23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

2 NİSAN 2000. SAYI 732 kıyma ve baharat konup kızartılarak hazırlanan ağzı açık, kuşbaşı et ve bulgurla yapılan sulu yemek borani açık büfenin gözdeleri. Yine yöreye özgü nar ekşili ezme bostana, açık ekmek ve tıraakl ı pide de vazgeçilmezlerarasında.. Usta Kazancı Bedih'e soruyoruz. "Sıra gecelerinde yemek yenirmi"Gülümsüyor. "Genellikle yenmez! Asıl maksat muhabbettir. Yaş gruplan, esnaf gruplan, arkadaş gruplan, ortalama sekiz on kişi, haftada bir ya da on beş günde bir, aralarından birinin evinde toplanır, muhabbet edip, eğleşirler. Herkes işinden cıktıktan sonra sırası gelen arkadaşagider; önce çay kahve içilir, sohbet edilir. Urfa'dahemen her evde çalan, söyleyenbirivardır. Müzikyapılırerkekerkeğe. Ondan sonra mırra verilir, en son da ya tatlı gelir ya da meyve... Ama otelde müziğimizin yanı sıra, yemeklerimizi de tanıtmak istediğimiz için, böyle bir farklılık oluyortabii." Yemek kuyruğu henüz sona ermeden, ekip kendisi için hazırlanan şarkköşesine geçiyor. Kazancı Bedih dahil bütün grup, program için hazırlanan, yöreye özgü elbiselerini giymiş. Inamlmaz bir özen ve dikkat seziliyor hal ve tavırlannda. En çok dikkatçekense,gözlerininiçindekipınltı. Açılışı birUrfatürküsü ile yapıyorlar: "Kalarun ardından ekerler dan." Onu, dinleyen herkeste bir tebessüm bırakan bir türkü izliyor: "Yeni hamamın üstüyem, ergen kızlann dostuyam!" Artık bütün seyircilermasalanna yerleşmiş durumda. Salon, bıçakla ikiye bölünmüş gibi; seyirci lerin bir kısmı yöre yemeklerinin lezzetiyle boyut değiştirmiş izlenimi bırakırken, diğerleripür dikkat ekibi izleyip, türkülere eşlik ediyor. Bir ilaç firmasında ticaret müdürlüğü yapan Dinçer Kaçaran onlardan biri: "Karadenizliyim ama türkü geleneğini çok seviyorum. Benim için yöre önemli değil, türkü olsun yeter. Ha Rumeli türküsü olmuş, ha Güneydoğu fark ctmiyor. Oryantalistdeğil.otantiğim.Tesadüfen burada değilim yani. Yöre yemeğini öğrenmek de önemli tabii ama inanın burada olmamın tek nedeni var: Kazancı Bedih. Bu adam için geldim buraya. Daha önce de Urfa'daki devletkonukevinde seyretmiş, çok etkilenmiştim." Şanlıurfa'ya gidecekler için küçük bir not: Şanlıurfa Valiliği Konukevi 'nde, sık sık sırageceleri düzenleniyor. 34senedirtstanbul 'da yaşayan Mardinli avukat Abidin Dino, Şanlıurfa'daki konukevinde katıldığı sıra geceleriyle, tstanbul'dakini karşılaştınyor: "Orada örneğin ibrikle gelirdi ayran. Yemek ve bu masa düzeni işin orijinalitesini bozuyor ama böyle bir ortamda da öbür türlüsünüyapmakzorolurdu. Yani Istanbul işi sıra gecesi ancak böyle olabilir herhalde." Bununla beraber gecenin, "iliklerine kadarhissederek" cğlenen isimlerindenbiri de bir kadın; Aybike Keser. Keser baştan ayağa "gerçek bir lstanbullu" izlenimi verse de "Ben Siverekliyim" diyor, başka bir şey demiyor. "Dedem ünlü Siverek müftüsü ve felsefe öğretmeni Asım Ataman'dır. Babam orada doğuyor, 11 yaşındaykençıkıyor Siverek'ten. Hayatımda bir kez gitmiş de olsam ben Siverekliyim. Evimde bu yörenin CD'leri.kasetlerikaynıyor.Butürgeceleri kaçırmamayaçalışıyorum. Amerika'ya, torunumun yanına yerleşmeyi düşünüyoruz ama ben bu müzikten uzak kalırsam ne yaparım bilmiyorum." Bu arada koro, Keser'in çok sevdiği bir türküyebaşlıyor: "Garip bir kuştu gönlüm / Elimden uçtu gönlüm / Saçının tellerine takıldı düştü gönlüm." Ve karş ınızda Urfalı Kazım... Ardından, gazelhan Kazancı Bedih'in, Ziya Paşa'dan okuduğu gazel "Bir Ketre lçen"le, atmosfer değişiyor. Şimdi tüm gözler, Kazancı 'da kilitlenmiş gibi. Onu diğer Urfa türküleri izliyor. Derken ilk bölüm sonlanıyor ve sıra "isteklerin" de söy lendiği, daha çok bir gazino programını andıran bölüme geliyor. Sahneyi Şanlıurfa'da ünü iyice yayılmış olan Abdullah Uyanık alıyor. Uyanık, Türk müziğinin klasik birkaç parçasını okuduktan sonra istekparçalara geçiyor. "Aslında sıra gecesinde 'istek şarkı' diye bir şey olmaz. O sırada, aklımıza geleni okuruz. Sen Yeni Hamamı okursun, ben gazel okurum falan. Ama usul içinde paslaşırsın. Biri iki dörtlüktür, biri altı sokizliktir. Yani paslaşmalar makam geleneği içinde yapılır." Uyanık'ı, hoyrat üstadı Kâzım Çiriş izliyor. Çiriş de Şanlıurfa'da tanınan bir isim. "Urfalı Kâzım" ismiyle çıkarttığı birçok kaseti var. O da Uyanık gibi, önce repertuvarından birkaç parça söylüyor, ardından masalarıgezmeyeveisteklerialmayabaşlıyor. Artık tümüyle gazino atmosferi hâkim salona. Kâh Malatya türküsüyle gerdan kınlıyor, kâh Diyarbakır türküsüyle halay çekiliyor. Bununla birlikte sıra gecelerinin vazgeçilmezritüellerielden bırakılmıyor. Bunlann başında da çiğköfte geliyor. Burada çiğköfte, 20 yaşındakı lsmail Ertoprak'ın işi. Urfa Valiliği Konukevi'nde servis şefi olarak çalışan Ertoprak, Eşkıya filminde oynadığı "çiğköfte yapan çocuk" rolünden sonra Kazancı Bedih'in ekibiyle gezmeye başlamış. Marul yapraklan içine konarak ikram edilen çiğköfteden sonra acı kahve mırrarun servisini yapmakda Ertoprak'a düşüyor. Katıldığımız sıra gecesinde, seyircileratmosfere uygun olarak "zengin" işadamlanndan oluşuyorduysa da, Kazancı Bedih'ten öğrendiğimize göre sıra gecelerinin asıl düzenleyicileri esnaf. "Sıraarkadaşlannın çoğu esnaftır, demirci, kazancı, kalaycı, marangoz, sarraçtır. Şehir işidir sıra gecesi. Köylerde olmaz. Neden? Köylerde oda vardır, orada muhabbet eder insanlar. Çiftçilik davası onlannki. Bir evde saz vardır, kendi kendilerine üç beş kişi çalar, söylerler. Bizimki gibi herkesin bir enstrümanı olup da sıra sıra gezmek yoktur onlarda." Mırra servisiyle birlikte, programın da sonuna geliyoruz. Her ne kadar Doğulu bir "küçük" şehir geleneğini, "büyükşehir" Istanbul'dayaşamanınfirelerininfarkındaysakda, başta Kazancı Bedih olmak üzcrc bu işin üstatlarını "canlı" olarak seyredebilmenin bir şans olduğunu reddetmemiz imkânsız... Dansı, tüm türküseverlerin başı Gazinoya dönüşse de... Aslında sıra gecesi sadece erkeklerin katıldığı, dişi sineğin bile uçamadığı bireğlence geleneği. Kazancı Bedih anlatıyor: "Işin esası muhabbettir, erkek erkeğe sohbettir. Bizim evlerimiz avluludur, yani kadın ve erkeğin ayn durmasına imkân veren evlerdir. Odalar tamamıyla ayndır. Kadın girdi mi iş değişir. Niye? Çünkü kadın kadınla dertleşir, erkek erkekle. Kadının olduğu yerde erkek konuşamaz ki. Sen git şimdi sıra gecesinde sekiz on erkeğin içine otur, onlar da bir şey anlamaz konuştuklanndan, sende." îstanbul'da sıra gecesinin ruhunu daha baştan bozuyoruz, böyle kadın erkek eğlenerek? "Maksat, bu eğlence şeklini öğrenin, göriin. Yoksa kadınlı sıra gecesi olur mu hiç!" diyorgülerek Kazancı Usta.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle