Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
rinde zinde uyanan doğa karşılar sizi. Adada sessizliğin gizli sesini dinlerken bedeniniz tüm ağırltklardan kurtulur. Ayaklannız yerden kesilir. Bir kuş kadar hafif, atan bir kalp kadar ufacık kalırsınız. Bir kez duysanız, bugüne dek benzeri bestelenmemiş gü/ellikte bir müzik olduğu yargısına varmanız hiç de zor olmayacaktır. Merhaba diyen güneşin san, kırmızı, turuncu pınltıları gök deniz arasında ayınm yapmadan gidip geliyor. Henüz gök, deniz aynı rcnk. Ikisi de daha mavileşmemiş. Ufuk çizgisi kayıp. Güzel sabah yavaş yavaş olgunlaşıyor. Yapraklann farklı yeşilleri, farklı kokuyorlar. Gözlerinizi kapatıp: Şimdi tepemde bir selvi var. Koyu yeşil gövdcsi dimdik göğe u/anıyor, kokusu biraz kederli. Yeşilinin koyuluğu gibi. Incirin, sütlü yeşil kokusu iç bayıltıyor. Ah! Ihlamur! Çiçeklerinden mi çaldın bu sarhoş edcn kokuyu? Çanı reçineli yeşilindc temizlik kokusu var, diyebilirsiniz. Keyif diye ben güniin bu saatinde yürüyüş yapmaya derim. Hayır! Yanılıyorsunuz. Günün bu bulunmaz zaman dilimindc yola çıkarken, karşılaşacağınız kapı önüne bırakılmış, patlamış veya patlamamış çöp torbalarının büyüklüğü ve sayısı üzerine tahmin yürütmekten cekinirim.. ı Görüntü çirkindir bir de pis kokar. Sabah tıraşından sonra, kadınlarla yarışırcasına zaman /aman onları da geride bırakacak kadar güçlü parfümleriyle, yanınızdan geçen erkeklerin bile yararı dokunmaz kokunun çirkinliğini örtmeye. Plastik çöp torbası, ev sahipleri uykuya yatmadan önce veya hazım yürüyüşünden hemen sonra kapının önüne bırakılmış ise kedilcr vc atlar tarafından çoktan parçalanmış, çöpler sağa sola dağılmış olur. Bazıları ise hiç el değmemiş gibi dururlar. Sabah tıraş losyonunu iyice sürüp, bir eline krokodil çantasını alan evin beyi tarafından kendi kapısının önüne bırakılmıştır da ondan. Bunda çelişki görmeye kalkmayın. Hcr gün çöp boşaltmaya geçen kamyonun yol üstüne bırakılanlan da topladtklarını bilcnlcr fazla yorulmazlar. Hemen kapılannın önünde işi bitiriverirler. Gerçi günlük çöplerin toplanması için yol üstündc bilinen birkaç noktada hiçbir zaman ycterli olmayan eğri büğrü bidonlar bulunmaktadır. Ama bu variller de dolmuş, taşmışür. Arkadaşımız şimdi sizlere "Temiz Adamız" sloganı altındaki tasandan söz edecek. Acaba rengi turuncu mu olsun, yoksa yeşil mi? Yeşil doğa ile daha uyumlu. lki yüz mctrede bir yeşil bidon ana yollara konacak. özel yapım. Fransa'dan ithal edilecek. El değmeden, çöp kamyonuna boşaltılıyor. Ağzı sıkı kapanıyor. Büyük ve sağlanı yapılmış. Hayvanlar deviremez. Rcngi turuncu olsa, acaba herkes tarafından daha kolay mı görülür? Acaba ne renk ısmarlasak? Hesapladık, adaya yirmi bidon koyarsak yerde tek bir kibrit çöpü bile görülmez. Ayakta alkışlar, bravo sesleri. Bundan kırk yıl önce, Liman caddesini Beyazıt'a, Çemberlitaş'a bağlayan yokuşlar, Ermeni ve Rumlann yanyana yaşadığı bir potaydı. Yalnız ince u köşe bakkaldan ayarlanmış, çöp tenekesine boşaltıldığmı görürlerdi.. Biraz daha yukan çıkılınca, kadınlann giriş taşlığını sabunlu sularla sildiği, artan suyla mermer basamaklan, sonra da evin önündeki beton dökülerek düzeltilmiş kaldınmı yıkadıklan görülürdü. öğleden sonra, iskemle atıp, çene çalarak, dantel motifleri biraz daha büyütülerek geçirilecek saatler için bir ön hazırlıktı bu çalışma. Yokuşun tepesine vanldığında kapılann küçük camları silinmckte pirinç tokmakları ovulmakta olurdu. Kış sabahlannın kurşun grisi kederli sabahlarında bile yalnızlık duygusuna kapılmazdı yokuşlan tırmananlar. Açılan kapılar, sanmsı ölgün ışığın çevrelediği ev sıcaklığını sokağa taşırlardı. Sevgili arkadaşımıza atık kâğıtları partman daireleri, yalılar, konaklar önlerinde birer plastik utanç torbası, sonsuz bir çelişkinin odağını oluşturmaya devam ettiler. Altı yedi erkek, pazartesi Sirkeci vapuruyla, adanın güneyinde MarmLra'ya açılan tek plajına yıllardır gelirler. Mayıstan ekime kadar her hafta, sessizce. Yanlannda mayolan ve yiyecek paketleri vardır. Pazartesiyi seçmeleri önceleri garipsenmiştir. Kimseyle fazla konuşmadıklan, yarenlik etmediklerinden olsa, Bebek'ten geldikleri söylenir ama kesin bilinmez. Bütün gün arada sırada denize girerek plajda hafta sonu piknikçilerinin bıraktıkları çöpleri toplarlar, yakarlar. Aleşi de söndürdükten sonra temiz havada çalışmanın verdiği keyifle zinde adımlarla iskeleye yürürler. Belki de Bebck'e dönerler. Onları, kışın ılık günlerindc de lodosun getirdiği çöpleri yakarken görcn adahlar da vardır. Halk onlara "Ada sevgilileri" der. Gözleriniz adada yeni ithal turuncu renkli çöp bidonlannı boşuna arayacaktır. Bir akşam onları arsada terkedilmiş gördükleri rivayet edildi. Planlandığı üzere neden iki yüz metrede bir sokaklara yerleştirilmedikleri soruşturulduğunda alınan yanıtlar kafalan daha da karıştırdı. Çöp bidonunun biri iskelenin bckleme salonunda, iki çıkış kapısının ortasına konmuştu. Kalabalık günlerde halkın gemiye akışını engelliyordu. Bir süre sonra oradan kaldırdılar. Ertesi yıl tepelere doğru yürüyüş yapanlar karşılaştı ikinci turuncu çöp bidonuyla. Artık turuncu değildi. Yeşil hiç değil. Evin sahibi bahçesinin içine almakla yetinmemiş, koyu griye de boyamıştı. Gazete ve atık kâğıt toplayan kadınlann boncuk boncuk terlemiş, kızarmış yüzleri, yüklü teknelerin denizde patapata gidişleri birkaç yazın değişmez tablolannı oluşturdu. "Temiz bir ada için." Kulaklarda yankılanan nakarattı. Hele başannın kutlanması amacıyla aşamalı yapılan toplantılar, öğle yemekleri, misafırlerin ağırlanması... Aşın bir çaba harcandığını herkes görmüştü. Görülemeyen ise bunca çalışmadan sonra gönüllerin yorgun düşmeyip, çöp bidonlarını gcrekli yerlere koymuş olmalanydı. < zun, dar yüzlü kapılan değil, yaşam biçimleri de yansırdı bu yokuşlara. Okula gitmek için erkenden kalkan, tramvayı kaçırmamak için bu yokuşlan hızla çıkan öğrenciler, ilkbahar, güz, kış, yaz, aynı saatte işe gidenler, trafıği günün koşullanna göre hızlandırmışlardır. Bu saatlerdc Rum, Ermeni evlerinin yavaş yavaş açılan kapılanndan erkekler dışan süzülürler... Yokuşun alt başındakiler kapısını ilk açan evin önce giriş taşlığını, sonra merdivenleri ve kaldınmı süpürdüğünü, çöpleri bir faraşa topladıktan sonra, arka bahçedeki ağzı vurula vurula yamulmuş, yağ tenekesinden bozma, değerlendirme projesindeki üstün başansından ötürü kulübümüzün takdir belgesini takdim ediyorum. Kutluyonım. Ayakta alkışlar. Tekrar tebrikler. Gelecek salı günü ithal edilen çöp bidonlan adamıza gelecek. Bu nedenle kulüpte yemekli bir kutlama düzenlemiş bulunmaktayız. Adalardan özenle seçilmiş değerli konuklanmız da bizimle bu mutlu günümüzü paylaşacaklar. Hepinizi bekleriz. Arkadaşlarımızın başanlarının sürmesi dileğiyle. Kurdelelerle bağlı turuncu çöp bidonlannın adaya görkemli törenlerle gelmesinin üstünden yıllar geçti. Her yıl değerleri olağanüstü artan a CUMHURİYET0ER0İ15AĞUSTOS1993SAYI3I6 17