24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

İNÎSAN 2001. SAYI784 denli kalıcı olduğunu kestirmek için trende bir gece geçirmek yeterli. Vagonda yolcunun değil, kondüktörün sözü geçiyor. Tüm vagonda topu topu dört yolcu olduğundan, insan rahat bir uyku uyuyacağını sanıyor, ama nerede. tşi gücü olmayan kondüktör kadın, kurallan çigneyerek, bir yandan sigarasını tüttürüyor, bir yandan da sesini alabildiğine açtığı televizyonundaki filmi izliyor. Trenin lokanta vagonundaki kırmızı muşamba kaplı koltukları bomboş. Içerideki kasvetli havaya karşın, lokantanın şefi gülümsemeyeçalışıyor. Sebze çorbası, salata, gulaş ve hayvar dışında bir şey yoksa da, yemekler hiç de fena değil. Yemek yerken lokanta şefi de eski günlerden dem vurup, o zamanlar lokantanın, biri yabancılar, diğeri yerli yolcular için olmak üzere, iki vagona yayıldığını, sürekli dolup taştığmı, şimdi ise yolculann yiyeceklerini beraberlerinde getirdiklerini dile getiriyor. Elli yaşlanndaki bu kadın ekonomik çöküşün hemen hemen eşiğinde olmasına karşın, sevgiden yoksunluğu daha çok kuşağına özgü bir nitelik olsa gerek. Genç kuşak bugünkü karmaşık düzene çok daha rahatlıkla ayak uydurabiliyor. Moskova'nın yaklaşık 3000 kilometre uzağından, "Rossiya" Obi ırmağının çamurlu sulan üzerindeki yeni bir çelik köprüden süzülerek Novosibirsk'e giriyor. Burası, 1.4 milyon nüfusuyla, Sibirya'nın en büyük kenti. Üstünkörü bir gezinti bile, Boris Yeltsin'in gerçekleştirdiği ekonomik düzeltimlerin kenti serseme çevirdiğini açıkça gözler önüne seriyor. Devletin askeri donanım ve tanm makineleri siparişi durduğu gibi, fabrikalar ödenmeyen borçlardan ötürü üretime son vermişler. Bir zamanlar sürekli üreten bu kurumlar şimdi öylece durur yor.Onbinlercekişininbuyüzdenişsiz kaldığı söyleniyor. Kentin yerlilerinden biri, "Novosobirsk'te artık hiçbir şey üretilmiyor," diyor. Sibirya'da yaşanan ekonomik sıkıntılar yöre halkının bir zamanlar akıllanndan bile geçirmeyecekleri işlere yönelmelerine yol açmış. tşlcrinden olan, yada aylarca maaş alamayan bu insanlann büyük bir bölümü artık büyük kentlcrden aldıklan ucuz Çin, Polonya ve Türk tnallarını kendi kentlerinin sokaklarında satarak geçimini sağlamaya çalışıyor. Çoğuna sorarsanız, durumlan eskisinden ne daha iyi, ne daha kötü. Ancak tümü de daha çok çalışmak zorunda olduklan veaslaeski sistemegeri dönülemeyeceği görüşünde birleşiyor. Tren kısa bir süre Yenisey ırmağı kıyısındaki Krasnoyarsk'ta durupyeniden yola koyuluyor. Bundan sonraki durağı, yaklaşık yirmi bin nüfuslu Zaozerniy. Dünyada başka hiçbir ulusun eli bu denli bitki yetiştirmeye yatkın değilken, Rusya'da tanmın nasıl olup da böylesine içler acısı bir durumda olduğuna insan akıl erdiremiyor. 19 kımmerkezi olarak sivrilmiş bir kent. Kentte bugün ölümcül bir hava esiyor. Bir zamanlar asfalt olan sokaklan şimdi köstebek yuvasına dönmüş. Köpcklcr çöplerin çevresinde koklaşıp duruyorlar. Yapıların çoğu yıkık dökük. Söylenenlere bakılırsa, halkın yansı işsiz ve umutsuz durumda. Sibirya'nın büyük bir bölümü daha yavaş yerel trenlerle aşıldıktan sonra, daha büyük ve hızlı "Okean" treni yolculannı Vladivostok'ataşımaya hazırlanıyor. Khabarovsk istasyonundan akşam yedide kalkan tren ertesi sabah dokuzda Vladivostok'ta oluyor. Sabah tren Vladivostok'a vardığında yolculan serin ve bulutlu bir hava karşıhyor. Kentin yanm milyonu aşkın nüfusunu banndıran, tepeciklerüzerineserpiştirilmiş Sovyet döneminden kalma evler, Rusya'nın Pasifik Okyanusu' na açılan kapısı olan Altın Boynuz Koyu'na sığınmış gemilerin görüntüsü soluk kesiyor. Vladivostok Garı tonozlu pencereleri, çini süslemeli duvarlan ve tavarundaki demir işlemeleriyle göz kamaştıncı, görkemli bir yapı. Tuğladanperonunbir ucunda, tepesine çarlık Rusya'nın simgesi iki başlı kartal kondurulmuş, yeni bronz bir sütun duruyor. Sütunun üzerindeki birplakette ise şunlaryazılı: "Büyük TransSibirya Demiryolu burada sona eriyor. Moskova'dan uzaklılc 9.288 km." Gözlerimiz, 1891 'de bu görkemli demiryolunun ilk temellerini atan genç Nikola'nın anısına yıllar önce yerleştirilen plaketi anyor. Ama nafile. Oradaki görevliler haklılar. Eski Rusya'ya ait çoğu şey gibi, bu da yok olup gitmiş.^ bakışlarla izliyor. MoskovaVladivostok yolculuğu oldukça zorlu, uzun mu uzun bir yolculuk. Tren bileti almak sabır gcrektiriyor. Emekliler, askerler ve demiryolu görevlileri için farkli gişelerden bilet veriliyor. Haksız yere indirimden yararlananların denetlenmesi amacıyla kondüktörler her şeyi inceden inceye araştınyorlar. Her şey yolunda giderse, Moskova'dan yola çıkan tren beş hafta sonra Vladivostoka vanyor. 2 numaralı "Rossiya" trenini bulmak hiç de güç olmuyor. TransSibirya demiryolunu simgeleyen mavi ve kırmızı renklerden oluşan bu tren göz kamaştıncı güzelliğiyle ötekilerden hemen ayırt edilebiliyor. Moskova 'dan doğu yönüne her gün bir tren kalksa da, "Rossiya" Vlodivostok'a dek giden tekeksprestren. Tren, yüzde yetmişini dolduran 322 yolcusuy la, saat 2:25 'te, yani tarifeye göre tam vaktinde, kalkıyor. Yanm saat sonra Moskova'mabeton yığınlan yerini huş ağaçlan, ağaç kulübeleri, sebze bahçeleriyle Rusya'ya özgü o büyüleyici doğal görünüme bırakıyor. Yeşil kubbeli kiliseleriyle ünlü eski Yaroslavl kentini geride bırakjp, Volga ırmağını geçtikten sonra, "Rossiya" güneş ışınlannın toprağı altından bir örtüyle kapladığı sıradadoğuya, Ural dağlannadoğru kıvnlıyor. Krasnoyarsk 'ta vagonlara bakım yapüırken. yapmak isteyen tek tek birkaç kişi bile bu çetelere bulaşmadan hiçbir yere varamayacaklannı kabul ediyorlar. Tren Baykal gölünün güneydoğu kıyılannı yalayarak geçerken, dağlarla çevrili gölün günbatımındaki açık pembe görüntüsü insanın soluğunu kesiyor. Bundan sonraki 36 saat boyunca tren TransBaykal bölgesini aşarak Rusya'nın doğu ucuna doğru yol alıyor. Doğa burada sarp tepeleri, yoğun çam ve huş ağaçlanyla giderek daha yabanıl bir görünüm kazanıyor. Yüksek tepelerde san, mor, kırmızı kır çiçekleriyle örtülü bayırlar göze çarpıyor. Yerofey Pavlovic kenti, adını, 17. yüzyılda yaşayan Rus bir kâşiften almış, 1900'lerde TransSibirya demiryolunun donanım ve ba 1991 yılında 2.7 mityaryolcu TransSibirya demiryoluyla Rusya'da yolculuk destansı nitelikte bir serüven. Insan böylesi biryolculuk sırasında ülke halkını çok dahayakından tanıyabiliyor. özellikle kentlerde yaşayan kimi Ruslar yeni kapitalist düzene çok daha kolaylıkla uyum sağlarken, bir zamanlar Sovyet sisteminin ölçütü sayılan güvenceden artık yoksun kalan büyük bir bölümü dehşete kapıhp bu düzene ateş püskürüyor.. Ülkedeki toplumsal ve ekonomik çalkantılar TransSibirya demiryolunda da kendisini belli ediyor. 1991 yılında 2.7 milyar olan yolcu sayısmın, yüksek bilet ücretleri, halkın düşük gelir düzcyi ve eski Sovyet devletleri arasında gidiş gelişlerinazalması ncdcniyle 1997 yılında 1.2 milyara düştüğü bıldiriliyor. Durum böyle olmaklabirlikte, Rusya'da trenlerin yine de önemli bir konuma sahip olmalan son derece şaşırtıcı. Moskova'yı Vladivostok'a bağlayan büyük otoyollarolmadığından, olsa da kışın zorlu koşullan nedcniyle bu yolları aşmak olanaksız olacağından, ülkedc yolcu taşımacılığınınyansı, yük taşımacılığının ise üçte biri demiryollan aracılığıyla sağlanıyor. Toplumsal ve ckonomik çöküş demiryollarına da damgasını vurmakla birlikte, kamu işletmelerinin hemen hemen tümünün özelleştirildiği günümüzde, demiryolu işletmesi yine de ülkenin en disiplinli ve en düzenli işletmesi olmayı sürdürüyor. Demiryolu işletmeleri 1.5 milyon çalışanıyla, silahlı kuvvetlerden sonra ikinci en büyük güç sayılıyor. Emekçiler demiryolu işletmelerini "devlet içinde devlet" olarak niteliyorlar. Ülkeyi baştan başa çevreleyen TransSibirya demiryolu, tıpkı Çar III. Aleksander'in 1891 'de yapımına başlanması karannı verirken öngördüğü gibi, bu sistemin can damannı oluşturuyor. Demiryolu aynı zamanda Sibirya'nın kereste, altın ve kömürgibi doğal kaynaklarından yararlanılmasına, Ural dağlanyla Pasifik arasındaki topraklarda hızlı bir kolonileşmenin meydana gelmcsine de katkıda bulundu. 1914 yılınagclindiğinde, çoğu çîftçilikle uğraşan köylülerden oluşan, yaklaşık beş milyon kişi Rusya'nın Avrupa kesiminden Sibirya'ya göçetmişti. Sovyetlere özgü eski alışkanlıklann ne TürkçesLRÎTA URGAN NEWJAZZUNEFESTIVAL İSTAHBUL Sibirya'nın Paris'l... Üç hafta sonra, binlerce kilometre yol almış olan tren Irkutsk'a vanyor. Angara ırmağının kıyısında 1661 yılında kurulan ve bir zamanlar "Sibirya'nın Paris'i" olarak anılanbu kentte bugün yaklaşık 600 bin kişi yaşıyor. Pol is ve yerel basına göre, bu kentte yaşayan parababalannın büyük birbölümünüsoyguncular.kaçakçılarve Sovyet dönemine ait fabrikalann mallannı yağmaedenler oluşturuyor. Irkutsk sokaklarında BMW'leri, ya da Toyota Land Cruiser arabalanyla hava atan bu dolandıncılar paralannı hayırkurumlarına bağışlamak yerine, Isviçre bankalannda istifliyorlar. Namusuyla iş 3/21NISAN2001 Emek Sıneması Babylon Dulcınea Cafe Roxy Svvıtch Mılk SanayiSKasi 3/ Richard Oadlano Trio N«w Mutattı 4/ Dcr Rota Bertlch (Jazz Trio) 5/ Louif Sctavis Trlo 67/ Mr. Thlng & Kela 13U/llhan Er»ahin Solo 20/JamMMİon 1112/ Frederic Galliano presents Orchestra Maqulsard International "Friky(wa Llve" 8/ R.BölUkba»ı. M. Yatay, S. Hadan Trlo 15/SinanBökesoy "Envlronmentı II" •' 1819/ArkınAU*nlakalMarcanDeda ,. ', .• 21/Closing Party/Svvayıak Live NinjaTune presents COLDCUT üve Support Rood Chakra Ifeaturing Matt Black) F ISTANBUl "Sanat Yapım" www.dulclnea.org
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle