Katalog

CUMHURJYETDERGİ Türkiye'de toplumsal olaylara yönelttiği kamerasını 20 yıldır dünya gerçeklerine çeviriyor. 1980yılında Kanada'ya göç etti. Kanadalı 'Isaac Isıtan' olarak çektiği tehlikeli belgesellerin ilgilenenlerce bedava izlenmesini savunuyor. 1977'dekikanhlMayıs olaylannı baştan sona filme almıştı. "Ben copyright'ten değil copyleft'tan yanayım" Afrikalıların Amerika kıtasına köle olarak taşınmasım işleyen "By Any Means Necessary " belgeseli için Togo ve Benin 'de çekim yaptu diyor Ishak Işıtan... Ishak'm sinema serüveni. S zırladım. Bu çekimleri yaparken Erden Kıral'ın tavsiyesi ile yürüyerek söyleşi amsun 'da doğup büyüyen 1 shak yöntemikullandım. O dönemde başka sincmacılarla, VılIşıtan, 19MayısLisesi'ni 1969 yılında bitirdikten sonra Istan maz Güney ile de ilişkiniz oldu sanırım... YılmazGüneydernegımizehapishanebul HukukFakültesi'negirmiş ve buradan 1974 yılında mezun olmuş. de yazdığı senaryolardan yollamıştı. 'ZaÜni versitede okuduğu yıllarda, Kapalıçar vallılar'adlı senaryosunuokuyupona bir şı'dabirdericeketdükkânı işletmiş. Kana mektup yazdım. Çok güzel bircevap mekdalı eşi Carole ile o sırada tanışmış. Belge tubu aldım. Sinema aşkımı pekiştiren, çasel film çalışmalarını birlikte sürdürmüş lışmalarımı motive eden bir mektuptu. ler. Nisa Serezli'nin oğlu 1974 yılında 'Umarımbirgün birlikte film yapanz'deFransız karısı ile film çekmek için lstan mesine çok sevinmiştim. 1976 yılında bul'a geldiğinde lshak da ilk kamerasma kavuşmuş. Onlardan halen Montreal'deki evinde bulundurduğu 'Beaubien' marka 16 milimetrelik kamerayı satın almış. Kanadalı ismi ile Isaac, "Bomba gibi birkameraydı ama kullanım kılavuzu yoktu. Kamerayı öğrenme dönemim hayatımın enzevklidönemiydi" diyor. Hukuk fakültesindc okuyordunuz ama asılmerakınızsinemaydı. Sinema çalışmalarınız nasıl yönlendi? Istanbul Yüksek öğrenim Kültür Derneği 'nde sinema kolunu kurdum. DerneğinliderliğinimakaleleryazanAbdullah ve bunları eleştiren Seçkin yapıyordu. Bense kendime sürekli sinema ile ilgili sorularsoruyor veçıkışyollan anyordum. O yıl Taksim'de, Kültür Sarayı inşaatındaçalışan işçilerin grevi vardı. Ahmet adlı,4045 yaşlarında bir işçi önderiy le sohbet etmek beni müthiş etkiledi. Bu toplumsal olayın ne şekilde birparçası olabilirim diyedüşündümveAbdullahilebirlikte'Saraya Kültür' adlı 5 dakikalık belgeseli ha tshak ve Carole projelerde biriikteler... KEREM SALTUK / MONTREAL Kay seri' ye onu ziyarete gittim. Onun kadar dinamik çok az insan tanıdım. Bana baktığında beni içeriden tanımak için bakıyordu. Çok güçlübakışları vardı. Omzumututup,'Çalışmalarınaimrendimarkadaş. Van depremi üzerine yaptığın film çokbaşarılı.Sıraselviler'debirkatımvar. Birsürü lümpenyerleşmiş. Fatoş'tananahtarı al ve onları çıkar. Halk Sinema Grubu ileorayayerleş'dedi.Hayatımdabeni ilk kez filmci, yönetmen olarak gören insan oydu. Istanbul'adönerdönmezbuapartmana 'Halk Sinema Grubu' panosunu as lshak Işıtan 'ın iki belgesel a/îşL. tım. Istanbul Sinematek'inyanındaydıbu yer. Girişe 'Antifaşist olan, kendine sorular soran herkes girebilir' yazdım. Yeni Stüdyo'daYılmaz Güney'i çok seven,ona tapan insanlar vardı. Bana yardımcı oldular. Film basmam ve montaj yapmam için salonlarınıverdiler.20sandalyelibirsalonumuz vardı, burada hergün 23 film gösteriyorduk. Carole datercümeler yapıyordu. Fransız sinema dergilerine yazılar yolluyorduk. Bunlaryayımlanıyordu. Van depremi üzerine yaptığınız belgeselin tepki almasının nedenleri nedir? Bu belgeseli 1975yılınınsonu 1976yılınınbaşındaçektim. Vandepremininyaraları sarılmamıştı. Oraya götürmek için Istanbul'da yardım topladık. Başka yardımlardataşıyanbirtrenebindim. Anadolu'nun kimi istasyonlarında 'Solcular Van'ayardım götürüyor' diyerek vagonlarataşatanlarolmuştu. Deprem bölgesinde Kızılay kampı başkanı olan emeklı biralbay köyleri gezebilmem için cipini ve emir erinitahsis etti. Halklakonuşabilmek için debirKürtçetercümanbuldum. Hayatımda ilk kez 20 derecede bulunuyordum. Çaldıran'da evi tamamen yıkılan biradamın görüntüsünü çekerken içim parçalandı.Adamınüzerindecılızelbiselerveayağında yırtık bir lastik pabuç vardı. Ayakları çorapsızdı. O sırada radyodan 'Çaldıran bölgesinde 700 çadır ve 1700 battaniye dağıtıldı' haberi veriliyordu fakat bu doğru değildi. O adama üzerimdeki parkayı ve ayağımdaki botları verdim. Cipte yedek asker parkası ve botu vardı. Ben onlan giydim. Kızılay kampına döndüğümde yar