10 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

10 Anar SOMUNCUOĞLU TUSAM RusyaUkrayna Araştırmaları Masası [email protected] Uzay çalışmalarına hız verdi… C S TRATEJİ Rus uzay ajansının başkanı Anatoliy Perminov’un sözlerine göre, ABD’nin yaklaşık olarak 17 milyar dolarlık uzay çalışmaları bütçesine karşılık, Rus uzay ajansının finansmanı sadece 2007’de 1,2 milyar dolara ulaştı. Özellikle 1990’larda bir kriz yaşayan Rus uzay çalışmalarının son dönemde Rus ekonomisinin büyümesinin sağladığı avantajlardan yararlanıyor. Gerçi GLONASS’ın çalışması için finansman sağlanmasına rağmen, genel olarak Rus uzay çalışmalarının halen kaynak sıkıntısını yaşamaya devam ettiği belirtiliyor. Bu sorunu aşmak amacıyla Rus uzay ajansının aktif uluslararası işbirliği içerisinde bulunuyor. Bugün eski süpergüç olan bir Rusya’nın, bazı yükselen ekonomik güçleri büyük güç haline getirecek çalışmalarda bulunduğu biliniyor. Ayrıca özellikle GLONASS konusunda dünya ülkelerinin kullanımına uzay hizmetlerini sunması, ABD’ye bağımlı olmak istemeyen her ülke için alternatifler doğuruyor. Bugün Rusya, uzay çalışmalarında 36 ülkeyle işbirliği içerisinde bulunuyor. Bu ülkeler arasında özellikle Çin ve Hindistan öne çıkıyor. Rusya, taşıyıcı füze, füzenin parçaları, GLONASS, uzay araçlarının komuta sistemi gibi konularda Hindistan ile yoğun işbirliği içerisindedir. Rusya’nın sahip olmayı planladığı yeni nesil uzay gemisi konusunda da Hindistan ile çalışmaların yapılması bekleniyor. Ayrıca son dönemde Rusya’nın hızlanan Ay programı çerçevesinde RusyaHindistan işbirliği öngörülüyor. Bu programda 2009’da Ay’a insansız uzay aracının gönderilmesi planlanıyor. 2011’de ise Hindistan ile birlikte bir insansız uzay aracı Ay’a gönderilecektir. Uzun vadeli uzay çalışmalarında Hindistan’ın tercih edilmesi, Rus stratejisindeki tercihlerine işaret ediyor. 20 07 yılı sona ererken Rusya’nın uzaya üç yeni uydu fırlatması dünya medyasında yankı buldu. Zira bu gelişme sayesinde GPS (Küresel Konumlandırma Sistemi) olarak bilinen ABD kaynaklı küresel seyrüsefer sistemine ilk rakip sistem olan GLONASS tam olarak çalışmaya başladı. Soğuk Savaş dönemindeki silahlanma yarışı sırasında geliştirilen bu sistemler, bugün sadece füzelerin fırlatma pozisyonunun belirlenmesi ve diğer askeri amaçlarla değil, sivil amaçlarla yaygın olarak kullanılıyor ve hayatımızı kolaylaştırıyor. Bütün dünyanın kullandığı GPS cihazları vasıtasıyla, cihaz sahibinin yeri kesin olarak belirleniyor ve dolayısıyla denizde olsun karada olsun ulaştırma kolaylaşıyor. Ne var ki, GPS’nin kontrolünün ABD’nin elinde olması, büyük güç olma iddiasında olan tarafları endişelendiriyor. Bir anlaşmazlık veya çatışma halinde ABD’nin belirli dünya bölgelerinde karartmayı kolayca yapabilmesi ve dolayısıyla hedef bölgedeki askeri birliklerin bundan son derece olumsuz etkilenmesi muhtemeldir. Dolaysıyla bugün ABD’ye ek olarak bazı büyük güçler kendi küresel seyrüsefer sistemini geliştiriyor. AB’nin Galileo konumlandırma sisteminin devreye girme tarihi olarak 2013 yılı belirtiliyor. Galileo konusunda AB ile işbirliği yapan Çin, 2000’de uygulamaya koyduğu deneme Beidou–1 seyrüsefer sisteminden sonra 2007’de Beidou–2 sisteminin uydularını uzaya fırlatmaya başladı. Hindistan’ın geliştirmekte olduğu sistem şimdilik bölgesel niteliktedir. Rus GLONASS’ının ise 2010 yılında dünyanın tamamında kullanılabilme seviyesine ulaşması bekleniyor. İlk GLONASS uydusu daha 1980’lerin başında Sovyetler Birliği tarafından fırlatılmıştı. 1980’ler boyunca program gerçekleştirilmeye devam etti. Aynı dönemde ilk GPS uydusunu doğu kısmında (Kazakistan’daki Baykonur’a 1978’de fırlatan ABD de küresel seyrüsefer sistemini alternatif) yeni uzay üssünün inşası, Ay’a insansız geliştirmeye devam etti. Akabinde Sovyetler Birliği uçuşların yapılması ve 20282032 dolaylarında Ay’da zayıfladı ve dağıldı. 