Katalog

GÖRÜŞ Muhittin Dalgıç Alaçatı Belediye Başkanı 12 KAPAK EVRENSEL BİR MARKA Gelip görenlerin ve yaşayanların bildiği üzere, saklı kalmış potansiyelinin yeni yeni keşfedildiği bir kasaba Alaçatı. Özgün mimarisi ve buna bağlı kalınarak çevresinde oluşmaya başlayan farklı doku, Selçuklu ve Osmanlı’dan gelen tarihi, Alaçatı’yı geçmişten günümüze, buradan da geleceğe taşıyacak. Alaçatı, on beş yıl öncesine dek kendi halinde, geleneksel tarım üretim yöntemleriyle varlığını sürdürüyordu. Gerek bu süreçte yerli ve yabancı turizm hareketlerinin ivme kazanması, gerekse rüzgarı, termal kaynakları ve doğal güzelliğinin keşfedilmiş olması, kasabamızın kendi kulvarında öne çıkmasını sağlamıştır. 1873 yılına uzanan tarihi belediyecilik birikimi ve 17 yıllık yerel iktidarımız süresince, tamamlanan altyapı yatırımları, uygulanan turistik ve sosyal yatırım projeleri ile kasabamız gözde bir turizm merkezi olmuştur. Alaçatı Kültür, Turizm, Koruma ve Gelişim Bölgesi içinde yer alan Yumrukoy, dünyanın en önemli sörf merkezlerinden biridir. Mart kasım ayları arasında burada 10 uluslararası sörf okulu faaliyet göstermektedir. Sürekli ve yeterli rüzgarına karşın, denizin dalgasız ve sığ bir körfez olması, her yaştan sörf tutkunlarına cazip bir deniz sporları ve adrenalin merkezi sunmaktadır. Güneyde Mersinli Köfezi’nden Altınkum sahillerine, kuzeyde Ildır’dan Şifne’ye kadar her biri ‘‘cennetten köşe’’ olan koy, kıyı ve plajları Alaçatı’ya ilgiyi yoğunlaştırmaktadır. Tarihi, özgün kent dokusu, kendine özgü bir devingenlik ve dinamizm ile doğallığı bozulmadan turizme,ticarete; kısacası üretime yönelik hızlı bir dönüşüm yaşamaktadır Alaçatı. On yıllardır kendi ritüeli içinde , yılın üç yüz altmış beş gününü aynı yeknesaklıkla yaşayan kasabamız; bozulmaya, dejenerasyona inat hızlı değişmekte ve gelişmektedir. Birbirleriyle zarafet, nefaset, hijyen ve lezzet konusunda adeta yarışan restoran , kafe bar, pastane ve çay evleri, müşteri memnuniyetini kazancının önüne koyan bir alçakgönüllülükteki alışveriş merkezleri, konaklama tesisleri, otel, butik otel ve pansiyonlarımız... İşte bunlar Alaçatı mucizesini yaratan asıl unsurlar. Ayrıca güçlü ve zengin termal kaynaklarımız, önümüzdeki süreçte Alaçatı turizmine daha da büyük ivme kazandıracaktır. Beldemizin ‘‘Kültür ve Turizm Koruma Gelişim Bölgesi’’ içinde yer alması da geleceğe umutla bakmaya yeter de artar bile. Sıkı dön dünya, Alaçatı artık evrensel bir marka... çatı merkezinin birazcık dışına çıkmaya değdi. Kadın eli Kadın eli değip de güzelleşmeyen şey var mı? Alaçatı’nın restoranları, butik otelleri, çiçek kokulu sokakları... Tüm bu güzelliklerin arkasında hatırı sayılır ölçüde ‘‘kadın eli’’ var. Buradaki işletmelerin büyük çoğunluğunun başında kadınlar var. Onların ince zevki, Alaçatı’nın kimliğine önemli katkı yapmış. Yoksa o meşhur sözü şöyle mi değiştirmeli: ‘‘Her güzel beldenin ardında kadın vardır!’’ Şeytanın avukatı Madem söz kadınlardan açıldı, biraz da ‘‘şeytanın avu katlığını’’ yapayım ve sorayım, böylesi huzur dolu yerde insanın huzuru nasıl kaçar? Senaryo basit ve bildik. Oyuncular: Bir kadın ve bir erkek. Zaman: Yaz mevsiminde bir Cumartesi. Mekan: Alaçatı Pazarı. Buyurun cümbüşe... Cumartesi günleri kurulan pazar, yalnızca Alaçatı konuklarını değil, bölgedeki hemen tüm kadınları kendine çekiyor. Pazar dediysek öyle küçük bir sokak getirmeyin aklınıza. Tekstilden incik boncuğa, takıdan ev süslerine kadar aklınıza ne gelirse her şeyin olduğu iki koca sokak, özellikle kadınların aklını başından alıyor. O yetmiyor, sebze meyve pazarı çıkıyor kar ?