Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 ALTERNATİF TURİZM Herkesin Bodrum’u başka İbrahim Karaoğlu odrum denince, bir denizin eteğinde şekillenen peyzajın imgeleriyle yola B çıkılır. Önce deniz çağırır insanı. Herkesin düşündeki pencere denize, o sonsuz maviliğe açılır. Herkesin Bodrum düşünün kıyısıdır deniz. Düş ve gerçek o denizin kıyısında ıslanır. Sonra Bodrum’a varıldığında, o denizli mekanın kullanım değeri başkalaşır. Herkesin Bodrumu başkadır artık. Herkes kendi tatil anlayışıyla, kendi tebeşir dairesini çizer. Aslında, herkese göre başka bir alameti farikadır Bodrum. Son yıllarda turizm ve eğlence anlayışımız şaşırtıcı bir dönüşümü yansıtıyor. Bodrum, bu dönüşümden payını en çok alan kentlerden biri. Paparazzi kültürü, Bodrum’daki turizm etkinliklerini kendi imgelem gücüyle şekillendiriyor. O kültürü alımlayan, o kültürle biriken yaşam süreçleri çoğalıyor. Bu kültürün göz kamaştırıcı kurmaca etkinliği fantastik bir gerçeklik yaratıyor. Bu kültürle yoğrulan ve yabancılaşan günümüz insanı, trajikomik bir dinlence atmosferinde boş bir poza dönüştürüyor Bodrum’u. En çok da paparazzilere yakalanmak moda. Kimileri nasıl yapsam da paparazzilere yakalansam kaygısında. Paparazzi kültürünün özendirici etkisiyle ve onların sınırlarını çizdiği bir anlamlar dünyasında hazzı arayanlar, o yanılsamaların büyülü rüyasında bir tuhaf Bodrum’u yaşıyorlar. İşte böyle bir Bodrum’da, Turgutreis’teki bir koyun kıyısına saklanmış alternatif tatilcileri bekleyen bir yer var; Aspat. Bodrum’un en eskil mekanlarından biri. Yarımadanın güneybatı ucundaki çıkıntının içinde Termera kentinin kalıntıları bekliyor bizi. Antik dönemde de, ortaçağda da önemli bir yerleşim alanı olmuş Termera. Deniz kıyısında yontusal görünümlü konik bir tepe var. Ve bu tepenin üzerinde ortaçağda yapılan Aspat Kalesi bulunuyor. Yüzyılların korkusunu bekler gibi kimsenin bilmediği bir sessizlikte bekliyor kendini Aspat Kalesi. Bıktırıcı paparazzi kültüründen kaçanların Bodrum’daki en iyi sığınağı Aspat koyu. O koyu derin uykusundan uyandırmış Murat Balkan. Kültüre ve sanata inan, bunları yaşama biçimine dönüştüren ince bir duyarlılıkla, düşlerinin peşine düşmüş. O yörenin taşına, toprağına, kumuna, denizine, böceğine, kuşuna sahip çıkmış. Onun sahiplenmesinden buyana Aspat Kalesi’nin bulunduğu çıplak dağ yeşile bürünmüş. O dağın eteğindeki koyda sanat üreten ve sanat tüketen bir düş cenneti var şimdi. Ve bu cennet sahiplenecek herkesi çağırıyor oraya. Çünkü sanat ve kültür var orada. Doğa bütün güzelliklerini en varsıl haliyle sunuyor insanlara. “Aspat Beach” yalnızca bir dinlence yeri değil; aynı zamanda “Açık Hava Sanat Müzesi.” Eskil bir mekandan sanat müzesine dönüşümü, ressam Hanefi Yeter’in önerisiyle, “Açıkhava Taş Heykel ve Açıkhava Resim Atölyesi”yle başlamış. Sonra da koreograf, ressam, heykeltıraş Uğur Seyrek’in düşlerini bulaştırmasıyla “Aspat Dans Platformu” oluşturulmuş. Her yıl Temmuz ayında sanatın her alanında düşlerimizi varsıllaştıran bir mekan Aspat. Bu dönemde üretilen yapıtlar bu Açıkhava Müzesi’nin ruhunu şekillendiriyor. Ve dönem boyunca tatilcilere sanatsal bir enerji veriyor. C