1990’ların ortasında GLONASS sürekli istasyonun kurulmasıdır. Bu konuların başarısı gerekli 24 uyduya sahip olsa da, bu aşamada kaynak ise finansmanın yeterli olup olmamasına bağlıdır. yetersizliği kendisini gösterdi ve GLONASS tam Bugün halen finansman problemleri çekmeye devam olarak faaliyete geçemedi. Nihayet Vladimir Putin eden Rus uzay ajansı, gelir sağlamak amacıyla aktif iktidara gelip Rusya’da toparlanma dönemi başladı. ticari hizmetleri sunuyor. Bu hizmetler içerisinde 2001’de kabul edilen federal program sayesinde sadece uyduların yörüngeye yerleştirilmesi, uydu GLONASS’ın geliştirilmesi için finansman sağlandı. yapımı gibi alanlar değil, uzay turizmi de bulunuyor. Son üç uydunun fırlatılmasının ardından GLONASS’ın kapsama kapasitesi Rusya çapında yüzde 90’a, dünya çapında ise yüzde 80’e ulaştı. Rusya’nın uydu kontrol sistemlerinden... 2008’de altı uydunun daha fırlatılması planlanıyor. 2007’nin sonunda GLONASS seyrüsefer cihazları satışa sunuldu. Bu cihazların bir özelliği, sadece GLONASS sinyallerini değil, GPS sinyallerini de algılıyor olmasıdır. İleride ise Galileo sinyallerini de algılayabileceği belirtiliyor. Seyrüsefer cihazları piyasasının büyüklüğü en az 15 milyar dolar olarak değerlendirildiği ve Rusya’nın buradan ticari kazanç da sağlayabileceği de belirtilmelidir. Rusya ‘kapsama alanı’ dışında ABD’nin küresel konumlandırma sistemini kontrol etmesi, Rusya’nın bu alan dışına çıkma arayışlarını son yıllarda hızlandırmıştı. Geçen yıl fırlatılan uydularla Rusya GLONASS sistemini devreye soktu. Hem bu alanda ABD tekelini kırmak hem de bağımsız bir güç olabilmek HAREKET SERBESTİSİ 2007 yılının sonunda Rusya’nın uzaydaki uydu adına Rusya’nın çıkışı önem sayısı 101’e ulaştı. Bu sayı ABD’nin sahip olduğu sayısının yaklaşık dörtte biri kadar. Uzaydan taşıyor. AB ve Çin’in bu konudaki uydu istihbarat çalışmaları ve seyrüsefer sistemi gibi konularda Rusya, halen ABD’nin çok gerisindedir. çalışmaları da sürüyor. Uzaydaki bilimsel çalışmalar konusunda da durum böyledir. 1957’de dünyanın ilk uydusunu uzaya fırlatarak ABD’yi şok eden Rusya, bugün uzay çalışmaları bakımından ABD ile boy ölçüşemiyor. Ancak Rusya’nın amacı da zaten, eskisi gibi silahlanma yarışına girerek ABD ile yarışmak değildir. Rusya’nın amacı, her anlamda ABD etkisinin "kapsama alanının" tamamen dışında olan bağımsız bir büyük güç olabilmektir. GLONASS sistemi bu amaca yarıyor. Kıtalararası füzeler, nükleer denizaltılar ve stratejik bombardıman uçaklarından oluşan Rus stratejik potansiyelinin çalışması açısından bağımsız küresel seyrüsefer sisteminin varlığı elzemdir. Aksi takdirde halen Rusya ve ABD arasında devam eden stratejik denge Rusya aleyhine bozulacaktır. Yörüngeye yerleştirilen yeni uydular, Rusya’nın "Batı yörüngesinden" biraz daha uzaklaşmasına ve "serbest uçuşa" geçmesini kolaylaştırıyor. GLONASS’ı, Rusya’nın AKKA’yı tek taraflı askıya alması ve ABD’nin füze kalkanı planına karşı çıkmasıyla birlikte değerlendirmek gerekiyor. Soğuk Savaş’tan sonra Avrupa kıtasında konvansiyonel askeri dengenin NATO lehine bozulmasına karşı çıkan Rusya, üzerindeki askeri kısıtlamaların anlamsız olduğunu savunuyor. Rusya, füze kalkanının Doğu Avrupa’ya yerleştirilmesinin ise dünyadaki stratejik dengeyi bozacağını iddia ediyor. AKKA’yı askıya alan Rusya, bundan böyle kendi topraklarında istediği gibi kuvvetlerini kaydırma ve askeri yığınak yapma serbestisine kavuştu. GLONASS seyrüsefer sistemi ise Rus ordusuna, ABD Savunma Bakanlığı’nın kontrolündeki GPS’den bağımsız olarak hareket etme olanağını sağlıyor. UZAY PROGRAMI 2007 yılı içerisinde Rusya Federal Uzay Ajansı, 2040’a kadar Rus uzay çalışmalarını geliştirme doktrinini ortaya koydu. Bu doktrinin 2008’in başında onaylanması bekleniyor. Doktrin çerçevesinde Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (UUS) Rus kısmının tamamlanması, UUS kullanım süresinin dolacağı 2020’ye kadar yeni uzay platformunun geliştirilmesi, yeni nesil çok kullanımlık uzay gemisinin yapımı, Rusya’nın
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle