27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CUMHURlYET DERGİ 0» sa, "Çok patavatsızsın" diyordu Ali "Nercde, ne zaman, neyi konuşacağını bilmiyorsun..."Tartışma büyüyordu,sonrada... Leylaannesi için üzülüyordu amababasına da acıyordu. Eve gcldiğinde, açılmak, konuşmak istiyordu ama karısı anlamıyordu onu. Anladıklarıysaanlattıklarınıntamtersiydi. Annesi de bunu farkedince eziliyor, nc yapacağını bilemiyordu. Bu yüzden hiç beklemedikleri anda, Aysel okulu, saz kursunu, folklor ckibini bırakıp "Ben Istanbul'a gidiyorum. Gazeteci olacağım"dediğindeüzüldü. Itirazian dinlemedi, gitti. Leyla ağlıyordu,"Düşlerimiz" diyordu "Onları ne zaman gerçekleştireceğiz? Bcn de seninlc gclcceğim" Karşı çıktı Aysel. Anncsi ve babası ycterince üzülmüşlerdi. Şimdioçckipçevirmcliydievi,üstelikannelcri hastaydı... Haklıydı. Birkaçayönccl/mir'dc ameliyat olmu^tuSclvi. Çocukluğunda kulağınagirenbirböceğinyolaçtığıiltihaplanma sol kulağını sağır ctmişti ya, o günlerde yeniden başlamıştı ağrıları. Doktoragötürmüşler, o da ameliyat demişti. Hastanede kaldığıikiayboyunca.herakşamyanındaydı Ayscl.Gündüzleriokulagidiyorakşamları anncsine refakat ediyordu. Hafta sonları da Bcrgama'yageliyor, çamaşırlannıyıkıyor, evi temizliyor, ütüyapıyor.yemekleritnpişiriyordu. Dahageçmemişti annelerininhastalığı. OnavcevcbakmasıraLcyla'nındı. Baktı. Aysel 'le kurdukları düşleri birsüre ertelediler. Birhaftalığınalstanbul'ayanına gittiğindc yenilcrini eklediler üstüne. Tekkişilik, iki kişilikccnnctler yoktu yeryüzünde."Halkımız içinde çabaharcamalıyız" diyordu Aysel"Yazıyorsam, gazetecilikyapıyorsamonlariçin. Barışiçin.insanlık için..." Dört arkadaşıyla birev tutmııştu ama arasira da amcasında, diğer akrabalarındakalıyordu. Leyla geridöndükten bir sürc sonra bu kez Sel vi düştü Istanbul yollarına. Kızını özlemişti, onu görecekti... ba.şımızıbelayasokacaksın."üazeteyedöndü. Ikiayboyuncaoradayattıkalktı. Babası telefon etmese daha da kalacak arayacaktı ablasını ama "Annen hasta" diyordu babası "Kardcşlerinortadakaldı.evedön..." Döndü. Ikincigünartıkhiçbirşeyincskisi gibi olmayacağınıkavradı. Annesi durmaksızın ağl ıyor, Aysel 'e ait nc varsa ortaya döküpokşuyordu;elbiselerini,ayakkabılarını, bir tutamsaçını,çiğnedikten sonra bir şeker kâğıdına sarıp cebinde unuttuğu sakızını. Fotoğraflarını öpüyordu, sazını,dahaTrabzon'da okurken gönderdiği bayram kartını... Çocuklar ne olup bittiğini anlayamıyordu. lkiyaşındaki Mcrtcan'ınsırtında, Aysel'in kaybolmatlan iki gün önce aldığı giysi vardı. "Nerede ablam" diye soruyordu, "Neden gelmiyor? O gelmeyecekse biz ona, Istanbul'agidclim." Babasıiscneredeysctümüyledeğişmişti. O isten çıkar çıkmaz evine gelen adam, şımdi saat beş dcdimi birahanede alıyordu solugu. Aeısını içkidedindırnıeyeçalışıyordu. Aysel'in kaybolduğuhaberi diğer gazetelerdedeçıkıncamüdürüokumuş, Alı'yi karşısına çağırmıştı, "Ncdcn söylemedin bize böylebirkızınolduğunu. Dahadikkatliol." Sesini çıkarmamış, "Benim kızım utanılaeak birşey yapmaz"diyememişti. Komsuları da öğrenmiş, hem Ali'ye hem Selvi'ye, hem de çocuklara terörist gözüyle bakmaya başlamışlardı. \ lersey altiist olmustu. O güne kadaryaşadıkları ekonomik sıkıntıydı, ona da alışmışlardı."Yaşadığımızhepyoksullukdcğilmi" diyordu Leyla "Bunu büyütmeye ne gerek var?"BirbaslarınancşeyaratabiIecekkadar çocuk, bırlikte ağlayabilccek kadar da büyüktüler. Yetcrdi. Şimdi, Aysel 'lebirliktesadece içlcrindeki neşeölmemiş, iki yaşındaki Mcrtcan'ıngülüşleribileeksilmişti.Evacıyla, bir o kadar dakorkuylayüklüydü. Sokağa çıkıpdabiraz gcç dönse eve Leyla, hem annesini hem babasını kapının eşiginde, gözleriacıylakavrulmuşbuluyordu. EnçokdaLeyla'nınöi'kesikorkutuyordu annesiylebabasını. Ablasını kaybedenlere, bu kay bolmaya sessiz kalanlara öfke çoğaltıyordu içinde. Onun da başınabirşey gelecek, onu da kaybedeeekler diye korktular. Almanya'daisçiolarakçalısanDersimli'nin Ley la'y la evlenme isteği içlerini rahatlattı. Almanya'yagidccek,herşeydenuzakkalacaktı. Şimdilerde Istanbul'agitmekten.ablasının yerinc gazetedc çalışmaktan sözediyordu üstelik, kurtulaeaktı. "Olmaz" dedi Leyla "Evlenmeyeeeğim."lsrarlarıyetmedi. Sonunda Leyla Istanbul'agitmekten,onlar da evlendi rmekten vazgeçti ler... Sel vi hastaydı. Kulağı için ikinci kez ameliyat edilmesi gcrckmiyormuşgibi, şimdi de boğazında ve yumurtalıklarında sancılar başlamıştı.Birkezdahalzmir'dehastaneye yattı. Tahlilleryapıldı, tanı konuldu, tiroid kanseriydi. Ameliyat oldu ama yetmcmişti, tedavisi sürecekti. O hastanedeyken evin bütün y ükünü Leyla üstlendi. Yemek, bulaşık, kardeşlerinin okulu, babasının gömleklerinin ütüsü, alışveriş... Herşey onu bekliyordu. Kardcşlcrinden gizledi annesininhastalığını. Henüzkırkdördündeydi ainnesi ve şimdi ölümlcreyakın tutuyordubedenini.Kardeşleriniölümdende korumalıydı... Leyla'yı asıl üzen insanların suskunluğuydu. Herkes, "Bana dokunmayan yılan..." diye başlıyordu konuşmaya. Oysa Aysel'in kaybolmasının üzerinden üç yıl geçmiş, kayıplar da çığ gibi büyümüştü. Bunu anlatıyordu durmaksızın çevresindeki insanlara. Kürtlerinoturduğumahallclere gidiyor, yaşıtlanyla konuşuyordu. Bergama'ya gelmek birşey değiştirmemiştionlarınyaşantılannda.Hâlâbirbaşlarına sokağa çıkamıyorlardı, okula gönderilmiyor, babalannın ve ağabeylerinin şiddetinden koca şiddetine geçecekleri günübekliyorlardı. ArkadaşıNursel'inotuz milyonlirakarşılığındakocayaverildiğini duyunca ürktü. Töre insanlan değil, insanlar töreyi takip ediyordu. Yinedevazgeçmedi konuşmaktan.anlatmaktan... İki ay önceydi. O sabah uyandıgında görmedigüneşi.Hcrşcykaranlıktaydı, Aysel yoktu, annesi hastaydı, babası kimselerle konuşmuyordu, en küçüklcri altısındaydı büyümek için cmek istiyordu hâlâ... Değil yarını, bir saat sonrasını görmcdi. Kınlancamınscsiylckcndisincgeldi. Eli parçalanmıştı. Kanı durduramadı, hastaneyegidipdörtdikişattırdı. Içindekiacı şimdi elindeydi,soluklandı...Birdaha...Bilmiyordu. Şimdi Aysel'lebirlikte kurduklandüşlcrinin peşinden yürüyecek Leyla. Ailesini dc kollayacak ama vazgeçmeyecek o düşlerdcn.Bilgisayaröğrenecek, gazeteci olaeak, yazacak. Bazen H ıdır düşecck akl ına. O koskocamansevgiyiyaşadığıiçinteşekküredecek kcndinc. Çocuk yüreğinin sevgisini hep koruyacak... Birgünevlenecckde. Birkızı olaeak, adını Aysel koyacak. O gözlcrinin önünde büyüyecek, ona teyzcsini anlatacak. Onunla birlikte bekleyecekler çünkü cesedini görmedikçeaslainanmayacaköldügüne.Kızına " Teyzen öylesine güçlüydü ki" diyecek "O her acıya dayanırdı. Bu yüzden ölemez..." Okullann her tatilinde pcncerenin kenarına oturup Aysel'i bekleyecek. Oelmc7se,"Birdahakiyıl"diyecck...^ Jamic Lee Curtis... Küfiirden ve açık saçık esprilerden çok hoşlanıyor. Hayatta yapamadığı şeyleri beyazperdede yapmaya bayılıyor. S Bir haber," Aysel kayboldıT... Ogünkardeşlerinibahçcycçıkarmış,yemcği ocağa koymuş, ablası çalışmaya başladı başlayalı okuduğu Gündem Gazetesi'rü almıştı eline Lcyla. Birinci sayfada Aysel'infbtoğrafınıgörünceşaşırduhaberin başlığını okudu, "Muhabirimiz Aysel Malkaç, kayboldu..." Haberde, Aysel'in iki günöneeKumkapı'dasivilpolislertarafındangözaltınaalındığıyazıyordu. Emniyet Müdürlüğügözaltınaaldıklarınıreddediyordu. Aysel, "kayıp"tı. Inanamadı Leyla, bankaya koşupbabasına haber verdi.lstanbul' u aradı lar gazetey i, haber doğruydu. Bir hafta boyunca,telefonlaizlcdiler Aysel'in durumunu. Başka bir haber yoktu. Leyla"Benlstanbul'agideceğim"dedibabasına "Ablamı arayacağım." Karşı çıktı Ali Malkaç. Acının birinsanı nasıl yıktığını babasına baktığında görmüştü Leyla. O sıralarFerhatTepc'ninailcsideoğullarının peşinc düşmüş, sonunda sadeee cesedini Aysel, bir öğrenci pikniğinde. bulabilmi.')lerdi."Görmüyormusun"diye sordu Ali,"Bizneyapabiliriz?Gücümüzycter mi7 En iyisi oturınak, oturmak vc beklcmek." Dinlemedi Leyla, istanbul'agidecekti. Gazetenin binasına, istihbarat servisine girdiğinde Aysel'in fotoğrafıyla süslenmiş masasını gördü. Fotoğrafm üzerinde ona armağan cttiği kalaşnikof şeklindeki kalem vardı. Aysel birkonuşmalarında"Benimsilahım kalemim olaeak artik" demiş, bunun üzerine o da bu kalemi almıştı. Bir haftadır kafasını kurealayan acabalı sorular yerini aeıyabıraktı. Ablasınınfotoğrafınakapanıp ağladı Leyla. Ablasını aradı, Emniyet Müdürlüğü.savcılık, karakol, Aysel'i sordu. Yoktu. Arkadaşlarının bulunması için başladığı açlık grcvinekatıldı.Bııakşamyorgun,ağlamaklı amca.sının kapısını çaldı. Lcyla'yı görünce ürktüamcası, "Bir daha sakınburayagelme" dedi " Seni polis takip cdiyordur, bizim de Aysel dokuzunda, Leyla beşindeydi. 12 Eylülyeni olmuştu. Askerler sık gelirdi oturdukları mahalleye. Her sokakta boş kovanları görüp topluyor, ama ne olduğunu anlamıyorlardı. Bütün bu koşuşturmalar, korkular onlara yabancıydı, yasaklar da... incmadünyasınaTony Curtis veJanct Lcigh'in kızı olarak adım atan, ancak kısa zamanda kendine sağlam bir yer edinen Jamie Lee Curtis, Amerika'nın ünlü sincma dergisi Movieline'a 20 y11lık meslek hayatında ve 10 yıllık evliligindeak.il ve ruh sağlığını nasıl koruduğunuanlattı. özellikle "A Fish Called WandaWanda Adlı Bir Balık" ve"True LiesGerçck Yalanlar" filmleriyle tanınan Jamie Lee Curtis, uzun ve muntazam bacakları, muzip gülüşii ve kendine özgü o yaylanarak yürüyiişü ile oldukçafarklıbircazibeyesahip. Farkıyalnızcad\şgörünümündenkaynaklanmıyor. Dedikodudan uzak özcl yaşamı, fılm setlerindc kaprisleriyleyönetmenleriçıldırtmaınası.yapılması gerekeni değil yalnızca doğru bildığini yapması Curtis'i standart Hollywoodyıldızlarındanayırıyor. Bunedenlepekçokyapımcı kendisi ile film yapmak için peşinden koşuyor. Curtis'ingösterisanatınayatkınlığıdoğuştan geliyor. Açık saçık esprilerden hoşlanması, küfurlü konuşması ve aklına geleni söylemekten çekinmemesi en belirgin özellikleri. Bunedenle zaman zaman feministlerinağır eleştirilerine dehedefolmuyor değil. Arnold Schvvarzeneger'in karısını canlandırdığı "True Lics"da kadın haklarının ayaklaraltına alındığını öne süren feministler,Curtis'in bir kadın olarak böyle bir filmin çekimine izin vermemesi gerektiğni söylemişlcrdi. Curtis. feministlerin böyle bir izlenime nasıl kapıldıklarını anlayamadığını, filmin çekimine katkısı olan herkesin bu sataşma karşısında şaşkınadöndüğünü ifadeediyor. Curtis'in kendisi de doğal bir oyunculuk yetcncğine sahip olduğunu kabul ediyor. Oyunculuktasıradanlığı,alışılmışıreddcden sanatçı, insanların ufuklarını genişletmeyi, görüşlcrineyeni boyutlarkatmayı hedefliyor. Sinema sanatının bir uyuşturucu gibi insanlarıgerçeklerdenuzaklaştırançoktehlikelibir silaholduğugörüşünde. Doğru kullanılmadığı zaman busilahıninsan ruhundakalıcıhasarlarmeydanagetirdiğini söylüyor. Dolayısıyla sinema sanatçılarının sanatçı sorumluluğu konusunda daha duyarlı olmaları gerektiğinemanıyor. Hollysvood'da kadınerkek ılişkiierinın anarşik bir düzen içinde yürütüldüğünü söylüyor: " 1984'te evlendiğimde bizimle bırlikte 2 çift daha masaya oturdu. Bunlar Mariel Hcmingvvay ve kocası, Bette Midlcr ve Martin von Haselbcrg idi. Hepimizın evliliği bugünc kazasız belasız yürüdü. Belki de işin sırrı hiçbir şeyi ciddiyc almamak." Güzel yuruyen kadın t t • t
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle