Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28 Haziran 2017 Çarşamba Akademi 7 >> Bu kurallar geçmişe yürümemelidir. Kurallar birbirleriyle çelişmemelidir. Kurallar çok sık değişmemelidir. Kurallar “kelebek ol uç gibi” imkânsız şeyleri talep etmemelidir. Son olarak da bu kuralları yapanlar da bu kurallara uymalıdır.15 Fuller’a göre “[b]u sekiz noktanın herhangi birinde bütünüyle başarısızlık, sadece kötü bir hukuk sistemine yol açmayacaktır; tam anlamıyla hukuk sistemi olarak adlandırılabilecek bir şey dahi yoktur.”16 İçinde bulunduğumuz duruma bakarsak hukukla veya kurallar aracılığıyla yönetilmediğimizi görebiliriz. KHK’lerle yapılan ihraçlar genel kurallarla yönetim ilkesinin ihlalidir. Tamamen belirsiz bir ortam içindeyiz. Bu belirsizliğin kendisi bir yaptırıma dönüşmüş durumda. Kimse ne zaman, neden cezaevine gireceği konusunda bir öngörüye sahip değil. Kanun koyucu kendi koyduğu kuralları büyük oranda ihlal eder halde. Dolayısıyla kurallarla veya hukukla değil, emirlere yönetiliyoruz. Bu emirlerin ne zaman çıkacağı, kimlere uygulanacağı konusunda en ufak bir fikrimiz yok! Türkiye’nin şu an içinde bulunduğu durum tabii ki yukarıda bahsedilen diğer yaklaşımlar çerçevesinde de değerlendirilebilir. Lakin kısaca şu kadarı söylenmeli: Normatif yaklaşımlar açısından büyük hak ihlalleri olduğu açıktır. Deskriptif yaklaşım açısından da hukukla yönetildiğimiz söylenemez zira yönetenler anayasada yer alan kurallara aykırı davranışlar içerisindedir. Eleştireller açısından bakacak olursak artık ortada bir maske bile yoktur. Her şey herkesin VIgözü önünde yaşanmaktadır. Tekrar başa dönelim. Hukuk nedir? Bu soruyu yanıtlamak kolay olmadığı kadar, bu soruyu tek bir teori çerçevesinde yanıtlamak da mümkün görünmüyor. Hak, adalet, ahlak kav Şubat ayında Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden. ramlarına başvurmadan hukuk üzerine bir tanım yapamayız. Bu anlamda normatif yaklaşımlar hukuku tanımlarken başvurmamız gereken yerler. Diğer yandan kural, tanıma kuralı, hukuki geçerlilik üzerine düşünmeden de bir hukuk tanımı veremeyiz. Son olarak eleştirel yaklaşımların sunduğu eleştirileri göz önünde bulundurmaksızın daha adil bir hukuk düzeninden ve tanımından bahsedemeyiz. Daha kısa bir ifadeyle hukuk, tek bir teorik yaklaşıma sığdıramayacağımız kadar karmaşık bir kavram. Dolayısıyla da hukuku tanımlamaya çalışırken teorik bir plüralizme ihtiyacımız var.17 Bunu kabul etmek aynı zamanda bu birbirleriyle yarışır görünen teorilerin ne anlama geldikleri üzerine hakkını vererek düşün VIImemizi de sağlayacaktır.18 Bu satırların yazarı olan ben 1999 yılında Cebeci Kampüsü’ne girdim. Lisans öğrenimini burada gördüm. Yüksek lisans ve doktora derecelerimi de aynı kampüste, hukuk felsefesi alanında aldım. Yukarıda kısaca aktarmaya çalıştığım sorular üzerinde çalıştım, emek verdim. Tez, makale yazdım. Dünyanın çeşitli yerlerin de meslektaşlarımla bu sorular üzerine tartıştım. Barış talep ettiğim için bir gecede pek çok meslektaşımla birlikte işimden oldum, kamu hizmetinden ihraç edildim. Sizler bizleri ihraç ederek sadece bizim emeklerimizi değil bizleri yetiştiren ailelerimizin ve hocalarımızın da emeklerini çiğnediniz. Bizleri ihraç etmiş olabilirsiniz ama ben bu soruları sormaya, yazmaya ve konuşmaya devam edeceğim. Kampüsleri arkanıza aldığınız polis gücüyle bizlere kapatmış olabilirsiniz. Fakat biz “Hayır, gitmiyoruz” akademiden! n 1 Jeffrie G. Murphy, Jules Coleman, Philosophy of Law (Londra: Westview Press, 1990), 1. 2 Murphy ve Coleman, Philosophy of Law, 11. Ayrıca bkz. Mustafa Tören Yücel, Hukuk Felsefesi (Ankara: Başkent Klişe Matbaası, 2005), 76; Selahaddin Keyman, “Tabii Hukuk Doktrinin Epistemolojik Tahlili”, AÜHFD 47: 14 (1998), 3233. 3 Raywond Wacks, Hukuk Felsefesine Kısa Bir Giriş, çev. Engin Arıkan (İstanbul: Tekin Yayınevi, 2013), 3. Bununla birlikte “adil olmayan hukuk, hukuk değildir” sözünü, Aquinas’ın hiçbir zaman bu şekilde ifade etmediğine yönelik bir iddia da mevcuttur. Wacks, Hukuk Felsefesine Kısa Bir Giriş, 4; Brian Bix, Jurisprudence Theory and Context (Durham, NC: Carolina Academic Press, 2004), 68. Ayrıca bugün doğal hukuk akımının geleneksel ve modern olmak üzere ikiye ayrıldığını belirtmek gerekmektedir. Bkz. Brian H. Bix, “Doğal Hukuk: Modern Gelenek”, çev. Ertuğrul Uzun, DEÜHFD 6: 2 (2004), 291343. 4 Cennet Uslu, Doğal Hukuk ve Doğal Haklar (Ankara: Liberte Yayınları, 2009), 227; Sururi Aktaş, “Modern Doğal Hukuk Bağlamında John Finnish’in Hukuk Teorisi”, AÜHFD 8: 12 (2004), 5. 5 Ronald Dworkin için bkz. Ronald Dworkin, Hakları Ciddiye Almak, çev. Ahmet Ulvi Türkbağ (Ankara: Dost Kitabevi, 2007). 6 Doğal Hukuk ve Sosyal Sözleşme için bkz. Michael D.A. Freeman, Lloyd’s Introduction to Jurisprudence (Londra: Sweet & Maxwell, 1994), 10108. 7 Will Kymlicka, Çağdaş Siyaset Felsefesine Giriş, çev. Ebru Kılıç (İstanbul: İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2004), 1372. 8 John Rawls, Bir Adalet Teorisi, çev. Vedat Ahsen Coşar (Ankara: Phoenix, 2017); Gülriz Özkök, “John Rawls’un Adalet Görüşü Bakımından Devlet Problemi”, Yayımlanmamış doktora tezi, Hacettepe Üniversi tesi, 1999. 9 Eleştirel Hukuk Çalışmaları için bkz. Sururi Aktaş, Eleştirel Hukuk Çalışmaları (İstanbul: Kazancı Kitap, 2006); Kasım Akbaş, Hukukun Büyübozumu (İstanbul: Legal, 2006); Şefik Taylan Akman, Hukuk ve Politika İlişkisi (Ankara: İmge, 2016). 10 John, Hasnas, “Back to the Future: From Critical Legal Studies Forward to Legal Realism, Or How Not to Miss the Point of the Indeterminacy Argument”, Duke Law Journal 45: 1 (1995), 84132. 11 Bix, Jurisprudence, 21736. 12 Hukuki pozitivizm için bkz. Gülriz Uygur, “Hukuki Pozitivizmin Değişen Yüzü mü?” AÜHFD 52: 3 (2003), 14576; Selahaddin Keyman, “Hukuki Pozitivizm”, AÜHFD 35: 15 (1978), 1755; Kennneth Einar Himma, Hukukun Ahlâki Kriterleri: Kapsayıcı ve Dışlayıcı Pozitivistler Arasındaki Tartışma, çev. Saim Üye (Ankara: Bilge Su Yayınları, 2010). 13 Bu tartışma literatürde HartDevlin tartışması olarak bilinmektedir. Bu tartışma için bkz. Uzun, Ertuğrul, “Ahlâksızlığın Cezalandırılması: DevlinHart Tartışması”, Eskişehir Barosu Dergisi 6 (Şubat 2005), 15271. 14 Lon L. Fuller için bkz. Sururi Aktaş, Prosedürel Doğal Hukuk Kavramı: Lon L. Fuller’in Hukuk Kavramı (İstanbul: On İki Levha Yayınları, 2011); E. İrem Akı, “Hukukun İç Ahlâkı, Lon L. Fuller’ın Görüşle ri Çerçevesinde Bir İnceleme”, AÜHFD 64: 1 (2015), 135; Kristen Rundle, Forms Liberate: Reclaiming the Jurisprudence of Lon L Fuller (Oxford: Hart Publishing, 2012); Vahdet İşsevenler, “Hukukun Erdemi ve Fuller’ın Ahlakları”, İÜHFM 74: 2 (2016), 57387. 15 Lon L. Fuller, The Morality of Law (New Haven ve Londra: Yale University Press, 1969), 39. 16 Fuller, The Morality of Law, 39. 17 Bu görüş için bkz. Wibren van der Burg, The Dynamics of Law and Morality: A Pluralist Account of Legal Interactionism (Surrey: Ashgate, 2014). 18 Van der Burg, The Dynamics of Law and Morality, 10.