19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

) TEMMUZ 2000. SAYI 746 nan, Salih Çelikpençe, Polat lyit, Engin Iuylu'nun da aralannda olduğu onlarca kifi ise hiçbir tedavi şansı yakalayamadan cesaevinde öldü. 18 yaşında, bir çatışma sıraiinda mayına basması sonucu gözlerini kayjeden ve beş yıl cezaevinde böbrek yeteriizliği, kansızlık ve mide sorunlanyla boğu;an Hediye Aksoy da tedavisi için altı aylığııa salıverildi. Tahliye süresinin bitimine bir suçuk ay kalan Aksoy bir ameliyat geçirdi. Başka sağlık sorunlan da ortaya çıkan Akioy, eğer süre uzatılmazsa henüz tanı aşanasında, tedavisinc başlanamadan yeniden ;ezaevine konulacak. Sağlık sorunlan neieniyle salıverilenlerden biri de Sevgi Ince. Bir çatışmada yaralanan ve 33 gün tedavi îdilmeden gözaltında tutulan lnce, kalbine /akın iki kurşun ve ayağındaki yaralarla yajama savaşımı veriyor. Cengiz Bayır, Ramazan Yıldız, Sabri Taş, Ergun Santaş, Oktay Karataş, Filiz Gülkokuer, Cemal Çakmak, Aydın Balkız, Birsen Dermanlı, Leyla Büyükdağ... Onlar ise tedavi için sesleriai duyurmaya çalışıyorlar... Türk Tabipleri Birliği ve Türkiye tnsan Haklan Vakfi raporlanna göre cezaevlerinde acilen tedavi altına alınması gereken 47 tutuklu ve hükümlü var. Adli tıp uzmanlanna göre cezaevlerinde ölümlerin hemen hemen yansını kalp krizleri oluşturuyor. Kanser, genel adli otopsilerinyüzde 2.9'unu oluştururken bu orancezaevi grubunda yüzde 28'e yükseliyor. 1996'da uzun süreli ölüm oruçlarının yol açtığıbirhastahkvar:WemickeKorsaof. Yedi tutuklu ve hükümlü yaşamlarını bu hastalığa bağh olarak belleksiz ve yatağa bağh sürdürüyor. Bu tutuklulardan Ergun Bütüner beş gün önce CMUK 399'a dayanılarak tahliye cdildi. Istanbul Tabip Odası tarafından 1996 yılı sonunda Bayrampaşa Cezacvi' nde y apılan tarama, cezaevlerindeki sağlık sorunlannın boyutlannı ortaya koyuyordu. Her dört hastadan biri cn az ıki farklı hastalığa sahipti vc yaklaşık yüzde 46'sınınhastalıkları cezacvi koşuüannda ilerlemişti. Acil tetkik ve tedavi gerektirenlerin sayısı 32'ydi ve 10'ukanser kuşkusu taşımalanna rağmen tanı koymayı sağlayacakhiçbirtetkikten geçirilmemişti. Kalp hastalıklannın oranı yüzde 9'du ve yoğunluğu siyasi mahkumlaroluşturuyordu. Cezaevlerinde bugüne kadar yapılan sağlık taramalan ya da hasta yakınlarının ilettiği bilgiler, tüberküloz ve beslenme yetersizliğinin dc yoğunlukla karşılaşılan sağlık sorunlan olduğunu ortaya koyuyor. Bugün için ise cezaevlerinde en yaygın hastalığın Hepatit B olduğu varsayılıyor. tstanbul Tabip Odası tnsan Haklan Komisyonu sözcüsü Dr. Yeşim Işleyen bir sağlık taraması yapılmadan bu konuda kesin konuşmanın olanaksız olduğunu söylüyor. tşleycn'e göre, Hepatit B'nin yaygınlığından söz edilmesinin nedeni cezaevlerinde bugüne kadar siroz gibi hastalıklardan ölümlerin çokluğu. Ümraniye Cezaevi'nde tarama yapmak için Adalet Bakanlığı' ndan izinaldıklarını söyleyen Dr. Işlcycn, bu taramada Hepatit B'ye dair bir çalışma yapmaktan çokumutludeğil. Çünkü Hepatit Btaramasının maliyetı kişi başına 150 milyon lira. Adalet Bakanlığı'nın bu miktarı karşılayıp karşılanıayacağı isemeçhul. Şimdi her şey, cezaevinde koşullann iy ileştirilmesine, sağlık taraması yapılmasına ve tedavilerin ertelenmemesıne bağh. Murat Dil' in kardcşi Niyazi Dil şöy le diyor: "Murat'ınbize posasmı verdiler. Murat gitti, bari diğerleri gitmesin..." ^ beratguncikan@turk. net Cengiz Bayır: Epilepsi hastasL.. Filiz Gülkokuer: Akdeniz anemisu Oktay Karataş: Işitme cihazı ahnmıyor. Hediye Aksoy 'un cezaevine dönüşüne bir buçuk ay var, ama tedavisineyeni başlandu.. CEZAEVİNE DÖNERSEM ÖLECEĞİM...' Hastalığı nedeniyle altı aylığına salıvenlen kaybeden birçok insan gördüm. Hanım ve cezaevine geri dönüşüne bir buçuk ay Baran beş çocuk anasıydı, kanser kalan Hediye Aksoy, dergimize bir mektup hastasıydı, kurtulma imkânı varken gönderdi. Dışandaki süresinin uzatılmasını zamanında müdahale edilmediği için isteyen Aksoy'un bu mektubunu yaşamını kaybetti. Mehmet Polat, farklı yayımlıyonız: rahatsızlıklarından dolayı beş kez ameliyat olmuş, bu durumuyla cezaevinde ölüme terk edilmiş, en Siz aydınların bir şeyler yapabileceğine sonunda kalp krizinden dolayı yaşamını olan inancımla altı yıl boyunca yitirmişti. Mehmet Polat'ın eşi 21 yaşadıklarımı ve şu anki durumumu yaşındaki Filiz Polat dokuz aylık bebeğini yazmak istiyorum. 07.07.1994'te her iki son anda müdahale edilmemesi sonucu gözümü kaybettim ve ağır yaralı olarak ana rahminde kaybetti. Bunlar sadece 11 hapse düştüm. Erzurum Cezaevi'nde on ay içinde Ümraniye Cezaevi'nde ay içinde mahkemem sonuçlandı. 12 yıl gördüklerim. Ben de onlar gibi yaşamımı ceza aldım. Gözlerimi kaybettiğimde 18 yitirebilirim diyordum, çünkü günün yirmi yaşındaydım. 14 gün boyunca hertürlü dört saatini yatakta geçiriyordum. işkenceye maruz kaldım, gözlerimin Zorunlu ihtiyaçlanmı bile görme ihtimali yüzde altmış olmasına karşılayamıyordum. Her ayağa rağmen tedavi edilmedim ve şimdi 24 kalktığımda ranzalara, duvarlara ve yaşındayım, artık gözlerimin görme şansı kapılara çarpıyordum. Havalandırmaya kalmadı. Bu durumumla 6 yıl cezaevinde gidip hava alma imkânım yoktu. Cezaevi kaldım. Bu süre içinde üst boyutta farklı içinde altı yıl boyunca ranzama tutsak rahatsızlıklar kendini göstermeye başladı. kaldım. Ben yaşananların duyarlı Anemı, mıde ülseri, eklem romatizması... ınsanlara yansıtılması gerektiğini Yüzümde, gözümde ve başımda şarapnel düşünüyordum. Bir arkadaşın yardımıyla parçaları bulunuyor, ayrıca böbreklerimde birçok aydına, Başbakan'a, yedi tane taş var ve böbreklerımden biri Cumhurbaşkanı'na ve Adalet Bakanı'na işlevsiz olduğundan alınacak. Yazdığım mektup gönderdim. Cumhuriyet rahatsızlıklarımla bırlikte yazmadığım Başsavcıhğf na dilekçe verdim. Duyarlı rahatsızlıklarım da çok. Ama yıne de insanların gösterdiği ilgi ile birlikte Adli hiçbir zaman yaşamaktan vazgeçmedim Tıp'ın da raporuyla 10 Şubat 2000 ve umudumu yitirmedim. Her ne kadar tarihinde 6 ay tedavi için serbest yaşamım karanlık da olsa, yüreğimdekı bırakıldım, fakat bir buçuk ayım kaldı, aydınlık ve yaşama olan bağlılığımla hep tedavim daha yeni başlıyor. Dışarıda yaşayacağım dedim. kaldığım 4 ay içinde bilmediğim yeni Aynı zamanda cezaevinde yaşamını hastalıklarım ortaya çıktı. Asıl tedavilerin yapılabilmesi için ön hazırhklar yapıldı (kan alma, tahlil ve ilaç tedavisi). Bağırsaklarımdan ameliyat oldum. Temmuz ayında böbrek ameliyatı olacağım. Daha sonra başımdaki ve yüzümdeki şarapnei parçalan çıkarılacak. Bu durumumla 6 yıldan sonra üç buçuk yıl daha cezaevinde yaşama imkânım bulunmamaktadır. Sağlık sorunlarımın düzeltilmesi için verilen altı aylık bu sürenin uzatılmasını arzu ediyorum. Benim bu durumumda olan hiç kimsenin o koşullarda yaşamasını istemiyorum. Murat Dil ile Sevgi Ince'ye gösterilen duyarlılıktan sonra onların serbest bırakılması umudumu daha da büyüttü, inanıyorum ki cezaevinde ciddi sağlık sorunları olan insanlara da aynı duyarlılık gösterilecek, bu inancı ben de taşıyorum. Nasıl bugüne kadar umudumu yitirmemişsem, bundan sonra da yitirmem. Tüm rahatsızlıklarıma rağmen yaşanabilecek bir ortamda yaşamak istiyorum. Yaşama imkânı olup da ölüme terk edilen hiç kimsenin ölmesinı istemiyorum ve yaşamak her insan gibi benim de hakkımdır diyorum. Bugüne kadar durumumu size yazmadım. Yazdığım Cumhuriyet gazetesi yazarlarından Oral Çalışlar ve llhan Selçuk'un bırakılmamda büyük rolleri oldu. Murat Dil ile Sevgi Ince'nin bırakılmasında aydınların da büyük rolü oldu. Şu an içinde bulunduğum durumuma gereken hassasiyeti sizin de göstereceğinize inanıyor, saygılarımı sunuyorum. ^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle