Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET DERCt 17.. \ Jj, * Adrivatik dcni/iniıı « kıvısında anıtsal hir kcnt. Tarih bovunca sayısız kuşatmava dimımis. son savaştaıı da sağlam çıkmayı başarmış foir açık nıii/e. UNESCO'ııuıı 'dünva kültürcl * mirası" listesiııde ver alan ve Yugoslavva'daki savaştan a/ \ara\la çıkrna\ı başaran Dubrovnik. ğının en eski, en muhteşem anıtlanndan, hem de zamana ayak dircmiş, ilerleme fikriyle baştan çıkmamış kentlerden biri. Sadece Dalmaçya'nın değil, Avrupa'run da en güzel kentlerinden. Bu güzelliği dile getirmek için.turistikkitaplarayansıyanbirdiziklişe üretilmiş; 'Güney Slavlannın Atinası', 'Adriyatik'in incisi', 'yeryüzü cenneti' gibi. Hepsi de yetersiz kalıyorbence, ama izninizleburadakendi klişemi desunmak isterim: 'Aynbirdünya...' AslındaDubrovnik'ekentdemekyerine, onu büyük bir tarihsel yapıt ('açık müze') olarak ele almak daha doğru. Çünkü kentlerin tarihsel serüvenınde hep bir değişkenlik vardır. Oysa burada zamanın 'duraklama' düğmesinebasılmışgibidir. Tıpkı, Venedik, Bergamoyadalsfahan'daolduğugibi. Buralarda mesela bir tarihsel dokudan sözetmek anlamsız kaçar, çünkü karşınızda tarihin doku.su değil kendisi vardır. Dubrovnik gibi bir kıyı kentine belki de denizden gitmek en doğrusu. (Bunu en iyi, IstanburaMarmara'danbirkezgemiylegirmiş olanlar anlayabilir.) Ya da havaalanının bulunduğu güneydoğu yönünden karayoluylagelmek. Amabizikisinideyapamadık. Kuzeybatıdan otobüsle yola çıktığımızda vakitgeceydi. Dalmaçyasahil şeridiboyunca kıvnla kı vn la uzun bir yol katettiktejı sonra sabah vardığımız yer yeni kent merkezi oldu. Eski kcntin o muhteşem surlannı saatler sonragörebildik. Denizyoluylaeski kentlimanına yanaşmanın olağanüstü güzel olabileceğini de o zaman düşündüm. Dubrovnik 'e (burada hep antik kent kastediliyor) nereden yanaşırsanız yanaşın, sizi ilk önce o devasa duvarlar karşılayacak, şaşırmayın! İlk taşları 8. yüzyılda örülmeye başlanan ama esas olarak 14.15. yüzyılaait olanbusurlar.Avrupa'dagünümüzekalabilmiş en sağlam kent surları. O zamanlar düşmanı geri püskürtmeye, yabancıları dışarda tutmaya yarayan bu görkemli duvarlar, turizm çağında tam tersi bir işlev üstlenmiş görünüyor: 'Yabancıları' kendincçekenbüyülübirmıknatıs olarak. Dibinekadar gelenlerde, berisinde yatan gizemli kenti bir an önce görme arzusu uyandırıyor. Biz de yol arkadaşımla beraber, sırtımızda çantalar, vakityitirmeden kendimizi içeriye atıyoruz. Ahşap bir asma köprüden geçip sur kapılannıdaaştıktansonra,başkabirdünyayaadımatmışgibi hissediyorinsan: Karşıda yüksclmekte olan güneşin taze ışığı altında parlayan taşlar, iki koldan yapılarla sarılmış geniş, ferah ve neredeyse bomboş bir cadde, karşıda bir çan kulesi, sağda kocaman silindirikbirçeşme... Tarihin okesifkokusunu içinıize çckiyoruz önce. Sonra, çantalarımızıalelacelebirpansiyonaatıptekrarsokağa fırlıyoruz. Görmüş geçirmiş yapı ların, görkemli anıtlann, sarayların, taş döşeli sokakların bize sunduğu dingin, telaşsızatrnosfer içindesakin birgezinti başlıyor. Ana cadde, alanlar, büyük yapılarderken ara sokaklara daldık. Daracık bir sokaktan yokuşyukanmerdivençıktık,birtabclayıtakipettikve kendimizi birlokantanınterasında, kente tepeden bakarken bulduk. Çatılardagıcırgıcırparlayankiremitlerinhikmetini sonradan çözdük: Savaş en çok çatı lara zararvermiş,bombardımandan sonra kiremitlerinbüyükbirbölümüyenilenmekzorunda kalmış. Hırvatistan'dabağımsızlık ilanıyla birlikte iç savaş patladığında, kimsc Dubrovnik gibi bir kültür hazinesinin bombalara lıedef olatağını aklına getirmedi. Ne var ki. 1991 yılı sonlannda Yugoslav ordusu deslckli Sırp ve Karadağlı isyancılar, kenti deni/den ve karadan kuşatıpüzerine top mermisi yağdırdılar. Dubrovnik'inbombalanması, Batı kamuoyunda pek çok katliam haberinden daha Uyuyan güzel... YAZI VE FOTOĞRAFLAR: NECATİ SÖNMEZ U ygarlık sözcüğü gerek Batı gerek sc Doğu dillerinde hep 'kent' sözcüğüntlcn türcmış. 'Civilization'ı 'civitas'tan.'medeniyet'idc'mcdine'den tıireten kultürler. uygurlıkla kcnt arasındadoğrudanbirilişkigörmüşlcrbcllı ki.Tarıhınbizeöğrettiğidebudur: Uygarlık kentlerinbağrındaboyatmıştır. Çağlarboyu kentlcr de uy garl ık la bcrabcr gel ı ştı, büy üdii, gctıi^lcdi, mctropollcştı. Ve ilişki ter&inc döndii: Kcntlcruygarlığın'bcijiği'olmaktan gıkıponunpcşindensürüklenmcycba^ladı. Nıhayet bugün uygarlığın kenti getırip biraktıgi noktadi), diinya çapında bir kentteşmc krı/ıgöıiıyoıuz. Bu yaygın gelişmeye rağmen, kimi kentler zamana mcydan okudular. üelii»me denen canavarısurlarınındışindatutmayı,'uygarlık'ınendüstnyelboyutıınadirenmeyibaşardılar. Bunlargeçmişibugüne saklayan.deyimycıindeysczamanı kcndi içindekıstırmış, içe dünük kcntlcrdir. Değcrli olmalarınt da bu konservc tadına borçludurlar. tşte, Dubrovnik... Hcm uygarlık, kent bağlaşıklı