sonuçlara göre memurların yüzde 80'i greve evet demişlerdır. Başbakan Willy Brandt ise oylama sonuçlan açıklanıncaya kadar grev konusunda herhangi bir yorumda bulunmayacağını belirtmiştir. Büro Personelleri Sendikasınm grev karannı desteklemek ama. cıyle grev oylaması yapan diğer sendikalar, Halk Hizmetleri Sendikası, Ulaşım ve Trafik Işçileri Sendikası, Demirvolu Işçileri Sendikası ve Posta Işçileri Sendikası'dır. (UPI) KENDİ UÇAĞINI ©KENDİN YAP LEFKOŞE «Ethniki» gazetesi, Makarios yönetiminin birkaç gün önce Kıbrıs'a, yeniden zırhlı araçlar ithal ettiğini öne sürmüştür. Lımasol limanına gelen bir şilepten ındirilen yedi adet büyük kasa içinde bulunan zırhlıların, halen limanda polis muhafazası altınöa olduğunu b:l diren gazete «Bu yeni skandahn meydana çıkması eerek iç durum, gerekse AtmaLefko»e ilişkileri bakımmdan son derece cıddi bir konu yaratmıştır» demiştir. Makarios yönetımi ikı yıl önce tngiltere'den tanınmış bir Rum tüccar aracılığı ile Kıbris'a beş buyük kasa içinde gizlice zırhlı araçlar ithal etmişti. Araçlardan birinde yangın çıkmasıvla olav duyulmuş ve Rum yönetımi, bu araçları Türk tarafının tepkisı ve Yunan Hükümetinin mudahalesiyle yeniden ihraç edeceğine FRANKFURT İsrail'in Aldaır söz vermişti. Rum yönetimanya'daki Büyükelçiliği tarafın Kimva Makina Diğer G ı d a T o p l a m mi sözünde durmamış, araçları dan yayımlanan bir belgeye göihraç etmemış güvenlik nedeniy. 50 BATI AVRUPA % 74 «^ 60 <~c 46 i 28 re, Arap ülkeleri tamamen Batı le Lefkoşe'ye nakletmiş, Banş 18 ekonomilerine bağımlı durumdaABD VE JAPONYA % 13 % 19 "o 9 «i 9 Gücü ise bunlarm çalıştırılmasıdırlar. Belge, «Arap ülkeleri petDİĞER BATI ÜLKELERİ % 7 % 7 % 12 % 14 9 nı önlemek için bazı parçalarırolü Batı dünyasına bir baskı nı sokmüştü. Ethniki, dünkü ıfaracı olarak kullanmaktadırlar, şaatında Makarios yönetiminin fakat asıl kendileri Batı ekonobarış gücünün çıkardığı parçamisinin ürünlerine tnuhtaçdırlar» Yukarıdaki tablodan anlaşüabil Avrupa'ya, % 9'u ABD ile Ja lar yerıne yenilerini yaptırdığını demektedir. diği gibi Arap ülkelerinin örneğin ponya'ya ve "Tı 7si de diğer Batı ve şımdi bu zırhlılann kullanıEkonomik açıdan Arap ülkeleri kimya endüstrisinin ",t 74'ü B. ülkelerine bağlıdır. labilir durumda olduğunu da bilne şiddetli hücumlarda bulunan (DIŞ HÂBERLER SERVtSlj dirmiş, gerek Çekoslovakya'dan belge, Arap ülkelerinin ihtiyaçlaithal edilen silâhlarm gerekse rı ile onların Batı'dan ithal ettik zırhhlann. Rum ordusunun ihABD Maliye Bakanı Araplara misilleme leri malları karşılaştırmaktadır. tiyaçları için değil «Makarios'un 1leri sürüldüğüne göre, Arap şahsi» ordusu için getirildiğini yapılması teklifine karşı çıktı ülkelerinde tüketilen toplam sayazmıştır. (aJ.p.) \VASHtNGTON ABD Maliye kongre Uyeleri tarafından yapınayi ürünlerinin yüzde ellisi Ba Bakanı George Schultz, Bırleşık lan bu teklıflerin kabul edilmetı Avrupa'dan, geriye kalan yüz Amerika'nın, ihracatının kontrol sinin, Amerika'nın tutumuna ayde otuzu Amerika ve Japonya' edilmesı ve dış yardımın kesi kirı olacağını belırtmiştir. dan karşılanmaktadır. Böylece A lerek Arap petrol ambargosuna Öte yandan Beyaz Saray Basın rap ekonomisinin yüzde sekseni misilleme yapılması yolundakı Sözcüsü Yardımcısı Gerald WarBatı ekonomilerine bağlı bulun tekhflere karşı çıkmıştır. ren, yarın Washington'da başlamaktadır. Birleşık Amerika kongresinin yacak olan tüketici ülkeler petBelgede daha sonra endüstri ortak ekonomik komitesinde yap rol konferansma katılacak deledallarına göre ayrmtılı bilgi ve* tıgı konuşmada Schultz, yakıt geler şerefine, Başkan Nixon'm rilmiş ve buna ilijkin bir tablo bunalımının ekonomi üzerinde aynı gün Beyaz Saray'da ziyafet hi'ıhiimot düzenlenmijtir: yaptığı etkiden sinirlenen bazı veıeceğını söylemiştir. ItUnuillKl endüstrilerine yardım edilecektir. Bu arada Almanya'daki işsiz yabancı işçi sayısmın da 61.500'e yükseldiği açıklanmıştır. Federal hükümet, ülkedeki ekonomik durgunluğa karşı iki aydan beri mücadele etmekte idi. Ekonomiyi canlandırmak için •oll oranındaki yatırım vergisi kaldırılmış. yatırımlara kolaylık gösterilmiş ve yeni kamu yatırımları projeleri hazırlanmıs.tır. 600 milyon marklık olağanüs tü program bu alanda alınan son tedbirdir. Yapılan hesaplara göre bu yıl kamu yatınmları dir. | Öte yandan Iş ve İşçi Bulma f 'i> 9 ilâ » 11. özel teşebbüsün yaKurumu Başkanı Joseph Stingl tırımları da °« 4 üâ " « 6 arasın yaptığı son basm toplanüsında / da artacaktır. Federal Almanya'da igsiz sayıaçıklaHükümetin amacı bu yıl "b 2 sının 620.500'e ulaştiğını arasında reel ekonomik büyüme mıştır. Stingl'e göre kısa mesai yapan işçi sayısı da 267.900'dür. hızma ulaşmaktır. Bu arada işsizlik oranınm "o 2 Aynı basın toplantısmda açıkde kalmasına ve fiyat artışlarınm landığına göre, Almanya'daki işda °o 9'u aşmamasına çalışılmak sizlikten en çok yabancı ışçiler tadır. Bu hedeflere ulaşabilmek etkilenmektedir. tşsiz yabancı i? için Federal hükümet, ücretlilerin çilerin sayısı geçen aya göre yüzsatm alma gücünün fazla artma de 24.5 oranında artış göstermişmasına çalışmaktadır. Bundan ö tir. Verilen rakamlardan işsiz yatürii Bonn hükümeti işçi ücret bancı işçi sayısmın 61.500'e yüklerine °o 10'dan fazla zam yapıl seldiği anlaşılmaktadır. (DIS HÂBERLER SERVtSt) masını kabul etmemelrtedir. İşçi getirdiği söyleniyor Arap ekonomilerinin %8o'i Batı ekonomisine bağlı Giiney YemerCe giden gerillaları ?nn Wa^hington'da toplanacak olan Petrol Tüketicileri Konferan=mın dunya enerji bunalımına bir çözüm getirmek bir yana, bu çozume ne yollardan gidilebileceğine ilışkin somut önenleıde bulunmasını bekiemek bile fazla iyimserlik olacaktır. Petrol Tüketicileri Konferansı çeşitli yönlerden incelenebihr: Washington Konferansı her şcyden önce, sosyal ve ekonomik karışıkhklarla çalkalanan ülkelenn. yarınına güvenle bakamayan guçsuz hükümetlerin toplantısıdır. Ikinci Dünya Savaşından bu yana en büvük ekonomik krizin içinde yuzen Ingiltere'rie macfen kömürü işçlleri ile başedemeyen Başbakr.n Edward Heath parlamentoyu feshederek 28 Şubatta yeni seçimlere gidıleceğıni açıklamıçtır. Federal Almanya'da ücretlere zam talep eden işçi sendikalan ile hükümet arasında haftalardır süren gorüşmelerin çıkmaza saplanması üzerine isçiler Cuma günü grev ovlamasına gitmişlerdir halya'da sosyal ve ekonomik huzursuzlugun ardı kesilmemektedir. Birleşik Amerika'da Watergate skandalının hergün biraz daha yıprattığı Başkan Nıxon bir ip cambazt gibi tüm çabaşını ayakta durabilmek ıçia harcamaktadır. Fransa'da ise Pompıdou'nun hastahğı soylentileri yine yayılmaya baslamıstır. Bu hükümetlerin hiçbiri, uzun vadeli bir petrol polıtıkası saptamak bir yana, 1974'un sonuna kadar işbaşmda kalacaklarından bile emin değildırler. Washington Konferansma katılacak hükümetlerin güçsüzliğüne ek olarak, bunlann birbirine karşıt çıkarlan ve aralarındaki derin fikir ayrılıklan da bu toplantıda onemli kararlar aimamayacağı kanısına yol açan başka b u etkendır Bırleşık Amerika için Washıngton Konferansı petrol tuketicısı ulkelerin ortak bir cephe kurma amacına yönelmeli, Batı ülkeleri ortak bir enerji politikası ızlemelidirler Batı Avrupa ulkolerinin, Arap ülkeleriyle son zamanlarda peşpeşe imzaladıklan ıkilı petrol anlaşmaları Bevaz Sarayı kuşkulandırmaKtadır. Zira bu gelişim hem Ortadoğudakı ABD petrol kartelımn kârlarını tehdıt etmekte, hemrfeAraplann petrole karşılık Avrupa ülkelerinden silâh alması yüzünden, Washington bölgedcki pazarlarını kaybetmektedır. Aslında Avrupa'nın Ortadoşııva silâh satmaya başlamasının bolgede silâh ticareti tekelini elinde tutan diğer super devlet Sovyet Rusya'nın da hoşuna gitmedığı düşünülebılir Washington'un bu tutumuna karşı, Batı Avrupa İle Japonya tamamen farklı görüşlere sahiptirler. Nitekim Ortakpazar Dlsişieri Bakanları Brüksel'deki toplantı sonunda 5 Ocakta yayımladıklan bildıride ABD ile aralarındaki görüş ayrılığını açıkça ifarfe etmıslerdir AET'ye göre Washington Konferansı. üretici ulkelerin katılmamasından ötürü. bugünkü enerji bunalımının ortaya çıkardığı sorunları çözebilecek durumda değildlr. Ayrıca konferans sürekli bir sanayileşmiş ülkeler örgütü meydana getirmemeli. petrol üreticilerine karşı ortak bir cephe kurmaktan kaçınılmalı ve AET'nin kendi enerji siyaseti ve üretici ülkelerie ilişkileri konusunda karar vemıe özgürlüğü devam etmelidir. Brüksel bildirisi bir bakıma AET'nin 6 Kasım tarihli unlü bildirisinden sonra, Washington'a ikinci kez başkaldırışının belgesi olarak nitelenebilir. (Bilindiği gibi 6 kasım tarihli bildiride, AET. Ortadoğu konusunda Beyaz Saraydan kesinlikle ayrılarak İsrail'in işgal ettiği Arap topraklarını boşaltmasını istemişti.) Brüksel'de özellikle Fransızlann tutumu sert olmuş ve Fransız temsilcisi, Washington toplantısmda ABD hükümetinin emelinın Beyaz Sarayın önderliğmde bir ABD Japonya Avrupa üçgeni kurmak olduğunu söylemiştir. Washington böylece tüm Batı dünyası namına Arap ülkeleri ile pazarhk yapma olanağma kavuşacaktır. Öte yandan Detrolünün "o 90'mı Basra Körfezinden sağlayan Japonya da, Washington Konferansında tüketici ulkelerin, Arapları kuşkulandırabilecek ortak bir cephe kurmalarına karsı olduğunu bildirmiştir. Gerek AvTupa. gerekse Japonya Arap ülkeleri ile ikili petrol anlaşmalan yapma olanağının kısıtlanmasım kabul etmemektedirler. Fransa, ABD'nin bir •Enerji Görev Dairesi» kurulması önerisıni bu ikili anlaşmalan baltalama planı olarak görmektedir. Peki, Washington toplantısmda. enerji konusunda genel ilkeler üzerinde bir anlaşmaya varılabilir mi? Gündemde yeni enerji kaynaklarınm bulunması için teknolojik işbirliği konusu da yer almaktadır. Güneş enerjisi ile nükleer enerji bu kaynaklar arasındadır. Ama Washineton'da bu alanda bir anlaşmâ.v'a" vaVılabilefceğı bile' şüphelidir. «The New York' Times> gazetesinin ünlÜ yazarı James Restofı", &i son nükleer ve teknolojik bilgileri Avrupalılara verme konusunda ABD hükümeti içinde derin fikir ayrılıklan olduğunu yazmaktadır. Washington Konferansı yarın yukardaki koşullar altında başlamaktadır. Konferanstan enerji bunalımının kısa vadede çözümüne ilişkin, yapıcı girişimler bekiemek ise yazımızın başında belirttiğimiz gibi fazla iyimserlik olacaktır. Fransa'nm tutumu sprhpst bıraktı BEVRm Kuveyt'te Japon ElçiliSinde elİPrmde tuttuklan 12 rehinevi »erbe«t bıraktıktan tnnra Mark«i«t Gimev Yemen1» Bİdcn 9 cerilla. Aden hüküme'i tarafınrlan dün »erbest bırakılmıştır. , Yemen vetkilfleri aynı zamanda Cuma »kşamı cerillalatt. Aden'e Betiren Japon Hav»yollarına aıt DC8 uçağına 14 Japon vetkili ve müreftebatla Tok yo'ya dönme lzni vermıslerdir Aden'den pelen haberlere eör». hükümet. yeriisl Arap. ikisi Japon dokuz eerillava hlcbir kısitlama uveulanmıvacaSını ve Istedıklerl »n Yemen'den ayrılabilereklerini bildirmistir nprillalann komııtanlarından •alimat bekledikleri belirtilmiştir öte yandan eerillaların Kııvevt'te iken, ellerindeki rehinelerin kaçmama«ı için Japon Elçliigınin kapOanna mavmlar verleştırdiklert v e HtekleH kabul ertilmedigi takdirde ilk olarak Japon diplomat Sosuska tto'vu ölriürmeyi ta^artadıkları açıklanmıştır. ( a f p . UPI) ÇA60AŞ YAYINLARI HIFZI VELDET VELIDEDEOĞLU SAGSIZ SOLSIZ TEŞEKKÜR Izmir'de meydana gelen feci uçak kazasında kaybettiğım, kıymetlı eşım KAPTAN PİLOT azız nâçmın Çanakkale'ye nakli dolayısıyle Istanbul'da düzenlenen tören sırasında acı günümüzü paylaşan arkadaşlarımıza, akraba ve dostlanmıza, Türk Hava Yolları Genel Mudurluğu mensuplarına sonsuz minnet ve şukranlarımı sunarım. Eşi: FATMAGÜL KÜNELGİN j l • ; Kaya KÜNELGİN'in | DEMOKRASI 3 HAFTADA TÜKENEN KİTAP Ü Israil Golan tepelerini Suriye'ye vermeyecek KUDLS İsrail Başbakanı Golda Meir, îsraıl'in Golan tepelerini, Suriye'ye vermiyeceğini söylemiştir. Meir, İsrail'in yalnız Golan tepelerini, elinde tutmakla kalmayacağını, buradakı yerleşme bölgelerini Kuzey Cephesınin savunma şebekesine katacağmı belırterek şöyle devam etmiştir: «Golan'daki her Yahudi yerleşme yeri İsrail devletinin ayrılrr.az bir parçasıdır. İsrail'in 1967 ateskes hattının gerisıne döneceğine inanmıyorum. Buna Kuneytra da dahildir.» İsrail Dışişleri Bakam Abba Eban da «İsrail radyosuna verdifi demecinde», Suriye ile tsrail kuvvetlerinın Kuzey Cephesinde lîuvvetlerin uzaklaştınlması konusunda görüşmelerin başlaması için vapılan temaslarda gelışme olmadığını belirtmiştir. Eban, Suriye'nin elinde bulunan İsrailli savaş tut?aklarınm listesini açıklamadıkça ve bir Kızıl Haç fıevetinin bu savas tut«aklanm 'ivaret etmesine izin vermedık"e. görüsmelpre başlanmayacafau söylemiştir. (Cumhuriyet 1168) TEŞEKKÜR Izmir'de meydana gelen feci uçak kazasında kaybettiğim, kıymetli eşim KAPTAN PtLOT Yokında çıkıyor Fıyatı: 15 Lîra 2. BASKI Kaya KÜNELGİN'in Çanakkale'de toprağa verüişi sırasında bütün vazifelerimi yapmama müsaade eder», anlayış gösteren tüm din adamlarıyle Çanakkale halkına sonsuz minnet ve şukranlarımı sunarım. Eşi: FATMAGtL KÜNELGİN (Cumhuriyet 1169) Izmir'de meydana gelen feci uçak kazasında kaybettiğim, kıymetlı eşim KAPTAN PİLOT TEŞEKKÜR KAYA KÜNELGİN'İN olumü nedeniyle beni anlavıçla karşılayarak her arzumu yerıne getiren CUMAOVASI İSTASYON MÜDÜRÜ İkram müstecirı Ragıp Atak'a, Memure Esen Kolat'a. Devlet Hastanesı doktorlarından Sefer Aktürk'e. Başhekim Sekreteri Fatma Yücelmis'e. hasta kabul memurlarından Kâmil Kabak ile Fikri lyi'ye, ınsanüstü davranışlarından dolayı sonsuz tesekkürlerimi «unanm Esi: FATMAGCL KtNELGtN MELİH YAZICI'YA i Mehmet BARLAS GÜL flZGEN i 1 e ÖMER KOSAL KITARÇIDA BULUNUR Nisanlandık Mutluyuz Aysel DÖRTOK Osman MLTAFÇILAR Fransa, İran'da nükleer santral înşa edecek PARfS Pransa'nın Iran'da nükleer santrallar inşa edeceğl bildirilmektedir. Paris'teki çok iyi haber alan fcavnaklann belirttiklerine göre, iün Fransa Maliye Bakanı Vaery Giscard D'Estaîng ile Iran tktisat Bakanı Ensari arasında 'mzalanan anlasmanm bir madlesi bu konu ile ileilidir. Avnı anlasma eereğince, Frans a Iran'da nükleer santrallann vanı sıra çeşitli sınal kuruluşlar ve eaz tesisleri de vücuda eetirecektir. İran nükl^er santral vapımı ıcin FTan«a'v< 1.2 milvar dolar (15 milyar TL.) ödeyecekCumhuriyet 1163/ tir. / (a.a.) •••rt (Cumhurivet 1170) Harp Okulu 1942 mezunlarına 15 ŞUBAT SAAT 20, LİDO'YA BEKLİYORUZ Telefon: 64 13 49 46 33 23 (Cumhuriyet 1162) Isteme adresi: ÇAGDAS YAYINLARI Cagaloğlu Halkevi Sokak No. 39 J ÜÇÜNCÜ ŞAHISLARA DUYURU Amerikan Neşriyat Bürosu ile olan ilişkimi kesmiş bulunduğumdan. ilgili firma ile yapılan anlaşmalar sahsımla geçerli olup, müraraatlar ve ödemeler için P K f!27 Beyoğlu adresirve başvurulmasını rıca edeim, K^YAHAN OKAY Cumhuriyet 1165