29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 C S B TRATEJİ I rak’ta işler uzuyor, yeni önlemler gündeme geliyor… Bush’un ‘Zafer stratejisi’ Cihangir DUMANLI [email protected] BD Başkanı Bush, 30 Kasım 2005 de Annapolis’teki ABD Deniz Harp okulunda yaptığı bir konuşma ile Irak’taki zafer stratejisini açıkladı. Harekatın başladığı 22 Mart 2003 tarihinden 984 gün, Bush’un zaferi ilan ettiği 1 Mayıs 2003 tarihinden 944 gün geçtikten sonra “Zafer Stratejisi”nin açıklanmasına ihtiyaç duyulması, Irak’ta işlerin ABD’nin başlangıçta planladığı gibi gitmediğini açıkça göstermektedir. ABD gibi, dünyanın en büyük askeri gücüne ve planlama yeteneğine sahip bir ülkenin “Zafer Stratejisi”ni harekatın başında açıklaması gerekirdi. ABD doktrinine göre, askeri güç kullanmanın koşullarından birisi, hedeflerin ve “arzu edilen stratejik nihai durumun” (desired strategic end state) önceden açıkça belirlenmesidir Bush, Harp Okulu öğrencilerine yaptığı konuşmada Irak savaşını 21. yüzyılın ilk savaşı, Irak’ı da “terörle savaşın merkez cephesi” olarak tanımlamıştır. Başkan, “vicdansız” olarak nitelediği Irak’taki düşmanı yatıştırmanın mümkün olmadığını söyledikten sonra, “düşman Irak’ta imha edilmezse bütün dünyadaki ve anavatandaki Amerikalıların hayatlarının tehlikeye gireceğini” belirtmiş ve kesin zaferden başka hiçbir şeyin kabul edilemeyeceğini açıklamıştır. Başkan’a göre Iraktaki “düşman” üç unsurdan oluşmaktadır: 1. Retçiler (rejectionists): Bu gurup, en geniş düşman grubudur. Bunlar genellikle Saddam rejimindeki ayrıcalıklı statülerini kaybeden ve yeni Irak’ta A ush, Irak’a yönelik ‘zafer stratejisini’ işgal gerçekleştikten 944 gün sonra açıkladı. Stratejisini, tespitler ve önlemler üzerine kuran Bush, direnişçileri; Sünni gruplar, Saddamcılar ve teröristler olarak sıraladı. Zaferi kısa, orta ve uzun olmak üzere üç aşamaya oturtan Bush, Irak’ta başarının ABD’nin ulusal çıkarı olduğunu dile getirdi. Irak’ta başarısızlığın ABD ve bölge ülkeleri için ciddi sıkıntı doğuracağını açıkladı. ? Uzun vadede, Irak’ın barış içinde, birleşik, istikrarlı, güvenlikli, uluslar arası toplumla bütünleşmiş ve teröre karşı küresel savaşın ortaklarından biri olması. Irak’ta zafer ABD’nin yaşamsal ulusal çıkarıdır ? Irak, terörizme karşı yapılan küresel savaşın merkezi cephesidir. Buradaki bir başarısızlık teröristleri cesaretlendirir ve daha geniş bölgelere yayılmalarını sağlar. Başarı ise, teröristleri kararlı bir şekilde etkisiz hale getirecektir. ? ABD Irak’ta başarısız olursa, ABD’nin güvenliği için kalıcı ve derin bir etkisi olacak olan Büyük Ortadoğu Projesi havada kalır. Başarısızlık diye bir seçenek yoktur The Independent 2 Aralık hakim gurup olamayacaklarını anlayan Sünni Araplardan oluşmaktadır. ABD, tüm Sünnilerin bu guruba girmediğine ve Sünnilerin azınlık haklarının korunacağı demokratik bir Irak’ta retçilerin zamanla Sünni çoğunluk tarafından ikna edileceğine inanmaktadır. 2. Saddamcılar: İkinci gurup, daha küçük fakat daha kararlı olan Saddamcılardır. Sünni toplumunda anti demokratik duyguları yaygınlaştırmaya çalışan bu gurup, ABD’ye göre halk desteğinden yoksundur. ABD, bunların Irak’taki demokratik gelişmeyi durduramayacağını ve zamanla Irak halkı ve güvenlik güçleri tarafından marjinal hale getirileceğini düşünmektedir. 3.Teröristler: Üçüncü düşman, en küçük fakat en öldürücü olan terörist gurubudur. Bunlar. El Kaide’ye bağlı veya ondan etkilenmektedir. Teröristlerin bir kısmını Suudi Bush Zafer Stratejisini! açıklıyor. (30 Kasım) Arabistan, Suriye, İran, Mısır, Sudan, Yemen, Libya ve diğer ülkelerden Irak’a savaşmak için gelenler oluşturmaktadır. Zarkavi liderliğindeki teröristlerin amacı, Koalisyon ve ABD kuvvetlerini Irak’tan çıkarmak, doğacak güç boşluğunu doldurmak ve Endonezya’dan İspanya’ya kadar olan bölgede totaliter bir İslam imparatorluğu kurmaktır. BUSH’un konuşması ile eşzamanlı olarak yayınlanan “Irak’ta Zafer İçin Ulusal Strateji” belgesinde açıklanan stratejinin esasları aşağıda özet olarak sunulmaktadır: Irak’ta zafer üç aşamalı olarak planlanmıştır ? Kısa vadede, Irak’ın teröristlerle savaşta ilerleme kaydetmesi, önemli politik aşamaların gerçekleştirilmesi (seçimler gibi), demokratik kurumların kurulması ve Irak güvenlik güçlerinin ayakları üzerinde durması; ? Orta vadede, Irak’ın teröristleri yenmede ve kendi güvenliğini sağlamada koalisyon gücünden öne çıkması, tam anlamıyla anayasal bir yönetimin kurulması ve Irak’ın ekonomik potansiyelinin hayata geçirilmesi; ? Irak; Amerika’ya, ABD’nin dışarıdaki çıkarlarına ve müttefiklerine saldırı planlayacak olan teröristler için güvenlikli bir sığınak haline gelir. ? Ortadoğu’daki reformcular, ABD’nin bölgede demokrasi ve insan haklarına olan desteği konusunda güvenlerini yitirirler ve tarihi bir fırsat kaçırılmış olur. ? Geride bırakılacak aşiret ve bölgeselcilik karmaşası, ABD’nin güvenliği ve bölgedeki çıkarları açısından önemli sonuçlar doğurur. Düşman dağınık ve karmaşık yapıdadır ? Retçiler, Saddamcılar ve teröristlerden oluşan düşmanın her bir unsurunu yenmek için, ayrı fakat birbiri ile bütünleşen stratejiler gerekir. ? Düşmanın üç unsurunun da kısa vadedeki hedefleri ortaktır (korkutmak, dehşete düşürmek, yıkmak). Ancak, bunların uzun vadeli hedefleri ayrı ayrı ve birbirleri ile uyumsuzdur. ? Düşmandaki bu farklılıkları suiistimal etmek stratejimizin ana unsurudur. Zafer için stratejimiz açıktır B aşarısız olunursa: I rak halkına, medeni haklara saygılı ve temsili bir anayasal ?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle