Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30EKİM1994.SAYI449 süre içinde âşık oluyor. Hüzün varsa hüznü, neşe varsa neşeyi tadıyor. Set dışındaki kaygıların hcpsi siliniyorfılmçekilirkcn. Yüzmebilmese bile Marmara Denizı'nin ortasına bırakıveriyor kcndini. Film için ata binmesi gerckiyorsa, öğreniyor. "Hayallerim, Aşkım ve Scn" fılminin ıntihar sahnesinde dördüncü katın pervazında, karşıki apartmanlann pencerclerine "Belki de gerçekten düşer" umuduyla makinelcrini yerleştiren gazctecilerin bakışları altında yerçekimıne direniyor. PORTRE 5 TÜRKAN ŞORAY FILMLERI Rol mü gerçek mi? Kolay değıl,otuzbcşyıl nercdeyse bütün zatnanını sctlerde, film çcvırcrck geçircn bır oyuncu günlük yaşamda kcndisıni rol yaparken yakalamaz mı? Örncğin kızıyla konuşurken, yakınlarına bir şeyler anlatırkcn Çalıkuşu'nun Fcride'siyle Türkan Şoray hıç yer değiştirmez mı? Hayır.Bugüne kadar hıç kendisini suç üstii rol yaparken yakalamatnıs Şoray. Ama bazen kendi yaşadığı bir olay, gerçek mı yoksa bir film karcsınden alıntı mı bilemiyor. O anı yaparken sağında, solunda kamcrayı arıyor. Pek çok doğum sahnesi çevirdıkten sonra kızı Yağmur'un doğumu ıçın hastancyc yattığında da aynı duyguyu yaşıyor. Yağmur kucağına verildiğinde kamerayı anyor. Sinemaya ihanet etmedim Şımdıkı oyuncuları pck anlayamıyor Şoray. Bütün yaşamının sellcrde gcçmesinın, bütün sevınçlerinı, acılarını setlerde tatmasının payı büyük bunda. Bir de o döncmdeki oyuncular bir asker kadar disıplinli. (,'ekımlere asla geç kalınmıyor. Yat dcnildi mi yatılıyor, kalk denıldi mi kalkılıyor. Yıllarca tatıle çıkmıyor. Fark ediyor ki bazı olaylar ön plana çıkarıldığında sinema ihmal cdilıyor. O olayları unutuyor. Özel yaşamının olmasına izin vermiyor. Yorulduğunu hissetmiyor değil zaman zaman ama, bu sadcce bcdenin yorgunluğu. Bilmem kaç çuval un taşınan bir sahnenin bedeli de bu işte. Sultan kimliğini taşımak kolay nıı? Bütün gözler üzcrinde. Magazin dergilerinin ilk haberleri hcp onunla başlıyor. Yalan yazılan haberler bir yana, bazcn yazılmasını istemedikleri de sütunları dolduruyor. Altmışlı, yetmişli yıllarda, kiminle film çevirdiyse bütün jönler ona âşık biliniyor. Bugün bile bu aşk söylcntileri anımsatıldığında, aynı inanmazlıkla bakıyor ve "Sanmıyorum" diyor Şoray. Onun aklında kalan, güzel arkadaijlıklar o kadar. Bu kadar göz önündeykcn sıkılıp, bunalip, "Yeter, benim de bir hayatım var" demiyor mu? Hayır, demiyor, üstelik düşünmüyor bile. Bu yüzden şimdi geriyc dönüp bak l/Bora Ayanoğlu 'yla "Arım, Baltm, Peteğim "de. 2/Tarık Akan 'la "Baraj"da. 3/ Cihan Dnal'la "Körebe"de. 4/Oğuz Tunç 'la "Hayallerim, Aşkım ve Sen "de. 5/Aziz Nesin 'in eserinden uyarlanan televizyon dizisi "Tatlı Betüş"te. 6/Son televizyon dizisi, Anna Karenina 'dan uyarlanan Uğruna"da. Yeşilçam 'da geçirilen otuz beşyıl ve geride kalan iki yüzfllmden birkaçı... tığında sinemanın ona ihanet ettığı bir anı bile anımsamıyor. Çünkü o sinemaya hiç ihanet etmedi ki sinema ondan intikam alsın... paralellık kuruyor. Çunkü sinema da insanı anlatıyor. Sanatçı da insanların daha mutlu yaşadığı, güzel bir dünyanın özleminde. Şoray, bir sanatçı ve kadın olarak en iyi şekilde insanları anlatabilmekten yana olduğu için politikanın içinde hissediyor kendini. Eğerbu politik yapı ille de bir sistejne oturtulmak isteniyorsa o bir sosyal demokrat. Siyasi yapısı bu. Ya ekonomi? İki yüzü aijkın, üstelik hepsinde başrol oynanmış. filmde kazanılanlar nasıl değerlendirildi? Uğraşmadan, yaşam boyu kendisine gelir sağlayacak mülk edindiğini söylüyor Şoray. Riskli işlere girmek istememiş. Çünkü korkmuş. Bu korkunun altında yatansa onun sinemaya atıldığı yıllardaki meşhurlann malum sonu, ya düşkünler evindc ya da pavyonlarda hayatına son noktayı koyanlar. Cahide Sonku'yla aynı sonu paylaşmak cndişcsi hep üşütmüs. yüreğini. "Ccmo" filminin çekimlerinde attan düşüp de boynunu kırmış olması ise böyle bir sonun ne kadar gerçek olduğunu göstermiş. Felç geçirme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı bu kazada düşünrnüş ki, sosyal bir güvencesi yok. Üstelik devlet de sanatçısına sahip çıkmıyor, "har vurup harman savurmamayı"öğrenmiş. "Şaşaalı yaşamayı seven bir insan değilim" diyor Şoray: "Ülkemin kosjulları da buna izin vermiyor. Scyirciyc manevi borcumu ödemck için bır de ılkokul Daha güzal bir dünya içln Insanlarda "Ancak filmlerde olur" düşünccsi yaratan rollerden yaşayan karakterlcre geçiş süreci bir politikleşmc süreci olarak da tanımlanabilir mi? Evet. Politikanın insanlar için olduguna inanan Şoray, politikayla sinema arasında bir