03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

B U R A K E L D M lar susturulacaksa, tüm özel televizyon ve radyolar kapatılmalıydı. Yok eğer bunun anlamsızlığı ve yaratacağı sancılar kabul ediliyorsa, "Yakaladığımı döverim" mantığıyla çoğunluğu oluşturaiı bir yayın grubuna müdahalc ctmekten va/geçilmeli ve ikı yıldır her ncdense bir türlii çıkanlamayan şu yasa Meclis'ten bir an önce gecirilmeliydi. Gcnelgenin duyulmasıyla bırlikte özel radyolar dinleyicilerine "Radyoları1 nı/.a sahip çıkın ' mesajı verirken Başbakan'a, yardımcısı Erdal İnönü'ye, İçişleri Bakam'na ve Devlet Bakanı Gökberk Krgenekon'a tclefon, faks ve yıldınm telgraf yağmaya başladi. Dinleyici kitle gerçekten büyük bir tepki gösteriyor ve "Radyoma dokunmayın" diyordu adeta. Bu arada kimi radyo istasyonlan genelge duyulur duyulmaz antenlerini susturma yolunu seçiyorlardı. Povver FM, yayıniiiı ilk kesen radyo oldu (eylül ayında da Ulaştırma Bakanı'nın açıklamasından hemen sonra, o sıralar verdiği test sinyalini bile kesmişti Povver FM). Ardından, Metropol FM ve tstanbul FM yayınkınnı kestiler. Pazartesi akşamüstü saatlerinde yayınını durduran Kent FM} salı sabahı yayına devam karan aldı. istanbul'daki radyo istasyonlannın çoğu, "onlar gelip kesene kadar" yayını sürdürmcyı seçmişlerdi. Tek bir kaygı vardı, cihazlanna cl koymaya gelecek emniyet görevlilerinin milyarlık verici ve exciter cihazlanna demonte işlemi sırasında zarar vermelcri. Bu arada, boş da durmadılar: Hemen bir heyet oluşturup Başbakan'la görüşmek üzere Ankara'ya yolladılar. Kamuoyuna da sürekli gelişmelerle ilgili bilgi verdiler. Evet, antenler, özel radyolann yayına başlamalanndan doku/ ay sonra ilk kez susma tehlikesiyle karşı karşıyaydı. Gösterilecek direnç ve hükümetin tavn ise, "Ne kadar demokrasiT sorusuna da yanıt getirecekti. < u belki de mikrofonlarımızdan sizlere son seslenişimiz. Birazdan belki emniyet yetkililcri görevlerini yapmak iizerc gelccek vc cihazlarımı/.a cl koyacaklar. Susturulacak ses, sizin sesinizdir. Kaybedeceğiniz ise, özgürlüğünüzdür." 31 ocak pa/ar akşamı Türkiye'deki tüm özel radyolar, yayınlannın arasında sık sık bu ortak metni okumaya başlıyorlar ve ülkenin her yanındaki dinleyicilerini radyolanna sahip çıkmaya çağınyorlar. tçişleri Bakanlığı'nın "özel radyo ve televizyonların kapatılması"na ilişkin genelgesinin yarattığı ilk tepkilerden biriydi bu. Medya dünyamıza haziran başında giren ve giderek sayılan artan özel radyoların bu aşamada, yani henüz yulnı/ca "genelge" söz konusuyken yapabileceği başka bir şey yoktu. Ne var ki sö/ konusu genelge de Türkiye'deki radyocuLuğun geleceğini büyük oranda etkileyecek bir dizi operasyonun başlangıcı olabilirdi ki; bu da son derece ciddi bir durumdu. Anayasa ve yasalar karşısında mevcut duruına göre "korsan" statüsünde bulunan; ancak "yasa"nın ha/ırlanması süreci içindeki doğal hoşgörü ortamında varlığını sürdüren özel radyolara yönelik ilk tehdit eylül ayında Ulaştırma Bakam'ndan gelmiş, "özel radyoların hcmcn kapatılacağı" duyurulmuştu. Bu açıklamanın basında yer almasını izleyen giinlerde radyo sahipleri ve yöneticileri Ankara'ya gelerek hem konunun direkt muhatabı Dcvlet Bakanı Gökberk Ergcnekon'la hem de Başbakan Süleyman Demirerie birer görüşme yapmışlardı. Her iki görüşmeden de çıkan sonuç, hükümetin radyolan kapatmak gibi bir eğilime sahip olmak şöyle dursun, bu yeni medyalara sıcak baktıklanydı. ö/el Radyo ve Televizyon Yasasrnın bir an önce çıkanlacağının vurgulandığı görüşmelerde Demirel, "Bunlan kapatırsak, halkı karşımıza alırız" diyor ve haliha/ırdaki karışık ortanıın kısa süre içinde dü/eltilcceğini belirtiyordu. Başbakan ve Devlet Bakanfnın bu doğrultudaki açıklamaları hiç kuşkusuz radyo islasyonu sahip ve yöneticilerini, yaptıkları işin geleceğiylc ilgili kaygılardan hemen sıyırdı. Kimse antenlerini sökmeye kalkmayacak, hiçbir cihazlanna el konmayacaktı en azından. Yasa çıkanldığında da statülerî resmen belirlenmiş olacaktı. ANTENLERİN SUSTUGU GÜN "B Bu gelişmelerin üzerinden dört ay geçtikten sonra Ismet Sezgin'in özel radyoların kapatılmasına ilişkin genelgesini duyanlar, haklı bir şaşkınlığa düştüler tabii. Neler oluyordu? Hükümet bunca iş arasında, çözülecek bunca cinayet bilmecesi, terör dosyası gündemde beklerken, demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından biri olan özel radyolan susturmayi mı "ivedi sorun" olarak belirle.nişti? Daha önce yapılan açıklamalar, verilen sözlcr ve güvenceler ne anlama geliyordu? Yoksa tçişleri Bakanı'yla Başbakan arasında bu konuda bir anlaşmazlık falan mı vardı. Pazarlesi giinü Demirel, "özel radyoların hepsinin korsan olduğunu" belirtiyor ve "kimseye, hiçbir biçimdc iltimas yapılamayacağını" duyuruyordu. Yani genelge uygulamaya konacaktı; antenler susturulmak üzereydi. Ama şu "iltimas" konusu pek inandıncı değildi doğrusu. Hükümetin ve İçişleri Bakanlığı'nın olaya yaklaşımı, kimi radyo vc televizyon istasyonlannın "genelge dışı" bırakılacağını gösteriyordu. Genelgede yer alan "Türkiye içinde yayın yapanlar" açıklaması, uydu aracılığıyla yayınlarını ulaştıranlara kimsenin cl sürmeyeceğini mi ima ediyordu? Doğrusunu söylemek gerekirse, uydu kullanan radyo ve telcvizyonlar bunu böyle değerlendiriyor ve rahatça yayınlannı sürdürüyorlardı. Olan, uydu transponderi ki ralamayan ezici bir çoğunluğa olacak; radyo marketi "Ben yurtdışından yayın yapıyorum" gibi bir mazeretc sahip olan üç beş "ayrıcalıklı" istasyonca paylaşılacaktı. Hukuk bir yana, böylesi bir yaklaşım sağduyuya da aykın görünüyordu birçok bakımdan. "Yurtdışından" vc "uyduyla" yayın yaptıkları söylenen istasyonların yayınlan evlerdeki radyo alıcılanna nasıl ulaşıyordu acaba? Yoksa herkesin çanak anteni ve uydu receiver cihazı vardı da öyle mi dinliyorlardı bu istasyonlan? Tabii ki uydudan gelen yayını yere indiren aktancı istasyonlar .ülkenin her yerinde kurulmuştu ve radyo cihazlanna sinyaller onlar aracılığıyla gönderiliyordu; uydudan direkt olarak evlere yayın yapacak bir teknoloji yoktu henüz. öyleyse? Devlet kimi radyo istasyonlanna "Sen korsansın ve yasadışısın" deyip kapatırken, tek farkı "parayı bastırıp" yurtdışında uydu kiralamak olan birkaç istasyona "Ben karışmam, onlar uydudan yayın yapıyor" mu demek istiyordu? Eğer şu korsanlık statüsü değerlendirilecek ve anayasaya aykın iş yapan r u r t d i f i n d a n yayın yapmayan bazı radyo Istaayonlan ç K t * atandarda kurban glttl. CUMHURİYET OEROİ 7 Ş U B A T 1 9 9 3 S A Y I 3 5 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle