03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

yıp biz sizin programınızı çok seviyoruz, ama bunu niye böyle yaptını/ diyorlar. Türkiye'de insanlar henüz konuşmaya alışık değil. Baş başa verip kahve içerken konuşulan konulan, gel programda anlat dediğimi/de kaçıyorlar. En zor olayımı/ o insanlan ortaya çıkarıp konuşturmak. Konuşan Türkiye lafı var ya; konuşan Türkiye'ye biz yol açacağız hcrhalde. Program saatindc daha çok ev kadınları ve emeklilcr telcvizyon karşısında. Konu seçimini neye göre belirliyorsunuz? •• Ev kadınlan ve cmckliler dışında imkânları olanlar işyerlerinde izliyorlar. Doğrudan kadınlara yönelik konu kesinlikle aramıyoruz. Türkiye'de insanlarıh sorunlarını kadınların sorunu, erkcklerin sorunu diye ayırmıyoruz. Bizim herhangi bir programımızı aKjama doğru kuşağına koyup erkeklere de izletebilirsiniz. Neden akşam saatlcrini tercih etmediniz? •• Sabah olmasını biz istedik. Sabah saatlerinde insanlann daha dinç katayla bizi izleyebileceklerine inanıyoruz. Akşam saatleri Istanbul gibi bir şehirde insanlann işi gücü bırakıp bizi çok sağlıklı izleyeceklerini sanmıyoruz. Bizi hiç kaçırmayan ve bizle müthiş iletişim halinde olan izleyicilerimiz var. Konu sccjminde günlere göre bir uygulamanız var mı? Hangi pcriyotlarla çekiyorsunuz programı? •• Mesela pazartesi günleri hafta başı olduğu için daha sivri, kavgalı konulan scçiyoruz. Çarşamba günleri, hafta sonuna doğru daha esprili konulan yayımlıyoruz. Bir hafta içinde birbirine benzemeyen konulan seçmeye dikkat ediyoru/ Stoklu çalıştığımız için bu ko Tuna Sarlm Inaanlann kam«ra karfisına g*çlnc« konufmaktan kaçındıklannı anlatıyor. lay oluyor. Londra'dan yaym yaptığımızdan beşlik paketler halinde haftalık yolluyoruz. Program stüdyo izleyicilerini neye göre belirliyorsunuz? ••Bir araştırma şirketiyle çalışıyoruz. Onlar bize izleyici buluyorlar. Bizim programımızda izleyici çok önemli. Fakat onlann da katılımlan zor. Soru sormak için kalkıyorlar, sormuyorlar. önce telefonda konuşuyoruz, sonra programda ikna etmcyc çalışıyoruz. Pekiyi, izlcyicilcr arasında oturmanızın belli bir nedcni var mı? a* Onlann arasında olurmam bir ycrde onlan motivc ediyor, rahatlalıyor. Onlardan önce soru sormamın bir nedeni de konuyu açtnak, kişileri konuştıırııp •i/leyicıkıre zemin hazırlamak. Konuk seçiminc gelincc... Ba/ı çok uçuk konularda, örneğin ensest ilişki gibi bir konuya nasıl konuşmacı buluyorsunuz? •• Korkunç bir şey. En büyük maccrayı fahişelerde ve ensest ilişkide yaşadık. Tanıklar programdan önce kaçıyorlar veya geliriz deyip son anda vazgeçiyorlar. Biz de bütün çevremize, çaycıya, büfeciye, herkese söylüyoruz. Azmetmek gerekiyor. Biraz da gazetecilik deneyiminiz varsa buluyorsunuz. Televizyonda gazetecilik yaptığınıza inanıyor musunuz? •• Tabii, ben televizyonda gazetecilik yapan tck kişiyim. Sadece tek fark gazeteye giderken blue jean giyerdim, şimdi biraz daha süslü giyiniyorum. Ambalajlanmış bir gazeteciyim. Din adamlarının katılımı programa ayrı bir hava katıyor mu? •• Din adamlarını en fazla programa katan grubuz. En güzel tartışmalı programlar onlann katıldığı bölümler oluyor. Konuşmaya alışıklar, dolayısıyla zorlanmıyoruz. Mesela bir profesör hemen uzlaşıyor, ama onlar hemen uzlaş; mıyorlar. Fikirlerini daha rahatça savunabiliyorlar. Bcnce dinci grup Türkiye'de en tutarlı ve organize grup. Program neden canlı çckilmiyor? •• Bcn artık alıştım, çekcbiliriz. Aslında amacımı/ bu. Ancak biz Kanal 6 olarak Türkiye'de link hatlarma sahip olmayan, dolayısıyla canlı yayın yapamayan tek kanalız. Program tcklifi onlardan mı geldi? •• Aslında biz bir program önermiştik lakat Ahmet özal bize başka bir proje önerınce kendi projemizi crteledik. Öncrdiğiniz program ne tür bir programdı? •• Akşam saatlerinde yayımlanacak ve Türkiye'de yapılmayan, içinde her boyutuyla cinselliğin bulunduğu bir kadın programıydı. Tuna Ssrlm, Kadın darglalnl çıkardığı «klblyla Stüdyo'da Buluşalım'ı da hazırlıyor. C U M H U R İ Y E T O E R G İ 7 Ş U B A T 1 9 9 3 S A Y I 3 6 9 Stüdyoda Buluşalım'ın yurtdışında da örnekleri var mı; yoksa orijinal mi? •• Bütün ülkelerde bu tür programlar yapılıyor. Mesela ABD'de 25 yıldır yayımlanan bir tür program sunucunun adıyla anılıyor. Yeni projelcriniz var mı? Programlarda dcğişikliklcr yapmayı düşünüyor muMinuz? aa Programımızın özclliği, içeriği, biçimi çok önemli dcğil. Yine de akşam saatleri için daha özel bir "Slüdyoda Buluşalım" yapmak istiyoruz. Yani daha çok kişiyi ilgilendirecek, daha tartışmalı, biçimsel olarak da belki daha $ık bir ortam oluşturabilıri/. Kısa sürede tanındınız. Bir gazeteci olarak televizyonun güciinü bu açıdan nasıl değerlendiriyorsunuz? •• Televizyonun gücü çok kişiye ulaşabilmesi. Gazetelerde 18 yıldır yazıyorum, ama yakınlanm dışında sen şunu yazdın, bunu yazdın diyen olmadı. Televizyonla olağanüstü şeyler yapan kişiler halinc dönüşüyorsunuz. Televizyonda işlediğimiz bu konuları gazeteciliktc de araştırmıştık. Şimdi araştırmalarımız çok geniş bir kitleye ulaşıyor: tabii sonuçta daha iyi tanınıyorsunuz Yazılı basınla görsel basın arasında ne gibi farklar var? •• Televi/yonda başarılı progrumlara bakın, hepsinin altında bir ga/etecinin imzası var. Zaten gazeteci olmadan televizyoncu olmak bence mümkün değil. Gazetecilikte her şey aşama aşama, not almak, fotoğraf çekmek gibi. Televizyonda ise her şey biriki saat içinde bitiyor. Renkli düşünmek, objektif olmak ve bclli bir kitleye ulaşmak /orundasınız. Gazetecilikte daha yoğun bir çalışma var. TV'de işe başladığımı/da önce bocaladık, kendimi/i işsiz gibi hissettik. Sonraları tempoya alışıyorsunuz, televizyonu çözüyorsunuz. Yani televizyonun okulıı gazetecilik. Seyirci sizdcn farklı seyler bekleyecek yakında. Mesela konukları azarlamamzı ya da kavga etmenizi isteyecck... •• Seyirci öfkelenmeme çok kızıyor. Hemcn telefonlar, mektuplar geliyor. Alıştıracağız. Mesela önümü/deki programlarda bir devlet adamınm bıyığını kestirmeyi amaçlıyorum. Kim olduğunu. söylemeyeyim, çünkü daha kendisinin bile haberi de yok. Yapmak istcdiklcriııizin ne kadarına ulaşlınız? •• Bir kere bu tür programda her şeyi kcndiniz yapmak zorundasınız. Ama iş tekniğe gelince ipler elıni/.den kaçıyor. Asgari müştereklerde birleşiyoruz. Eğer çok seçici olsaydık kafamızdakilerin ancak yüzde 5'ini yapabilirdik. Ama önemli olan, ne ben, ne estetik. Mesaj önemli. Biraz Polyannacılık oynayarak şu aşamada mesajlarımızı en iyi şekilde vermeye çalışıyoruz." <
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle