29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İYFA DÖRTı :CUMHUBİÎE1 »ızlığma rağınen, Szellikl» paraukta yansıyan tekil başansına değıneceğiz. :12 Temmuz 1971 (43) Aylık îstatisUk Bulteni, milyar ÜralıV tüketim yapar. Eylul, 1968, Sh: 10». Bu ınsan ba^ına yılda 35'J, gun. 144) Necati MUTLU, Tarım Kede ise 1 liralık unlu madde tusımınde Kredılemenin *^e" ketımi demelstır. Yem ekım a1) BUĞDAY ÇIKMAZI: lanlannın buğday tanmına açıl ncl Görünümü ve Bazı Goruşler, D.P.T., Ankara, 1969 r.ıası, makınelesme ve gelıştırilmı» tohumlukların kullanılması Sh: 19, 20. KİNCİ Beş Yıllılt Kalkınroa şıbi son virmı yılın önemlı gePlânının, geçtiğımız ılk üç (45) Dr. Yahya KANBOLAT, lismelenne ragmen çağdaş Turyılında, genellikle hububa. TCrkiye Zıraatında Büny» feiye buğday üretimmde, kendi tın ve özellikle, buğday uretıDeğişikliği, S.B.F., vaytnı i'garî besin ihtiyacının gerımının, öngörülen sevıyelerdp Ankara, 1963, Sh: 22 <\nde kalmağa devam etmekte (46) Zıraat Bankası Gn Md., artmadığı ve yıllık nüfus artıriır(48). şının bile gerilerinde kaldışı Kooperatifler Müdürlüğm i(,in, buğdav uhalınin gıdereb Çalışma Raporu, Sh! ' YARIN: arttığını, daha önce belırtmıs Ankara, 1968. ıcuk. Gerçebten «Bn|day ihracı (46x) Ümıt Hassan, «Tanmsal Suıırh, fakat ffsanesinin karsısında buğdav Kredi Sorunlan Ötellikithali» gerçeği vardır. Gelenek anlamü başan le Tefecilık», S.B.F Dergihalıne gelen buğday ithalâtı, si, sayı:4, 1970. 197ü'te 1 milyon tona yükselmış(47) Celco FURTADO, Le« tir. «1970'lerde yıllık buğday ıtEtats Unia et le Sous . halatı 1 milyon tona ulasao (41) Asım Süreyya tLOGLU, developpement de l'Ameri» Turkıve. şımdiden «dost» ülkeMemleketimizde TeşkılâHı que Latine, Parıs, Calmana leıiD kapılarını çalmaktadır Zıral Kred», Ankara ZıraLevy, 1970, Sh: 271. Bır somun ekrnegin yenen beat Bankası, Matbaası, 1968. (48) Alı GEVGtLlLt, «Yeni Bir ınlerın katığı değil esası old'j(42) D.P.T^ Köy ve Köylü SoEkmek Yaratıhyor«» Milliçu iiîkemız un, unlu maddeler runu, Ankara, 1967, Sh: 93. ve ekraek o!srak her vıl 10.12 (43) tkinci B.Y.K.P, Sh: 242. yet, 233.1971. ARIMSAL Dcvrim görmemiş, bozuk bir tanmsal yapıda, tekil olarak, makinalaşmarun sakıncalan ortadadır. 1950'den beri çeşitli traktör ithâli, montajı ve kullaıtımına dek, bir toprak reformunun sağlayacağı verimli ilişküer düzeninâeki bir örgütlenme den yoksun olduğu içîn, bir aile çevresiyle sınırlanan knUanım. çoğu kez maliyetleri çok yükseltmektedir. T TRRIMSBL DEVRIM Or. diğeri, «teskilâtUnmamıs» (özel), kredi piyasası olroak üzere, iki kaynaktan gelmektedır. Bankacıhk sistemi içinde daha çok Ziraat Bankası ile Tanm Kredı Kooperatifleri, «teşkilâtlı», kre. dı piyasasımn temelini oluştur. maktadır. Tanmsal üretici île sonucu (nihaî), tuketici arasına gıren: Esnaf tüccar, tefeci komisyoncu gibi değişik a. racılar, «Teşkilâtlanmamı* Kre. di Piyasasım» dokumaktadırlar İ Besır HAMİTOĞULLARI büyuk ve orta boyuttaki ışlet» rneler olmahdır. Buradan, krerfının yetersizlığ) ve adaletsizliğinden toplam isletmelerin yarısınm tredi a!amadığı. Kredi alamayan c ü c isletmelerin, tefecilerin «ömürusunde yoksullaştırıldığı. A > kredi alanlar ise, yatınrna ye'mediği için, daha çok tüketim? gittiği Kredi açlıŞını artıran geni'? kredi ihtiyacının, asın blçülere varması, büyük mülk sahıplerinin bilinen başai lü'o ve gösten için harcama eğılımi ile birle^ince tanmsal kesime yat'.nm yapabilecek olanlar. daha kârh olan faizeilik tefecılığe ve cazip tüketıme yönelmekte; tanmsal üretim ve verim, böylece fazla artamaraaktadır. Kredi sorunu ve kooperaiIKeı mittı Tuplam talebın gerıye kalan <!o66'Uk kısmı. tefecilerın pıyasasına kalmıştır. (1966'da ihtiyaç 12 roılyar ikcn, 4,5 mılyar karşılanabilmiş, °.s>37,5; açık: •,o62,5). cl949 yılından beri, Türkiye'tJ* zlıaat alanında uygulanan kredi enflâsyonundan, bilhassa ort» ve buyük işletmeler geniş çapta ıstifade etrmştir (45). Kredi dağılımmdaki adaletsizlik, toprak cağıhmmdakı adaletsızliğın bir yansıması olarak. kredi yetersı?lığme kansmakta vc sorunu daha da baykırıcı hale eetirmektedir. Yaklaşık olarak tanmsal ı ş . letmelerin ".oöO'si kredi alamamakta, kredi alabilen diğer O ,oâ0'lik kısım (1^77^38). işletm» ise, ortalama, 317 Ti.'sı çevresini aşamamaktadır. 1000 T.L.' sından daba az alartlarm orant ise »'«74 civanndadır (44). İkinci plâna göre, 1965 yılında .işletmelerin foöO'si ortalaroa 296, </2 700 TL.'sı alırken, 15>«S letmelenn sadece ci>0,003'ü ise» ortalama 626 bin T.L.'sı almış. tır. Yine 992İ00 ifletme toplam olarak 551 milyon 700 bın; 91.000 işletme, 4S9 milyon, "Î50 bin lirası kredi alabilmişlerdir. Anla. filacağı gibi bunlar, çoklukla. Ihtiyacın üzerınde traktör kullanımı, insan gücünün ve hayvan. gücünün ekonomik olmayan bir tarzda ikamesi, bü\uk bir israftır. Özellikle, ta. Timda mevsimlik ve gizli içsizlığin, milyonlan aştığı bir mera leket sö2 konusu ise... Sonuç olarak denilebilir ki, belli ko(ullard'a teorik olarak çok yarar lı olabilen, tarımda makinalaş. ma, tanmsal bir devrime e?lık etmediği için, memleketımızde, pratiğin dıktlği engeller. de, verimini tüketmekte, dolay. h ve dolaysız etkiler (mülî muhasebeye girmeyen) hesaplauır?a, diğer girdilerle birlilcte, ma. lıyet verim hesaplan karjılaştırıhrsa, eksikliklerin anlamı ve israfın. boyutları dah» iyi ortaya çıkabilecektir. 6) TARIMDA KREDt KOOPERATİF: a KREDİ SORUNU î ARIMSAL kesime memleketimizde kredi, biri «teşkUatUnnu|»(41) (resmi) gehnnın co75'mı laız yütü olarak ödemek(42) durumunüa Türkiye'de tanmsal kesime kalmaktadır. Yıne D.P.T.'nıtı daha çok, küçük (minifundia) belirttiğir.e göre (43), tanmsa] işîetmelerin egernen olöuğunu kredi olanaklarından yararlanagördük. Nihayet yüz dönümden mayan isletmelerin sayıst, bütudaha küçük olan bu işletmelenun e'«40'ı olduğuna gure, en a* rin, genel toplam içinde 'j80'i bu orandaki, isletmelerin, tefeaştığı hatırlanırsa, ekili toprakcılerin pençesinde, yoksullastıların *.o4O'ma yakınında, pazar rıldığı «resmen» kabul edılmekiçin değil, kendi tüketimleri jçin tedir. üretim yapabilen ailelerin buD.P.T.'nm köyle ilgılı yenı lunduğu kabul edilebilir. Kenbir incelemesı, «köylünün bordilerine ne ölçüde yettikleri bile para aldığı başlıca kayna£::ı, supheü olan bu birimler, ekoc o51,2 oranla köyden birı, ağa, nomik anlamda tasarruf yapıp. tuccar ve esnaf, komisyoncu, fasertnaye bırikimine katkıda bu. ızci oldugunu göstermektedır.» lunamadıklanndan, biçim (ha. sat), mevsimine girtneden Ön Küçük üreticiyı kuşatan sömuriı çekilrne* boyutlara varmıştır ce, çoklukla yatmm bir yana. (46x). günlük tüketirn için bile, kredi «ramağa zorlanabilirler. Teşkilât Teşkilâth Kredi Piyaıasına lı Kredi Piyasasmdan. «kretfiegelince: 1940'larda 50 milyon T menin», daha çok büyük ve orta L.'sı olan tanmsal kredi, 1951'de büyük tnülk sahipleri lehine 412 roilyona yükselmekte ve 1952 • sistemlestirilmis» olması sonu. den itibaren 1 milyarı aşarak, cu ya hiç yararlanamayan ve196T'de 5,5 milyara (43), nihayet ya önemsiz sınırlarda yetmeyen 1969 yjhnda 7 milyar(44), T.L.' bir yararlanma, bu cüce yoksul sına yakla?maktadır. Kecati isletmeleri; yer yer «resmî» Mutlu'aun (44), belirttiğine göre kaynaklardan beslenen teşkflât1963'ten 1969'a kadar, tanmsal sıı kTedi piyasasımn, yani tekredi hacmi •.oî75'j aşan bir gefecilerin ağına itmektedir. D.P. Usme izlediği halde, toplam ta. T.'nm, resmi tesbitine göre, örrımsal kredi ihtiyacının tadece, V»35'lik bir dilimini karşılayabilneğm Söke'de üretici, topîam b KOOPERATİFLER ez Tahsin BERKAND nehane açmak için kullantnaz ve çarçur edePsen Anlaşıldı. Bir daha bana beş nurus verHaink Amerika'ds iken bjlamın otıun hakmıjecekiin Bu para için de her zamankı fikında anlattıklarmı batırladıkça vaslı haüına bi benden makbuz istiyorsun deği) mi? bak vermemek imkânst. ama, yine de para şüphesie. nğruna onların birbirlerinı %emelerinl dofru Tanıam. Ar.laştık. Şimdl dükkânı satbulmuyonım ben. Oaba doğrusu Haluk'a tenmakta acele edelim. pin halasınm para sıkmtısı çektinnesl ho? olmadıği gibi. Haluk'un da bu vaşta hâll ondan Onlar plânlarım hazırlamaça koyulunca ben rardıın beklemesi garip, hattâ ayıp! ıle odama çekilmiştim. tşte bu gece de aytu konunun açıldığını duydum. Yine tatsız koOün gece yine Haluk'un açacaçı muayenenuşmalann ba?lı>?cağıru düçündüm, yorgunum hane masraflan bakkında çekişip durtnaîlardı. diyerek odama kaçtım. Bugünkâ gflzel, tatlı Bu münakrsava kanşmah istemediçim balde saatlerden sonra rakam ve hesap »özlerinl sonunda kendimi tutamanuş, ben de balama dinlbccek ku>rvetim ve sıbnvn jok. ralvarmaça başlamı«îtım: E%et bugün... Canım balacığun, bu sizln son (edakârBüyükada. dünyanın cenneti.. Tertemiz. ptlığıniz olacak. Çünkii Haluk'un nıua>enehanesirıl pınl bir araba bizi çamların koynuna KÖni açar açmaz iyi para kazanacağına eminim türdü. Karsımızda deniz, basunızıo üstiinü ben. Ondan »onra da tizden bir şeT tstemiyegölgeleyen afaçlar. cek elbette. Haluk yere oturdu, arkasuu bir ağaca da. Bu sÖTİerim onu büsbütün sınirlendirmişti: yadı. bana da: Bu kaçıncı fedakârlık.. Bu kaçıncı söz Sen de şö)Ie yanıma otur Seli, dedl. Ar. ve yemin!. Hem bir muayenehmne açmak için kana yaslan, nefis çam kokusunu ciğerlerimize bu kadar paraya ne lüzum var? Biraı daha dolduralım. Buranın manzarasıııa doyum ol. idarpli harcket edemez mi? maz. Sen bundan evvel Büyükada'} a gebniş Bu sözler mantıklı idi. fakat ben rlne de miydin? doMor bevj «.avunmaktan kendimi alamamıs Bir dera. tım. Kiminle? Bak tontonum, Amenka'dan gelıuış olan Uoktorlar ve Mustafa Bev ailesiyle hirbir bekime şereliyle uygun bir klinik hatırlalikte bir giin sabahtan gelmis, Yörükali'de de> mak lâzıın. Sen Alberto'nun çalışma odasuu nize cirmiştik. (örsen! Ona gelmek demem ben. Buraya ancak Alberto kendi alnının teriTie kazanmıs ik) kisi ;plmelî. tstediği lüksü yapabilir. Ve birdenbire lâfı değiştirerek sordu: tnan bana, Haluk da pck yakında ta> Sen bugüne kadar âşık oldun mu Gün> nınmış bir doktor olacak. Ona şimdideD yar. seli? dun etmeliyiz. Bu soruyu bcklcmediğim için şaşirdım, be Biz mi? Yani sen de mi? men cevap vcrcmeden ona baktım. tcap ederse ben de... Niçin olmasın? Neden saştın? Sana şimdiye kadar bir Halamın tozltri korku Ue açılnuştı. Haerkeği sevdin mi diye sordum. luk'un yüzüne baktı. O. bana tatlı tatlı gü< Bilmem ki. lumsüyordu. Fakat bu gülümscyişte bir lafer Tereddüt ediyorsan stvmedin denektir. bavuı varılı. Buııu bejenmedim. Hiç flört ettin mi? "> Giinseli'den de para mı istiyotsun sen? Yine cevap veremedim. Heyecanlı idim. O Beniro bir ?ey istediğim ;ok canım, • sükunetle sorgusuna devam etti: kendi fikrini söylüyor. Seni bir erkek öptü mü? Haluk'un cevabı sakin ve rahattı. Halam Kendimi tutamadan bafifçe çülümsedim. ise sinirU bir hareketle yerinden kalkmıs, yeIzak bir hayal balinde ev\elâ Mikelo'yo ve ğeninin karşısınd» ayakta dnrmuş ve onda hiç Italya'daki mavi geceyi hattrladım, •onra da işitmediğiro sert, kıncı bir sesle su sözleri «öy. Doğan'ı düşündüm. lemisti: öptü detnek. Bana bak Haluk, Giinseli'den bir şey Şey... almamak sartiyle, sana son defa olarak, ama tnkâr etme kızıın, \üzUnden hakikaU ankat'iyen son dcfa olarak, istediğin parayi vereladım. Sevmedjğin adamlara kendini öptürdün ceğin ve bunun için de elitnde kaUn son dükha? kânı satacağım. Ancak bu parayi yine nraaye. (&rkas> « ) B ötLESt bir tanmsal yapısı ve îjleyişi olan bir ortarorfa, bövlesi bir sistem içtnde. kooperatifler, tekil olarak ele ahnıp, etkili tşletilebilir mı? Memleketimizın denemeien. su anda kooperatifçüiğin tanm alanındaki yaptsi ve işleyiM, bu soruya hayır diyor. Oy»« kredi bularnayan tanmsal verimi ve ürünü arttıracak «giTdüer». kullanamayan, ürününü, değerinın çok altlarında elinden çıkarmak tnecburiyeünde kalan sayıca çoğunlukta. fakat bir araya geîmesi önlendigi veya gelecek bilince sahip olmadıgı için, ekonomik, «osyal düzlemde ezilen, bu «cüce» isletmelerin, kooperatifler etrafmda toplanıp, dura. ğanltgı. akmcılığa dönüştürme«i gerekmektedir. Ama salt kooperatit kurmakla da sorun çösülmez, bu kuruluşlan yararlı ve etkin biçimlerde dinamik orpütler hslind* isletmenin unsurlarını. kosullannı vgratmak B«rck. Yoksa kooperatifleri. çoklukla bugünküler biçiminde sa. yıca arttırmak veya örneğin, ışsızliğin dürtüsünde. «gâvur il. lerinde», bir iş bulmanm «racı olarak Vurmak değil. 47 Gerçelt blr topraK reformu görmemiş, bozuk bir tanmsal yapıda, etkin kooperatifçiük ku. rulamamaktadır. 1968'de köylerâe. 1İ2«.168 üveli. 1936 adet Tanm Kredi Kooperatifi (46), (1965'te 1.100.000 üyeli 1.744) vardı. Yine 1968'de 143 bin ortaklı 231 adet Tarım Satıs Kooperatifi (1968'de: 419) ve 352 bin ortaklı 74 adet Üretim Kooperatifi vardı. Köy nüfusu hele tarımın ihtiyacı ile oranlandığında, bunların yetersızliği, anla?ılır. Belirttiğımiz gibi. butün çarklann aleyhte çahstığı bir yapıda, köylü lehine i^leyen bir kooperatifçiük yapılamaz. Sayısı sınırlı, genel rriteliklerin ötesinde, özel koşulların oluşturduğu bir iki örneğin yanılgısmdan sakınmak isabetli olur 7) TARIM VE EĞtTİM: Y ER SKR FEODAL, yarı feo. dal, kapitalist öncesi ili$ki. lerın etkısınde, okuma yaz. ma bılmıyenlenn. toplam nufusun »^U'inl olusturdukları kırsal ortamda, tarımsal eğıtımi ilerletecek yayım guçtür. Ülkemizde «tanm yayımı hizmtti», ilçe asamasının Ötelerine zor inmektedır 17 TIFFANY JONES BENK, AMA a u PEMBE Çt pAlULI OA SAVIL GARTH BI7I DA SEKIl' ALMAVA SA. MIBIM. . OARTU, TAM. MİM BUVBUIC EUİA«O5N Tl, ÖLÜMÜ VE OI.A4AU. OMU POMUMCE vuiu "TtBAeiMIZ P6BDS Benlsıierın elınl sıkarak vedalaştı, tersyüzü ubndü, süratle uzaklaştt Arabası biraa ilerde duruyordu. Paoll, başuu l ü tarala saliayaOysa günümüzde, oluşma tarrak bir süre arkasındap baktı TI ile iktisadi kalkınma, teknosonra Jabeke ıle vola devam etlojık gelışmevı varatma ve özel TürkçesJ: $ehbal AYGEN üler. likle sindirebilme (hazmetme) « Şu ınsaruar gerçeüten gasorunudur. Tarırasal sektörün ıle yaKtı. Sonra genç ortağın* np... Kendilert sıkışık durumda Jabeke âdeta asfaltı yııtaraktan verimini arttırmak ıçın modern dondü: olduklan vakıt. başkalanran da hı^ım gibi hareket etmişti Sağ gırdilerin etkili kullanılması ve ayn) dunımda olabileceğıni ka taraftaki kaldırımda biraz önce «Marsılya Dümeni» dosya» gerekli örgütlerin kurularak yabule yanaşmıyorlar nedense. kocasından ayrılıp yola düzulen sını kapar kapamaz tsviçre'dB rarlı çalıstmlması, teknotojik Şunun bunun derdıne çare bul Helene Valoti'ye rastladılar. Na gerçekten bir otel almak ya da gelişme gıbı, bilhassa «beşeri» mafc, üzüntülenne de ortak oı zık selâmlar. tebessümler teatı vaptırmalt myetlnde misin?J» unsurtın niteliğine baglı bir somak gibi bir tıevese Kapılırsan edildi. «Olabiür.» runrfur. yandın demektır... Sonu gei «Ya ortaklık durumu?... «Su kadında insatun kanını mez... Ne demişler... Herkes kaynatan, içini de bir tuhaf yaDevam edecek misin bu ortaklı» Burada kalkınma politikasınıo kendine... Tann da herkese...» pan olağanüstü bir şeyler var..» ta?...» ortaya çıkardığı en karmaşık so Jabeke, ayağıru gaz pedalınrunlardan bıri ile karşı karsı. Paoll böylece nayat felsefesl diye Paoli mırıldandı. «D15 gödan kaldırarak sürati düşürdü yayız! Beşeri unsuru yeti«tirip nin temel ilkelerinden birini or tünü^ü ile yataktaki davranı^larının birbirine orantılı olup ol. ve hayretle reıse baktı Beklengeüştirmek, ortama, zamana taya fcoymuş oluyordumadığını biızat denemek istercnedik bir sualdi bu. bağh olduğu gibi. gerçeklesme. cClavet hesabına benim dim..» fj ise ancak, yüksek seviyede «Otelle ortaklığın ne Uglzerre kadar endisem yok... diyo «Madern istiyorsun deneme» bir yetiştirici kadronun mevcusı var?... Devam edeceğım taJabeke fikrini açıkladı. .Bilhas si bedava..» dedi Jabeke diyetinı gerektirir. Sayısız inbıi.. Hem nıye sordun kuztun?.» sa at yanşları konusunda hanl celemenin gösterdiği gibi, her Paoli çekımser görünüvoTdvı. «En azından yırmi ya? daharü U yapan bir sürü tefecı hangi bir ülkenin kalkınma seÇetenın dört elemanı arasmda dostu var^. Onun sayesinde de ha genç olsaydım bu denemeyl viyesi. ınsan unsuruna yapılan en sevdiğı, en beğendigı Jabetonla para kazaruyorlar. Bun vapmakta hiçbir sakmca göryatırım miktarının tslevîdir tce ıdı. Şu atlet yapüı, kıyasılardan ödünç alıp yüzbinı mu mezdim.. Kooasmın pck memnun (fonksiyonudur). Böylece tekva vakışıklı gamsız delıkanlıhakkak getirecektir. Sonra tn kalmıyacağını bile bile ntardım nolojik gelisme ile, insan un. va karşı ısimlend.ıremedığı b:r kâr edersek ayıp olur. Allahı kancavı kanya. Hiç sakası vok.> surunun gelistıritmesi, bir dı. «Valoti kıskanç mıdır?.» zaaf cluymuştu öteden ben Ken var.. Netice itibariyle iyi insan. lerine sürekh bağlı sorunlar o «Yeteri kadar kı^kanç.. Far. dı Kendme verdıği önemli kaA s iradesini gereği gibi kullam> takdirde midemı larak kalacaktır f47). rarlardan ona rahatça bahsedenamıyor.. Kusunın bu kadanm kına vardığı kursunla doldurmaktan geri ka) bılır. böylece de yakınlığınj beda idare edeceğiz artık..» Sosyo . ekonomik bozuk ya. mazdı.. Kansı da aynı âkibete Uıtmiş olabilirdi. Jaguar'ın yamna vardıklannoının ve doğanın bütün yabanngrardı süphesiz.» «Sormalîtan maKsadım şu.. da Jabeke anahtarlan çıkarıp cılastıncı yönlen i!e ısin içine Jabeke fren pedahnı kullanBen, vakınâa emekliye çekilmelc sağ kapıyı açtı. Paoli'yi bindireirdiği tanmsal ortamdaki, ınmağa lüzum görmeksizın bir nıyetlndeyım...» dî. Sonra öbür tarafs dolatarak san unsurunu, üretimi, veriroi kamyonu sıyırmıs, bir tankeri kendisi de bindi direksiyonun Jabeke şa$kın gözlerle baicıarttırmanın ekseni yapmak, ta. vıldırım gibi rollamıs, sarı ısıbaşına oturdu, kontagı çevirdı vordu ihtiyar feurda... Hiç henmsal devrim olmadan. nasıl 5ın kırmızıya dönmesini beklemotoru çalıştırdı. reise baktı: sapta bulunmayan blr ıtiralü bu. «Ne tarafa gidiyorsun? NP meksizin blr yava eeçidini süratle eeride bırakmıstı III . TARIMSAL ÇIKMAZ reye bırakayım seni?..» «EmeKüye çelulmels ntye «Biraz ağır olsan bıç fena «Montparnasse'a bırakacaktmdesin öyle mi?.. Sen ba?... etmezsin deliknnlı . diye Paoli » sın.. François'yı görmek istiyot'RAYA kadar kısaca dejırtomurdandı. «Kalbîm eskisi ka Bu da nereden çıktı, aklını rra rum Piyasaya mal süren adanv ovnatıvorsun?...» nebıldiklerimızle bile, tadar kuvvetlf değil, acelemiz de lanmızm en iyilerinden biridiı «Yok canım . Yeteri kadar vok. Sen arabavı hep bu sekiHe nmsa) kesimın, Cretiml ve François.. Bir hamlede on kilc çalıştı!?. Kâll artüî....» kullanmağa devp.m edersen güverimi çogal'mavan yapısı ve birden alacağını tahmin ediyo «Yeteri kadar mı? Amma nün birirjde vözün gözün parcsrum yeni partiden..» isleyisi sonunda vapısmda tasılanmıs halde karşıma çıkaraa yaptın Hayatinın en büJabeke arabayi park yerin «ın...» dığı, fakat. durağanlığın odakvük vurgunlanndao birln) düden çıkarmak için manevra yalarında tutsak kalan, harekete zenhvorsun.. sonra da emeküJabeke oralı Bile deglldi pıyordu: iıkten bahsediyorsun » geçemeyen, sermaye v« Işgücü «Hiç tena değil..» diye mı Dudak biikerek gaz pedalıns bt raz daha bastı: «Marsilya Dümenlnnı gesin potansiyelı ıle, iktisadl kalkınrüdandı. sor.uca bağladıktar sonra be «Enlnde sonunda gebere «Aynı ayarda üç . be$ kişı may» gıden yollan tıkamakta cek değU miyiz?.» Ha 6yle ha ni hiçbir kuvvet tutamaı ardaha var..» olduğu Rörülmektedır. tık.. » «Pe$üı parayla mı alacaklar böyle...» »Bo5 ver . Hep bıriıkte da «Ben ecelimle ölmeyl. Blüm Bu b\sımda. tanmda üretim . malı?.» ha ne vurgunlar vuracağız...» vcrım düşüklügürıe vol açan ne. «Ne zannettüı ya evlSt.. Bo sekiUerirdn diger bütün çesıt «Sen ve ötekiler beikl e\et lerine tercih ederim yavrum . • denlerden, *'nz »crnadaı. önce; no ile calısmıyoruz her halde..» ama ben hayır...» Bir süre konusmaksızın vo) *\Tam caddeye çıktıkları sırad» bujdayda dıle gclcn hububat «Korkmağa mı başladu» Paoli birdenbire sıçramak ve ar dılar. Paoli paketinden b'.r «1çıkmazına, beslenm ile ee'1^Vcaya yaslanmak zorunda kaldı. gara alarak arabarun çakmağı me aras:ndakı ili^kiİPie vç tanmın genel plindaki başan. (Arkan fir) CÎHflYET SEHFONISI B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear