24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 17 Mart 1973 0 SABAH,6uZ.LÛKliJSANİlNİ|J ... WC, 1fEMDt. PERHAL if«AH, frAîETKi PE BAHİ SIS IÇINDE BEHZAT AY'IN ROMAN1 64 «OUbilir miî. «Evet.» «Olamazt Olmamalı!» « » «Ve Kadıköy'cTe de değiller. Karşıya geçtller. Vapurda gözlerimle gördüm.» «Niçin konuşmuyorsun?» «Ne söyllyeceğimi saşırdım.» «Şimdi, şu anda bir diskotekte olduklanBI da lyi biliyorum.» «DeğiHerdir.» «Diskotekteler... Kocama kızını nasıl güveniyorsun? Benim kocam pireyi Incltmeden...» «Sus Nesrin Hanım!» «Sus mu? Susmak ha! Blr genç kız, bir erkekle nasıl olur da sık sık buluşur? Beyoğlu'nda fink atar, anlayamıyorum.> «Blr j«y mi var Allahaşkına Nesrin Hanım?» «Çok ?ey var.» «Ne gibl?» «Kızın kocamla sevişiyor.» «Ayy! Ne diyorsun sen Nesrin Hanım!» «Gerçeği söylüyorum.» «Doğru olamaz! Sevil, Besimi abisl gibi gevlyor. Sık sık Besim'dten sözeder. Konuştuklarını, gezdiklerini ben de büiyorum ama, seviştiklerine inanamıyorum. tnanmam da! Benim südümü emdiyse eğer Sevil, bunu yapmaz.» «Neye dayanarak böyle söylüyorsun?» «Kızımı bilirim de ondan!» «Kırım bilmiyorsun! Kızın, kocama abi diye dlye yaklaştı, sonra da yapıştı... Aynlmıyor. Ben, kızına kocamuı karakterini söyledim.... Kocamın elinden, Üişki kurduğu hiç bir kız ve kadın kurtulamadı. Bunu anlattnn, öğüt verdim. dinlemedi kızın!» «Seviştiklerine aklım enniyor!» «Ermiyorsa aklm bana ne? Kızın kocamı, kocam kızmı seviyor.» «Olamaz Nesrin Hanım!» «Sevişiyorlar! Hem de önce kıan yaklajtı. Ken dini teslim etti!> «Nereden anladın?» •Her gün beraberler.» «E bundan ne çıkar?» «Ne mi çıkar?» «Evet.» Nesrin, çantasmı açıp, içinden Besim'in Sevil'e yazdığı mektuplan çıkarda ve uzatarak: «Işte kamtlar!» dedu «Ne onlar?» •Kocamın kızma yazdıjı mektuplar.» «Ne yazıyor?» «Oku da anla!» «Sen oku Nesrin Hanım, benim gözlerim îyl görmüyor,» dedi şaşırarak. Nesrin, mektuplan tek tek okudu Mektuplar, psikolojik, sosyolojik lçerlkte olmesine karşın, sevi cümleleri de serpiştirilmişti yer yer. Aynca, birlikteki yaganblanna, konufmalanna da değinilmişü.. Sevil'in anası susup kaldı. Nesrin: «Kızın yüzünden kocamdan «yrılacainn!» dedi. «Nesrin Hanım, çocuk olmaym! Ben kann« gereken dersi veririm!» «Senin kızm bajka türlü dersten anlayacak galiba..» Nesrin...» Nesrin, Sevil'in anasiTiın sörünü keslp çıkü gitti evden... Sevil'in anası yığılıp kalmıştı... Neden sonra. km ile nasıl konuşaca|mı tasarlamaya başladı içinden. Sonra Sevil İle Besim'i düşündü. Kızı ile karşıya geçerlerken bir kez Besim'e rastlamışlardı. Üçü bir süre beraber yürümüşlerdi. Sevil ile Besim, sanlı benll konuşuyorlardı biribirleriyle. Bu durum gözünden kaçmamıştı. Haüâ, Besim, Sevil'e bir para çantası alıvermişü. Sevil, manto alırken, hep Besim'e nasıl olduğunu. kendine yakışıp yakışmadığını soruyordu... Besimie yanyana yürürken, sevincinden uçuyor gibiydi... Çok lçtendiler. Araa, ilişkilerinin yüzde yüz aşka kadar vardığına inanmıyordu bir türlü. İçinden konuşuyordu: •Kızım evll bir adamla mı evlenecek? Ama ben de evli bir adama varmadım mı? Kız anaya çeker derler, doğru galiba... Yazgımız... Besim, mektuplarda neler neler yazmı?... Geaniîler, tozmuşlar, içmişler, her şeyi, her ?eyi konuşmu}lar aralarında. Hattâ sevişmisler de.. O sözler ne demek? Yapmasalar, yaptık diye yazar mı? Demek... Demek işi pişirdiler. Ah benim kızim yok mu! Güzel güzel olmaya Ama bunu yapmamalıydı Besim'le ilişki kurmamahydı. Pirincin taşmı nasıl ayıklayacagız bakalım?. Bakalım bu iîin sonu nereye varır? Nesrin kocajından aynlır mı? Ayrılırsa, neden olarak ne gösterecek? Sevil'in admı mahkemede söyliyecek mi? Babası Sevil'e ne der? Besim, Sevilie evlenir mi? Yoksa aralarındaki ilişki gelip geçici bir şey mi?.» (Devamı var) ÂŞIKA BAGDAT SORULMAZ « " °Y M TA "Elüğ ağarmasun SelmanUsta..,, ED Bağdad KerkUk arası 250 kUometredlr. İki numaralı bu yol, Bagdad' tan çıktığınızda sizi Kerkük'e götürür, ama Kerkük'e varmadan önca Tuzhurmatu denilen yerda arabadan ininiz ve «Selman IIjas» kirpriir deyip, önünüze düşen bir çocuğun peşine takılıp Selman Usta'nın çömlekçl dükkânına gidiniz, zararlı çıkmayacaksınız, eğer halk lşlerine merafcmız varsa... TUrkiye Büyükelçiliğinde salon daM havuzun kenannda iki tane toprak aslan gördüm. Aslanın kendisi, böylesine sevünli ve güzel degildir. Tuzhurmatu denilen köyde yapüdığım Ogrenir öğrenmez yollara duştUm, Tuzhurmatu'ya geldlm. Sorduk soruturduk Selman îlyas Usta'yı... Testl, çanak çömlek yapan magaramsı atelyesinde işinin baaındaydı... Şimdi açalım ses alma makinasını dinleyelim: «Selman üsta, kaç yaşındasın sın? Ylgirmi sekkiz yaşındayım. Kaç yüdanberi bu işle uğ»şıyorsun? Takriben onbeş senedir. Nasü başladın evvelâ, bu lşleri yapmaya? Uşşak iken başladım, hattaken bugüne yetiştim. Bu aslanı kaç günde bltirlyorsun? Aslanı kaç günde bitirmegi? Yani ikki günde... Egger herşeyi hazzırsa, meselâ ayyagı, kellesi, takıtırmagı bir günde bitter... Yani, nasıl? önceden mi yapılıyor ayağı, gövdesl kellesi? Evet.. Takıştırma bir günde olur.. En müşkül taratı neresi, kellesi mi, kuyruğu mu? En müşgül yer bizde takıştırmadır, kuyruğu uşaklar yapar... Yatırmak yani hepsinl.. Yani hepsini janyana oturtmak, ayyagı kellesini. BUyük iş fazla yorulmak ister, küççük 1? az müddette biter.. Biz bunları burda işlerih, kürede pişşiririk.. Cant bu, alet.. Cantla ikki gun işleriz.. Gırgıra ile nakkısanı yapanh.. Bo, gözellik için.. Nakkış için yani.. Kürede ne mi yakanh? Neft ile saraman.» Selman tlyas Usta, çamur işlerini «uşşaklıktan» beri sürdürüyor.. Ecdat ugraşısı.. Tuzhurmatunun çamunı testi ve benzeri işleri yapmaı*a çok elverişli.. Cegen denilen bir bitki var, bizde de var bu bitkiden.. Bizde de Kulağa Kaçan derler.. Bir kamıştır.. Ucunda kadife gibi yumşaklıklar, elinizle uğuştunınca uçuşur.. Çamuru Cegen ile kanştırıyorlar.. tlyas Usta «Bo olmazsa işlenmez çamur» dedi.. Sümer gözlü, Sümer sakallı dört ayaklı yaratıklar, kafası taçlı ve insan başh.. Kanatlan var.. Uçan at da insan başlı, ama kadın bu, başmda tacı da var.. GöJ »ü nakışlı ve dlzginlerinin ortasında kocaman bir ay yıldız.. Ço*unu taşıdım dışarı.. Günese. Yığınla fotoğraf ve film çektim.. Sonra Selman îlyas Usta'nın.. •Elüğ a&armasun» dedi.. Yani «£116011 dert görmesin..» Elleri «ağarmasun» asıl Selman Usta içindi.. «Senin elüğ ağarmasun be tlyas Usta» dedim.. Senin ellerin dert görmesin.. Zorla, parasını verip kırk santim büyüklüğünde bir aslan aldık Selman Usta'dan.. Günlerce bebe gibi taşıdım.. Ama iyi pişme diğindan, aslanımın yeleleri dökülü dökülüveriyordu.. Getirdim ama buraya.. Otomobil Kerkük'e hareket ederken, Selman tlyas Usta sesleniyordu: «Saglığdan gidesin, sağlığdan d'önesin..» Bu ustanm dileğini Tann tutmuş olacak ki, öyle de oldu.. Dönüşte yine uğrayıp seyrettim o dert görmeyesi ellerinden çıkan. birbirinden güzel işlerini.. Ama bir dnha buradan otomobille giueceğlm ve Selman Usta' nın işlerinin çoğunu catın alıp döneceğim Ankara'yaBu Isler insana yaşama kıvancı veriyor da ondac» FARIN: «Kala'sız... Kerkük olmaz kala'sız» SELMAN ÎLYAS USTA VE OTTAM« 1 MALKOÇOĞLU yazan veçizen:Ayhan BAŞOGLU KILIÇ SELMAN USTANIN, TUZHURMATUNTJN ÇAMURU İLE MEYDANA GETtBDtul ESERLERDEN DÖRDÜ.. DİŞİ BOND NBFESBO RU5UNUN TİFFANY JONES [ MÛCEVUEC CUO/.ND1Ğ1M V D A N ÖUOCAV SICSI GARTH
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear