Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 ilk kez olan bir şey değil. Sartre, Marksist olduğu sıralarda, oyunun, zengin toprak beylerinin, yoksullan ezmek için kurduklan komplo faciasını kınayan bir Fransızca film uyarlamasını yazdi. (Salem'de asılanların çoğu varlıklı kişilerdi; birikisi de büy ük toprak sahıbiydi.) özellikle Latin Amenka'da Cadı Kazanı'nın bir hükümet darbesinin yakın göründüğü, ya da bir hükümet darbesinin hemen ardından sahnelenmeye başladığını söylemek pek abartma olmasa gerek. Arjantin'den IŞili'ye, Yunanistan' dan Çekoslovakya'ya, Çin'e ve dahabirdüzine yere kadarheryerde oyun, adetatoplumsal insanin beynine yerleşmişçesine fanatizmin ve paranoyanın şiddetine insan kurban edilmesinin aynı ilksel yapısını sunargibidir. Şimdi Cadı Kazanı'nın insanlaraneleri anlattığından pek emin olmasam da, oyunun paranoid merkezinin tıpkı ellili yıllarda yaptığı gibi umutsuzca aynı çekici uyanyı pompaladığını bıliyorum. Bazılanna oyun küçük çocuklann erişkinleri cinsel istismarla suçlayan ifadelerine dayanma ikilemini konu alırmış gibi görünüyor. Bu ise benim kırk yıl önce hiç aklımdan geçmeyen bir şey. Başka bazıları içinse, sadece patlavıp bütün oyunu kaplayan paranoyaya duyulan hayranlık hani bizim çağımızda çoğu kez bilincin karanl ık kenarlannda otura duran kör panik olabilir. Kuşkusuz oyunun politik çıkarımları pek çok insan için merkezi sorunu oluşturur; Salem sorgulamalan Stalinist Rusya'nın, Pinochet Şili'sinin, Mao • Çin'inin ve daha başka rejimlerin tıpatıp erken modelleri olmaya dönüşüyor ("Şanghay'da Yaşam ve Ölüm"ün hanım yazarı Nen Cheng, bana, Çinli olmayan, KültürDevrimi'niyaşamamışbirininbu oyunu nasıl olup da yazabıldiğine zor inandığını söylemişti). Oysaadalete ilişkin kaygılannın altında oyun, yasal olmayan cınselliğin, doğa üstü olandan duyulan korkunun ve politik dalaverenın ölümcül bir mayalanışını, bugünlerde bizlere hiç de yabancı gelmeyen kaynaşımını çağrıştırıyor. Film, hiçbir oyunun yapamadığı kadar genış Amerikalı izley ici kıtlesıne ulaşarak, kıtamızda ilk kez Salem' ın haber verdığı daha başka kamusal dehşetlenn gömülü kalmış bağlantılarınıpekâlâaçığaçıkarabılır. Bir şey daha sözcüğün eskı anlamında olağanüstü olan bir şey. Büyük ciltlı kitaptantanıkıfadelenni,yorumları,halka dağıtılan ılanlan, itirafları ve suçlamalan okumakla geçirdiğim haftalan anımsıyorum. Her keresinde en can alıcı meş'um olay, bırının "Şeytan' ın Defteri"ne adını ımzalamasıydı. İnsanın ruhunukorkulan Karanlıklar Lordu'na teslım etmeyi Faustvârı kabulü, Tann'ya en son saldırıyı oluşturuyordu. ly i de, hizmete alınan bu toy kişılerin bir kez imza atınca yapmış oldukları sanılan şey neydı? Anlaşıldığına göre bunu düşünen hiç kimse olmamış. Oysa, doğal olarak kültürel ve dinsel savaşlar sırasında ey lemler kadar, kâbuslar da konu dışı. Asıl önemlı olan, örtük nıyetlerdir teokratik zıhniyete her keresinde başlıca tehdıt, yabancılaşmış yüreklerıngizlibağlılıkları, bir o kadar da, ezelden berı ardından koşula duran av Kuba'da Devlet Baskanı Castro'nun adını taşıyan cadde yoktur, pesonun üzarinde de fotoğrafı. Harhangl bir Kübalıdan onu ayıran, sadece korumalan ve evlndekl televlzyon bolluğudur... 13 Ağustos'ta 75 yaşına glrecek olan "El Comandante" 4 1 * yıldır Iktidarda... dır...<4 Türkçesi: M. HAÜMSPATAR